
Squid Game Kurabiyesi: Kore Dalgona Şekeri Tarifi
MALZEMELER
- Beyaz Veya Kahverengi Şeker
- Kabartma Tozu (Vejetaryenler Karbonat Kullanabilir)
SQUİD GAME KURABİYE: KORE DALGONA ŞEKERİ NASIL YAPILIR?
- Şekeri paslanmaz çelik bir kepçeye koyun ve erimeye başlayana kadar orta ateşte ısıtın.
- Eşit şekilde erimesi ve yanmaması için bir kaşıkla karıştırın. Kepçeyi ısıdan uzağa kaldırarak veya gerektiğinde yaklaştırarak ısıyı kontrol edin.
- Eriyen şekeri, topaksız, pürüzsüz, berrak bir sıvıya dönüşene kadar karıştırın.
- Kabartma tozu ekleyin ve karıştırmaya devam edin. Genişleyecek ve açık kahverengiden kremsi altın beje dönüşecektir.
- 1 çay kaşığı şekeri kurabiye tepsisine serpin.
- Şekerin alt kısmının ortasına, kenardan 1 adet bir şiş veya lolipop çubuğu yerleştirin.
- Paslanmaz çelik kase, kapak veya spatula gibi pürüzsüz, düz, yapışmaz bir nesneyle bastırın.
- Şekerin ortasına bir desen bastırmak için bir hamur kalıpları kullanın. Tasarımı kolayca ortaya çıkarmalarını istiyorsanız sertçe bastırın.
- Şeker sertleşene kadar 1 dakika bekleyin. Afiyet olsun.
PÜF NOKTALAR
- Şekeri eritirken orta ateşte pişirin.
Kimchi Tarifi
MALZEMELER
- napa lahana
- Su
- Kaya Tuzu
- Pişirme Tuzu
- Tatlı Pirinç Unu
- Kore Pul Biberi
- Kore Turpu
- Deniz Tuzu
- Kore Balık Sosu
- Tuzlanmış Fermente Karides
- Kore Frenk Soğanı
- Havuç
- Sarımsak
- Zencefil
- Şeker
- Soğan
KİMCHİ NASIL YAPILIR?
- Napa lahanayı dörde bölün ve akan suda durulayın. Sapın sağlam olduğundan emin olun.
- Kaba tuzu büyük bir kapta suda (16 bardak) eritin. Napa lahanaları teker teker tuzlu suya batırın ve daha fazla tuzlamak için bir tepsiye aktarın.Biraz pişirme tuzu (tüm lahana turşusu için toplam 1/2 su bardağı) sıkın ve lahananın kalın beyaz kısmına sürün. Her yaprağı yavaşça açın ve tuzu kalın beyaz kısmın üzerine serpin. Lahananın geri kalanı için bunu tekrarlayın. Lahanayı ıslattığınız andaki tuzlu suyu daha sonra kullanmak üzere ayırın.
- Tuzlanmış lahanayı gıda sınıfı büyük bir plastik torbaya veya büyük bir kovaya (lahananın kama tarafı yukarı bakacak şekilde) koyun ve 2. adımdan ayrılmış tuzlu suyu dökün. Plastik torbayı kapatın. Bir kova kullanıyorsanız, aşağı bastırmak için lahananın üzerine ağır bir şey koyun (örn. su dolu ağır bir kap).Lahanayı turşu için 6 saat bekletin. Lahanayı 2 saatte bir ters çevirin. Büyük bir gıda sınıfı plastik torba kullanmak, döndürme işlemini büyük bir kova kullanmaktan çok daha kolay hale getirecektir.
- Islatma işlemi bittiğinde, tuzdan kurtulmak için lahanaları, özellikle kalın beyaz kısımlarını akan suda durulayın. Bir kevgir içine koyun ve 1 saat boyunca süzülmeye bırakın.
- Beklerken yapışkan pirinç hamurunu hazırlayın. Yapışkan pirinç unu ile suyu (1,5 su bardağı) bir tencerede karıştırın ve koyulaşana kadar 5-8 dakika orta ateşte kaynatın. Hazır olunca, pirinç hamurunu orta boy bir kaseye aktarın ve soğumaya bırakın. Soğuduktan sonra Kore biber pullarını ekleyin. Ardından, bunları iyi bir şekilde birleştirin.
- Büyük bir karıştırma kabı hazırlayın ve turp, ince deniz tuzu, Kore balık sosu ve tuzlu karides ekleyin. Turpun tuzlanması için 10 dakika bekletin. Kore frenk soğanı, havuç, kıyılmış sarımsak, kıyılmış zencefil, şeker, harmanlanmış soğan ve 5. adımdaki Kore pul biber karışımını ekleyin. Bunları iyice karıştırın. Artık kimchi çeşnisi / kimchi ezmesi kullanıma hazırdır.
- Çeyrek lahanayı tepsiye dizin. Baharatları her yaprağın üzerine yayın. (Yaprağın sadece bir tarafını baharatlamanız gerekir.) Çeyrek lahana için 1 ila 2 küçük avuç dolusu baharat yeterlidir. Lahananın geri kalanı için bu adımı tekrarlayın. Lahana yapraklarını saplarından koparmayın, birbirine daha iyi tutunması için bağlı bırakın.
- Kimchi’yi bir kimchi kabına veya hava geçirmez bir kaba aktarın (ve kapağı kapatın). 24 saat oda sıcaklığında bekletin, ardından buzdolabına kaldırın. Soğuduktan sonra yemeye başlayabilirsiniz ancak lezzetinin artması için 3-4 gün daha bekleyebilirsiniz.
PÜF NOKTALAR
- Kimchi yi buzdolabında saklayın.
Kore Salatalık Turşusu (Oijangajji) Tarifi
MALZEMELER
- Kirby Salatalık
- Su
- Sirke
- Kırmızı Elma
- Koşer Tuzu
KORE SALATALIK TURŞUSU (OİJANGAJJİ) NASIL YAPILIR?
- 5 kilo salatalığı yıkayıp süzün. Büyük bir tencereye 9 su bardağı su, 1 su bardağı koşer tuzu ve 1 su bardağı sirke koyun.
- İki küçük elmanın çekirdeklerini çıkarın. Elmaları ince ince dilimleyip tencereye alın. Tuzlu su ve elma dilimlerini tencerenin dibindeki tuz eriyene kadar tahta bir kaşıkla karıştırın. Yaklaşık 40 dakika yüksek ateşte kaynatın. Pişen elmaları süzün.
- Salatalıkları sıcak tuzlu suya koyun. Tahta kaşıkla ters çevirin. Tuzlu su soğuyana kadar tencerenin oturmasına izin verin. Salatalıkları bir cam kavanoza alın ve salamurayı salatalıkların üzerine dökün. Kapağı kapatın ve oda sıcaklığında 12-24 saat bekletin.
- Salamurayı bir tencereye dökerek salatalıkları boşaltın. Sterilize etmek için salamurayı tekrar 10 dakika kaynatın. Isıyı kapatın ve salamura soğumaya bırakın. Tuzlu suyu salatalıklara dökün ve soğutun.
PÜF NOKTALAR
- En az bir hafta bekletin.
George Orwell – Hayvan Çiftliği
Kitabın Konusu
George Orwell Hayvan Çiftliği Kitapta geçen yedi kutsal kuralın zamanla değiştirilmesi, makam mevki eline geçirenlerin gücünün zehirlemesiyle kutsallara bile dokunabileceğini gösterir.
Kendi özgürlükleri için yola çıkan bir çiftlik dolusu hayvanın ve başka bir hayvanın iktidar hırsı yüzünden yaşadıkları olayları kaleme alıyor. Hayvanlar üzerinden yaşanan ülke sorunlarını anlatıyor.
Sorumsuz insanlar tarafından yönetilen çiftlikte hayvanlar zor durumdadır. Yemekleri düzenli olarak verilmez ve insanlar hayvanlara kötü davranır. Sonunda hayvanlar ayaklanıp insanları çiftlikten kaçırırlar ve yönetime el koyarlar. İlk başta her şey düzelmiş görünür. Karınları toktur, işler eşit dağıtılmıştır ve kötü muamele görmezler.
Zamanla yönetim ele geçiren domuzlar iktidarı kendi çıkarlarında kullanmaya başlarlar. Domuzların ve doğal olarak çiftliğin lideri Napolyon ilk olarak kendi aralarındaki okuma yazma öğrenen, kendini geliştiren Snowball adlı domuzu çiftlikten attırır. Düşünen, okuyan, kendini geliştirmeye çalışanlar iktidar tarafından tehlikeli olarak değerlendirilir.
Mutlak güce sahip olmak bu gücün bir zaman sonra kaybedileceği korkusunu da beraberinde getirir. Bu korkuya sahip iktidar gücü kaybetmemek için yasa dışına çıkar. Yasa dışına çıktıkça yaptığı muamelenin kendi başına da gelmesinden ya da kendisinden hesap sorulmasından korkan iktidar gücünü kaybetmemek için daha da baskıcı olur ve bu sonsuz döngü aynı şekilde devam eder. İktidar değişse bile intikam ve kendini koruma isteği iyi niyetle başlayan yeni dönemi aynı sarmalın içine iter.
Yayımlandığında Stalin döneminin eleştirisi olarak bilinen eser esasen sadece Stalin dönemi için değil, tüm otoriter ve totaliter rejimlere önemli eleştiriler yönetmektedir.
Kaynak: E-Kitap Store
Jack London – Kızıl Veba
Kitabın Konusu
Jack London Kızıl Veba hastalığın uygar toplumu nasıl yok ettiğini anlatıyor. Kitabın baş karakteri Profesör Smith yani Granser, salgından sonra oluşan ilkel yaşamı görmüş son kişi. 2070’li yıllarda, artık son zamanlarını yaşayan Granser torunlarına her ne kadar uygar toplumu anlatsa da hiç görmedikleri medeniyet onlara anlamsız geliyor ve dünya kendini tekrar ediyor.
2000’lerin çeyreğinde, başlarda önemsenmeyen bir hastalık ölümlere sebep olurken, kısa bir süre sonra olayın nasıl şekilleneceğini kimseler öngöremiyor. Bedenlerindeki kızarmalarla kendini gösteren salgın bir anda bambaşka bir seyre bürünüyor ve önüne gelen ne varsa kasıp kavuruyor. Bu esnada, başlarda itidal varmış gibi görünse de kendini tecrit ile kurtarabilen pek az insana rağmen kalanlar sokaklara dökülüyor ve bir yağma düzeninin ilk izleri görünmeye başlıyor.
Olayların son şahidi olan profesör Smith, kendi gibi 400 kadar insanla bir üniversiteye sığınıyor ancak onlardan da geriye sadece kendisi kalıyor. Bir medeniyetin çöküşüne, bir kıyamete şahit oluyoruz bütün ürkütücülüğüyle. Kızıl Ölüm’ün gelmesiyle birlikte dünya mutlak ve geri dönüşsüz olarak dağılıyor paramparça oluyor.
Geride kalan bir avuç insan, yıkılan bir medeniyet, değişen yaşam koşulları; ilkelleşen toplum, dil, sosyal alışkanlıklar .. Smith ya da torunlarının onu çağırış şekliyle Granser, tek başınalığından sonra kendi gibi bir başkalarının da olacağına dair inancını korumaya çalışarak arayışa koyuluyor.
Kaynak: E-Kitap Store
John Steinbeck – Fareler ve İnsanlar
Kitabın Konusu
John Steinbeck Fareler ve İnsanlar Kitapta fiziksel ve zihinsel özellikleriyle birbirine tam olarak zıt olan iki başrol kişi var. Bunlardan George adında olan mantığı, zekayı, zihinsel gücü, parayı, totaliterliği ve maddiyatı temsil ediyor ancak Lennie adında olan karakter ise duygusallığı, fiziksel gücü, sevgiyi, boyun eğmeyi ve maneviyatı temsil etmekte. Fiziksel olarak da George zayıf olan taraf, Lennie ise şişman olan taraf.
George ve Lennie hayatlarını idame ettirmek için, ırgatlık yapan iki zavallı, evsiz, gezgindir. Nadir görülen ve çıkarsız bir dostlukları vardır. George ufak tefek, zeki bir adam. Lennie ise koca cüsseli, kalıplı ve orantısız bir güce sahip, zeka geriliği olan bir karakter. George sürekli olarak yeni işler bulur. Ama Lennie bir şekilde başlarını belaya sokup, işten atılmalarına sebep olur. Arada ondan kurtulmak istediğini söyleyip isyan eder George. Ama anında pişman olur, yumuşar. Tıpkı bir anne şefkatiyle üzerine titrer, arkasını kollar, sahiplenir Lennie ‘ yi. Fareler ve İnsanlar, birbirine tamamen zıt iki insanın tuhaf dostluğu.
Farelerin hayali peynirdir, insanların hayali ise paradır. Kadınların hayali ise Hollywood’da bulunup sahne alabilmektir. Bu hayal edilen şeyler ise her zaman bir hayal döngüsünde kalır aslında. Fare peyniri bulunca daha çok peynir ister, insan da parayı bulunca daha çok para ister. Hatta bu duruma Amerikalıların bulduğu bir kelime bile var, Amerikan rüyası adında. Bu kitap aslında tam olarak Amerikan rüyası eleştirisidir. Ne fareler peynire ulaşabiliyor, ne de insanlar arzuladıkları paraya ulaşabiliyor.
“Neyim eksik ki benim? Ne sanıyor bunlar beni anlamadım ki. Kimsenin benim nasıl bir hayat sürdüğümü gördüğü yok. “
“Biz onlara benzemeyiz! Peki neden? Çünkü… Çünkü sen varsın benim yanımda ve ben varım senin yanında, bu yüzden işte.”
“Artık pek birlikte yolculuk eden olmuyor. Neden bilmiyorum ama belki de bu kahrolası dünyada herkes birbirinden korkmaya başladı.”
“Herkesle sıkı fıkı olmaz, hep mesafeli davranırdı. Kendisi nasıl duruyorsa, başkalarının da öyle yapmasını beklerdi.”
Kaynak: E-Kitap Store
Maurice Leblanc – Arsen Lüpen Kibar Hırsız
Kitabın Konusu
Maurice Leblanc Arsen Lüpen Kibar Hırsız Kanundan değil suçlunun yanında bulunan, yaptığı işleri titizlik ile planlayan, polislerin davasını yürütmek istemediği, yakalansa da bir yolunu bulup kaçan, Sherlock Holmes’u bile şaşırtan, esprili, zeki, oldukça centilmen ve özgüvenli bir hırsız olarak soyulmayı hak eden kişileri hedefine alan birisi.
Kitap dokuz hikaye’den oluşuyor. Hikayeler farklı zamanlarda geçip birbirlerini tamamlayıcı nitelikte, ayrıca son hikayeyle de sonraki kitaba bir kapı aralanıyor. Hikayeler gerek bakış açılarıyla gerek ayrıntıları ile bizi şaşırtmayı beceriyor ve kitaba olan odağımızı fazlalaştırıyor.
İlk hikayemiz Arsen Lüpen’in tutuklanması. Bir gemi seyahatinde yaşananlar konu ediniliyor. Tabi giriş hikayesi olduğundan çok hızlı değil. Tabi onun meşhur takipçisi Ganimard da kitapta kendine yer ediniyor.
Kaynak: E-Kitap Store
Kitabın Konusu
Yuval Noah Harari Sapiens Geçmişten günümüze insan evriminin gelişimini anlatıyor. İnsanlığın gelişimi sürecinde ilk yerleşik toplumların çıktığı dönem’de ahlaki açıdan yaşanan olayların aslında günümüzde yaşanan sorunları hala yaşadığımızı gösteriyor, yazar bize insanlığın gelişimini anlatmayı çok güzel başarmış.
Genel bir şekilde baktığımızda ise, ırk, din ,toplum içinde cinsiyetlere bakış açısı, sınırlar, iletişim, kanunlar, ülkeler, kültürler, sanayi devrimi, para, banka vb. ve kabul gördüğümüz ne varsa nasıl oluştu, oluşum süreçleri ne şekilde oldu, etkileri ve sebepleri hatta sonuçları nelerdi, hepsinin cevabını bulabilirsiniz. Aslında kendinize ara ara sorduğunuz tüm soruların cevabını da bir nevi kitap açıklıyor.
Kitap insanlık tarihinde örnek olarak avcı toplayıcı dönemden , yerleşik hayata (Tarım Devrimi) ,Tarımdan da, Bilim devrimine olan süreçte değişen alışkanlıklarımızın, değişen sosyal yapımızın, hatta değişen fiziksel (refleks, güç, sağlık, alışkanlıklarımız) yapılarımızı da çok güzel şekilde anlatıyor.
Kaynak: E-Kitap Store
Bertrand Russell – Mutlu Olma Sanatı
Kitabın Konusu
Bertrand Russell Mutlu Olma Sanatı Kitabın İlk bölümünde mutluluk savaşında karşımıza çıkan bir başka düşmanı ele alıp onları hangi gözle görürsek yenilmeyeceğimizi inceliyor. Bu düşmanlar yorgunluk, rekabet, kamuoyu korkusu gibi hemen her hayatın içinden düşmanlar. İkinci bölümde ise mutluluk için gerekenler sıralanıyor.
Russell’a göre mutlu olabilmenin en kolay yollarından biri ilgi alanlarınızın çeşitli olması. Örneğin ormanda sıradan bir insanın yürüdüğünü düşünelim. Başta ağaçlara, yeşile hayran kalır ancak bir süre sonra manzara ilgisini çekmemeye başlar.
Russel, mutluluğun çabalayarak elde edilebilecek bir şey olduğunu düşündüğü için bu uğraşa, Mutlu Olma Sanatı adını veriyor. Elbette bu uğraşın ilk adımı kendini tanımaktan geçiyor. İş, aile, din, komuoyu gibi birçok farklı alanda farkında olarak ya da olmayarak hissettiğimiz sıkışmışlığı çözemedikçe, mutluluğun hep bizden uzaklaşacağını söylüyor.
Bu doğrultuda bakışımızı kendimize çevireceğimiz konularda açıklamalar yaparak, kendi mutsuzluk kaynağımıza ulaşmamızı hedefleyen kitap, devamında bu duyguyu iyileştirebilmek için de önerilerde bulunuyor.
Kaynak: E-Kitap Store
Kitabın Konusu
George R. R. Martin Taht Oyunları (Buz ve Ateşin Şarkısı 1) Lord Eddard Stark, eşi, çocukları ve halkı ile huzurlu bir hayat sürer taa ki Kral Robert Baratheon Kışyarı ‘na ziyaret edene kadar.
Robert Baratheon, zamanında Eddard Stark ile beraber kazandıkları Yedi Krallığın yönetimini sağlamak için Eddard Stark’a, kendisiyle kral topraklarına gelmeyi teklif eder. Eddard Stark’ın eşi bu teklife karşı gelemedi. Kayışın koptuğu yer diyebiliriz bu olaya, Eddard Stark iki kızı ile beraber Kral topraklarına gider.
Robb babasının varisi olarak Kışyarı Lordu olarak atanır. Brann, şeytani sebeplerden dolayı sakatlığı ile cebelleşir. Rickon, daha bebek yaşlarda babasız bir şeklilde büyür. Ve asıl kişi Jon Snow. Jon, Eddard Stark’ın farklı eşinden olduğu için hiçbir zaman Catelyn Stark tarafından diğer çocuklarla eş sevgisi bulamamıştır. Ve Jon için de, amcası Benjen Stark ile Sur’a uzanan yolculuk başlar.
Kitaptaki olay örgüsü ise üç ana olayı ele alıyor. Bir tarafta Demir Taht elde etmek için asil aileler arasında geçen siyasi çatışmalar anlatılırken,diğer tarafta tahtan indirilmiş ailenin son veliahtı Daenerys Targaryen’in geri dönüp tahtı almak için verdiği mücadele anlatılıyor. Bunlardan bağımsız son olay ise kuzeyden gelen tehlikelere karşı son direniş olan Gece Nöbetçileri ‘nin mücadelesidir.
Taht Oyunları kitabı, Buz ve Ateşin Şarkısı serisinin ilk kitabıdır. Seri oldukça güzel ve akıcı ilk kitap ise dizinin ilk sezonun aynısı diyebilirim.
Kaynak: E-Kitap Store
Son Giriş: 2 yıl önce
Son Mesaj Zamanı: 2 yıl
Mesaj Sayısı: 13
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 20
İkinci El Bölümü Mesajları: 0
Konularının görüntülenme sayısı: 3.459 (Bu ay: 92)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 6 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Sinema - Dizi - Televizyon - Müzik - Kitap

