Şimdi Ara

Araplar ve Türkiyedeki Türk düşmanlığı

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
6
Cevap
1
Favori
197
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Öncelikle, Araplar atalarımızı kılıçtan geçirip zorla Müslüman yapmıştır. Bu her ne kadar katliamları ve insanlara bir şeyler dayatmayı tasvip etmesem de anlaşılabilir bir durum; zira bugün zaten semavi dinlere inanan toplulukların tamamı o dinlere zorla geçmiştir. Örneğin, pagan olan Avrupalılar da güle oynaya Hristiyan olmadılar. Hatta bu gerçek, o dinlerin orijinal sahipleri olan Araplar, Yahudiler vs. gibi ırklar için de geçerlidir. Örneğin, kendi döneminde de Hz. Muhammed, kendi ırkdaşı olan Araplar tarafından bir direniş görmüştür. İslam ilk günlerinde çoğunluk tarafından güle oynaya bir kabul görmemiştir. Hatta ben her ne kadar ateist olsam da inanan bir insan için kötü yolla da olsa her işte bir hayır vardır kafasıyla, katliama uğradık belki ama hak dini bulmuşuz gibi bir bakış açısı da geliştirilebilir. Şimdi biraz tarihte ileri gidelim. Türkler iyi kötü Müslüman oldular, hatta belki geçmişte Müslümanların onlara yaşattığı acıları da unuttular. Kendilerini Müslüman biliyor ve Müslüman hissediyorlar ancak günün sonunda sen Müslüman olabilirsin ama Arap değilsin. Sünnet adı altında Arapların giyimini kuşamını benimsemişsin. Arap ırkını kutsamış, halifenin sadece Kureyş soyundan gelebileceği iddiasına inanmış ve bu yolda Araplara yüzlerce yıl paralı askerlik ve kölelik yapmışsın. Her ne kadar Osmanlı hilafeti Türklerin eline vermişse de, Emevi dönemleri, Abbasi dönemleri, biraz Selçuklu dönemleri vs. durum böyle. Üstünde siyasi bir Arap hegemonyası var. Her ne kadar dilimizi korumuş da olsak, Arapça konuşmuyoruz sonuçta. Gün sonunda halen Türkik bir dil konuşuyoruz ama sen gidip Arap'ın alfabesini benimsemiş ve dilini kutsamışsın. Neden? Peki aşağılık kompleksi mi? Hayır, çünkü İslam çok Arap kültürünü temeline alan bir din. Ben Arapların bu dini bilinçli ve planlayarak bu şekilde kurduklarını düşünmüyorum. Bu kadar zeki bir ırk değiller bence. Ben açıkçası Hz. Muhammed'in yegane amacının dağınık Arap kabilelerini birleştirmek olduğunu düşünüyorum. İslam'ın Arap dışındaki toplumlara yayılacağını farz ettiğini bile sanmıyorum.Zira zaten çok önceki çağlarda insanlar genelde kendi etnik dinlerine inanıyorlardı. Hatta dinler de bir dönem bu kadar sistematik ve kitaplı bile değillerdi. Bunu semavi dinler yaptı. Bir sistematiğe oturttular, bu da bu dinleri başarılı kıldı. Bugün kimse Zeus'a tapmazken, dünyanın tamamı çoğunluğu ya Hristiyan ya Müslüman. Niye? Sistematik ve kitaplılar çünkü. Semitik dinler de bu kültürü Zerdüştlükten almıştır. Zerdüştlük ise semitik değildir bu arada. İranlıların etnik dinidir.

    Neyse, sadede gelelim. Dediğim gibi Araplar, ortaya Arap kültürünü ve kimliğini temele alan bir din koydular, bilinçli veya bilinçsiz. Ben bunun en başta bilinçli olmadığını düşünüyorum. Hatta Emevi dönemlerinde Araplar, bir ara Arap olmayanların Müslüman dahi olmasını istememiştir. Zira hem İslam'ı kendi etnik dinleri olarak görmekteydiler hem de insanların İslam'a geçmesi cizye gelirlerini azaltıyordu. Zaten Araplar İslam'dan önce öyle çok dış dünyaya açık bir kültürde değildi. Bizans, İran ve Doğu Afrika harici dış dünyayla çok da bir bağlantıları yoktu. Adamlar yarımadada yaşıyor, kısmen izole. Çöl iklimi, haliyle adamlar bedevi. Ortada bir medeniyet yok. Adamlar deve, koyun çobanı, eşkıya, soyguncu. Bu, halen Arap karakterinde etkilerini gördüğüm bir şey.

    Araplar İslam'dan sonra fetihlerle iyi kötü bir dünyaya açılınca medeniyet nedir onu öğrendiler. Yunan eserlerini vs. çevirdiler de medeniyet gördüler ama gördükleriyle kaldılar işte. Ne kadar işe yaramış, o yorum konusu. Kapasiteleri zaten baştan belli. Bugün de aynı değil mi? O kadar petrolleri var, paraları var, şanslı doğmuşlar ama ortaya bir katma değer çıkaramıyorlar. Medeniyet inşa edemiyorlar. Niye? Kapasite olmayınca dünyayı da versen boş.

    Neyse, sonuç olarak ortaya Arap kültürünü baz alan bir din koydular, bilinçli veya bilinçsiz. Ama bilinçsiz dahi olsa, bunun fark edildiği veya fark ettikleri anda da kendi çıkarları doğrultusunda kullanmayı iyi bildiler. Bugün dahi Arap milliyetçisi olmasına bile gerek yok; en solcu, en ilerici, en insancıl, diğer kültürlere ve farklılıklara saygılı olan Arap'a gidin, size "Kur'an dili Arapçadır" diyecektir. Arap olmayan ulusların neden kendi dillerinde ibadet etmeleri gerektiğini o Arap'a anlatamazsınız bile. Zira tüm kimliği adamın İslam üzerine inşa edilmiş, 1000 sene ırkçı bir indoktrinasyon uygulanmış bu ulustur araplar. Kendilerini peygamber torunu, Tanrı tarafından seçilmiş üstün ırk gibi görmüşler. Kendi kültürlerini ve dillerini Tanrı tarafından seçilmiş kutsal kültür ve dil olarak görmüşler. Kendilerinden olmayana "acem" demiş, "mevali" demiş, köle olarak görmüş, ırkçılık Arap toplumunda normalleşmiş bir olgu. Egosu çok yüksek ve insanlara tepeden bakan bir kültür. Kendisinin üstün ırk olduğu, senin de köle olduğun ön kabulüyle konuşan adama ne desen boş. Hatta Michael Eflak vardır, Arap milliyetçiliğinin ideologlarından. Kendisi Hristiyan bir Arap olmasına rağmen İslam'ı Arap dini, Arap kültürünün ana unsuru, yegane parçası ve kendi tabiriyle "Arap zekasının bir ürünü" olarak görür. Bu adam Hristiyan olduğu için bu konuda daha dürüsttür. "Evet, ben üstünüm" der ama Müslüman olan Araplar bu ırkçılığı gizliden uygular, alttan sana verirler. Buradan da Emevi dönemindeki Şuubiye akımını, yani Arap olmayan Müslümanların Araplara karşı ayaklanmasını bir analım. Bu adamlar Müslüman, laikliğin ve modern ulus bilincinin olmadığı bir çağda bu ayaklanmayı gerçekleştirmişler. Biz bugün ise bunu söylediğimizde İslam düşmanı, ırkçı ve faşist ilan ediliyoruz. Ama bana "Kendi dilini konuşamazsın, kendi kültürünü yaşayamazsın" diyen ve bana ait olmadığım bir kimliği ve kültürü dayatan, beni köle olarak gören bu anlayış çok makul bu sözde ırkçılık karşıtı, solcu ilerici arkadaşlara göre. Araplar çiş, kaka, bok da biz Arap olmayan Müslümanlarda hiç mi suç yok? Biz de önümüze ne konarsa yemişiz, en çok da biz Türk Müslümanlar yemişiz. Bugün dahi ezanı bir dönem Türkçe okuttular diye cıngar çıkaran bir zihniyet var. Düşünün, kendi dilinden rahatsız olan bir zihniyet veya Atatürk'ün dil devrimlerini eleştirenler, kendi dilini bozmak, Araplaştırmak isteyen bir zihniyet.

    Arnavutluk'ta Müslüman, Endonezya'da da Müslüman. Bu iki ülkede Latin alfabesi kullanılır ama oralarda kimse bunu sorgulamazken, nedense Türklere gelince bizim Müslüman olduğumuz için Araplaşmamız beklenir. Ben bunun biraz Osmanlı'yla alakası olduğunu da düşünüyorum. O kadar devşirmeyi doldurduk ülkeye zamanında, bunların torunları nereye gitti? Halen aramızda dolaşıyorlar. Bazı kişilerin kanı Türklüğe çekmiyor galiba. Çok girmeyeceğim oraya ama ben ortaya attım topu, gerisini siz düşünün. Türklerin İslam öncesi tarihi bu kadar ortada iken bir insan çıkıp da "Türk dediğin Müslüman olur, Müslüman olmayan Türk olamaz" gibi cahilce kelamlar ediyorsa, ben o adamın bir kanını sorgularım. Belli ki bizim gibi etnik Türk değil. Müslüman olunca Türk sayılmış kanun Türkü bana göre. Neyse...

    Daha önce biz Arap olmayan Müslümanların yaklaşık 1000 yıl boyunca Araplaşmaya maruz bırakıldığından bahsetmiştim ve buna rağmen dilimizi koruduğumuzu belirtmiştim. Ancak bu Türklerin milli bilinci çok yüsek olduğu için gerçekleşmiş değil. Hatta Türkler her ne kadar milliyetçi bir toplum olarak bilinsede ben tam tersi Türkler kadar milli bilinci zayıf ve asimilasyona açık bir toplum görmedim. Türkçeyi korumuş olmamızın sebebi, Türkçenin Altay dil ailesinin Türkik kolundan gelmesi, Arapçanın ise Semitik bir dil olmasıdır. Her şeyiyle tamamen farklı bir dildir Arapça ve Türkçe. Böyle toplumlarda dil değişimi,linguistic shift daha zor gerçekleşir.Her ne kadar dinin Arapça konuşmayı emretse de dil değiştirmek toplumlar için zor, hatta imkansız bir şeydir. Örneğin, İrlandalılar zamanında İngilizlerin dil hegemonyasından kurtulmayı çok denemişler ama başarılı olamamışlardır. Bugün İrlanda’da İrlandaca konuşma oranı yüzde 3 civarındadır. İsrail ise ölü İbraniceyi canlandırmayı başarmış ve bunu dünyanın farklı yerlerinden gelen Yahudilerin aralarındaki ortak dil eksikliği ve yaşamaları için İbranice öğrenmek zorunda kalmaları sayesinde yapmıştır.

    Yani içimizdeki İslamcılar, Arapçılar, hainler toplumu Arapça konuşturmak için ne kadar ölselerde geberselerde da bunu başaramazlar. En fazla kendi dilini bozar, kırma, uyduruk, ne idüğü belirsiz bir kreol konuşursun. Osmanlıca denen dil de bunun bir örneğidir. Linguistic shift yani dil değişimi, dil kayması toplumlarda genelde çok uzun zamanlar içinde, kendi kendine ve doğal olarak gerçekleşir. Ancak bu süreç, iki dil benzer olduğunda daha da kolaylaşabilir. Araplar, Altay dil ailesine mensup Türkçe ile Hint-Avrupa dil ailesine mensup İranlıları Araplaştıramadılar. Bunun farklı sebepleri olsa da, örneğin İranlıları Şiilik biraz kurtarmış, ana sebebi ise bu dillerin Arapçaya benzememesidir. Ancak Ortadoğu'daki diller ve kültürler için aynı şeyi söyleyemiyorum.Kuzey Afrika'daki Berberiler, Mısır’daki antik Mısır Koptik medeniyeti, Lübnan’daki Fenikeliler, Filistin’deki Yahudiler, İbraniler, Habirular, Kenanlılar, Tunus’taki Fenike kolonisi Kartaca, Suriye ve Irak’taki Asurlular yani Süryaniler vs gibi birçok toplum, Arap fetihleri ve İslam'la Araplaşmıştır. Dilleri de Semitik olduğu için dildeki kayma daha kolay gerçekleşmiştir. Ortadoğu, bu süreç sonucunda tek tipçi, Araplardan başka bir şey içermeyen bir yapıya dönüşmüştür. Tüm kültürel zenginlik ve farklı sesler silinmiştir. Bu toplumların bir kısmı, örneğin Süryaniler, halen Arap ülkelerinde küçük bir azınlık olarak varlıklarını sürdürmektedir. Ancak dilleri yok olma eşiğindedir ve kültürlerini bugüne kadar Hristiyan olmaları sayesinde Araplaşmaktan kurtarabilmişlerdir. İslam Araplaştırıyor ama Müslüman olmayanlara bir şey satamıyorsun zira. Bugün bir Alman'a Türkçe konuş desem herkes garipser ama sırf Müslümanım diye bir Arap benden Arapça konuşmamı ve anlamamı bekleyebiliyor. Neden? Çünkü İslam. Modern Arap tarih anlatısında ise çok iki yüzlü bir yaklaşım görüyorum bu konuda. Milliyetçi ideoloji Batı'dan çıkmış ve Avrupa aydınlanmasının bir ürünü olduğu için seküler bir ideolojidir. Avrupa'da kilise, İslam dünyasında ise hilafet gibi kurumlarla çatışıyor. Örneğin Avrupa'daki aydınlanma sürecinde özlerine dönme imgeleri çok göze çarpar. O dönemin entelektüelleri, düşünürleri hep köklerini Hristiyanlık öncesi altın çağlarına dayandırırlar. Bu da Batı için genelde Antik Yunan’dır. Haliyle Fransız İhtilali sonrası ulusal devlet fikri, yani Sırbın, Türkün, Yunanın kendi ulusal ülkelerinde yaşama fikri hep dinle çatışmıştır. Arap milliyetçiliği de her ne kadar Arap kimliği büyük oranda İslam üzerine inşa edilmiş olsa da, diğer toplumlarda olduğu gibi seküler milliyetçi refleksler gösterir. Bu adamların isyan ettiği yapıda İslam halifesi sonuçta.

    Türkiye’de de benzer bir ayrım vardır. Bir tarafta seküler, cumhuriyetçi, kemalist bir milliyetçilik, diğer tarafta Osmanlı tendanslı ümmetçi bir milliyetçilik. Aynısı Arap dünyasında da vardır. Bir tarafta içinde Hristiyan da olan seküler Baasçı bir ekol, bir tarafta ise İhvancı, ümmetçi bir ekol. Bu açıdan Araplar bize benzer. Ancak Arap kimliğinin temelleri hatalıdır. Ortada İslam öncesi Araplar için doğru düzgün bir medeniyet olmadığından, İslam sonrası fetihlerle işgal edip Araplaştırdıkları toplumların tarihine ve mirasına sahip çıkmaya çalışmışlardır. Örneğin Suriye ismi Süryanilerden gelir. Asurya’dır aslında ama bugün bu mirasın üstünde Araplar yaşar ve bu mirasa sahip çıkmaya çalışırlar Bugün bir Suriyeliye sorun, biz medeniyetin beşiğiyiz der, halbuki atası 1000 sene önce çölde koyun güdüyordu. Bu, o eski toplumların anısına büyük bir saygısızlıktır.

    Biz Türkler de Anadolu’da bir etnosentez oluşturmuşuz. Hem Bizans kanı taşıyoruz hem de Orta Asya Türkik kanı. Ama ben gidip de hiçbir Bizans dönemi yapısına bakıp bunu atalarım yapmış demem, çünkü Türküm ben. Türkçe konuşuyorum, kültürüm Türk, zaten önemli olan da budur. Etnisite denen şey kültüreldir ve günün sonunda bir sosyal inşa ürünü, social construct'tır. Bu tüm etnisiteler için geçerlidir. Ben bunu yaparsam Bizans’ın anısına saygısızlık yapmış olurum. Yunan her ne kadar bir Türk olarak haz etmediğim bir toplum da olsa, centilmen olacaksın, saygı duyacaksın ki saygı gör. Suriyeliler için de öyle. Arapça konuşuyorsan, kardeşim, senin o antik Asurlularla ne alakan var? Benzeri Lübnan’daki Fenikecilik akımı için de, Filistinlilerin Kenanlı oldukları iddiaları için de, Mısırlılar için de söylenebilir. Arap kimliğinin üzerine inşa edildiği temeller hatalıdır.Arabın aslen islamdan başka bir kimliği yoktur olamazda bu tarz yalanlara ve revizyonizme başvurmadıkça.

    Ve Araplar bu tarihsel retorikleri ve iddiaları kendi irredantizmlerini aklamak için de çok kullanırlar. Suriyeliler mesela Hatay'ı halen Suriye toprağı olarak görür, oradaki halk kendi seçimiyle bize katılmış olmasına ve orada etnik olarak da ciddi bir Türk nüfusu barındırmasına rağmen. Bunu da Hatay'ın tarihsel olarak Suriye denen coğrafyaya dahil olmasına bağlarlar. Oradaki insanların Suriyeli olduklarını iddia ederler.

    Halbuki senin Suriyeli dediğin şey ne? Nedir Suriyeli? Yok öyle bir şey. Tamamen yapay ve uydurma. Sen elmaya patates dediğinde o elma patates olmuyor. Pan-Arap ideoloji işte böyle tamamen yalan üstüne kurulmuş bir ideolojidir. Araplar kendi echo chamber'ları dışına çıktıklarında, kendi safe zone yani güvenli alanları dışına çıktıklarında iddialarının hiçbiri tutmuyor. Maskara oluyorlar. Arap kimliğinin ve Arabizmin temelinin ne kadar gevşek olduğu ve nasıl yanlış temeller üstüne kurulmuş olduğu, tek tipçi, dayatmacı olduğu bir gerçek. Arap kimliğinin inşası sorunlu, temelleri yanlış haliyle tutmuyor. Hatta İngiliz icadı coğrafi Orta Doğulu kimliği de tutmuyor. Bugün Araplar literatürde kendileri için Orta Doğulu, Orta Doğu gibi terimleri gururla kullanırken, bu Türkler ve İranlılara gelince tutmuyor. Niye? Çünkü araplar veya orta doğulular ne derseniz diyin tek tipçiler ve Türkler ile İranlılar gibi pan-Arapistlerin kafasındaki ideal insan profili dışında kalan kimse buraya aidiyet duyamıyor ve kendine orada bir yer bulamıyor. Sosyolojide bir kimlik ne kadar geçişken ve farklılıklara tahammüllü ise, başka kimliklerle o kadar az sorun yaşar derler. Arapların da tüm dünyada sevilmemesi ve tüm komşularıyla hatta kendi içlerinde bile kavgalı olması şaşılacak bir şey değil. Çünkü kimlik tek tipçi ve tahammülsüz.Farklılıkları yok ediyor. İfade özgürlüğü yok, demokrasi yok. Sürekli bir dayatma var arap sosyolojisinde.

    Bunu Türkiye'ye gelen veya Batı dünyasına giden Araplarda da görüyoruz. Bir insan Müslüman'dır ve bunun sonucu olarak şeriatçı olabilir, tamam güzel. Ama ben mesela şeriatçı bile olsaydım bunu ben kendi ülkem için isterdim, gidip de mesela Almanya'ya elin ülkesine şeriat getirmek istemezdim veya ben şu an seküler bir Türk olarak Afganistan'a veya Suudi Arabistan'a sekülerizm ve demokrasi getirme gibi bir derdim yok. Beni ilgilendirmiyor ama tek tipçi ve tahammülsüz Arap kültürü sadece çoğunluk olduğu yerde değil azınlık olduğu yerde dahi kendi gibi olmayana tahammül edemiyor. Millete şeriat dayatıyor, Arapçayı ve Arap kültürünü dayatıyor. İnsanlara nasıl yaşayacakları, nasıl giyinecekleri, nasıl düşünecekleri konusunda ahkam kesmekten geri kalmıyor. Ters bir şey dediğinde sana ırkçı diyor. En başta bahsettiğim gibi zaten kendini üstün gören, aşırı egolu, burnu havada bir kavim oldukları kendilerini eleştirmekten yoksunlar, suçu asla kendilerinde bulmuyorlar. Her daim kendileri melek, geri kalanlar ise ırkçı, faşist. Avrupa'da da bu yüzden istenmiyorlar, Türkiye'de de bu yüzden istenmiyorlar. Kimse ırkçı olduğu ve onlar Arap olduğu için onları istemiyor değil. Arapların kafa yapısı böyle olduğu için istenmiyor. Kültürleri böyle olduğu için istenmiyor. Bir de Türkiye'de istenmemelerinin bir sebebi daha var, o da Avrupalıların aksine bizim Araplarla paylaştığımız bir tarih var ve bu tarih Türkler açısından travmatik ve üzücü. Daha önce Türklerin nasıl din adı altında 1000 yıldır Araplaştırılmaya maruz bırakıldıklarını ve monarşilerinde dini nasıl kullandıklarından bahsetmiştim. Osmanlı'da her ne kadar kurucu ve yönetici sülale Türk soylu olsa da ve bu yüzden aslında ulus devlet bile olmayan çok uluslu Osmanlı'yı bugün resmi tarih retoriginde Türk diye bilsek de, ben şahsen Osmanlı'yı Türk olarak görmüyorum. Dediklerim gibi Osmanlı hiçbir zaman etnik kimliği ön plana çıkarmamış ve halifeliği ele geçirmesi sonrasında dini bol bol kendini meşrulaştırmak için kullanmıştır. Osmanoğulları için Türk olmak veya Arap olmak veya Bulgar olmak vs. çok da bir anlam ifade etmiyordu. Güç onlarda olsun yeterdi, bunun yolu da İslam'dan ümmetçilikten geçiyordu. Marx ne demiş, din toplumların afyonudur. Din bir yönetme aracıdır. Osmanlı bir Türk değil, bir ümmet toplumu idi. Fransız İhtilali sonrası milliyetçilik akımlarıyla Hristiyan tebaa elden gidince biz geride kalan Müslüman tebaa Türküyle, Kürdüyle, Arabıyla ümmet olacak iken Arapların ihaneti sonucu Osmanlı'nın Arap olmayan Müslümanları bir travma yaşamıştır. Çünkü kimlik bilinci pre-modern, modernite öncesi çağlarda kalmış din bazlı, tebaa zihniyetli Türk, Hristiyan'ın kendinden ayrılmasını anlamış ama aynı dini paylaştığı Arap'ın ayrılmasını asla anlayamamıştır. Bir de Türklerin içinde entellektüel, daha eğitimli ve genelde Balkan kökenli (ki ben de Balkan göçmeniyim ve bundan gurur duyuyorum) yani Avrupa'ya ve oradaki gelişmelere hakim ve daha yakın kesim vardı ki bunlarda zaten Arap ihanetlerinden çok önce belki de Hristiyan tebaa ile aynı dönemlerde bir etnik millet bilinci zaten oluşmaya başlamıştı. Bunların devamı daha sonra Cumhuriyetin kurucu kadroları olarak karşımıza çıkıyor hiç yoksa fikirsel olarak. Hem Fransız İhtilali'nin etkilediği aydınlarda hem de Hristiyan tebaanın kendi içindeki milliyetçiliğe şahıt olan ve bunun altına kalan eğitimli eğitimsiz Türklerdede peki o zaman biz kimiz sorusu zihinlerde beliriyordu çünkü ortada 1000 sene din adı altında kendilerine ümmetçilik pompalanmış, etnik kökenleri, tarihi, kültürü unutturulmuş bir halk var. Araplar ise İslam'ın kendi öz dinleri olmasından asla Araplıklarını ve tarihlerini unutmadılar, biz ise bu süreçte Türklüğümüzü unuttuk. Cumhuriyetin ilk dönemlerindeki tarih, filoloji, antropoloji gibi alanlardaki yoğunlaşmada bunun sonucudur, 600 sene Osmanlı'nın bizi özümüzden koparması sebebiyledir ayrica zaten öze dönüş imgesi daha öncede bahsettigim gibi tüm dünyadaki seküler milliyetçi akımlarda çok rahat görülebilecek bir olgudur.

    Osmanlı'yı bir arada tutmanın yolunu ümmetçilikte gören ve bu yolda Araplara taviz vermektende çekinmeyen Abdülhamid'in devrilmesi ile başa geçen İttihatçılar, ki bunlar daha önce bahsettiğim genellikle Balkan kökenli, Avrupa'daki değişimlerden etkilenen, Fransız İhtilali'ni bilen, daha eğitimli, entellektüel ve cahil Anadolulu Türk avamına göre, daha etnik bilinci yüksek insanlar oldukları için haliyle Türklük o dönemlerde biraz daha ön plana çıkmaya başladı Osmanlıda. O dönemin ilk Arap milliyetçisi entellektüellerini okursanız, genellikle Arap isyanlarının ideolojik köklerini bu döneme bağlarlar ve Türklerin bu dönem kendilerini Türkleştirmeye çalıştığını iddia ederler. Halbuki biraz araştırırsanız olayın aslında Türkleştirme olmadığını, sadece Türklerin özlerine dönmesini ve Arap olmadıkları gerçeğini hatırlamalarının Arapları rahatsız ettiği görülecektir. Misal olarak veriyorum, Arapların fransada genç türklere karşıt kurulan genç araplar diye bir oluşumu vardır. Genç araplar o dönem yayınladıkları gazete ve dergilerde en çok şikayet ettikleri ve yayınlarını okursanız sürekli olarak gözünüze çarpacak bir mesele şudur, Türklerin okullarda yabancı dil olarak Arapçayı değil daha çok Fransızcayı tercih etmeleri. Şikayet ettikleri konu Türkler bize Türkçeyi dayatıyor gibi bir şey değildir, ki zaten ümmetçi Osmanlı hiçbir zaman Araplara veya diğer etnik gruplara Türkçeyi dayatmamıştır, zira etnik kimliği öne çıkarmamıştır. Arapların derdi tam tersi, Türkler neden Arapça öğrenmiyor, bilmiyorlardır. Bugün dahi bir Arap'la sohbet ederseniz, ona Atatürk hakkındaki fikrini sorun, size sanıldığının aksine şeriatından veya hilafetinden bahsetmez, ki zaten Arap ırkçıdır ve hilafeti sadece kendi hakkı olarak görür, kendi zagen Osmanlı hilafetini hiçbir zaman tanımamıştır. Büyük ihtimalle ilk şikayet edeceği şey Atatürk'ün dil devrimleridir çünkü Araplar redde etseler bunu bizi asimile etmek isterler. Bir de bu Osmanlı son dönemi ilk Arap milliyetçisi ideologlarda bolca Hristiyan Arap da bulunur, özellikle Lübnan ve Suriye taraflarından, bunu da ben doğal buluyorum çünkü ümmetleşmiş Müslümanlardan ziyade Arap veya Türk farketmez, Fransız İhtilali'ndeki milliyetçilik akımından ümmet bilinci olmayan Hristiyan bir Arap'ın etkilenmesi daha doğaldır ancak bu demek değildirki müslüman araplar farklı düşünür. Onların ırkçı fikirlerinin altında din olduğu için hatta daha sorgulanamaz ve tehlikelidir. Hristiyan Araplara daha fazla değinmiyorum çünkü konumuz değil.

    Sonundada Araplar bizden ayrılmış, kendi devletlerini kurmuşlardır. İyi güzel, zaten biz de onları istemiyoruz, ümmetçilik istemiyoruz. Özümüze dönmek istiyoruz, Türklüğümüzü hatırlamak istiyoruz ve biz de kendi cumhuriyetimizi kurduk, haliyle. İyi güzel. Döndük dolaştık, geldik günümüze. Araplar bu geçen 100 senede asla rahat durmamış. Hatay'da hak iddia etmiş, kamplarda PKK'lıları eğitmiş, ne kadar Türk karşıtı Yunan-Ermeni tezi varsa desteklemiş. Bu arada bizde Osmanlıcı ümmetçi bir kesim, Araplarda da İhvan'cı denen bizde Müslüman kardeşler diye bilinen ümmetçi hilafetçi kesimler, iki ulusun da yakasından hiç düşmemiştir. Tarihten ders almayan bu guruhlar hayal peşinde utopyalar uğruna hem Arapları hem Türkleri perişan etmiştir. Üstüne de Suriye'de bir iç savaş patlak vermiş, ülkemizde milyonlarca Suriyeli akın etmiştir. 21 tane Arap ülkesi varken nedense benim Arap olmayan ülkeme gelmişlerdir. Hadi tamam savaştan kaçan insanlar bunlar Arap olmayı kendileri seçmedi, ama bu Suriyeliler durur mu? 100 sene önce Osmanlı'yı arkadan vuranların torunları bir anda işlerine gelince başımıza Osmanlı torunu kesilmiş, hepsinin dedesi bir anda Çanakkale gazisine dönüşmüştür, yersen. Hükümet politikaları Türkleri kendi topraklarında ikinci sınıf insan etmiş, Araplara pozitif ayrımcılık uygulanmıştır. Araplar geldikleri ülkenin diline ve kültürüne entegre olmamış, entegrasyonu reddetmiş, tam tersi kendi dillerini kutsal ve üstün gördüklerinden bize Arapça öğrenin demekten de geri kalmamışlardır, her yere Arapça tabelalar asmışlardır. Türklere üstten bakmışlar ve Türklere kendi topraklarında hakaret etmekten geri kalmamışlardır. Hayatında kadın yüzü görmemiş, cinselliği baskılanmış çöl bedevileri burada ilk kez başı açık beyaz kadın görmüş, haliyle sonucu ne olmuş, biliyorsunuz. Eğitimsiz, travmalı, fakir ve taşralı bir ırk olduklarından zaten suç oranlarına vs. hiç değinmiyorum bile. Hükümetin bunlara vatandaşlık vermesi, oy kullandırması,Türklerin geleceklerini tayin hakkına yapılmış bir darbedir.Hükümetin Suriyeliler yetmiyor gibi bir de başka Araplara da vatandaşlık satması vs. hiç değinmiyorum bile. Kimlik, ve aidiyet bazen birşey olmaktan çok birşey olmamakla alakalıdır. Misal modern Ermeni kimliği, Ermeni olma fikriyatından çok Türk olmama fikriyatı üzerine inşaa edilmiştir. Eğer Türkler bugün bir anda ortadan kaybolsa, Ermeni milliyetçilerinin söyleyecek tek bir kelimeleei kalmaz çünkü tüm tezleri bizim aleyhimize yazılmıştır. Araplar da Osmanlı'dan çıkınca özgür olmadılar, Batı'nın sömürgesi oldular. Zaten Araplar kendini üstün gören, egolu bir millet, kendinden aşağı gördükleri Türkler ve Avrupalılar gibi Arap olmayan uluslar tarafından yönetilmek Arap zihninde bir aşağılık kompleksine yol açmıştır. Arap kimliği önce İslam, sonra Türk olmamak ve en sonda Batılı olmamak üzerine inşa edilmiştir. Araplar kendileri gibi düşünmeyen, politik islamcı, ümmetçi, ihwancı olmayan, dayatılan arap kimliğini ve değerlerini kabul etmeyen Türkleri Batı özentisi olmakla suçlarlar. Kendilerini eleştiren herkesi Batı özentisi olarak görüyorlar çünkü hem bizim hakkımızda cahiller, köklerimizi nereye dayandırdığımızı ve tarihimizi bilmiyorlar, hem de Arap zihninde Arap olmamanın tersi Avrupalı olmaktır. Üçüncü bir seçenek olabileceğini anlamıyorlar bile. Zaten Arap milliyetçileri Batı emperyalizmine karşı Arap kimliğini anti-emperyalist ve ortadoğunun batı hegomanyası altında ezilen ulusları için birleştirici bir kimlik olarak öne sürüyor, ama bence Arapların derdi emperyalizm denen olgudan ziyade, Batı neden geldi de kölelerimizi elimizden aldı, Arap olmayanlar üzerinde kurduğumuz kültürel hegemonyayı nasıl yıktı derdidir. Bu adamlar daha 100 yıl öncesine kadar köle sahibi olan insanlar. Batı, bunların kafasına vura vura köleliği kaldırttı, buna rağmen Dubai'de, Lübnan'da vs. pasaportlarına el koyularak köle gibi kullanılan pek çok insan mevcut halen. Arap dünyası insan ticaretinin bir numaralı merkezi. Araplar hiç de iddia ettikleri gibi anti-emperyalist falan değiller ki zaten bir kongolunun Fransızca konuşması ile bir somalilinin arapça konuşması arasında bence emperyalizm açısından bir fark yoktur. Geçmişi kirli, zihniyetleri de kirli bir toplum. Solcu ve liboşlarca ezilen diye kodlanan kesimlerin ellerine güç geçtiğinde nasıl çirkefleşebileceklerinin örneği, araplar. Bir de bunun Arap bile olmayıp kendinden nefret eden, aşağılık kompleksli bir versiyonu vardır biz Türkler içinde yada Türkiyede yaşayan insanlarmı diyeyim.. Bunlara solcu ve liberal diyoruz. Özellikle internette gördüğüm bir durum... Benim gibi Araplığa karşı kendi öz kültürünü ön plana çıkartan, Türk kalmaya çalışan insanlarla 'No, sir, we are not Arab, we are European, sir' diye dalga geçen ergen veled bir grup var. Zaten solcuların ve liberallerin aptal olduklarını ve yeni bir fikir üretemeyeceklerini, bize Batı özentisi derken kendilerinin her şeylerinin Batı'dan ithal olduğunu biliyoruz ancak kraldan çok kralcı beyaz adam sevdalısı Hint ırkının söyledikleri sözleri çünkü bilen bilir Hintliler 'sir' falan çok der. Pajeet derler bunlara internet kültüründe. Gelip İngilizce eğitiminin rezalet olduğu ve haliyle kimse'nin Hintli gibi 'sir, sir' diye böyle konuşmadığı bizim ülkeye uyarlamaya çalışıyor bu gerizekalılar. Batı sevdalısı, aşağılık kompleksli ve kendinden nefret eden bu grup, Batı'nın gerek cahillikten gerekse hakaret ve aşağılamak için kötü niyetle sana giydirmeye çalıştığı Arap gömleğini domalarak giyiyorlar. Batı bize Arap diyor o zaman biz Arapız. Ben beyaz Batılı efendilerimden daha mı iyi bileceğim? Bu aşağılık kompleksli solcuların ve liberallerin kafası böyle çalışıyor. Bize Batı yalakası demeye çalışırken kendilerini Batılılar karşısında nasıl küçük duruma düşürdüklerini farketmiyorlar bile. Bu gerzeklikte Arapların işine geliyor tabi. Aynı durumu solcu ve liberallerin ilerici ve özgürlükçü olduklarını iddia edip insan hakları adı altında bağnaz, yobaz, köktenci dinci, ırkçı, patriarkal, poligamik, gerici Arap irkinin ülkelerine göçmesine ses etmedikleri hatta destekledikleri anlarda da görüyoruz. Solcular ve liberaller kadar halkın hiçbir derdine çözüm bulmayan ve sadece sinek gibi vızıldayıp baş ağrıtan, herşeye köstek olan, boş işlerle uğraşan, kullanışlı ahmak bir kesim yok. Türk olan ve haliyle Türk'üm diyen, kendi kimliğine, kültürüne ve diline sahip çıkan insanlar bu ülkede utandırılmaya ve marjinalleştirilmeye çalışılıyor. Ama bir Kürt veya Arap, ben Kürt'üm, ben Arap'ım derse onlarda sorun yok, onlar makbul insan. Ama biz Arap değiliz dersek ki değiliz, aşağılık kompleksli ve batıya özentisi oluyoruz. Biz 'Ne mutlu Türküm diyene' dersek ırkçı oluyoruz.Bu ülkede Arap da var, Kürt de var; onlar Türk değil. Herkese Türk diyemezsiniz, diyor bize islamcılar ve onların solcu liberal saz arkadaşları, ama bize Arap kimliğini dayatmakta bir beis görmüyorlar,islamcılar, solcular ve liberaller. Bu ülkede Kürt var, Arap var, 'Türk'üm' dersen ırkçılık yapmış olursun. 'Türkiyeliyim' de sen diyorsunuz ama bize Arap demekte sorun görmüyorsunuz.Üstelik Türkiyeli kimliğide etnik Türkler için kendilerini inkar etmek manası taşır. Bir Arap veya Kürt ben Türk değilim derken sorun yok, ama ben Arap değilim dediğimde neden sorun oluyor? Neden Kürt veya Arap Türk değilim dediğinde aşağılık kompleksli sayılmıyorda ben Arap değilim dediğimde aşağılık kompleksli oluyorum? Türk milletinin artık bu ezilmeye, hakaretlere, kendi topraklarında uğradığı sistemik ırkçılığa, asimilasyona ve yok saymaya bir hayır deme vakti geldi. Arapların, Kürtlerin ve tırnak içinde Türkiyelilerin zulmünden kurtulduğumuz güzel günler umuduyla...


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >







  • Copy pasta mı ne bu? Noktalama işaretleri, paragraf diye bir şey var. Cidden bunları ilkokulda öğretmediler mi yoksa gırgırına mı kopyala yapıştır yaptınız bir yerden?

  • hitokiri_johndoesai H kullanıcısına yanıt

    Kopyala yapistir ama yazilanlara katiliyorum


    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • cübbeli mehmet kullanıcısına yanıt

    ben katılmıyorum.

  • biraz zeka diyorum. 

  • Yapay Zeka’dan İlgili Konular
    Daha Fazla Göster
    
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.