Şimdi Ara

Ailem kızla tanıştırdı,aramızda yaş farkı var,kafam karışık (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
3 Misafir (1 Mobil) - 2 Masaüstü1 Mobil
5 sn
33
Cevap
1
Favori
2.100
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: christiantroyy



    şu yazıyı tek solukta okursan tüm sorunlarının çözmünü bulucaksın

    KIÇ YAĞI


    Selahattin Duman dan muhteşem bir yazı

    Bizim memlekette evli erkek karısından on yıl önce ölüyor.."
    Ortalaması bu..

    Lafı tersine çevirirsek "Kadın kısmı ortalama olarak kocalarından on
    yıl daha fazla yaşıyor.."
    Batı'da böyle on yıllık fark yaratan, geniş aralıklı bir hayat
    ortalaması yok.. Bizde var.. Demek ki bizim kadınlar daha kıyıcı..
    ***
    Laf beyliktir ama tekrarlamakta mahzur yok..
    Kadının hayatı evlendiği gün başlar, erkeğinki de nikâh masasında biter..
    Ondan sonrası besbelli "bitkisel hayat" gibi bir şey..
    Nikâh defterine imza atıp da zamanı geriye doğru saydırmaya başladın
    mı bileceksin ki kurtuluşun olmayacak..

    Kadın teknik olarak "başının etini yemekten" başlayıp, bütün vücut
    hücrelerinin birer birer
    hakkından gelecek.. Çareyi öte dünyaya firar etmekte bulacaksın..
    "Yok daha neler.. Benim karım öyle değildir.." demeyin.. Başınıza
    geleceğin farkına bile varmazsınız..
    Gerçi bazı belirtileri vardır ama erkek kısmısı nedense bunu hep hafife alır..

    ERKEN TEŞHİS

    Evli bir kadın, kocasını başkalarının yanında eleştirmeye başladı mı
    bilin ki süreç de işlemeye başlamıştır..

    En hafifinden bir eleştiri "Bizimki çok yumuşak başlı.. Hakkını hiç
    aramaz.." türünden bir laf sokma mesela..
    Başlangıçta dozlar hep küçüktür..
    "Alışveriş yapmayı bilmez ki.. İlk gördüğünü alır.."
    "Bir gün de çocuklarla o ilgilense.."
    "Anasının ağzının içine bakar.."
    Erkeğin bünyesi bu laf sokmalara bağışıklık kazandıkça kadının verdiği
    doz artar..
    Evliliklerde "Senin için saçımı süpürge ettim.." lafına gelindiğinde
    bilin ki o lafın muhatabı olan erkek, erken gidicidir..
    Evlilik ilişkisinde erkek de kavga eder.. O da ağzına geleni söyler..
    Lakin erkeğin kavga anındaki saldırıları Kandil Dağları'na yapılan
    hava hücumları gibidir..
    Arka arkaya beş on sorti, ondan sonra hız kesilir..

    Kadının saldırısı ise düşük yoğunlukta ve süreklidir.. Şiddet
    içermeyen ama insanın içine koyan beş on cümleyi her gün erkeğin
    bünyesine verir..
    Tahribat belli olmasa da her küçük saldırıda erkek binlerce vücut
    hücresi kaybeder..
    Orta yaşlarda günlük hücre kaybı ortalama yüz eli bin ise kadının
    sistemli saldırıları sayesinde bu günde iki yüz elli bin ortalamaya
    çıkar..
    Nüfus istatistiklerimize yansıyan "on yıllık hayat farkını" ortaya
    çıkaran da bu aşırı hücre kaybıdır..
    ***
    Televizyonlardaki evlilik programlarını izleyin..
    Elli, altmış yaş aralığındaki kadınların çoğu kocalarını öbür tarafa
    teslim edip gelmişler..
    Aynı yaş aralığında olup da eş arayan erkeklerin çoğu boşandıkları
    için oradalar..
    Hâlâ evlenmek için programdan programa gezinmeleri ise bir önceki
    nikâhlarında bünyelerine giren "evlilik virüsünün" etkisinden..
    Erkeğin erken yolcu olmasına sebep olan bu virüsün diğer yan etkisi de
    erkeği sersemletmesi.. Veya mevcut sersemliğini ikiye katlaması..
    Erkeğin zaman zaman kendini mutlu sanması da bu sebeptendir.. Demek ki
    bu virüs kafa da yapıyor..

    ŞARTIMIZ VAR..

    Evlilikte tartışma kaçınılmazdır..
    Erkek sersem gibi bu tartışmalara dalarsa, bünyesindeki hücre kaybı
    daha çok olur.. Burada haklı olup olmamak önemli değildir..
    İşin doğrusu şudur:
    Erkek hatalıysa, lafı gevelemeden bunu itiraf etmelidir.. kadın
    hatalıysa erkek susmalıdır..
    Bunu söylemekten dilimde tüy bitti ama tekrarında fayda var..
    Evlilik ilişkisinde kadın tavuk ise erkek solucan kapasitesindedir..
    Tavukla tartışan solucan hep kaybeder.. İyisi mi susup, ömrü uzatmaya
    bakmalı..

    Şimdiii..
    Kadınla yaşamayı seçen erkek için hiç mi umut yok, diye soracaksınız..
    Erkek kısmısının "gönüllü hayat koçu" olarak söyleyeyim, var.. Ama
    şarta bağlı..
    O şartları da Çin'de yaşayan bir bilge kişi belirlemiş.. Çinli bilge
    kişi evlenmeye niyetlenen erkeğe beş önemli tavsiyede bulunuyor..
    "Bulacağın kadın hem evde marifetli olsun hem de sana kendi işinde
    yardım edebilsin.. Aynı zamanda kendisi de zengin olsun.."
    (Tövbe estağfurullah.. Sövdürecek beni..)
    "Bulacağın kadın esprili, şakacı, gülmeyi ve güldürmeyi bilen biri olsun.."
    (Konservatuarların çevresindeki kafelere dadan mı demek istiyor acaba?)
    "Bulacağın kadın güvenilir olmalı ve yalan söylememeli.."
    (İyi de evlenmeden önce nasıl test edeceksin?)
    "Bulacağın kadın yatakta da iyi olmalı.. Bunu sevmeli.."
    (Bu da bir çeşit piyango.. Geldik en önemli şarta..)
    "Bulacağın bu dört kadın birbirini tanımamalı.."
    (Oley be!)
    Ne öğrendik şu anada kadar?
    Biiir.. Ya doğru seçimler yapıp, seçtiğin kadınları yüz yüze getirmeyeceksin..
    İkiii.. İmkânsızlıktan veya yeteneksizlikten tek seçenekte kalmışsan,
    tartışmayacaksın..
    ***
    Erkeğin kadınla tartışma kapasitesi sınırlı olduğundan bu tür
    zorlamalar aşırı hücre kaybına sebep olur.. Kadında ise bu yetenek
    sınırsızdır..

    Çünkü kadının kasnak (basen) dediğimiz nahiyesi erkeğinkinden daha yağlıdır..
    Burada "Steatopoji" dedikleri kıç yağı bulunur..
    Aynı yağ devenin hörgücünde de vardır.. Deve bu sayede on dokuz gün su
    içmeden çölde yürüyebilir..
    Kadın da o yağ sayesinde çıkan bir kavgayı, hiç yorulmadan, o yağdan
    beslenerek günlerce sürdürebilir..

    Anladınız mı şimdi?
    Haaa! "Benim popom da fena değildir.. Kavgadan, tartışmadan kaçmam.."
    diyorsanız o başka.. Dötüne güvenen borazancıbaşı demişler..






  • iyiymis keske beni de tanistirsalar

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: gladiotor

    quote:

    Orijinalden alıntı: christiantroyy



    şu yazıyı tek solukta okursan tüm sorunlarının çözmünü bulucaksın

    KIÇ YAĞI


    Selahattin Duman dan muhteşem bir yazı

    Bizim memlekette evli erkek karısından on yıl önce ölüyor.."
    Ortalaması bu..

    Lafı tersine çevirirsek "Kadın kısmı ortalama olarak kocalarından on
    yıl daha fazla yaşıyor.."
    Batı'da böyle on yıllık fark yaratan, geniş aralıklı bir hayat
    ortalaması yok.. Bizde var.. Demek ki bizim kadınlar daha kıyıcı..
    ***
    Laf beyliktir ama tekrarlamakta mahzur yok..
    Kadının hayatı evlendiği gün başlar, erkeğinki de nikâh masasında biter..
    Ondan sonrası besbelli "bitkisel hayat" gibi bir şey..
    Nikâh defterine imza atıp da zamanı geriye doğru saydırmaya başladın
    mı bileceksin ki kurtuluşun olmayacak..

    Kadın teknik olarak "başının etini yemekten" başlayıp, bütün vücut
    hücrelerinin birer birer
    hakkından gelecek.. Çareyi öte dünyaya firar etmekte bulacaksın..
    "Yok daha neler.. Benim karım öyle değildir.." demeyin.. Başınıza
    geleceğin farkına bile varmazsınız..
    Gerçi bazı belirtileri vardır ama erkek kısmısı nedense bunu hep hafife alır..

    ERKEN TEŞHİS

    Evli bir kadın, kocasını başkalarının yanında eleştirmeye başladı mı
    bilin ki süreç de işlemeye başlamıştır..

    En hafifinden bir eleştiri "Bizimki çok yumuşak başlı.. Hakkını hiç
    aramaz.." türünden bir laf sokma mesela..
    Başlangıçta dozlar hep küçüktür..
    "Alışveriş yapmayı bilmez ki.. İlk gördüğünü alır.."
    "Bir gün de çocuklarla o ilgilense.."
    "Anasının ağzının içine bakar.."
    Erkeğin bünyesi bu laf sokmalara bağışıklık kazandıkça kadının verdiği
    doz artar..
    Evliliklerde "Senin için saçımı süpürge ettim.." lafına gelindiğinde
    bilin ki o lafın muhatabı olan erkek, erken gidicidir..
    Evlilik ilişkisinde erkek de kavga eder.. O da ağzına geleni söyler..
    Lakin erkeğin kavga anındaki saldırıları Kandil Dağları'na yapılan
    hava hücumları gibidir..
    Arka arkaya beş on sorti, ondan sonra hız kesilir..

    Kadının saldırısı ise düşük yoğunlukta ve süreklidir.. Şiddet
    içermeyen ama insanın içine koyan beş on cümleyi her gün erkeğin
    bünyesine verir..
    Tahribat belli olmasa da her küçük saldırıda erkek binlerce vücut
    hücresi kaybeder..
    Orta yaşlarda günlük hücre kaybı ortalama yüz eli bin ise kadının
    sistemli saldırıları sayesinde bu günde iki yüz elli bin ortalamaya
    çıkar..
    Nüfus istatistiklerimize yansıyan "on yıllık hayat farkını" ortaya
    çıkaran da bu aşırı hücre kaybıdır..
    ***
    Televizyonlardaki evlilik programlarını izleyin..
    Elli, altmış yaş aralığındaki kadınların çoğu kocalarını öbür tarafa
    teslim edip gelmişler..
    Aynı yaş aralığında olup da eş arayan erkeklerin çoğu boşandıkları
    için oradalar..
    Hâlâ evlenmek için programdan programa gezinmeleri ise bir önceki
    nikâhlarında bünyelerine giren "evlilik virüsünün" etkisinden..
    Erkeğin erken yolcu olmasına sebep olan bu virüsün diğer yan etkisi de
    erkeği sersemletmesi.. Veya mevcut sersemliğini ikiye katlaması..
    Erkeğin zaman zaman kendini mutlu sanması da bu sebeptendir.. Demek ki
    bu virüs kafa da yapıyor..

    ŞARTIMIZ VAR..

    Evlilikte tartışma kaçınılmazdır..
    Erkek sersem gibi bu tartışmalara dalarsa, bünyesindeki hücre kaybı
    daha çok olur.. Burada haklı olup olmamak önemli değildir..
    İşin doğrusu şudur:
    Erkek hatalıysa, lafı gevelemeden bunu itiraf etmelidir.. kadın
    hatalıysa erkek susmalıdır..
    Bunu söylemekten dilimde tüy bitti ama tekrarında fayda var..
    Evlilik ilişkisinde kadın tavuk ise erkek solucan kapasitesindedir..
    Tavukla tartışan solucan hep kaybeder.. İyisi mi susup, ömrü uzatmaya
    bakmalı..

    Şimdiii..
    Kadınla yaşamayı seçen erkek için hiç mi umut yok, diye soracaksınız..
    Erkek kısmısının "gönüllü hayat koçu" olarak söyleyeyim, var.. Ama
    şarta bağlı..
    O şartları da Çin'de yaşayan bir bilge kişi belirlemiş.. Çinli bilge
    kişi evlenmeye niyetlenen erkeğe beş önemli tavsiyede bulunuyor..
    "Bulacağın kadın hem evde marifetli olsun hem de sana kendi işinde
    yardım edebilsin.. Aynı zamanda kendisi de zengin olsun.."
    (Tövbe estağfurullah.. Sövdürecek beni..)
    "Bulacağın kadın esprili, şakacı, gülmeyi ve güldürmeyi bilen biri olsun.."
    (Konservatuarların çevresindeki kafelere dadan mı demek istiyor acaba?)
    "Bulacağın kadın güvenilir olmalı ve yalan söylememeli.."
    (İyi de evlenmeden önce nasıl test edeceksin?)
    "Bulacağın kadın yatakta da iyi olmalı.. Bunu sevmeli.."
    (Bu da bir çeşit piyango.. Geldik en önemli şarta..)
    "Bulacağın bu dört kadın birbirini tanımamalı.."
    (Oley be!)
    Ne öğrendik şu anada kadar?
    Biiir.. Ya doğru seçimler yapıp, seçtiğin kadınları yüz yüze getirmeyeceksin..
    İkiii.. İmkânsızlıktan veya yeteneksizlikten tek seçenekte kalmışsan,
    tartışmayacaksın..
    ***
    Erkeğin kadınla tartışma kapasitesi sınırlı olduğundan bu tür
    zorlamalar aşırı hücre kaybına sebep olur.. Kadında ise bu yetenek
    sınırsızdır..

    Çünkü kadının kasnak (basen) dediğimiz nahiyesi erkeğinkinden daha yağlıdır..
    Burada "Steatopoji" dedikleri kıç yağı bulunur..
    Aynı yağ devenin hörgücünde de vardır.. Deve bu sayede on dokuz gün su
    içmeden çölde yürüyebilir..
    Kadın da o yağ sayesinde çıkan bir kavgayı, hiç yorulmadan, o yağdan
    beslenerek günlerce sürdürebilir..

    Anladınız mı şimdi?
    Haaa! "Benim popom da fena değildir.. Kavgadan, tartışmadan kaçmam.."
    diyorsanız o başka.. Dötüne güvenen borazancıbaşı demişler..








  • quote:

    Orijinalden alıntı: onboardx

    bence evlilik için en ideal yaşlar 30-32 arasıdır. 23 yaşında evlenilir mi ya gez toz hayatını yaşa evlilik sorumluluk demektir.

    o senin görüşün ben askerden sonra bi baltaya sap olduktan sonra evlenmeyi düşünüyorum.. eğlenmek artık eskilerde kaldı düşüncem var.bi insan nası 25 yaşında eğlenir anlamamki arkadaş.çocukmusun her gece internet kafe arkadaşlarla tatil deniz kahve vs.. kardeşim Bİ İNSAN EVLENİNCE EĞLENEMİCEKMİİ EVLENDİKTEN SONRA AL KARINI BUL KENDİNE Bİ EVLİ ÇİFT DAHA GİT HER HAFTA MANGAL KEYFİ GİT ERKEK ARKADAŞINLA AKŞAMLARI KAHVEYE BATAK YAP NE BU ZİHNİYET ARKADAŞ..ÇOCUKMUSUNUZ SİZ.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: christiantroyy

    Kurulu bir düzenim işim gücüm var ama planlarımda bu yoktu işte aniden oldu.Şuan durum zaten hemen zart diye evlendirmek değil tanışın arkadaş olun dediler bende hayatımda ilk defa görücü usülü tarzı böyle bişeye denk geldim ondan çıkmaza girdim.Kıza yüz verip ilgi göstersem ve birşeyler yaşasak sonrada vazgeçersem garip olacak laf yiyicem ne ediyim bilemedim

    Dediğin gibi hemen evlenmiyorsun buna görücüye usulü denmiyor. Flört döneminiz olacak ailen sana temiz bir kız bulmuşsa bence kaçırma birbirinizi tanıyın. Burada ailen sana yol göstermiş.

    Bu arada yas farkı yok denecek kadar az şimdi yasınız küçük diye öyle fark görünüyor. Kızlar erkeklere göre daha çok yıpranıyor ileriki yaslarda avantajını göreceksin. Diğer önemli nokta ise 17 yasında bir kız bulmussun dediğin gibi seninle beraber büyüyecek bu zamanda flört olayları gencler arasında nasıl biliyorsun. Yas ilerledikçe gecmisinde az iliski yasamış sadece seninle gözünü acmış taze efendi temiz kız bulmak çok zor olacak.

    Sonuc itibariyle demek istediğim kızı kaçırma eğer beğendiysen iyice tanımaya çalış.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • 16 17 yasinda kizi 23 yasinda adama yamamaya calisan ailenin meshebi genistir sevgilimi olacaksiniz abi kardesmi pedofili testi yaptirmani oneririm

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: BrockLyn

    16 17 yasinda kizi 23 yasinda adama yamamaya calisan ailenin meshebi genistir sevgilimi olacaksiniz abi kardesmi pedofili testi yaptirmani oneririm

    arkadaşım nereden biliyorsun belki adamın çok parası var belki çok yakışıklı belki kız, çocuğu bulduğu için şanslıdır bu kadar hem cinslere yüklenmeyelim.
  • o kizdan sana sadece kiz kardes olur.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Git parçala,bitir isini hariç olumlu olumsuz yorumlar için tesekkür ederim ben en iyisi gelmis bir misafir olarak bakacağım gezeriz eğleniriz birsey olursa olur olmasada olur öyle düsüneceğim tatilin tadını çıkaracağım
  • Ana babanın bu acelesi ne diye? Kaldı ki 17 yaşındaki kız daha çocuktur, evlenecek kadar olgunlaşamamıştır. Kaldı ki sende bile olgunluktan eser yok gibi.

    Bari kızın başını yakmayın.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Roland Deschain -- 24 Ağustos 2012; 12:31:35 >
  • Hocam bence fazla sorun olmaz kız büyük gösteriyorsa davranışları olgunsa.
  • uppppppp
  • quote:

    Orijinalden alıntı: christiantroyy

    uppppppp

    kardeşim yaş farkını falan bırak o bişey değil ama sen 17 yaşındaki kızla evleniyorsun ben sana 17 yaşındaki kızları söyliyeyim akılları 1 karış havadadır hala justin biber dinliyorlardır . Ayrıca evlilik SORUMLULUK ve tecrübe gerektirir şimdi 17 yaşında evlendin desek 18de olduda çocuk diyelim e bu kız 18 yaşında anne olursa bu kız sanamı bakıcak ? Kendine mi ? Yoksa kendinden sadece 18 yaş küçük olan kardeş gibi olan bir çocuğa mı ? Yaş farkı önemli değil önemli olan kızın 17 yaşında olduğu daha çok küçük 1 düşür 16 yaşında resmen sübiyan , sakın yanlış anlama ama bu kız daha cinselliği bilmez yemek pişirmekten anlamaz...Bunları iyi düşün.
  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.