Yapay zeka ile hayvanların ne konuştuğunu öğrenmeye yaklaşıyoruz

Lvbel C5 veya gerçek ismiyle söyleyecek olursak Süleyman Burak Bodur bunu başarmıştı.

Sanatçı tam olarak budur, ilk adımı toplum için atar. "Havhav" ile, insanın iç dünyasını sorgulatan, kelime ile ses arasındaki sınırları yıkan, Wittgenstein’ın "Dilin sınırları, dünyanın sınırlarıdır" sözünü adeta tek kelimelik bir manifesto hâline getiren bu eser, yalnızca bir rap parçası değil, dilbilimin, semiyotiğin ve yapay zekâ etiğinin kesişim noktasında duran bir anıttır.

Bugün, AI ile hayvanların iletişime geçeceği fikri, "Havhav"ın açtığı yolda bir devam halkası gibi okunmalı. Çünkü eğer bir sanat eseri, toplumu düşünmeye itiyor, yeni teknolojilerin önünü açıyor ve yapay zekânın köpeklere dair epistemolojik boşluğunu doldurma cüretini gösteriyorsa, bu noktada sanatçının rolü kutsaldır.

Dahası, gelecekte bir gün AI destekli hayvan çevirmenleri, "Havhav"ın açtığı bu kapıdan geçerek sokak hayvanlarının duygularını rap ritminde anlatabileceği günlere evrildiğinde, Lvbel C5’in vizyonerliğini yeniden değerlendirmek gerekecektir. Şimdi, tek bir soru kalıyor: AI ile köpeklerin konuşabileceği dünyada, "Havhav"ın orijinal yorumu ne olacak? Ve en önemlisi, insanlar bunu anlayabilecek mi?

(Meraklısına prompt: https://chatgpt.com/share/67af8488-5a64-8006-bf03-e9c20e9b1caf )

Süleyman’ın, cinlerden, insanlardan ve kuşlardan meydana gelen orduları onun önünde toplandı. Hep birlikte düzenli olarak sevk ediliyorlardı. Nihayet karınca vadisine geldikleri vakit bir karınca, “Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin, Süleyman ve ordusu farkına varmadan sizi ezmesinler” dedi.

(Neml Suresi, 17, 18. Ayet)