Profil: yabangülüm | DonanımHaber Forum

yabangülüm (meltem oran) · Konu Dışı altına konu açtı. 18 yıl

Kaydıraklı ev

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Gereksiz Mesajlar altına konu açtı. 18 yıl

Önceki Haber Sonraki Haber

İlk buluşmada kalıcı etki

İlk buluşmada istediğin etkiyi bırakmak istiyorsan bunlara dikkat et!

1. Bu buluşmanın süper geçmesi için gerginliğini azaltmalısın. Bunun için bir gece önce, şakaklarına, bileklerine aromatik vücut spreyi sıkarak masaj yap. Aromatik koku sayesinde vücudundaki gerginlik azalacaktır. Aynı şeyi vücut losyonu ile de deneyebilirsin.

2. Asla çok ağır bir parfüm seçme. Hafif bir yaz kokusu tercih edebilirsin. Kullanacağın parfümü kulağının arkasına, saçlarına sürersen daha kalıcı olur.

3. Fırça gibi kirpikler hiç hoş bir etki yaratmaz. Maskaranı abartma, doğal bir görünüm yarat.
4. Fondöten kullanacaksan, ten rengine en uygun rengi seçmelisin ve iyi dağıtmalısın. Özellikle de çene altına; Erkekler yüzde maske gibi duran fondötenlerden nefret ederler. Fondöten alırken tenine en uygun rengi belirlemek için bileğine sürüp dene.

5. Karşındaki üzerinde olumsuz etki bırakan diğer bir durum ise, dişlere bulaşmış rujdur. Bu konuda çok dikkatli ol, rujunu sürdükten sonra dişlerini kontrol et!

6. Sevgilin bir rocker ise, siyah, bordo gibi iddialı oje renklerini tercih edebilirsin. Ama değilse daha natürel tonlar kullan.

7. İlk buluşmanın heyecanı ile makyajını abartma. Unutma, erkekler genellikle doğallıktan yana.

8. Elinin onun eline temas durumunu düşünerek, buluşma öncesi el kremini birkaç kez kullan. Daha sonraki buluşmaları da düşünecek olursak, sen en iyisi artık her gece yatmadan önce el kremini sür.

9. Sırf bu buluşmanın hatırına "kaşlarımı biraz daha inceltsem mi, daha güzel olur muyum" yanlışına sakın düşme! Seni ilk nasıl gördüyse o halinle git. Ama tabii ki çıkan fazlalıkları kaş şeklini bozmadan al.

10. Sivilcelerin sinirini bozmasına izin verme, kapatıcı kullan. Kapatıcını kullanırken bir anda kalın bir tabaka halinde sürme, ince katlar şeklinde uygula. Üzerine pudranı geç.

11. Tırnak yeme gibi bir alışkanlığın varsa, bu buluşma için takma ya da silikon tırnaklar ile durumu idare edebilirsin. Ama daha doğal bir görünüm için bu tırnakları çok uzun kullanma ve iddialı renklerde oje sürme.

12. Daha önce hiç denemediysen oto-bronzer sakın kullanma. Çünkü bu ürünün yanlış kullanımı, uyguladığın bölgede açıklı koyulu ten rengi yaratmak gibi kötü sonuçlar doğurabilir ve sen, bu büyük buluşmayı ertelemek zorunda kalabilirsin. Eğer bronz görünmeyi çok istiyorsan, ışıltılı bronz pudra kullanmayı tercih et.

13. Saçlarının daha parlak ve güzel görünmesi için bakım yaptır. Aşırı jöleden ise kaçın, ne olur ne olmaz; yoksa eli saçlarının arasında mahsur kalabilir.

14. Hassas bir cildin varsa, tüylerden kurtulma işini buluşmanın hemen öncesinde yapma. Çünkü oluşan kırmızılıklar, hoş olmayan bir görünüm yaratacaktır.

15. Heyecandan canın hiçbir şey yemek istemeyebilir. Ama unutma ki, ağız kokusu yüzünden karşındaki senden bir anda soğuyabilir. Mutlaka ferahlık veren nane özlü bir macunla dişlerini fırçala ve buluşma anına kadar dişlere beyazlık veren sakız çiğne.

16. Her şey çok güzel geçti ve ne yazık ki ayrılma vakti geldi. Yanağına kondurduğun küçük buse gerçekten kalıcı bir etki bıraktı. Çünkü bütün rujun yapış yapış onun yüzünde kaldı:) Böyle bir senaryo ile karşılaşmak istemiyorsan, rujunu sürdükten sonra fazlalığını elinin üzerini öperek ya da bir selpak yardımı ile al.

6 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Konu Dışı altına konu açtı. 18 yıl

GÜNÜN MAGAZİN HABERLERİ........

Allah herkesi mutlu etsinYeşim Salkım, bir süredir Tuba Ünsal ile görüşen eski eşi Arben İçli'ye mutluluklar diledi.Bu ilişkiyle ilgili yorum yapmayacağını söyleyen Salkım, "Allah herkesin yerinde mutlu etsin. Ben mutluluğu da mutsuzluğu da çok gördüm. Herkesin mutlu olmasını isterim. Allah onlara her zaman iyi şeyler yaşatsın" dedi.

Canlı yayında striptize Bekleriz
Manken Doğa Bekleriz, katıldığı programın reytingini artırmak için canlı yayında striptiz yapacak.Ünlülerin değişik kostümler içinde yarıştığı Bak Kim Dans Ediyor adlı program istenilen reytingi alamayınca yapımcılar da ilginç bir çare buldu: Canlı yayında striptiz.

Bunu yapacak cesur dansçı ise manken Doğa Bekleriz. Türk televizyon tarihinde bir ilk olacak canlı yayında striptize büyük bir heyecanla hazırlanan Bekleriz, "Jüri üyelerinden de izleyicilerden de tam puan alacağıma eminim" diye konuştu.

Karımdan boşanıyorum
Deniz Seki ile aşk yaşayan Hüsnü Şenlendirici, eşi Nazire Şenlendirici'den boşanmaya karar verdi.
Yazılı bir açıklama ile kararını duyuran ünlü klarnetçi, "Eşimle bir süredir problemler yaşıyorduk. Ayrılığın üçüncü şahıslarla ilgisi yoktur" dedi

Ev ve çocuk Arzu'ya kalacak
Arzu Balkan'la yaşadığı evden ayrılan Tamer Karadağlı, 9 aylık kızlarının velayetini ve evi eşine bırakarak boşanıyor.

İki ayın sonunda ilk kez yürüyüşe çıktı

Hakan Altun’un beyninin sağ tarafındaki tümör, 24 Şubat günü Amerikan Hastanesi’nde geçirdiği bir operasyonla alınmış, Prof. Dr. Ali Çetin Sarıoğlu ameliyatın başarılı geçtiğini açıklamıştı.

Sonunda barıştılar
İbrahim Tatlıses ile Alişan arasındaki "veliaht" küskünlüğü sona erdi

Eskişehir'de de sahneye çıkacak

Çıplak DJ Niki Belucci, İstanbul, Mersin ve Ankara'daki şovunun ardından Eskişehir'de...

Çatır çatır para kazanıyorum

Barış Akarsu, "Akademi Türkiye yarışmasından sonra çatır çatır para kazanıyorum" dedi.

Sevgili bilmecesi
Deniz Akkaya'nın, Aleko Promodis adlı Yunanlı bir işadamıyla birlikte olduğunu açıklaması, akılları karıştırdı.

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Konu Dışı altına konu açtı. 18 yıl

Temel gıdada KDV yüzde 8'e iniyor

Hükümet, seçim öncesi bazı temel gıda maddelerinde KDV indirimi için hazırlıklarını tamamladı. Maliye ve Hazine yönetiminin uzlaşmaya vardığı pakette ilk etapta 30’a yakın gıda maddesinde KDV oranları aşağı çekilecek. Başta bebek maması olmak üzere, tuz, bisküvi gibi gıda ürünlerinde yüzde 18 olan KDV oranı yüzde 8’e düşürülüyor.

Maliye Bakanlığı ile Hazine Müsteşarlığı’nın hazırladığı taslağa göre, Türkiye’de gıda ürünleri tanımlaması Avrupa Birliği ülkeleri standardına getirilecek. Bu kapsamda AB ülkelerinde olduğu gibi gıda ürünleri üzerindeki vergi yükü aşağı çekilecek.

Maliye ve Hazine uzmanları, yapılacak indirimin enflasyona ve bütçeye etkisini de masaya yatırdı. Yaklaşık üç aydır sürdürülen çalışma tamamlanarak Bakanlar Kurulu’na gönderildi. Gıda ürünlerinde vergi indirimine ilişkin nihai kararı Bakanlar Kurulu verecek. Bu arada Bakanlar Kurulu’nun istenilen gıda maddelerinde KDV oranını yüzde 1’e çekme yetkisi de bulunuyor. Bu arada, mevcut tabloya göre mama, dondurma, sütlü tatlı, sucuk, salam, sosis, bisküvi, çikolata ve meyve suyu gibi gıda ürünlerinden yüzde 18 KDV alınıyor.

Maliye uzmanlarına göre, 30’a yakın gıda ürününde yapılacak vergi indiriminin enflasyona yansımasının sınırlı olacağına dikkat çekiyor. Bunun da olumlu yönde bir etki olacağının altını çiziyorlar. Ayrıca, bütçe üzerindeki etkisinin de olumsuz olsa bile sınırlı düzeyde kalacağı kaydediliyor.

VERGİ İADESİNDE SIKINTI

Bu arada, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer'in vergi iadesini kaldıran, "Gelir Vergisi Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunu" onaylamasının ardından başlayan “uygulama” tartışması sürüyor. Maliye Bakanlığı, asgari geçim indirimi kapsamında işverenle net ücret üzerinden sözleşme yapanların mağdur olmaması için neler yapılabileceğini inceliyor. Mevcut durumda, asgari ücretliye yansıyan iyileşme, işveren ile net ücret üzerinden anlaşma yapan çalışana yansıtılmıyor.

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Ev Sinema Ses Sistemleri altına konu açtı. 18 yıl

Sehpa görünümünde ev sineması

hurriyet.com.tr

Sony’nin, yeni ev sinema sistemi BRAVIA Home Theatre RHT-G800, eşsiz bir surround ses deneyimini şık bir TV sehpası görünümünde yaşatıyor! Surround elektronik aksamını ve hoparlörleri içine gizleyen yapısıyla adeta “görünmez” bir ev sinema sistemi haline dönüşen RHT-G800, kullanım kolaylığı ve şık tasarımıyla da tüm dikkatleri üzerine topluyor.

Sony geliştirdiği yeni BRAVIA Home Theatre RHT-G800 modeli ile gerçek bir sinema deneyimi yaşatıyor. Sahip olduğu S-Force PRO Front Surround sistemi ile çevresel ses sisteminde bir devrim yaratan RHT-G800, BRAVIA serisi de dahil 46inç/117cm ekran boyutuna kadar olan düz panel ekranlarla kullanılabiliyor.

Sistem ayrıca, bir düz panel TV satın alan ancak gerek çok miktarda donanım istemesi, gerekse kurulum ve kullanımının karmaşık olması ve hatta beş hoparlör ve bir subwoofer’ı beslemek için oda içinde birçok kablonun çekilmesi gerekliliğinden dolayı şimdiye dek bir çevresel ses sistemi almayı düşünmeyen kullanıcıları da hedefliyor.

RHT-G800, genelde bu tarz sistemlerle gelen kaçınılmaz dağınıklığa son veriyor. Temiz, gümüş ve siyah hatlarıyla son derece şık bir tasarıma sahip olan model, eşsiz bir ev sinema sistemini içinde barındırırken geleneksel raflardan daha fazla yer kaplamıyor. RHT-G800, çevresel elektronik aksamını ve hoparlörleri içine gizleyen yapısıyla kutulardan, kabinlerden ve kablolardan uzak durmayı tercih edenler için tam bir görünmez ev sinema sistemi haline geliyor.

Barındırdığı üst düzey teknolojiyi kolay kullanım ile birleştiren RHT-G800, DVD, Blu-ray oynatıcı ve uydu/kablo yayın kutusu gibi diğer aygıtlarla uyumlu olarak çalışabiliyor.

RHT-G800 sahip olduğu S-Force PRO Front Surround sistemiyle daha inandırıcı bir mesafe ve hacim duygusu üreterek gerçek çevresel sesi arka hoparlörlere gerek kalmadan sunuyor. S-Force PRO Front Surround’un eşsiz teknolojisi duvardan gelen yansımaları temel almadığı için odanın boyutundan ve şeklinden bağımsız olarak çalışıyor. Bu sayede yüksek kaliteli çevresel ses sunumu sağlanıyor

Yaşanılan alanlarda çevrenizi rahatsız etmeden bas seslerin keyfini yaşayabilmeniz için özel titreşim engelleyen kabin duvarları ile tasarlanan RHT-G800, tam ölçekli sinematik deneyim sunan iki güçlü subwoofer’ı ile bas seslerin daha zengin ve güçlü bir şekilde sunulmasını ve dışarıya minimum düzeyde titreşim çıkmasını sağlıyor.

RHT-G800, BRAVIA Theatre Sync sistemi uyumlu Sony ürünleri ile sorunsuz şekilde çalışarak tek bir uzaktan kumanda üzerinden daha da kolay bir kullanım sunuyor. Örneğin bir düğmeye basılarak tüm sistem (TV, DVD oynatıcı ve G800) açılıyor ve bir DVD film oynatmaya başlıyor. Bir başka dokunuş ise sistemi tekrar bekleme moduna sokuyor. BRAVIA RHT-G800, tüm özellikleriyle beraber eşsiz bir çevresel ses deneyimi yaşatan mükemmel bir partner olarak dikkatleri çekiyor.

7 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Konu Dışı altına konu açtı. 18 yıl

Blucinler beyazlarken ciğerler kumla doluyor

Günümüzde zengin fakir, kadın erkek, 7 den 70’e hemen herkesin giyim tercihi olan blucinlerin beyazlatılmasında kullanılan kum püskürtme yöntemi, gencecik insanların hayatına mal oluyor. İstanbul’da kot taşlama işi yapan merdivenaltı atölyelerde çalışan gençler ya ölüyor ya da sakat kalıyor. Bu atölyelerde "denetim"in D’si bile bilinmiyor. Uğur Dündar yönetimindeki Arena ekibi, 21’inci yüzyıl Türkiyesi’ndeki bu insanlık dışı olayı araştırdı.

KOT taşlama diye nitelenen blucin beyazlatma işini büyük firmalar, genellikle taşeron atölyelere yaptırıyor. Çoğu "merdivenaltı" tabir edilen kaçak işyerleri olan bu atölyelerde blucinlere kum fışkırtmak için genellikle sigortasız gençler çalıştırılıyor. Çalışma koşulları son derece ilkel ve takılan maskeler yetersiz olduğundan püskürtme sırasında akciğerlere dolan kum tanecikleri akciğer dokusunu tahrip ediyor. Tıp dilinde "slikozis" denilen bu hastalık, giderek akciğerde katılaşmaya sebep oluyor. Yoğun toza maruz kaldıkları için hastalanan gençleri, daha sonra oksijen tüpüne bağlı kısa bir yaşam ve ardından ölüm bekliyor.

GENÇ ÖLÜMLERE İSYAN

Son yıllarda hastaların sayısının çığ gibi artması, gencecik hastalarının ölümüne tanık olan tıp otoritelerini isyan ettiriyor. İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden Prof. Dr. Zeki Kılıçaslan, servislerinde 20-25 yaşında çok sayıda genç işçiyi kot kumlama kaynaklı "slikozis" hastalığı yüzünden art arda kaybetmeye başladıklarını söyleyerek yetkilileri uyardı:

"Eğer hasta yoğun bir toza maruz kalıp belli bir noktaya gelmişse, o kişiyi işyerinden uzaklaştırsanız bile, hastalık ilerliyor ve solunum yetersizliğine bağlı olarak ölümle son buluyor. Gerçekten çok, çok ciddi bir sorun, utanç verici bir olay Türkiye açısından. Başta bu hastalığa teşhis konulamadı, hiç kimsenin aklına bu insanların kot kumlama hastası olabileceği gelmedi. Yanlışlıkla verem teşhisi konuldu ve verem dispanserlerine yönlendirildiler. Bir kısmına ’nedeni bilinmeyen akciğer katılaşması’ denildi. Daha sonra anlaşıldı ki bunlar slikozis hastası. Bu aslında hiç kabul edilemeyecek çok çok büyük olay. Yani bir insanın 20 yaşında 30 yaşında meslek hastalığından ölmesi, asla kabul edilemeyecek bir olaydır. Çok basit olarak önlenebilmesine rağmen, hiçbir denetim olmaması, sigortasız çalıştırılması, bence utanılacak bir olay. Aslında hepimiz için utanılacak bir şey."

HASTALAR ÇIĞ GİBİ ARTIYOR

Arena ekibinin araştırmasına göre silikozis hastası gençlerin sayısı çığ gibi artıyor. Yaşanan dramlarda hikayelerin ortak paydası ise Anadolu’daki yaygın işsizlik. Köylerinden kalkıp çalışmak için İstanbul’a gelen gençler, risklerini bilmeden kot kumlama işine girip, genellikle sigortasız çalışıyorlar.

Uğur Dündar yönetimindeki Arena ekibinin tespit ettiği bu insanlık dışı çalışma koşulları, sadece İstanbul’la sınırlı değil. Sinop, Tokat, Bingöl, Siirt, Erzurum, Zonguldak ve Çorum’da da kot kumlama sonucu akciğerleri iflas edip memleketlerine ölümü beklemek için dönen insanlar var. Arena ekibi ayrıca, İstanbul’un Sultançiftliği, Küçükköy, İkitelli, Halkalı, Alibeyköy semtlerinde, her türlü denetimden uzak çok sayıda kot kumlama atölyesi tespit etti.

Her şey 4 yıl içinde oldu

İrfan Demir, 37 yaşında ve artık oksijen tüpüne bağlı bir yaşam sürüyor. İrfan Demir’in sadece 4 yıl süreyle kot kumlama işinde çalışması, slikozis hastası olmasına yetmiş. İstanbul İkitelli’deki bir firmada kot kumlayan İrfan Demir, merdivenleri çıkamaz olunca doktora gitmiş. Ancak doktorların İrfan Demir’e "Yapılabilecek bir şey yok, seni hava değişimine gönderelim ve oksijen tüpüne bağlayalım, akciğerlerin çok oksijensiz kalmış" demeleri üzerine, memleketi Tokat Niksar’a bağlı Boğazbaşı Köyüne dönmüş. Annesi ve babasının bakımına muhtaç olan İrfan Demir’in okula giden iki kızı var.

Gençliğimizi çaldılar

Kot taşlama işi kaynaklı bir başka dram, İstanbul Küçükköy’deki bir gecekonduda yaşanıyor. Beytullah Özkaya, 6 yıl süreyle kot taşlama işçisi olarak çalıştıktan sonra slikozis hastası olmuş. Beytullah Özkaya’nın hiçbir sosyal güvencesi olmadığı için 80 YTL’lik ilaçlarını dahi alamıyor ve üç aydır yatağa bağlı olarak yaşıyor. 25 yaşındaki Beytullah Özkaya, "Genç yaşta hayatımızı bitirdiler, gençliğimizi çaldılar bizden. 25 yaşında hayatım bitti, 45 kiloya düştüm" diyerek isyan ediyor.

13 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Sinema altına konu açtı. 18 yıl

Hadi kızım, evlen artık

Bu hafta vizyona giren tek romantik komedi olan Ben Sana Demiştim, hayatını ailesine adamış bir annenin ve kızının hikayesi üzerinden giderek internet üzerinden koca bulma olayını ti’ye alıyor. Sonunu tahmin edebileceğiniz türden filmlerden olsa da anne kız ilişkileri hakkında hoş sahneler barındıran filmin en büyük kozu yılların eskitemediği usta oyuncu Diane Keaton. Keaton’a Amerika’nın ünlü şarkıcılarından Mandy Moore eşlik ediyor.

BECAUSE I SAID SO
BEN SANA DEMİŞTİM
Yön: Michael Lehmann
Oyn: Diane Keaton, Mandy Moore, Gabriel Macht, Tom Everett Scott
Tür: Komedi - Romantik
Süre: 102 dk.

Anneliğin ilk kuralını herkes bilir: öyle ya da böyle çocuğunun hayatına burnunu sokup, müdahale edeceksin.

Kötü anlamda söylemiyorum; bu durumun aşırı sevgi ve koruma içgüdüsünden kaynaklandığını hepimiz biliyoruz. Ama bu, işe, aşka, kısacası hayata karışan annelerin bazen abarttığı ve zarar verdiği gerçeğinin üstünü örtmüyor elbette.

Özellikle emeklilik yaşına ermiş, ununu eleyip, eteğini asmış bir annelere bakın, onların pireyi deve yapıp, günlük problemleri bile dünya meselesi haline getirmesi kaçınılmaz oluyor.

Bir anne için en büyük problem hiç kuşkusuz çocuğun mürüvvetini görememek (ondan sonra da torununu kucağına alamamak derdi başlıyor ki o da başka bir filmin konusu olur herhalde).

Ben Sana Demiştim konusunu yaşı gelip evlenmeyen bir kız annesinin çabaları üzerine inşa ediyor.

Filmin merkezinde yalnız yaşayan, yaşı kemale ermiş kızına uygun koca bulmak için çırpınan bir anne ve bir türlü rahat bırakmadığı o zavallı kızı var.

ÇÖPÇATAN ANNE

Eileen (Diane Ketaon), iyi niyetli (hangi anne kötü niyetli olabilir ki) fakat her şeye fazlasıyla burnunu sokan bir anne. İşini gücünü kurmuş, evlenme çağına gelmiş kızı Milly’nin (Mandy Moore) ciddi bir ilişkisi olmamasına o kadar üzülüyor ki çareyi çöpçatanlıkta buluyor.

Bizlerdeki görücü usulüne benzer bir yöntem kullanıyor Eileen. En önemli farkı teknolojinin faydalarından sonuna kadar yararlanıyor olması. Kızına internet üzerinden koca ararken elemeyi bizzat kendi yapıyor. Ve uygun aday olduğunu düşündüğü zengin mimarı kızına yönlendirmekte gecikmiyor.

Genç kız annesinin onaylamadığı müzisyen bir gençle de ilişkiye girince bir anda iki erkeği aynı anda idare eder duruma düşüyor. İşler de bundan sonra hayli karışıyor zaten. İşin trajik yanı ise Milly’nin her şeyin annesinin başının altından çıktığından bihaber olması.

ANNE KIZIN YAKINLAŞTIĞI SAHNEYE DİKKAT

Hudson Hawk ve 40 Gün 40 Gece gibi filmlerin de yönetmeni Michael Lehman’ın yönettiği Ben Sana Demiştim, bir yandan internet üzerinden koca bulma olayını ti’ye alırken diğer yandan da iki erkek arasında sıkışıp kalan bir kadının ikilemlerini yansıtıyor perdeye.

Romantik komedilerin bildik tüm formüllerini başarıyla uygulandığı filmi sırdan sınıfına sokan özelliği ise içinde hiçbir sürpriz barındırmayan senaryosu; her şey tahmin edildiği gibi ilerliyor ve sonlanıyor.

Bol sürprizli, şaşırtmalı, dönemeçli yeni moda filmler için bu tekdüzeliği sürpriz olarak algılayacaklar olabilir belki ama sonuçta Ben Sana Demiştim, sonu rahatlıkla tahmin edilen romantik komedilerden biri olarak anılmaya mahkum.

"YAPACAKSIN, ÇÜNKÜ BEN ÖYLE DİYORUM"

Çoğu sahnede bağırıp, çağırarak abartılı bir performans sergilediğini düşündüğüm ama pek çok hayranı ve kredisi olduğunu bildiğim Diane Keaton tabii ki filmin en büyük kozu.

Ama başta kızkardeşler arasındaki diyaloglar ve Milly’nin annesin sırrını öğrendikten sonra anne kızın yakınlaştığı sahne olmak üzere pek çok hoş detayı da göz ardı etmemek gerek. Bence bu filmin en büyük artısı kızkardeş ve anne kız ilişkilerine sempatik, içten ve gerçekçi bir bakış açısı getiren sahneleri.

Filmdeki örnek uç noktalarda olabilir belki ama kızının hayatına öyle ya da böyle müdahale etmeyen, ağzından arada sırada da olsa “yapacaksın, çünkü ben öyle diyorum” lafları dökülmeyen bir anne tanıyanınız var mı acaba?

2 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Konu Dışı altına konu açtı. 18 yıl

ŞIRNAK'TAN BİR MEKTUP

55 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Diğer Mp3 / Video Oynatıcılar altına konu açtı. 18 yıl

MP4 Player’ı davetiye yaptılar

1 Yanıt

Yanıtla

Favorilere Ekle

0

yabangülüm (meltem oran) · Konu Dışı altına konu açtı. 18 yıl

Kendi kendinin fanı mısın?

İyi ilişkiler kurabilmenin, sosyal yaşamını, arkadaş ilişkilerini ve hatta aşk hayatını dengede tutabilmenin en iyi yolu, kendine güvenmek. Sen bunu başarabiliyor musun?

1- Moralin bozuk olduğu zaman içinden gelen sese göre davranırsın, hislerine güvenirsin.

a- Her zaman
b-Bazen
c- Hiçbir zaman

2- Eğer birisi fikirlerine karşı çıkarsa ve kendi fikrini kabul ettirmek için uğraşırsa, yine de kararından dönmezsin.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

3- Sadece sana saygı ve sevgi duyan insanlarla arkadaşlık kurarsın.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

4- Ne istediğini ve neyi sevdiğini kesin olarak bilirsin.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

5- İstediğini elde edebilmek için etrafındakilere neye ihtiyacın olduğunu rahatlıkla söylersin.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

6- Arkadaşlarına, özel işlerine ve sosyal aktivitelerine zaman ayırırsın.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

7- İyi özelliklerinin neler olduğunu bilirsin.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

8- Kötü eleştiri aldığın zaman soğukkanlılığını koruyamazsın.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

9- Kendine güveniyorsun, yetenekli olduğunu düşünüyorsun.

a-Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

10- Kendine güveniyorsun, yetenekli olduğunu düşünüyorsun.

a- Her zaman
b- bazen
c- Hiçbir zaman

11- Yalnız başına olsan bile kalabalık bir ortama girmekten rahatsızlık duymazsın.

a- Her zaman
b- Bazen
c- Hiçbir zaman

SONUÇ

"Her zamanlar" çoğunluktaysa

Zor durumda kalsan bile kendine olan güvenin sayesinde bundan bir şekilde sıyrılmayı başarıyorsun. Kendini sevmeyi, iyi özelliklerinin neler olduğunu, bunları nasıl kullanman gerektiğini öğrenmişsin. Ama arada sırada bunu biraz abartıp fikirlerini eleştirenleri küçük görüyor, onlara tepki gösteriyorsun. Bu konuda dengeyi tutturmalısın.

"Bazen"ler çoğunluktaysa

Kendine güveniyorsun, ama karşılaştığın her zorlukta kafanda bir takım soru işaretleri beliriyor ve kendinden emin olamıyorsun. Stresli işlere adım attığında sanki bütün özgüvenini kaybediyor, birilerinin desteğine ihtiyaç duyuyorsun. Ama korkma, bu durum çok normal. Arkadaşlarından yardım alarak pozitif olmayı başarabilirsin.

"Hiçbir zaman"lar çoğunluktaysa

Hataların ve kusurlarınla, seni "sen" olduğun için sevmelisin. Eğer bunu başarabilirsen eksik gördüğün yönlerini tamamlayabilirsin. Özgüveninin ciddi bir tamire ihtiyacı var. Yeteneklerinin ve iyi yönlerinin üzerine giderek içi dünyanı zenginleştirebilirsen yakın bir gelecekte bunun vücut diline yansıdığını göreceksin. Bu konuda yardım almaktan da çekinme!

Yanıt Yok

Yanıtla

Favorilere Ekle

0