Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
İşte Galatasaray farkı (2. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
1 Misafir - 1 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
bir maç kazandı 11 Türk aslanı oldular, avrupada haşat oldular ondan sonra 11 Türk aslanı söndü nerde bu yabancılar oldu, hakemin ve yan hakemlerin bile artık galatasaray forması giydiği bir maçla uefa kupasında 1 tur atladınız müthiş mücadeleci kahraman bir takım oldunuz, geçin bunları, son senelerde belki de en kötü sezondur galatasaray için, ligde kazanılan puanlar ortada, avrupada alınan sonuçlar, koca bir sezon galatasaray başarısızdır, tek başarısı kazanılan fenerbahçe maçıdırki bu maçın kazanılmasının tüm hataların tüm kayıpların tüm başarısızlıkların görmezden gelinmesine neden olacağını bildiği için tüm futbolcular, canla başla mücadele ettiler, sonuç olarak ortada bir galatasaray farkı yoktur ve bu sene için galatasaray kesinlikle fenerbahçeden daha başarılı değildir -
Galatasaraylı diye birşey yoktur para herşeyin ilacıdır futbolda 
-
Fenerbahçe'ye ruh lazım
Galatasaray çok sıkıntılı bir dönemi şampiyon bitirmeyi garantiledi, Fenerbahçe ise zar zor da olsa Şampiyonlar Ligi'nde mücadele etmeye hak kazandı.
Kadro zenginliği, tribün desteği, maddi olanak, hoca ile devam vb... Aradaki bunca farka rağmen, Fenerbahçe niye ipi göğüsleyemedi diye sormak lazım.
Hep diyoruz, tek ölçüt şampiyonluk değil ama transfere milyonlarca Euro harcayan bir takımın başarısızlığının da sorgulanması gerekir.
Burada en büyük eksik; inanç, mücadele azmi, kulübün büyüklüğünü anlama bence.
Galatasaray'ı şampiyon yapan Galatasaraylılık ruhu taşıyan gençleriydi.
Yabancılarından hemen hemen hiç yararlanamayan Galatasaray'ı gençleri sırtladı, taşıdı.
Fenerbahçe'yi ise en kritik derbi maçında ateşleyen bir tek futbolcu yoktu.
Eğer Pierre Van Hooijdonk tipinde bir tek oyuncu olsa, bu ligin çehresi başka olabilirdi.
Fenerbahçe yönetiminin artık bu gerçeği görmesi ve ona göre transfer politikası izlemesi zorunlu.
Tekmeye kafa atan oyuncun olmazsa, aldıkları transfer ücreti ne olursa olsun, iddialı bir takım kurmanız mümkün değil.
Fenerbahçe bu krizi Denizli'de de yaşadı, Ali Sami Yen'de de yaşadı, Gençlerbirliği maçında da yaşadı.
Tüm spor dalları gibi, takım oyunu kadar, bireysel yetenek ve mücadele azmine dayalı bir oyun futbol.
Terinizin son damlasına kadar savaşmazsanız, maçın başından, kazanma azmini ruhunuzun derinliklerinde hissetmezseniz, kaliteniz kazanmayı garanti etmiyor.
Galatasaray şampiyonluğu çok kaliteli bir takım olduğu için değil, bu işe en çok inanmış bir ekip olduğu için kazandı.
Fenerbahçe'nin önümüzdeki dönem transfer politikasında bu konuya dikkat etmesi büyük önem taşıyor, yoksa yine aynı tablonun yaşanması kaçınılmaz olabilir.
İkinci olarak da takıma teknik adam kadar bir mentör gerekli olduğu anlaşılıyor.
Yine de çekişmeli, heyecanlı, son ana kadar süren bir yarış yaşadık.
Eleştirmemize rağmen bu takım bize Avrupa'da hem keyifli, hem heyecanlı anlar yaşattı.
O nedenle emeği geçen herkese teşekkürler.
Ergun Babahan /http://www.sabah.com.tr/haber,2C784B20296B4F23AC7FE9B46D1D1774.html
-
G.Saray ile F.Bahçe arasındaki fark
Galatasaray'ın bazen tek yabancılı, bazen yabancısız kadrosunun, sahada sergilediği tempo, yardımlaşma ve rakibi oynatmayan pres sayesinde bugünkü konuma gelmesi ders niteliğindedir.
Günümüzde, ne kadar yetenekli olursa olsun koşmayan, pres yapmayan ve devamlılığı olmayan oyuncular kabul görmüyorlar. Kaliteli, kariyerli yabancılar eğer koşmuyorlar, savaşmıyorlarsa; medyanın, yöneticilerin ve taraftarların bunlara ilgi göstermemeleri lazım. Çünkü hak etmiyorlar.
Geçen hafta Chelsea-Liverpool maçını Londra'da izledim. İki takımın oyunu yönlendiren isimleri Lampard ve Gerrard. Sezon sonu olmasına ve ağır maç trafiğinde o kadar yorulmalarına rağmen, 120 dakika sahanın her yerinde pres yaptılar. Adam eksiltmeye ve oyunu yönlendirmeye çalıştılar.
LİNCOLN NE KATKI YAPTI?
Şimdi G.Saray'dan Lincoln'ü örnek vermek istiyorum. Kalitesi, yetenekleri tartışılmaz ama takımına ne katkıda bulundu? Bütün sezon ya sakattı ya yürüyerek oynadı. Bütün bunlara rağmen final niteliğindeki Fenerbahçe ve Sivas maçlarında Galatasaray cephesi Lincoln'ü en önemli silah olarak gördü. Ama Lincolnsüz, tamamına yakını Türk futbolculardan kurulu Galatasaray, bu iki maçtaki performansı ve aldığı neticelerle futbolun bir takım oyunu olduğunu kanıtladı.
Bu konudaki görüşlerim için bir diğer örnek de 2000 senesindeki UEFA şampiyonluğu... O yıl Galatasaray, birbirinden güçlü takımları eledi, finalde de dünya devlerinden Arsenal karşısında kupayı kazandı. Biri kaleci 3 yabancıyla... Hagi uzatmada kırmızı kart gördükten sonra da iki yabancılı 10 kişiyle.
ZİCO'DAN İNTİHAR 11'İ
Şimdi gelelim Zico'ya... Gençlerbirliği maçı çok önemliydi. Alınacak 3 puanla Sivas'ın galibiyeti halinde şampiyonluk ibresi Fenerbahçe'ye dönecekti. Bunu bir tarafa bırakalım, Gençlerbirliği karşısında kaybedilecek puanlar ise Trabzon deplasmanında galibiyet haricinde bir netice sonrası Fenerbahçe'yi UEFA kupasının bile dışında bırakacaktı.
Böyle kritik bir maçta, Zico yine Maldonado'yu oynattı. Sol kulvarda birbirleriyle belki de hiç oynamamış Uğur BoralAli Bilgin ikilisini görevlendirdi. Gol kralı da kulübedeydi. Yine tam bir intihar 11'iydi. Ama bu sefer korktu ve değişiklik için 60. dakikayı bekleyemedi. Maldonado ve Ali Bilgin'i dışarı aldı. Maldonado'yu ıslıklattı, Ali Bilgin'i ise tam bitirdi.
SEMİH'E DİYECEK YOK
Semih oyuna girdikten sonra kontrol Fenerbahçe'ye geçti. Bir gol ve bir asistle takımının Şampiyonlar Ligi'ne katılmasını sağladı. Kendisini takdir etmekten başka söylenecek bir şey yok. Zico, büyük teknik adam yanlışlarının yanı sıra bu sezon dünyada benzeri olmayan bir uygulamaya imza attı. Hem sistemi işleten hem gol kralı bir santrforu müzmin yedek yaptı. Zico'da birazcık vefa duygusu olsa hak etmediği halde sınırsız kredi tanıdığı Kezman ile Semih'i Gençlerbirliği maçında ilk 11'de çift santrfor oynatırdı.
Son bir paragraf da yönetim için açmak istiyorum. Yabancı sayısı sınırsız olsa da transferde günümüz futbol ilkelerine uygun oyuncular alınmalı.
TAKIM RUHU ŞART
Büyük yeteneklerine rağmen koşmayan Alex, Avrupa'daki güçlü rakiplerden birine gitse bu durumuyla 18 kişilik kadroya dahi giremez. Ama ülkemizde bu tip oyunculara hayranlık duyuluyor. Alex'in kupa dahil son 3 Galatasaray ve iki Chelsea maçında yaptığı tek olumlu icraat yok. Kezman'ın hali ortada. Maldonado gibi 5 metrekare içinde oynayan bir oyuncu transfer edildi. Hem de kadroda 4 tane ön libero varken.
İşte bunlar ileriye dönük ders alınması gereken örnekler. Ayrıca büyük hedefler için takım ruhu şart. Buna bir örnekle yazımı noktalıyorum. Galatasaray'la final derbisi var. Kariyeriyle, ağırlığıyla arkadaşlarına yakın destek vermesi gereken Roberto Carlos İstanbul'da olmak yerine Brezilya'da hayatını yaşıyor. Ameliyat masasından kalkan Hasan Şaş hastaneden kaçıp Sivas'ta arkadaşlarının yanında!
Ömer Üründül /http://www.sabah.com.tr/urundul.html
-------------------------------------
Bu başlık konusu için bana kızan arkadaşlarına 2 tane Fenerbahçeli yazarın görüşünü aktardım, umarım onlara da kızmazlar.
-
Bu kadar maçtan sonra hala Alex'e laf edeni bir köşeye çekip sorgulamak lazım, 4 maçın 3ünde katkı yapar 1 inde yapmaz, olamaz mı ? Çok anormal birşeymiş gibi anlatıyorlar ya, oluşum açısından ne farkı varsa sahadiki oyunculardan, daha nasıl birşeyler bekliyorlarsa artık. Adam maç başına gol veya asist ortalamasıyla oynuyor, her maç koşmuyor deniyor istatistiklerde genelde en çok koşan ilk 3 oyuncudan biri oluyor, geliyorlar bu adama hala laf sıkıştırıyorlar, he canlarım he.
Gs da hiç tutturmasın 11 Türk vs diye, Leverkusen karşısında bunun en iyi cevabını gördük, o maç haricinde ligimizde genel anlamda takdire değer. -
bunları yazan senmisin ?
pardonda o maçtan önce konya ile kutupta maç yapıp 3 önemli futbolcusu sakatlanan siz değildiniz siz olupta o maçta alexi gökhanı semihi bıraksan sonra yenilsen ne derdin ? federasyondan başlar gittiği yere kadar sayardın heralde.o takıma bizde burda en az 10 atardık en azından neyin ne olduğu ortada.ilk maç ezdiğin takıma ne oluyorda ikinci maç oynayamayasın?
hakemler yan hakemler GS li demişsin heralde maçları izlemiyorsun,avrupada yapılan 200 küsür maçın 200 ündede GS hakemlerden çekti bırakta bi maçta ofsaytta olsa gol olsun penaltıya laf edecek en son takım sizsiniz unutmadık tiyatro sahnesinde kendini yerlere atmalarla gelen penaltıları.
ayrıca başarısız takım bu öylemi? merak ediyorum sezon başındaki takımımız bozulmasa sakatlıklar vs., sonrasında federasyonun özellikle gözlemcilerin taraflı cezaları olmasa o 9 puanlık fark şuan artarak şampiyon olsak o eksikler olmayıpta uefadada en az yarı final oyasak (b.münih rakibi olarak) sen bu yazdıkalarının kaç cümlesini yazacaktın objektif olarak.bakalım bu küçümsediğin takım 2-3 sağlam takviye ile seneye estirirken senin takımında yokları oynarken neler yazcaksın merak ettim çok başarılı bi sezon geçirmişsinya senin hesabınla çok ballı bi sezon geçiyorsunuz bence tadını iyi yaşasaydın uzun süre yaşayamayacaksın emin ol.bazı şeyleride fanatiklik sınırları dışında yazsan bazı Fenerli arkadaşlarımızın yaptığı gibi.
son bir soru başarı nedir senin için?
quote:
Orjinalden alıntı: Batuhan Kılıç
bir maç kazandı 11 Türk aslanı oldular, avrupada haşat oldular ondan sonra 11 Türk aslanı söndü nerde bu yabancılar oldu, hakemin ve yan hakemlerin bile artık galatasaray forması giydiği bir maçla uefa kupasında 1 tur atladınız müthiş mücadeleci kahraman bir takım oldunuz, geçin bunları, son senelerde belki de en kötü sezondur galatasaray için, ligde kazanılan puanlar ortada, avrupada alınan sonuçlar, koca bir sezon galatasaray başarısızdır, tek başarısı kazanılan fenerbahçe maçıdırki bu maçın kazanılmasının tüm hataların tüm kayıpların tüm başarısızlıkların görmezden gelinmesine neden olacağını bildiği için tüm futbolcular, canla başla mücadele ettiler, sonuç olarak ortada bir galatasaray farkı yoktur ve bu sene için galatasaray kesinlikle fenerbahçeden daha başarılı değildir
-
quote:
Orjinalden alıntı: VectrAirliness
quote:
Orjinalden alıntı: vavuli
biz zorunlu olarak 11 türk le oynuyoruz buna bir ihtirazım yok çünkü bu sene yabancı futbolcular iyi değildi yerli futbolcular formlarının zirvesindeydi galatasaray 11 yerliylede oynar 8 yabancıylada ama fenerbahçede öyle değildir takımın umudu yabancı futbolcular bir alex oynamıyınca takım çöküyo
bir maç yedeklerle çıkıyim dedi zico bursaya 2-0 yenildi bu acizlik değildirde nedir
o dediğin kayseriler tranbozlar kuddusiler seni kurtarır avrupa diye şişirdiniz kendinizi prens ilan ettininiz ne oldu karşına adam akıllı bir takip çıkınca bıraktın beşiktaşın grubunda olsaydın çıkabilecekmiydin ordan, sen git yıldız transfer et onu bunu türk yap sonra kendini dünya takımı ilan et sene sonundada böyle olur işte
sizin 11 aslan adam akıllı rakibe bile gerek kalmadan teslim edip gelmedi mi ? aldıgınız bir panionios galibiyeti o da 1 ofsayt gol 1 de uydurma penaltı ile :)
gruptan cıkma maçında bile gol atamayıp bordeaux sayesinde tur atladınız...sonrası malum leverkusen maçını söylemiyorum bile 20 dk icinde 3 mü olmustu ne ?
bütün bunların üstüne fenerbahcenin şu an finalde ki chelsea'ye elenmesine laf edebiliyorsun ya hayret.
evet alex oyanamayınca takım çöküyor ama çökmüş haliyle discodan gelip gsyi yeniyor (bkz geçen sene sahayı suladıgınız maç)
fenerbahçenin başarısı çok büyükte sanki grubundaki tek zor rakip interdi ordan çıktı gelebilecek en kolay rakiplerden biri seviila geldi sevilla yerine arsenal gelse eleyebilecekmiydi sizin gibileri görünce avrupada feneri tutmadığıma seviniyorum beter olun ayrıca o maçın hiçbir anlamı yoktu şampiyon belli olmuştu
galatasaray işi ciddiye alınca görüyoruz ne oluyo
-
quote:
Orjinalden alıntı: Batuhan Kılıç
bir maç kazandı 11 Türk aslanı oldular, avrupada haşat oldular ondan sonra 11 Türk aslanı söndü nerde bu yabancılar oldu, hakemin ve yan hakemlerin bile artık galatasaray forması giydiği bir maçla uefa kupasında 1 tur atladınız müthiş mücadeleci kahraman bir takım oldunuz, geçin bunları, son senelerde belki de en kötü sezondur galatasaray için, ligde kazanılan puanlar ortada, avrupada alınan sonuçlar, koca bir sezon galatasaray başarısızdır, tek başarısı kazanılan fenerbahçe maçıdırki bu maçın kazanılmasının tüm hataların tüm kayıpların tüm başarısızlıkların görmezden gelinmesine neden olacağını bildiği için tüm futbolcular, canla başla mücadele ettiler, sonuç olarak ortada bir galatasaray farkı yoktur ve bu sene için galatasaray kesinlikle fenerbahçeden daha başarılı değildir
bir maç değil sezounu çoğunda bu adamlar görev yaptı aynı durumda fenerbahçe olsa şu an 6.cı veya 7.ci olurdunuz her hafta takım arabanızı taşlar kral ilan ettiğiniz adamı rezil ederdiniz birde bu başarısızlık hikayesi gel bakalım karşılaştıralım
Fenerbahçe nin katıldığı lig ve kuplar
Turkcell Super Ligi
Önüne geçen:GALATASARAY
Fortis Türkiye Kupası
Eleyen:GALATASARAY
Şampiyonlar Ligi
Eleyen:Chelsea
hakikatten fenerbahçe çok başarılı olduğu için oynadığı 2 platformda başarısız galatasaraya elendi
2 takımın sene başından beri oynadığı futbola bakarsan GALATASARAY fenerbahçe Farkını anlarsın
-
-
quote:
Orjinalden alıntı: vavuli
quote:
Orjinalden alıntı: VectrAirliness
quote:
Orjinalden alıntı: vavuli
biz zorunlu olarak 11 türk le oynuyoruz buna bir ihtirazım yok çünkü bu sene yabancı futbolcular iyi değildi yerli futbolcular formlarının zirvesindeydi galatasaray 11 yerliylede oynar 8 yabancıylada ama fenerbahçede öyle değildir takımın umudu yabancı futbolcular bir alex oynamıyınca takım çöküyo
bir maç yedeklerle çıkıyim dedi zico bursaya 2-0 yenildi bu acizlik değildirde nedir
o dediğin kayseriler tranbozlar kuddusiler seni kurtarır avrupa diye şişirdiniz kendinizi prens ilan ettininiz ne oldu karşına adam akıllı bir takip çıkınca bıraktın beşiktaşın grubunda olsaydın çıkabilecekmiydin ordan, sen git yıldız transfer et onu bunu türk yap sonra kendini dünya takımı ilan et sene sonundada böyle olur işte
sizin 11 aslan adam akıllı rakibe bile gerek kalmadan teslim edip gelmedi mi ? aldıgınız bir panionios galibiyeti o da 1 ofsayt gol 1 de uydurma penaltı ile :)
gruptan cıkma maçında bile gol atamayıp bordeaux sayesinde tur atladınız...sonrası malum leverkusen maçını söylemiyorum bile 20 dk icinde 3 mü olmustu ne ?
bütün bunların üstüne fenerbahcenin şu an finalde ki chelsea'ye elenmesine laf edebiliyorsun ya hayret.
evet alex oyanamayınca takım çöküyor ama çökmüş haliyle discodan gelip gsyi yeniyor (bkz geçen sene sahayı suladıgınız maç)
fenerbahçenin başarısı çok büyükte sanki grubundaki tek zor rakip interdi ordan çıktı gelebilecek en kolay rakiplerden biri seviila geldi sevilla yerine arsenal gelse eleyebilecekmiydi sizin gibileri görünce avrupada feneri tutmadığıma seviniyorum beter olun ayrıca o maçın hiçbir anlamı yoktu şampiyon belli olmuştu
galatasaray işi ciddiye alınca görüyoruz ne oluyo
Karşılaştığımız takımlar Bordeaux, Psv(!), Helsinborg, Leverkusen, Wien, Panionios kadar güçlü deildi kabul ediyorum ben. Hatta bir itirafta bulunayım ben hayatımda bu kadar kötü inter, psv, cska, sevilla, chelsea görmedim, hiç bilmiyor Fener işi gitti elene elene chelsea'ye elendi, bir
lazım di mi Fenerbahçe'ye 
-
quote:
Orjinalden alıntı: cause_of_death
Bu kadar maçtan sonra hala Alex'e laf edeni bir köşeye çekip sorgulamak lazım, 4 maçın 3ünde katkı yapar 1 inde yapmaz, olamaz mı ? Çok anormal birşeymiş gibi anlatıyorlar ya, oluşum açısından ne farkı varsa sahadiki oyunculardan, daha nasıl birşeyler bekliyorlarsa artık. Adam maç başına gol veya asist ortalamasıyla oynuyor, her maç koşmuyor deniyor istatistiklerde genelde en çok koşan ilk 3 oyuncudan biri oluyor, geliyorlar bu adama hala laf sıkıştırıyorlar, he canlarım he.
Gs da hiç tutturmasın 11 Türk vs diye, Leverkusen karşısında bunun en iyi cevabını gördük, o maç haricinde ligimizde genel anlamda takdire değer.
yahu o 4 maçın 3 ünde katkı yapar dediğin anadolu takımları ile olan maçlar büyük maçlarda işime yaramıycaksa ne yapayim ben o adam ozaman sizin lincoln u eleştirme hakkınızda kalmaz hiç değilse lincoln kupa derbisinde oynadı ve faydasını gördük seneye oynayınca görücez ayrıca arkadaşın dediği doğru
-
quote:
Orjinalden alıntı: vavuli
quote:
Orjinalden alıntı: cause_of_death
Bu kadar maçtan sonra hala Alex'e laf edeni bir köşeye çekip sorgulamak lazım, 4 maçın 3ünde katkı yapar 1 inde yapmaz, olamaz mı ? Çok anormal birşeymiş gibi anlatıyorlar ya, oluşum açısından ne farkı varsa sahadiki oyunculardan, daha nasıl birşeyler bekliyorlarsa artık. Adam maç başına gol veya asist ortalamasıyla oynuyor, her maç koşmuyor deniyor istatistiklerde genelde en çok koşan ilk 3 oyuncudan biri oluyor, geliyorlar bu adama hala laf sıkıştırıyorlar, he canlarım he.
Gs da hiç tutturmasın 11 Türk vs diye, Leverkusen karşısında bunun en iyi cevabını gördük, o maç haricinde ligimizde genel anlamda takdire değer.
yahu o 4 maçın 3 ünde katkı yapar dediğin anadolu takımları ile olan maçlar büyük maçlarda işime yaramıycaksa ne yapayim ben o adam ozaman sizin lincoln u eleştirme hakkınızda kalmaz hiç değilse lincoln kupa derbisinde oynadı ve faydasını gördük seneye oynayınca görücez ayrıca arkadaşın dediği doğru
Alex'in Cl de yanlışım yoksa 6 asist ile asist krallığına oynuyor(du?), bunun yanında yanlışım yoksa 3 tane falan da golü var. Beşiktaş ne zamandan beri Anadolu takımı merak ediyorum. Galatasaray'ın da az canını yakmadı, bu sene kısmet olmadı yapacak birşey yok. Hadi bu sene diğer derbilerde çok birşey yapmadı diyelim, Avrupa'daki istatistiğini sen neye dayanarak silip atıyorsun, gelip oraya Lincoln'u hangi yüzle yazıyorsun çok çok merak ediyorum. Lincoln'ün de zamana ihtiyacı var, o zaman yazarsınız. Gelip burada Alex hakkında atıp tutmayın, ligimizdeki en iyi oyuncudur, çoğu renkdaşın gibi sen de saygı duymalısın, ha tabi işine gelirse...
-
quote:
Orjinalden alıntı: HydRopHyte
Burada önemli olan roberto carlos veya feldkamp değil. yani isimler değil.
Önemli olan Hasan Şaş gibi bir davranışı gösterebilmek. Siz 8 yabancı ile oynayan, hatta 11 yabancı talep eden bir kulübün taraftarı olarak (fenerbahçe li olduğunuzu farzederek yazıyorum) zaten bunun önemli olmadığını benimsemişsiniz. Endüstriyel futbol diyorsunuz, basarız parayı alırız istediğimizi diyorsunuz. Ben de diyorum ki; elbette para olacak, profesyonellik olacak ama takımda biraz da Hasan Şaş gibi, hakan Şükür gibi Fenerbahçe damgalı, yüreğini sahaya koyan futbolcularınız olacak ki ekip ruhu oluşsun. Yoksa mesaiye gelir gibi antrenmana gelen, parasını aldığı için veya primi de almak için görev gereği maça çıkan, çıkmak isteyen futbolculardan kurulu bie takımdan ziyade siz de Fenerbahçe ile ismi özdeşleşmiş, ruhunu taşıyan, tekmeye kafa uzatan (zamanında cemil turan, müjdat yetkiner, engin verel vs.) bir kaç futbolcunuz da sahada olsun,diğerleri de onun mücadelesini örnek alsın istemezmiydiniz ?
Pierre Van Hoijdonk ara ara FB maçlarını seyretmeye gelir.
Anelka maç için geldiğinde Fenerium'dan forma vb almıştır. Bu kişinin kendisi ile ilgili bir durum.
GS takım gibi takım olduğu dönemde Emre, Okan GS'a 5 kuruş kazandırmadan tabiri caizse kaçıp gitmiştir.
Onlarında ruhlarıyla oynadıklarını söyleyebilecek misin? Kaçıp gitiklerine göre GS ruhu onlarda yokmuş. Ama diğer taraftan baktığın zaman ikisi de UEFA kupası kaldıran kadronun önemli isimlerinden.
-
Galatasaray ın maçlarına baktığımızda;tempo,mücadele,pozisyonlar vb. görebiliyoruz. Çekiştiği rakibine bakarsak;tempo,mücadele yok,pozisyon az,,,,fark bundan ibaret,,, -
quote:
Orjinalden alıntı: cdemir
quote:
Orjinalden alıntı: HydRopHyte
Burada önemli olan roberto carlos veya feldkamp değil. yani isimler değil.
Önemli olan Hasan Şaş gibi bir davranışı gösterebilmek. Siz 8 yabancı ile oynayan, hatta 11 yabancı talep eden bir kulübün taraftarı olarak (fenerbahçe li olduğunuzu farzederek yazıyorum) zaten bunun önemli olmadığını benimsemişsiniz. Endüstriyel futbol diyorsunuz, basarız parayı alırız istediğimizi diyorsunuz. Ben de diyorum ki; elbette para olacak, profesyonellik olacak ama takımda biraz da Hasan Şaş gibi, hakan Şükür gibi Fenerbahçe damgalı, yüreğini sahaya koyan futbolcularınız olacak ki ekip ruhu oluşsun. Yoksa mesaiye gelir gibi antrenmana gelen, parasını aldığı için veya primi de almak için görev gereği maça çıkan, çıkmak isteyen futbolculardan kurulu bie takımdan ziyade siz de Fenerbahçe ile ismi özdeşleşmiş, ruhunu taşıyan, tekmeye kafa uzatan (zamanında cemil turan, müjdat yetkiner, engin verel vs.) bir kaç futbolcunuz da sahada olsun,diğerleri de onun mücadelesini örnek alsın istemezmiydiniz ?
Pierre Van Hoijdonk ara ara FB maçlarını seyretmeye gelir.
Anelka maç için geldiğinde Fenerium'dan forma vb almıştır. Bu kişinin kendisi ile ilgili bir durum.
GS takım gibi takım olduğu dönemde Emre, Okan GS'a 5 kuruş kazandırmadan tabiri caizse kaçıp gitmiştir.
Onlarında ruhlarıyla oynadıklarını söyleyebilecek misin? Kaçıp gitiklerine göre GS ruhu onlarda yokmuş. Ama diğer taraftan baktığın zaman ikisi de UEFA kupası kaldıran kadronun önemli isimlerinden.
Pierre fenerbahçe taraftarı için efsanedir, onların gönlünde baş köşededir. Beşiktaş'ta da Nouma Bjk taraftarı için aynı konumdadır. Bu iki taraftarın neden bu kadar sevildiğinin cevabı benim bu açtığım konunun ana fikrini oluşturuyor. Elbette futbolcu profesyoneldir ve hayrına forma giymez ama bunun bir kademe ilerisi de aldığı paranın hakkını vermek, forması için savaşmak, o formaya saygı duyduğu için ona uygun saygınlıkta davranışlarda bulunmakdır. Aldığı paranın karşılığı olarak sahaya çıkıp profesyonelce mücadele etmenin dışında işin bir de para ile alakası olmayan takım ruhundan bahsediyorum ve aslında siz bunu çok iyi biliyorsunuz ama sırf takımını savunmak uğruna yanlışa yanlış diyemeyecek noktadasınız.
Kendinize göre doğru yapıyorsanız, altyapıdan oyuncu yetiştirmeyin, 11 yabancı talebinizi de gerçekleştirin, üstüne bir kaç ultra stadyum daha yapın, parayı bastırın yıldızları getirin ve bakalım sonucunda ne olacak. Aslında yanlış yaptığınız yeri şu başlarda görseniz yolunuz açık olacak. Bunu yukarıdaki yazarlar, slaytlar dahil pek çok kişi görmüş, ama sizler taraftarlığı "ne yaparlarsa doğru yaparlar, koşulsuz gözü kapalı destek" noktasından ileri götürmeyip, yanlışları eleştirmezseniz, şu son 3 sezonda kaybettiğiniz 2 ders niteliğindeki şampiyonluğun devamlarını da yaşarsınız.
Emre ve Okan'a gelince;
orada kaçmak kelimesi ağır olmuş, bu futbolcuların sözleşmeleri bitmişti ve kendi istekleri ile, bence de doğru kararı alarak avrupa da oynamak istediler. sanki Galatasaray'ın sözleşmeli futbolcuları geceyarısı kulüpten kaçmış da canını kurtarmış gibi yazmışsınız. Bu iki futbolcu da çok çok iyi Galatasaray'lıdır, ayrıca çok da iyi profesyonellerdir. Galatasaray'da yürekten oynadıkları futbol ile yücelmiş, kariyerlerinin en güel günlerini yaşamıştır.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
