Honda Civic FD6 Uzun Dönem Kullanıcı İncelemesi - Sayfa 2

Question

Merhabalar alacak olanlara merak edenlere yardımcı olabileceğini düşündüğümden elimden geldiğince detaylı bir şekilde 2.5 yıla yakın 34 bin kilometre kullandığım 2010 otomatik vites (makyajlı) Elegance Civic'i sizlere tanıtmak istiyorum. Aracı 2013 yılının Ekim ayında 54 bin kilometrede iken iki parçası boyalı olarak 40.500 liraya aldık. Uzun bir birlikteliğim oldu diyebilirim. İyi kötü çok anım geçti içinde. Ama bir anlık turbo ve düz vites araç hevesiyle hiç akılda Civic'i satma fikri yokken 1.4T Astra'ya geçişimiz oldu. Zaten kısa sürede bir hayli kilometre yapıp çabuk sıkıldım ondan. Onu da başka bir zaman başka bir konuda tanıtırım artık  İç Mekan İç mekanda ağırlıklı olarak sert plastik kullanılmıştı. Dijital olarak hızın yazdığı kısım hariç göğüsün tamamı sert plastik ile kaplıydı. Sert diyerek hakkını yemeyeyim saçma sapan bozukluktaki yollara girmedikçe trim sesi yapmazdı. Belki benimki makyajlı olduğu için öyleydi. Makyajsız kullanıcılarından trim sesiyle başı dertte olan çok kişi vardı. Sert plastik olmasının bir başka dezavantajı ise çabuk çizilmesi oluyordu. Kız arkadaşıma (eski kız arkadaşım demem daha doğru olur zira tekmeyi yedim diyebilirim ) çiçek aldığımda saplarının azcık sürtmesiyle çizilmişti mesela göğüsün ufak bir bölümü. İçin gidiyor tabii ama ses edemiyorsun. Şimdi bana yaşatmış olduklarını o zamanlar rüyamda falan görmüş olsam anında sağa çeker indirirdim arabadan o çiziklerden sonra Neyse şükür atlattım o karanlık ayrılık acısı günlerini konumuza devam edelim Kapı içleri döşeme ile kaplıydı. Ve kapıların üstünde bulunan plastik anlam veremediğim şekilde yumuşak plastiktendi Hem de 4 kapının ki birden İçi büyük sayılabilecek ve ileri geri kayan güzel bir kol dayaması vardı. Aynı şekilde arkada da kol dayama vardı. Koltukları rahattı. Yan destekleri süper olmasa da fena değildi. Uzun yolculuklarda asla yormazdı. Benim aracımın dışı füme içi krem olunca üstüne bir de sunroofum olunca içi çok ferah hissettirirdi. Ama alışana kadar göğüsün şekli ve konumuyla önde oturana darmış hissi verebilir. Koltuk kendime göre ayarlıyken (boyum 1.78) arkamda 1.84 boyundaki arkadaşım rahatlıkla oturabilirdi. Güzel bir diz mesafesi vardı. Şaft tünelinin olmayışıyla da 5 kişi rahatlıkla yolculuk yapılabilirdi. Çok gidip geldim Eskişehir'e okuluma arkadaşlarımla beraber hiç sıkıntı yaşamadık. Güzel sayılabilecek bir ses sistemi vardı. Biraz beklentiyle alakalı tabii ama kesinlikle standart bir kullanıcıyı memnun edeceğine eminim. Radyonun tuşları hoşuma gitmezdi. Farlar açıkken radyonunda ışıkları yandığından dolayı ısınırdı ve elle bir kanala basmak istediğimde tuşlar kırılacakmış gibi olurdu bazen. Bu durum çok canımı sıkardı. Kapı ilerindeki cepler çok büyük değildi ama kesinlikle yeterli seviyedeydi. Vitesin hemen önünde ve el freninin hemen yanında kayar kapalı saklama gözleri vardı. Cüzdan, telefon, anahtar gibi eşyaları sokuşturmak için kullanışlı gözlerdi. Vitesin önündeki gözün hemen üstünde açık olan kapaksız bir göz vardı açıkçası orası hoşuma gitmezdi. Ayrıca bu iki detayı iç mekana katmam gerektiğini düşünüyorum; birisi camların tek tuşla açılıp kapanmaması (şoför camı hariç) çok canımı sıkardı. İkinci ve en önemlisi yalıtım gerçekten vasattı. Ankara'dan Eskişehir'e okuluma gidip gelirken Sivrihisar'a kadar olan kalitesiz asfaltta içerideki uğultu mahvederdi. Hem yol sesi alırdı hem rüzgar sesi alırdı ve maalesef en rahatsız edeni yokuşları rahat çıkmak için gaza basınca da motorun sesini ve titreşimini tamamen içeride hissetmek olurdu.  Motor Şanzıman Gelelim motor kısmına. 1.6 litrelik i-vtec isimli bu motor 6500 devirde 125 beygir güç 4200 devirde de 152 NM tork üretirdi. Motor 7200 devirde kesiciye girerdi. Bilmeyenlerin bu i-vtec motora daha doğrusu SOHC diye tabir edilen (üstten tek egzantrikli) motora başkan 5.500'den sonra bir vtec açtım uçtum kaçtım vs dediği gibi daha doğrusu attığı gibi durumlar olmuyor O efsaneler B16B'lerde kaldı. Hele hele FD6 Civic'iniz otomatikse çok nazlı bir şekilde hızlanıyor. 0-100 verisi 12 saniyeden fazlaydı diye hatırlıyorum Otomatik şanzımanı sağlam falan olsa da performansı ciddi anlamda törpülüyordu. Düz vitesinden 2 saniye kadar daha yavaştı otomatik versiyonu. Ayrıca şehir içi trafiğinde de fazla yakmasına neden oluyordu. Ankara'da şehir içi ortalamam 10.5 altına pek inmezdi. Fakat uzun yolda uzun vites oranları sayesinde 6 - 6.5 litreler gördüğüm olurdu. Şanzıman her ne kadar sağlam da olsa vites geçişlerini hissettirmese de dediğim gibi hem performansı törpülüyor hem de tüketimi arttırıyordu. Yol Tutuş Fren Süspansiyonlar serte dönük ayarlanmıştı. Bu yüzden maalesef ufak bir çukurdan bile geçerken sanki süspansiyonları da geçerken oraya bırakmışsınız gibi bam güm sesler gelirdi. Bağımsız süspansiyon olduğu için darbe emişi iyi olmalı diye bekliyordum ama çukurları olduğu gibi hissederdim. Çukurlar neyse de bahsettiğim o bam güm sesler gerçekten can sıkıcı olurdu. Hele ki aracın içi kalabalıksa. En ufak çukura bile düşseniz bu sesler gelirdi. Yol tutuş anlamında pek sıkıntı yaşamadım. Harika bir yol tutuşu yok ama kesinlikle yeterli düzeyde bir yol tutuşu olduğunu düşünüyorum. Zorladığımda birkaç kez arkadan kopmuştu ve VSA müdahalesiyle tekrar çizgisine oturmuştu. Direksiyonun tepkilerini başarılı bulurdum. Gayet net tepkileri vardı. Gelelim can sıkıcı bir diğer konuya; Frenler ! Ciddi anlamda her FD6 kullanıcısının sorunu. Kimsenin inkar edemediği felaket bir sorun. Aracın frenleri ciddi anlamda zayıf kalıyordu. Balatalarım yeni değişmiş disklerim yeni tornalanmışken bile ABS çok çabuk devreye girerdi ve araba zar zor dururdu. Hele yağmurluysa hava daha fena Yazlık lastiklerim GoodYear Excellence kışlıklarım ise GoodYear UG8 idi. İkisinde de aynı şekilde frenlemeden memnun değildim. Kullandığım bu süre boyunca ufak bir kazam oldu ve sağ taraftaki far yıkama mekanizmam parçalandı. 2 haftaya yakın parça gelmesini bekledim ve tamponum boyandı. Onun dışında hep 10 binde bir yağını filtrelerini değiştirtip sübap ayarı yaptırdım. BRC LPG kitini kendimiz taktırdım ve bahsettiğim süre boyunca sorunsuz kullandık. Gaz nerde ucuzsa ordan alırdım garibim BP hariç hiç seçmezdi ama ne zaman BP'den alsam arıza lambası yakardı  Hayatımın önemli anlarında hep Civic vardı yanımda. Genelde içindeydim. İçinde olmak isteyeceğim insan(lar)la Çok uzadı galiba konu yazdıkça o günler o ilkler o anılar bir bir gözlerimin önüne geliyor. Umarım okuyanların işine yarar. Sattıktan sonra plakası değiştiği için bizdeki plakasıyla olan fotoğrafları paylaşmakta sakınca görmüyorum. İlgilenenlerin aklına takılanlar olursa elimden geldiğince cevaplamaya çalışırım. Edit    Edit: Fotoğraflar çok geç yükleniyor kusura bakmayın...

Answer

Benim cok uzun kullanmisligim olmadi bu araci ama,suspansiyon arkadasin aksine yumusak ayarlanmis bir aracti.Ve alcak olan siluetine ragmen gorece yatma egilimi gosteren bir ayarda idi.
Frenler ise bu sinif ve motorizasyonda olan araclardan daha buyuk 284mm ebadinda ama bir sekilde neden oldugu bilinmeyecek bir sekilde tatminkar bir frenlemesi yoktu.

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

Answer

2008 Elegance otmatik 171k almış bulunuyorum.

Aracımda LPG yok. Motor arıza ışığı yakmayan, sorun yaşatmayacak
Hangi markayı taktırmalıyım. Bütçe kısıtlı (2000-2500)..
Güncel fiyatlardan Bilgisi olan servis ve fiyat paylaşımı yapabilir mi.
İstanbul Avrupa yakası için.
Bir de vites Topuz’u ile el freni tutacağı deforme olmuş. Nasıl ve nereden değişebilirim.

Satmış olduğum 2006 city elite aracımda otm kapanan ayna vardı bunda yok. Çok ilginç.

< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

Honda Civic FD6 Uzun Dönem Kullanıcı İncelemesi (2. sayfa)