Hakkari'de Kaçak Elektrik Denetimi Yapmak İsteyen Ekiplere Elektirik Hırsızları Saldırdı (2. sayfa)

Tamam herkes kendi ahlaksızlığını temizlesin ama kara para aklayıp kanaat önderi gibi takılan tiplerin olduğu ülkede karnı aç adamda başlarım böyle adalete diyip her haltı yer.devlet ya bütün suçluların hakettikleri ölçüde üzerine gidecek ya da bu düzen böyle devam edecek be yazıkki

Ben toplumdaki ahlaksizligi reddetmiyorum. Sadece teoedekiler değil 80 milyona yayılmış bir ahlaksızlık var toplumda .

Ama sen eğer Allah'a inanıyorsan sen bu elektriği çaldığında faturasını geri kalan 70 milyona paylastjriyorlarsa öbür tarafta o 70 milyon insan senden hesap soracak. 70 milyonun hakkına giriyorsun .

Bundan hiç mi cekinmiyorsunuz Müslüman olarak? 300 lira fatura odemenek için ahlakını riske ermek bedeli bu kadar ucuz mu ?

Evet ahlaksızlık evet curumusuz evet toplum leş gibi kokuyor baştan ayağa kadar . Ancak bir yerden başlamamız gerekiyor. Bir gökdelen inşa edeceksen bile önce temele 1 tuğla koymakla başlarsın. Önce kendimizle başlayıp bu pislikle mücadele edebiliriz ancak. O yüzden lütfen kafanızı başka yine çevirmeyi bırakın artık. Doğru olanın ne olduğunu sende biliyorsun.

Hocam dediğiniz doğru Turkiyede üretilen elektriğin yarısına yakını ithal dogalgaz ve kömürle üretiliyor. Üstelik hırsızlık yaoan kişiler bedel jsemediklwri için enerjiyi o kadar savuran biçimde kullanıyorlar ki yaşadıkları topluma ekstra zarar veriyorlar. Çevreye zarar veriyorlar. Toplumsal adalet duygusuna zarar veriyorlar.

Ahlaki çürümeye neden oluyorlar . O nedenle bu çürümüş yarayı ne yapıp ne edip iyileştirmek zorundayız çünkü gerçekten toplumsal adalet ve ahlak duygusunu zedeleyen birsey bu .

Kaçak elektrik kullanan ben değilim benim verecek bir hesabım yok.

Tamam en alt tabakadan başlayalım düzeltmeye.Ama o sıra hiçbir zaman üst tabakaya gelmeyecek bunu sende biliyorsun.Üst tabaka yedikçe senin düzelttiğin alt tabaka tekrar bozulacak.Sen birdaha düzelteceksin sonra bir daha bozulacak çünkü o sıra üst tabakaya gelmeyecek hiçbir zaman.Boş uğraşı yani bu ülke böyle gider

Dostum Erdogan nedir ? Gecmiste sucuk satan alt tabakadan bir adam. Bugün onun iktidarı altında pekcok yolsuzluk ve hukuksuzluk yaşanıyor ve artık bunları saklayamoyorlar bile.

Demem o ki ülkenin başına kimin geçeceğini bilemezsin , kimin ne olacağını da bilemezsin. O yüzden bizim yapabileceğimiz tek şey elimizin ulaşabildiği yerleri düzeltmek.

Bu arada ben alt tabakadan başlayalım falan demiyorum. Herkes önce kendini sonra yakın çevresini düzeltmeye çalışmalı diyorum. Bu işin alt üst tabakası yok .

Ege Cansen’in bugünkü yazısından;

Aynı doğal ve beşeri zenginliklere sahip iki toplumun iktisadi gelişmişlik düzeyleri arasındaki fark, ahlak seviyeleri arasındaki farka eşittir. Hemfikir olunması zor, çok ağır bir hükme vardığımın farkındayım. 85 yaşındayım ve böyle düşünüyorum. İktisadi gelişmişlik “kişi başına milli gelir”, “eşitlikçi gelir dağılımı”, “düşük enflasyon”, “düşük işsizlik” ve “döviz dengesi” gibi ekonomik metriklerle ölçülüp sıraya konabilir. Ancak hükmün içindeki kilit kavram ahlaktır. Bunun tanımını da hükmün sorumlusu olarak benim yapmam gerekir. Ahlak, bireyin kişisel çıkarını azamiye çıkarmaya çalışırken, diğer bireylerin ve toplum genelinin çıkarlarına halel getirmeyecek şekilde davranmasını sağlayan yasaklar manzumesidir. Dikkat edilirse, bu tanımda bireylerin çıkarlarını azamileştirmeye çalışması doğal, makbul ve ahlaki bir davranış kabul ediliyor. Ahlaksızlık, bunu üçüncü kişilerin ve toplumun genelinin (ikisi aynı şey değil) çıkarlarına halel getirme pahasına yapmaktır diyor. Max Weber, kapitalizmle iktisaden kalkınmış milletlerin, ortak özelliğinin Protestan ahlakından doğan “püritenlik” olduğunu ileri sürmektedir. Püritenlik dini bir kavram değil, bir yaşam tarzıdır. Çalışkanlık, dürüstlük, yardımseverlik, faydacılık, akılcılık, sade yaşama ve tevazu demektir. Bunların hepsi yüksek ahlakın değişmez bileşenleridir. Tanrı kullarından bundan başka bir şekilde davranmalarını istemiş olamaz

bu kaçıncı oldu ve hala devam ediyor

burası kimin hakimiyetinde acaba fethetmek lazım

o bölgenin kaçağını gene o bölgeyr kitleseler oda yeter bence

ben olsam geliri gelmeyen elektriği keserim kendi elektriği kendileri üretsinler

Geneli dem partili (eski adı hdpli) bölge, yüzdeye vurduğun zaman çoğunlukla zaten en çok kaçak elektrik kullanan bölge, parasını ise herkes ödüyor. Ama sadece bu değil ödediğiniz, bunların desteklediği pkk - pyd ile mücadeleye milyon dolar para harcanıyor, kullanmak zorunda kaldığın her bomba senin verginden gidiyor. Üstüne bunların meclisteki vekillerine sen maaş veriyorsun. Üstüne şehitler veriyorsun.

Kaçak elektrik faturasına gelene kadar sen zaten aldığın 3 kuruş paranın yarısını bir şekilde bunlara veriyorsun. İliğinize kemiğinize kadar sizin cebinizden para akıyor bunların varlığı yüzünden.  Elektrik ne ki?

Ayrıca bu bölgedeki çoğunluk dediğim gibi dem partili ve herkes bunu biliyor. Dem parti ise kürdistan diye bir paçavranın peşinde israilin maşalığını yürüten bir parti. Seçmenleri de israilin proxy'si olmuş oluyor otomatikman. Yarın bir gün bir savaş halinde hançeri sırtınızdan ilk saplayacak olanlar. Bu gün elektrik saplar yarın hançer saplar.

Alın bu da dem partinin verdiği konserde açılan israil bayrağı:

Bu da kaçak elektriğin yoğun kullanıldığı ve çoğunluğu dem partili - bölücü kürdistancı olan bölgeye destek veren netenyahu ailesi:

Kimlerin kimin kucağında oturduğunu iyi görün. Şimdi devlet bu bölgeye bir müdahaleye kalkıştığı anda başta israil ve abd olmak üzere insan hakları ve özgürlük çığlıkları atmaya başlar.

60 senedir gerek canlarınızı yitirerek gerekse terör ve siyasi faaliyetlerine paranızı harcayarak her yerde her şeylerini ödüyorsunuz zaten bunların. Elektrik faturasına mı takıldınız? Peh.  Söz konusu dem partililerin yoğun olduğu yerlerdeki sorunlarsa; kaçak elektrik bu sorunların en küçüğüdür.

Ha bide bu kaçakçılara gariban diyen var. Onların faturasını ödemek zorunda kalan, bir maaşla maaşının yarısı kira olan, çocuk okutan namuslu milyonlarca insan gariban değil zaten dimi? Herkes gökdelenlerin tepesinde bedavadan hayat yaşıyor da bir tek kaçak elektrik kullananlar gariban zaten dimi? Hep zaten çalan gasp edenler gariban olmuştur bu ülkede. Niyeyse hakkı gasp edilenlere kimse gariban demez, hemen haksızı savunan birileri çıkar!!!

Yani isterse suya altın eklesin fark etmez.

Devletin amacı vatandaşlarının temel ihtiyaçlarını karşılamaktır.

siz hiç maaşla çalışan Anne gördünüz mü? Ulaşım, iletişim, su, elektrik bu gibi şeylerin ücretli olduğu devletler 5 asır sonra ilkel devletler olacaklar.

Tam tersi bedavacilikm, belescilik toplumlari çürütür .

Refah devleti politikalara uygulan Ab ile uygulamayan Abd arasındaki farka bakabilirsin. Avrupa bu zihniyetle giderse 50 yıla kalmaz büyük bir güç olma özelliklerini yutirecekler .

Elektrik kendiliğinden ortaya çıkmıyor. Türkiye elektriğini yarısını ithal dogalgaz ve kömürle üretiyor. Bunu üretmek bu kadar zahmetli ve pahalı iken bunu kullananlarda emeğe saygı gösterip harcadıklarıni ödemeliler.

Odemeliler ki yeni yatırımlar yapılabilir, çalışanların maaşları ödensin, bakım onarım jsleri yapılsın. Herseye çökmek hak gibi algilanirsa orada verimsizlik ve sonunda fakirlik başlar.

Şunu unutmayın bedava akşam yemeği yoktur bedava olan herseyin bedeli başka bir yerden çıkar. Bu kafada olan zengin ülkeler fakirlesirken fakir ülkeler ise Venezuella , Arjantin haline gelir. Bu zihniyetten uzak durmak zorundayız.

1. Bedavacılık ve Sosyal Devlet Kavramları: Bedavacılık ya da beleşçilik toplumları çürütmez; aksine, temel ihtiyaçların karşılanması toplumsal dayanışmayı ve refahı artırır. Sosyal devlet anlayışı, insanların temel ihtiyaçlarını karşılayarak daha güçlü, daha üretken bir toplum yaratmayı hedefler. Avrupa'daki refah devletleri bu anlayış üzerine kuruludur ve bugün bile pek çok alanda ABD'den daha yüksek yaşam kalitesine sahiptir. Her iki sistemi de eleştirenlerin gözden kaçırdığı şey, sosyal yardımların yalnızca tüketim değil, üretim ve inovasyon üzerindeki dolaylı etkileridir.

2. Elektriğin Üretim Maliyeti ve Kaynakların Kullanımı: Evet, elektrik üretimi maliyetlidir ve kaynakları gerektirir. Ancak burada önemli olan nokta, elektriğin bir kamu hizmeti olarak görülmesidir. Elektriğin devlet tarafından sübvanse edilmesi, özellikle dar gelirli kesimlerin yaşam kalitesini artırarak onları ekonomik olarak daha üretken hale getirebilir. Üretken ve güçlü bir orta sınıf, ekonominin sürdürülebilirliğini sağlayan en önemli unsurlardan biridir. Bu da aslında, enerji yatırımlarını ve teknolojik gelişmeleri artıracak bir ekonomi yaratabilir.

3. Yeni Yatırımlar ve Bakım Maliyetleri: Ücretsiz elektrik sağlama politikası, elektrik üretimi için farklı finansman modelleri geliştirilerek desteklenebilir. Örneğin, devlet yenilenebilir enerjiye yönelik yatırımları artırarak enerji maliyetlerini uzun vadede düşürebilir ve çevreye duyarlı bir enerji politikası benimseyebilir. Ücretsiz elektrik, verimli bir planlama ve yenilikçi enerji kaynakları ile sağlanabilir. Ayrıca, sosyal yardımlar gibi kamu hizmetleri de uzun vadeli refah ve büyüme hedefleriyle uyumlu olabilir.

4. Sosyal Devlet Politikalarının Gücü: AB ve ABD karşılaştırmasında, Avrupa'nın sosyal devlet politikalarının kısa vadeli ekonomik sonuçlarından ziyade uzun vadeli toplumsal refahı hedef aldığı unutulmamalıdır. Avrupa ülkeleri, ABD ile karşılaştırıldığında, sağlık hizmetlerine, eğitime ve sosyal haklara daha fazla yatırım yapmışlardır ve bu, genel yaşam kalitesinde gözle görülür bir fark yaratmıştır. Ekonomik büyüme yalnızca maddi çıktılarla değil, aynı zamanda toplumsal refah ve sürdürülebilir kalkınma ile de ölçülmelidir. "Büyük bir güç olma" söylemi yalnızca ekonomik büyümeyle değil, toplumsal adalet, eşitlik ve sürdürülebilir kalkınma ile sağlanabilir.

5. Alternatif Enerji ve Gelecek Yatırımlar: Türkiye’nin elektrik üretiminin önemli bir kısmı ithal doğalgaz ve kömürle sağlanıyor olsa da, yenilenebilir enerjiye yapılacak yatırımlarla bu bağımlılığı azaltmak mümkündür. Ücretsiz elektrik sağlama önerisi, özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarının daha fazla kullanılmasını teşvik eden bir politikayla desteklenebilir. Uzun vadeli enerji politikaları, bağımlılıkları azaltarak maliyetleri de düşürebilir.

6. Verimsizlik ve Fakirlik İddiası: Elektriğin ücretsiz verilmesi, verimsizlik yaratmaz; aksine enerji verimliliği politikaları ile birlikte ele alınırsa, tüketimi daha verimli hale getirebilir. Ücretsiz elektrik, daha az gelişmiş bölgelerde eğitim, sağlık ve üretim faaliyetlerinin artmasını sağlayarak yoksulluğun azalmasına katkıda bulunabilir. Fakirlik, kamu hizmetlerinin yetersizliğinden ve adil olmayan kaynak dağılımından kaynaklanır, bu nedenle kamu hizmetlerinin genişletilmesi, toplumun genel refahını artırabilir.

Sonuç olarak, bedava elektrik toplumsal refahı artıran bir sosyal politika aracı olabilir ve bu, doğru planlama ve kaynak yönetimi ile sürdürülebilir hale getirilebilir. Kamu hizmetlerinin bedava olması, toplumun en savunmasız kesimlerinin hayat kalitesini artırmak ve uzun vadede toplumsal refahı güçlendirmek için bir yol olabilir.

valla eüaş santralinde yenilemede yaptım, aklına gelebilecek yerlerine girip çıktım.

adamlar santrali yenileyip santrali çalıştırmayıp üstüne trdeki özel santralden elektrik aldılar, diyeceklerim bu kadar. devletin verimlilik filan salladığı yok boşuna kendimizi yırtmaya gerek yok. en güzel elektrik te hydro elektrik santrallerinden üretiliyor lakin mw olarak gas turbinine yetişmiyor.

Kaçak Elektrik Tüketimi:

Ayrı Hat Çekilerek Yapılan Tüketim Eylemi

Kaçak elektrik tüketimi, enerji kaynaklarının kontrolsüz ve yasadışı bir şekilde kullanılmasını ifade etmektedir. Ayrı hat çekilerek yapılan kaçak elektrik tüketimi, en yaygın eylemlerden biridir.

Ayrı Hat Çekilerek Tüketim Eylemi

Son yönetmeliğin 42. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinde, “perakende satış sözleşmesi veya ikili anlaşma mevcutken ayrı bir hat çekmek suretiyle dağıtım sistemine müdahale ederek sayaçtan geçirilmeksizin elektrik enerjisi tüketmesi” şeklinde tanımlanmaktadır. Bu tanım, tüketim sırasında sözleşme varlığının bulunması durumunda oluşur. Yani, sözleşme ile bağlı olan bir tüketici, elektrik enerjisini yasa dışı bir yöntemle kullanıyorsa, bu durum kaçak elektrik olarak değerlendirilmektedir.

Sözleşmesiz Tüketim ve Yönetmelik Kapsamı

Yeni Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nde, sözleşmesiz tüketim ile ilgili eylemler, ayrı bir hat çekilerek gerçekleştirildiğinde, 42. maddenin (b) bendi yerine farklı bir madde kapsamında değerlendirilmektedir. Yani, eğer tüketim sözleşmesi yoksa, bu durum başka bir kategoriye alınacaktır. Ancak, bu tür bir eylemin tespit tutanağında, ayrı bir hat çekildiğinin ve sayaçtan geçmediğinin açıkça belirtilmesi gerekmektedir. Bu durum, yapılan işlemlerin yasal bir çerçeveye oturtulabilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.

Dağıtım Sistemine Müdahale

Ayrı hat çekilmesi, dağıtım sistemine müdahale ile gerçekleşmektedir. Yönetmelikteki 42. maddenin (b) bendinde belirtilen bu eylem türü, ayrıca 44. maddenin ikinci fıkrasında “hiç ölçülmeden” yapılan diğer tüketim eylemlerinden ayıran unsurları da içermektedir. Önceki yönetmeliklerde, harici hat çekilmesi yoluyla yapılan kaçak tüketimler, “hiç ölçülmeden” yapılan diğer müdahalelerle birlikte ele alınmaktaydı. Bu bağlamda, yeni yönetmelikte yapılan düzenlemelerle birlikte, kaçak elektrik tüketimindeki tanımlar ve kapsam daha net bir şekilde belirlenmiştir.

Kaçak Elektrik Tüketiminin Tespiti

Ayrı hat çekerek yapılan kaçak elektrik tüketiminin tespit edilmesi, diğer eylem biçimlerine göre daha zordur. Kullanım yerindeki cihaz veya makinelerden birinin veya birkaçının kaçak olarak beslendiğinin tespiti, dikkatli bir gözlem gerektirir. Tespit tutanağında, harici hattan beslenen makinelerin kurulu güç bilgileri de yer almalıdır. Yeni Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği, bu tür durumlar için farklı bir hesaplama yöntemini de içermektedir.

Hesaplama Yöntemleri

Yönetmelik, 44. maddenin (3) fıkrasına göre, mühürlenmiş sayaçtan geçirilmeden ayrı bir hat çekilmesi durumunda, tüketilen elektrik enerjisinin sadece bu hat üzerindeki cihazların kurulu gücü dikkate alınarak hesaplanacağını belirtmektedir. Bu durumda... Devamı

Bilinçli Olun ve Haklarınızı Koruyun!

Kaçak elektrik cezaları hakkında bilgi almak için Kaçak Hesapla web sitemizi ziyaret edin!

Ayrıca sosyal medya hesaplarımızdan da bizlere ulaşabilirsiniz.

Instagram

X

LinkedIn

Medium