Profil: m304k | DonanımHaber Forum

m304k (muhammet karahan) · Medya Oynatıcılar altına konu açtı. 11 yıl

Fiat l500 Reklamındaki Şarkı

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

m304k (muhammet karahan) · HTC altına konu açtı. 11 yıl

Akıllı telefonların işlevleri arasında multimedya önemli bir yer tutuyor. Bu cihazların sahip olduğu hoparlörler genelde pek tatmin edici performans vermediği için, üstelik başkalarını rahatsız etmeme kaygısından dolayı iş çoğunlukla kulaklıklara düşüyor. 1-2 yıl öncesine kadar telefonların kutularından çıkan kulaklıkların kalitesinin yüksek olduğu söylenemezdi, bunlar genellikle kutuyu doldurmak için konulan aksesuarlar niteliğindeydi. Ancak multimedya uygulamalarına artan ilgi nedeniyle üreticiler cihazların kutularına daha kaliteli kulaklıklar koymaya başladı.
HTC ise bu işi diğerlerine göre daha fazla ciddiye aldı. Kendisini diğer üreticilerden farklılaştırmak adına bu ses meselesinin üzerine eğildi ve işin uzmanlarından birisine, Beats Audio’ya 300 milyon dolarlık yatırım yaptı. Bu yatırımın meyvelerini kısa bir süre sonra tanıtılan HTC Sensation XE ve Sensation XL ile aldık. Her iki telefon da HTC’nin 2011 model gözde telefonu üzerinde yapılmış ufak tefek donanım değişiklikleri, Beats Audio’nun farkını yansıtacak çeşitli tasarım düzenlemeleri ve bir çift Beats marka kulaklıkla birlikte geldi.
Sensation XL‘i henüz Türkiye’de piyasaya çıkmadan önce hızlı bir şekilde incelemiştik. Şimdiyse Sensation XE’yi elimize geçirme ve detaylı bir şekilde inceleme fırsatı doğdu. Yazının devamındaki HTC Sensation XE incelemesinde telefonun orijinal Sensation’a göre artılarını ve Beats ses teknolojisinin getirdiği farklılıkları bulacaksınız.
HTC Sensation XE 126.1 x 65.4 x 11.3 mm’lik boyutlara ve 151 gr. ağırlığa sahip. Boyutlar orijinal Sensation ile aynı olsa da, XE’nin 3 gr. daha ağır olduğunu belirtmek gerek. Aynı metal yekpare tasarım varlığın korumaya devam ediyor, ancak telefonun çeşitli bölümlerine eklenen kırmızı renkli detaylar Sensation XE’yi orijinal üründen farklı göstermeyi başarıyor.

HTC Sensation XE’de 4.3 inç’lik ekran yer alıyor. Ekranın altında kapasitif dokunmatik Android navigasyon tuşları yer alıyor. Bu tuşlar kırmızı renkli ikonlara sahip. Telefon kullanılırken tuşların arka aydınlatması aktif hâle geçiyor ve kırmızı renkli ışık oldukça güzel bir görüntü oluşturuyor. Telefonun tüm ışıkları kapalıyken de bu kırmızı renkli bu ikonları farketmek güç değil. Ekranın üstünde yine kırmızı renge boyanmış ahize yer almakta. Ahizenin sağındaysa VGA çözünürlüklü kamera yer alıyor.
Kırmızı renk eklentileri cihazın arkasında da dikkat çekiyor. 8 megapiksel kameranın çevresine kırmızı renkli bir halka iliştirilmiş. Kameranın yanında çift LED flaş bulunmakta. LED flaşın ters tarafında hoparlör konumlandırılmış, aslında HTC buraya da bir kırmızı atsa çok mu sırıtırdı, düşünmeden edemedik. Orta bölümde yer alan diagonal metal bölüm üzerinde HTC logosu yer alırken, şeridin altındaki plastik bölüme Beats Audio logosu yerleştirilmiş. Kırmızı renkteki eklentiler ve logo sayesinde Sensation XE’nin bir Beats Audio telefonu olduğu rahat şekilde anlaşılmış oluyor.

HTC Sensation XE’nin sağ kenarında herhangi bir giriş çıkış elemanı yer almıyor. Sol kenarda ise ses kademe tuşları ve microUSB portu bulunuyor. Altta cihazın arka plakasını çıkarmayı sağlayan bir düğme, üstte ise güç butonu ve 3.5 mm’lik kulaklık jakı yer alıyor. Sensation XE’nin yapısı da Sensation’ınki gibi, yani cihazın yekpare metal kasasını ekran, batarya ve işlemci gibi tüm donanımların yer aldığı parçadan ayırmak mümkün.
HTC Sensation XE’de 4.3 inç’lik, 540 x 960 çözünürlüklü Super-LCD kapasitif dokunmatik ekran yer alıyor. 256 ppi’lik piksel yoğunluğuna sahip olan ekranın yüksek kontrasta ve iyi bir renk doygunluğuna sahip olduğunu söyleyebiliriz. Ekran parlaklığı da oldukça iyi seviyede, telefona uzaktan baktığınızda bile görüntüleri rahatlıkla seçmeniz mümkün. Ekranın yansıması biraz fazla olsa da bu güneş ışığı altında kullanılmasına çok engel teşkil etmez. Görüş açısı arttıkça renklerde hafif değişimler gözlemlesek de, genel olarak tatmin edici bir görünürlük sunmaya devam ettiği görülüyor.

HTC, Sensation XE’yi tasarlarken işlemcide ufak bir güncelleme yapmış ve orijinal Sensation’da da kullanılan çift çekirdekli MSM8260 Snapdragon işlemcinin hızını 1.2 GHz’ten 1.5 GHz’e çıkarmış. 1.5 GHz’lik çift çekirdekli işlemciye Adreno 220 GPU eşlik etmeye devam ediyor. Benzer şekilde cihazın dahili belleği de 4 GB’ye çıkarılmış, ancak bunun sadece 1 GB’lık bölümünün kullanıcıya ayrılmış olması biraz hayalkırıklığı yaratıyor. Neyse ki, 32 GB’ye kadar destekli microSD kart yuvası sayesinde yeterli kullanıcı alanını yaratmak mümkün. Bize gelen test cihazında 16 GB kapasiteli bir microSD kart yuvası yer alıyor ve bu fazlasıyla yeterli olmakta. Cihazın RAM miktarı orijinal Sensation’da olduğu gibi 768 MB’de tutuluyor.
HTC Sensation XE’nin kablosuz bağlantı desteklerine baktığımızda 802.11b/g/n Wi-Fi, Bluetooth 3.0, DLNA, Wi-Fi Erişim Noktası gibi standart bileşenleri görüyoruz. HSDPA 14.4 Mbps ve HSUPA 5.76 Mbps de yüksek hızda mobil geniş bant erişim imkânı sunuyor. Cihazın sol kenarında yer alan microUSB portu USB 2.0 bağlantısının yanı sıra MHL desteği sayesinde uygun bir kabloyla harici ekranlara da görüntü aktarımı sağlıyor. İvmeölçer, jiroskop, yakınlık, pusula gibi sensörler de çeşitli oyunlarda ve uygulamalarda rahat bir kullanım imkânı sunmakta. Diğer çoğu HTC Android cihazı gibi Sensation XE’de de FM radyo yer alıyor.
HTC Sensation XE, orijinal Sensation gibi Android 2.3 Gingerbread işletim sistemiyle yüklü geliyor. Bunun üzerinde HTC Sense 3.0 kullanıcı arayüzü çalışıyor. Temel olarak HTC Sensation XE’nin orijinal Sensation’a göre farklı bir yanı yok. HTC’nin Hub, FriendStream, İstasyon Modu, Peep gibi HTC Sense uygulamaları yüklü geliyor. Ayrıca Google’ın Gmail, Haritalar, Navigasyon gibi servislerine ait uygulamalar da HTC Sensation XE de yer alıyor. Yazılım deneyimi hakkında daha fazla detay arayanlarHTC Sensation incelememizdeki yazılım bölümüne göz atabilir.

HTC Sensation XE’de yer alan Android’in doğal mobil internet tarayıcısı orijinal Sensation’dakine göre daha iyi performans gösteriyor. SunSpider Benchmark testinde elde edilen 3853.4 ms +/- %5.2′lik sonuç HTC Sensation’ın elde ettiğinden çok daha iyi. Zaten tarayıcının web sitelerini açarken gösterdiği hız, ayrıca sayfa içinde yakınlaştırma ve uzaklaştırma yaparken görülen pürüzsüzlük internet tarayıcısının performansının iyi olduğunu gösteriyor. Adobe Flash Player desteği de mevcut ve Flash videoları iyi bir şekilde izleyebilirsiniz. YouTube üzerinde yaptığımız testlerde 1080p videoları bile düzgün şekilde, herhangi bir senkronizasyon problemi olmadan izlemek mümkün.
HTC Sensation XE de Android 4.0 Ice Cream Sandwich güncellemesi alacak cihazlar arasında yer alıyor. Android 4.0 Ice Cream Sandwich güncellemesiyle birlikte son zamanlarda Teknoblog’da sıkça hakkında yazı yazdığımız HTC Sense 4.0 kullanıcı arayüzü de gelecek. Bu iki temel güncellemeyle birlikte HTC Sensation XE’nin sunduğu kullanıcı deneyimi daha da zenginleşecek.
HTC’nin yapmış olduğu ve 300 milyon dolar civarında olduğu söylenen Beats by Dr. Dre yatırımı sayesinde bundan böyle HTC’nin yüksek profilli akıllı telefonlarında ve tabletlerinde Beats Audio ses teknolojisini göreceğiz. HTC Sensation XE de bu yeni dönemin ilk telefonlarında bir tanesi. Beats Audio paketi içinde Beats’in simgesi olan kırmızı renkli kabloya sahip olan, üzerinde mikrofonlu kulaklık barındıran bir çift topuzlu kulaklık bulunuyor. Kulak yoluna oturan ve bu şekilde dış ortamdan iyice izole olmanızı sağlayan bu kulaklığın farklı büyüklükteki kulaklara uyum göstermesini sağlayan ek topuzlar da kutu içinde geliyor. Kulaklığın rahat taşınabilmesi için özel bir kılıf da tasarlanmış, kutuda yer almakta.

HTC Sensation XE’nin kutusu içinden çıkan bu kulaklığın kullanıcılara eşsiz bir müzik keyfi sunmasını isteyen HTC, Beats ile işbirliği içinde bazı yazılımsal çalışmalar yapmış ve özel bir ses profili geliştirmiş. Kulaklığı Sensation XE’ye bağlayıp Müzik uygulaması üzerinden müzik dinlemeye başladığınızda özel Beats Audio profilinin aktif olduğunu gösteren bir Beats Audio logosunu bildirim çubuğunda göreceksiniz. Bildirim çubuğunu genişlettiğinizde Beats Audio için özel bir bildirim alanı karşınıza çıkacak. Buradan aktif hâle gelen Beats Audio profilini devredışı bırakmak veya yeniden aktif hâle getirmek mümkün.
Beats Audio profilinde öncelikle ses çıkış seviyesinin biraz yükseltildiği hemen anlaşılıyor. Tiz sesler biraz daha öne çıkarılmış ve sesin daha keskin çıkması sağlanmış. Baslarda da da benzer bir durum söz konusu. Sonuç olarak ortaya daha temiz, tiz ve baslar açısından daha doyurucu bir ses kalitesi çıkmış. Engadget’ın gerçekleştirdiği HTC Sensation XE incelemesinde Londra’da bulunan AMS Acoustics adlı bir ses şirketinin yardımıyla kapsamlı bir ses testi gerçekleştirilmiş. Testte Beats Audio profilinin yüksek ve düşük frekansları daha fazla güçlendirdiğini gösteriyor. Bu bas ve tizlerin seviyelerinin yükseltilmesini açıklıyor. Engadget’a göre Beats Audio profili house veya hip-hop gibi vokal seslerin öne çıktığı profillerde fark yaratıyor, orkestra müziklerinde çok bir değişiklik sunduğu gözlenmeyebilir.

Kulaklıkların kulak kanalını tamamen kapatıyor oluşu da sesi daha fazla hissetmenizi sağlayacaktır. Bu noktada bir hatırlatma yapalım ve kulaklıklardan en iyi performansı almak için topuzları kulak kanalına bastırarak oturtmanız gerektiğini söyleyelim. Eğer normal topuzlu kulaklıklar gibi kullanmaya kalkarsanız, en iyi deneyimi elde etmeniz biraz zor. İlk başlarda kulaklığa alışmakta zorluk çekmeniz olası, ancak müzik dinledikçe ve kulaklıkları kullanmayı iyice öğrenince iBeats kulaklıkları seveceğinizi düşünüyoruz.
Sadece HTC Sensation XE’nin kutusundan çıkan kulaklıkları değil, piyasada satılmakta olan diğer Beats by Dr. Dre kulaklıkları da HTC Sensation XE ile birlikte kullanmanız mümkün. Kulaklığı telefona bağladığınızda otomatik olarak tanınıyor ve Beats Audio profili etkinleştiriliyor.
HTC Sensation XE’nin Beats Audio kulaklıkları cihazda yüklü gelen Müzik uygulamasıyla birlikte kullanıcısına daha da iyileştirilmiş bir müzik keyfi sunmayı amaçlıyor. Müzik uygulaması MP3, AAC+, WAV, WMA gibi genel formatları destekliyor. Kolay kullanıma sahip bir kullanıcı arayüzü barındıran bu uygulama şarkı, albüm, sanatçı, tür gibi kriterlere göre müzik kütüphanesindeki şarkıları listeliyor. Ana ekrana ekleyebileceğiniz bileşen sayesinde müzik dinleme işlemini daha da hızlandırabilirsiniz.

Video tarafında XviD, MP4, H.263, H.264 ve WMV gibi formatların desteklendiğini görüyoruz. Ne var ki, cihazda gelen doğal video oynatıcısı kamerayla çekilen videolar dışındaki videoları, diğer bir deyişle cihaza aktardığınız XviD, DivX veya bunun gibi formatlara sahip videoları bulmakta pek başarılı değil. Bu nedenle Android Market’ten bir video oynatıcı indirmekte fayda var. Bu sayede 720p çözünürlüklü MKV videoları da oynatabilirsiniz.
DLNA desteği sayesinde HTC Sensation XE üzerindeki fotoğraf, müzik veya video dosyalarını aynı ağa bağlı diğer cihazlarda oynatabilirsiniz. Eğer uygun bir kablo bulursanız, MHL destekli microUSB portu üzerinden video çıkışı almanız mümkün. HTC Sensation XE’nin arkasında yer alan hoparlör de keskin, berrak ve yeterli bir ses çıkışına sahip.
HTC Sensation XE’nin arkasında 8 megapiksel, otomatik odaklı ve çift LED flaşlı kamera yer alıyor. Diğer HTC Android telefonlarından alıştığımız Sense tarzı kamera arayüzü Sensation XE’de de mevcut. Kolay kullanımlı bu kullanıcı arayüzü sayesinde kamera ayarlarını hızlı bir şekilde yapmak, yine hızlı ve pratik şekilde fotoğraf veya video çekmek mümkün. Ekrana dokunarak istediğiniz yere odaklama yapabileceğiniz gibi, kameranın yüz algılama özelliği sayesinde kişi fotoğraflarında daha iyi sonuçlar elde edebilirsiniz. 4:3 modun yanı sıra 16:9 geniş ekran modunda fotoğraf çekimi yapmak mümkün. Bu durumda fotoğrafta enine kesme uygulanıyor, yani en aynı kalırken boydan kısaltma yapılıyor.

HTC Sensation XE’nin kamerası dış çekimlerde iyi sonuç veriyor. Her ne kadar sıkıştırma oranı yüksek ve bu nedenle elde edilen fotoğraflar biraz keskin olsa da, sonucun bizi tatmin ettiğini söylemeliyiz. Gece çekimlerinde gürültünün varlığı çok rahatsız edici değil. Çift LED flaş ışığın yeterli olmadığı ortamlarda iyi iş görüyor. Renkleri yakalama doğruluğu genelde iyi, ancak renkleri normale göre biraz daha koyu gösterdiğini hissettik. Yakın çekimlerde cihazın gösterdiği performans gayet iyi, detayları oldukça yakında bile iyi bir şekilde yakalamak mümkün.
HTC Sensation XE’nin beğenimizi kazanan bir diğer özelliği de 1080p HD video kayıt yapabilmesi. Video çekimi 3GP formatında yapılıyor ve 1 dakikalık video ortalama 80 MB’lık bir dosya büyüklüğüne sahip. Her ne kadar sıkıştırma oranı yüksek olsa da, ortaya çıkan görüntü oldukça keskin ve kaliteli görünüyor. Ortamın sesleri de iyi bir kalitede kaydediliyor, ancak dışarıda rüzgarlı ortamda yapılan çekimlerde rüzgarın gürültüsü biraz fazla gelebilir, örnek videoda bunu göreceksiniz. 1080p HD kaydın yanı sıra 720p ve altında çözünürlüklerde de kayıt yapma imkânı sunuluyor.
Video: HTC Sensation XE’nin Kamerasından 1080p Video
HTC Sensation XE’de 1.5 GHz’lik çift çekirdekli Qualcomm Snapdragon işlemci yer alıyor. Orijinal Sensation’a göre ortada 300 MHz’lik bir hız artışı söz konusu ve bu durum az da olsa bir performans artışı sunuyor. Her ne kadar SmartBench 2012 ile yaptığımız benchmark testinde Sensation XE orijinal Sensation ile hemen hemen aynı sonuçlar verse de, SunSpider Benchmark testinde Sensation XE’nin daha iyi bir sonuç elde ettiğini görüyoruz, bunu yukarıda da belirtmiştik. Ekranın dokunmaya olan tepkiselliği, menüler arasında geçiş, internette gezinme performansı ve yüksek çözünürlüklü videoları oynatabilme imkânı HTC Sensation XE’nin performans açısından iyi bir yerde olduğunu gösteriyor.

HTC, Sensation XE’ye 1730 mAh’lik daha yüksek kapasiteli bir batarya eklemiş. İşlemci hızının artması ve Beats Audio eklentisi nedeniyle pil kapasitesindeki bu artış orijinal Sensation’a göre pilde çalışma süresinde çok fazla fark elde edilmesini sağlamıyor. Yine de konuşma sürelerine bakıldığında yaklaşık bir saatlik bir artış söz konusu. Bekleme süresinin de biraz daha uzadığını söyleyebiliriz. Wi-Fi ve 3G’nin açık olduğu, e-posta senkronizasyonunun yapıldığı, internette gezinme, kamerayı kullanma ve müzik dinleme gibi genel bir kullanımda HTC Sensation XE’nin bir günü çıkarabileceğini söyleyebiliriz, zaten bu da çoğu kullanıcı için yeterlidir. Tasarruf için ekran parlaklığını otomatik hâle getirmenin yararı olacaktır.
HTC Sensation XE’nin önünde yer alan VGA kamera 3G şebekesi üzerinden görüntülü görüşme yapma imkânı sunmuyor. Ancak Skype, Google Talk gibi uygulamalar üzerinden video görüşme imkânına sahipsiniz.
HTC, Beats Audio teknolojisini ilk olarak Sensation üzerinde sunmaya karar verdi ve bu nedenle Sensation XE’nin çıkışı hızlı oldu. Kağıt üstünde bakıldığında HTC Sensation XE’nin orijinal modele göre pek farkı yok. 300 MHz’lik hız farkı tercih için çok da önemli bir kriter sayılmaz. Ancak Beats Audio gibi pahalı bir ses çözümünün telefonla birlikte sunuluyor olması, ayrıca telefonun çekici siyah renkli kasası ve etkileyici kırmızı eklentiler HTC Sensation XE’yi ilgi çekici ve istenen bir cihaz hâline getiriyor.

HTC Sensation ile Sensation XE’nin arasında yaklaşık 300-350 TL civarında bir fark var gibi görünüyor. iBeats kulaklıkların piyasa fiyatı da hemen hemen bu seviyede. Üstelik Sensation XE, Sensation’a göre biraz daha güncel bir cihaz. Yukarıda saydığımız nedenler kullanıcıların Sensation XE’yi tercih etmeleri için ikna edici etkenler olabilir.

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

m304k (muhammet karahan) · Samsung altına konu açtı. 11 yıl

Galaxy S2 İnceleme (Mobl Hat) biraz eski

Sinema tarihinin en güzel filmlerinden biri olan Forrest Gump’ı izleyenler hatırlayacaktır. Forrest Gump’ın annesinin sürekli söylediği bir ifade olan “Hayat bir kutu çikolata gibidir, içinden ne çıkacağını asla bilemezsin” sözü aklımızda yer etmişti. Samsung Galaxy S II’nin test ürününü Forrest Gump’a versek belki de annesinin söylediği o özel sözü hatırlayıp ilk önce küçük bir ısırık almaya çalışacaktı. Biz de onun gibi ürünü harika bir çikolataya benzetiyoruz. Aynı zamanda birazdan inceleyeceğimiz ürünün Android akıllı telefon piyasasının en üstün cihazlarından biri olduğunun farkındayız. Sanıyoruz geçtiğimiz yılın en iyisi Samsung Galaxy S’e artık yeni bir rakip var. Sonuçta yeşil robot en iyi çipset ile donatılmış ve aynı zamanda en yeni ekran teknolojisine sahip. Acaba tarih tekerrür edecek mi?
Samsung çift çekirdekli çipset ile bu kez Japonya dışındaki en ince akıllı telefonu piyasaya sürüyor. Ekran boyutu 4.3 inç ve 8 MP değerindeki kamera flaş desteği sunuyor. Android 2.3 Gingerbread tasarımına TouchWiz arabiriminin 4.0 sürümü giydirilmiş ve ekranda kullanılan yeni teknoloji ile piksel sayısında %50’lik bir iyileştirme söz konusu. Peki bu yenilikler ve iyileştirmeler Samsung Galaxy S II’nin 10 milyonluk satış hedefine ulaşması için yeterli olacak mı? Sanıyoruz, yapacağımız detaylı inceleme bu soruya cevap bulmanıza yardımcı olacaktır.
İncelemeye başlamadan önce şunu hatırlatmak isterim oldukça uzun ve detaylı bir inceleme oldu. Umarım sıkılmadan sonuna kadar okursunuz Eminim ki incelemeyi tamamiyle okuduğunuzda artık alsam mı? almasam mı? hangisini alsam? gibi sorular aklınızdan çıkacaktır. Biz tüm incelemelerimizde siz değerli ziyaretçilerimize bunu sunmaya çalışıyoruz.
Saygılarımla

Temel Özellikleri
• Şebeke: GSM 850 / 900 / 1800 / 1900 – HSDPA 850 / 900 / 1900 / 2100
• Boyutlar: 125.3 x 66.1 x 8.5 mm
• Ağırlık: 116 gram
• İşletim Sistemi: Android 2.3 Gingerbread – TouchWiz 4.0 Arayüzü
• İşlemci: Çift çekirdek 1.2 GHz ARM Cortex-A9
• Ekran: 4.3 inç, 480 x 800 piksel, Super AMOLED Plus, kapasitif, dokunmatik, 16 Milyon renk desteği, çizilmeye dayanıklı
• Kamera: 8 MP, 3264×2448 piksel, otofokus, LED flaş, 1080p@30fps video kaydı, 2 MP ön kamera
• Bellek: 16/32 GB dahili hafıza seçenekleri, 1 GB RAM, 32 GB’a kadar microSD kart desteği, sınırsız rehber kaydı, sınırsız arama kaydı
• Mesajlar: SMS, MMS, Email, Push Mail, IM, RSS
• Tarayıcı: HTML
• Küresel Veri Aktarımı: GPRS, EDGE, 3G HSDPA, 21 Mbps; HSUPA, 5.76 Mbps
• Yerel Veri Aktarımı: Bluetooth 3.0, microUSB v2.0, Wi-Fi 802.11 a/b/g/n, DLNA, Wi-Fi Direct, Wi-Fi hotspot
• Müzik/Video: MP3/WAV/eAAC+/AC3/FLA müzik çalar, MP4/DivX/XviD/WMV/H.264/H.263 video oynatıcı, RDS Stereo FM radyo – Mobilhat
• Diğer: Gorilla Glass ekran, Multi-touch, İvme/yakınlık ve cayroskop sensörleri, dokunmaya duyarlı kontrol tuşları, A-GPS desteği, Java emülatörü, gürültü engelleyici mikrofon, NFC desteği, TV çıkışı, sosyal ağ entegrasyonu, dijital pusula, resim/video düzenleyici, belge görüntüleyici, Google uygulamaları, Adobe Flash 10.1 desteği, Swype ile akıllı metin girişi
• Batarya: Li-Ion 1650 mAh
• Batarya Ömrü: 2G ile 710 saat, 3G ile 610 saat bekleme – 2G ile 18 saat 20 dakika, 3G ile 8 saat 40dakika konuşma süresi
• Sar Değeri: 0.34 W/kg
Tasarım:

Samsung Galaxy S II acaba ne kadar ince? 0.33 inç (8.49 mm) sizin için ne ifade ediyor? Şöyle ifade edelim; avuç içiniz ile telefonun arka bölümü arasında hava boşluğu oluşuyor ve desteklemek için dört parmağınızı kullanmak zorunda kalıyorsunuz. Bu durumun nedeni ürünün oldukça geniş olması. Hatta büyük ele sahip kişiler için bile geniş kalması, Samsung Galaxy S II’yi aslında pazardaki en geniş Android’lerden biri yapıyor. Bu alanda yalnızca HTC’nin yüksek-teknoloji bazlı ürünlerinin bir adım önde olduğunu görüyoruz. Tasarıma ve kavramaya göre Sony Ericsson Xperia arc’a sahip olmayı tercih ederdik. Çünkü SE arc’ın 4.2 inç ekranı ve tutuşu kolaylaştıran tasarımı Samsung’a göre daha başarılı.
Her iyinin bir kötü yanı olduğu prensibinden yola çıkarak, sanıyoruz Samsung Galaxy S II’nin Super AMOLED Plus ekranına sahip olabilmek için taşıma konusunda biraz fedakarlık yapmamız gerekecek. Teknoloji konusundaki bilgilerimiz kapsamında, tasarımdaki bu sorunun, belli bir şablon etrafında çalışma zorunluluğundan kaynaklandığını söyleyebiliriz. Başka bir açıklama bulamıyoruz. Tanıtım ürününde tespit edilen arka kapağın boşluktan dolayı içe doğru geçmesi sorunu mağazalarda satışa sunulan ürünlerde çözülmüş görünüyor.

4.3 inç ekran için söylenebilecek tek şey var. “Harika”. Samsung, Galaxy S’de faydalandığımız Super AMOLED teknolojisi daha da geliştirilmiş ve Super AMOLED Plus ile tanışıyoruz. %50 daha fazla alt piksel kullanılan üründe çözünürlük ise Galaxy S’de olduğu gibi 480×800 pikselde tutulmuş. Normal RGB karması kullanıldığından metinler kitaplarda ve websitelerinde daha canlı görülüyor. Super AMOLED Plus ekranın daha parlak olduğunu da belirtelim. %18 daha az enerji harcayan ürün abisine göre daha ince bir paketle geliyor. Samsung bu yıl AMOLED ekranları için lazer tabanlı bir üretim aşamasına geçiş sürecini yaşıyor. Retina Display benzeri 300 ppi üzeri piksel yoğunluğu ile yakın zamanda daha yüksek çözünürlüklü ekranlarla tanışabiliriz.

Arttırılan parlaklık değeri ile ve daha düşük yansıma ile ekranı okumak oldukça kolay ve önceki modele göre daha verimli. Ayrıca, kamera modunda ya da video izlerken ekran yoğunluğunu ayarlayabiliyorsunuz. Bu işlem için uygulamalarda yer alan “Outdoor visibility – dış ortam görünürlüğü” modunu kullanabilirsiniz. Tarayıcı ve video player uygulamalarında da parlaklık için özel duyarlı sliderlar bulunuyor. Samsung, Sony Ericsson’un Android’ler için tercih ettiği Mobila Bravia Motoru’na benzer şekilde mobil ürünlerinde video izleme işlemi için TV’lerinde de kullandığı teknolojinin mobil sürümü olan mDNIe+ teknolojisini kullanıyor.
Ayarlar bölümünde ekran seçeneklerine tercih edebileceğiniz üç genel arkaplan modu yer alıyor. Dinamik, Standart ve Film modlarını tercih edebiliyorsunuz. Benzer ayarları evinizde kullandığınız Samsung LCD televizyonlarda da görebilirsiniz. Dinamik mod daha çok kontrastı arttırmak için kullanılıyor ve siyaha dayalı bir mod. Dinamik modda işlem sırasında detay kaybı yaşanabilir. Film modunda ise tonlar biraz daha farklılık gösteriyor ve resime sinematik bir atmosfer kazandırılıyor.

Genel ekran modlarına ek olarak video player uygulamasını çalıştırırken renk sıcaklığını ve yine manuel parlaklık ayarı yapılandırmalarını gerçekleştirebiliyorsunuz. Bu kadar iyileştirmeye rağmen Super AMOLED Plus hala mavi ince kaplamaya sahip. Kontrast ve görüntüleme açısı değerleri de Super AMOLED Plus teknolojisinin katkısı ile oldukça başarılı. Otomatik ayarlar ile kullanıldığında ışık sensörü parlaklık ayarlarını yeterince iyi yapılandıramıyor; bu da özellikle bir yazı okurken sıkıntı oluşturabilir. Bu sorun daha çok yazılımsal bir soruna benziyor ve bir firmware güncellemesi ile düzeltileceğini düşünüyoruz.

Arka kapaktaki siyah plastik kasayı süsleyen tek detayın 8 MP kamera olduğunu görüyoruz. Kamera LED flaş desteği sunuyor ve telefon HD videolarla birlikte ortam sesini de stereo olarak kaydediyor. Mikrofon aynı zamanda gürültü önleme işlemini de gerçekleştiriyor. Alt bölümde yer alan Mobile Mobile High-Definition Link (MHL) portuna yazımızın ilerleyen bölümlerinde değineceğiz.
Normal şartlarda tamamen plastik tasarımı çok fazla dert etmezdik. Ancak 4.3 inçlik bir mucizeye sahip olduğunuzda ve ürünün bir önceki nesil ile neredeyse aynı ağırlığa sahip olduğunu gördüğünüzde biraz hayal kırıklığına uğruyorsunuz. Elbette bu kişisel bir tercih. Bu konuda HTC’nin benzersiz alüminyum gövdeli ürünleri akla gelebilir. Zaten ürünle birkaç gün haşır neşir olunca yapısına alışmamak için hiçbir neden göremiyorum.
Arabirim ve İşlevsellik:

TouchWiz 4.0 arabirimde aslında radikal değişiklikler sunmuyor. Ancak bazı görsel iyileştirmeler sağlıyor. Örneğin; karşılama ekranlarında ve menülerde kullanılan simgeler yenilenmiş. Widgetlar için öntanımlı slotlar ayarlanmış ve geçiş efektleri oldukça hoş. Pratik anlamda yer tasarrufu sağlayan slotlar dışında fazla bir fayda sağlanmasa da görsellik ön planda tutulmuş. Ana menü aslında uygulama simgelerinin yer aldığı ve liste görünümünde bu uygulamaları alfabetik olarak sıralayabileceğiniz basit bir sayfadan oluşuyor. Dürüst olmak gerekirse TouchWiz kullanıcı arabirimini pek fazla önemsemiyoruz. HTC Sense kadar olmasa da oldukça işlevsel ve alarm uygulaması, kişiselleştirme seçenekleri ile kullanılabilir bir arabirim olduğunu söyleyebiliriz.
Galaxy S II ile birlikte hareket sensörü ile güçlendirilen bazı ek işlevler de tanışıyoruz. “Sesi kesmek için çevir” dışında kullanabileceğiniz hareketler arasında galeri ya da tarayıcı uygulamasında yararlanabileceğiniz “yatır ve yaklaştır” da mevcut. Ancak bu işlemi gerçekleştirmek için dokunmatik ekran üzerinde iki parmağınızın olması gerekiyor. Bunun yerine daha kolay bir alternatif olan “bastır ve yakınlaştır”ı tercih edebiliriz. Panning hareketi ile karşılama ekranları veya menülere bir öğe konumlandırıldığında bunlar arasında geçiş için telefonu sağa sola çekmemiz gerekiyor. Ancak bazen atlamalar oluyor ve dikkatli bir şekilde işlemi geri almak gerekebiliyor.

Samsung Galaxy S II reklamlarında tüketicilerin dikkatini çeken başka bir özellik ise sesli komutlar. Samsung Galaxy S II’nin üst bölümüne çift tıklayarak sesli komut oturumunu başlatabilirsiniz. Bu işlem için Voice talk uygulaması kullanılıyor. Araç içinde kızak (cradle) ile kullanıldığında da oldukça kullanışlı oluyor. Testlerimizde uygulama arabirimi olağanüstü bir performans sergilemese de ürün “Can’ı Ara” şeklindeki klasik komutları başarıyla algılıyor. Hatta daha zor isimler için bile sesli komutları kullanabilirsiniz. Arabirim oldukça hızlı, gecikme arasıra yaşanıyor. Gecikmelerin sadece menüler arasında ve karşılama ekranları arasında geçişlerde yaşandığına tanık olduk. Samsung’un çift çekirdekli 1.2 GHz hızındaki Exynos çipseti görevini başarıyla yerine getiriyor. Bunda elbette 1 GB kapasitesindeki belleğinin de katkısı var. Testlerimizde kullandığımız üründe bir Android’de şu ana kadar rastladığımız en yüksek kullanılabilir bellek olan 835 MB değerini gördük. Ayrıca 16 GB’lık dahili hafızanın yanında daha fazlası için kullanabileceğiniz bir hafıza kartı slotu sunuluyor.
Samsung Galaxy S II ile bazı sentetik benchmark testleri gerçekleştirdik ve 3732 ile en yüksek Quadrant sonucuna ulaştık. Çipsetin çift çekirdekli doğası bu sonuca ulaşmamızda en belirleyici etkendi. Şimdilik fazla bir şey söylemek mümkün değil. Çünkü Android mağazasında çift çekirdekli sistemlerin gücünden sonuna kadar faydalanacak güçlü bir uygulamaya rastlamadık. En önemli faydalar arasındaki 1080p video kayıt, daha hızlı sayfa tarama gibi özelliklere birazdan değineceğiz.
İnternet, Bağlantı ve Yazılım:

Android 2.3 Gingerbread tarayıcısı Samsung Galaxy S II’nin çift çekirdekli Exynos çipsetinden maksimum seviyede yararlanıyor. İlk çekirdek sayfadaki öğeleri çağırmaya devam ederken bir yandan da diğer çekirdek bu öğeleri işliyor, sayfadaki scriptleri arka arkaya çalıştırıyor. Bu da sayfa yüklenme süresini bir hayli azaltan bir etken. Sayfalardaki Javascript ve Adobe Flash elementlerinin çok olması ilgili sayfaların yüklenme süresine etki eden faktörler arasında.
Galaxy S II ile oldukça iyi bir tarayıcı deneyimi yaşıyoruz. Tarayıcı Apple’ın Safari kitabından bir sayfayı kopyalamışçasına bastır ve yakınlaştır ya da çift tıklama özelliklerini kullandığınızda sayfa yüklemeyi anlık olarak durduruyor. Parmağınızı ekrandan uzaklaştırdıktan sonra ise işleme kaldığı yerden devam ediyor. Ayrıca 4.3 inç ekranda daha yüksek bir çözünürlük tercih edilebilirdi. Sayfada yakınlaştırmayı azalttığınızda ise detaylardan özellikle metin bazlı olanlarının biraz sönük kaldığını ve kaybolduğunu görebilirsiniz. Bu durum gözleriniz için yorucu olacaksa çift çekirdekli HTC Sensation‘ı bekleyebilir ya da qHD çözünürlüğüne sahip olan Motorola ATRIX ile yola devam edebilirsiniz. Android ile aranız iyi değilse çözünürlük kralı iPhone 4’ü tercih edebilirsiniz.

Sayfaları kaydırırken az da olsa gecikme yaşayabilirsiniz. iPhone 4’de ve Sony Ericsson’un yeni Androidleri’nde de benzer sorunlar mevcut. Özellikle bastır ve yakınlaştır işlevini kullanırken sayfa etrafında çevrinme yapamıyorsunuz. Bu sorun aslında Samsung Galaxy S II tarayıcısında gördüğümüz yegane sorun. Böylesine harika bir ekranda okuma ve izleme deneyimi gerçekten keyifli.
Samsung Galaxy S II zengin bağlantı seçenekleri sunuyor. Bir nefeste saymak gerekirse HSPA+, 3G, şebeke yardımlı GPS, yüksek hızlı Bluetooth 3.0, Wi-Fi Direct, DLNA, MHL, FM Radyo sunulan bağlantı seçenekleri arasında yer alıyor. Bluetooth 3.0’ın ve Wi-Fi Direct’in tercih edilmesi güzel ancak, bu yüksek hızlı transfer değerlerine ulaşabilmek için uyumlu aygıtlar kullanmak gerekiyor. Tamamen mutlu olmak için eşinize ya da kız arkadaşınıza da bir Galaxy S II alabilirsiniz.
Galaxy S’in başına bela olan GPS sorunu neyseki çözülmüş görünüyor. İlk açılışta lokasyona odaklanma yaklaşık 2-3 dakika sürdü. Sonraki dönemlerde uyduya daha hızlı erişebildik. NFC teknolojisinin yaygın olduğu ülkelerde, ürün NFC çipi aktif olarak geliyor. Ancak bizim test ettiğimiz üründe NFC-uyumlu herhangi bir uygulamanın yer almaması ve NFC çipinin varlığına işaret eden bir simge bulunmaması dikkat çekiyor.(NFC Nedir?)
Samsung Galaxy S II yeni Mobile High-Definition Link (MHL) portunu destekleyen ilk ürünlerden biri. Bu portun tercih edilmesindeki amaç microUSB görevleri ve 1080p videolar için kullanılan HDMI çıkışının tek bir port üzerinden gerçekleştirilmesini sağlamak. Ancak, MHL desteği sunan HDTV’lerin bu yılın sonlarında piyasaya giriş yapmasını bekliyoruz. Böyle bir televizyona sahip olduğunuzda bir yandan görüntüyü televizyona aktarırken diğer yandan da ürünü şarj edebileceksiniz. Bu işlevi gerçekleştirecek adaptörün 30$’lık ön sipariş bedeli ile mağazalarda listelendiğini söyleyebiliriz. 1080p çıkışını mevcut HDTV’ler ile kullandığınızda MHL desteği olmadığından şarj imkanı da olmuyor.

Galaxy S II’de telefon içeriğine erişebilmek için sunulan seçenekler Galaxy S’e göre daha fazla. Samsung’un bu yılın başında duyurduğu Kies Air şimdi TouchWiz 4.0 ile standart olarak sunuluyor. Eğer aynı kablosuz ağ üzerinde bulunuyorsanız telefonunuza bilgisayarınız üzerinden erişmenizi sağlayan bu uygulamayı kullanmak için yapmanız gereken tek şey, telefonunuzun ekranında yer alan ip adresini tarayıcıya yazmak. Böylece bilgisayarınız üzerinden içerikleri kopyalamak, eposta göndermek, sms göndermek gibi işlevleri gerçekleştirebilirsiniz. Hattta telefonunuzda yer alan multimedya içeriğini bile oynatabilirsiniz.
AllShare uygulaması ise DLNA-desteği sunan Tvlerde stream yapmanızı sağlıyor. Ancak bazı Full HD videolarda kare atlama sorunu yaşanabiliyor. LG Optimus 2X’de aynı sorunların olduğu söyleniyor bu nedenle sorunun donanımsal değil, yazılımsal olduğunu düşünüyoruz. Wireless N bağlantısı üzerinde performansın daha iyi olacağını düşünüyoruz. Altyazılı bir filmi stream ile görüntülemek istediğimizde altyazıların gösterilmesi için DLNA uyumu ile ilgili bir uyarı aldık.

Galaxy S II ile birlikte gelen dört Hub’dan bahsetmeyi unutmayalım. Social Hub uygulamasını Samsung’un diğer Android’lerinden de anımsayacaksınız. Mesajlaşma ve sosyal ağ uğraşları için kullanabileceğiniz bu hub’ın yanında, müzik arama, kitaplar, oyunlar ve magazinler için kullanabileceğiniz diğer hublar da yer alıyor. Hubların kullanımı oldukça kolay ve arama işlevi gayet iyi çalışıyor. Popüler öğeler kategori bazında gösteriliyor. Oyun hub’ında Gameloft ürünleri Premium kategorisinde öne çıkıyor. Bunun sebebi ise bu ürünlerin Android mağazasında listelenmiyor olması. Readers hub’ı ile milyonlarca kitaba, gazeteye ve magazine erişebilirsiniz. 7 adet sayıya ücretsiz erişim veriliyor. Klasik kitaplara erişim ise ücretsiz.
Kamera ve Multimedya:

8 MP kamera LED flaş desteği sunuyor ve arabirim minimal & şeffaf bir menü yapısına sahip. Portre ve manzara modlarında geçiş ise şimdi daha kolay. Ekranın sol tarafında yer alan bölüme toplam 5 adet kısayolu sabitleyebilmek oldukça iyi bir özellik. Kamerada dikkat çeken en büyük yenilik ise 1080p video seçeneği. Dış ortamda yapılan çekimlerde keskin odaklanma ile oldukça iyi detay elde ediliyor ve renk üretimi son derece başarılı. Super AMOLED Plus destekli ekranda çekilen fotografları ve videoları görüntülemek ise son derece keyifli. Önizleme modunu kapatırsanız hızlı çekim işlemini shutter lag sorunu olmadan gerçekleştirebilirsiniz.
İç ortamda çekilen fotograflar da 8 MP kameranın sensörünün düşük ışığa gösterdiği reaksiyon ile detay kaybı minimum derecede. Gürültü önleme algoritmalarının da yardımı da söz konusu. LED flaş özellikle çekimi yapılacak nesneye yakın iseniz işini son derece iyi yapıyor. Geniş açı lensi de atlamamak gerek. LG Optimus 2X’in daha fazla kare yakaladığını düşünüyorduk. iPhone 4 ile kıyaslama yaptığımızda ise Samsung Galaxy S II’nin minimum bozulma ile daha başarılı bir performans sergilediğini gördük. Kenarlarda bozulma geniş açı lenslerde sık rastlanılan bir problem olduğu için fazla dert etmemek gerekiyor. Geniş açı lensini özellikle Panaroma ve Action Shot (hareketli sahneler için) kullanabilirsiniz. Sarsıntı engelleme modu biraz farklılık gösterse de beyaz dengesi ayarları ile fazla uğraşmaya gerek olduğunu sanmıyoruz. Sonuçlar örneğin bulutlu bir günde çekim yapmanıza yardımcı olan Sepya efektine yakın oluyor.
1080p Full HD video bir telefonda gördüğümüz en detaylı ve üst düzey desteği sağlıyor. Videolar 30 fps ile kaydediliyor. LG Optimus 2X’in 24 fps’lik videoları bana yetmez diyenler bu özelliği de sevecektir. Samsung Galaxy S II dosyaları MP4 formatında kaydettiği için dahili hafızaya ortalama 1.5 saatlik bir kayıt gerçekleştirebilirsiniz.

Samsung Galaxy S II video kliplerinde çift mikrofonun da yardımı ile sesleri stereo olarak kaydediyor. Hoparlör ise Sony Ericsson’un Androidler’inde karşılaştıklarımız kadar olmasa da oldukça güçlü ve ortalamanın üzerinde bir performansa sahip. Müzik çalar uygulamasında öntanımlı ekolayzer ayarları ve ses efektleri yer alıyor. Kulaklık modunda biraz farklılık arayanlar için 5.1 kanal surround desteği bile mevcut. Samsung Galaxy S’deki Wolfson DAC Samsung Galaxy S II’de yerini Yamaha işlemcisine bırakmış. Telefon kayıpsız FLAC formatını da destekliyor. Video oynatma desteği ise 1080p’ye kadar sorunsuz bir şekilde günümüz standartlarının birçoğunu destekliyor. Super AMOLED Plus 4.3 inç ekranda film modunda şimdilik daha iyi bir ürün olduğunu sanmıyoruz.
Telefon DivX/Xvid, MKV videoları için kodek desteği sunuyor. Samsung Galaxy S II 1080p mkv dosyalarını oynatmada hiçbir sorun yaşamıyor. Genel film moduna ek olarak tercih edebileceğiniz ekstra modlar da var. Kamera arabiriminde yer alan dış ortam görünürlüğü video player bölümünde de kendisine yer buluyor. Parlak gün ışığında film izlemek gibi bir düşüncesi olanlar için resim kalitesinde iyileştirmeler yapılıyor.
Günümüzün son teknoloji ürünlerinde görmeye alışkın olduğumuz şekilde Samsung Galaxy S II de kendisine özgü resim ve video düzenleme yazılımları ile birlikte geliyor. Fotograf düzenleme yazılımı bir telefonla birlikte sunulan standart uygulamalara göre çok sayıda özelliği bünyesinde barındırması ile dikkat çekiyor. Video düzenlenme yazılımı videolarınızda kesme ekleme ve fotograflarla & müzik dosyaları ile zenginleştirme gibi seçenekler sunuyor. Samsung Galaxy S ile birlikte gelen uygulama da aslında aynıydı ve 720p’lik örnek HD video dışındaki dosyaları düzenlemeye çalıştığımızda sıkıntı yaşıyorduk.
Ürünün video yeteneği ile ilgili değinmek istediğimiz son konu ise HD 720p modunda kayıt yaparken digital zoom yapabilmek. Ancak 1080p Full HD modunda digital zoom yapılamıyor. Aktivasyon için ses ayar çubuğunu kullanmanız gerekiyor. Kayıt sırasında yararlanabileceğiniz dokunarak odaklanma özelliğinin olmaması bir eksiklik olsa da telefon otomatik odaklanma işlevini gerektiğinde başarıyla gerçekleştiriyor.
Samsung Galaxy S 2 ile Çekilmiş Fotoğraflar:

Samsung Galaxy S 2 ile Çekilmiş Video:
Buradan indirebilirsiniz. (64 MB boyutunda ve MP4 uzantı)
Performans:

Samsung Galaxy S II’de görüşme kalitesi oldukça iyi. Kulaklık oldukça güçlü ve ses iletimi son teknoloji ürünü bir telefondan beklendiği üzere son derece temiz. Ortam seslerinin karşı tarafa iletimi de gürültü-önleme destekli mikrofonlar ile gerçekleştiriyor ve telefonun sahibini hayal kırıklığına uğratmıyor.
1.2 GHz işlemcinin pil ömrü konusunda sıkıntı yaratacağını düşünüyorduk. Ancak, endişelerimiz Samsung’un çipset üzerinde yaptığı optimizasyonlar sayesinde boşa çıktı. Ekran akıllı güç-tasarrufu modu ile kullanım alışkanlığınızı öğrendikten sonra ayarları sizin için otomatik olarak gerçekleştiriyor. Dilerseniz güç tasarrufu ile ilgili ayarları elle de yapılandırabiliyorsunuz. Güç tasarrufu modlarına bağlı kalmasanız da Samsung Galaxy S II’nin pil düşmanı olduğunu söylemek zor. Yoğun kullanımda bir gün, orta seviyede kullanımda ise telefonun şarjının yaklaşık iki gün gideceğini düşünüyoruz.
Ekibimiz haftasonu küçük bir test gerçekleştirdi. Testlerimizde yaklaşık 62 saat boyunca ürünü şarj etmeden açık tutmayı başardık. Bu dönemde Wi-Fi üzerinden 40 dakikalık webde gezinme, 20 dakika oyun, yaklaşık 3G HD video paylaşımı, Kies Air üzerinden 40 dakika müzik dinleme, 15 dakika GPS kullanımı, 12 dakikalık bir Full HD video kaydı, bir partide 14 adet flaşlı foto çekimi, 32 dakika görüşme, telefon uygulamalarının 40 dakikalık kullanımı ve yaklaşık 1,5 saat HD video izleme ile yarım saat DLNA destekli aktarım gerçekleştirdik. Wi-Fi ve GPS’i yalnızca kullanırken açık tuttuk. Parlaklık ise otomatik moddaydı. Telefon testlerimiz sırasında 3G ağına sürekli bağlı kaldı. 1650 mAh pil ile sizde ortalama 2 günlük kullanım süresine ulaşabilirsiniz.
Burada dikkat etmeniz gereken tek şey iyi bir güç yönetimi planı uygulamak. Özellikle bekleme modunda çok az güç tüketimi olduğunu gözlemledik. Çipset bu modda işemci hızını 200 MHz’a kadar düşürüyor.
Editörün Yorumu – Sonuç:

Samsung Galaxy S II’nin belki de en önemli avantajı birkaç ay içinde hatta Türkiye şartlarında 1 yıl bile diyebiliri kolay kolay rakiplerinden geri kalmayacak şekilde yüksek donanımlara sahip olması. 4.3 inçlik Super AMOLED Plus ekran, çift çekirdekli Exynos çipseti ile birlikte müthiş bir Full HD video deneyimi sunuyor. Multimedya performansı harika olan üründe klasik video formatlarının yanında mkv desteği de sunuluyor. Telefon uzmanları için ürünün şifrelenmiş donanım ile gelen ilk Samsung ürünü olduğunu söyleyebiliriz. Böylece gerçek zamanlı NAND Flash şifrelemesi gerçekleştiriliyor. Bu da güvenlik yazılımlarına olan ihtiyacı azaltan bir etken. Samsung’un partnerleri olan Cisco, Microsoft ve Sybase ile entegrasyonunda amiral gemisinin nasıl bir etkiye sahip olacağını hep birlikte göreceğiz.
HTC Evo 3D veya LG Optimus 3D gibi ürünler olmasaydı, Samsung Galaxy S II’nin rakipsiz bir ürün olduğunu söyleyebilirdik. Rakiplerinden daha ince olmasının dışında kullandığı Super AMOLED Plus teknolojisi bile tek başına önemli bir avantaj. Galaxy S II ceplerinde geniş ancak ince bir ürünü taşımak isteyen son teknoloji tutkunu kitleyi çekecektir. HTC’nin ürünlerine göre kavraması daha kolay olduğu söylenebilir. Şu an piyasadaki diğer Android’lerde bulmanızın çok zor olduğu 21Mbps HSPA+, Bluetooth 3.0+HS, Wi-Fi Direct, DLNA, ve MHL portu kombinasyonu da yine tercih yaparken sizi zorlayacaktır. Şimdilik bu denli yüksek bağlantı standartlarından yararlanmak ülkemizde mümkün olmayabilir. Ancak er ya da geç yeni teknolojilere ayak uydurmak gerekiyor.
Sonuç olarak Samsung Galaxy S II’nin beklentileri fazlasıyla karşıladığını söyleyebiliriz.
Android tabanlı alternatiflere bakıyorsanız, Optimus 2X, Motorola ATRIX veya HTC ThunderBolt’u bekleyebilirsiniz. Ancak bu markalar ne yazık ki ülkemizde ürünleri çok geç satışa sunuyor Hayatınızda küçük yeşil bir robota yer yoksa, iPhone 4’ü de düşünebilirsiniz. Super AMOLED ve Windows Phone kombinasyonu için de ülkemizde henüz satışa sunulmayan Samsung Focus’u tercih edebilirsiniz.
Samsung Galaxy S 2 (II) i9100 Fiyatı:
Türkiye fiyatını şimdiden tahmin etmek zor. Tek çekirdek işlecili telefonlar bile 1200 TL civarında satışa sunulurken Galaxy S 2′nin 1500 TL’den aşağı olmayacağını düşünüyoruz.

Gelişmiş Super AMOLED Plus ekran
Full HD video kaydetmek ve izlemek için piyasadaki en iyi telefon
Çift çekirdekli işlemcisi ve chipset yapılandırılması gerçekten mükemmel!
Zengin bağlantı seçenekleri
Boyutlarına göre ince ve hafif

Tasarım diğer telefonlara nazaran daha ayırt edilebilir olabilirdi

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

m304k (muhammet karahan) · Diğer Konular ve Modeller altına konu açtı. 11 yıl

Nokia E6 İnceleme (Mobil Hat)

Nokia E6 paketi önümüze geldiğinde ve kutusundan ürünü çıkardığımızda yüksek kaliteli tasarım ile malzeme kalitesinin büyüsüne kapıldık. Ürün her yönden olabilecek en iyi notları alacağa benziyor. Peki işletim sistemi de artı puan alabilecek mi? Endişe duyduğumuz tek konu Nokia E6’nın işletim sistemi. Symbian Anna ve Nokia X7 kombinasyonunun sıkıntılı olduğunu görmüştük. Bu sıkıntının Nokia E6’da da devam edeceğini düşünenler olabilir. Neyse ki E6’da durum biraz daha farklı. E6 fiziksel klavyesi, küçük ama daha net ekran yapısı ve Nokia’nın iş dünyası serisini temsil eden yapısı ile hedeflediği kitle tarafından tercih edilebilecek bir ürün. Öyle sanıyoruz ki, E6 ülkemizde de iyi satış rakamları yakalayacaktır. Peki çok sayıda fiziksel klavyeli ürün arasında E6, onu tavsiye etmemizi sağlayacak özellikler ile ön plana çıkmayı başarabilecek mi?

Temel Özellikleri:
• Şebeke: GSM 850 / 900 / 1800 / 1900 – HSDPA 850 / 900 / 1700 / 1900 / 2100
• Boyutlar: 115.5 x 59 x 10.5 mm, 66 cc
• Ağırlık: 133 gram
• İşletim Sistemi: Symbian Anna
• İşlemci: 680 MHz ARM 11
• Ekran: 2.46 inç, 640 x 480 piksel, TFT, kapasitif, dokunmatik, Gorilla glass, 16 milyon renk desteği
• Kamera: 8 MP, 3264×2448 piksel, sabit odaklanma, çift LED flaş, 720p@25fps video kaydı, VGA ön kamera
• Bellek: 256 MB RAM, 1 GB ROM, 8 GB dahili bellek, 32 GB’a kadar microSD kart desteği, sınırsız rehber kaydı ve maksimum 30 günlük arama kayıtlarını tutabilme
• Mesajlar: SMS, MMS, Email, Push Email, IM
• Tarayıcı: WAP 2.0/xHTML, HTML
• Küresel Veri Aktarımı: GPRS Class 33, EDGE Class 33, 3G HSDPA 10.2Mbps, HSUPA 2.0Mbps
• Yerel Veri Aktarımı: Bluetooth 3.0 + A2DP, microUSB v2.0, Wi-Fi 802.11 b/g/n
• Müzik/Video: MP3/WMA/WAV/RA/eAAC+ müzik çalar, MP4/H.264/H.263/RV video oynatıcı, RDS Stereo FM radyo – Mobilhat
• Diğer: Dahili QWERTY klavye, Multi-touch, ivme ve yakınlık sensörü, 3.5 mm kulaklık girişi, Siyah/Beyaz/Gümüş renk seçenekleri, paslanmaya karşı dayanıklı çelik paneller, gürültü engelleyici mikrofon, dijital pusula, TV-Out, QuickOffice, Flash Lite 4.0, akıllı metin girişi
• Batarya: Li-Ion 1500 mAh (BP-4L) – (2G) 681 saat – (3G) 744 saat bekleme süresi / (2G) 14 saat 48 dakika – (3G) 7 saat 30 dakika konuşma süresi
Tasarım:

Nokia’nın markaya özgü olan yüksek kaliteli tasarım izlerini E6’da da görmek mümkün. Keskin, temiz hatlar ve klasik tasarımı ile oldukça güçlü bir donanım bir araya gelerek Nokia E6’yı oluşturmuş. Biraz ağır da olsa, Nokia E6 güçlü, dayanıklı bir görünüme sahip. Ancak ürün her kitleye hitap edebilecek cinsten bir telefon değil. Ekran elbette telefonun en güçlü yönlerinden biri. 2.46 inç kapasitif ekran VGA (640 x 480 piksel) çözünürlük destekliyor. Bu da süper keskin bir görünüm elde etmenizi sağlıyor. Üründe kaliteli videoları izlemek oldukça keyifli olacaktır. Özellikle renk ve kontrast seviyesi ile görüntüleme açıları beğendiğimiz faktörler arasında…

Nokia daha önceki ürünlerinde olduğu gibi E serisinde yer alan Nokia E6 ile fiziksel klavyedeki ısrarını sürdürmüş. Nokia E5’deki tasarımı ve malzeme kalitesini beğenenler, E6’yı da sevecektir. Çünkü Nokia, ürettiği yeni ürünlerde genellikle mevcut yapının üzerine bazı yenilikler katmaya çalışıyor. Harika ekranın hemen altında arama ve sonlandırma tuşları yer alıyor. Beş yollu d-pad ve 4 adet kısayol (karşılama ekranı, takvim, mesajlaşma ve kişiler) da diğer bileşenler arasında. 4 satırlı fiziksel klavyede yer alan tuşları ayırt etmek oldukça kolay ve klavyenin kullanımında sıkıntı yaşamıyoruz. Sağ panelde ses ayar düğmesi ve kilit çubuğu yer alırken; sol panelde microUSB portu yer alıyor. Ürünün dip bölümünde standart şarj portu; üst bölümünde ise güç düğmesi, 3.5 mm kulaklık soketi ve microSD kart slotu yer alıyor. Nokia E6’nın arka panelinde ise 8 MP kamera yer alıyor ve kamerayı desteklemek için çift LED flaş konumlandırılmış. Ayrıca hoparlör de arka bölümde bulunmakta.

Nokia’nın yüksek donanımlı ürünlerinde gördüğümüz detaylara verilen önem, burada da kendisini hissettirmiş. Üründe fiziksel klavye kullanımı son derece kolay olsa da elleri biraz büyük olan kişiler için alışma süresi biraz sancılı olabilir.
Arabirim:

Nokia E6 Symbian’ın son sürümü olan Anna ile birlikte geliyor. Symbian Anna serinin önceki sürümlerine göre görselliğin ön planda tutulduğu bir mobil işletim sistemi. Simgeler daha güzel görünüyor ve geçiş efektleri Symbian S60 v3 kullanan E5’e göre daha başarılı.
Dokunmatik ekran adaptasyonu ile ürün ile etkileşim E5’e göre daha rahat gerçekleşiyor. Symbian^3’de widget eklemek ve düzenlemek; karşılama ekranları arasında geçiş yapmak oldukça kolay. Mobil işletim sisteminin arabirimi ise Anna güncellemesi ile elden geçirilmiş ve gerek kullanılan simgeler, gerekse tarayıcı yeniliklere sahip olmuş. E6 680 MHz işlemci ile standart ihtiyaçları karşılamak için yeterli bir donanıma sahip. Ancak nadiren geçişler sırasında gecikmeler yaşanabiliyor. Bu da ürünün genel performansına olumsuz etki yapabiliyor. Kişiler ve mesajlaşma için kullanılan uygulamalarda ise Symbian’ın önceki sürümlerindeki arabirime bağlı kalınmış.

Kozmetik yönden yapılan iyileştirmelere ve performans optimizasyonlarına rağmen Symbian Anna hala yeterince güçlü değil. Menü ve bildirimler sarmal yapıda ve widgetlar ile karşılama ekranı kısayollarını özelleştirmek mümkün değil. Görsel olarak eklenen özellikler ise estetik açıdan rakiplerin gerisinde kalıyor. Çeşitli platformlarda mobil işletim sisteminin bir sonraki sürümünün daha farklı özellikler taşıyacağı belirtilse de şimdilik rekabette rakipleri ile baş edebileceğini sanmıyoruz. Özellikle Android gibi güçlü bir markete sahip olan bir mobil işletim sistemi ile rekabet edebilmek için varolandan daha farklı özellikler sunulması ve müşterilerin cezbedilmesi gerekiyor.
Kamera ve Multimedya:

Nokia E6 çift flaş ve sabit odaklanma desteği olan 8 MP kameraya sahip. Kameraya erişmek için uygulamalar klasörünü kullanabilir ya da karşılama ekranında yer alan kısayoldan yararlanabilirsiniz. X7’de olduğu gibi oldukça hızlı ancak bu hız belki de kameranın en büyük dezavantajlarından birini de beraberinde getiriyor. Bu da otomatik odaklanmanın sunulmaması. Otomatik odaklanmanın olmaması da makro çekimlerinin olmaması, 20 inçten daha yakın yapılan çekimlerin bulanık görünmesi gibi sorunlara neden oluyor. Nokia E6’daki resim kalitesinin ortalamalara yakın olduğunu söyleyebiliriz. Detaylar çok yoğun değil ve keskinlik seviyesini de tatminkar bulmadık. Ancak üretilen fotografların sanki suda yıkanmış izlenimi verdiğini görüyoruz. Bu da fotograflarda kontrast probleminden kaynaklanıyor. Kamera arabirimi sahne modları, yüz tanıma, zamanlama ve renk tonları gibi özellikler sunuyor. Ayrıca beyaz dengesi, kontrast, keskinlik ve ISO ayarlarını da yapabiliyorsunuz. 2X dijital yakınlaştırma ve ön kamera da ürünün diğer özellikleri arasında.
680MHz işlemci 720p HD video çözünürlüğüne kadar olan videoları 25 fps ile kayıt etmenizi sağlıyor. Kaydettiğimiz örnek video fotograflardaki gibi kontrast sorununa sahip. Ancak bizi asıl tedirgin eden nokta bazı karelerin kayıt sırasında atlanmış olması. Video kayıt uygulaması tıpkı fotograf çekimi için kullanılan uygulamada olduğu gibi zengin özellikler sunuyor. Ancak, sunulan seçeneklerin iyi olması ürünün donanımsal performansının kötü olduğu gerçeğini gizlemiyor. Bu nedenle Nokia E6 bize göre hem kamera hem de fotograf performansı ile sınıfta kalıyor.
Bir multimedya telefonu olarak lanse edilmese de, Nokia E6’da X7 ve N8’de gördüğümüz fotograf ve video düzenleme programları aynen yer alıyor. Resim ve videolarınız ile ilgili temel düzenlemelerinizi sunulan seçenekler yardımıyla yapabilirsiniz. Resimlerde kesme, döndürme, kare ekleme, yazı ekleme ve diğer temel efektler kullanılabiliyor. Videolarda ise, video klipler arasında geçiş efektleri ekleyebilir ya da videolarınızı müzik dosyaları ile zenginleştirebilirsiniz. Müzik çalar uygulamasında da fazla bir değişiklik yapılmamış. Standart dosya türlerine destek devam ediyor. Ürün ayrıca Stereo FM radyo (RDS destekli) barındırıyor. Entegre film uygulaması ise MPEG-4 ve DivX/Xvid kodlamalı dosyaları extra bir yazılıma ihtiyaç duymadan oynatabiliyor. Ekran boyutu ideal ölçülerin uzağında kalsa da yüksek çözünürlüğün de katkısı ile deneyimlerimiz oldukça keyifli oldu. 720p’ye kadar çözünürlüğe sahip videoları sorunsuz olarak oynatabildik. 32 GB’a kadar hafıza kartı desteğini de düşünecek olursak, Nokia E6’yı sevdiğiniz dizileri ve filmleri cebinizde taşıyacağınız bir telefon olarak düşünebilirsiniz.
Nokia E6 ile Çekilmiş Fotoğraflar:

Nokia E6 ile Çekilmiş Video:
Buradan indirebilirsiniz.
İnternet ve Bağlantı:

Symbian ile webde gezinmek artık eskiyen tarayıcı ile bir işkence haline geliyordu. Anna güncellemesi yeni bir tarayıcıda Flash Lite ve HTML5 desteğinin yanısıra donanımsal hızlandırıcıları da beraberinde getirdi. Kullanıcı arabirimi de biraz daha iyi. Sayfaların yüklenme aşaması biraz sıkıntılı olsa da önceki sürümlere göre bazı özelliklerde iyileştirme yapıldığı açıkça görülüyor. Testlerimizde çoklu dokunuş düzgün çalıştı ancak çift tıklamaya tepki biraz geç geldi. Kullanıcı arabiriminde alt bölümde sol ve sağ bölümlerde geri ve ayarlar düğmelerine yer verilmiş. Bu da ekranda görüntüleme alanının daha büyük olmasını sağlayan bir etken. Symbian’ın standart tarayıcısında yer alan özelliklere ayarlar düğmesine tıklayarak ulaşabilirsiniz. Nokia E6 bağlantı seçeneklerinde ise oldukça zengin bir menüye sahip. 3G, dört band GSM desteği, GPS alıcısı, Bluetooth 3.0 [A2DP destekli] ve Wi-Fi b/g/n desteği sunuluyor.
Yazılım:

Nokia E6 yazılım bazında temel ihtiyaçlara cevap verebilecek bir pakete sahip. Quick Office, PDF Reader ve F-Secure sık kullanılan uygulamalar arasında yer alıyor. Ayrıca Facebook ve Twitter uygulamaları için social hub yapılandırması dikkat çekiyor. Ücretsiz navigasyon ve dijital pusula da işinize yarayabilecek bileşenler arasında. Nokia’nın belki de en büyük avantajlarından biri olan Ovi Maps uygulaması ile bulunduğunuz ülke haritalarını ücretsiz olarak indirebilirsiniz.
Performans:

Symbian Anna güncellemesi Nokia platformunda kayda değer bir performans artışı sağlıyor. Ancak 680 MHz işlemci ve yalnızca 256 MB RAM kullanımı gecikmelerin yaşanmasına neden oluyor. Nokia E6 ile yapılan görüşme kalitesi oldukça iyi. Ses iletimi de temiz bir şekilde gerçekleşiyor. Arka panelin hemen altında yer alan 1500mAh pil ise yaklaşık olarak 14.8 saat konuşma süresi ve 18 gün bekleme süresi sağlıyor. Testlerimizde ortalama bir kullanım ile ürünün şarjının 3 gün gidebileceğini düşünüyoruz. Bu da bir akıllı telefonda son zamanlarda gördüğümüz 2 günlük şarj süresine göre Nokia E6’yı avantajlı kılan bir etken.
Editörün Yorumu – Sonuç:

Nokia E6 malzeme kalitesi, ekran performansı ve pil ömrü ile iyi bir ün yapabilirdi. Ancak kullanıcı ile ürün arasındaki etkileşimin temelini oluşturan arabirim konusunda ne yazık ki yeterince ilerleme kaydedemediler. Symbian Anna rekabete yeterince hazır görünmüyor ve kendini küçük çaplı iyileştirmeler ile tekrar eden Symbian platformunun popüler mobil platformlara karşı şansı giderek azalıyor.
Nokia E6, Symbian tutkunu olan biri değilseniz size tavsiye edebileceğimiz bir ürün değil. Ancak Nokia’dan hala umutluyuz. Doğru donanım ve arabirim ile eski günlerdeki popülerliği yakalayabilirler. Nokia E6’ya Androidsel bir alternatif arıyorsanız HTC ChaCha ya da Samsung Galaxy Pro’ya göz atabilirsiniz. İki ürün de hem ucuz hem de daha iyi bir işletim sistemine sahip.
Nokia E6 Fiyatı:
Ortalama 800 – 900 TL arası.

Kaliteli ekran
Şık ve yüksek kaliteli dış yapı
Kullanışlı QWERTY klavye

Symbian Anna beklentilerimizi karşılayamıyor
Kamera otomatik odaklanmadan yoksun
Donanımlar günümüz standartlarına göre çok düşük

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0