Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Gerektiğinde fikirler uygun yollarla harekete dönüştürülmeli ki sonuç alınabilsin. Aksi takdirde yitip gideceklerdir. 
Hızlı 
Bildirim
UYAN İNSANLIK (felsefi, ütopik) (2. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
Orjinalden alıntı: hayattakiler
Tabi çok haklısınız. Birisi çıkıp sizin salak olduğunuzu düşünüyorum dediğinde de tabi sana saygı duyuyorum deriz...
Pardon ama bu yazıyı siz mi yazdınız da bu kadar alındınız? Yazıyı yazan kişinin aslında hepiniz salaksınız demediğini nereden biliyorsunuz???.... Ben hergün mail kutuma gelen diğer maillerden farksız olarak yorumladım. Bu tepkimde hiçbir yanlışlık yok. Her gün ukala onlarca mail sürekli uyanmaktan bahsediyor çünkü...
Haa yok bu yazıyı ben yazdım aslında şunu şunu diyorum diyorsan o başka. O zaman alıntı birşeymiş gibi gösterme de fikirleri tartışalım alıntının kaynağını değil....Gelen maillerin amacını biliyoruz çünkü
Bir üstteki mesajıma verdiğin cevap bu mudur?
Cevap vermeden önce tam olarak okumayı denersen belki daha az komik duruma düşersin...
-
Bunu sormak için alıntı yapmana gerek yoktu. Okuduğun zaman anlayabilirdin. Bana karşı kişisel saldırını anlayamıyorum, Yeni Türkü de bana katıldığını söylemiş ama sadece niye bana yükleniyorsun? Eğer söyleyecek elle tutulur bir yorumun varsa yaz yoksa ben söyleyecek her şeyi söyledim. Eleştiriye açık değilsin, sözlerimin anlamının farkında hiç değilsin. Yazının sana ait olduğuna dair itiraz da etmedin. Zaten bu her şeyi açıklıyor.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi hayattakiler -- 19 Eylül 2007; 16:24:01 > -
Saldırı mı?
Konuyu açtığımdan beri eleştri adı altında sürekli hakaret eden sensin.
Herkesle oturup adam gibi tartışıp paylaşmak isterim ama sen yazılanları tam olarak okumuyorsun ki.
Okusaydın sorduğun soruların cevaplarının yazdıklarımın içinde gayet açık bir şekilde yer aldığını anlardın.
Sen okuyup eleştrilerini uygun bir üslub ile dile getirirsen benden de gayet sıcak bir yaklaşımla cevap yazmaya hazırım.
Yazmazsan da sen bilirsin... -
yazıyı okudum.bunları yazmak kolaydır.çözüme baş koymaktır zor olan. -
Sayın kargaşa ;Her fiil önce beyinde bir düşünce olarak başlar. Sonra bu düşünce yayılır. yeterince yayıldığında bu düşünce bir eyleme dönüşür. Bir düşüncenin üretilip yayılmaya çalışılmasına neden karşı çıktığınızı anlamıyorum.
Kolay olduğunu söylüyorsunuz. Yukarıdaki yorumları okursanız, bir insanın bunları yazdığı için bile ne kadar tepki alabildiğini görürsünüz. Neresi kolay?
Düşünceyi üretip yaymaya çalışırken dahi bu kadar tepki alıyorsanız, çözüm için insanlardan birtakım fedakarlıklar istediğinizde neyle karşı karşıya kalabileceğinizi hiç düşündünüz mü?
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi freebombmen -- 21 Eylül 2007; 20:33:04 > -
quote:
Orjinalden alıntı: freebombmen
Sayın kargaşa ;Her fiil önce beyinde bir düşünce olarak başlar. Sonra bu düşünce yayılır. yeterince yayıldığında bu düşünce bir eyleme dönüşür. Bir düşüncenin üretilip yayılmaya çalışılmasına neden karşı çıktığınızı anlamıyorum.
Kolay olduğunu söylüyorsunuz. Yukarıdaki yorumları okursanız, bir insanın bunları yazdığı için bile ne kadar tepki alabildiğini görürsünüz. Neresi kolay?
Düşünceyi üretip yaymaya çalışırken dahi bu kadar tepki alıyorsanız, çözüm için insanlardan birtakım fedakarlıklar istediğinizde neyle karşı karşıya kalabileceğinizi hiç düşündünüz mü?
Sayın freebombmen
Bunun farkında olan ilk kişi siz değilsiniz. Bu görüş zaten bilinen ve periyodik olarak hortlayan birşey. İsterseniz Bilim ve Teknik 'in 39 yıllık bilgi arşivi eki DVD sinde arama yaparak 80 li yılalrda bu konuyla ilgili çıkmış bir araştırma bulabilirsiniz.Konu dergiye kapak olmuştur ve kapağı bile hala aklımdadır. Kapak karikatüründe bir kişi ulu orta zorbalık yaparak başka bir kişiyi sıkıştırmakta, diğer herkes de buna şahit olup "Neden kimse birşey yapmıyor?" diye düşünmektedir.
Yani demek istediğim bu konu temcit pilavına dönmüştür. Kesinlikle yeni bir şey değildir. Herkes yeterince duyacağını duymuş, tartışacağını tartışmış, yorumunu söylemiştir. Şimdi bunun yeni bir şeymiş gibi ortaya tekrar çıkmasıyla (bu yüzden) kimse ilgilenmemektedir. Umarım bu açıklama genel tavrımızın nedenini anlamanıza yardımcı olur.
Saygılarımla
-
quote:
Orjinalden alıntı: freebombmen
Düşünceyi üretip yaymaya çalışırken dahi bu kadar tepki alıyorsanız, çözüm için insanlardan birtakım fedakarlıklar istediğinizde neyle karşı karşıya kalabileceğinizi hiç düşündünüz mü?
düşünmeme gerek yok.bire bir yaşıyorum kaç yıldır bunu.zaten işin zor kısmıda bu.kültür bilime heyecanla yazıyordum iki yıl önce.ama bir süre sonra yapılanların bi halta yaramadıgını fark edince düşünceleriniz aynı kalsa bile bir yılgınlık, bezmişlik yerleşiyor.
freebombmen.sizi eleştiryor deilim teşki o heyacanı hala hisedebiliyor olsaydım.savaşmak için güç veren heyacanı.burdan çözümsüzlügü kabullendigim anlaşılmasın.burdakilerin çoguda hala çözüm istiyor.belki bir gün sokaklara dökülürüz.vaz geçemiyecegimiz ne var ki
-
Sayın Yeni Türkü ;
Eleştrinizde kullanmış olduğunuz üslup kelimelerimi seçerken daha fazla özen göstermemi sağlıyor. Öncelikle bunun için teşekkür ederim.
Açıklamanız çok daha faydalı oldu. Elbette ki bu düşünceyi ilk taşıyan ben değilim. Fakat yazı anladığınız gibi benim. Ben bu fikri kendi yorumlarımlarımla dile getirmeye çalıştım. Genel anlamda sadece verdiğiniz örnek yazının içinde sadece birkaç cümleyi kapsasa da diğer yazdıklarım içinde bu tip örneklerin olduğu doğrudur.
Ama sanırım bu benim fikrimi insanlarla paylaşmama engel teşkil etmez. Üstelik bu sorunlar hala çözülememişse ya uygun bir zeminde tartışılamamış ya da bir fiile dönüşmemiş demektir. Öyleyse benim bunu yeniden insanlarla paylaşmam doğru olur.
Sizin gibi bu fikrin önceden kıyısından köşesinden geçmiş insanların düşünceye ya da düşünceye kattığım yorumlara ya da düşünceyi dile getirirken kullanmış olduğum tarza eleştri getirmesi çok normal. Bu beni asla rahatsız etmedi. Beni rahatsız eden şeyleri tekrarlamama izin verin. Küçümseme, gereksiz görme, alaycılık vb. türdeki yorumlar eleştri sınırları arasında bulunmamaktadır. Benim tepkim işte bunlaradır.
Umarım yeterince açıklayabilmişimdir.
Saygılarımla...
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi freebombmen -- 25 Eylül 2007; 20:16:50 >
-
quote:
Orjinalden alıntı: kargaşa
quote:
Orjinalden alıntı: freebombmen
Düşünceyi üretip yaymaya çalışırken dahi bu kadar tepki alıyorsanız, çözüm için insanlardan birtakım fedakarlıklar istediğinizde neyle karşı karşıya kalabileceğinizi hiç düşündünüz mü?
düşünmeme gerek yok.bire bir yaşıyorum kaç yıldır bunu.zaten işin zor kısmıda bu.kültür bilime heyecanla yazıyordum iki yıl önce.ama bir süre sonra yapılanların bi halta yaramadıgını fark edince düşünceleriniz aynı kalsa bile bir yılgınlık, bezmişlik yerleşiyor.
freebombmen.sizi eleştiryor deilim teşki o heyacanı hala hisedebiliyor olsaydım.savaşmak için güç veren heyacanı.burdan çözümsüzlügü kabullendigim anlaşılmasın.burdakilerin çoguda hala çözüm istiyor.belki bir gün sokaklara dökülürüz.vaz geçemiyecegimiz ne var ki
Belki de öncelikle tartışmamız gereken konu bu. Yani düşüncelerimizi bir hukuki fiile nasıl dönüştürebiliriz?
Seni anlıyorum. Tabi ki katılıyorum. bence yine de sen düşüncelerini paylaşmaya devam et. Aslında en çok ihtiyacımız olan şeylerden biri de bu bence. düşünmek...
Teşekkür ederim kolay gelsin...
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
