Kandiliniz Mübarek Olsun (2. sayfa)

quote:

Orijinalinden alıntı: holywars

herkesin kandili hayırlara vesile olsun


DH AMİN

quote:

Orijinalinden alıntı: sarman61

Allah razı olsun kardaş.

Tüm islam aleminin regaip kandili mübarek olsun. Umarım bu gece müslümanlar için iyi, hayırlı, bereketli ve huzurlu günlerin başlangıcı olur.

quote:


Mirac Kandili” heyecanı.
Üç ayların girişiyle kandil geceleri de başlamış olur.
İlkini “Regaip Gecesi” olarak idrak etmiştik.
Yaptığımız ibadetleri yüce Allah kabul etsin, yapacaklarımızı da.
Bu akşam ise, başka hiçbir peygambere nasip olmayan, sadece bizim peygamberimiz Hz. Muhammet Mustafa aleyhisselama nasip olmuş çok müstesna bir olay olan mirac gecesi.
Bu ümmetin peygamberine yapılan ikramdan ümmetin nasiplenmemesi nasıl düşünülebilir!?
Dolayısıyla mirac, hem Hz. Muhammet’e (as), hem de onun ümmetine bir büyük ikramdır.
Mevlid–i şerif’in müellifi merhum Süleyman Çelebi bu gerçeği ne güzel ifade eder:
Sen ki mirac eyleyup ettin niyaz,
Ümmetim miracını kıldım namaz.
Her kaçan/kere kim bu namazı kılalar
Cümle gök ehli sevabın bulalar.
Çünkü her türlü ibadet bundadır
Hakka gurbiyyetle vuslat bundadır...
Ben Muhammet ümmetiyim, ona nasip olan mirac bana da nasip olsun diyen namazı kılsın.
Mirac; kelime olarak yukarı çıkmak, yükselmek anlamına gelir. Terim olarak mirac; Hz. Peygamber’in (as) göğe yükselerek cenabı hakkın huzuruna kabul edilmesi olayıdır.
Zaman olarak, hicretten, yani dünyevi miracdan bir yıl, yada on yedi ay önce, Recep ayının 27. gecesi vuku bulmuştur.
Yani, dünyevi sıkıntıların akla hayale gelebileceklerinin tamamını yaşayan yüce peygamber (as), son olarak “vatan cüda/terk–i diyar” olmadan mirac gibi büyük bir ikrama mazhar oluyor.
Olayın iki merhalesi vardır.
İsra, ve Mirac.
İsra; kelime olarak, “gece yürüyüşü” demek. Miracla olan bağlantısı şöyledir.
Hz. Peygamber (as) bir gece, Mescid–i Haram’dan Mescid– Aksa’ya (Kudus’e) götürülür.
Kur’an bu olayı şöyle anlatır:
“Bir gece, kendisine ayetlerimizden bir kısmını gösterelim diye (Muhammet) kulunu Mescid–i Haram’dan Mescid–i Aksa’ya götüren Allah, noksan sıfatlardan münezzehtir; O, gerçekten işiten ve görendir.” (İsra, 17/1)
Ayette geçen “ayetlerimizden bir kısmını gösterelim” ne anlama gelir?
İslam alimlerinin haklı olarak ifade ettikleri gibi, “ayetlerin bir kısmını görmek” için “Mescid–i Haram’dan Mescid–i Aksa’ya” gece yürüyüşü yapmak demek değil, Mirac ile semadaki ayetleri görmektir.
Mirac öncesi gerekli görülen hazırlık sürecini de çok iyi düşünmemiz lazım.
Hz. Peygamber, amcası Ebu Talip’in kızı Ümmühani’nin evinde yatarken Hz. Cibril geliyor ve Hz. Peygamber’in (as) kalbini yarıyor, zemzemle yıkayıp temizliyor ve içine iman ve hikmet dolduruyor.
Bunun bize dönük yüzü şudur:
Mirac yapmayı arzu eden, önce “nefis tezkiyesi” denilen, nefsi/benliği/egoyu her türlü gayri rahmanî kirlerden temizlemeyi gerçekleştirmesi gerekir.
Ancak böyle bir temizlikten sonra kul mirac yapabilir, ruhuyla, gönlüyle.
Bu temizlikten sonra adına Burak denen bir binekle Hz. Peygamber (as) Kudus’e getirilir.
Burada kendisini Hz. İbrahim, Hz. Musa ve Hz. İsa aleyhimesselam karşılar.
Hz. Peygamber diğer bütün peygamberlere orada imamlık yapar.
Budan sonra Cibril refakatinde/aracılığıyla yukarıya doğru yolculuk/mirac başlar.
Hz. Peygamber (as) yedi kat semanın;
Birinci katında Hz. Adem (as),
İkinci katında Hz. İsa ve Yahya (as),
Üçüncü katında Hz. Yusuf (as),
Dördüncü katında Hz. İdris (as),
Beşinci katında Hz. Harun (as),
Altıncı katında Hz. Musa (as),
Yedinci katında Hz. İbrahim (as) ile görüştü.
Cibril’in tavassutu/aracılığı “sidreyi münteha/son çizgi”de sona erdi.
“Burada bir parmak ucu kadar ileri geçecek olsam yanarım” diyen Cibril, “sidretül münteha” da kaldı.
Bu noktadan sonra, keyfiyetini cenabı hakkın bildiği “Refref” isimli varlık aracıdır.
Kimine göre Refref aşk demek, ilahi aşk.
Miracda ne oldu?
1–Allah’a şirk koşmayanlar cennete girecek.
2–Bakara süresinin son ayetleri, yani “amenerresulü” verildi.
3–Beş vakit namaz farz kılındı.
Dönüşte Refref’le ‘Sidreyi Münteha’ya, oradan da Burak’la Kudus’e ve Mekke’ye dönüldü.
Her olağanüstü gelişmede olduğu gibi, bu insan aklını aciz bırakan olay da Sahabeyi Kiram için bir imtihan oldu.
Bu olayın kendisine sorulması üzerine, hiç tereddüt etmeden, “O söylüyorsa doğrudur” diyen Ebu Bekir (ra) “Sıddık” unvanını kazandı.
Diğer sahabiler de “müşriklerin bütün tazyiklerine karşın” mirac olayını kabulde zorlanmadılar.
Fitnenin dünyayı kuşattığı bir çağda, Mirac kandiliniz hayırlara vesile olsun.
Bu geceyi “miracı hedefleyerek” ihya edelim.