Şimdi Ara

DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir (1 Mobil) - 1 Masaüstü1 Mobil
5 sn
53
Cevap
2
Favori
10.487
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: bipekkan

    ....Olayın ilginç tarafı bu durum, elimdeki 3 dSLR/like makinede de aynı tepkiyi vermesi. Buna Canon A620' yi de ekleyebilirsiniz. Sadece f: değerleri farklı noktadan sonra başlıyor. Üstelik yine tekrarlayacağım. FZ 50 nin objektif yapısı ve çalışma prensibi, s6000fd ve s9600' e göre ters ve zıt olmasına rağmen, tepki birebir aynı.

    FZ 50 nin objektif özellikleri hakikaten çok başarılı.. Hepsinde aynı durumun olmasını ben sensöre bağlıyorum. Bir d-slr de aynı problem olmaz kanımca..
  • Biri çıkıp bi dslr makina ile değişik lenslerle denesin ya, bu konuyu objektife mi bağlıycaz yoksa sensöre mi????



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi naykose -- 24 Şubat 2008; 0:28:01 >
  • quote:

    Orjinalden alıntı: naykose

    Biri çıkıp bi dslr makina ile değişik lenslerle denesin ya, bu konuyu objektife mi bağlıycaz yoksa lense mi????


    Objektife mi yoksa sensöre mi?
  • quote:

    Orjinalden alıntı: spirit of nature


    quote:

    Orjinalden alıntı: naykose

    Biri çıkıp bi dslr makina ile değişik lenslerle denesin ya, bu konuyu objektife mi bağlıycaz yoksa lense mi????


    Objektife mi yoksa sensöre mi?

    hızlıca yazınca çıkmış yaw

    Objektife mi yoksa sensöre mi bağlıyacaz konuyu....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi naykose -- 24 Şubat 2008; 0:41:06 >




  • konu bence kesinlikle lens ile alakalı fluğlaşmanın sensörle ne gibi bir alakası olabilir ki?
    örnek olarak Canon 17-85 IS USM lensi için MTF grafiğini vermek istiyorum biraz incelerseniz farklı F değerlerinde MTF grafiğinin ne denli değiştiğini görebilirsiniz


    Buraya tıklayarak Canon EF-S 17-85 IS USM MTF-50 grafiğini görebilirsiniz


    örnek olarak 35mm de F5 ile F29 değerlerinde MTF grafiğinde ciddi bir değişim olmakta ve buda f29 değerinde ciddi anlamda keskinlik kaybına yol açmaktadır.

    35mm F/5 MTF grafiği
     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?


    35mm F/29 MTF grafiği
     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?




  • quote:

    Orjinalden alıntı: i have a dream

    konu bence kesinlikle lens ile alakalı fluğlaşmanın sensörle ne gibi bir alakası olabilir ki?
    örnek olarak Canon 17-85 IS USM lensi için MTF grafiğini vermek istiyorum biraz incelerseniz farklı F değerlerinde MTF grafiğinin ne denli değiştiğini görebilirsiniz


    Fuji yi bilmem ama Panasonic fz50, objektif özellikleri bakımından çok başarılı bir cihaz..Ayni problemin onda da olması biraz düşündürücü..
  • Bende aynı şeyi düşünüyorum. Olayın sensörle bir ilişkisi kesinlikle olamaz üstelik bendeki 4 makinanında sensörleri de yapılarıda değişik. Ancak her üç markada da olayın olması genel bir sorun olduğunu gösteriyor. verdiğniz MTF grafiklerini ve 4-5 adet daha buldum inceledim ve tamam benim anladığım genel olarak grup merceklerin kullanıldığı objektif yapılarında farklı da olsa küçük diyafram değerlerinde bu olay oluyor.... DA !, benim araştırdığım neden ?
    Bu arada bu olay sadece 30 cm. - 1-1.20 mt. mesafe aralığında ortaya çıkıyor, Sonrasında NO PRB. !
    Ve kısa bir aramadan sonra neden olduğunu anlatan bazı bilgiler buldum. geneli de çok ilgilendirdiğini düşündüğümden hepsini toparlayıp aşağıya alıyorum.

     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?


    MTF GRAFİKLERİNİ ANLAMAK: (FotoKritik-zensaburo' dan alıntıdır)

    * Dikey eksen, kontrast veya ışık geçirgenliği düzeyini gösterir. 1’e ne kadar yakın olursa o kadar iyi. 1 demek objektifin ışığın %100’ünü sensöre (filme) ulaştırıyor olması demek ki bu teknik olarak mümkün değil. Genel görüşe göre %80’den fazla olan lensler çok iyi, %60-80 arası iyi kabul edilir.

    * Yatay eksen, sensörün (veya film negatifinin) merkezinden sağ alt köşesine çizilen çapraz çizgi üzerinde merkeze olan uzaklığı mm olarak gösterir. 35 mm’lik film formatında bu uzaklık 22 mm iken, Nikon DSLR’lerde fokal çarpandan dolayı yaklaşık 15 mm’dir. (DSLR’de 15’in sağ tarafını dikkate almaya gerek yok Ancak analog makinelerde grafiğin tamamını dikkate almak lazım.)

    * Kırmızı Eğri, 10 lpm deki kontrastı gösterir. Lensin kontrast seviyesi hakkında fikir verir. Soldan sağa doğru aşağı eğim, lensin kontrastının sensörün merkezinden köşelere doğru gittikçe azalmasına işaret eder. Normal olarak tüm lensler köşelere doğru bir performans kaybı yaşarlar.

    * Mavi Eğri, 30 lpm deki kontrastı gösterir. Lensin keskinliği hakkında fikir verir.

    * Düz ve kesik çizgiler, farklı istikametleri gösterirler. Mesela düz çizgi göbekten sağ alt köşeye doğru yapılan bir ölçümü gösterirken, kesik çizgi göbekten sağ üst köşeye doğru yapılan ölçümü gösterir. Aynı lpm’deki (aynı renkteki) düz ve kesik çizgiler birbirlerine ne kadar paralel ise fokus dışında kalan bölümdeki detaylar (bokeh) o kadar yumuşak ve estetiktir. Ancak sadece düz çizginin dikkate alınması yeterlidir.

    * Lpm, line per mm, yani sensör (veya film) üzerine dikey olarak her 1 mm’ye çizildiği varsayılan çizgi sayısı demektir. 10 lpm, 1 mm de 10 çizgi, 30 lpm 1 mm de 30 çizgi demektir.

    * MTF testleri özel bir optik cihaz yardımı ile (aksi belirtilmediği taktirde) lens diyaframının en açık olduğu pozisyonda yapılır.

     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?

     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?

     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?

     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?


    NOT: http://www.fototeknoloji.com/tekbil/mtf.htm sitesinden alıntıdır......
    quote:

    Orjinalden alıntı: spirit of nature


    quote:

    Orjinalden alıntı: i have a dream

    konu bence kesinlikle lens ile alakalı fluğlaşmanın sensörle ne gibi bir alakası olabilir ki?
    örnek olarak Canon 17-85 IS USM lensi için MTF grafiğini vermek istiyorum biraz incelerseniz farklı F değerlerinde MTF grafiğinin ne denli değiştiğini görebilirsiniz


    Fuji yi bilmem ama Panasonic fz50, objektif özellikleri bakımından çok başarılı bir cihaz..Ayni problemin onda da olması biraz düşündürücü..





  • deneyebilen arkadaşlar kendi makinelerinden aldıkları örnekleri de buraya koyabilirlerse iyi olur.. diyafram kısıldıkça net alan derinliğinin artması gibi genel bir sonuç mudur bu?

    edit: imlâ



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EXcom_Zkko -- 25 Şubat 2008; 13:02:52 >
  • Tam tersine, diyafram kısıldıkça alan derinliği artarda, konuyla ilgisi olmayan bir durumdu ve şahsen ben objektiflerde MTF çizelgesi denilen bir kavrama karşı TAM FRANSIZ olduğumdan bu olayla ilgili forumu meşgul ettim,
    Sağolsun @i have a dream uyandırınca, kısa bir aramadan sonra aradığım nedene de kolayca ulaştım ve bulduklarımı bir evvelki postta da sizlerle paylaştım.....
    quote:

    Orjinalden alıntı: EXcom_Zkko

    deneyebilen arkadaşlar kendi makinelerinden aldıkları örnekleri de buraya koyabilirlerse iyi olur.. diyafram kısıldıkça net alan derinliğinin azalması gibi genel bir sonuç mudur bu?
  • Bilgiler için teşekkürler @bipekkan..

    ayrıca uyarın için de.. (yorgunken böyle yazım hataları kaçınılmaz oluyor)
  • Bu olaya bildiğim kadarıyla difraksiyon deniliyor.


    Lenslerin içindeki optik kırılmalar ve sınırlamalar nedeniyle lensin içine giren ışığın bir seviyenin altında olması (Diyaframın belirli bir değerden daha kısık olması) nedeniyle görüntüde lensin ideal diyafram değeri (her lenste farklıdır) kadar keskinlik en kısık diyaframda sağlanamaz fakat buna rağmen alan derinliğinin kullanılması gerektiği yerlerde görmezden gelinmesi gerekir. Çünkü alan derinliğinden daha etkisiz bir kavramdır.
    Bu ışık kırılması özellikle Teleskop, Kamera ve fotoğraf makinelerinde diyaframın kısık olduğu durumlarda belirginleşerek önem kazanır.

    Lens üreticileri ise kullanılabilir en kısık diyaframı bu nedenle kısıtlar. SLR-like'larda F11'den daha kısığını görmedim henüz...

    Diyafram değeri lensin odak uzaklığının bir fonksiyonudur. Yani SLR-like ve kompakt makinelerde "xxx"mm equiv yazar. Yani eşdeğer lens karşılığı. Fakat gerçekte tele objektifin örneğin 500mm olması gerekirken bu küçük boyutlu ccd kullanan makineler nedeniyle 72-80mm civarında bir lens ile aynı etkide fotoğraf elde edilir.

    Tabii fotoğraf ve optik kalite azalmasıyla birlikte...

    Bu küçülmeden diyafram boyutu da etkilenir doğal olarak. Yani bir SLR lensinde F11 değerinin açıklık çapı ile SLR-like makinenin F11'indeki diyaframın açıklık çapı aynı olmayacaktır. (ışığın geçebileceği gerçek açıklığın çapı)

    Bu nedenle SLR-like makinelerde difraksiyon f6.4 gibi değerlerden başlar. Aps boyutunda görüntü algılayıcısı olan SLR makinelerde F16, full frame denilen 35mm film boyutunda görüntü algılayıcısı olan makinelerde ise F22'ye kadar kullanılabilir...

    Değer düştükçe kalite değişmektedir.
    Kompakt'lık arttıkça bu fiziksel küçülme sonucu oluşan doğal bir etkidir.
    Ve ışığın kırılması kanunları değişmedikçe yada bizim optik bilgimiz ve yeteneklerimiz iyileşmedikçe de böyle sürecektir.

    Umarım yararlı olur, yanlışlarım varsa affola...

    Selim ERGÜL




  • Selim Beyi' de üye yaptık bu arada Ve hoş geldiniz Formumuza,

    difraksiyon = diffraction (kırınım- Kırılma hatası) - fotografçılıkta çok kısık diyafram kullanıldığında fotoğrafın netliğini kaybetmesi.
    Olayı anlatan kelimeyi yazınca kafamızda yeni bir ayılma oldu. Bu konu aslında optikte, fizikte o kadar çok konu edilen bir olaydır ki geçen yıl yazlıkta iken tesadüfen fotoKritikte okuduğum bir yazıyı hatırladım. Ayrıca şu an benim gözlerde de olan bir rahatsızlığın da adı olduğunu öğrenmiştim geçen yıl. O yazıyı bir yarım saattir aradım ve buldum. Aynen aşağıya alacağım ve sürekli konu ettiğimiz
    Chromatic (Color) Aberration = Renk Sapması
    Purple Fringing (Color Fringing) = Mor Saçaklanmalar ile olan ilşkisini de anlattığı için önemli buldum.

    LeGoLaS Nick'li Erdem MERGEN beyin yazısından alıntıdır. (FotoKritik)

    (1) Difraksiyon
    Difraksiyon, çok ince bir delikten geçen fotonların deliğin arkasına geçtikleri zaman oluşturdukları saçılmadır. Her makinanın sensöründeki ışık algılayıcı hücrelerin birim alanına göre bu saçılmayı fark edebilme eşikleri vardır. Örneğin Nikon D2x te bu özelliği kameranın fark ettiği f değeri 11 dir. f/11 üzerinde gittikçe netlik yumuşamaya başlar. Çok hassas çekilmlerde f/16 ya kadar kabul edilebilir derecededir ve normal gözle fark edilmesi zordur, f/22 üzerinde fark edilmeye başlanır. Bu nedenle, örneğin makro çekimlerde derinliği artırmak için kıstığımız diyafram bir noktadan sonra aleyhimize çalışmaya başlar.

    (2) Kromatik Aberasyon
    Keskinliğe etki eden bir başka kavram da kromatik aberasyon. Basitçe şöyle diyelim;
    Bir merceğin üzerine polikromatik bir ışık hüzmesi düşünce, o camın her dalga boyuna olan kırılma indisinin farklı olması nedeni ile ışık sanki bir prizmadan geçermiş gibi tayfına ayrılacaktır. Bu tayfa ayrılma özel camlar, asferik düzeltici mercekler vs kullanılarak giderilmeye çalışılır. Bu durumda eğer kullanılan lens bir zoom lens ise, her değişik odak uzaklığı için optimize edilmiş bir düzeltme sistemi pratik olarak imkan dahilinde olamayacağı için, prime lenslere göre daha kötü aberasyon değerleri
    verirler. Aberasyon arttıkça keskinlik dramatik bir şekilde düşmeye başlar.
    Kromatik aberasyon mevzusuna devam edelim.
    Bir lensin yüzeyine dik olarak çarpan ışınlar lense tam dik geldikleri yerde lensin optik ekseninde hiç kırınıma uğramazlar. Buna karşılık geliş açısı büyüdükçe kırılma açısı da büyüyeceğinden dolayı, lensin kenarlarına doğru gidildikçe daha fazla sapacaklardır ve bu tamamen lensin kırma indisi ve gelen ışığın dalga boyu ile doğru orantılıdır. Bu nedenle merkezden 5 cm kenardaki ışık ile 2 cm kenardaki ışık ve dahi eksenden geçen ışık eğer monokromatikler ise tek bir odak noktasında buluşurlar. Ama eğer polikromatik bir ışıksa bir noktada buluşamazlar ve bir dağılım oluştururlar.
    Pratikte yaşadığımız durum da budur (polikromatik ışık).
    Lensin kenarında doğru gidildikçe dalga boyu farklılığı nedeniyle oluşan sapma farkı da çok fazlalaşır. Bu nedenle büyük odak uzaklıklı ve çok ciddi sapmaların olabileceği lenslerde diyafram daha kısıktır, ışık mümkün olan en orta kısımdan geçerek filme veya sensor yüzeyine düşer ve böylece kromatik aberasyon en aza indirilmeye çalışılır.

    (3) Difraksiyon iki değişik lensi mukayese etmede kullanılacak bir ölçüm veya kriter değildir. Kullandığınız makinenin sensör yüzeyindeki birim algılayıcı yüzeyi ile alakalı bir durum ve bunu engelleyecek optik bir düzenleme yoktur.

    (4) Bu iki mekanizma birbirini nasıl etkiliyor.?
    Burada bir ikilem yaşanıyor, iki sistem birbirinin tersine çalışıyor. Difraksiyon sebebiyle diyaframı belirli bir değerin altında kısamıyoruz. Çünkü foton saçılmaları artıyor görüntü yumuşamaya başlıyor, ikincisi kromatik aberasyon sebebiyle ışığı merceğin en düz kısmından geçirerek ışık ayrılmasını minimuma indirmeye çalışıyoruz, yani diyaframı açamıyoruz. Eğer difraksiyon olmasa idi en kısık diyafram ve en uzun pozlama en net fotoğrafı veriridi. Buna karşılık eğer kromatik aberasyon olmasa idi en geniş diyafram en net fotoğrafı oluştururdu.

    Birbirini etkileyen bu iki sistemden düzeltilebilecek olan aberasyondur, o nedenle aberasyon iyi lenslerde azaltılmaya çalışılır. Ama difraksiyonu düzeltecek bir mekanizma henüz yoktur o nedenle lens kıymetlendikçe kromatik aberasyon düzeltilir. prime lensler o yüzden pahalıdır ve o yüzden daha geniş diyaframları vardır.

    (5) Daha keskin fotoğraflar elde etmek için diyaframı kıstığımız zaman neler oluyor.?
    Meydana gelen iki hadise:

    a. Kromatik aberasyon kusurları azalıyor, yani görüntü keskinleşiyor (lensle alakalı)
    b. Bir noktadan sonra, difraksiyon kusuru artıyor, yani görüntü yumuşuyor (makineyle
    alakalı)

    Sonuç:
    Lens testlerini incelerken dikkat edilecek husus kromatik aberasyondur.
    Bazı yerlerde mor saçılmaları olarak geçer.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi bipekkan -- 2 Mart 2008; 18:35:35 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: BenGiDeR

    konu bence kesinlikle lens ile alakalı fluğlaşmanın sensörle ne gibi bir alakası olabilir ki?
    örnek olarak Canon 17-85 IS USM lensi için MTF grafiğini vermek istiyorum biraz incelerseniz farklı F değerlerinde MTF grafiğinin ne denli değiştiğini görebilirsiniz


    Buraya tıklayarak Canon EF-S 17-85 IS USM MTF-50 grafiğini görebilirsiniz


    örnek olarak 35mm de F5 ile F29 değerlerinde MTF grafiğinde ciddi bir değişim olmakta ve buda f29 değerinde ciddi anlamda keskinlik kaybına yol açmaktadır.

    35mm F/5 MTF grafiği
     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?


    35mm F/29 MTF grafiği
     DİYAFRAM DEĞERİ ARTINCA NEDEN FLUĞLAŞMA BAŞLIYOR ?


    aga nereden aldın bu örneği?
    sitenin adını söyler misin?
    edit:dpreview.com buldum



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mephistopheless -- 3 Mart 2012; 15:45:24 >




  • Bu durum kesinlikle lensinizin değişik diyafram değerlerindeki kabiliyeti ve kalitesi ile alakalı. Bırakın kompaktları Kaliteli DSLR lenslerinde bile maximum f16 dan yukarı çekimesini tasvip etmezler. Sebebi kalite kaybıma yol açtığı içindir.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: BLoWeR

    Bu durum kesinlikle lensinizin değişik diyafram değerlerindeki kabiliyeti ve kalitesi ile alakalı. Bırakın kompaktları Kaliteli DSLR lenslerinde bile maximum f16 dan yukarı çekimesini tasvip etmezler. Sebebi kalite kaybıma yol açtığı içindir.

    Lenslerin en kaliteli sonuc verdigi degerler 4-8 arasi bildigim kadariyla.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: lemon143


    quote:

    Orijinalden alıntı: BLoWeR

    Bu durum kesinlikle lensinizin değişik diyafram değerlerindeki kabiliyeti ve kalitesi ile alakalı. Bırakın kompaktları Kaliteli DSLR lenslerinde bile maximum f16 dan yukarı çekimesini tasvip etmezler. Sebebi kalite kaybıma yol açtığı içindir.

    Lenslerin en kaliteli sonuc verdigi degerler 4-8 arasi bildigim kadariyla.


    Lensten lense degismekle beraber "genelde" en acik diyaframin iki stop alti en iyi performansi verir. Lensinden emin olamiyorsan f8-f11 araliginda isi garantiye alabilirsin. ama dedigim gibi, her lensin karakteri farkli.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: ozturert

    quote:

    Orijinalden alıntı: lemon143


    quote:

    Orijinalden alıntı: BLoWeR

    Bu durum kesinlikle lensinizin değişik diyafram değerlerindeki kabiliyeti ve kalitesi ile alakalı. Bırakın kompaktları Kaliteli DSLR lenslerinde bile maximum f16 dan yukarı çekimesini tasvip etmezler. Sebebi kalite kaybıma yol açtığı içindir.

    Lenslerin en kaliteli sonuc verdigi degerler 4-8 arasi bildigim kadariyla.


    Lensten lense degismekle beraber "genelde" en acik diyaframin iki stop alti en iyi performansi verir. Lensinden emin olamiyorsan f8-f11 araliginda isi garantiye alabilirsin. ama dedigim gibi, her lensin karakteri farkli.

    algılayıcı faktörü de var, genelde aps-c'ler f8, full frame'ler f11 sonrası inişe geçiyor




  • quote:

    Orijinalden alıntı: basickit
    quote:

    Orijinalden alıntı: ozturert

    quote:

    Orijinalden alıntı: lemon143

    quote:

    Orijinalden alıntı: BLoWeR

    Bu durum kesinlikle lensinizin değişik diyafram değerlerindeki kabiliyeti ve kalitesi ile alakalı. Bırakın kompaktları Kaliteli DSLR lenslerinde bile maximum f16 dan yukarı çekimesini tasvip etmezler. Sebebi kalite kaybıma yol açtığı içindir.

    Lenslerin en kaliteli sonuc verdigi degerler 4-8 arasi bildigim kadariyla.


    Lensten lense degismekle beraber "genelde" en acik diyaframin iki stop alti en iyi performansi verir. Lensinden emin olamiyorsan f8-f11 araliginda isi garantiye alabilirsin. ama dedigim gibi, her lensin karakteri farkli.

    algılayıcı faktörü de var, genelde aps-c'ler f8, full frame'ler f11 sonrası inişe geçiyor

    Evet onu ben de soyluyorum zaten ama bu sefer "oglen cok parlakti ama f8'in uzerine cikmamam gerektigi icin pozlamalar biraz cok oldu haliyle" gibi sorular soranlar oldu, bu yuzden o f8-f11 olayini cok kural gibi yazmamak lazim. Eger durum onu gerektiriyorsa f16 hatta f22'ye cikmak da cok dert degil. Cok buyuk baskilar haricinde isik sacilmasi olayi buyuk dert degil.
    Ama kompaktlarda daha buyuk sorun, bu yuzden bazi kompaktlar f8'in uzerine cikmaz. Kompaktlarda kisik diyaframda isik sacilmasi o kadar belirgin ki butun fotografin gorunumunu etkiliyor.




  • Yukarida yazilmis bu olayin sebebi diffraction( sacaklanma diyebiliriz turkcesine ). Bu linkten ayrintili bakabilirsiniz http://en.wikipedia.org/wiki/Diffraction ingilizce kaynak ama ozellikle sayfanin ortalarina dogru animasyonda diyaframin kisik ve ya acik olmasinin bunu nasil degistirdigini cok guzel gostermisler. Genelde f8-f11 sonrasi etkili oluyor ve keskinligi dusuruyor. Yanlis anlamadiysam sensor buyudukce sacaklanma daha erken basliyor.







  • Yok tam tersi algilayici kuculdukce isik sacilmasi daha once basliyor cunku lensteki diyafram ayni diyaframdaki DSLR lensine gore daha fazla kapaniyor. Yani mesele isigin gectigi pencerenin boyuyla ilgili: Ne kadar ufak delik o kadar kotu.
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.