En zoru da kışın ayazında Devriye Nöbeti yapmak. Gerçi ilk devriyeyi bıraktıktan sonra uyuyorsun ama -10 derece cahil asker donarsa al başına belayı. Neyseki bir problem yaşamadım.
Diğer bölüklere düşen poşet arkadaşlar çarpraz tutmuşlardı. Ben şanslıydım hiç tutmadım. Bir de acemi birliğinde "Benim torpilim var şurayı istedim olacak" diyenlerin tamamı çok zor koşullarda askerlik yaptılar.
quote:
Orjinalden alıntı: TuVNeRa
En zoru da kışın ayazında Devriye Nöbeti yapmak. Gerçi ilk devriyeyi bıraktıktan sonra uyuyorsun ama -10 derece cahil asker donarsa al başına belayı. Neyseki bir problem yaşamadım.
Diğer bölüklere düşen poşet arkadaşlar çarpraz tutmuşlardı. Ben şanslıydım hiç tutmadım. Bir de acemi birliğinde "Benim torpilim var şurayı istedim olacak" diyenlerin tamamı çok zor koşullarda askerlik yaptılar.
Kütüğüm istanbul, hiç torpilim yok acemilik ankara usta birliği edirne... Bende devriyeye giderdim ama askeri bırakırdım sora takılırdım... Zaten uykuyu sevmezdim hiç halada sevmiyorum... Gider bazen nöbetçi ile tüm nöbet süresince muhabbet felan ederdim...
Benim bi tanıdığımın çocuğu vardı... Torpil yaptılar çok yakına düşecek denizci olacak dediler, doğuda bi yere düşmüştü
denetlemeye hazırlanırken tempolu 10 km koştuğumuz olurdu batman komd. tb. hey gidi günler
quote:
Orjinalden alıntı: TuVNeRa
quote:
Orjinalden alıntı: ByTazmania
quote:
Orjinalden alıntı: TuVNeRa
Acemi birliğimde ilk 2 hafta tam 11 kilo vermiştim. Usta birliğime geçtiğimde S-1 yazıcısıydım ve ne silah taşıdım ne de spor yaptım.
s2 - s3 - s4.. Hepsini yaptım bir s1 lik nasip olmadı... Ona da sıra gelirdi ama askerlik bitmişti... Bi yerden kovuluoz sora diğer binbaşı çağrıo, kovuluom diğeri çağırıyor..
Ben poşet olduğum için zamanla S-1 de uğramadım. Garnizon içinde başıboş keyif yapıyordum. Hatta zamanımı en çok birliğin özel çay ocağında geçirdiğim için soranlara "Garnizon çay ocakları denetleme görevlisiyim" derdim.
benim dayımda askerde çavuş kıyafeti giyip askerleri işletirmiş :D sendekide o misal , yaw anlamıyorum askere gidince özel bi cesaretmi geliyo nedir insanda hiç yakalanma korkusu olmazmı
Hizmet Birliğinde çavuş olmanın en zor yanlarından bir de içtimaya asker toplamaktır. Askerlerin tamamı mutfak kantin, sıhhı tesisat, fırn gibi yerlerde olduğu işi yoksa tüm garnizonu dolaş topla toplayabilirsen. 100 kişilik bölükte içtimaya genelde 5 veya 6 kişi çıkardı. Nöbetçi subay "Bu ne rezalet. İçtimaya çıkmayın bari" der geri gönderirdi.
quote:
Orjinalden alıntı: Mac2cryme
quote:
Orjinalden alıntı: TuVNeRa
quote:
Orjinalden alıntı: ByTazmania
quote:
Orjinalden alıntı: TuVNeRa
Acemi birliğimde ilk 2 hafta tam 11 kilo vermiştim. Usta birliğime geçtiğimde S-1 yazıcısıydım ve ne silah taşıdım ne de spor yaptım.
s2 - s3 - s4.. Hepsini yaptım bir s1 lik nasip olmadı... Ona da sıra gelirdi ama askerlik bitmişti... Bi yerden kovuluoz sora diğer binbaşı çağrıo, kovuluom diğeri çağırıyor..
Ben poşet olduğum için zamanla S-1 de uğramadım. Garnizon içinde başıboş keyif yapıyordum. Hatta zamanımı en çok birliğin özel çay ocağında geçirdiğim için soranlara "Garnizon çay ocakları denetleme görevlisiyim" derdim.
benim dayımda askerde çavuş kıyafeti giyip askerleri işletirmiş :D sendekide o misal , yaw anlamıyorum askere gidince özel bi cesaretmi geliyo nedir insanda hiç yakalanma korkusu olmazmı
İlginç... Bendede vardı... Hiç yakalanma korkusu yoktu... Gece nöbetçi subay gelirdi yazıhaneme o da yüzbaşı yane napıyorsun derdi oyun oynuyorum derdim tamam derdim... Öbürsü gün kovulurdum yazıcılıktan... Başımdada binbaşı vardı... Hiç korkmadım acaba dövermi die... Hiç düşünmemiştim bak bu yakalanma korkusu olmaması durumunu
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme