Şimdi Ara

Web Tasarım Şirketi Kurmak

Bu Konudaki Kullanıcılar:
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
5
Cevap
0
Favori
10.476
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Merhaba, bir kaç arkadaş Web tasarım şirketi kurmayı planlıyoruz.

    3-4 ortakla hangi şirket türünü kurabiliriz ? Kuruluş maliyeti ne kadar tutar ? Bir de aylık sabit gideri yaklaşık tahmininiz var mı ? (Kira, telefon vs gibi giderler haricinde Muhasebecisi vs. için soruyorum..)


    Eminim daha önce şirket kurmuş arkadaşlar vardır, genel bir bilgi verebilecek kimse var ise çok sevinirim..

    Saygılar..



  • Ltd. Şti. Kurabilirsiniz. Kurulum yaklaşık 1500 YTL maliyeti olur.

    Muhasebe aylık 100 ytl.

    Bir kaç tane bilgisyar alsanız güzel bilgisayarlar ortalama 800-1200 YTL den hesaplayabilirsiniz.
  • şuradan konu hakkında detaylı bilgi alabilirsiniz. öncelikle şahıs şirketi olarak işe başlanılması önerilmiş.

    bu arada konuyu açan kişi edinmiş olabileceği tecrübeleri paylaşırsa sevinirim. bu alanda benim de planlarım var..
  • benimde bu yönde fikirlerim war belki ileride rakip oluruz.
    sabit giderlerin iyi hesaplanması gerekli.
    kira, faturalar, yol, yemek gibi çünkü bunlar hep değişken.
    mesela kira
    şişlide plazalarda'da ofisler 2500 tl den başlıyor.
    onun daha orta yollusu olarak normal iş hanı katları 700-1000 tl arasında
    fakat yeri önemli değil diyorsan evine yakın herhangi bir dükkan olabilir.
    faturalar konusunda seçtiğin dükkanın sanayi sitesinde olmaması daha iyi olacaktır. onların ücretlendirmesi farklı oluyor çünkü.
    yemek konusunda şişli gibi bir yerde olmanın avantajı olacaktır çünkü çevrede birçok iş yerleri için yemekçiler var. burlardan ucuz sıcak yemek bulabilirsin.
    yol olarakda aracın yoksa akbil yardımcı olacaktır.

    zaten bir web tasarım şirketinin ofis içine koyabileceği pek birşey yok bu yüzden diğer giderler zayıf kalıyor.

    kişisel bir fikir olarakda ben bir alışveriş merkezinde 25 m2 lik bir dükkan açmayı planlıyorum. müşterilerle doğrudan iletişim kurup web site yaptırmaları konusunda ikna etmek için.




  • * İlk olarak belirli bir sermayeniz yoksa, işiniz zor. Çünkü şirket giderleri ilk etapta oldukça büyük gözükecektir gözünüze. Ayrıca kendi hayatınızı idame ettirecek kadar bir parayı da ayırsanız iyi olur.

    * Şirket kurmanın belli bir masrafı var. Bu kurmak istediğiniz şirket türüne göre değişiklik gösteriyor. Ayrıca her ay düzenli olarak muhasebeciye verdiğiniz paraları ve bunun gibi diğer masraflarıda düşünmelisiniz.

    * Devlet yeni kurulan işletmelerin gözünün yaşına pek bakmıyor. Vergi indirimi denilen geyikler sadece “teknokentlerde ofisiniz varsa” veya Kosgeb gibi bir yerden destek alıyorsanız geçerli. Yani yeni kurulup kurulmamanız devlet için çokta önemli değil. Vergiler gerçekten çok yüksek ama muhasebeciler genelde allem edip kallem edip bunları düşürmenin yolunu buluyorlar (yasal olarak tabii). Ha bu durumda vergi vermemek için fatura kesmem falan diyorsanız o iş biraz zor. Keza çoğu şirket sizinle faturasız iş yapmayacaktır (çünkü onlarda bunu vergiden düşmek için kullanacaklar). Zaten devlet işi yapacaksanız böyle bir şans yok.

    * Teknokentlerde genellikle orta/büyük firmalar mesken kurduğu için buralarda yer bulmak epey zor. Bu da vergi indirimlerini zor bir hale getiriyor. Diğer taraftan birçok üniversite bünyesinde yeni teknoloji geliştirme merkezlerinin açılması / açılacak olması sevindirici bir haber. Takipte olup, elinizi çabuk tutmayı unutmayın.

    Görüldüğü gibi zorluklar çok fazla. Özellikle vergiler insanın belini büküyor. Henüz yeni kurulmuş bir şirket için bu çok büyük bir handikap. Kazandığınız üç kuruş parayı da vergi olarak veriyorsunuz. Bu durumda da belli bir süre doğru dürüst para kazanamıyorsunuz. (Buranın ayrıntılarına ikinci yazıda değineceğim)

    Peki herşey bu kadar karanlık mı? Hiç mi umut yok doktor bey? diyenler için cevabım: var tabiki!

    Teşvikler

    Devlet teknoloji şirketlerini tamamen yanlız bırakmış değil. Özellikle Tübitak ve Kosgeb’in kobilere önemli teşvikleri var. diğer taraftan AB teşvikleri gibi daha spesifik ve alması zor teşviklerde var. Teşvikler genellikle ar-ge projeleri için geçerli. Ama ben çoğu firmanın “sözde ar-ge” projeleri ile bu teşviklerden yararlandıklarını biliyorum. Önemli olan koşulları sağlamak ve projenizin yararlarını iyice anlatmak.

    Teşvikler genel olarak ikiye ayrılıyor. Bunlar Hibeler (geri ödemesiz) ve geri ödemeli olanlar. Ben burda sadece bu konulara biraz değineceğim. Siz araştırarak daha ayrıntılı bilgi edinebilirsiniz. Şimdi bunları bir inceleyelim :

    Tübitak Teşvikleri

    Tübitak daha çok ar-ge amaçlı projelere ve kobilere destek veriyor. Bunun anlamı şirketi başta kurmalısınız. Aslında burada önemli olan nokta, hakem olarak size gelecek hocaları ikna etmekte. Çünkü insiyatifin çoğunluğu onların elinde. Projeniz kamuya yararlıysa örneğin, teknik altyapınız, çalışanlarınız sağlamsa, hakemlerle görüşmeleriniz olumlu geçtiyse teşviği kaptınız gibidir. Tübitak’ın AB fonları gibi birçok yerden aldığı, dağıtması gereken belirli miktarda para var. Sektörde konuştuğum üst düzey veya teşvik almış kişilerde genellikle çoğu projeye yardım edildiğini söylüyorlar. Bu arada bu Tübitak hakemleriyle ilgili komik sayılabilecek anılarım var. Onları da daha sonradan anlatırım unutmazsam.

    Tübitak’ta asıl dikkat edilmesi gereken destek türü, yeni kurulacak işletmeler için verilen. Şuradan ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. Özet olarak şöyle birşey,

    Kimler başvurabilir

    Son sınıf öğrenci, yüksek lisans veya doktora öğrencisi ya da lisans, yüksek lisans veya doktora derecelerinden birini ön başvuru tarihinden en çok 5 yıl önce almış kişiler

    Destek oranı-sınırı

    Personel, malzeme, alet/teçhizat/yazılım, seyahat, danışmanlık, hizmet alımı, ofis kira gideri ve ofise ait su, elektrik, ısıtma ve iletişim giderleri

    %75 oranında, en fazla 100.000 YTL

    Destek Süresi

    Bir yıl süre ile

    Geri ödeme

    Geri ödemesiz, hibe

    Görüldüğü gibi gayet mantıklı bir teklif. Ama yeterli mi? Bence değil. Sonuçta herkes yararlanamıyor.

    Kosgeb Teşvikleri

    Bu noktada ilk olarak söylemek istediğim şey, Kosgeb’in teşviklerinin büyük oranının kobilere yönelik olduğudur. Bu durumda ilk etapta şirketinizi kurmalısınız. Daha sonradan başvurduğunuz teşvik türüne göre (-ki yine ağırlıklı olarak ar-ge çalışmalarına yönelik teşvikler var) size, eleman yardımı, araç gereç yardımı ve ofis yardımı (genellikle üniversite kampüslerinde olan Kosgeb Teknoloji Geliştirme Merkezlerinde bir ofis veriyorlar) yapılıyor. Bu teşviklerin çoğu geri ödemeli.

    Birde Kosgeb’in Genç Girişimci Desteği adında bir teşviği var. Bu tamamen hibe olarak veriliyor. Yanlız şart olarak, genellikle yılda 2 defa verilen bir eğitimden mezun olmanız lazım. Kosgeb sıklıkla teşviklerini anlatmak için üniversitelere geliyor. Bu konuşmaların sonunda da katılıma bağlı olarak workshop lar düzenleniyor. Bu eğitimler sayesinde hem girişimciliği öğreniyorsunuz hem de kendinizi veya fikrinizi kosgeb yetkililerine kanıtlama şansı elde ediyorsunuz. Bu sayede şansınız daha yüksek oluyor. Eğer üniversite öğrencisi iseniz bunu atlamayın ve takip edin derim.

    Şirket Türleri

    Evet, şirket kurmaya karar verdiniz. Peki nasıl bir şirket kurmalısınız? Bu sorunun cevabı, sizin yapmak istediğiniz şeylerde ve gücünüzde gizli. Şöyleki eğer, sermayeniz varsa veya birden fazla ortakla hareket ediyorsanız veya kamuya iş yapmayı düşünüyorsanız şahıs şirketi pek mantıklı değil. Yok eğer, çok fazla gücünüz yoksa, sizi çok yormayacak bir şirket kurmak istiyorsanız şahıs şirketi kurmak en mantıklısı. Bunlar sadece örnek, siz kendinizle ilgili SWOT analizleriniz sonucu buna karar verebilirsiniz.

    Ben burda iki tür şirketten bahsetmek istiyorum :

    A) Şahıs Şirketi

    * Kişilerin kendileri veya birkaç ortakla kurabilirler

    * Fatura kesebilirsiniz

    * Masrafı azdır : Açma maaliyeti, muhasebeci masrafları ve vergiler açısından

    * Kurmak için bir ofis tutmanız gerekmez, evinizi de adres olarak gösterebilirsiniz. Size gelen maliye memurlarına bu işi yapabileceğinizi göstermeniz yeterli (Örneğin, yazılım işi yapacaksanız bir bilgisayarınız olmalı)

    * Bildiğim kadarıyla vergileri daha düşük

    * Kapatması çok kolay

    Bu türün dezavantajı, yapabileceğiniz işlerin boyutları çok büyük olmamasıdır. Dışarıdan nispeten güvensiz görünürler. Kamu kurumları da ihalelerin çoğunda en az limited şirket olunması şartını ararlar.

    Benim fikrim, sıfırdan iş yapmak için çok ideal bir şirket türü olduğudur. Kesinlikle düşünülmesi lazım. Çünkü işi büyüttükten sonra limitede rahatlıkla geçilebilir.

    B) Limited Şirket (LTD)

    Kobi olarakta adlandırılan çoğu şirket bu türe girer.

    * Kurması nispeten masraflıdır

    * Fatura kesebilirsiniz

    * Kurmak için zorunlu olarak bir ofis göstermelisiniz

    * Prestiji vardır. Çoğu insan limited şirketlere daha fazla güvenir.

    * Büyük çaplı işleri yapabilirsiniz.

    * Teşviklerden yararlanabilirsiniz.

    * Kapatması çok zordur, yerine göre yıllarca sürünebilirsiniz.

    * Birçok farklı isim altında vergiler vermeniz gereklidir.

    Eğer elinizde belirli bir sermayeniz varsa kurulması en mantıklı şirket türüdür. Zaten sektördeki çoğu şirket bu şekilde çalışır.

    Benim aklıma gelmeyen şeyleri siz tamamlayabilirsiniz.

    Şirket ismi bulmak, Patent almak

    Bu size çok saçma gelebilir ama önemli bir konu. Şirket ismi bulmak çok kolay değil. Özellikle yeni ticaret kanununa göre yabancı isimler koyamadığınızdan ya yüklü bir miktar verip patent alacaksınız ya da o yüklü bir miktarı başkasına vereceksiniz. Ha neden ingilizce isim koyayım güzel Türkçemiz dururken derseniz, eğer yurtdışına iş yapmayı düşünüyorsanız Türkçe bir ismin sorunlu olacağını düşündüğümden derim. Bilişim sektörü global bir sektördür, henüz biz bunu göremesekte. Diğer taraftan seçeceğiniz isimin benzersiz (Türkiye genelinde başka bir şirkete ait olmaması) gerekmektedir.

    Bu noktada, çalışacağınız alanları da belirlemeniz gereklidir. Her şirketin ekleri vardır. Örneğin, “Asparagaz İthalat, İhracat, Dümencilik, Yazılım, Bilişim LTD ŞTİ” gibi. En fazla 8 tane seçebileceğinizden, dikkatli seçmekte fayda var. Özellikle ithalat ihracat, bilişim gibi ekleri tavsiye ederim. Bilişim sektörü global bir sektör olduğundan dolayı bence en gerekli ekler bunlardır.

    Diğer bir nokta, patent almak. Ürünlerinizin veya fikirlerinizin mutlaka patentlerini alın. Markalaşmaya özen gösterin ve markalarınızı tescil ettirin. Bu konuyla ilgili daha önce yazmıştım. Türkiye’de buna önem veren çok fazla firma yok. Siz onlardan birisi olarak farklı olabilir ve öne geçebilirsiniz. Yani sadece ben bunları bunları birde şunları yaptım ve tanıdıklar bana yeter gibi bir düşünce yerine, sağlam bir iletişim stratejisiyle ve markalaşmış bir kimlikle hareket etmek en iyisidir.

    Yazılım Şirketi İçin Tavsiyeler

    Biraz daha spesifik bir konuya değinelim. Bir yazılım şirketi kurmak için önerilerimi sunmak istiyorum.

    1. Çok az sermayeyle yazılım şirketi kurabilirsiniz. Eğer elinizde (siz veya tanıdıklarınız) proje üretme kabiliyeti varsa bu durumda şirket masrafları haricinde belli bir süre için çok fazla bir masrafınız olmaz. Eğer kendiniz bir yazılımcıysanız veya birkaç yazılımcı arkadaşınızla beraber hareket ediyorsanız, işler çok zor olmayacaktır.

    2. Belli bir süre için büyük/küçük iş ayrımı yapmayın. Biraz büyüyene kadar, piyasada isminiz duyulana kadar, ya da sadece ihtiyacınız kalmayana kadar bu ayrımı yapmamanız en iyisidir. Daha sonradan yapabilirsiniz.

    3. Hedefleriniz olsun. Ve bu hedefler çok ufak olmasın. Eğer yukarıları hedeflerseniz oraya ulaşmak için ilk adımı atmış olursunuz.

    4. Yurtdışını düşünün. Günümüzde dünya global bir köy haline geldi. İnternet üzerinden veya direkt yurtdışı bağlantılarından işler kovalaybilirsiniz. Sadece Türkiye’yi hedeflemeyin.

    5. Genel amaçlı yazılımlarda geliştirebilirsiniz. Yazılım kavramı sektörün büyük çoğunluğunda anlaşıldığı gibi sadece otomasyondan oluşmaz. Mesela bir download accelerator yazıp bunu shareware olarak satmakta bir iştir. Bu durumda hem sadece yerel sektöre bağımlı kalmamış olursunuz hem de hedef kitleniz büyük oranda genişler.

    6. Kamu ihalelerinde genellikle “iş bitime belgesi” aranır. Böyle bir belgeye sahip “tanıdık” şirketlerle kontak kurarak bir konsorsiyum oluşturabilirsiniz. Bu sayede iki tarafta bu işten kazançlı çıkabilir ve siz de kendi iş bitirme belgenizin sahibi olabilirsiniz.

    7. Elinizde bir veya birkaç ürününüz olsun. Benim tanıdıklarım var, onlara iş yapsam yeter gibi bir bakışla veya butik yazılım firması duruşuyla hareket etmeyin.

    8. Yazılımlarınızı ürünleştirin, bu ürünleri markalaştırın ve onları pazarlayın.

    9. Ürünlerinizin kesinlikle patentlerini alın.

    10. Sağlam bir iletişim stratejisi oluşturmaya çalışın. Bu hem şirket açısından hem de pazarlama açısından çok önemlidir. Bu noktada, yapamadığınız şeyleri profesyonellere bırakmak çok daha iyi olur. Çünkü yanlış bir iletişim stratejisi sizin sonunuz olabilir.

    11. Yanlızca kamuyu düşünmeyin. Özel sektörde de birçok yazılım açığı var.

    12. İnternetin gücünü kullanın. Reklamda, tanıtımda, halkla ilişkilerde bu mecra sizi, hedef kitlenize düşük maaliyetle ve kolaylıkla ulaştırabilir.

    13. Sadece internet projeleri üreten bir internet şirket bile kurabilirsiniz. Bu konuda global düşünmeyi de unutmayın. Sonuçta bunun size maaliyeti sadece farklı dillere çeviri olacaktır.

    14. Başka şirketlerle ortak çalışırken kesinlikle sözleşme imzalayın. Paranızın bir kısmını önden peşinat olarakta alabilirsiniz ama bir sözleşmeniz mutlaka olsun.

    Alıntıdır.




  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Web Tasarım
    6 ay önce açıldı
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1

Benzer içerikler

- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.