Eskiden Süperdik Diyenlere Sorularım Var (2. sayfa)

Bu sorularin hepsinden once:

1 - 2001'den once asgari ucretli calsianlarin tum calisanlar icindeki orani ne kadardi?

2 - 2001'den once ortalama gelir seviyesi asgari ucrete ne kadar yakindi?

Sorularinin cevaplanmasi gerekir. Turk calisanlarinin genelini asgari ucretli seviyesine indirilmesi Tayyip ve ona destek olanlar sayesinde gerceklesti.

Tabi yaşamayı asgari ucret alip bos ekmekle karin doyurmak zannedenler bunlara cevap veremezler.

2001 ne alaka? 2002 kasım ayında seçim oldu diye 2002 yılı akpye mi yazıyor? Asgari ücreti çıraklar ve yeni mezunlar hariç kim alıyormuş? Mağazadaki tezgahtar bile asgari+ satış primi alırdı ki o prim bazen bir asgari ücreti geçerdi. İlkokul mezunu arkadaşım cumartesi-pazar iki gün tatili olan iş arıyordu. Şimdi ilkokul diplomasıyla bimde işe giremez.

O devri görmemiş elemanlar konu açıp algı deniyor. 2002 asgari ücretini, zamları üçlü koalisyon belirledi. Öyle akp iktidara gelip 1 ay içinde yapmadı.

Sonra o üçlü koalisyonda anap-mhp ve dsp vardı. O anaptan bir sürü adama akp makam verdi. Dyp-anap ve rp kadrolarıyla birşey yaptı. Öyle 2001 yılında tabansız köksüz kurulmadı akp.

Sonra 2001 veya 2002'den beri dünyada geriye giden ülke yok. Eşeği ülkenin başına koysan birşeyler değişirdi.

20 sene geçmiş hala aynı hikayeler. Bu kafayla bakarsak 2002 1982 arası da 20 sene ülke yine çok değişmiş ama o görmezden gelinir.

Ayrıca bu zihniyetle oy verilseydi anap hiç iktidardan inmezdi. Adamlar 1983-1991 arası 8 sene yönetti ülke geriye gitmedi ama sandıkta yıkıldılar.

Genel hata 2001 ile kıyaslamak. Madem akahpe geldikten birkaç sene sonra birçok şeyi düzeltti, 2010 yıllarıyla kıyaslama yapmak lazım. Dünyadaki para bolluğundan yıllarca faydalandıkları birkaç yıl vardı. Öylesine ballılar ki likidite bolluğuna denk geldiler. 90'larda başa gelselerdi, ülkenin anahtarını teslim etmişlerdi.

2014'lere kadar ciddi bir sorun yoktu. Amerika'nın likiditeyi çekmesi, parasal daralmaya yol açtı. Sonrası only up dediğimiz çöküşümüz.

Hangi açıdan soruyorsun? Ekonomi, hukuk, demokrasi, insan hakları, özgürlük, eğitim, yolsuzluk vs. bir sürü parametre var.

Öncesi beni ilgilendirmiyor, ben şimdiye bakıyorum. Daha iyisi mümkünken neden daha kötüsünde kalayım?

Konu sahibi gibi arkadaşlar kilogram fiyatı yazmak yerine o zamanın 450 gr lık ekmeği ile şu an ki 200 gr lık ekmek fiyatını kıyaslıyor. Ehh işte düp kuyruğu yada yağ kuyruğu gibi algı kasıyorlar.

Doğru önceden 320 gramdı. Benden eskiler 400-500 gram olan ekmekleri biliyor. Şimdiki ekmek sandviç ekmeği gibi kalır.

eskiden ülke mülteci çöplüğü değildi ... bu yetmezmi

eski durumla şimdiki durumun arasında başka ciddi sorunlar var..olay pahalılık mevzusu degil

@hakan_harputlu

ben de sana sorayım 2000'de çalışanların yüzde kaçı asgari ücretli idi bugün kaçı?

Benim gibi orta halliler için eskiden herşey süperdi

Akp orta halliyi yok etti

Aşağıda ki linkte 20 yıllık fiyat hareketleri mevcuttur. Bu hareketlerin açılımı ise şöyledir.

Ekmek fiyatları belediyeler aracılığıyla baskılanıyor. Yani ekmek bazında özel sektörün serbest fiyat hareketi devlet tarafından baskılanıyor. Dolayısıyla bu durumda devletin ekonomi denetimi dışında ekonominin bizzat içinde olması sayesinde ekmekte absürt fiyat hareketleri olmuyor.

Dolar bazında ise asgari ücret bazı yıllarda artış göstersede genel trendi düşüş yönünde ayrıca doların kendisinin de değer yitirmesi nedeniyle burada asgari ücretin alım gücü hızla erimektedir.

Asıl can alıcı nokta ise altında yaşanmaktadır. Her ne kadar küresel sistem 1970'li yıllarda altına endeksli ekonomik sistemi terketmiş olsada, altın yinede en ciddi refah göstergesidir. Listeye baktığımızda altın karşısında dolar, ücretler gibi tüm değerler dramatik bir düşüş yaşamıştır.

Siyasi boyutuna gelirsek,

Abd 2001 ile 2008 arasında trilyonlarca karşılıksız dolar basıp bunu ülkelere ucuz kredi olarak dağıttı. Bu dağıtımdan Türkiye'de nasibini aldı ve bu yıllar arasında piyasada dolar bolluğu yaşandı. (Türkiye'nin dış borcunda ki astronomik artış bu yıllarda gerçekleşmiştir) Ancak Akp bu gelen ucuz krediyi tarımı ve sanayiyi geliştirmek yerine inşaat sektörüne harcadı. Dolayısıyla yapay bir refah oluştu.

2008 küresel krizinin ardından Abd yine dolar basım ivmesini artırdı. 20 yıl boyunca yaklaşık 9 trilyon dolar basıldı. Ancak bu basılan paralar Abd'nin küresel silahlı operasyonlarına harcandı.

Türkiye ise dönemin başkabakanının deyimiyle kriz teğet geçti. Çünkü alınan krediler henüz bitirilmemişti. Ta ki 2011-2012 yılarında artık parra sıkıntısı etkisini göstermeye başladı, ülke kaynaklarının satışıda hızlanmaya başladı. Mali sıkıntılar sebebiyle Türkiye 2017 yılından itibaren TL basma hızını artırdı. Gelinen nokta da yapay refahın yarattığı sıkıntıyı yaşıyoruz. Ülke olarak yaşanılan krizin ciddi bir buhrana dönüşme riski her geçen gün artıyor.

Kabaca 20 yılın ekonomik özetini yapmaya çalıştım.

20 yıl öncesinden bahsedecek olursak. 20 yıl öncesinde güçler ayrılığı ilkesi ağır aksakta olsa vardı. Yani hükümetler kafasına göre karar alamazdı. Bu güçler ayrılığı ilkesinin bize hem avantajı hemde dezavantajı oldu. Detaylara girmeyeceğim.

Eskiden süperdik meselesine gelirsek. Bu söylem görecelidir. Örneğin 60 yıl önceki Abd ile günümüz Türkiyesini karşılaştırsak, günümüz Türkiyesi süper güç konumunda olurdu. yani teknolojik, bilimsel gelişmeler, yaşam biçimi baz alınırsa eskiler günümüze göre ilkel şartlarda yaşamış olurlar. Dolayısıyla geçmişi değerlendirirken çağın ruhuna göre değerlendirmek daha doğru sonuç çıkarır.

Herneyse geçmiş kıyaslaması yapılacaksa, doların fiyatı 100 önncesine göre %97 değer kaybetmiştir. Türk lirası ise; 1930 yılında ki verilere göre 1 Türk Lirası 0,47 Amerikan doları ediyordu. Gelinen noktada 6 sıfır eklersek %97 değer kaybı yaşayan Abd doları karşısında 1 Abd doları 13,5 milyon Türk lirası ediyor. Türk insanının yoksullaşmasında ki korkunçluğu görebiliyormusunuz.

Buradan şu sonucu çıkarabiliriz. Şahsi görüşüm biz ülke olarak Atatürk Türkiyesi hariç diğer yıllarda aşırı yoksullaşmış ve sömürülmüş bir ülkeyiz. Atatürk'ün ölümünden sonra ülkeyi çok uzun yıllar boyunca sağ iktidarlar yönetti. Geldiğimiz durum ortada!

https://fikritakip.co/alim-gucunun-20-yili//

2000 yılı sonunda 3 aylık birikimle peşin 1200 usd ye ailem bana bilgisayar alabilmişti. bu gün asgari ücret alan ana baba 3 ayda 1200 usd karşılığı 16000tl yi biriktiremez. hileli ekonomik veriler ile günümüzde alım gücünü azalttılar. 2000 lerde çalışanın alım gücü vardı, aldığınız ücret ile karnınızı doyurmanın ötesinde birşeyler yapabiliyordunuz.

hele memur maaşlarını asla kıyaslamayın, imkanınız var ise 90lı ve 2000li yıllarda memurluk yapmış kişilerle bir konuşun bakın size neler anlatacaklar. o yıllarda emekli olan bir memur ikramiyesi ile ev alırdı. bu gün ikinci el araba alınamıyor.

  Tabi ya daha kötü değiliz …

Bilgisayar fiyatıyla ekonomiyi kıyaslamak ironik olmuş.Bundan 7 yıl öncede kıyaslıyor muydun ?

Kimse kusura bakmasın Annenize babanıza sorun ayakkabı yırtıldımı yeni ayakkabı yerine 2-3 kere yamalıyordular.

Geçimsel ürünlerde o günden bugün daha iyi her konuda.

Akpartiyi, Akpartinin dönemiyle kıyaslıyabilrsin ilk 10 yılı ve son 10 yılı olarak.

Kimse kusura bakmasın ev, araba alım döneminide akpartiyle yaşadı bu millet.

Ak partinin şuanki ekonomik sıkıntıyı çözme ihtimali sizin alternatif partilerinizden daha güçlü.