http://kitap.antoloji.com/kitap.asp?kitap=48289 bu kitap anlatıyor günde 4 saatlik uykunun insana yeteceğini ve ayrıca 4 saat uyuyanların daha başarılı olduklarını geçmişteki önemli insanlardan örneklerle anlatıyor harika bir kitap herkese tavsiye edebilirim ...
kitap hakkında bi fikriniz olsun die googledan rastgele bulduğum bir alıntı
quote:
“Erişkin bir insan günde en az 8 saat uyumalıdır.” palavrasını ve / veya önyargısını kırarak 8 saat uyumanın bir alışkanlıktan ibaret olduğunu öğretmektedir. 4 saat uyuyarak 8 saat uyumuş gibi zinde uyanmayı da anlatan kitap, bunun nasıl yapılabileceğini öğretmektedir. Matematik Diye Bir şey Var 60 yıl yaşadığı varsayılan sıradan bir insan, ömrünün 15 yılını çocuklukta, 15 yılını gıvır zıvır işlerde, 20 yılını da uykuda geçirmektedir ki bu hesapla geriye 10 yıl kalır. Ancak bu aynı sıradan insan, 8 saat yerine 4 saat uyursa, ömrünün sadece 10 yılını uykuda geçirecek ve böylece 10 sene daha fazla yaşamış olacaktır. Bunu başardığında ise sıradanlığı sona erecek ve sıra dışı başarılar elde edecektir; çünkü sıra dışı başarılar elde edenler tüm başarılarını bu ikinci 10 yıla borçludurlar. Keops, Da Vinci, Edison, Newton, Dostoyevski, Armstrong gibi… Hipotalamus Hediyeli Kitap (İlk defa) Kitabın sağ üst köşesini keserek söz konusu köşeye bir kutu yerleştirdik. Kutunun içine ise kitabın ilerleyen bölümlerinde adı sıkça geçecek olan ‘Uyku Kontrol Merkezi’ni koyduk. Kitaba göre, okuyucu uykusunu azaltmak için bu merkeze hükmettiğine inanmak zorundadır. Kişisel Gelişim Romanı Aslında uyku sıkıcı bir konudur. Çevrenizde biri uykudan bahsedince esnemenize engel olamazsınız çoğu zaman. Ancak yazar bu konuyu roman formatında işleyerek öyle eğlenceli bir hale getirmiş ki; kitabı bitirmeden uyumak neredeyse imkansız gibi. E tabi kitabı bitirdikten sonra da
Kısaca Kendyn diye biri var Bir cin geliyor bir dilekte bulunmasını istiyor ama senin yapamayacağın birşey olsun diyor kendyn düşünüyor ve ömrümü uzat diyor Cin onu sen yapabilirsin diyor Kendyn nasıl diye soruyor ..Cin anlatıyor günde 8 saatini uykuyla geçiriyorsun yani günün üçte birini bu 60 yılın 20 yılını uykuda geçirdiğin anlamına gelir yani ömrünün uzaması için sen bunu hayatına eklersen zaten bir ömür daha olur diyor ve Kendyn'i bir geziye çıkarıyor işte tarihteki ünlü kişileri gösteriyor...Mesela 4 saatte bir olmak üzere yarım saat uyuyan Da Vinci,eline bir metal alan ve her düşürüşünde eline tekrar alan 5 düşürüten sonra çalar saat gibi kalkan ardından tekrar çalışan isaac newton,herkez hapishanede uyurken çalışan Dostoyevskiye giderler vs ...sonra eve dönüyorlar vs vs ..aslında anlatılmak istenen Uyku aslında kötü birşey değil bunu o cinde söylüyor fakat aşırısı fazla ki bu aşırısı 8 saat ve üstüymüş ...Kendny Sandyn 33 kişiyle dev bir hareket başlatıyor ve sonradan bu katlanıyor böyle bir kitap ben beğendim zaten bu aralar fazla kişisel gelişim,değişim vb kitap okuduyorum fakat bu kitap bana çok farklı geldi ayrıca Kashna Felsefesinide araştırdım ki tam anlamıyla bilgi alamasamda açıklamalarıyla alttaki metin sanırım sonuç çıkartılabileceğiniz kadar basit...
Kashna Felsefesi'nin Temeli
Kashna Felsefesi’nde ki ana konu hedeftir. Yani dünyada ilk kez Kashna Felsefesi’yle birlikte ortaya çıkan ÖZGELECEK kavramı bu felsefenin temelini oluşturur. Özetlemek gerekirse; “ÖZGELECEK, hedef kavramının sistematize edilmiş halidir.” Bu noktadan hareketle ÖZGELECEK konusu işlendikten sonra kişi ya da kurum, hedefini sistematize edip, ÖZGELECEĞİNİ hazırladığında aslında sadece işin motor kısmını oluşturmuştur. Fakat bu motoru kesin olarak yürütecek donanım daha tamamlanmamıştır. İşte Kashna’ın geri kalan diğer tüm eğitim konuları sadece işin motor kısmını oluşturan ÖZGELECEĞİ işletmek için gerekli olan donanımdır. Kısaca Kashna Felsefesi
Bugüne kadar hep, tek farkı “İçlerindeki gücü fark etmek” olan insanlara şaşırdık. Hep onlar gibi olmayı istedik, onlara özendik. Onlara bir de isim taktık: Dahi. Halbuki her insan doğuştan dahidir. Gel gör ki sadece bu gücü fark edenler öne çıktılar. Fark edemeyenlerse sadece bu farkı seyredip alkış tuttular. Önlerine setler koydular, etraflarına, önyargılardan oluşmuş kalın ve yüksek duvarlar ördüler. Ve diğerlerini taklit ederek, onlara özenerek geçirdiler hayatlarını.
Halbuki onlar da bir dahiydiler, herkes gibi. Halbuki onlar da zirvelere çıkabilir, imkansız sanılan bir dolu şeyi başarabilirlerdi; ama bu gücü fark edebilselerdi…
İşte “Kashna Felsefesi” yalnızca bu gücü fark ettirmeye yönelik bir eğitim çalışmasıdır.
xxxxxxx- En olma sevdasıdır. xxxxxxx- Mükemmellik tutkusudur. xxxxxxx- En iyiyi yapma tutkusudur. xxxxxxx- İmkansıza sevdalanmaktır. xxxxxxx- Başkalarının yaptıklarıyla değil, kendi yapabileceklerinle ilgilenmektir. xxxxxxx- “Sen ne yaptığının farkında mısın?” şeklinde gizli bir ayıplamadır. xxxxxxx- Uyandırma, silkeleme operasyonudur. xxxxxxx- Önyargıların farkına varmak ve bunlardan arınmaktır.
Yıldızlarla misket oynayan bir adam vardı, güneşi hep sağ cebinde taşırdı. Bir gün, herkes uyurken çığlık attı karanlığa. Güneş ürktü. Yere düştü sağ cepten. Herkes oraya geldi. Her gelene bir yıldız verdi adam. Yıldızı alanlar gece karanlığında dokundular güneşe, eli yanmıyordu kimsenin. Gözleri kamaşmıyordu. Güneşe dokunduğuna da şaşırmıyordu hiç kimse. Yıldızları dağıtırken güneşimsi bir parıldama oluyordu adamın gözlerinde. Sanki yüz binlerce yıldız vardı cebinde. Nasıl olduğunu anlayamamıştık o gün. Meğer adam her gece Kaf Dağı’nın Arkası’na gidip yıldız topluyormuş uçsuz gökten.
Bu Yazı Kaf Dağının Arkasından Alınmıştır
Neler yapabileceğini bilmiyorsun, ne olduğunu hiç bilmiyorsun. Baksana ayakların yere basıyor, bunu nasıl başarıyorsun?
Bilsen, uykuların kaçar, başını hiç olmadığı kadar dik tutarsın. Para pul, şan şöhret… bir anda avucunun içindeki sıradan bir mikroba dönüşür. Zor dediklerinde gülüp geçersin, imkansız dediklerinde kahkaha atarsın rüzgara karşı.
Bir bilsen akşam yastığa koyduğun şeyin zavallı bir küreden ibaret olmadığını. Trilyon dolarlarla ölçülemeyecek bir hazineyi her gece öyle hunharca atabilir miydin yastığa yorgana?
Hiç şaşırmazdın Atatürk’lere, Lincoln’lere, Gandhi’lere… Vay be demezdin Picasso’lara, Da Vinci’lere, Dali’lere… Aklını almazdı Edison’lar, Newton’lar…
Bilmiyorsun,Kendini Bilmiyorsun !
7 gün içinde 9 tane sınava girecek olup bi de bunların içinde staj başvurularıyla boğuşurken hafta sonu kuzeninin nişanı için memleketten annen-baban gelecekse uyku falan da gider doğal olarak
uff hala uyku yokk
ßß
evet artık uyudunuz heralde..gene bi tek ben kaldım forumda forum bekçisi gibiyim ya
ikariam da köy yağmalamk için uyandım...her gece bu saatlerde yaağmalarım tekraar zıbarır yatarım...napıyım bu saatlerde iyi ganimet kaldırıyorum
quote:
Orjinalden alıntı: Lo@ding
Bak bak. Isden kaytariyo.
Hadi iyi geceler anam bide cuma namazi var
quote:
Orjinalden alıntı: Lo@ding
Hiss. Sana diyorum. Isden kaytarma. Patronuna sikayet edecem bah.
quote:
Orjinalden alıntı: Lo@ding
Yiğit şunun patronunun tel no'sunu bul da gerekeni yapalım
aksam en gec 11 de yatarım sabah 6 da kalkarım
sevıyorum duzenlı yasamayı
bende eskıden (2005 de) sabaha kadar gereksızlerde takılırdım.sabaha kadar muhabbet olurdu. ıs guc olunca sabaha kadar net basında olmak luks gelıyor. yataga atlamak ıcın sabırsızlanıyorum sımdılerde
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme