Cumhurbaşkanı Erdoğan: Ülkenin Tüm Yatırımları Durdurulsa Dahi Emeklilerin Parası Ödenemez (2. sayfa)

Üstadım şu ahlaksız partizanlara cevap verip etkileşim vermeyin.

Bunların derdi ülkenin bekası vs değil. Bunların tek derdi düzenleri bozulmasın! Engelle geç gitsin. Bunları düzeltemezsin.

Seçimlerden sonra gördük KK için kendini paralayanlar birden en koyu KK karşıtı oldu :) Daha kendi liderinize sahip çıkamıyorsunuz. Neyi neden savunduğunuzdan bir habersiniz.

Mesela yüzde 1 bile oyu olmayan 4-5 partiye bakanlık Cumhurbaşkanlığı yardımcılığı verebilirlerdi.

Yüzde 2-3 oy olan Zafer partisine 2-3 bakanlık ve MİT'i verebilirlerdi.

DEM partiye verebilecekleri tavizlerin haddi hesabı yok.

Üstüne Kayyum atamalarına son verip DEM partinin o bölgede palazlanmasını arttırabilirlerdi. Söz verdikleri gibi yargıya baskı yapıp Selahattin Demirtaş'ı serbest bırakıp Suriye'den de çekilip Irak'a operasyonları bitirip O bölgede bir Kürt devleti kurulmasının önünü açabilirlerdi.

Not: Açıkçası CHP'nin şapkayı önüne alıp düşünmesi lazım 1950 den beri ben neden iktidar olamıyorum veya 25 yıldır benim oyum neden yüzde 22-25 arası geziyor iktidar olamıyorum bir sorgulamak lazım.

türkiyede 35 milyon çalışan var 15 milyon emekli var, aynı nüfuslu ve yaşlı nüfusu fazla denilen almanyada 60 milyon çalışan var 18 milyon emekli var. almanya dünyanın süper gücü olduğu halde karşılayamıyor türkiye nasıl karşılayacak. eninde sonunda emeklilik sistemi patlayacak

'CHP daha kötü yönetecek' algısı tamamen kara propagandaya dayanıyor.CHP bu ülkede 14 Mayıs 1950 seçimlerinde iktidarı kaybettiğinden beri hiçbir zaman tek başına iktidar olmadı.1960 darbesinden sonra yapılan 1961 seçimlerinde bile DP'nin devamı olan AP %34 oy alarak CHP'den sonra (%36) ikinci büyük parti olmuştu.O dönem CHP iktidarı ancak DP ile koalisyon kurarak kurabilmişti.1965-1970 arasında ise AP tek başına ülkeyi yönetti.1970-1980 yılları arasında Bülent Ecevit'li CHP yine çok kısa süreliğine iktidar oldu ancak bu iktidarı yine sağ-muhafazakar partilerle paylaştı.12 Eylül 1980 darbesinden sonra ise Atatürk'ün kurmuş olduğu CHP darbe yönetimi tarafından kapatıldı.

12 Eylül'den sonra yapılan 1983 seçimlerinde ise Anavatan Partisi tek başına iktidar oldu.Bu parti Turgut Özal'ın yönetiminde sağ-muhafazakar olan bir partiydi ve bu partinin iktidarı 1991 yılına kadar 'tek' başına sürdü.1991-1999 yılları arasında ise ülke yönetimi ağırlıklı olarak Anavatan-DYP-RP arasında gidip geldi.Bu dönemde Deniz Baykal 1992 yılında tekrar CHP'yi kurdu.Bugünkü CHP'de 1992 yılında kurulan CHP'dir.Hatta bu CHP bu dönemde 1995 seçimlerinde TBMM'ye beşinci parti olarak girdi.1999 seçimlerinde ise baraj altı kaldı.CHP'nin günümüze kadar devam eden ana muhalefet dönemi ise 3 Kasım 2002 seçimleriyle başladı.

Yani göreceğiniz üzere CHP 14 Mayıs 1950'den beri hiçbir zaman tek başına iktidar olamadı.Hatta en büyük darbeyi 12 Eylül askeri darbesiyle CHP yedi.Öyle ki 12 Eylül 1980 darbesinden 3 Kasım 2002'ye kadar geçen 22 yılda CHP'nin ve onun öncülü olan SHP'nin ülke siyasetinde doğru dürüst etkisi bile yoktu.Bu dönemki ana muhalefet partileri ise Anavatan,DYP ve RP arasında gidip geliyordu.Koalisyon hükümetleride genelde bu partiler arasında kuruluyordu.

Ancak bugünkü CHP bunu ifade etmekte hep aciz oldu.Bugün yaşı 60-70 yaşında olan AKP'li seçmen bile ülkeyi 2002 öncesinde CHP'nin yönettiğini sanıyor.Bizzat o yılları yaşadıkları halde bunu söyleyebiliyorlar.Bu durum 'CHP iktidara gelirse kötü yönetecek' algısından daha ziyade kendi kendini avutma,kandırma stratejisidir.Yıllarca oy verdikleri partinin başarısız olduğu gerçeği ile yüzleşememektir.

hahahhaaa :D

Konu başlığı yanlış mı?

Eyt kesinlikle hataydı katılıyorum. Seçime de zerre katkısı olmadığını düşünüyorum. Veren yine verdi vermeyen yine vermedi.

sosyal güvenlik sisteminde uzun yıllar sürecek sorunlara kendinizi alıştırın. aylıklar yetmeyecek ve sağlık sisteminden şikayet edeceksiniz. temel sorun bu kadar emekli karşısında en az 3-4 kat çalışan olmalı. 17 milyon kişi aylık alıyor, an az 55-60 milyon çalışan olmalı (sgk ya primi ödenen, kayıt dışı değil). bu aktif pasif dengesinde emekliler daha çok ağlar.

İslam'a göre devletin itibarı nedir? Müslümanların Emiri Ömer'in yamalı hırkası mı yoksa Muaviye'nin sarayı mı? İslam'ı reddeden zam da istemeyecek...

Not: Solcu yobaz bak işine. Yazının muhatabı değilsin.

Konuyla ne alakası var ?

Anlayamadın mı? Gel o zaman ben sana örnekle anlatayım. Mesela baban 1000 TL maaş alıyor diyelim. Kira, faturalar vs. 300 TL tutuyor diyelim. Geriye 700 TL kaldı değil mi? 700 TL'yi nereye verecek baban? Basitçe iki seçenek...

1-) 200 TL mutfağa, gerisini at yarışıdır, içkidir ezecek.

2-) 400 TL mutfağa, gerisini çocuklarının eşinin ihtiyaçlarına.

Sen öğrenci ol, harçlığını da emekli maaşı gibi düşünelim. Hangi seçenekte daha fazla harçlık alırsın? Hangi seçenekte daha iyi yiyecekler yersin?

Hala anlayamadıysan maalesef ne benim ne de başkasının senin için yapabileceği bir şey yok. Kitap okuyup okuduğunu anlamayı öğreneceksin.

Not kısmına da yazdık değil mi?

Genco sen ne içiyorsun yahu

Al mesajın bu.

Şimdi de aptalca bir hesap kitap yapmışsın.

Üslubun da terbiyesizce.

Yürü git kumunda oyna.