Şimdi Ara

Deadpool Hakkında (Spoiler olabilir) (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
53
Cevap
0
Favori
3.942
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Tamam deadpool yener.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: emriva12

    Tamam deadpool yener.

    o değilde bazı konuları araştırdım deadpool deathstroke'a özenti diyolar umarım öyle değildir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HanGamer

    quote:

    Orijinalden alıntı: emriva12

    Tamam deadpool yener.

    o değilde bazı konuları araştırdım deadpool deathstroke'a özenti diyolar umarım öyle değildir.

    Hocam deadpool deathstroke'dan özenti,adamların soyadları bile aynı ve deathstroke daha eski.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: emriva12

    quote:

    Orijinalden alıntı: HanGamer

    quote:

    Orijinalden alıntı: emriva12

    Tamam deadpool yener.

    o değilde bazı konuları araştırdım deadpool deathstroke'a özenti diyolar umarım öyle değildir.

    Hocam deadpool deathstroke'dan özenti,adamların soyadları bile aynı ve deathstroke daha eski.

    Ama yinede deadpool daha çok seviliyor nedense.
  • Dc ve Marvel doğal olarak birbirlerinden pek çok karakter/olay kopyalamıştır ancak Deadpool öyle bir durumdadir ki, yaratıcıları bile "aman biz çarptık, biraz farklılaştıralım da çarptığımız belli olmasın" demek yerine üstüne üstüne gitmişlerdir. Daha çok sevilmesinin nedeni Marvel'ın Deadpool'a bir zamanlar Spider-man ve Wolverine yaptığı gibi seriler üstü(ne diyeceğimi bilemedim, umarım karşılamıştır) bir özellik vermesidir. Yani her çizgi romanda alakalı alakasız çıkıp gelir, sinir bozucudur, komiktir, bu yüzden daha çok sevilebilir.

    Deadpool Kills Marvel Universe hayatımda okuduğum en kötü çizgi romandı. Tamam, hadi Deadpool'un bu kadar adamı öldürmesini kabullendik diyelim de, bunun için uzun soluklu bir seri yapmaları gerekirdi. Her çizgi roman ciddiye alınmaz, üstte bir arkadaşın dediği gibi ana olaylara dahil edilmeyen alakasız serileri kaynak olarak kullanmak doğru değil.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DC's Joker -- 20 Haziran 2014; 0:39:49 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: DC's Joker

    Dc ve Marvel doğal olarak birbirlerinden pek çok karakter/olay kopyalamıştır ancak Deadpool öyle bir durumdadir ki, yaratıcıları bile "aman biz çarptık, biraz farklılaştıralım da çarptığımız belli olmasın" demek yerine üstüne üstüne gitmişlerdir. Daha çok sevilmesinin nedeni Marvel'ın Deadpool'a bir zamanlar Spider-man ve Wolverine yaptığı gibi seriler üstü(ne diyeceğimi bilemedim, umarım karşılamıştır) bir özellik vermesidir. Yani her çizgi romanda alakalı alakasız çıkıp gelir, sinir bozucudur, komiktir, bu yüzden daha çok sevilebilir.

    Deadpool Kills Marvel Universe hayatımda okuduğum en kötü çizgi romandı. Tamam, hadi Deadpool'un bu kadar adamı öldürmesini kabullendik diyelim de, bunun için uzun soluklu bir seri yapmaları gerekirdi. Her çizgi roman ciddiye alınmaz, üstte bir arkadaşın dediği gibi ana olaylara dahil edilmeyen alakasız serileri kaynak olarak kullanmak doğru değil.

    Bence Gayet İyi Bir Comics Serisiydi




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mahmutzahitcelik


    quote:

    Orijinalden alıntı: HanGamer

    quote:

    Orijinalden alıntı: DC's Joker

    Dc ve Marvel doğal olarak birbirlerinden pek çok karakter/olay kopyalamıştır ancak Deadpool öyle bir durumdadir ki, yaratıcıları bile "aman biz çarptık, biraz farklılaştıralım da çarptığımız belli olmasın" demek yerine üstüne üstüne gitmişlerdir. Daha çok sevilmesinin nedeni Marvel'ın Deadpool'a bir zamanlar Spider-man ve Wolverine yaptığı gibi seriler üstü(ne diyeceğimi bilemedim, umarım karşılamıştır) bir özellik vermesidir. Yani her çizgi romanda alakalı alakasız çıkıp gelir, sinir bozucudur, komiktir, bu yüzden daha çok sevilebilir.

    Deadpool Kills Marvel Universe hayatımda okuduğum en kötü çizgi romandı. Tamam, hadi Deadpool'un bu kadar adamı öldürmesini kabullendik diyelim de, bunun için uzun soluklu bir seri yapmaları gerekirdi. Her çizgi roman ciddiye alınmaz, üstte bir arkadaşın dediği gibi ana olaylara dahil edilmeyen alakasız serileri kaynak olarak kullanmak doğru değil.

    Bence Gayet İyi Bir Comics Serisiydi

    Tamam iste, SENCE.

    Sen oyle dusunuyorsun

    Tabiki Bunu Kanıtlayan Bir Şey Yok Bu Sadece Bir Görüş.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: mahmutzahitcelik


    quote:

    Orijinalden alıntı: HanGamer

    quote:

    Orijinalden alıntı: mahmutzahitcelik


    quote:

    Orijinalden alıntı: HanGamer

    quote:

    Orijinalden alıntı: DC's Joker

    Dc ve Marvel doğal olarak birbirlerinden pek çok karakter/olay kopyalamıştır ancak Deadpool öyle bir durumdadir ki, yaratıcıları bile "aman biz çarptık, biraz farklılaştıralım da çarptığımız belli olmasın" demek yerine üstüne üstüne gitmişlerdir. Daha çok sevilmesinin nedeni Marvel'ın Deadpool'a bir zamanlar Spider-man ve Wolverine yaptığı gibi seriler üstü(ne diyeceğimi bilemedim, umarım karşılamıştır) bir özellik vermesidir. Yani her çizgi romanda alakalı alakasız çıkıp gelir, sinir bozucudur, komiktir, bu yüzden daha çok sevilebilir.

    Deadpool Kills Marvel Universe hayatımda okuduğum en kötü çizgi romandı. Tamam, hadi Deadpool'un bu kadar adamı öldürmesini kabullendik diyelim de, bunun için uzun soluklu bir seri yapmaları gerekirdi. Her çizgi roman ciddiye alınmaz, üstte bir arkadaşın dediği gibi ana olaylara dahil edilmeyen alakasız serileri kaynak olarak kullanmak doğru değil.

    Bence Gayet İyi Bir Comics Serisiydi

    Tamam iste, SENCE.

    Sen oyle dusunuyorsun

    Tabiki Bunu Kanıtlayan Bir Şey Yok Bu Sadece Bir Görüş.

    Onu diyorum iste

    Deathstroke konusu zaten aciklanmis, ustunden tekrar gecmeye gerek yok. Soyadlari bile ayni

    DeathStroke Bana Pek Sempatik Gelmiyor Nedense Komik Falan Değil ya Deadpool Daha İyi Geliyo .




  • Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor

    Ümit Kireççi
    umitlila@gmail.com
    ---
    JBC Yayıncılık, Marvel Comics en çok konuşan karakterinin dört sayılık hikayesini başarılı bir Cenk Könül çevirisiyle cilt olarak yayınlayarak çizgi roman okurlarının yüzünü güldürdü. Hatta insanların yüzü o kadar güldü ki “Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor” (Deadpool Kills The Marvel Universe) en çok satan çizgi romanlar sıralamasında ilk sıraya yerleşti.

    Fabian Nicieza ile Rob Liefeld ortak yaratısı olan Deadpool çizgi roman dünyasına kötü adam olarak adım atmıştır aslında. New Mutants grubunun, 1991 yılı 98. sayısıyla giriş yapan karakter daha sonra X-Force grubuna iyi adam olarak katılmıştır. Çok sonralarıysa kendi çizgi roman dizisine kavuşmuştur.

    Kıyafeti, ölümsüzlük gücü, sırtındaki kılıçları, silah kullanımı gibi özellikleri tamamen DC Comics karakteri Deathstroke’dan alınmıştır. Rob Liefeld, Deadpool’u onun komik bir yansıması olarak yaratmıştır. Hatta her ikisinin de anti-hero oluşunun sebebi de budur. İsimlere baktığımızda da benzerliğe rastlarız. Deathstroke – Slade Wilson, Deadpool – Wade Wilson.

    Kurgusal olarak güçlerini nasıl elde ettiğini X-Men filminde görmüştük ancak filmdeki hikayeyle çizgi romandaki hikaye birbirini tutmamaktadır. Filmde, Wolverine’le birlikte paralı askerlik yapan bir grup mutantın arasındaydı. Kılıçlarını kendisine sıkılan kurşunları havada kesecek kadar iyi kullanıyordu Deadpool. Daha sonra bu mutantların bazılarının güçleri birleştirilerek Deadpool’a aktarılıyordu. Bu şekilde güçlerinin tamamına kavuşuyordu. Ancak filmde de comicslerde olduğu gibi çok konuştuğundan ağzı bir operasyonla dikiliyordu da ilk defa sessizliğe bürünüyordu. Çizgi romandaki hikayesi ise çok farklıdır. Wade Wilson, kurtulamayacağı bir kanser hastalığına yakalandığını öğrenince Wolverine’in de katıldığı Weapon X deneyine alınır. Bu şekilde iyileşme gücünü alır. Üstüne de Captain America’nın süper asker serumuna maruz bırakılır. Ancak fazlaca maruz kalır. Bedeni kendini sürekli yenilediğinden cildi bozulur. Hatta beyni de sürekli yenilendiğinden şizofrene bağlar. Hayli çenesi düşük ve dengesiz biri olup çıkar.
    Kendi dizisiyle birlikte okurlar bu kahramanın son derece komik öykülerini okumaya başlar. Dahası Deadpool dizisi bir tür comics dünyası parodisine dönüşür. Kapaklarından içeriğine kadar hemen her çizgi roman klişesi veya klasiği bu dizi sayfaları arasında kendine yer bulmaya başlar. Zaman zaman dünya edebiyatı ve sinema filmleri de ele alınmaya başlanır. Deadpool, sıradan bir çizgi roman kahramanı olmaktan öte bir anlam kazanır bu şekilde. O hemen her şeyle dalga geçen ve hayatı ciddiye almayan okurların temsilcisi oluverir.

    Bunu yaparken de okurlara seslenir, kendi bilgisayar oyununa gönderme yapar, kurgusal bir karakter, bir endüstri ürünü olduğunun bilincinde olmanın rahatlığıyla sululaşır da sululaşır.

    Ama şunu belirtmeliyim ki ben onun bu alt yapısını büyük oranda John Byrne’un yürüttüğü ve konuk yazar-çizerlerle ilerlettiği Marvel Comics’in Sensational She-Hulk dizisine benzetiyorum. Bu dizide başkahraman Hulk’un kuzeni Jennifer Walters nam-ı diğer She Hulk’tur. 1989 yılında başlayan bu comics dizisinde She-Hulk okurla konuşur, onları tehdit eder, sıkılınca sayfayı yırtarak çöpe atar, yazarı dolaba kapatarak kaçırır çizgi romanın hayli farklı bir gözle okunmasını sağlardı. Üstelik sıradan kahramanlık öyküleri yerine son derece eğlenceli bir dünya sunardı okura. Toplamda 60 sayı çıkan dizi 1994 yılında sona ermişti.
    Galiba comics dünyasında o sıralar böylesi bir absürt modası olduğunu söylemek yanlış olmaz. Keith Giffen’in el attığı Justice League of America dizisi DC Comics’in bu yıllarda ortaya çıkardığı en eğlenceli ve gayri ciddi dizilerden biriydi örneğin. Yine Simon Bisley’li Lobo karakteri de aynı ciddiyetsizlikteydi. 64 sayı çıkan ve 1993-1999 yılları arasında yayımlanan dizideki Lobo karakteri uzaylı bir psikopat olmanın yanı sıra bir tür paralı asker, kafa derisi avcısıydı ve Deadpool gibi parçalara da ayrılsa tekrar iyileşerek düşmanlarını yok edebiliyordu.
    Bu bağlamda her ne kadar Rob Liefeld Deadpool’un Deathstroke’dan esinlenerek yaratmış olsa da onun kurgusal dünyasını comics dünyasının o yıllardaki absürtlük eğilimlerinin oluşturduğunu söylemek yanlış olmaz kanısındayım.

    Kendi adıma ben yaralanmayan veya ölümsüzlüğe yakın olan karakterlerin çizgi romanlarını pek sevmiyorum. Superman’le Hulk bunların başında geliyor. Bu ikisinin yenilmezlikleri çok sıkıcıdır. Üstelik güçleri sayesinde fazlaca olayın üstesinden gelebilmektedirler. Onları okumaya başladığımda 1-0 yenik başladığımı düşünürüm hep. Ancak ta ki birileri onların zaaflarını kullana kadar. Bir noktada bu iki kahraman bir anda yenilmenin eşiğine gelebilmektedirler. Hal böyle olunca bir an için onlara sempatiyle bakabiliyorum. Wolverine, Deathstroke ve Lobo’da ise işle biraz daha sıkıcı oluyor benim için. Bu üç karakter de asla yenilmiyorlar. Belki mücadele kaybediyorlar ama yenilmiyorlar. Bu da onları çok fazla takip etmememe neden oluyor.
    Buna karşın Deadpool’da ciddi bir comics dünyası kahramanının olmadığını bilmem aynı duyguları yaşamamı engelliyor. Elime geçen Deadpool’larda daha çok “bakalım bu sefer neyle veya kiminle dalga geçilmiş?”i aramaya başlıyorum. Bu diziyle biraz şaşırmak biraz da sürekli aynı gözle aynı açıdan baktığım herhangi bir şeye farklı bakılabildiğini görmek istiyorum. Veya o yeni bakış açısını sevmesem de sevmeme gerekçemi düşünürken yeni bir sorgulama yapmayı umuyorum. Bu bakımdan Deadpool dizisi Türkçe devam ederse eminim Türk okuru da alıştığı kahramanlar dünyasına biraz da neşeyle bakabilecektir.

    “Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor” (Deadpool Kills The Marvel Universe) cildi, yukarıda da bahsettiğim gibi bir parodiden ibaret aslında. Yani 1995 yılında Garth Ennis’in yazdığı, Doug Braithwaite’in çizdiği ve one-shot olarak yayımlanan Punisher Kills the Marvel Universe‘in parodisi bu hikaye. Bir Marvel karakteri (anti-kahramanı) delirerek diğer iyi ve kötü karakterleri öldürüyor özetle. Kendi hikayesinde Punisher’i öldürdükten sonra “Biliyorum. Biliyorum. Dünyanın tüm o Marvel kahramanlarını öldürmek aslında senin olayındı” diyen Deadpool bu parodinin kaynağına da gönderme yapar zaten sonlara doğru.
    Cullen Bunn’un yazdığı, Dalibor Talanjic’in çizdiği “Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor” hikayesi 2012’nin en eğlenceli çizgi romanlarından biriydi. Ve öyle görünüyor ki bizim okurumuz da eğlencenin tadına varmış. Devamının basılması dileğiyle JBC Yayıncılık’a başarılar dilemek isterim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: croplatform

    Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor

    Ümit Kireççi
    umitlila@gmail.com
    ---
    JBC Yayıncılık, Marvel Comics en çok konuşan karakterinin dört sayılık hikayesini başarılı bir Cenk Könül çevirisiyle cilt olarak yayınlayarak çizgi roman okurlarının yüzünü güldürdü. Hatta insanların yüzü o kadar güldü ki “Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor” (Deadpool Kills The Marvel Universe) en çok satan çizgi romanlar sıralamasında ilk sıraya yerleşti.

    Fabian Nicieza ile Rob Liefeld ortak yaratısı olan Deadpool çizgi roman dünyasına kötü adam olarak adım atmıştır aslında. New Mutants grubunun, 1991 yılı 98. sayısıyla giriş yapan karakter daha sonra X-Force grubuna iyi adam olarak katılmıştır. Çok sonralarıysa kendi çizgi roman dizisine kavuşmuştur.

    Kıyafeti, ölümsüzlük gücü, sırtındaki kılıçları, silah kullanımı gibi özellikleri tamamen DC Comics karakteri Deathstroke’dan alınmıştır. Rob Liefeld, Deadpool’u onun komik bir yansıması olarak yaratmıştır. Hatta her ikisinin de anti-hero oluşunun sebebi de budur. İsimlere baktığımızda da benzerliğe rastlarız. Deathstroke – Slade Wilson, Deadpool – Wade Wilson.

    Kurgusal olarak güçlerini nasıl elde ettiğini X-Men filminde görmüştük ancak filmdeki hikayeyle çizgi romandaki hikaye birbirini tutmamaktadır. Filmde, Wolverine’le birlikte paralı askerlik yapan bir grup mutantın arasındaydı. Kılıçlarını kendisine sıkılan kurşunları havada kesecek kadar iyi kullanıyordu Deadpool. Daha sonra bu mutantların bazılarının güçleri birleştirilerek Deadpool’a aktarılıyordu. Bu şekilde güçlerinin tamamına kavuşuyordu. Ancak filmde de comicslerde olduğu gibi çok konuştuğundan ağzı bir operasyonla dikiliyordu da ilk defa sessizliğe bürünüyordu. Çizgi romandaki hikayesi ise çok farklıdır. Wade Wilson, kurtulamayacağı bir kanser hastalığına yakalandığını öğrenince Wolverine’in de katıldığı Weapon X deneyine alınır. Bu şekilde iyileşme gücünü alır. Üstüne de Captain America’nın süper asker serumuna maruz bırakılır. Ancak fazlaca maruz kalır. Bedeni kendini sürekli yenilediğinden cildi bozulur. Hatta beyni de sürekli yenilendiğinden şizofrene bağlar. Hayli çenesi düşük ve dengesiz biri olup çıkar.
    Kendi dizisiyle birlikte okurlar bu kahramanın son derece komik öykülerini okumaya başlar. Dahası Deadpool dizisi bir tür comics dünyası parodisine dönüşür. Kapaklarından içeriğine kadar hemen her çizgi roman klişesi veya klasiği bu dizi sayfaları arasında kendine yer bulmaya başlar. Zaman zaman dünya edebiyatı ve sinema filmleri de ele alınmaya başlanır. Deadpool, sıradan bir çizgi roman kahramanı olmaktan öte bir anlam kazanır bu şekilde. O hemen her şeyle dalga geçen ve hayatı ciddiye almayan okurların temsilcisi oluverir.

    Bunu yaparken de okurlara seslenir, kendi bilgisayar oyununa gönderme yapar, kurgusal bir karakter, bir endüstri ürünü olduğunun bilincinde olmanın rahatlığıyla sululaşır da sululaşır.

    Ama şunu belirtmeliyim ki ben onun bu alt yapısını büyük oranda John Byrne’un yürüttüğü ve konuk yazar-çizerlerle ilerlettiği Marvel Comics’in Sensational She-Hulk dizisine benzetiyorum. Bu dizide başkahraman Hulk’un kuzeni Jennifer Walters nam-ı diğer She Hulk’tur. 1989 yılında başlayan bu comics dizisinde She-Hulk okurla konuşur, onları tehdit eder, sıkılınca sayfayı yırtarak çöpe atar, yazarı dolaba kapatarak kaçırır çizgi romanın hayli farklı bir gözle okunmasını sağlardı. Üstelik sıradan kahramanlık öyküleri yerine son derece eğlenceli bir dünya sunardı okura. Toplamda 60 sayı çıkan dizi 1994 yılında sona ermişti.
    Galiba comics dünyasında o sıralar böylesi bir absürt modası olduğunu söylemek yanlış olmaz. Keith Giffen’in el attığı Justice League of America dizisi DC Comics’in bu yıllarda ortaya çıkardığı en eğlenceli ve gayri ciddi dizilerden biriydi örneğin. Yine Simon Bisley’li Lobo karakteri de aynı ciddiyetsizlikteydi. 64 sayı çıkan ve 1993-1999 yılları arasında yayımlanan dizideki Lobo karakteri uzaylı bir psikopat olmanın yanı sıra bir tür paralı asker, kafa derisi avcısıydı ve Deadpool gibi parçalara da ayrılsa tekrar iyileşerek düşmanlarını yok edebiliyordu.
    Bu bağlamda her ne kadar Rob Liefeld Deadpool’un Deathstroke’dan esinlenerek yaratmış olsa da onun kurgusal dünyasını comics dünyasının o yıllardaki absürtlük eğilimlerinin oluşturduğunu söylemek yanlış olmaz kanısındayım.

    Kendi adıma ben yaralanmayan veya ölümsüzlüğe yakın olan karakterlerin çizgi romanlarını pek sevmiyorum. Superman’le Hulk bunların başında geliyor. Bu ikisinin yenilmezlikleri çok sıkıcıdır. Üstelik güçleri sayesinde fazlaca olayın üstesinden gelebilmektedirler. Onları okumaya başladığımda 1-0 yenik başladığımı düşünürüm hep. Ancak ta ki birileri onların zaaflarını kullana kadar. Bir noktada bu iki kahraman bir anda yenilmenin eşiğine gelebilmektedirler. Hal böyle olunca bir an için onlara sempatiyle bakabiliyorum. Wolverine, Deathstroke ve Lobo’da ise işle biraz daha sıkıcı oluyor benim için. Bu üç karakter de asla yenilmiyorlar. Belki mücadele kaybediyorlar ama yenilmiyorlar. Bu da onları çok fazla takip etmememe neden oluyor.
    Buna karşın Deadpool’da ciddi bir comics dünyası kahramanının olmadığını bilmem aynı duyguları yaşamamı engelliyor. Elime geçen Deadpool’larda daha çok “bakalım bu sefer neyle veya kiminle dalga geçilmiş?”i aramaya başlıyorum. Bu diziyle biraz şaşırmak biraz da sürekli aynı gözle aynı açıdan baktığım herhangi bir şeye farklı bakılabildiğini görmek istiyorum. Veya o yeni bakış açısını sevmesem de sevmeme gerekçemi düşünürken yeni bir sorgulama yapmayı umuyorum. Bu bakımdan Deadpool dizisi Türkçe devam ederse eminim Türk okuru da alıştığı kahramanlar dünyasına biraz da neşeyle bakabilecektir.

    “Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor” (Deadpool Kills The Marvel Universe) cildi, yukarıda da bahsettiğim gibi bir parodiden ibaret aslında. Yani 1995 yılında Garth Ennis’in yazdığı, Doug Braithwaite’in çizdiği ve one-shot olarak yayımlanan Punisher Kills the Marvel Universe‘in parodisi bu hikaye. Bir Marvel karakteri (anti-kahramanı) delirerek diğer iyi ve kötü karakterleri öldürüyor özetle. Kendi hikayesinde Punisher’i öldürdükten sonra “Biliyorum. Biliyorum. Dünyanın tüm o Marvel kahramanlarını öldürmek aslında senin olayındı” diyen Deadpool bu parodinin kaynağına da gönderme yapar zaten sonlara doğru.
    Cullen Bunn’un yazdığı, Dalibor Talanjic’in çizdiği “Deadpool Marvel Evrenini Öldürüyor” hikayesi 2012’nin en eğlenceli çizgi romanlarından biriydi. Ve öyle görünüyor ki bizim okurumuz da eğlencenin tadına varmış. Devamının basılması dileğiyle JBC Yayıncılık’a başarılar dilemek isterim.

    Bilgi verdiğin için teşekkürler




  • Deadpool kills the marvel universe alternatif evrende geçiyor fakat 616 evreninde de etkileri hissediliyor.
  • Oyununu oynadım. Çok iyi olmuş. Kahkahalarla bitirdim. Bu şekilde seri yapsalar hepsini oynarım. Bence çok değişik bir karakter. Her çizgi roman karakteri karizmatik olmayı ister. Bu adam bildiğin deli.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: alpalp84

    Oyununu oynadım. Çok iyi olmuş. Kahkahalarla bitirdim. Bu şekilde seri yapsalar hepsini oynarım. Bence çok değişik bir karakter. Her çizgi roman karakteri karizmatik olmayı ister. Bu adam bildiğin deli.

    oyundan önce bence filmi çıkarmalıydılar.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Atimi

    Deadpool kills the marvel universe alternatif evrende geçiyor fakat 616 evreninde de etkileri hissediliyor.

    Nasıl hissediliyor.

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Atimi

    Deadpool kills the marvel universe alternatif evrende geçiyor fakat 616 evreninde de etkileri hissediliyor.

    Nasil hissediliyor?

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Redline3 kullanıcısına yanıt
    Deadpool kills deadpool serisinde görülüyor
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Redline3


    quote:

    Orijinalden alıntı: Atimi

    Deadpool kills the marvel universe alternatif evrende geçiyor fakat 616 evreninde de etkileri hissediliyor.

    Nasil hissediliyor?

    çok iyi hissediliyor yani müthiş garip bir his
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Atimi

    Deadpool kills deadpool serisinde görülüyor

    Kaç tane evren var?Kusura bakmayın çizgi roman okumuyorum.Merak ettiğimden soruyorum.

    Çok komik.
    @HanGamer



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Redline3 -- 14 Ağustos 2014; 22:05:56 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Redline3

    quote:

    Orijinalden alıntı: Atimi

    Deadpool kills deadpool serisinde görülüyor

    Kaç tane evren var?Kusura bakmayın çizgi roman okumuyorum.Merak ettiğimden soruyorum.

    Çok komik.
    @HanGamer

    Deadpool Kills the marvel universe non canon o yüzden bu yapılanların umursanmaması gereken şeyler.örneğin deadpool'un spidey'i tabancayla öldürmesi gibi.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: HanGamer

    quote:

    Orijinalden alıntı: Redline3

    quote:

    Orijinalden alıntı: Atimi

    Deadpool kills deadpool serisinde görülüyor

    Kaç tane evren var?Kusura bakmayın çizgi roman okumuyorum.Merak ettiğimden soruyorum.

    Çok komik.
    @HanGamer

    Deadpool Kills the marvel universe non canon o yüzden bu yapılanların umursanmaması gereken şeyler.örneğin deadpool'un spidey'i tabancayla öldürmesi gibi.

    Onu biliyorum.Hissetme olayini anlayamadim.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.