Şimdi Ara

Game Zone Yazıları

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
3
Cevap
0
Favori
250
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • İşte istediğiniz gibi buraya yazıyorum

    Star Wars: Star Fighter

    Benim için gayet sıradan bir haftosunu yaşarken bir oyun sayesinde sırdanlıktan çıkıp büyük bir eğlenceye dönüştü. Yine yeni çıkan oyunları görmek için bilgisayarcıma yol aldım bir güzel. Raflardaki oyunları güzelce süzdüm. Aralarından bir oyun gözüme takıldı. Star Wars: Starfighter idi o oyun. Nedense oyun ilk baktığımda aklıma Battle For Naboo adlı oyun geldi. Ne büyük bir trajedi olmuştu benim için? Ama sanıyorum lucas abicim olayları görmüş ve müdahele etmiş. CD kapağının arkasnı çevirip ekran görüntülerine göz attım. Grafikler son derece güzel gözüküyordu. Kaybetcek birşeyim yok diyip getirdim oyunumu eve.

    Oynunu bir oturuşta bitirdim. Oyunun kısalığı üzerindeki şaşkınlığım devam ederken grafiklerin, seslerin, müziğin ve atmosferin bana verdiği o duygu hayla üzerimdeydi. Gerçekten üzerinde uğraşılmış bir oyundu. Zaten ardından çıkan Jedi Knight 2 zaten başlı başına bir şaheser. Lucas Arts gene elinden geleni yapmış. Aslında bakıyorumda oyun için söylenecek çok şey yok. Zaten almayın bile desem Star Wars fanları kesin alacaklardır. Ama söylüyorum mutlaka bu oyunu edinin.

    Oyunumuzun konusu Episode 1 ile aynı değil. Aynı diğeceğimi sandınız ancak değil. Oyunumuzda Rhys adlı pilotu yönlendiriyoruz. Rhys kardeşimiz çıktığı eğitim görevi sırasında oluşan çarpışma Essara'nın ölümünü beraberinde getiriyor. Bizim pilotumuzun gemisi de hasar alır. Gemimiz uzayda sessiz sakin süzülürken Reti adlı bir şahsiyet yanımıza kadar gemisiyle gelir. Hatta hafifçe dokundurur gemimize. Kızmayız biz tabi severiz herkesi. Şimdi görevimiz Essara 'yı öldürenleri bulup yok etmek. Ancak konu bu değil tam olarak. Konumuzun diğer kısmında ise Vana adında bir paralı asker var. Trade Fedarationın adında bir kötüler sürüsü keşfedi verir. Nedense bu kötüler sürüsüde huzur içinde yaşamaya çalışan iyiler sürüsünü ele geçirmek için yok eder. Burasıda Naboodur. Tam gidip bu durumu Nabboya ispiyonlıycaken olaylar değişir. Bir hava ay pardon uzay korsanı tarafından esir alınır ve işgal planları Nabooya götürülemez. Yani anlayacağımız Episode !'in öncesinde geçen bir oyun bu. Ancak şunuda itiraf edeyimki konusu güzel. Yani oyunu Episode 1le aynı yapıp kestirip atmamışlar.

    Oyunumuzdaki görevler bol aksiyonlu ve çok güzel. Grafiklerin bu kadar güzel olması zaten kendinizi pilot gibi hissettirecek. Ayrıca bütün bölümleri tamamlarsanız ekstra olarak bonus bölümlerde ortaya çıkacaktır haberiniz olsun derim. Oyunun ara demolarıda çok iyi. Gene kısa matrajlı film çekmişler. Zaten genelde Star Wars oyunlarında ara demolar çok sevilir. Çünkü genelde üzerinde uğraşılmış oluyor. Eğer Battle For Nabooyu aldıysanız ve sevmediyseniz bu oyun gerçekten bir ilaç.

    Biraz performanstan bahsedecek olursam oyun ortalama bir bilgisayarda çalışıyor. Aldığım bilgilere göre P-II 350 Mhz 64Mb Ram ve 16Mb bir 3d ekran kartıyla oyunu çalıştırabilirsiniz. Grafikler güzel bi biçimde çıkma garantisi veremem. Özellikle bazı kalabalık Trade Federation ordularını dağıtma bölümlerinde sorunlar çıkartabilir aletiniz. Benim bilgisayar P-II 400 128Mb Ram 32 Mb Riva TNT2 ve 52x CDRom Driveım mevcut. Oyunda bir takılma ya da öyle acaip bir ağırlaşma görmedim. Ancak çok kalabalık mekanlarda biraz ağırlaşıyor sonradan geçiyor.

    Ses ve Müik olayına gelecek olursak zaten Star Wars oyunları arasında olupta ses ve müziği kötü oyun görmedim. Klasik Star Wars müziklerini bulacaksınız. Kimi zaman sizi gaza getirip kökünü kurut şu robotların diyecek kimi zamansa ya ben niye savaşıyorum? Hepimiz kardeşiz dedirtecek. Yanlız uyariyim oyun kısa. Yani aslında taminkar bi kısalık. Yani öyle 3 bölümde bitmiyor. Yinede çok uzun bir oyun beklemeyin. Zorlanmak istiyorsanız zorluk seviyesini arttırın derim. Ayrıca oyunda madalya alma olayıda var. Size ilk görevinizi ve ikinci görevlerinizi belirten bir objecktive menüsü çıkıyor oyuna başlamadan. Bunların hepsini ya da bi kısmını tamamlarsanız madalya alıyorsunuz. Zaten oyun sırasında zınk diye parlayan ve yürü be dedirten bir madalya işareti çıkıveriyor. Genelde her bölüm için bir zaman aralığı belirtiyor. Örneğin 7 dakinanın altında bitir yoksa madalya yok diyor.

    Oyunda aslında genel olarak verilebilecek bir taktik yok. onun yerine kontrollerden bahsedeyim. Genelde kontrollerde sorun göremedim. Fakat gerçekçilik olsun diyemi yapmışlar bilmiyorum son hızla bir gminin üzerine giderken eski oyunlarda geriye tak diye dönebiliyorduk. Ancak burda gğnğmğzdeki uçaklar gibi savrulma olaylarıda koyulmuş. Ama oyunun genelini çok etkilemiyor bence. İki türlü atış türümüz var oyunda. Bir normal lazer ikincisi disable yani geminin elektronik aletlerini bozma ateşi mevcut. Yanlız çok uzun süre basılı tutmayın hzılı bitiyorlar. Ancak geri doluyorlar. Ama bu bitmelerine göre çok daha yavaş doluyor. Ayrıca diğer pilotlarlada iletişim içerisinde olarak olaya birazda strateji mantığı koymak istemişler bence. Beni koruyun(Cover Me) Derseniz takım arkadaşlarınızın hepsi arkanızdakileri temizliyo olacak. Sizde rahat rahat görevinizi yapacaksınız. Ama malesef oyunda x-wingimiz yok. Çok arar oldum o aleti. Çok severdim. Ancak bu Episode 1.

    Neyse oyunumuz işte böyle gerisi size kalmış artık. Oyunu mutlaka alın. Çok eylenceli vede özellikle Star Wars severleri çok sevindirecek bence. Yok ben öyle uzay muzay, gemi memi sevemem diyorsanız Jedi Knight 2'yi mutlaka oynayın. Onuda sevmezseniz Pac Man oynayın, onuda sevmezseniz... Hoşçakalın bol oyunlu günler dilerim.



    Grafik: 10/9
    Ses/Müzik: 10/9
    Atmosfer: 10/8
    Oynanabilirlik: 10/7
    Genel: 10/9







  • STRONGHOLD

    Hayatta starteji oyunlarından hep nefret etmişimdir. Nedense bana çok monoton gelmiştir. Kaynak çıkar adam üret ve aldır mekanizmasıyla işler bu çoğu oyunlar. En basit örneği günümüzde gerektiğinden fazla abartılan Age Of Empires. Oyun bir yerden sonra hep aynı. Sürekli ünite üret ve karşı tarafı ele geçirmeye çalış. Real-time stratejilere ne Red Alert 2 ne de diğer oyunlar bir yenilik getiremedi. Ancak bu sefer işler biraz değişiyor gibi. Firefly Studios olaya tamamen (bence) yeni bir boyut getirmiş. Olay gene ünite üretme üzerine kurulmuş ancak bu sefer biraz daha farklı. Lords Of The Realminde yapımcıları olan bu adamlar ekonomi ve savaş ikilisini dengeye oturtmuşlar. İlk settlersın bir stratejiye karışık bir ekonomi stili sokmasıyla kaynak üretme işi değişti. Yapımcılarımız sizi olaya bir kale inşası mantığıyla başlatıyorlar. Bu kalenin ekonomisi, halkın refahı, ordunun kurulması gibi olayları siz kontrol ediyorsunuz. Halkın sizi sevmesi Lords Of The Realmden alınmış diyebilriz. Ayrıca işçileri kontrol edememeniz de settlersdan alınma. Ancak orduyu dilediğiniz gibi kontrol edebiliyorsunuz. Hatta ilerde kale surlarının üzerine okçularınızı dizebiliyorsunuz. Kaynar yağları sizi istila etmeye çalışanların üzerine boşaltıp kızartmanızda cabası.
    Oyunun mantığı kısaca böyle. Yani kale yap ve savun. Ancak isteğinize göre yapımcılarımız bize olanaklar sağlamışlar. İsterseniz oyuna military campainden başlayıp yoğun olarak savaş stratejilerine dayanan bir senaryo oynayabilirsiniz ya da military campainin hemen yanındakini seçerseniz ekonomi ağırlıklı savaşın az geçtiği bir oyuna başlarsınız. Yapımcılar sağolsun olayı biraz daha ilerletip isterseniz Siege bölümüyle direk bir kale savunması ya da kaleye saldırı olarak başlayabilirsiniz. Adamlar dahada boş durmamış birde Map Editor koymuşlar. Burada da istediğiniz kale dizaynını yapıp adamlarınızı yerleştirip(Bilgisayarada bir iki adam verin) kalenizi savunabilir ya da o kaleyi ele geçirmeye çalışabilirsiniz. Gördüğünüz gibi oyun çok detaylı ve yeterince uzun. Asla sıkılmayacaksınız.
    Oyunda tam 40 görev var. 20si military campain 20si ise ekonomik camipainde mevcut. Oyunun gidiş hatı sıkıcı değil. Çoğu zaman kalenizi kurup savunma yapmanız gerekiyor. Ancak saldırdığınız bölümlerde mevcut. Hatta saldırıp ele geçirip sonra savunduğunuz bölümler bile var. Oyundaki ufak detayları vermeden önce size oyundaki tüm binalar hakkında bilgilendireyim.

    Armoury:

    Silahlarınzı saklamanız için gereken bir depo. Silahı yapan işçi getirip silahı buraya koymadan o silahı kullnamazsınız. Dikkat edin eğer düşman bu binayı yıkarsa içindeki tüm silahlar gider.

    Barracks:

    Tüm strateji severlerin yabancı olmayacağı bir yapı. Asker üretmenizi sağlar. Bütün askerler burdan çıkar. Okçu, mızarklı askerler, süvariler ve diğer askerler.

    Towers:

    Oyunda düşman saldırılarından korunmamnın en iyi yolu bu yapıları inşa etmek olacaktır. Üzeirne yerleştireceğiniz her okçu hem daha güvende olacak hemde düşman size vuramadan onlar çoktan işi bitirmiş olacaklar.

    Gatehouses:

    Bunlar kaleyi tamamlarkenki en önemli yapısı diyebiliriz. Dört duvarını çevirdğiniz ortama nerden giriş sağlıyacaksınız? Tabiiki bu gatelerden. Aman unutmayın yapmayı yoksa dışarda kalan adamlar imkanı yok içeri giremezler.

    Draw Bridge:

    Birnevi gate house ancak farkı asmalı kapısı olmalı. Flimlerde gördüğümüz o asmalı kapılar varya yukarıdan aşağıya inen işte onlardan.

    Moat:

    Tabiiki asmalı köprü dediğim olayın amacı ve farkı düşmanın içeri girmesini zorlaştırmak. Kazın kaleninizin etrafını giremesin düşmalar.

    Stables:

    Burda süvarileriniz için at yapıyorsunuz. Süvarilerinizde ata binip gidiyorlar. Atsız süvari olmayacağına göre yapın. Şen olsunlar.

    Engineers Guild:

    Bu adamlar önemli. Para karşılığı yaptığınız her engineer size bir iki şey yapmanızı sağlayacak. Örneğin catapult. Bu aleti kur diyorsunuz ve bir çadıra girip hararetli bir şekilde aletin parçalarını birleştiriyorlar. Bittikten sonra kale duvarlarına saldırtın ve oluşan gediklerden askerlerinizi içeri sokun. Ayrıca tahtadan kalkan yapıyorlar büyükçe. Askerleriniz arkasında azda olsa güvende oluyor. Ayrıca burdan eli merdivenli adamlar yapıp düşman kalelerine adamlarınızın tırmanmasını sağlayabilirsiniz.

    Tunnelers Guild:

    Bu adamlarımızda önemli. Uzak mesafelerden yerin altında tünel açamaya başlıyorlar ve düşman kalesinin altına gelince duvarı aşşağı indiriyor. Böylece size geçiş için imkan sağlıyorlar.

    Hunter's Post:

    Özellikle ilk bölümlerde tek yiyecek kaynağınız diyebilirim. Yaptığınız zaman etrafta dolaşan geyikleri avlıyorlar. Etlerinide Granary dediğimiz yere getiriyorlar. Böylece insanlarınızın karnı doyuyor. Bu avcılar azda olsa savunmanıza yardım ediyorlar. Ancak ileriki bölümlerde yemek sağlama dışında kullanmazsınız. Genelde kurtlarıda öldürdükleri oluyor.

    Dairy Farm:

    Burda bir işçiniz inekleri büyütüyor besliyor ondan sonra size sütünden peynir yapıyor. Ayrıca burdaki ineklerden deride üretebilrsinizki bunu sonra anlatırım. Çok büyük yemek sağlamıyor. 3 peynir felan çıkarıyor. Deri dışında çokta gerekli değil. Ama bazı bölümlerde tek yemek kaynağınız.

    Apple Orchard:

    Yeşillik bir alana kurduğunuzda size elma ağaçları yapmanızı sağlar. Elmaları toplayıp halkınıza yedirin. Sevinsinler.

    Wheat Farm:

    İşte en önemli farm. Burdan çıkardığınız buğday una dönüştürülebiliyor Ekmek üretimi için şart.

    Mills:

    Değirmen sayesinde buğdaylar una dönüşüüyor. Bunlarda ekmekçiye gidiyor.

    Bakery:

    Ekmekçi yani fırın olur kendisi. Burdan çıkan ekmekler diğer yiyeceklere göre daha fazla. Böylece halkınızın yemek stoğunu daha hızlı arttırabiliyorsunuz.

    Hop Farm:

    Bunun sayesinde bira yapabiliyorsunuz. Bu tarlayı yapın ve bira üretimi için hammadeyi sağlamış olun.

    Brewery:

    Burda bira yaparsınız. Bu biraları inn dediğimiz tavernamsı yere götürülür ve insanların hizmetine sunulur

    Inn:

    Taverna olur burası. Biraz gelir getirdiği söyleiyor ama bana çok büyük bir yararı olamdı.İnsanlar gelir para ödeyip giderler tabii içki karşılığı.

    Stock Plie:

    İşte buna dikkat edin. Kalenizin bir nevi town centerı olan yerin hemen yanındaki taşlık benzeri yere üretilen eşyalar yığılır. Burdan ihtiyacı olanlar eşyaları alırlar ve kendi işlerini yaparlar. Yanlız bazen buralar doluyor ve insanlar buraya birşey koymak için gelmiyorlar. O yüzden bu bölgeyi oyunun başında biraz büyültün. Çünkü bazen yanlışlıkla bu bölgenin yanında bina inşa ederseniz genişletemezsiniz. Yani öyle her yere stock pile koyamazsınız ona göre.

    Wood Cutters Hut:

    İşte önemli bir hammadenin çıktığı yer daha. Burayı yaptığınızda bir işçiniz alır eline baltayı ve başlar güzelim ağaçları kesmeye. Bunlardan çıkardığı odunu gider kereste yapar. Oyundaki çok önemli bir kaynağınız dikkat edin. Nerdeyse bütün binalar tahtadan yapılıyor.

    Quarry:

    Taş toplamınıza yarar. Burayı taşlık bir bölgeye yapmanız gerek. Böylece taş çıkarabilirler. Önemli bir kaynak dikkat edin.

    Ox Tether:

    Burası taşları stock pilea taşımanıza yarar. Öküz gibi güçlü olan öküzler bu taşaları işçilerinizin yerine taşırlar.

    Iron Mine:

    Demir çıkartırsınız. Demir zırh yapımında ve silah yapmında önemlidir.

    Pitch rig:

    Oyunda haritanın bazı kesimlerinde zift gibi bir madde göreceksiniz. Siyah birşey. Bunu işte kızgın yağa çevirir. Ve kalenize saldıranların başından aşşağı dökü verir.

    Market:

    Fazladan olan ürünlerinizi satmaya almaya yarar. Bu sırada kazık atar. Ucuza alıp pahalıya sokar yani satar. Ancak üretimi yavaş olan (Quarry) ürünleri burdan para karşılığı temin edebilirsiniz. Ancak para önemli.

    Fletcher:

    Ok yapmanızı sağlar. İlerde Crossbow yapabilir. Tahtaya ihtiyaç duyar

    Poleturne:

    Burdan spearlı adamlar çıkarabilirsiniz.

    Tanner:

    Deriden zırh yapmanızı sağlar. Bunun içinde dairy farmdaki ineklere ihtiyaç duyar.

    Black Smith:

    Burda ileri düzeydeki silahları yapabilirsiniz. Mace, kılıç gibi silahlar. Knight ve mace fighterlar burdan çıkıyor.

    Armourer:

    Zırh yapmanızı sağlar. Knightlarınızı üretmek için özellikle gereklidir.

    İşte binalarımız böyle. Çoğu gerekli bina. Yani öyle yapmasamda olur gibisinden bir bina yok. Yanlız bu oyunun bir güzel tarafı AOE deki gibi okçularınız kale surlarının arkasından ok atınca hedefi onikiden vuramıyor. Okçuların oklarının kale duvarlarına çarpıp sekmesi bile düşünülmüş. Ayrıca uzaktan atış yapan adamlarınızın ıskalama payı büyümüş. Öyle şak diye vuramıyorlar. Ayrıca oyunda halkı mutlu etmeniz önemli. Çünkü halkınız mutsuz olursa kalenizden giderler. Sizde işçi ve asker yaptıracak adam bulamazsınız. Ancak tabiiki ne kadar çok ev okadar çok adam ve bir okadar çok yemek demek. Bunu unutmayın. Yemek deponuz olan Granarynin üzerine gelirseniz ne kadar stoğunuz olduğunu ve adamlarınızın ne kadar düzeyde tıkındığını görebilirsiniz.
    Son olarak söyleyecekelrimin arasında oyunun grafikleri çok iyi. Gerçekten AOE halt etmiş diyorum. Özellikle karakter animasyonları üzerinde çok çalışılmış belli. Renderlar güzel. Ağaçların rüzgardan salınmaları çok iyi yapılmış. Ayrıca oyunun sesleride ayrı bir güzel. Sizi tam ortaçağ havasına sokacak. Kendinizi oyunda bir kral gibi hissedeceksiniz. Zaten kral dediğimiz adamda oyunda görebiliyorsunuz. Unutmayınki o ölürse, yani siz, oyunda biter. Ama merak etmeyin çok iyi dövüşüyor. Oyun öyle yüksek bir sistem istemiyor. Ben celeron 400 128MB SDRAM 32 MB riva tnt2 ve 52x Cd rom driverimle çok iyi bir performansla oynadım.

    Kısacası oyunu strateji severler bence çok sevecek. Sıkılmadan geçen bölümler gerçekten çok zevkli ve detaylı. İyi oyunlar


    Grafik: 10/9
    Ses/Müzik: 10/9
    Kontrol: 10/8
    Atmosfer: 10/8
    Genel: 10/8




  • Tamam yazılarını aldım.

    <center><b><font size=4>GunayMan</b></center></font id=size4><center><b><font size=2><font color=red>Bir Oyuncu Efsanesidir...
    Hiç Bir Zaman Ölmeyecek...</b></center></font id=size2></font id=red>
  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    WoW Game Time Hakkında
    3 yıl önce açıldı
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.