Şimdi Ara

Ali'nin küçük kızının Ömer ile evlenmesi (5. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
165
Cevap
0
Favori
4.812
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
3 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Normal görse gene iyi. Kadını or.., o gencecik delikanlıyı ise cengaver olarak görürler. Bizim toplumda böyle tabi. Kanuna aykırı bir olay olarak görmezler yani. Batı toplumunda kadına cezayı savunan daha çok mantıklı insan çıksa da yine de olay tam tersi durum kadar büyütülmez.

    Pedofili falan ne denirse densin konu seks olunca karşılıklı rıza varsa bence gelecekte 12 yaşındaki kızla 40 yaşındaki adamın cinselliği bile normal görünecek. Nasıl ki LGBT normalleşti pedofili ve ensest de bir gün normalleşecek. Özgürlük böyle birşeydir, sınır çizemezsin. Sana ne benim psikolojimden der geçerler.

    Yıllar önce 18 yaşında bir İngiliz kızla konuşuyordum (msnde) evli çıktı dedim erken değil mi demediğini bırakmamıştı bana. Amiyane tabirle alan razı veren razı durumuna kimse karışamaz özetle.
  • İslamiyet öncesi Türklerde denklik esas. İslamiyet öncesi Türklerde evlilikte denklik yaz istersen google’a işini kolaylaştırır.
    Sen de karşına çıkan yazıları oku. Kendin karar ver. O topraklarda olan bitenle Arap gelenekleri arasında ben büyük farklılıklar gördüm.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Bilmediğimi kabul ederim de genelde karşımdakiler etmez, bu ülkedeki genel bir sorun bu.

    Senin hukukçu olmandan kaynaklı bir bakış açısı farkımız var. Yani seni o kanunların mutlak doğru olduğu üzerine adapte ettiler o sebepten olayları kanun ne ise o bakış açısı ile değerlendiriyorsun. Halbuki kanunlar hatalı olabilir.

    Ben 12 veya başka bir yaştan değil de ergenlikten bahsediyorum valla işeme organımın başka bir iş için de kullanıldığını farkettiğimden beri kendi rızam ile çok şeyler yapmak istedim Ben bunun yetişkinlikle alakalı bir olay olduğunu düşünmüyorum şahsen. Cem Yılmaz'ın dediği gibi beyni yok fikri var Yani rızası olmaz ifadesi saçma. Bir kadın gelseydi ben 12 yaşımdayken gayet de rıza gösterirdim O yaşlar fena idi valla; psikolojik etkisi elbet de olurdu da söyler misin 22 yaşımdaki bir şey de travma yaşatmıyor mu? Biyolojik olarak yetişkin ifademden bunu kastetmiştim. Beyin zihinsel olarak gelişmese de vücut yetişkin oldu.

    Yani buradaki kavram daha çok kadınlarla alakalıdır. Erkeğin 12 yaşında iken 40 yaşında bir kadına cinsel organını sokması çok büyütülmeyecekken, 40 yaşında bir erkeğin 12 yaşında bir kadına cinsel organını sokması günümüz dünyasında çok farklı değerlendiriliyor. Kanunlardan bahsetmiyorum, algıdan bahsediyorum. Genç erkekleri genelevlere vb. yerlere götüren bir sürü insan var neticede.

    Belçikada 14e düşmüştü cinsel ilişki yaşı ama birbirleri arasında en fazla 4 yaş olmak zorunda imiş. Yani aslında değişen teknoloji ile birlikte hamilelik önlenebilen bir şey oldu ve bu sebepten cinsellik evliliğin bir parçası olmaktan çıktı. Bu sebepten de ne kadar kısıtlamaya çalışırsa çalışsın büyükler o yaştaki çocuklar cinselliği yetişkin olmanın koşulu olarak görüyor ve 12-13 yaşlarına kadar bence inecek bu yaş şartı gelecekte. Orta 2de olan kız ve erkek birbiriyle seks yaptı diye yetişkinler onları cezalandırmamalı bence.

    Yani konu aslında kadın hakları ve kadına bakış. Son yüzyılda bir çok hakka kavuştu kadınlar. O sebepten de bir çok kanun kadınlar lehine güncelleniyor sürekli.

    ---

    Din konusunda sana gösterilen hukuk Ehli sünnet mezheplerin yorumundan kaynaklı hukuk olmalı. Osmanlı zaten Arap şeriatı ile yönetilmedi sen benden de iyi biliyorsundur zaten. Yani İslam hukuku diye bir şey yok. Şii mezhebini yok sayan bir anlatım var bu ülkede. Onların hukuku İslami değil mi?

    Bahsettiğin kişiler Kur'an müslümanıdır. Kur'an dışı hadis vb. ile din hükmü verilmesine karşı durdukları için ehli sünnet tarafından elbet dışlanırlar. Yine de reform peşinde değillerdir. Ben de onlar gibi düşünen birisiyim. Reform yok tam tersi reformu yok etme çabası var bizim gibilerde. Ehli sünnet hiç sevmiyor çünkü güçleri ellerinden gidecek çok fazla cemaat tarikat var bu ülkede. Halkın çoğunluğu ehli sünnet öğretisini bilmeden onlardan sayıyor kendini.

    Yani mezhep-yol bir sürü. Sen sadece Ehli sünneti gerçek sayıyorsun çünkü bu konuda araştırma yapmadın pek. Genel Türk insanı inansa da inanmasa da senin gibi bu ülkede maalesef.

    İslamı tarihselci denenler modernize etme peşindeler bu arada. Bir de ehli sünnetin hilekarları var onlar öyleler.
    "Bir kadın gelseydi ben 12 yaşımdayken gayet de rıza gösterirdim"
    Şimdi hocam, rıza göseterirsin ama bu dediğin gibi "beyni yok fikri var" rızası olur, hani senin rızan olmaz.
    O yüzden ben bu rızayı tanımam diyorum. Hani o rıza, bir muhakeme sürecinden geçirilmiş, sonuçları tartılmış bir rıza değil. Bu sebeple sonradan zarar verebilir, belki vermez bilemeyiz, ama bunun sorumluluğu o yaş çocuğa yüklenmemesi gerektiğinden bence rızası tanınmasa daha doğru.

    "12 yaşında bir kadına cinsel organını sokması günümüz dünyasında çok farklı değerlendiriliyor"
    Yani burada benim alanım olmayan birçok şey söz konusu. Psikolojik olarak bu nasıl değerlendirilir, yani kaç yaşında kızlar bu duruma tam rıza gösterebilir, erkekler için kaç yaş olabilir ben bunları net söyleyemem. O yüzden senin de dediğin gibi ben kendi alanıma göre yorumluyorum, katılmayabilirsiniz tabii.

    "Belçikada 14e düşmüştü cinsel ilişki yaşı ama birbirleri arasında en fazla 4 yaş olmak zorunda imiş. Yani aslında değişen teknoloji ile birlikte hamilelik önlenebilen bir şey oldu ve bu sebepten cinsellik evliliğin bir parçası olmaktan çıktı." Ben 15 dediydim ama belki 14 te korunmanın önemi öğretildiği suretti cinsel rüşt olarak kabul edilebilir, bilemiyorum dediğim gibi uzmanları değerlendirmeli tam yaşı.

    Ben bu konuda pek bir yere varabileceğimizi düşünmüyorum hocam, ben kendi alanım çerçevesinde pozitivist yaklaşıyorum ve ulaştığım sonuçlar çok belli, kesin sınırlar. Sizle bu konuda anlaşamamız zor.




    Din konusuna dönersek:
    "Osmanlı zaten Arap şeriatı ile yönetilmedi sen benden de iyi biliyorsundur zaten. Yani İslam hukuku diye bir şey yok"
    Burası doğru ama kısmen, bir şerh düşmek lazım: Osmanlıda islam hukukunun kaynakları diye aratırsanız, bunlar arasında Arap şeriatı ile örtüşen yerler de var, bilhassa Kuran. Ancak hadisler, içtima gibi kaynaklarda mezhepleşme var tabii, tam anlamıyla Arap şeriatı demek haliyle doğru olmayacaktır dediğin gibi.

    "Kur'an dışı hadis vb. ile din hükmü verilmesine karşı durdukları için " Bu kişiler hadisleri reddediyor evet ama benim reformcu deme sebebim aslında, islam alimlerinin işlerine gelen hadislerle yolunu bulması gibi, bu kişilerin de ayetleri işlerine gelen anlamlarla yorumlaması üzerine.

    Yani mezhepleşmede nasıl oluyor, birisi diyor ki ben X kişinin öğrettiği dini kabul ediyorum, diğeri diyor ki ben Y kişisinin öğretisini kabul ediyorum. Ayrılma oluyor.

    He yine de ben dediğin gibi ehli sünneti gerçek sayıyorum çünkü Kuran da bunu söylüyor, peygamberin Kuran'dan sonra kaynak olduğunu söylüyor. Peygamberin yaptıkları, söylediklerini islamın dışında tutmamız mümkün mü? Ama benim reformcu dediklerim tutuyor.
    Ne yapıyorlar? Biz bunları kabul etmiyoruz, hadisleri reddediyoruz, din tektir diyorlar. Ama sonra gidiyorlar ayetleri, halihazırda 30-40 farklı çevirmen nüshalı Kuran'ı, kendileri yorumluyorlar ve yeni bir sistem çıkartıyorlar.

    Örnek verelim hemen:


    Nisa 34

    30 tane çeviri var, 1400 yıldır bu ayet, kadınları dövün diye emrediyor. Ama sadece 2 tanesi, Edip Yüksel, Y. Nuri gibi reformcular ne yapıyor? Hani sen diyorsun ya hadislerle işin mezhepleşmesine karşılar diye, ama ne yapıyorlar halihazırda bütün çeviriler ve ARAPLARIN KENDİLERİNİN ANLADIKLARINI yoksayıp, yeni bir anlam çıkartıyorlar: Darebe fiilini "evden çıkartın" olarak yorumluyorlar. Bu reformculuk değil de nedir?

    Bunun gibi onlarca örnek verebilirim. Bu şahıslar reform peşindeler diyorum çünkü ben de ilk lise çağlarımda bu şahısları desteklerdim. Sonradan fark ettim ki bu kişiler deistlikten bir önceki basamakmış. Çünkü yaptıkları tek şey deistliğe kayan gençleri islamın soğutan yönlerini kurtarıp, daha ılımlı bir islam ile kucaklamak. Ama bir zaman sonra baktım yüzlerce alim, 1400 yıllık içtihat darebe dövmektir diyor, ama bu şahıslar farklı yorumluyor, sonra bunların asıl misyonunu çözdüm.



    Son olarak ehli sünnetin hilekarları var ona da katılıyorum. Ben sizin dediklerinizi genel olarak reddetmiyorum, fazlası olduğunu da söylüyorum. Dediğim gibi saçmalıyorsun diyebilirsiniz, kendi çapımda bilgim elverdiğince ben bu çıkarımları yaptım. Siz farklı düşünebilirsiniz, bu şekilde sayı çerçevesinde tartıştığımız sürece sorun yok benim için.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi atiuser -- 7 Haziran 2020; 20:25:38 >




  • torlofan T kullanıcısına yanıt
    Sayın Torlofan, denklik esas.
    İki gencin birlikte keşfedeceği şeyler vardır.
    Kız 12 iken erkeğin 12-13-14-15 olması o kadar da problem değil gözümde eski çağda olan bitenlere dair.
    Fakat 55-60 yaşındaki adam 10 yaşındaki kızla birlikte ne keşfedecek. Birlikte neler öğrenecek. Ne tür bir hayat arkadaşlığı ve tamamlamaktır bu?
    Türk töresindeki esaslar bunlar. Kadın erkeğin hayat arkadaşı ve tamamlayıcısıdır. 60 yaşındaki adam ve 10 yaş kız nasıl hayat arkadaşı ve tamamlayıcı olur?
  • atiuser A kullanıcısına yanıt
    Sana genelde hep artı veriyorum. Ek bilgi de vereyim.
    Nisa suresinde anlatılanı hafifçe dövünüz olarak destekleyen veda hutbesinin son kısmı vardır. Bir adamcağız veda hutbesinin bunu da içeren bir kısmını cami duvarına asmaya kalktı. Anaaa infial oldu. Hatipoğlu “yanlış çeviri” diye atladı fakat asla yanlışı söyleyemedi.

    Zaten bu ülke o kadar acaip bir durumdaki. Voleybolcu kızlara Allah’ın kıyafet hükümlerini hatırlatan muhafazakar adamı müslümanlar linç ediyor.
    Veda hutbesini asan kişiye karşı infial oluyor.

    Sadece veda hutbesindeki işimize gelen kısımlarını cami duvarına asabilirsin, sadece işimize gelen ayetleri hatırlatabilirsin diyen bir yığın müslüman var.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: cemsinan

    Sana genelde hep artı veriyorum. Ek bilgi de vereyim.
    Nisa suresinde anlatılanı hafifçe dövünüz olarak destekleyen veda hutbesinin son kısmı vardır. Bir adamcağız veda hutbesinin bunu da içeren bir kısmını cami duvarına asmaya kalktı. Anaaa infial oldu. Hatipoğlu “yanlış çeviri” diye atladı fakat asla yanlışı söyleyemedi.

    Zaten bu ülke o kadar acaip bir durumdaki. Voleybolcu kızlara Allah’ın kıyafet hükümlerini hatırlatan muhafazakar adamı müslümanlar linç ediyor.
    Veda hutbesini asan kişiye karşı infial oluyor.

    Sadece veda hutbesindeki işimize gelen kısımlarını cami duvarına asabilirsin, sadece işimize gelen ayetleri hatırlatabilirsin diyen bir yığın müslüman var.
    Konudaki senin artılarını da ben verdiydim.


    Evet ben de aynen böyle düşünüyorum bu yüzden bu tiplere reformcu diyorum. İşlerine gelen yerleri alıp ılımlı bir din portresi çiziyorlar, halbuki 1300 yıldır islam uygulaması ortada, islam öğretileri ortada. Birden bu ılımlı islamcılar türedi çok net şeyleri evirip çevirip islamı kabul edilir yapmaya çalışıyorlar...


    Senin konuna da ben bir katkıda bulunayım.
    http://www.turkiyatjournal.com/Makaleler/73542987_11tellio%c4%9flu.pdf

    Hakan tek başına bir elçiyi huzuruna kabul etmez sağda hakan solda hatun oturduğu bir zamanda huzura alınırdı. Şölenlerde, kinkeşlerde, kurultaylarda, ibadet ve ayinlerde, harp ve sulh meclislerinde, hatun da mutlaka hakanla beraber bulunurdu. Kadınlar hükümdar, kale muhafızı, vali, sefir olabilirdi

    Ziya Gökalp’in tespitlerinden hareket eden pek çok düşünür biraz da meseleyi idealize ederek Türklerin kadına büyük değer verdikleri, toplumsal, dinî, hukuki ve siyasi bakımdan emsalsiz imkânlara sahip olduğunu kaleme almışlardır


    Tabii bunaların yanı sıra kötü uygulamaları da vardı. Ancak konu Araplarla karşılaştırma olduğu için bu makale faydalı olabilir.




    @Aquinas

    Sen de çok bilgili bir arkadaşa benziyorsun ancak çok elitist takılıyorsun, her şeyi ben bilirim, ben bütün bunları aştım tavırların tartışmaktan ziyade bir ego savaşı veriyorsun izlenimi veriyor. Alaycı bir tavrın var. Burada bu konular belli ki hiçbirimizin uzmanlık alanı değil, gereksiz üstten bakmalarına son verirsen herkes için daha sağlıklı olur. He velev ki konunun uzmanısın, akademik yeterliliğini koyarsın, biz de itiraz etmeden önce oturur dinleriz seni kardeşim. Ama yoksa eğer herkes gibi daha anlayışlı, saygılı olmanı tavsiye ederim. Tabii sen bilirsin.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi atiuser -- 7 Haziran 2020; 20:55:26 >




  • Alay edebilecek bilgide olsan eyvallah ver elini öpeyim de biraz iğreti durdu. (Sadece bu konuda. Yoksa keyifle okuyorum yazdıklarını)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi cemsinan -- 7 Haziran 2020; 21:13:4 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-596C9B846

    Bu mesaj silindi.
    Doğal hukuk nedir biliyorum kardeşim merak etme. Bu gereksiz her şeyi biliyorum tavırlarına devam ediyorsun...

    "Yetişkinler zina ederken birbirini karşılıklı mastürbasyon aracı olarak kullanıyor. Aynısını çocuk neden yapamasın? " Bunu zaten açıkladım torlofana. Dediğin gibi zarar vereceğini düşünüyorum. Ne tür zarar?

    Biolojik olarak ergenlikten çıkmamış bir kızın vücudu çocuk doğurmayı kaldıramayabilir. Bunun getireceği sorumlulukları kaldıramayabilir, yani bir çocuk, çocuk büyütürse o bebek anneden eksik büyüyecektir.

    Korunmalı sex konusunda ise 15'ten önce yapılması psikolojik açıdan zararlı bunula ilgili çalışmaları bulabilirsin.

    15 yaş ile 60 yaş kısmına ben de karşıyım, savunamam. Hukukumuzda bu mümkün, bunun da kısıtlanması, en azından 5 yaş fark getirilmesi taraftarıyım.

    Sonuç olarak, 12 yaş altının rızası yapacağı hiçbir şeyin getireceği zararları muhakeme edemeyeceğinden hiç tanınmamalı, 15-18 yaş arasınınsa evlenme konusunda rızası tanınmamalı. Bunlar uzun düşünülmüş ve belirlenmiş rakamlar. Senin okuduğum iki felsefe kitabıyla yaptığın alaycı çözümlemelerle yıkılacak şeyler değil.


    Özetle bu konu üzerine bilgin benden fazla olmamasına rağmen(hatta en azından hukukçu olarak ben işin bir kısmına hakimken senin uslubun hiç hakim olmadığını gösteriyor), yine alaycı ve üstten bakışlarla devam ediyorsun, tıpkı hristiyanlık konusunda ufacık google araştırması yapmadan yaptığın gibi.


    Bu tavırlarınla cemsinan arkadaşımız seninle tartışmak isterse kendisi bilir. Ben de kısaca sorularını yanıtladıysam senin saygı uyarılarımı dinlememen gerekçesiyle tartışmayı sürdürmeyi düşünmüyorum. Torlofan arkadaşımızla sürdüreceğim zaten merak ediyorsan görüşlerimi oradan okuyabilirsin, iyi forumlar.




  • atiuser A kullanıcısına yanıt
    Özetlersek konu cinsellik olduğunda bence sınırlar kalkacak. Bundan 20-30 sene önce de LGBT için kanuni engeller vardı ve senin gibi birisi kanun var benim alanım değil deyip bu yasağı da savunabilirdi.

    Arkadaş da onu anlatmak istedi de çok felsefe yapıyor yazarken kavramları çok uzatıyor. Yani eskiden 12-13 yaşında evlendirirlerdi çünkü ölüm çoktu, ne kadar çocuk o kadar nüfus demekti, maddiyat sorundu, bir çok sebebi sayabiliriz. Tartışılacak husus yaş farkıdır sadece çocuk yaşta evlilik değil. Tüm toplumlarda normal görünen şeydi ergenlikten sonra evlilik kadın olsun erkek olsun.

    Tabiki de son yy. bir çok şey değiştiği gibi bu konular da değişti ama cinsellik sınırların olamayacağı bir alan. Belki yaş farklı cinselliğe izin toplum tarafından zor verilir de dediğim gibi ortaokul çağındaki kız ve erkeklerin seks yapmasına ben batı toplumunun engel olacağını sanmıyorum.

    ---

    Konu din konusuydu aslında ve Kur'an daki ayetlerin aksine bu tarz hikayeler çokça vardır Arap tarihinde. Tamamen dul kadınlarla evlenmiş olan Hz. Muhammed'in bu yaptığını sünnet deyip benimsemezlerken 6 yaşında evlendi iddiası ile sübyancılığı sünnet sayarlar. Söyler misin sence bu Araplar "sünnet" peşinde mi?

    Kur'an da evlilik için hüküm çok nettir. "Sizce ergin olduğuna inanırsanız" yani ergen olmuş olanlar denmez. Ergenliğin sencesi bencesi olmazken erginlik kişiden kişiye değişir. O sebepten de Ayşe'nin evliliği de Ömer'in evliliği de Kur'an ile çelişeceğinden bana mantıklı gelmedi hiç bir zaman. Yine de 12-13 yaşlarında olabilirler ona diyeceğim bir şey yok tabi.

    Arapça çok değişik bir dil olmakla birlikte ben meallerin hepsinin hatalı olduğunu tespit ettim. Sanırım çok iyi dil bilimcileri ile ancak düzgün bir meal/çeviri yapılabilir diğer türlü yazan kişinin ideolojisine göre kelimelerde çok büyük sahtekarlık yapanlar var. Misal cariye Arapça bir kelime olmasına ve ayetlerde geçmemesine rağmen meallerde geçiyor Bahsettiğin ayette dövme anlamı olan kelime olsa da o kelimenin başka anlamı da var. Bu ayeti Arap tarihi ile değerlendirdiğimizde 1 kez bile Muhammed'in karılarından birisini dövdüğü nakledilmemiş. Yani otu boku sünnet sayan zihniyet bile kadın dövmeyi Muhammed'e isnat edememişken sonralardan türemiş olabileceğini düşündürtüyor bana kadın dövme işinin. Zira o ayette erkeklerin üstün olduğu da yazmaz ama öyle iddia etmeye çabalarlar. Ben bu ayette araftayım o sebepten.

    Bu tarz kişiler reform peşinde değiller de başka amaçlara sahip olabilirler. Edip değişik birisi, Yaşar Nuri çok bilgili ama aşırı ukala birisi idi. Caner Taslaman zaten ilahiyatçı değil ama özellikle Batılı olmak isteyen dindarlara güzel bir örnek oldu bence. Ben bu tarz adamları sadece bakış açısı olarak beğenirim yoksa senin gibi ben de eleştiriyorum bazı yönlerden. Bazı ayetlerde çok haklı olarak ehli sünneti adeta yerle bir ediyorlar bazen de saçmalıyorlar bence de. Benim demek istediğim bu tarz kişiler reform peşinde değiller. Edip gerçi 19la ciddi bir iddia sunuyor ona reform denebilir. Ehli sünneti yok etmek peşindeler. Hee Kur'ân hükümlerini uygulanamaz bulurlarsa işte o zaman reform peşindeler derim. Yani başkalarının başka amaçları olabilir de bu 3ünün en azından şu ana kadar birşeyi ispatlanamadı. Yani diyorlar ki bu din 632de bitti, sonradan üstüne Emeviler geldi aslını değiştiremedikleri kitabın hükümlerini geçersiz kıldılar.

    Bir de 1400 yıl içerisinde bir çok karşı çıkan olmuştur bir çok olaya da gücü yetmemiştir. Tefsirler vb. genelde hep birbirine benzese de şunu unutmamak lazım o hadisleri inkar etmek demek öldürülmek demekti eskiden. Yani farklı ses çıkmamış demek hatalı. Ben 500 sene önce yaşasam Kur'an müslümanı olmayı kendime saklardım sen de müslüman olmayı bıraktığını saklardın değil mi?

    Farklı düşünceler kadar normal birşey yok ben üslup konusuna takan birisiyimdir. Onların mezhebi farklı ve İslamda bir tek Ehli Sünnet mezhebi yok bunu bilmek zorunda bir kişi. Nasıl ki Papa tüm Hristiyanların ruhani lideri olmuyorsa Müsümanlıkta da bir sürü farklı mezhep var özetle.




  • Yav Aquinas, insanların törede denklik ön plandadır gibi bir toplumsal bilinçaltı oluşturmasını sen istemez misin?
    Hazret i Ömer yaptı, hazret i peygamber yaptı, ben de ellibeşimde 12 yaşındaki çocukla evleneyim gibi bir toplumsal bilinçaltı mı yoksa denklik töresi mi?

    Herşey kanun kural değil ki. Buna da tercih diyelim.
  • cemsinan kullanıcısına yanıt
    Nisa 23:

    Analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeş kızları, kızkardeş kızları, sizi emziren analarınız, süt bacılarınız, eşlerinizin anaları, kendileriyle birleştiğiniz eşlerinizden olup evlerinizde bulunan üvey kızlarınız size haram kılındı. Eğer onlarla (nikâhlanıp da) henüz birleşmemişseniz kızlarını almanızda size bir mahzur yoktur. Kendi sulbünüzden olan oğullarınızın eşleri ve iki kız kardeşi birden almak da size haram kılındı; ancak geçen geçmiştir. Allah çok bağışlayıcı ve esirgeyicidir.

    Bu ayete göre diyor ki; üvey kızınla evlenmek haramdır. Ancak annesi ile cinsellik yaşamadıysan haram değildir.

    Bana bu ifadeden ne anladığını söyler misin? Ben bu ayeti okuduğumda afallamıştım la bu Muhammed ne demek istedi şimdi bununla diye epey düşünmüştüm.
  • Peygamber babanın oğlu değil inanmıyorsan dahi saygılı olabilirsin . Ben atatürke kemal desem ne tepki verilir bilirsin o zaman sende saygılı olmayı öğren.
  • Sıcakta ergenlik daha erken tamamlanıyor ayrıca 1350 yıl öncesinde kız çocukları daha olgun yetiştiriliyordu
    Ama şu an ortam farklı insanlar ergenligi daha geç tamamlıyor
    Bir de Hz Adem i düşünün onun zamanında kardeşler birbiri ile evleniyormuş şu an için çok yanlış bir şey ama o zaman için nüfusun artması lazım ayrıca başka insan yok

    Olayları o zamanın koşullarında değerlendirmek lazım arkadaşlar aramızdan kimsede o zamanda yaşamadı kızların hiç bir değeri olmayıp doğduğu zaman gömüldüğünü düşünün

    İslam yayildiktan sonra kızlar değer verildi

    Şuan ki çocuk evliliği diyenler bence İslam ile ilgisi yok
  • kmlkszhacker kullanıcısına yanıt
    10 yaşında bir kız ile 15 yaşında bir erkek evlense hadi bunu Tarihselcilik ile açıklamaya çalışabilirsin ama konuda eleştirilen evlilik 60 yaşındaki bir adamla 10 yaşındaki bir kız çocuğu ve bu evlilikten 2 çocuk olduğu geçiyor yani cinsel amaçla yapılmış, himayesi altına alıp korumak için değil.
    Şuan bir 60 yaşındaki müslüman 12-13 yaşındaki bir kızla evlenmek istese nasıl savunabilirsin ki o zaman. Günümüz şartları değişti Allah'ın kuralları da o yüzden değişti mi diyeceksin o zaman kuran ve İslam'ın bir anlamı kalmıyor. Bu kitap 600lü yıllardan kıyamete kadar hakim olacak kaynaktır denililyorsa öyle her devre göre yorumlayamayız.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HeavenlyBlue -- 7 Haziran 2020; 22:3:23 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: torlofan

    Özetlersek konu cinsellik olduğunda bence sınırlar kalkacak. Bundan 20-30 sene önce de LGBT için kanuni engeller vardı ve senin gibi birisi kanun var benim alanım değil deyip bu yasağı da savunabilirdi.

    Arkadaş da onu anlatmak istedi de çok felsefe yapıyor yazarken kavramları çok uzatıyor. Yani eskiden 12-13 yaşında evlendirirlerdi çünkü ölüm çoktu, ne kadar çocuk o kadar nüfus demekti, maddiyat sorundu, bir çok sebebi sayabiliriz. Tartışılacak husus yaş farkıdır sadece çocuk yaşta evlilik değil. Tüm toplumlarda normal görünen şeydi ergenlikten sonra evlilik kadın olsun erkek olsun.

    Tabiki de son yy. bir çok şey değiştiği gibi bu konular da değişti ama cinsellik sınırların olamayacağı bir alan. Belki yaş farklı cinselliğe izin toplum tarafından zor verilir de dediğim gibi ortaokul çağındaki kız ve erkeklerin seks yapmasına ben batı toplumunun engel olacağını sanmıyorum.

    ---

    Konu din konusuydu aslında ve Kur'an daki ayetlerin aksine bu tarz hikayeler çokça vardır Arap tarihinde. Tamamen dul kadınlarla evlenmiş olan Hz. Muhammed'in bu yaptığını sünnet deyip benimsemezlerken 6 yaşında evlendi iddiası ile sübyancılığı sünnet sayarlar. Söyler misin sence bu Araplar "sünnet" peşinde mi?

    Kur'an da evlilik için hüküm çok nettir. "Sizce ergin olduğuna inanırsanız" yani ergen olmuş olanlar denmez. Ergenliğin sencesi bencesi olmazken erginlik kişiden kişiye değişir. O sebepten de Ayşe'nin evliliği de Ömer'in evliliği de Kur'an ile çelişeceğinden bana mantıklı gelmedi hiç bir zaman. Yine de 12-13 yaşlarında olabilirler ona diyeceğim bir şey yok tabi.

    Arapça çok değişik bir dil olmakla birlikte ben meallerin hepsinin hatalı olduğunu tespit ettim. Sanırım çok iyi dil bilimcileri ile ancak düzgün bir meal/çeviri yapılabilir diğer türlü yazan kişinin ideolojisine göre kelimelerde çok büyük sahtekarlık yapanlar var. Misal cariye Arapça bir kelime olmasına ve ayetlerde geçmemesine rağmen meallerde geçiyor Bahsettiğin ayette dövme anlamı olan kelime olsa da o kelimenin başka anlamı da var. Bu ayeti Arap tarihi ile değerlendirdiğimizde 1 kez bile Muhammed'in karılarından birisini dövdüğü nakledilmemiş. Yani otu boku sünnet sayan zihniyet bile kadın dövmeyi Muhammed'e isnat edememişken sonralardan türemiş olabileceğini düşündürtüyor bana kadın dövme işinin. Zira o ayette erkeklerin üstün olduğu da yazmaz ama öyle iddia etmeye çabalarlar. Ben bu ayette araftayım o sebepten.

    Bu tarz kişiler reform peşinde değiller de başka amaçlara sahip olabilirler. Edip değişik birisi, Yaşar Nuri çok bilgili ama aşırı ukala birisi idi. Caner Taslaman zaten ilahiyatçı değil ama özellikle Batılı olmak isteyen dindarlara güzel bir örnek oldu bence. Ben bu tarz adamları sadece bakış açısı olarak beğenirim yoksa senin gibi ben de eleştiriyorum bazı yönlerden. Bazı ayetlerde çok haklı olarak ehli sünneti adeta yerle bir ediyorlar bazen de saçmalıyorlar bence de. Benim demek istediğim bu tarz kişiler reform peşinde değiller. Edip gerçi 19la ciddi bir iddia sunuyor ona reform denebilir. Ehli sünneti yok etmek peşindeler. Hee Kur'ân hükümlerini uygulanamaz bulurlarsa işte o zaman reform peşindeler derim. Yani başkalarının başka amaçları olabilir de bu 3ünün en azından şu ana kadar birşeyi ispatlanamadı. Yani diyorlar ki bu din 632de bitti, sonradan üstüne Emeviler geldi aslını değiştiremedikleri kitabın hükümlerini geçersiz kıldılar.

    Bir de 1400 yıl içerisinde bir çok karşı çıkan olmuştur bir çok olaya da gücü yetmemiştir. Tefsirler vb. genelde hep birbirine benzese de şunu unutmamak lazım o hadisleri inkar etmek demek öldürülmek demekti eskiden. Yani farklı ses çıkmamış demek hatalı. Ben 500 sene önce yaşasam Kur'an müslümanı olmayı kendime saklardım sen de müslüman olmayı bıraktığını saklardın değil mi?

    Farklı düşünceler kadar normal birşey yok ben üslup konusuna takan birisiyimdir. Onların mezhebi farklı ve İslamda bir tek Ehli Sünnet mezhebi yok bunu bilmek zorunda bir kişi. Nasıl ki Papa tüm Hristiyanların ruhani lideri olmuyorsa Müsümanlıkta da bir sürü farklı mezhep var özetle.
    Aslında sınır cinsellikte değil zaten. Sınır yaşta. Örnek verdim ya arkadaşa da "fiil ehliyeti bile yok" diye. Yani yaşa göre insanların cezai sorumsuzlukları var, fiil, hak ehliyetleri olup olmayabiliyor. Bir kişi yaptığı alım/satımın sonucunu kavrayabilecek bir iradi muhakeme yeteneğini bile haiz değilken, sonuçları çok ciddi olabilecek bir cinsel eylem konusunda bu muhakeme yeteneğini haiz olabilir mi? Bu sebeple bence sınırlar olması gayet doğru. Sınırların nerede olduğu ise işin uzmanlarının konusu, dediğim gibi ben 15 mi olmalı 14 mü, 18 mi 21 mi bunları cevaplayabilecek kişi değilim. He şahsi fikirlerim var onları da yazdım bir önceki yorumumda.


    "Arkadaş da onu anlatmak istedi de çok felsefe yapıyor yazarken kavramları çok uzatıyor. Yani eskiden 12-13 yaşında evlendirirlerdi çünkü ölüm çoktu, ne kadar çocuk o kadar nüfus demekti, maddiyat sorundu, bir çok sebebi sayabiliriz. Tartışılacak husus yaş farkıdır sadece çocuk yaşta evlilik değil. Tüm toplumlarda normal görünen şeydi ergenlikten sonra evlilik kadın olsun erkek olsun."

    Bu kısma katılıyorum, böyle yazmış olsa karşı çıkmazdım. Ancak işi o zamanın çocuklarının rızası olabileceğine sürükleyince ben işi biolojik ve psikolojik etmenleriyle incelemeye kalktım ve biraz hukukçu gözünden yaptım bunu. 6000 yıl önce olsa bile 12 yaşında kızın rızasını ben tanımam, tabii ki bunun, senin dediği gibi sebepleri olabilir, o zaman anlarım, ama onaylamam da.


    -------------

    Sünnet peşindeler diyemem bu örneğe göre, ama dediğim gibi ben tamamen ehli sünnet destekçesi de değilim onların da yanlışları olduğunu kabul ediyorum. Ama bir tarafla tartışmak istesem, yerleşik içtihatı olan taraf, ehli sünnetle tartışmak isterim. Çünkü tutarlılar, söyledikleri şeyler 1400 yıldır aynı.

    Kuran'da evlilik için o hüküm olsa da iş Hz. Muhammed olunca hep farklı olmuştur. Mesela bir ayette kuzenler ile evlenilemeyeceği yazar, başka bir ayette bunlar peygambere helal kılınmıştır. Yani her hükmü "Peygamber için de geçerli" şeklinde anlamamak gerektiğinden ben ayetlere göre bu olay yaşanmıştır yaşanmamıştır diyemem kesin olarak.

    "Yani otu boku sünnet sayan zihniyet bile kadın dövmeyi Muhammed'e isnat edememişken sonralardan türemiş olabileceğini düşündürtüyor bana kadın dövme işinin" Pek tabii mümkün. Ama burada söz konusu olay dövme olup olmaması, üstünlük olup olmaması değil, MUALLAKTA kalınması sorun. Yani senden anladığım benim mezhepleşmeye karşısın, bunu söyledin. Ben de sana Kuran müslümanlığında bile mezhepleşme olduğunu göstermek istedim. Asla ortak payda bulunamıyor, o böyle çeviriyor bu böyle, şimdi senin yaptığın gibi napıyor alimler? Gidiyor Peygamberin hayatını inceliyor, bakıyorlar hiç dövmemiş karılarını o zaman dövmek olmayabilir diyorlar. Yani Peygamberin hayatına gitmek zorunda kalıyorlar, hadislere gitmek zorunda kalıyorlar. Haliyle Kuran tek başına bir din oluşturamıyor, oluşturmaya kalksa yine bir sürü mezhep çıkar.


    Amaçları reformdur değildir, benim görüşüm reform olduğu yönünde tabii ki kesin olarak bilemeyiz amaçlarını. Bu benim naçizane görüşüm.


    " Tefsirler vb. genelde hep birbirine benzese de şunu unutmamak lazım o hadisleri inkar etmek demek öldürülmek demekti eskiden. Yani farklı ses çıkmamış demek hatalı. Ben 500 sene önce yaşasam Kur'an müslümanı olmayı kendime saklardım sen de müslüman olmayı bıraktığını saklardın değil mi?" Burası doğru. Ancak şunu sormak lazım, neden öldürülmek demekti? Bu katılık nereden geliyordu?


    Tabii farklı mezhepler var ancak tartışırken bir noktadan tutmak zorundasınız. İslam deyince tek bir öğreti yok ki... Bir şey diyorsun ama yok o bizde şöyle deniyor, başka bir şey diyorsun he yok bizde öyle ama şurası şöyle deniyor. Haliyle tartışırken sorun oluyor ben de özellikle genel kabul görmüş islama göre konuşuyorum, yani 1400 yıldır Arap yarımadasında uygulanan.




  • evlensinler bundan güzel ne var, iki gönül bir olmuş sonuçta
  • 
Sayfa: önceki 34567
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.