ALCATRAZ HAPİSHANESİ İLE İLGİLİ HERŞEY [GÜNCEL 22.11.2014] (2. sayfa)

Frantex · 2014-11-18T20:11:35.0000000+03:00

ALCATRAZ HAPİSHANESİ "Toplum kurallarına uymazsan seni hapse gönderirler.Hapishane kurallarına uymazsan seni buraya gönderirler." ALCATRAZ ADASI İLE İLGİLİ GENEL BİLGİLER Alcatraz Adası,1861 - 1963 yılları arasında cezaevi olarak kullanılmış bir adadır.San Francisco Körfezi'nde sahile 2,4 km uzaklıkta 9 hektar alana yayılmış olan Alcatraz Adası, ABD'nin en ünlü hapishanelerinden biri olma özelliğini taşıdı.Önceleri İspanyol'ların yönetiminde olan ada, "La Isla de los Alcatraces" (Pelikanlar Adası) adını taşımaktaydı. 1848 yılında ABD yönetimine geçen ada, bir süre San Francisco'nun savunması için askeri amaçlarla kullanıldı. 1868 yılında yapılan, yerli isyancıların önderlerinin tutulduğu hapishane, Alcatraz adasının gelecekteki rolünü de belirleyecekti. Ek binalarla giderek büyüyen cezaevi,1 Ocak 1934 tarihinde federal hapishaneye dönüştürüldü. Disiplinin sıkı tutulması amacıyla yeni hükümlü alınmayıp, diğer cezaevlerinden tehlikeli hükümlüler buraya nakledildi. 1934 Haziran'ında çeşitli yerlerden 196 tutuklu ve hükümlü bu kaçılması çok zor olan adaya taşındı. Alcatraz Adası, birçok ünlü suçluyu ağırlamıştır. Bunlardan bazıları; Al Capone, Doc Barker, "makineli tüfek" George Kelly, "kuş adam" ya da Alkatraz Kuşçusu olarak bilinen Robert Franklin Stroud, Bonnie ve Clyde ikilisinin şoförü Floyd Hamilton ve Alvin Karpis gibi isimlerdi. Hükümlülerin sayılarla isimlendirildiği Alcatraz'da çok basit temel gereksinimler dışında hiçbir ayrıcalık yoktu. Cezaevi kitaplığından yararlanmak için bile en az beş yıl sorun çıkarmayan bir mahkûm olma şartı aranıyor, aşırı akıntıyla çevrili adadan kaçışın çok zor olduğu hapishane koşulları, esir kamplarına benziyordu. Sığınma yeri, yemek, kıyafet ve sağlık yardımının dışında hiçbir şey verilmiyordu. Çoğu mahkum, günün 23 saatini hücresinde geçiriyordu. Ancak fırsat gelirse, dışarıya -temizlikçi olarak- bir saat kadar çıkabiliyorlardı. Ana binada kapılar ve pencereler, demir parmaklıklarla kapalıydı. Burada ve gözetleme kulesinde silahlı görevliler vardı. Adanın etrafı ise soğuk körfez suları ve bolca köpekbalığı ile çevriliydi. Alcatraz'da koğuşlar KAÇIŞ HİKAYELERİ -İlk Kaçma Olayı 27 Nisan 1936′da, Joe Bowers, görevi gereği çöp yakarken, adanın sınırındaki çite tırmanmaya başladı. İnmesi için yapılan ikazları reddedince, gözetleme kulesinden bir görevli tarafından vuruldu ve 20-30 metre yüksekten aşağıya düştü. Ağır yaralandı ve öldü. Bowers'ın vurulduğu gözetleme kulesi Bir gardiyanın Bowers'ın kaçışını anlatıyor. $.getJSON("https://gdata.youtube.com/feeds/api/videos/aIcUcp3JKnU?v=2&alt=jsonc&callback=?", function(json){$("#ytbaslik_aIcUcp3JKnU_99619783").html(json.data.title);$("#ytsure_aIcUcp3JKnU_99619783").html(sToMinutes(json.data.duration));}); -16 Aralık 1937′da, Theodore Cole ve Ralph Roe, endüstri binasında hasır bölümünde çalışıyordu. Bir ara, penceredeki demir parmaklıkları törpüleyip kestiler. Oradan kaçıp, San Francisco Körfezi’nde kayboldular. Bu teşebbüs, şiddetli bir fırtına sırasında yapılmıştı ve körfezin dalgaları hızlı ve sertti. Çoğu kişi onların öldüğüne inanıyor.Fakat başardıklarına inananlarda yok değil. -14 Nisan 1943′te, James Boarman, Harold Brest, Floyd Hamilton ve Fred Hunter, endüstri binasında, iki görevliyi rehin aldılar. Pencereden kaçtılar. Görevlilerden biri, diğer görevlileri uyarabildi. Adadan uzaklara doğru yüzmekte olan Boarman, Brest ve Hamilton’a ateş açıldı. Hunter ve Brest tutuklandı. Boarman vurulmuştu ve görevliler ona ulaşamadan denizin derinliklerinde kayboldu. Cesedi bulunamadı. Başlarda, Hamilton’un denizde kaybolduğu sanılıyordu. Her nasılsa, iki gün boyunca sahil seridinde bir kayanın arkasında saklanmış. Hamilton endüstri binasına geri dönünce, görevliler tarafından yakalandı.Diğerlerinin cesetlerinin bulunamaması bazı insanların kafasında soru işaretleri bıraktı. -21 Mayıs 1941′de, Joe Cretzer, Sam Shockley, Arnold Kyle ve Lloyd Barkdoll isimli 4 mahkum, endüstri binasında çalışırken, görevlileri etkisiz hâle getirip rehin aldılar. Sonra demir parmaklıkları kesmeye çalışsalar da başaramadılar. Görevlilerden Paul Madigan(sonradan Alcatraz’ın 3. müdürü olan kişi), onları kaçamayacaklarına ikna etti. Onlar da teslim oldular. -31 Temmuz 1945′te, en dahice planlardan birini, John Giles, -askeri kıyafetlerin taşındığı- limanda çalışma avantajını kullanarak yaptı. Sonunda askeri üniformalardan bir tanesini yürüttü. Üniformayı giyerek, sakin bir şekilde, denize gemi indiren askerlerin yanına gitti. Gemiye usulca bindi. Kaybolduğu hemen anlaşıldı. Fakat gemi hareket etmişti. Ama ne yazık ki; gemi, Giles’in umduğu San Francisco’ya değil, bir başka adaya gidiyordu. Giles, karaya ayak basar basmaz, polisler tarafından yakalanarak Alcatraz’a geri gönderildi. -11 Haziran 1962′de, Clint Eastwood’un ‘Escape from Alcatraz’ filmiyle şöhreti yakalayan bir kaçış olayı gerçekleşti. Bu çok ilginçti. Frank Morris ve John ve Clarence Anglin kardeşler, sessizce ve kimseye farkettirmeden hapishaneden kaçtılar. Şöyle ki; ‘Prison Break’ isimli popüler dizideki gibi burada da hücre duvarında bir delik açıyorlar ve bu delik, bitişinde demir parmaklıklar olan bir koridora çıkıyor. Yol hazır, Farkedilmemek için de, kendi maketlerini yapıyorlar. Hem de gerçek saçlarını da kullanarak. Yatağa yatırıyorlar maketleri, üstlerini de örtüyorlar. Koridordan havalandırmaya tırmanıyorlar. Buradaki demir çubukları büküp, çatıya çıkıyorlar. Su borularına tutunarak aşağıya iniyor ve kayıplara karışıyorlar. Clarence Anglin'in hücresi Kaçarken kullandıkları aletlerden biri Morris'in hücresinde bulunan maket kafa Hücreden bir görüntü Hücrelerinden ulaştıkları yer - 2-4 Mayıs 1946'da ''Battle of Alcatraz''diye anılan bir olay yaşandı.6 Mahkum,hücre gardiyanlarını döverek etkisiz hale getirdi.Böylece silahlara ve hücre anahtarlarına ulaştılar.Bulundukları bloğun kontrolünü ellerine aldılar.Fakat ellerinde avluya açılan kapının anahtarı yoktu.Kısa bir sürede bütün hapishane alarma geçti.Fakat mahkumlar,Bernard Coy, Joe Cretzer, Marvin Hubbard, Sam Shockley, Miran Thompson, ve Clarence Carnes pes etmemeye kararlıydılar.Savaşmaya karar verdiler.Cretzer,rehin aldıkları gardiyanlardan birini vurması üzerine Shockley, Thompson ve Carnes hücrelerine dönmeye ve pes etmeye karar verdiler.Vurdukları gardiyan,William Miller kan kaybından dolayı öldü.2.Esir alınan gardiyan Harold Stites'de bu karmaşada vurularak öldürüldü.18 Gardiyan ağır yaralandı.Bu olayı durdurmak için derhal adaya Amerikan Ordusu çağırıldı (U.S Marines).Mahkumlar orduya karşı savaşabilecek bir durumda değildi.Coy, Cretzer, ve Hubbard askerler tarafından öldürüldü.Geriye kalan 3 elebaşı mahkum,Shockley, Thompson, ve Carnes,gardiyanları öldürme suçuyla başbaşakaldı.Shockley ve Thompson'ın ömrü de pek uzun olmayacaktı.Ölüm cezasına çarptırıldılar ve 1948'de San Quentin'de gaz odasında idam edildiler.19 Yaşındaki Carnes,müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Battle of Alcatraz sırasında gelen destek ekiplerinden biri -Bazı söylentiler adadan yüzerek kaçmanın imkansız olduğu yönündeydi.Bunu köpekbalıklarına bağlıyorlardı.Fakat San Francisco'daki köpekbalıkları insan yiyenlerden değildi.Asıl yüzmeyi zor kılan soğuk hava ve karaya olan mesafeydi.Fakat 1934 yılında genç bir yüzücü kız çocuğun (16-17 yaşlarında) adaya yüzmesiyle bunun imkansız olmadığı kanıtlandı.İyi eğitimli ve kondisyonlu birinin bu şartlarla başa çıkarak adadan karaya yüzebileceği herkes tarafından kabul edildi.Fakat bilindiği üzere hapishanedeki mahkumların içinde bulundukları şartlardan dolayı sağlıklı olmaları çok zordu. Bütün kaçışların harita üzerindeki gösterimi ALCATRAZ'DA GÜNLÜK RUTİN 06:30= Birinci sabah düdüğü ile mahkumlar uyanır,yataklarını toplar ve hücrelerin temizler. 06:45=Gardiyanlar mahkumları yemekhaneye götürmek için pozisyonlarını alır.Yemekhane hazırlanır. 06:50=İkinci düdük ile mahkumlar kapılarının önünde yüzleri dışa dönük bir şekilde pozisyon alır.Gardiyanlar tarafından sayım yapılır.Sayım tamsa hücre kapıları açılır. 06:55=Baş gardiyanın düdüğü ile tüm mahkumlar hücrelerinin dışına ilk adımlarını atarlar.İkinci düdük ile tekli sıraya geçerler. 7:00=Tüm mahkumlar belirli bir sıra ve düzen içinde yemekhaneye götürülür.İlk düdük ile yemek başlar.Yemek için 20 dakika verilmektedir.Yemek bittiğinde mahkumlar bıçaklarını tepsinin soluna,çatalı ortaya ve kaşığı sağına bırakırlar.Gardiyanlar tüm masaları dolaşır ve tepsileri kontrol eder. 7:20=Baş gardiyanın işaretiyle mahkumlar gruplara ayrılır.Atölye başkanları gruplarının başına gider. 7:25=Gardiyanlar ve atölye başkanları,bu sırayla atölye kapılarının önüne geçer; 1)Çamaşırhane 2)Terzi 3)Ayakkabı Tamirciliği 4)Model Atölyesi 5)Diğer Atölyeler 6)Bahçivanlar ve işçiler Mahkumlar gruplar halinde hangi atölyedeyseler onun kapısının önüne geçerler.Sayımla içeri girerler. 7:30=İçeride atölye başkanları tarafından bir sayım daha yapılır ve sayı hemen baş gardiyana iletilir.Mahkumlar işlerine başlar. 9:30=Mola verilir.Mahkumlar izin verilen yerlerde sigara içebilir (Kalabalık olmamak şartı ile) 9:38=Mola biter,sayımlar tekrar yapılır ve iş yeniden başlar. 11:30=Mahkumlar iş yapmayı bitirir ve sıraya geçerler.Tekrar sayım yapılır. 11:35=Yemekhaneye gitmek için sıraya geçilir. 11:40=Kahvaltıda olduğu gibi aynı şekilde yemekhaneye geçilir. 12:00=Yemek biter,mahkumlar sayım için hücrelerine döner. 12:20=Sabah ki gibi aynı şekilde yeniden işlere geri dönülür. 14:30=Mola verilir,sayım yapılır. 16:15=İş biter.Sayım yapılır 16:25=Tüm mahkumlar avluda sıraya geçer,sayım yapılır. 16:45=Mahkumlar hücrelerine geri döner. 16:50=Hücreler kitlenir. 17:00=Sayım yapılır. 20:00=Sayım yapılır. 21:30=Işıklar kapanır ve sayım yapılır. 24:00=Sayım yapılır. 03:00=Sayım yapılır. 05:00=Sayım yapılır. -Resmi olarak 24 saat içinde toplam 13 kez sayım yapılır.Ek olarak,atölye başkanları 6 sayım yapar.Pazar ve tatil günleri farklı programlar uygulanır (Saç kesimleri,yıkanma,kıyafet değişimi ve dinlenme gibi). -Her mahkum haftada 3 kez traş olmak zorundadır. Hücreleri kilitleme ve açmada kullanılan alet Yemekhane Yağlı boya yapmasına izin verilen bir mahkumun hücresi -Alcatraz'da mahkumların 4 temel hakkı vardı:Yemek,giyecek,barınma ve tıbbi yardım.Bunlardan başka herşey ya çalışma ile ya da başka yollarla elde edilebiliyordu.Bazı mahkumlar ek iş yaparak ailesiyle görüşme,hapishane kitaplığına erişme ve çeşitli aktiviteler yapma (resim,müzik) gibi ayrıcalıklara kavuşabiliyordu.Hapishane çalışanları bir mahkumun artık bir tehdit oluşturmadığını düşünmeye başlarlarsa (Genellikle Alcatraz'da 5 yıl geçirdikten sonra),o mahkum başka bir hapishaneye yollanabiliyor ve cezasını başka bir yerde devam ettiriyordu. ÜNLÜ ALCATRAZ MAHKUMLARI Al Capone : Capone suç hayatına genç yaşlarda atıldı.Dedikodulara göre ergenliğe girmeden önce pezevenklik yapıyordu.Brooklyn'in haşin sokaklarında büyüyen Capone,genelevlerde ekstra para kazanmak ile uğraşıyordu.20'li yaşlarında Chicago'ya taşındı ve ''The Four Deuces'' adlı bir gece klubü işletmeye başladı. Capone kısa zamanda çok büyük bir saygınlığa erişti.Zengin ve güçlü bir gangsterdi.Diğer gangsterlerin tersine ortalıkta çok dolanıyordu.Şehir merkezine hergün geziler düzenliyor,restaurantlar açarak fakirler doyuruyor,çocukların sağlığı için çeşitli kampanyalar düzenliyordu.Devlet Capone'nin şehirdeki bu gücünden rahatsız oluyor,onu baskı altına almaya çalışıyordu. Başlarda halk onu modern çağın Robin Hood'u olarak görüyordu.Fakat bu çok uzun sürmedi.İnsanlar onun bir savcıyı öldürttüğünü anlayınca ona karşı gelmeye başladılar.Bunun üzerine Capone 3 aya yakın bir süre boyunca saklandı.Fakat bu şekilde yaşamayacağını anlayında Chicago polisine teslim oldu.İşlemler başladı ama Capone özgür kalmayı başardı.Herkes onunu devletten bile güçlü olduğunu kabullenmişti.1929 Yılında Capone'nin mal varlığı $62,000,000 olmuştu. Bundan tam 2 sene sonra,17 Ekim 1931'de Capone 11 yıllık hapis cezasına çarptırıldı,$80,000 para cezası ödedi.Atlanta'da ki bir cezaevine gönderildi.Fakat şartlar onun için çok iyiydi.Gardiyanlar bile onu patron olarak görmeye başlamıştı.Onlar tarafından her zaman korunuyordu,onlara çeşitli emirler verebiliyordu.Hücresinde birçok pahalı mobilya bulunuyordu,yer halı ile kaplıydı ve bir adet radyoya sahipti. Bir süre sonra Capone'nin bu cezaevindeki üstünlüğü ve ayrıcalığı dışarıdan fark edildi.Alcatraz'ın onun için doğru yer olduğu kararına varıldı.1934 Ağustos'unda,52 başka mahkum ile Alcatraz'a gönderildi. Başlarda,Capone burdada ayrıcalık kazanmaya çalıştı.Johnston adındaki baş gardiyan ile devamlı konuşmaya çalışıyor,onu ikna etmek için uğraşıyordu.Fakat bir süre sonra bunun işe yaramayacağını fark etti.Johnston hiç oralı değildi.Capone onun için diğer mahkumlardan farksızdı.Capone,Alcatraz'ın üstünlüğünü kabul etti.4 ½ yılını Alcatraz'da geçirdi.Bu zamanlar onun için hiç kolay değildi.Bir keresinde avluda başka bir mahkum ile kavga etti ve 8 günlük izolasyon odası cezası aldı.Bir keresinde de,mahkumlar saç kesimi için sırada beklerken,Capone başka bir mahkumla laf dalaşına girdi ve bir makasla bıçaklandı.Hapishane hastanesine kaldırıldı.Birkaç gün içinde küçük bir yarayla ordan çıktı.Bir süre sonra Capone'nin frengi hastalığı taşıdığı öğrenildi.1938 yılında,Güney Kaliforniya'da ki bir cezaevine transfer edildi.1939 Kasım ayında cezası bitti ve serbest kaldı.25 Ocak 1947'de frengiden dolayı malikanesinde ölü bulundu. Capone'nin Atlanta'da ki hücresi Capone'nin Alcatraz'da ki hücresi:B-181 Capone'nin Alcatraz Belgesi:http://www.alcatrazhistory.com/capone-wnc-lg.jpg $.getJSON("https://gdata.youtube.com/feeds/api/videos/67B63T7lyiQ?v=2&alt=jsonc&callback=?", function(json){$("#ytbaslik_67B63T7lyiQ_99619783").html(json.data.title);$("#ytsure_67B63T7lyiQ_99619783").html(sToMinutes(json.data.duration));}); $.getJSON("https://gdata.youtube.com/feeds/api/videos/qA3lcDdM-zc?v=2&alt=jsonc&callback=?", function(json){$("#ytbaslik_qA3lcDdM-zc_99619783").html(json.data.title);$("#ytsure_qA3lcDdM-zc_99619783").html(sToMinutes(json.data.duration));}); ''Machine Gun'' Kelly: Kelly 18 Eylül 1895 tarihinde Memphis'de doğdu.Zengin bir ailenin çocuğuydu.Başarılı bir öğrenciydi.Mississippi Üniversite'sinde tarımcılık okuyordu.Akademik kariyerine çok önem veren biriydi.Üniversite zamanlarında Geneva Ramsey adında güzel genç bir bayanla tanıştı.Birbirlerine deliler gibi aşıkdılar.Okulu bırakıp evlenmeye karar verdiler.2 Çocukları oldu.Kelly geçimleri için şehirde taksicilik yapıyordu.Fakat taksicilikten gelen gelir onlara yetmiyordu.19 yaşında karısı Geneva'dan ayrıldı.İşte gangsterliğe ilk adımını bu zamanlarda atmıştı. Birçok illegal iş yaptı.Birkaç kez tutuklandı fakat serbest kaldı.Memphis'den gitmesi gerekiyordu.En ufak bir hatasında polisler onu içeri atacaktı.Memphis'den ayrılıp Batı'ya gitti.Burada büyük işler yaptı.Oranın en büyük ve güçlü gangsterleri arasındaydı.1928 Yılında yaptığı bir soygun sırasında yakalandı ve Leavenworth Hapishanesi'nde 3 yıllık hapis cezasına çarptırıldı.1 Sene sonra oradan Oklahama'da ki bir hapishaneye gönderildi.Burada Steve Anderson adında bir adamla takılmaya başladı.Anderson'un karısı Kathryn Thorne'a karşı birşeyler hissetmeye başlamıştı.Thorne'da bir suçluydu.İkiside hapisten çıktıktan sonra Anderson'ın ölümü üzerine evlendiler. Kathryn,Kelly için bir makineli tüfek aldı.Onun bu ağır silahla pratik yapmasını istedi.Birlikte birçok suç işliyorlardı.Söylentilere göre ''Machine Gun'' Kelly'nin yaratıcısı Kathryn'di.Ona bu imajı karısı kazandırmıştı.İnanılmaz büyük işlere giriştiler.Büyük paralar kazandılar.Bir süre sonra FBI'ın en çok arananlar listesine bile girdiler.Kısa bir zamandada yakalandılar.Kelly Leavenworth Hapishanesi'ne,Kathryn ise Cincinnati'de ki bir hapishaneye gönderildi.Fakat Kelly burada rahat durmuyordu.Buradan kaçıp,karısını kurtarıp,Noel'i birlikte geçireceklerini söylüyordu.Ayrıca birçok problem çıkarıyordu.Bunun üzerine işlemlere başlandı.Kelly için uygun yer Alcatraz'dı. Kelly,Alcatraz'da olaysız zamanlar geçirdi.İşlerini her zaman eksiksiz yapıyordu.Hapishane müdürünün anlattıkllarına göre,Kelly ailesinden mektup aldığında çok duygulanıyordu ve depresifleşiyordu.Onlara suç dünyasına girmekten büyük pişmanlık duyduğunu söylüyordu.Yan hücresinde kalan Willie Radkay ile Kelly çok iyi arkadaştı.Radkay'ın anllatıklarına göre,Radkay her horladığında,Kelly bir dergi ile onun hücresine ulaşıp kafasına dergi ile vuruyordu. Kelly 1951 yılında Leavenworth'a geri döndü ve 18 Temmuzda kalp krizinden hayatını kaybetti. Robert " Birdman of Alcatraz" Stroud: Robert Stroud,halk arasında ''Alcatraz Kuşcusu'' olarak biliniyordu.Alcatraz'a gelmiş en ünlü mahkumlardan biridir.Stroud bir dönem pezevenklik yapıyordu.1909 Yılında,hayat kadını için parasını ödemeyen bir barmeni vahşice öldürdü.Öldürdükten sonrada adamın cüzdanından yeterli parayı alıp hayat kadınına verdi.Adam öldürmeden dolayı hapise giren Stroud,Washington'da ki cezaevinde hiç rahat durmuyordu.Hapishanenin hastane bölümüne saldırdığı ve birkaç mahkumu bıçakladığı söyleniyor. Bu olaylar üzerine,cezasına 6 ay daha eklenen Stroud,Leavenworth Federal Hapishanesi'ne transfer edildi.Stroud buradada rahat durmadı.Avluda yüzlerce mahkumun önünde bir gardiyanı bıçakladı.Bunun üzerine idam cezasına çarptırıldı.Annesi çaresizce oğlunun hayatı için yalvarıyordu.Bu yalvarmalar işe yaradı.1920'de başkan Woodrow Wilson,idam cezasını müebbet hapis cezasına çevirdi. Leavenworth'de 30 yılı aşkın bir süre geçirdi.Bu süre içinde kanaryalara ilgi duymaya başlamıştı.Bu ilgisi,avluda yaralı bir kanarya bulmasıyla başladı.Bu ilgisi gün geçtikçe arttı.Avluda kuşlar besliyor,onlarla ilgileniyordu.Kuşlar ile ilgili 2 adet kitap yazdı.Hücresinde 300'e yakın kuş beslemişti.Kuşlarla ilgili deneysel gözlemler bile yapıyordu.Stroud bu deneyler için hapishaneden çeşitli malzemeler istiyordu.Hapishanede ona bu ayrıcalığı tanıyordu.Fakat birkaç sene sonra,Stroud'un bu malzemelerle hücresinde alkollü içki ürettiği anlaşıldı. 1942 yılında Alcatraz'a transfer oldu.Önündeki 17 seneyi burada geçirdi.Bu 17 yılın 6 yılını D Blok'da,11 yılını ise hastanede geçirdi.21 Kasım 1963'de öldü. Robert " Birdman of Alcatraz" Stroud ile ilgili bir film çevirildi.Eğer bu konu ilginizi çektiyse filmini izlemenizi tavsiye ederim: Alcatraz Kuşcusu George DeVincenzi,Stroud'un hücresinin önünde (2011) Roy Gardner: Roy Gardner bir zamanlar Amerika'nın en ünlü hapisten kaçış olayını gerçekleştirmiş bir adamdır.Aynı zamanda son tren hırsızı olarak anılır.Suç hayatı boyunca $350,000 fazla para çalmıştır.Ayrıca kellesine 3 kez $5,000 konmuştur.Atlanta Hapishanesi'nin gelmiş geçmiş en tehlikeli mahkumlarından biridir.Gazeteler ona ''Gülümseyen Haydut'',''Tren Haydutu'' ve ''Kaçış Sanatı Kralı'' lakaplarını takmıştır.Amerikanın en acımazıs suçluları arasında ilk sıralardadır. Başlarda McNeil Adası Federal Hapishanesi'nden kaçan ilk kişi olduğu söyleniyordu fakat ilk olmadığı kanıtlandı.O daha doğmadan bir düzine mahkum o hapishaneden kaçmıştı.McNeil Adası Hapishanesi,duvarı olmayan ve güvenlik önlemleri maksimum olmayan tek federal hapishaneydi. Gardner hiçbir zaman bir çeteye veya gruba katılmadı.Her zaman yalnız çalıştı.Onu diğer suçlulardan farklı kılan da buydu. Gardner, 5 Ocak 1884'te Trenton'da doğdu.Bir zamanlar orduda görev alıyordu.Fakat 1906'da terkedildi ve Meksika'ya sürüldü.Suç hayatına Meksika'da silah kaçakçılığı yaparak başladı.Bu sırada yakalandı ve Mexico City Hapishanesi'ne gönderildi.Buradan kaçmak onun için çok kolaydı.3 Kişi ile anlaşıp gardiyanları döverek hapishaneden kaçtılar.Gardner Amerika'ya geri döndü.Boks ile uğraşmaya başladı,ve bu işte gerçekten iyiydi.Amerika ağırsiklet şampiyonu J. J. Jeffries ile dövüşüp kazanmışlığı bile vardı.Bu işide yasal yoldan yapmıyordu.Bokstan iddaa ile para kazanıyordu. Boksdan kazandığı paradan pek tatmin olmayan Gardner,San Francisco'ya gitti.Burada bir kuyumcu soyarken yakalandı.San Quentin Hapishanesi'ne gönderildi.Hapishanede ki bir ayaklanmada bir gardiyanın hayatını kurtadığı için suçu affedildi ve serbest kaldı.Mare Adası'nda kaynakçı olarak işe başladı,evlendi,bir kız çocuğu sahibi oldu.Birde üstüne kendi kaynakçılık şirketini kurdu. Tijuana'ya bir iş gezisinde,bütün parasını kumarda kaybetti.16 Nisan 1920,San Diego'da,U. S. Mail Kamyonunu soydu ve $80,000 çaldı.Fakat 3 gün sonra yakalandı.McNeil Adası Federal Hapishanesi'nde 25 yıllık cezaya çarptırıldı.5 Haziran 1920'de tren ile hapishaneye götürülürken,yanında oturan polis müdürüne;''Şuradaki geyiğe bak'' dedi ve kınından silahını aldı.Hemen yanındaki diğer poliside etkisiz hale getirdi.İkisinide kelepçeledi ve $200 çaldı.Trenden atladı ve Kanada'ya doğru yola koyuldu. Bir sene sonra Amerika'ya tekrar geri döndü.Bankaları ve trenleri soymaya başladı.Çok büyük paralar kazandı.Bir gün Porter House Oteli'nde kumar oynarken basıldı ve tekrardan McNeil Adası'nda 25 yıllık cezaya çarptırıldı.Yeniden trenle hapishaneye götürülüyordu.Fakat bu sefer bölgenin en iyi silah kullanan 2 polisiyle beraber.Yolculuk sırasında Gardner tuvalete gitmek istediğini söyledi.Önceden tuvalete 32 kalibre bir tabanca saklamıştı.Banyodan silahı polislere doğrultarak çıktı.Onları kelepçeledi.Önceki gibi yine paralarını ve silahlarını aldı. Tarihin en büyük insan avlarından biri almıştı.Tüm dünya artık onu tanıyordu.Heryerde aranıyordu.Üzerine $5,000 ödül konmuştu.GardnerWashington'a geldi.Kafasını bandajla kapamıştı,sadece tek gözü açıktı.Fakat otel odasında bulunan silah onu ele verdi.Zaten burada birçok kişi ondan şüpheleniyordu.Yeniden tutuklandı.Yeniden 25 yıllık cezaya çarptırıldı.Bu sefer McNeil Adası'na getirilebildi. 6 Hafta sonra,Gardner kaçma girişimlerine başlamıştı.2 Mahkum ile anlaştı.Kuledeki gardiyanlara para ödediğini ve bu olayı görmezden geleceklerini söylemişti.İşçi bayramında,mahkumlar beyzbol oynarken,Gardner bir anda ''Şimdi!'' diye bağırdı ve 3'ü de dışarı doğru koşmaya başladı.Telleri önceden kesmişlerdi.Kafalarının üstünden geçen kurşunlar eşliğinde dışarı ulaştılar.Gardner kaçarken sol bacağını yaralamıştı.Aynı zamanda işbirliği yaptığı mahkumlardan Bogart ağır yaralıydı.Diğer mahkum Impyn ise ölmüştü.Impyn'in ölürken son sözleri;''Gardner bize kuledekilerle anlaştığını ve bize ateş etmeyeceklerini söylemişti.''dedi.Bogart,Gardner'ın onları kandırdığını sonradan fark etti. Polisler heryerde onları aradı.Gardner Fox Island adasına yüzmüştü.Polisler onun hala McNeil Adası'nda olduğunu düşünüyorlardı.Fakat o Oregon'a doğru çoktan yola koyulmuştu.Seattle Gazetesine ''Gelin ve beni yakalayın'' yazılı bir mektup yazarak polislerle alay etti.Adadan çoktan ayrıldığını böylece anlamış oldular. Gardner artık en çok aranan suçluydu.Suç işlemeye devam etti.Bir tren soygunu sırasında yakalandı.Cezasına 25 sene daha eklenerek Leavenworth Federal Hastanesi'ne gönderildi.Gazeteler Gardner'ın Leavenworth'de beni tutamazsınız'' dediği maşetleri süslüyordu. Gardner artık ''Kaçış Sanatı Kralı'' olarak biliniyordu.Leavenworth yerine Atlanta Hapishanesi'ne yollanılmasına karar verildi.Bu hapishanede zamanının en güvenli ve zorlu hapishanelerinden biriydi.1926 yılında,duvarın arkasına tünel kazmaya çalıştı.İlerleyen yıllarda,silahlı bir kaçış başlattı.Baş gardiyanı ve 2 gardiyanı rehin aldı.Fakat kaçışında başarılı olamadı.Washington'da bir ruhsal hastalıklar hastanesine yollandı.Buradan da Alcatraz'a transferi gerçekleşti. Gardner Alcatraz hakkında yaşaması en zor yer diyordu.Burada inanılmaz zor zamanlar geçirmişti.Cezasının hafifletilmesi için başvurdu ve kabul edildi.1938 yılında serbest kaldı. Gardner kendi otobiyografisini ''Hellcatraz'' adlı bir kitapla çıkardı.Bu kitapta sadece kendinden hikayeler değil,Al Capone,Machine Gun Kelly gibi isimlerden hikayelerde vardı. 10 Ocak 1940'da Roy Gardner 56 yaşında San Francisco'da ki bir otelde intihar etti. İlginiz için teşekkürler.Devam edecek..

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

Samsung Galaxy S25: Yapay Zeka Parmaklarınızın Ucunda https://amzn.to/40CnvTY

Züber Fındık Kreması Kakaolu 315Gr : Amazon.com.tr https://www.amazon.com.tr/dp/B0CSVZN96C 12 sa. önce paylaşıldı

Amazon.com.tr: Moda Ürünlerinde 3 Al 2 Öde promosyon https://www.amazon.com.tr/promotion/psp/AKQPGQRQSJR08 geçen hafta paylaşıldı

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

2 Misafir - 2 Masaüstü

5 sn

154
Cevap

83
Favori

14.609
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

40 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa:

önceki 1 2 3 4 5

Giriş

Mesaj

Deorro4

Binbaşı

1179 Mesaj