Şimdi Ara

Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir) (2. sayfa)

Bu Konudaki Kullanıcılar:
4 Misafir (1 Mobil) - 3 Masaüstü1 Mobil
5 sn
44
Cevap
3
Favori
6.988
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
17 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Tat ve koku olayını nasıl kesinleştirebiliirm ? Mesela tuz denedim şimdi tadı geldi parfüm kokusu alıyorum başka test etmem gereken bir şey var mı ?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Aranızda direk ishal belirtisi ile (başka belirti olmadan) pozitif çıkan oldu mu?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: TTnetlover

    Bu tat ve koku kaybıne neden takıldı bu kadar anlamadım. Daha önce geçirdiğim bazı soğuk algınlığı/grip durumlarının her seferinde başıma gelen şey.

    Antikor olması ve PCR'ın negatif olmasına rağmen ilaç yazılması da baya ilginçmiş.
    Bu soğuk algınlığındaki gibi bir tat ve koku kaybı değil.
    Grip vs gibi hastalıklarda burunda oluşan akıntıdan dolayı tıkanan kanallar nedeniyle koku alamıyorsun. Biraz uğraşıp sağa sola uzanıp fiziksel bir boşluk oluşturduğunda anlık da olsa tat veya koku alabiliyorsun. En azından benim geçirdiğim bütün hastalıklarda bu şekilde oldu.
    Covid kaynaklı koku kaybında ise burnumda en ufak bir akıntı, doluluk veya başka bişey yoktu. Başta bazı şeylerin kokusunu alıp bazı şeylerin alamadığımı fark ettim ve 2 gün içinde kokuya dair en ufak bir hissim kalmadı. Burnuma kolonya çektiğimi bile hatırlıyorum lakin benim için sudan farksızdı.
    20 gün boyunca bu şekilde sürdü ve ardından gittiği gibi ufak ufak gelmeye başladı. Bazı şeylerin kokusunu alıp bazılarının alamıyordum. Sütün tadı, kokusu var, çayın yok vs vs gibi.
    Üstünden 3 ay geçmesine rağmen şu an bile eskisi kadar keskin koku alabildiğimi söyleyemem.
    Hatta çok garip bir durum daha var, bazı kokuları artık tek bir kokuymuş gibi alıyorum. Genellikle protein kaynaklı yemeklerin, yumurtanın, tavuk dönerin içinde kötü bir koku var bu kokuyu rahatsızlığı geçirmeden önce hiç almamıştım. Bir ara psikolojim mi bozuldu derken pozitif çıkan kuzenim de aynı şeyleri söyleyince bunun da hastalıktan kaynaklı olduğunu kanaat getirdim.




  • Çok büyük geçmiş olsun o kadar okudum ama hiç bir şey anlamadım :(
  • manyaksx kullanıcısına yanıt
    Ben parfümü kolonyayı falan denedim hiç biri yoktu hocam. Birde soğan sarımsak ile test etmiştim onlarda yoktu ve çok ani olmuştu. Birşeyin kokusunu alamıyorsan tat alma zayıflıyor. Şuan bence tat koku tarafından sorununuz yok gibi. Tat koku kaybının olmaması covid değilsiniz anlamına gelmeyeceği gibi kaybının olması da covidsiniz anlamına gelmez aklınızda olsun

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • İyi dileğiniz için teşekkür ederim hocam. Anlamama sorunu sizden değil benden kaynaklı. Cümle kurma işi benim biraz sıkıntılı 😀 ondan kaynaklanıyor.

    @September Storm olayı özetlemiş. Papatya falı bir hastasın bir değilsin muhabbeti

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • nucro kullanıcısına yanıt
    Alaylı doktor musunuz acaba ben okulunda okudum da bunları bilmiyorum, immünoglobulin testi yani sizin tabirinizle, halk tabiriyle "kan testi" Koronaya özel antikorları ölçer enfeksiyon zaman zaman CRP ile ölçülür ki o da bir grup enfeksiyonlarda ve kanserlerde yükselir IG ile pozitifliği ihtimali kuvvetlendirir diye bakılıyor koronada, her söylenene inanmayın. PCR testi ile dediğiniz ise ayrı derecede saçma o testlerin güvenilirliği düşük yani yalancı negatif oranları yüksek ama yalancı pozitif oranları çok düşük.
  • CooperTime C kullanıcısına yanıt
    Okulunda okudun güzel , o zaman lütfen söyler misin neden PCR testi yapılıyor ısrarla?


    bak daha dün doktor arkadaşın daha ne yazmış
    https://forum.donanimhaber.com//mesaj/yonlen/145466209

    quote:

    antijen - antikor testi de spesifik değil bakın o yüzden pcr testi yapılıyor covid spesifik olduğu için


    Ki doğru yazmış çünkü ya okulda okutmadılar ya da bilmiyorsun ama Covid19'a yol açan sarCov2 için spesifik bir kan testi yok:
    https://www.fda.gov/consumers/consumer-updates/coronavirus-testing-basics
    Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir)




  • CooperTime C kullanıcısına yanıt
    Siz niye herseye inaniyorsunuz peki?
    Nerden biliyorsunuz yalanci negatif in poziften daha yuksek ihtimal oldugunu? Hangi kaynaga girip baksaniz pcr nin negatif degil pozitife meyilli bir test oldugu yaziyor zaten. Cunku adi ustunde pcr testi yuksek derecede hassas bir testtir, hatta bu yuzden kullanilan döngü sayisida ekstra onemlidir.
    Kusura bakma okumus etmis insanlara bir seye hic suphe etmeden sazan gibi atlamak yakismiyor.

    Şu korona mevzuunu oturup bi baştan duşunmenizi tavsiye ederim



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Akordiyon -- 10 Eylül 2020; 14:9:32 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • nucro kullanıcısına yanıt
    Söylediğiniz doğru ancak arada bağlantı kuramadım, kanda yer almayan virüsler için yapılan kan testleri tabi ki güvenilir değildir ancak PCR testi IG testlere göre daha kalifiye eleman isteyen testler bu yüzden IG testlere devam ediliyor keza kandaki Cov spesifik IG miktarına bakılarak hastalığı atlatan kişilerin ne süre zarfında bağışık kaldığını görmemizi sağlayan istatistikleri topluyoruz, benim önceki mesajımda karşı çıktığım nokta PCR testlerinin yalancı pozitif gösterme eğiliminde olduğuyla alakalıdır. Üzülerek söylüyorum ki tıpta %70 üzeri güvenli yeterli bir rakamdır %90 üzerini ise kesin olarak değerlendirmek zorundayız çünkü %100 olarak değerlendirilebilen hiçbir test yok yani laboratuvarda ölçülen hemogram testinde bile hatalar olabilir ve bunlara agresif yaklaşmak ise çok saçma, cihaz hatalı olabilir kalibrasyonu bozuk olabilir örnek alınırken hata yapılmış olabilir kitler eski veya hatalı üretilmiş olabilir yani çok fazla değişken var her neyse özetle şunu belirteyim PCR testi, Tomografi ve IG testler farklı şeyleri saptamak için yapılır, paylaşmış olduğunuz şema oldukça faydalı aslında sadece tomografi eksik tanı metodları arasında ancak şunu belirteyim özetle PCR güvenebileceğimiz tek dal ve spesifite ve sensitivitesi oldukça yüksek yani yalancı test oranı çok düşük ve evet IG testi tanı koydurmaz zaten prosedür de öyle ancak geçmişte hastalığı geçirdiğinize dair bilgi verir keza hastalık sırasında da hastalık seyri için bize ipucu veriyor ve sonrasında ne süre bağışık kaldığınızı anlıyoruz, bu da aşı çalışmalarını hızlandırıyor.




  • Akordiyon kullanıcısına yanıt
    Efendim geç cevabım için özür dilerim henüz gördüm, öncelikle şunu belirteyim PCR testinin ismi(polimeraz zincir reaksiyonu) ile hassasiyeti arasındaki bağı anlayamadım, eğer alınan örnekte covid19'a özel RNA molekülleri yoksa zincir reaksiyonu ile çoğaltıldığında da artamaz yani kaynak olmadan sayı çoğalamaz, hakeza prosedürdeki döngü sayısı zaten çok hassastır çünkü RNA çok hassas bir moleküldür -keza bu testler genelde DNA üzerinde yapılır örneğin babalık testleri ki güvenilirliği çok yüksektir- yani böyle döngü sayısı artınca negatif iken pozitif çıkmak neredeyse imkansız ancak mutasyonlar ve pcr inhibisyonu nedeniyle pozitif testin negatif çıkması daha olası. Emin olun gerek dergilerden gerek NCBI üzerinden en azından haftalık takip ediyoruz yeni araştırmaları çünkü açıkçası bilgiye açız doğrulanmayan bilgiler kullanmak zorunda kalındı sürecin başında ama hiçbir bilgi kullanmamaktan iyidir emin olun. Komplo teorilerine inanmak aptal beyinlerin eylemidir, yanlış anlamayın ithamda bulunmuyorum ancak arka planda yapılan planlar ile kafa yormak kimseye bir şey kazandırmayacak yoksa biz de biliyoruz başında beri sağlık bakanlığının Numpade oturup sayı yazdığını ama asıl tehlike insanları testlere, sonuçlara karşı komplo teorileriyle dolduran kişiler.




  • CooperTime C kullanıcısına yanıt
    quote:

    özetle PCR güvenebileceğimiz tek dal ve spesifite ve sensitivitesi oldukça yüksek yani yalancı test oranı çok düşük


    Önce şunu netleştirelim. PCR testi güvenilir bir test olduğu için değil acil durum ilan edildiği için kullanılıyor, FDA sitesinde yazıyor.

    1- PCR testi daha önce yanlış salgın alarmlarına yol açmış bir test: (https://www.nytimes.com/2007/01/22/health/22whoop.html ve daha fazlası :https://www.cdc.gov/mmwr/preview/mmwrhtml/mm5633a1.htm)

    2- Amerika'da İngiltere'de çok büyük oranlarda yanlış pozitif verdiği ortaya çıktı.

    Amerika'da 3 eyalette yapılan incelemenin sonuçları NY Times'da yayınlandı: %90 yanlış pozitif.
    www.nytimes.com
    Your Coronavirus Test Is Positive. Maybe It Shouldn’t Be.
    https://www.nytimes.com/2020/08/29/health/coronavirus-testing.html

    Türkiye'de bu haber NTV'de çıktı ( başke yerde haberini görmedim) ve nedense çok konuşulmadı.
    www.ntv.com.tr
    Covid-19 teşhisi konan kişilerin yüzde 90’ı başkalarına bulaştıracak kadar virüs taşımıyor olabilir
    https://www.ntv.com.tr/saglik/covid-19-teshisi-konan-kisilerin-yuzde-90i-baskalarini-bulastiracak-kadar-virus-tasimiyor-olabilir,KSHrEwq_8k-WGKwPtj9GFw


    3- İngiltere'de bu konuyla ilgili çalışma yayınlandı. Viral yük dediğinin virüsün RNA kalıntısı olduğunu ve hastalık geçmiş olduğunda bile testin bu RNA parçacıklarından testi + gösterdiğini yazdıhttps://mashupmd.com/your-coronavirus-test-is-positive-maybe-it-shouldnt-be-12/

    4- bu kadar yüksek yanlış + gösteren testin kullanılması ve hala haberlerde vakaların bu test sonuçlarına göre açıklanmasına İngiltere'de (belki başka ülkeler de vardır ben İngiltere'yi takip ediyorum) profesörler tarafından tepkiyle karşılandı:


    Prof. Richard Enos & Prof. Beda. M. Stadler
    Medya paniği körüklüyor, pozitif testlerin çoğu aslında hastalık değil!



    Fransız Prof. Didier Raoult: vakaların yarısı hastalık değil!

    Profesör Carl James Heneghan, Oxford Üniversitesi'nin Kanıta Dayalı Tıp Merkezi'nin yöneticisi



    Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir)




  • CooperTime C kullanıcısına yanıt
    Size mi inanıyım yoksa döngü sayısı ile artan + sonuçlarını yazan bilimsel yayınlara mı?

    Anlamadığınız ya da bilmediğiniz konularda ne güzel hemen komplo demeye başlamışsınız siz de. Önce neyin ne olduğunu anlayın.

    PCR sonuçları, döngü sayısı ( Ct ) ile direk ilgilidir. NOKTA.
    https://link.springer.com/article/10.1007/s10096-020-03913-9?error=cookies_not_supported&error=cookies_not_supported&code=56bdab4b-aa00-4af7-b9d0-0c5b685c658d

    Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir)

    Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir)
    https://www.cebm.net/covid-19/infectious-positive-pcr-test-result-covid-19/

    Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir)
    Bir Garip Covid Hikayesi (Tat Koku Kaybı içerir)




  • nucro kullanıcısına yanıt
    Şimdi öncelikle şöyle söyleyim pulmoner hastalıklar konusunda test yapmak çok zor, örneğin tüberküloz yani verem bildiğimiz üzere çok uzun yıllardır mücadele ettiğimiz bir hastalık tamamen pulmoner olarak odaklanmasa da genelde sessiz evresinde akciğerde ghon molekülleri oluştururlar bu odaklar direkt grafi ile saptanır ve tanı koydurur, ancak virüsler bu kadar büyük tanı yolları tanımıyorlar genelde örneğin hala HPV için erkeklerde bir tanı metodu yok veya tüberküloz için bile 2013'te bulunan ismi dilimin ucunda ama yanlışım varsa mazur görün T-Spot gibi bir ismi olması gerek testlerden önce sadece kültür ile kesin tanı koyabiliyorduk ama yine de ppd diye geçen deri testini rutinde uyguluyorduk çünkü bize ipucu verebilir. Bundan bahsetme sebebim tanı koymak da tedavi etmek kadar zordur ve özellikle bu arkadaş bir virüsse ve çok spesifik semptomları yoksa daha da zor. Bu konuda naçizane düşüncem PCR dışında bir tanı yöntemi bulunamayacağı yönünde ancak umarım bulunur. Bu arada yanlış salgın alarmları fazlasıyla yaygın bir durumdur ki NYT'deki kaynağınızdan okuduğum kadarıyla Bordotella pertussis yani boğmaca salgını diye düşünülmüş, Bordotella bir bakteridir kesin tanısı da yine kültür ile konur bordet gengou agarda kültür edilir (detaya girme sebebim bilgisiz olduğumu birkaç kez ima etmeniz) ancak doktorlar gerek lab şartları gerek kültürün uzun sürede çıkması nedeniyle yeni moleküler testleri denediklerini bunun ise bir standart belirtilmediği zaman çok yanlış sonuçlar verebildiğini belirtmişler, kesinlikle haklılar. Sizin de belirttiğiniz üzere -ki bence bunun tartışılması veya biyokimya bilen birisi için araştırılması bile gereksiz- döngü sayısı arttıkça pozitif oranının artması, diğer okurlar için özetle RNA molekülünü algılayabilip pozitif dememiz için belli bir miktarda olması gerek, biz döngü ile çoğalttıkça RNA'yı daha az virüs yüküne sahip(yani daha az virüsle infekte) örneklerde de pozitif çıkmaya başlıyor, bu olmayan yerden virüs çıkması değil az miktarda virüs -belki hasta olmayacak kadar- ile bu örneğin pozitif olarak değerlendirilmesi. Evet bu bir sıkıntı çünkü bu döngü sayısına bir standart getirilemedi çünkü kitler farklı tekniklerle imal ediliyor, ancak en büyük sıkıntı ise şu an mevcut testlerde kaç döngüde kaç virüs görüldüğü istatistiği toplanmıyor. Yani standardizasyon için bir çaba yok ve bu da belki hastalığı aylar önce atlatmış veya hasta olacak kadar virüs taşımayan insanlarda bile pozitif sonuç vermesiyle ve bu insanların gereksiz yere karantina altında tutulmasıyla sonuçlanan süreçle ilgili hiçbir şey yapılmadığı anlamına geliyor.




  • nucro kullanıcısına yanıt
    Önceki mesajımın çok uzadığını düşündüm açıkçası çoğu insan okumayacak ve çok yorgunum kusura bakmayın konudan konuya atlamış olabilirim ama yazdıkça yazasım geliyor. Özetle evet haklısınız döngü sayısına bir standart konmalı ve bunun için bir istatistik çalışması yapılmaya başlanmalı ancak şu an için sunduğunuz alternatif nedir ? Asemptomatik kimseyi Pcr testine tabi tutmamaksa çocuklar ve gençler bu virüsü yayarlar, döngü sayısını dayanaksız ve rastgele düşürmek ise hem araç farkları hem de uygulayıcı değişkenine bağlı olduğu için çok tehlikeli bir çok taşıyıcıyı negatif değerlendirme riskimiz var, hakeza bu standart yaş, cinsiyet, ırk gibi değişkenlerle de değişiyor olabilir ki CDC veya WHO bu tarz durumlarda çok yüksek örnek sayısı olmadan bir prosedür değişimine gidemez, yani bu durumda sizce pozitif insanların yalancı negatif ile salınma riskini artırmak mı, hastalığı yayacak kadar virüs taşımayan insanların 2 hafta karantinada kalması mı daha mantıklı ? Bazı doktorların düşük döngü sayısı ile 16 saat sonra tekrar test edelim dediğini de biliyorum ancak bununla ilgili bir araştırma görmedim bilgim yok mantıksız gelmiyor ancak bazı vakalarda nazofarengeal yol virüsten arındıktan sonra(PCR'a göre) akciğerde semptom vermeye başladığı da görüldü.




  • CooperTime C kullanıcısına yanıt
    Öncelikle verilen kaynakları okuyup ne dendiğini anlayıp buna göre cevap yazdığınız için teşekkürler. Küçük bir detay farkımız kaldı. Araştırmalar PCR'nin az sayıda virüsü değil virüs artığı RNA parçacıklarını bularak pozitif verdiğini söylüyor. Bu da genomunda 25bin nükleik asit olan virüsün vücudumuzda parçalara ayrıldıktan sora PCR'nin aradığı 10-15 nükleik asit boyutundaki parçalardan ( yani binde birlik virüs parçacıklarından) testin + vermesi demek.
  • CooperTime C kullanıcısına yanıt
    PCR testi, gerçekten hasta olanlarda 18-20 döngüde + veriyor. 30 döngü üstü yanlış + verme olasılığı artıyor.

    Türkiye'de 40 döngüde çalıştırılıyormuş, bunun 20 ile 30 döngü arasında bir değere sabitlenmesi lazım gözüküyor okuduklarımdan.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi nucro -- 30 Eylül 2020; 8:8:56 >
  • nucro kullanıcısına yanıt
    Ben kendi hastahanemdeki biyokimya uzmanına sordum bilgim yok yarın sorar söylerim dedi açıkçası en yakınımdaki örnek o, yeni 2 genetikçi işe alındı testleri onlar yapıyor açıkçası 20 loopun altı güvenli görülmez pek önceden de söylediğim gibi genelde aralık 20-50 arası diye belirtilir protokolde, diğer konuda ise evet virüs artığı tabi ki pozitif olmasına yol açabilir testin ama söylediğim gibi şu anda en güvenilir kaynağımız PCR ve ben daha güvenilir bir test aracı üzerinde çalışıldığına dair birkaç araştırma görsem de henüz elle tutulur bir gelişme göremedim, keza bu kısıma pek yatırım da yapılmıyor, aklıma yatmayan tek konu -henüz tam olarak bunu hedef alan bir araştırma okumadım- RNA çok kırılgan yapıdadır, virüs elimine edildikten sonra uzun süre intakt kalması çok garip, biraz daha biyokimya araştırması yapmam gerek bu konuda ama şunu kesinlikle söyleyebilirim ki sağlık bakanlığı prosedür konusunda sadece diğer devletleri kopyalıyor herhangi bir acil durum toplantısında karar alabildiklerini sanmıyorum dolayısıyla CDC, FDA, WHO herhangi biri döngü sayısını şu sayılar arasına kısıtladık demeden bunu yapmaları imkansız.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi CooperTime -- 1 Ekim 2020; 1:34:45 >




  • BordooMaavi kullanıcısına yanıt
    Yıllar önce geçirdiğim bir enfeksiyon sonucu sizin gibi bir anda farkettim koku alamadığımı, bir kaç ay sonra geri geldi. Geldikten sonra da hem kokular karışıyordu hem de soğan kokusu ile insan teri kokusu mesela aynıydı ve tiksiniyordum. Ne soğan ne de soğanlı bir yemek yiyemedim uzunca bir süre.
    Hala da nadiren bazı kokular olması gerektiğinden daha mide bulandırıcı gelir. Özellikle yemek kokuları içinde.

    En kötüsü de yangın yada zehirli bir gaz (doğal gaz, lpg) kaçağı olsa farkedemeyip ölebileceğiniz gerçeği.
  • Sozuak S kullanıcısına yanıt
    Evet kesinlikle insan teri kokusu ve soğan kokusu aynı koku benim için.
    Bazen hala farklı alıyorum kokuları, zamanla azaldı gibi ama tamamen düzelmiş değil. Sizin ne kadar oldu enfeksiyonu geçireli?
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.