< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi JePinkman -- 22 Ekim 2024; 23:12:41 > |
Alan Wake 2 [PC ANA KONU] (38. sayfa)
-
-
Benim en sevdiğim oyun tarzı. Seveceğimi düşünüyorum umarım yanılmam 😀 -
Tarzda sıkıntı yok. Ben de severim. Ana oyunu ve öbür dlcleri de seviyorum zaten ama bunda karakteri sevmedim, anlatılanları da umursayamadım. Keyif vermedi o yüzden. İyi oyunlar.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi JePinkman -- 22 Ekim 2024; 23:15:8 > -
Alan wake serisine 2. Oyunla girişmiştim türü de hiç sevmeme rağmen hype kapılıp aldım 2 3 saat ya oynadım ya oynamadım sildim hiç bana göre değil halbuki yapımcısının oyunlarını severim controlü bile çok sevmesem de bitirmiştim hikayesini hiç merak etmemiştim sadece aksiyonu için oynamıştım -
selamlar Hogwarts Legacy arasında kaldım 2 oyunuda almayı düşünüyorum ama şuanlık limitim var sizce ilk hangisi alınır Hogwarts Legacy için sıkıntım hep büyü vs sıkar diye düşünüyorum ama bilemedim harry potter kitaplarını okumasamda filmlerini severim
-
Çok alakasız oyunlar ama Alan Wake 2. Hogwarts Legacy tam bir fiyasko bence.
-
Biraz önce Lake House'u 1 saat kadar oynadım, tam benim istediğim gibi gizemli bol bol okumalı. Control havasında gidiyor. Akşam bitiririm tekrardan editlerim.
edit: bitirdim, fena değildi.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Foxx Mulder -- 25 Ekim 2024; 22:4:2 > -
Lake house'u dün bitirdim. Alan Wake 2'yi çok özlemişim. Yalnız DLC maalesef çok kötü olmuş. Çok kısa süren, bazı bug'lara sahip, eğlenceli ilerlemeyen ancak bir miktar korkutan bir DLC idi.
Ses desteği, Atmosun harika kullanımı ve müthiş HDR desteği ve grafik kalitesi gibi ana oyundaki aynı kalitede devam etmesi elbette her zaman artı. Ama DLC özensizdi. Laf olsun diye yapılmış. Control'e döndüğümüz için sevinmiştim ama sıkıcı dümdüz ilerleyen hele ki son boss'u çok kalitesiz olan bir DLC olarak bitti gitti.
Ama remedy her zaman bir numaralı stüdyodur gönlümde. Haydi bakalım Alan Wake 3 artık kaç sene sonra gelirse...
-
pas geçeyim o zaman.
-
Açıkçası severim zannetmiştim ama hiç sarmadı beni de. Sırf "çıkartılmış" olmak için çıkartılan bir dlc olmuş sanki. Maalesef hiç beğenmedim. -
Şu an halen ana oyunu oynuyorum saga ile olan bölümler keyifli iken alan ile oynadığımız yerler sıkıcı geldi
Sizde de böyle bir durum var mı
Sürekli lamba ile mekan degisme tab senaryo kısmında hikayeyi değiştirme falan derken epey ugrastiriyor
Bir mekana gireceğiz git sokakları dolaş binaların üstünden hopla zıpla sanki oyun uzun olsun diye gereksiz uzatılmış -
Kesinlikle öyleydi. Saga bölümleri de bana daha keyifli gelmişti. Alan ile oynanan yerler epey yorucu, boğucu, kanser edici. Ha onun da keyfi ayrı mı ayrı. Amaç zaten o daralma hissini vermek olduğundan baya başarılı 😀 -
Oyunu bitirdiyseniz şuna bakabilir misiniz
-
-
Tamamdır teşekkür ederim çok bişey kalmamış :) -
Arkadaşlar merhaba,
ASUS ROG STRIX 18” laptopum var. Daha 1 aylık. Alan Wake II'ye giriş yaptığımda HDR görüntü seçeneği çıktı. Bende seçtim. Ekran biraz koyu olarak oyuna girdi. Bilgisayarı yeniden başlattığımda, ekranın renkleri resimdeki gibi komple kaymıştı.
Nasıl düzeltebilirim?
Edit: Laptopu tv’ye bağladığımda görüntü düzeliyor. Hdmi’ı sökünce yine düzgün. Ama laptop yeniden başlayınca tekrar bozuluyor. Sanki HDR kapanmıyor gibi. Sorun bundan kaynaklı olabilir.
-
Alan Wake 2'yi ek paketleriyle birlikte toplam 33 saatte (ana hikaye 28 saat, Night Springs 2 saat, Lake House 3 saat) yapılabilecek her şeyi yapıp tüm toplanabilirleri alarak bitirdim. Bitirdikten sonra da Final Draft ile eklenen ara sahneleri ve asıl sonu izledim (bunu herkese tavsiye ederim bu arada, hem oyunun gerçek sonunu görmek hem de Control'de muallakta kalan bi karakterin ne yapıp ettiğini öğrenmek için kesinlikle görmek gerekiyor). Remedy piyasadaki en sevdiğim firmalardan biridir. Max Payne 1-2 hayatımdaki en özel oyunlardan zaten. İlk Alan Wake'te oynanış kendini tekrar etse de atmosfere ve hikayeye kapılıp gitmiştim. Quantum Break'i beğenmiştim, son yıllarda zaman yolculuğunu en kafa karıştırmadan ve ayakları yere basarak anlatan işlerden biriydi. Control'e zaten bayılmıştım. Enfes bir combat sistemi vardı ama bu sefer de hikaye sunumunda önceki oyunların gerisindeydi (hikayesi ve lore'u iyiydi ama bunu oyuncuya verme biçimi yetersizdi). Alan Wake 2'den ise beklentim artık Max Payne'lerden sonra tekrar kaliteli oynanış ve vurucu hikaye sunumunu aynı çatı altında birleştirecek bir yapım ortaya koymalarıydı. Ve diyebilirim ki sonunda başarmışlar. Alan Wake 2 son derece keyif aldığım ve içine tam anlamıyla girebildiğim bir oyun oldu. Daha fazla uzatmadan artı ve eksi yanlarına geçelim :
++ Üstte zaten belirttim, hikayesi ve bunu sunum şekli enfes. Sam Lake kendini bile aşmış resmen. Post-modern anlatı tarzını olabilecek en harika yollardan biriyle aktarmayı başarmış. Ayrıca Remedy artık aynı Marvel Sinematik Evreni gibi kendi evrenini kurdu (Remedy Connected Universe - RCU). Control ve Alan Wake arasında yine oldukça heyecanlandıran bağlantılar var. Hatta isim hakları Microsoft'ta kalmasına rağmen Quantum Break'i bile bu hakkı ihlal etmeden evrenlerine çok güzel yedirmişler. Özellikle Night Springs'in son bölümü direkt bununla alakalıydı ve çokça gönderme vardı. Onun dışında senaryoda olup bitenler hakkında aslında çok fazla şey söylemek istiyorum ama yazıyı aşırı uzatacağından ötürü spoiler'lı kısımlara girmeyeceğim. Yoksa yazı şu anki olacak halinin 2 katı falan olabilir :)
++ Ambiyans ve yaratılan atmosferler büyüleyici. Bright Falls'u günümüz teknolojisiyle tekrar görmek çok hoşuma gitti, o tatlı görünen ama boğucu, tekinsiz halini iyi yansıtmışlar ama bu konuda asıl etkileyici olan kısımlar Dark Place içindeki mekanlardı kesinlikle. Yaratıcılığın dibine vurmuşlar oralarda
++ Grafikler ve görsellik muazzam. Bu konuda en başarılı yapımları saysam Cyberpunk 2077, RDR2, Horizon Forbidden West falan aklıma ilk gelenler olur. Artık bu listeye Alan Wake 2 de çok rahat bir şekilde eklenmiş oldu
++ Gameplay oyunun yapısı gereği Control seviyesinde değil doğal olarak ama ilk oyuna kıyasla çok daha tatmin edici ve günümüz Survival-Horror'larında olması gereken özellikleri karşılamayı başarıyor. Vuruş hissi ve silah tepkimeleri, sesleri Remedy oyunları içinde en iyisi. Ayrıca yönettiğimiz karakterlerin bir ağırlığı var ve gerçek bir insanı yönetiyor hissini verebiliyor ki Remedy bunu ilk defa tam anlamıyla başarabilmiş. Bir de Saga'lı kısımlardaki Zihin Odası'na değinmek istiyorum. Olup biten tüm olayları belirli sınıflara koyup kafamızda daha rahat oturtabilmemiz açısından çok yararlı bi eklenti olmuş. Zaten Saga'lı bölümler tam bir Twin Peaks - X Files havasındaydı
++ Müziklere ve eklenen şarkılara ilk oyunda olduğu gibi bayıldım. Sam Lake zaten oyunlarına müzikal eşliğinde savaş sahneleri koymaya bayılıyor. Özellikle Control'deki Ashtray Maze sahnesini hala unutamam. Bunda da o tarz akılda kalıcı sekanslar yine var
++ Oyunculuk performansları harika. Oyun içi motorla hazırlanan ara sahneler standart olsa da gerçek oyuncuların direkt kendilerinin göründüğü sahnelerdeki performansları çok başarılıydı, hepsi işin hakkını vermiş
++ Sonradan eklenen DLC'leri ana hikayenin içine mantıklı bir şekilde eklemiş olmaları ve istersek ana menü yerine direkt oradan da oynayabiliyor olmamız hoşuma gitti. Özellikle TLOU Part 1'de bu olay beni üzmüştü. Left Behind çok rahat bi şekilde ana senaryonun içine yedirilip daha doğal bir şekilde sunulabilirdi ama bunu yapmamışlardı
* Şimdi de gelelim çoğu beni öyle aşırı üzmeyen ama olsaydı daha iyi olurdu dediğim eksilere :
-- Gameplay ile alakalı beni rahatsız eden tek şey, düşmanlara el feneri tutmanın ilk oyunda daha rahat ve kullanışlı olmasıydı. Bunda çoğu zaman ışığı Taken'ların üstüne tutmama rağmen sanki ıskalıyormuşum gibi oluyordu. Karanlığı efektif olarak kaldırmak için düşmanların ya tam dibindeyken ya da biraz fazla uzaktayken tutmak gerekiyor ışığı. Böyle orta mesafelerdeyken ara ara işlemediği oluyordu
-- Hikaye zaten son derece kompleks bir anlatıma sahipken keşke Saga-Alan geçişlerini isteğe bağlı yapmasaydınız da direkt senaryoya yedirseydiniz. Hangisiyle hangi sırada oynamamız gerektiği hiç belli olmuyor ve eğer bir karakterde çok fazla ilerlerseniz diğerinin başına gelecekler hakkında ufak spoiler'lar bile yiyebiliyorsunuz. Ben internetten hangisinin bölümlerini hangi sırayla oynamak daha akıcı ve sağlıklı olur diye bakıp öyle ilerlediğim için pek problem yaşamadım ama oyun ilk çıktığında henüz daha kimse net bi şey bilmiyorken girişseydim biraz rahatsız olurdum
-- Aksiyon anlarından keyif aldığımı söylemiştim zaten ama keşke bu anlar sayıca biraz daha fazla olsaydı. Tamam Survival-Horror oynuyoruz, sıka sıka gidelim demiyorum ama özellikle ilk 3-4 saatte toplasanız 10 mermi anca sıkıyorsunuz. Evil Within, Dead Space gibi seriler de aynı türdeler ama aksiyon anları Alan Wake 2'ye göre çok daha fazla mesela
-- Gameplay açısından ilk oyuna göre güzel yeni şeyler getirmişler evet ama Remedy'den bu konuda daha fazla yaratıcılık beklerdim. Ayrıca ilk oyunda olduğu gibi bunda da ilk saatte yaptığımız şeyle son saatte yaptığımız aynı, yani oynanış ilk saatlerden sonra pek çeşitlenmiyor (burada durumu temel oynanışın tatmin edici ve keyifli olması kurtarıyor biraz işte)
-- Boss fight'lar doyurucu olmaktan fazlasıyla uzak. Zaten Remedy şunu bi türlü halledemedi, tüm oyunlarında ortak olan bir problem bu. Özellikle Quantum Break'in final '''boss'''' unda çıldırmıştım resmen. Control'de birkaç fena olmayan savaş vardı ama onların da hepsi yan görevlerdeydi. Ana hikayedekiler hem sayıca azdı hem de olanlar yetersizdi. İşte Alan Wake 2'de de durum tam olarak bu ama Control'dekinin aksine yan görevlerde daha enteresan boss'lar falan çıkmıyor
-- Minimap muhakkak olmalıydı. Yarı açık dünyamsı bir haritası varken ve kaybolabilmek kolayken nerden gitmemiz gerektiğine bakmak için her dakika harita açıp kapamaktan gına gelmişti özellikle başlarda
-- DLC'ler konusunda Remedy beni ilk defa biraz hayal kırıklığına uğrattı. İlk Alan Wake olsun, Control olsun ek paketleri hem ana hikayeyi devam ettirir, hem de birkaç yeni küçük oynanış dinamikleri eklerdi. Alan Wake 2'de ise Night Springs bölümleri zaten adeta ''What If?'' senaryolarına sahip. Alan'ın ana hikayede olanlardan önce Dark Place'ten kaçmak için yazdığı ama başarısız olduğu senaryoları oynuyorsunuz. Kötü diyemem ama son bölümü hariç pek etkileyici değildi. The Lake House ise ana oyundaki FBC ajanı Kiran Estevez karakterinin ana olaylar esnasında orada yaşadıklarını anlatıyor ve tamam bu da kötü değil, Alan Wake oynanış dinamikleriyle Control'ün içindeymişsiniz gibi hissettirmesi açısından iyiydi yani hakkını yemeyeyim ama olmasa da bi şey kaybetmezdik dedirtti. Control ve Alan Wake 1'in aksine ana olayları devam ettiren hiçbir içerik yok. Oynanış namına da göze çarpan bi şey eklememişler. Üstüne Control'ün AWE ek paketi Alan Wake evreni hakkında çok daha fazla bilgi veriyordu ve oradaki olaylara güzel bağlanıyordu. The Lake House'ta ise birkaç dakikalık ufak bir sekans dışında Control 2 hakkında en ufacık bir şey sunulmuyor (ama o birkaç dakika bile beni heyecanlandırmayı başardı orası ayrı )
İşte böyle. Alan Wake 2'den büyük keyif aldım, 2023 yılının gerçekten en iyi yapımlarından biri olmuş ve aldığı ödülleri sonuna kadar hak etmiş. Ama herkese gönül rahatlığıyla tavsiye eder miyim, etmem. Çünkü Alan Wake 2'yi tam olarak anlayabilmek için sadece ilk oyunu değil, tüm ek paketlerini ve American's Nightmare'i ve üstüne Control'ü de yine tüm ek paketleriyle oynamak gerekiyor. Ayrıca gameplay anlarının az olması ve kompleks hikaye sunumu kimilerine itici gelebilir. Bu yüzden de bence tam bir ''love or hate'' oyunu olmuş. Ben seven taraftayım. Puan vermek gerekirse de 88 diyorum
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X