Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
ARKADAŞLAR HEPİMİZ KANDIRILIYORUZ !!! (5. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
mahoni_38
kullanıcısına yanıt
Bahsettiğim olay tam olarak bu değil hocam. Girişimci olmak risk istiyor, herkes bu riski almak zorunda değil zaten. Demek istediğim özellikle ülkemizde patronların işçiye köle gibi davranması ve işçiyi buna razı etmiş olması. Bu algının kırılması gerektiğini düşünüyorum.
İnsanları toplu hipnoza sokmuşlar ona göre hareket ediyoruz. Ne yaptığımızı düşünmeden, emeğimizin karşılığını alamadan yaşamak ne kadar mantıklı? Verdikleri parayla dengeli bir hayat da kuramıyorsun zaten, sadece hayatın devam ediyor arada bir çikolata felan alıp mutlu oluyorsun o kadar.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Zihnin Geleceği -- 17 Eylül 2019; 18:53:25 >
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
O zengin ettiğimiz siyasileri savunan insanlar var dışarıda. Nerde kaldı tepki göstermek, hak aramak.quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
İnsanlar bilmiyor hocam. Bir çoğu umursamıyor düşünmüyor, kabullenmiş devam ediyor.
Bu durumdan kurtulmak için kendi işimizi kurmaya çalışıcaz, insanları bilinçlendiricez. Herkes tepki gösterse bu kadar tepemize binemezler.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
kreat
kullanıcısına yanıt
O insanlar da kendi durumlarını düşünseler farkına varacaklar ama düşünmüyorlar.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Kitap okuman gerektiğini düşünerek kandırılmadığını nereden biliyosun? Dünyadaki tüm sistem kandırmaca üzerine kurulu zaten.
< Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı > -
Aslında düşünüyor ama ikisi arasında bağ kuramıyor adam. Ay sonunu nasıl getireceğim diye hesap yapıyor ama bi taraftan 2023 çok önemli diyor.quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
O insanlar da kendi durumlarını düşünseler farkına varacaklar ama düşünmüyorlar.
Yarım saat konuştum adama, bazı sorular sordum. Bana bunların cevabını yaz dedim. Çıktı dedi ki; bana savunduğun adamları söylesene
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Amuda Kalkan Kertenkele
kullanıcısına yanıt
Kitap okumam gerekiyor zaten. Ama benim hangi kitap okumam gerektiği konusunda yönlendirmeye çalıştıkları oluyor.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
kreat
kullanıcısına yanıt
Ekonomi bu şekilde devam ederse hepsi akıllanacak gibi duruyor. Herkesin hayatı etkilendi bu durumlardan.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Çok zor.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bunun yolu kalifiye eleman olmak. Patronlar asla değişmeyecek. patron değişse müdür değişmez. Ancak patron olmanın yolu da girişimcilikle başlıyor Eğer sermayedar değilseniz doğrudan kimse patron olarak başlamaz. (Patronluk iş sahibi anlamında değil daha çok burjuva gibi bir toplum sınıfı olarak betimledim yoksa ciğ köfteci açmak bizi eleştirdiğimiz anlamda patronquote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
Bahsettiğim olay tam olarak bu değil hocam. Girişimci olmak risk istiyor, herkes bu riski almak zorunda değil zaten. Demek istediğim özellikle ülkemizde patronların işçiye köle gibi davranması ve işçiyi buna razı etmiş olması. Bu algının kırılması gerektiğini düşünüyorum.
İnsanları toplu hipnoza sokmuşlar ona göre hareket ediyoruz. Ne yaptığımızı düşünmeden, emeğimizin karşılığını alamadan yaşamak ne kadar mantıklı? Verdikleri parayla dengeli bir hayat da kuramıyorsun zaten, sadece hayatın devam ediyor arada bir çikolata felan alıp mutlu oluyorsun o kadar.
Toplu hipnoz değil. Arz talep dengesizliği. İşsizlik %25 iken patrona atarlanıp daha iyi şartlar istiyoruz diyemezsiniz. Üstelik suriyeli sigortasız ucuz işçi meselesi var. Memurların sendika başkanı hükümet partisinden millet vekili olup (bir kez de değil üstelik) sonra da her sene enflasyon altında zam aldığında hala o sendikada kalanlar oldukça hiç bir şey değişmeyecek.
Herkes herşeyin farkında sadece seçenekler tekdüze. Örneğin memur başka sendika seçebilir ancak gerçek sendikacılık yapan kim var? Alternatifsizlik var ülkede. %25 işsizlik varken özlük haklarından mobbingden , kadına yapılan eşitsizlikten şikayate edip çözüm bulmak çok büyük lüks. Cünkü kafasını çevirdiği anda o işçi kovulur yerine başka işci veya bir mülteci geçer patron bir şey kaybetmez. Sendikalaşma da bozukken toplu hareket beklemek de mümkün değil.
Bireylerin tek çıkışı kalifiye olmak. Toplumun çıkışı ise daha zor ve komplike. Yoksa bir farkındalık eksikliği yok. Birde fransadaki sarı yelelekliler gibi bir işci hareketi olsa hepsi ve selam verdiği kedi bile terör örgütü üyesi olmaktan tutuklanır hayatı kararır. Kısaca zor zamanlardayız, Kış geldi
-
mahoni_38
kullanıcısına yanıt
Kalifiye eleman da olsak ancak kendimizi daha iyi şartlarda yaşatabiliriz. Ama kalifiye eleman iken firmaya olan faydamızın max %10(firmadan firmaya değişir ama çok iyimser bir şekilde bu rakamı söylüyorum) kadarının dönüşü yapılacaktır. Bu sefer belki daha fazla para kazanıyoruz ama yinede emeklerimizin çoğunun karşılığı yok. Ama şuanda alternatif işçi çok olduğundan işte tutunabilmek için ustanın gözüne girmek yani kalifiye olmak gerekiyor.
Ülkemizde ekonomi bu şekilde giderse işçiler zaten isyan edecekler çünkü fakirler ve enflasyon altı zam ile dahada fakirleşiyorlar. Herşeyin bir sınırı var koyunlukta böyle bir yerden sonra insaların gözleri açılıyor.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Kalifiye elemana gelip senin yerine daha ucuz çalıacak suriyeli var diyemez. Kalifiye elemana mobbing yaparsan seni mahkemeye verir, gider başka iş bulur. Vasifsiz işçi olduğunda 4 milyon işsiz sana rakıp.quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
Kalifiye eleman da olsak ancak kendimizi daha iyi şartlarda yaşatabiliriz. Ama kalifiye eleman iken firmaya olan faydamızın max %10(firmadan firmaya değişir ama çok iyimser bir şekilde bu rakamı söylüyorum) kadarının dönüşü yapılacaktır. Bu sefer belki daha fazla para kazanıyoruz ama yinede emeklerimizin çoğunun karşılığı yok. Ama şuanda alternatif işçi çok olduğundan işte tutunabilmek için ustanın gözüne girmek yani kalifiye olmak gerekiyor.
Ülkemizde ekonomi bu şekilde giderse işçiler zaten isyan edecekler çünkü fakirler ve enflasyon altı zam ile dahada fakirleşiyorlar. Herşeyin bir sınırı var koyunlukta böyle bir yerden sonra insaların gözleri açılıyor.
Emeğimizin karşıığı yok demişsiniz. Emeğinizin karşılığı ne olmalı da ne olduğu için sizi tatmin etmiyor? Firmadan pay mı almak ? Daha yüsek maaş mı ? Avrupa standartlarında maaş mı?
Öyleyse örnek ereyim yzılım geliştiricilerden bir çoğu türkiynein sartları avrupanın cok gereisinde diye avrupaya göç etti. Eğer uzmanlığın varsa. Niteikli bir personelsen sende avrupaya gidebilirsin. Hemşire, yazılımcı, usta bunlara ciddi ihtiyaç var.
ustanın gözüne girmek != kalifiye olmak. İşte tutunmana gerek yoksa. rüştünü ispatlamışsan zaten "kalifiye"sindir.
-
mahoni_38
kullanıcısına yanıt
Emeğin karşılığı adı üstünde verdiğin emek neyse onun karşılığını almak. para veya şirketten hisse almak. Sonuçta şirkette kalıcı birşeyler yaptıysan bunu şirkete neden hediye edesin ki? Temel şeyleri saymıyorum zaten iyi standartlarda yaşatacak kadar para vermeli, iş ergonomik olmalı v.s. Bunlar olması gereken şeyler de umursayan yok sayılır.
Ayrıca ben avrupaya gitmek zorundamıyım ya 😁. Kendi ülkemde düzgün bir şekilde yaşamak istiyorum çok mu zor? Bu gidişle zorla avrupaya gidecem o olucak. Ülkede kalmaya israr ediyorum bakalım nereye kadar.
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Tamam işte soru bu. Diyelim ben sef garsonum. örneğin 4000 . tl alıyorum ve piyasa ortalaması bu diyelim? Bu emeğimin karşılığını anldığım anlamına gelir mi? Anlaştığı şeyi alıyorsa daha dönüp devam ediyorsa ve sonra emeğim sömürülüyor demek boş.quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
Emeğin karşılığı adı üstünde verdiğin emek neyse onun karşılığını almak. para veya şirketten hisse almak. Sonuçta şirkette kalıcı birşeyler yaptıysan bunu şirkete neden hediye edesin ki? Temel şeyleri saymıyorum zaten iyi standartlarda yaşatacak kadar para vermeli, iş ergonomik olmalı v.s. Bunlar olması gereken şeyler de umursayan yok sayılır.
Ayrıca ben avrupaya gitmek zorundamıyım ya 😁. Kendi ülkemde düzgün bir şekilde yaşamak istiyorum çok mu zor? Bu gidişle zorla avrupaya gidecem o olucak. Ülkede kalmaya israr ediyorum bakalım nereye kadar.
- Sonuçta şirkette kalıcı birşeyler yaptıysan bunu şirkete neden hediye edesin ki?
Hediye :) Hocam çalışmanın tekrar gözden geçirelim. Sen zamanını ve o zamanda yaptığın tüm çıktıyı anlaştığın ücrete şirkete satarsın.(Bu cıktı genelde risk içerir. Coğu zaman da tek başına anlamlı değildir. Bir takım ile anlam kazanır ve herşeye rağmen para kazanmayabilir) Diyorsan ben 10 birimlik çıktı üretiyorum onlar bana 1 birim veriyor. O zaman satmazsın. Ürettiğin şeyi kendin satabiliyorsan gir riske kendi firmanı kur sat bunu tartışmaya gerek yok. Ancak hep bu riske girmeyip hem hafiylanırsan bu zayıflıktır. Stock option istiyorsan bunu teklif eden yerlerle çalış. Ancak bu tek seçenekmiş ve bunu yapmayan herkes yanlış yoldaymiş gibi davranmak saçma. Zira stock option veren firmalar genelde daha az maaş verir ve 3-4 yıldan önce o stockoption hak edemezsin. Sonrasında da eğer firma batarsa emeklerinde çöpe gider. Kısaca Risk iştahınla ilgili isteyen seçer isteyen seçmez.
Nasıl projelerde çalışıyorsunuz bilmiyorum lakin benim çalıştığım ürünlerde ben ürünü alıp evime dönsem ve bunu yasal olarak yapsam bile o ürün bende veya baska takım arkadaşımdayken değerli değil. Ait olduğu yerdeyken yani şirketteyken değerli ve faydalı. Bunu bir eski girişimci ve patron olarak söylüyorum. çitin ötesinde çimler daha yeşil görünür. Yodanın dediği gibi "yap ya da yapma,düşünme!"
- Ayrıca ben avrupaya gitmek zorundamıyım
Hayir değilsin. Ancak ideal firmayı kurmadıysanız veya ideal firmada çalışmıyorsanız söyle olmalı böyle olmadı demek boşa konuşmak. (Konuşmayın anlamında değil. Sonuca etkisi yok manasında)
-
mahoni_38
kullanıcısına yanıt
-Anlaştığı şeyi alıyorsa daha dönüp devam ediyorsa ve sonra emeğim sömürülüyor demek boş.
Hocam ilk olarak kandırılıyoruz derken demek istediğim zaten bu. Bizi ikna etmişler bile çoktan 4000 tl alınca havalara uçuyor seviniyoruz. Ama aslında şirkete kazandırdığımız paranın çok çok azını alıyoruz. Patron işçinin 4 bine direk atlıyacağını biliyor neden fazla para versin?Patronlar kazanmasın demiyorum kazansınlar bizden de çok kazansınlar ama arada uçurumlar olmasın.
Şirketlerle olan anlaşmalarımızda da sıkıntılar var zaten. Ama sistem böyle diye kimse bunu sorgulamıyor. Ben neden 10 çıktı yapıp 1 çıktı alayım? Bunu istediğimden yapmıyorum ki, zaten firma bana böyle bir bilgiyi vermiyor veya anlaşmasını bu şekilde yapmıyor. Eğer şirketler böyle yapsaydı eminimki herkes isyan ederdi. Düşünsenize hangi iş veren işçisine gidipte "sen bana ayda 20000 tl kazandıracaksın ben sana 2000 tl vericem" der?
Diyelim ki ben bir firmada yazılım geliştiriyorum. Tek veya takım halinde şirket içinde çalışan bir yazılım geliştirdim. Daha sonra beni işten çıkarttı bu şirket. Benim yazılımım 10 yıl daha o şirket içinde çalışmaya devam edebilir. Ama ben bundan hiçbir şekilde gelir elde edemiyorum. Sizce bu ne kadar adil?
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
-
Hocam işte bende bunu anlatmaya calısıyorum. Bir ikna yok. Bir kandırmaca yok. Kim neyi alıp neyi almadığını biliyor. Gerçekten herkes patron olmayı istemez, hayal eder. Hayiflanmayı da sever. Oyunun kuralları belli. Bir çok girişimci bende yaparım diyor ve sahaya atlıyor. Emeğini sermaye ile buluşturan ve bu ikili ile pazarı doğru match eden parayı kırıyor. Ancak bu iş altına hücum gibi. Deneyenlerin cok azı altın madenini buluyor.quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
-Anlaştığı şeyi alıyorsa daha dönüp devam ediyorsa ve sonra emeğim sömürülüyor demek boş.
Hocam ilk olarak kandırılıyoruz derken demek istediğim zaten bu. Bizi ikna etmişler bile çoktan 4000 tl alınca havalara uçuyor seviniyoruz. Ama aslında şirkete kazandırdığımız paranın çok çok azını alıyoruz. Patron işçinin 4 bine direk atlıyacağını biliyor neden fazla para versin?Patronlar kazanmasın demiyorum kazansınlar bizden de çok kazansınlar ama arada uçurumlar olmasın.
Şirketlerle olan anlaşmalarımızda da sıkıntılar var zaten. Ama sistem böyle diye kimse bunu sorgulamıyor. Ben neden 10 çıktı yapıp 1 çıktı alayım? Bunu istediğimden yapmıyorum ki, zaten firma bana böyle bir bilgiyi vermiyor veya anlaşmasını bu şekilde yapmıyor. Eğer şirketler böyle yapsaydı eminimki herkes isyan ederdi. Düşünsenize hangi iş veren işçisine gidipte "sen bana ayda 20000 tl kazandıracaksın ben sana 2000 tl vericem" der?
Diyelim ki ben bir firmada yazılım geliştiriyorum. Tek veya takım halinde şirket içinde çalışan bir yazılım geliştirdim. Daha sonra beni işten çıkarttı bu şirket. Benim yazılımım 10 yıl daha o şirket içinde çalışmaya devam edebilir. Ama ben bundan hiçbir şekilde gelir elde edemiyorum. Sizce bu ne kadar adil?
Olaya öyle bakarsanız devlette hepimizden fazla alıyor. Patrondan da fazla kazanıyor. Asıl buna nasıl ikna edildik. Cünkü önemli olan eşit sekilde dağıtılması değil güvende hissetmek. Devlet varsa kurallar vardır. insan kuralları sever. Bknz
"sen bana ayda 20000 tl kazandıracaksın ben sana 2000 tl vericem" der? aslında her firma diyor. Hatta "komisyonla çalışma" vardır. 5 kazandırırsan 1 veririm diye açıka söyler. Misal emlak komisyonculuğu böyle bir iş. (belki bu yüzden kimse emlakcıları sevmez bilmiyorum) Hatta fazla salışanı az calısandan ayırmak için de prim sistemi var.
Şimdi kapitalizm bir sömürü düzeni gibi anlatılır ama kimse su kısmını düşünmez. Kapitalizm de kazanç risk ve sermaye ister. Misal arjantin türkiyeden fazla faiz verir, cünkü daha riskli.
Patron senden aldığı şeyi paketleyip satıyor gibi düşünüyorsun ama öyle bir şey yok. Risk alan fazla kazanır bu her zaman böyledir. Birincisi bir sermaye koyuyor. ikincisi bir çok aracı bir araya getiriyor. Genelde tek bir elemanin çıktısı 1 birim iken 10 birime satılmaz. Bir çok 1 birimlik eleman bir araya gelir sonra cıktı 100 birime satılır. Kapitalizmin sömürü olması için taksi plakası gibi olmalı veya türktelefom meselesi gibi. Yani herkese eşit şans vermeyen benim de sermayem ve risk iştahim var diyene sans veren bir sisteme sömürü diyemezsin. Patronum beni sömürüyor diyen istifa etsin gitsin kredi çeksin aynı işi yapsın bakalım öylemiymiş. Bu tarım yapmaya benziyor. Tarlan olmalı,(mümkünse türkiyede olmasın örnek için) mahsülün güzel olacağını umup tüm zamanını ve paranı kaybedeceğini bilip göze alman gerek sonra uzunca bir zaman para ve zaman ayırman gerek, Eğer çiftcinin yanına hasat sonrası gelirsen tek gördüğün 1 koyup 100 almış bir adam. Şimdi sen düşün 10k maaşın var. Kenarda birikmiş 100k paran var. patronunsa 15k kazanıyor veya 20k sen rahatını bozup patron olmak ister misin? İstemen için patronun 100k kazanmalı (ki attığın taş ürküttüğün kurbağaya değsin)
Sermaye + uzman = başarı olmadığın en güzel kanıtı google projeleri. Adamlar milyon dolar harcıyor ama başaramıyor, sifonu çekiyor zararı sineye çekiyor.
İnsan aslında adalet istemez. Güvende olmak ister. Devlet adil bir şey değildir. Sosyal devletler adile biraz yakındır ama yine de adil değildir ancak devletin olmadığı yerde her zaman kaos vardır, Kaosu kimse sevmez.
Kandırıldıysak birinin konuya gelip vuaw ben patronun fazla kazandığını blmiyordum, bilseydim çalışmazdım diyip ertesi gün istifa edecek biri varsa o kaldırılmıştır. Biz değil. Üzgünüm kandırılan falan yok herkes herşeyin farkında. Hatta bunun alternatif verisyonları da var. Özgürlük. Herkes özgürlükten bahseder, özgür olmak ister. Ancak gerçekten kimse özgürlüğün bedelini ödemek istemez.
-
Patron olmak çok kolay geliyor dimi...quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
İnsanlar bilmiyor hocam. Bir çoğu umursamıyor düşünmüyor, kabullenmiş devam ediyor.
Bu durumdan kurtulmak için kendi işimizi kurmaya çalışıcaz, insanları bilinçlendiricez. Herkes tepki gösterse bu kadar tepemize binemezler.
Bi patron olun da görün ebenizinki tersten
Sizin gibi ne versen memnun olmayan adamları çalıştırın
Bilmem kaç kişinin ağız kokusunu çekin...
Bugün alıcı bulsam 3 e 5 e bakmam satarım sizin gibi öküzlerin derdini çekmektense
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
ponchik
P
kullanıcısına yanıt
Aynen işçiler açgözlü ne versen beğenmeyen insanlar. O yüzden bunlara asgariyi dayayıp 8-6 kırbaçlamak lazım 
Küçükken okuyun milletin ağız kokusunu çekmeyin derlerdi. Şimdi patronlar bile ağız kokusu çeker olmuş. Patron olmana rağmen milletin ağız kokusunu çekiyorsan zaten bahsettiğim patron değilsin. Normal işçiden bir farkın yok. Senide savunduğumu düşünebilirsin yani
< Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı > -
Mercimek kadar beyninle aklın sıra dalga geçmeye çalışıyorsun...quote:
Orijinalden alıntı: Zihnin Geleceği
Aynen işçiler açgözlü ne versen beğenmeyen insanlar. O yüzden bunlara asgariyi dayayıp 8-6 kırbaçlamak lazım
Küçükken okuyun milletin ağız kokusunu çekmeyin derlerdi. Şimdi patronlar bile ağız kokusu çeker olmuş. Patron olmana rağmen milletin ağız kokusunu çekiyorsan zaten bahsettiğim patron değilsin. Normal işçiden bir farkın yok. Senide savunduğumu düşünebilirsin yani
250 kişi çalıştır da göreyim bilmem neresini... hergün birinin derdi var....
Size patron olmak çok kolay geliyor
Bana ise günde 3 5 tane sizin pembe rüyalarınızla kendi işinin patronu olup batırıp iş arayan adam geliyor....
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Mazotçu
M
kullanıcısına yanıt
quote:
prefrontal korteksi hypothalamusu fraktal bir yapıda değişime uğratıldı.
wahooouuuwww ouuğğğğ yeahh gad damn şid.holly rock.
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
