Şimdi Ara

Haftalık Film Önerisi 02: Jagten

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir - 3 Masaüstü
5 sn
10
Cevap
1
Favori
479
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
2 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Haftalık film önerilerimizin ikinci ile devam ediyoruz. İlk hafta önerdiğimiz filmi hemen aşağıda bulabilirsiniz.



     



    Ayrıca Bkz.Haftalık Film Önerisi 01: The Vast of Night



    The Hunt





    Başarılı dram filmlerine baktığımız zaman genelde gerçek hikayelerden uyarlandığını görüyoruz. Ya da bazen Machester by The Sea tarzı filmlerle, üzerimize Yaprak Dökümü etkisi bırakması için ne kadar kötülük varsa atılıyor. Yaprak Dökümü etkisi dediğimiz de “Tüm kötü olaylar mı bunların başına gelir.” cümlesi ile özetlenebilir. Çok nadir de olsa bazen sinema sektöründe ciddi olaylara yer verilir. Örneğin bugün önereceğim The Hunt filmi gibi.



    2013 yapımı Jagten’in ya da İngilizcesi ile The Hunt’ın yönetmenliğini Thomas Vinterberg, senaristliğini ise Tobias Lindholm ve Thomas Vinterberg üstleniyor. 1 saat 55 dakikalık filmin oyuncu kadrosunda ise Mads Mikkelsen, Thomas Bo Larsen, Annika Wedderkopp ve Susse Wold gibi isimler bulunuyor.





    Kreş tarzı bir yerde öğretmenlik yapan Lucas’ı bir gün küçük öğrencilerinden birisi öper ve Lucas da bu durumun yanlış olduğunu ve bir daha yapmaması gerektiğini söyler. Sonrasında ise bu kız ailesine durumu oldukça farklı anlatır ve Lucas yaşadıkları yerde pedofili biri olarak anılmaya başlar. Polis her ne kadar adamın suçsuzluğunu ispatlasa da adı böyle bir olay ile geçtiği için kimse güvenmez ve yavaş yavaş adamın üstüne gitmeye başlarlar. Lucas’ın suçsuzluğu sadece delil yetersizliğinden dolayı kanıtlandığı için film de başından sonuna kadar size “Acaba?” sorusu sorduruyor.



    Bu kadar ciddi ve bir o tarafta bir bu tarafta olan bir film olduğu için oyunculuk da çok önemli. Sizlerin de tahmin edebileceği gibi Mads Mikkelsen’in başrolde olması oyunculuğa dair tüm soru işaretlerini ortadan kaldırıyor. Her şeyiyle muazzam bir oyunculuk sergilemiş. Yönetmenlik açısından ise film gerçekten apayrı bir yerde. Sadece filmin son sahnesi ile tüm film özetlenebilir. Bu sahnenin içerdiği anlam da herkese göre değişebilir.





    Kısaca her şeyiyle muazzam bir film The Hunt ya da Jagten. The Hunt’ı günlük hayatın gerilimini filmde görmek istemeyen izleyiciler hariç herkese gönül rahatlığı ile öneriyorum. Filmde bol bol gerileceksiniz, bol bol sinir krizi geçireceksiniz. Kafa dağıtmalık bir film değil ancak herkesin beğeneceğini düşündüğüm bir film The Hunt.









  • Tüm müslüman Arap ve türk kardeşlerime film önerim Çağrı filmidir. Her müslümanın izlemesi gerekiyor. Sonrasinda ashabı Kehf dwvam edebilirsiniz

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu film öneri için harika bir tercih; ancak şunu belirtmekte fayda var, otobüste-metroda veya dolmuşta bayanlara uzak durmaya gayret ediyorum. (kötü niyetli veya cahil bir bayanın canı sıkıldı diye sizi suçlaması olasılığı bile tedirgin ediyor insanı) Yanındaki kıza hava atmak isteyen bir ergen yüzünden(''Bak şimdi ne yapacam'' diyerek arkadaşımın kafasına sıkmış), kurusıkıdan çevirme bir tabanca olduğundan beyninin yarısı yok oldu şuan yarı-özürlü bir halde ve iki çocuğu var. [Ben olayın gerçeğini olay yerine gelen yeni polis olmuş başka bir arkadaşımın kardeşinden öğrendim]

    Hava atmak için ya da sosyal medyada çektiği video popülerliğini arttırmak için herhangi bir taşıma aracında bir kız bu tür bir şeyi hiçbir şey yapmamış birine yapabilir! Yanındaki arkadaşlarına ''Bak şimdi ne yapacağım'' diyerek, Metroda sizin resminizi çekip ''Bu herif beni gözüyle taciz etti'' diye, paylaşsa ne yapabilirsiniz?(suçsuz olduğunu kim kanıtlayacak?)

    Yani ben çocukların taciz edilmesine karşıyım hatta ispat edilirse hadım edilmesinden ve hatta ellerinin bile alınmasından yanayım. Hatta birden fazla bu işi sürdürenlerin direk idam edilmesini tercih ederim ama cidden sosyal medya da çok tehlikeli birinin yalan söyleyerek herkesi inandırması da bir o kadar tehlikelidir. Yerine göre insanların linç etme ihtimali bile çok yüksek!

    Eskiden gerçekten olan komik bir anımı yazayım: Lisedeyiz toplanmışız herkes başından geçen kızlarla olan maceralarını falan anlatıyor, Sıra (gerçek isim kullanmadım)E'ye geldi ve heyecanlı bir şekilde anlatmaya başladı;

    E: Dolmuşa bindim en arka köşeye oturdum , sürekli aynı dolmuşa bindiğimiz bir kız var. Bu defa geldi benim yanıma oturdu.
    +Eeee sonra anlat anlat
    E: yani oturabileceği başka yerlerde vardı ama yanıma oturdu.
    -Eeee her neyse sonra ne oldu
    E: Ha;başka bir şey yok, bu kadardı!
    -Neeee(bizim tepkimiz) oğlum mal mısın her zaman olabilecek bir şey bu
    E: benim başıma ilk kez geldi ne yapayım
    -Yazık lan bu çocuk kız arkadaşı elini tutsa kalp krizi geçirir
    Ben: Kanka kusura bakma ama ''Senin kız tavlama ihtimalin ile köpeklerin uçabilme olasılığı arasında fark göremiyorum'' (!)
    (Ne kadar masum bir çocuk görüyorsunuz, nereden nereye geldik!)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tobepeople -- 20 Kasım 2020; 21:40:5 >




  • Uzun uzun yazmaya gerek yok bence, güzel film izleyin.

  • sempatikromantik S kullanıcısına yanıt
    Heba edilmiş bir film. Lion Of The Desert da öyle. Gerçekten izlenmesini ben de öneririm.

  • Güzel bir Danimarka filmi. Avrupa'lıların iyi filmleri çok bunun gibi.

  • Hanibal için yine seyredilir. Bayılıyorum biyografi ve true story filmlere

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • DH haber editörleri film önerisi konusu da mı açıyormuş.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Mükemmel filmdi hakikaten. Bu tarzda film arayanlara We Need to Talk About Kevin'i öneririm.

  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.