Günümüzde sıcaklıktan nabza, ultrasondan rüzgara kadar pek çok alanda sensörler geliştiriliyor ve üreticiler mükemmele yakını elde etmek için çalışıyor. Ne var ki hiç bir zaman bir insan veya hayvan algılayıcıları gibi mükemmel olabilmesi mümkün görünmüyor. Araştırmacılar bu nedenle canlı algılayıcıları kullanmaya çalışıyor.
Smellicopter nedir?
Washington Üniversitesi araştırmacıları gerçek güve antenleri entegre ettikleri bir Drone modeli geliştirdi. Bu sayede aynı bir güve kelebeği gibi havadaki kimyasalları algılayarak yerlerini tespit edebiliyor.
Güvelerden koparılan antenlerin 4 saat boyunca canlı kalabildiği tespit edilmiş. Buzdolabında ise bu süre biraz daha artabiliyor. Araştırmacılar antenlerin kopmuş kısmına çok ince teller yerleştirmiş. Bu teller de bir elektrik devresine bağlanmış. Böylece antenlerdeki hücrelerde oluşan sinyallerin en iyi şekilde ölçülmesi hedeflenmiş.
Bu antent yapısının Smellicopter adı verilen bir Drone prototipine entegre edildiği belirtiliyor. Ticari olarak satılan ve özelleştirilebilir yapıdaki bir Drone modeli elden geçirilmiş ve Smellicopter ortaya çıkmış. Drone modeli engelleri de aşabiliyor.
Antenlerin canlı kaldığı süre boyunca Smellicopter uçuyor ve çevrede tespit yapıyor. Antenler mükemmel bir şekilde kimyasal kokulara tepki verdiği için sinyallerin şiddetinden yakın civardaki yoğunluklar fark edilebiliyor. Antenler tamamen öldüğünde ise yenileri elde ediliyor.
Smellcopter ve insan yapımı sensörlerin karşılaştırmasında büyük hız farkları görülmüş. Bu da canlıların algılama uzuvlarının bu tarz konularda büyük avantaj sağlayacağını gösteriyor.