Şimdi Ara

Atatürk'e hakaret suç değil!

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
11
Cevap
0
Favori
1.009
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Atatürk'e hakaret suç değil!

    İnternetten Atatürk'e hakaret suç değil!



    İnternet ortamında işlenen suçlarla mücadeleyi öngören kanun tasarısının Meclis Adalet Komisyonu'ndaki görüşmeleri gerginlikle sonuçlandı. Atatürk aleyhine işlenen suçlar ile Türkiye'nin bölünmez bütünlüğüne karşı işlenmiş suçların kapsam dışı bırakılmasına CHP, görüşmelerden çekilerek tepki gösterdi

    Meclis Adalet Alt Komisyonu, "Elektronik Ortamda İşlenen Suçların Önlenmesine" yönelik çalışmalarını tartışmalı bir ortamda tamamladı. İkinci kez oluşturulan Adalet alt komisyonda fazla bir değişikliğe gidilmezken, işlenen suçlara yönelik cezalar yeniden düzenlendi. Buna göre; kumar oynatılması, çocuk pornosu gibi suçlarda, erişimin engellenmesi kararının yerine getirilmemesi halinde, 2 yıla kadar hapis geliyor. Önergeler doğrultusunda yapılan değişikliklerle, tasarının kapsamı da genişletildi. Buna göre, içerik, yer ve erişim sağlayıcıları, tanıtıcı bilgilerini kendilerine ait internet ortamında güncel olarak bulundurmakla yükümlü olacaklar; aksi halde 10 bin YTL'ye kadar para cezası verilecek.

    CHP TEPKİ GÖSTERDİ

    Tasarıda CHP'nin istediği devrim ilkelerine saldırı, Atatürk aleyhine işlenen suçlar ve Türkiye'nin bölünmez bütünlüğüne karşı işlenmiş suçların kapsam dışı bırakılması, genginliğe neden oldu. Bunun üzerine CHP çalışmalardan çekildi, muhalefet şerhi hazırladı.

    İÇERİK SAĞLAYICILARI SORUMLU

    İçerik sağlayıcıları, internet ortamında yayınladıkları her türlü yayından sorumlu olacaklar. Erişimi engellenecek suçlara ilişkin katalogta ise değişiklik yapılmama kararı alındı. Böylece önergelerde yer alan suçu ve suçluyu övme suçu kataloga girmedi. Katalog metninde, çocukların cinsel istismarı, sağlık için tehlikeli madde temini, müstehcenlik, fuhuş, intihara yönlendirme, kumar oynanması için yer ve imkan sağlama suçları yeraldı.

    CEVAP HAKKI GETİRİLİYOR

    İnternette kişilik haklarına saldırıda bulunulması halinde cevap hakkını da içeren tasarıda, erişimin engellenmesi kararı, soruşturma evresinde hakim, kovuşturma evresinde ise mahkeme tarafından verilecek. Soruşturma evresinde, gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısı tarafından da erişim engellenmesi kararı verilebilecek. İçerik veya yer sağlayıcısının yurtdışında bulunması halinde, erişimin engellenmesi kararı, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı tarafından verilecek.

    alntı!







  • İnternet ortamında Atatürk'e hakareti serbest sayan AKP ve Erdoğan zihniyeti kendi politikalarını eleştirenlere tahammül edemiyor!



    28.Mart.2007 tarihinde Anayurt Gazetesi köşe yazarı Sayın Hasan Hüseyi Memiş'in köşesinde değindiği ve Sesar Araştırma Merkezi tarafından da doğrulanan araştırmaya göre; aralarındawww.heddam.com sitesinin de bulunduğu ulusalcı, milliyetçi siteler AKP ve Recep Tayyip Erdoğan tarafından engellenmeye çalışılmakta.

    Ulusalcı, milliyetçi, bağımsızlık ve egemenlikten yana olan vatansever sitelerin gerçeği tüm çıplaklığıyla ortaya koymaları sonucu, bu eleştirilere tahammül edemeyen iktidarın sesi mütareke basını ile "Temiz İnternet"(!) adıyla başlattığı çalışmalar, Türk Milleti'ni aydınlatarak uyaran sitlere gizliden gizliye sansür uyguluyor.

    Örütbağ ortamında Türkiye Cumhuriyeti kurucusu Mustafa Kemâl Atatürk'e hakaretlerin serbest olabileceğini, hiç bir cezai yaptırıma uğramayacağı fikrini savunan RTE ve partisi kendi politikalarını eleştiren vatanseverleri gizli baskı altına alma girişiminde bulunduğu savunuluyor..


    AKP ve AKP zihniyetindekilere AKP ağzıyla cevaptır: KERVANIMIZ YÜRÜYOR!


    AKP'nin önceki icraatlarına bakıldığında dayanaksız sayılmayacak olan sansürlenme girişimleri karşısında,www.heddam.com olarak başından bu güne kadar sürdürdüğümüz çizgimizden bir nebze olsun taviz vermeden, ve ilk günden bu yana benimsemiş olduğumuz Vatanımızın bölünmez bütünlüğünü, Gazi Mustafa Kemâl Atatürk'ün ilke ve devrimlerini korumak için; Ülkemiz TÜRKİYE'miz için, Atatürk'ün Cumhuriyeti için; halden görev çıkartmak, daha da ötesinde aşkla, inançla ve korkusuzca uygulamaktır!" görüşünden sapmadan yolumuza devam edeceğimizi siz okuyucularımıza bir kez daha duyuruyoruz.


    SESAR ARAŞTIRMA MERKEZİ'NİN AÇIKLAMASI:

    AKP ve RTE'nin Çirkin SANSÜR Girişimleri!

    "Ak İnternet Kampanyası",

    "AKP'nin Sanal Ortam Kabusu"nun

    Dışa Vurumu

    Fatih Altaylı, Sansüre Kerata mı Olacaktın?

    RTE "Bilgiyi Kirlettiği"ni İtiraf Etti!

    Geçtiğimiz günlerde Anayurt Gazetesi Yazarı Hasan Hüseyin Memiş "çocuk pornosu yaygarası" adı altında AKP'nin gerçek yüzünü ortaya koyan "sitelere uygulanan sansür"ü ortaya koydu.

    Sabah Gazetesi'nin tertiplediği "Temiz İnternet Kampanyası"nda RTE, toplumu, gençleri ve çocukları "bilgi kirliliği"nden kurtaracağını haykırıyordu. Yani kendini ele veriyordu.

    Çünkü "bilgi" Türkiye'de, AKP ve RTE tarafından kirletildiği kadar hiçbir zaman kirletilmemişti!

    Girin AKP'nin sitesine, dinleyin RTE'yi ve AKP'li bakanları; Türkiye'de bilginin nasıl yetkili ve sorumlu (!) seçilmişler (!) tarafından kirletildiğini görün!

    Zavallı RTE, sürekli secaat arz ederken sirkatini ortaya koyan merd-i kıptiye benzediğini/benzetildiğini anlayamıyor. Şimdi Edelman ataması RTE kalkıp, "bilgi kirliliği" ni önleyecekmiş! AKP sitesinden başlayabilir.

    Gerçek Türkiye'yi saklayan, masal anlatan, kağıttan bir başbakan olarak söylediği kirli bilgilerden başlayabilir temizliğe RTE!

    Edelman ataması, teröriste "sayın", şehidlerimize "kelle" diyen adam! Gerçekleri saklayamayacaksın! AKP'nin, RTE'nin, bakanlarının, belediye başkanlarının, il ve ilçe başkanları ile bürokratlarının karıştığı tüm kirli işleri internet yoluyla, olmadı el ilanları ile, olmadı kalemle yazarak ve çoğaltarak toplumu sakladığınız "temiz bilgi" ile buluşturacağız!

    Bay RTE, önce düştüğün ve düşürüldüğün duruma bir bak! Seni nasıl hoyratça kullandıklarını gör! Yazık bu ülkeye, yazık bu millete! Yazık şu masum yavrulara!

    Bay RTE, Saddam'ın soytarısı El-Sahaf'a dönüşmene hiç itirazımız yok ama Türkiye'yi Irak'a döndürmene ve senin onuncu sınıf bir Hitler bozuntusu olarak milleti mahvetmene izin vermeyeceğiz!

    SANSÜRCÜBAŞILIĞA soyunan ve sansürcülere kerata olan Fatih Altaylı! Sen de Anayurt Gazetesi Köşe Yazarı Hasan Hüseyin Memiş'in yazısını dikkatle oku ve neye alet olduğunu anla!



    CACIKİSTAN'DAN SEVGİLERLE (15)
    KILIF "ÇOCUK PORNOSU"

    Bir süre önce sıkı bir "çocuk pornosu" rüzgarı estirildi. Konunun üzerinde "hassasiyet" gösterenler dikkatinizi çekti mi? Benim, haklarından pek çok şey bildiğim bazı ünlü (!) insanlar da bu konuda ahkam kesti. Adam ya da hatun "sübyancı"; ama nedense "çocuk pornosu" konusunda çok duyarlılar(!) Patronu, patronun kızı, oğlu, karısı her türlü rezilliğe imza atmış durumda ama "çocuk pornosu" konusunda çok hassaslar (!)

    Evet, "çocuk pornosu", "çocuk tacizi", "çocuklarla ilişki" bu ülkede çok yaygın; ensest ilişki de. Hem de onlarca yıllardır. Nedenleri, niçinlerine şimdilik girmek istemiyorum. Ancak ben, dikkatinizi birden bire parlayan "çocuk pornosu" "öcü"süne çekmek istiyorum.
    İhbar ABD'den gelmiş miş; hatta Interpol de devredeymiş miş; "çocuk pornosu" ya da "çocukların cinsel olarak suistimali"nin dünya üzerinde en çok yaşandığı ülkelerden biri Türkiye'ymiş.

    Şimdi gelelim bu konunun farklı yönlerine;

    • Bu "saman alevi"nin sebebi; çocukları her türlü melanetten korumak ve kollamak değildir; bu bir PSİKOLOJİK HAREKAT hazırlığıdır. Alt yapıdır.

    • Genelde "ırzı kırıkların" bu alevleri körüklemesi, yapılanın PSİKOLOJİK HAREKAT olduğunun en büyük kanıtıdır.

    • Milletimiz bu konuda "en hassas" milletlerden biridir. Dolayısıyla, bu suçlama ile karşısına kim gelirse gelsin affetmeyecektir.

    • Milletimizin bu hassasiyeti, özellikle seçim atmosferinin en kızgın anında değerlendirilecektir.



    TEDBİR Mİ, SANSÜRE KILIF MI?



    Konu, üst düzeyde ciddiye (!) alındı. Bakanlar konuştu, müsteşarlar seyirtti (koşturmak), bürokratlar kafa kafaya verdi ve çözüm bulundu. İnternet ortamının en yoğun olduğu İnternet Kafeler'de "ÇOCUK KİLİDİ" uygulamasına geçildi ve "ÇOCUK PORNOSU" ya da "PORNO" içerikli sitelere giriş engellendi. Biraz daha açarsak, ZARARLI SİTELER yetkililer (!) tarafından listelendi ve bu sitelerin "çocuk kilitleri"ne takılması sağlandı. Yapılan iş buraya kadar doğru gibi görünüyor. Ama ya sonra…



    Devlet içindeki "F" Tipi yapılanma ile iktidarın "kiralık" adamları ve "kula kulluk etmek" konusunda uzmanlaşmış yaratıklar bu sitelerin içine İktidara ve İktidar partisine karşıt, ulusalcı/milliyetçi, aslını inkar etmeyen, soyu sopu belli, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin varlık ve bekası için çalışan siteleri de oturttular. Bu yolla, İnternet Kafelerden gençlerin ve çocukların bu sitelere erişmelerini engellediler.

    Bugün Türkiye'deki internet erişimin yüzde 67'si internet kafelerden olmaktadır. Dolayısıyla bu sitelere girmek isteyen her 100 kişiden, 67'sinin sitelere erişilmesi engellendi. Yani, bu ülke için mücadele eden sitelere bu vatanın evlatlarının girmesi engellendi ve halen de engelleniyor. Bu siteler son bir buçuk aydır bu kategoride internet erişimine tutunmaya çalışıyorlar.

    Sizlere şimdilik bu sitelerden bazılarının adreslerini vermekle yetineceğim, çünkü araştırmalarım devam ediyor ve hemen her gün bu sitelere yenileri ekleniyor:

    www.sesar.com.tr;www.diplomatikgozlem.com;www.acikistihbarat.com,www.hisargazetesi.com;www.strateji.org;www.heddam.com;www.2023platformu.org...

    İsterseniz hemen bu sitelere girin ve görün, bu sitelerde değil porno, porno içerikli tek kelam bulamazsınız. Ancak bu sitelerde, iktidarın, iktidar partisinin ve onlara biad eden, kula kulluk eden bazı bürokratların neredeyse bütün melanetleri anlatılır, yazılır, belgelenir. İşte, bu sitelerin "porno" kategorisine alınmasının sebebi. İktidar ve iktidar partisi ile kucak kucağa olanlar ne yaparlarsa yapsınlar serbest; bu ülkeyi, bu vatanı, bu milleti, bu devleti savunanlar ve arkasında olanlar "TU, KAKA!" Yukarıda saydığım sitelere her gün bir yenisi ekleniyor ve bu PSİKOLOJİK HAREKAT sessizce sürdürülüyor.



    BUNDAN SONRA NELER OLABİLİR


    Bu iktidar, iktidar partisi ve bu iktidarı ayakta tutmak isteyenler çok yakında kendileri karşısında ciddi oy artışı yapan partiler ile milletvekili adaylarını "çocuk pornosu" çamuru ile karalayıp halkın gözünde düşürmeye çalışabilirler. Bu konuda, dilimiz döndüğünce ve ulaşabildiğimiz kadarıyla pek çok noktaya ulaştık. Ulaşamadıklarımızın tamamına da umarım bu yolla ulaşmış oluruz.bu "düşük"lerin melanetlerine karşı lütfen uyanık olalım. Bu yazım, oyunu bozmaya ve tehdit altındakileri uyarmaya yöneliktir.



    Hasan Hüseyin Memiş- Anayurt Gazetesi




  • Çok acı....

    Aslında güdene değilde güdülenlere bakmak lazım..Hakettik diyorum.
  • Bu şahsiyetsiz şeref yoksunu adamlar başımızı ne zaman burakacak?

    Ne zaman gidecekler?


    Artık her gün bir hakaret her gün bir yazı görmekten sıkıldım yetti diyebilirim.
  • olamaz böle bişi ya..

    küresel ısınmadan daha beter olm bunlar yaa :O
  • Bunlar kadar eleştiri kaldıramayan görülmemiştir. Kendilerine muhalefet eden her sesi susturmaya çalışıyorlar.

    Kanaltürkle başladı, şimdi de internet siteleri.

    Hrant dink cinayetinde de dikkat ederseniz milliyetçi kesime yüklendiler. Sanki milliyetçilik suçmuş gibi gösterdiler. Bu bahane ile bu tür sitelerin insanlara zararlı (!) olduğunu, ülkemiz için tehlikeli olduğunu falan söylediler ve bunların kapatılması gerekildiğini savunuldu.

    Çok planlı ve sinsi bir tezgah kuruyorlar. İnsanların gerçekleri görmesini, yaptıkları pisliklerin gün yüzüne çıkmasını istemiyorlar çünki ..

    Türkiye'yi Türksüzleştirme operasyonunun birer parçası hepsi de. Çok uyanık olmak lazım. En ufak bir şeyi bahane edip işlerine geldiği gibi kullanıyorlar ellerindeki gücü.
  • Sitedeki yazıdan bir bölüm:
    AKP Diyarbakır milletvekili İhsan İhsan Arslan,

    ATATÜRK'E DİL UZATIYOR
    - "Ne Mutlu Türküm Diyene" Çok meşhur olan bu slogan ilkede Türklüğün üstün bir ırk olduğu açıkça belirtilmektedir. Benzer ifadelerine Mussolini ve Hitler de rastladığımız bu faşist anlayış, gayri İslami olduğu gibi başka ırktan insanları tahkir ve tezyif etmektedir. "Türkiye Türklerindir, Türkiye ülkesiyle ve milletiyle bölünmez bir bütündür" ifadeleri başlangıçta çok masum gibi görünen bu ilkeler, gerçekte çok açık gasb ve tahakkümü içermektedir."

    ÜMMETÇİLİĞİ SAVUNUYOR
    "Ulus Devlet" veya "İdeolojik Devlet" kavramına da biraz değinmek lazım. Irkçılar için ulus devlet bir anlam ifade edebilir ve savunulabilirse de biz Müslümanlar bu anlayışa iltifat edemeyiz. Biz Müslümanların tezi kesinlikle "Ulus Devleti" olmamalıdır.

    LAİK VE DEMOKRATİK REJİME KARŞI
    Kemalist ve laik inkılabın temel karakteri İslam düşmanı oluşudur. Bölgede İslami tebliğ ve çalışmaların önünü tıkayan engellerin giderilmesi için çok yönlü tedbirler almalı ve girişimlerde bulunmalıyız.

    İSYANLARI ÖVÜYOR
    - Türklük adına yönetimi eline geçiren bir avuç kurmay kadro, Kürtlere yönelik inkar, baskı, imha politikalarını adım adım icra etmeye başlıyor. 70 yıldan beri girişilen tüm başkaldırı ve isyanların, hakim ideolojiye nisbetle masum sayılması gerekmez mi?

    TERÖR ÖRGÜTÜNÜ ÖVÜYOR, KÜRT DEVLETİ İSTİYOR
    "Biz Müslümanlar, Kürdistan ile ilgili uzun vadeli politikalar belirleyip, planlı uygulamalarda bulunmak zorundayız. PKK'nın silahlı yöntemle 5-10 senede elde ettiği başarı ve ulaştıkları merhale bizleri yanıltmamalı. Yöntemin gayri-İslamiliği ve siyasi konjonktürün Müslümanlar için daima farklılık arzedeceği gerçeği hiçbir zaman gözardı edilmemeli."

    AKP'li İhsan Arslan, bebek katillerini "gerilla", doğduğu yerleri "Kürdistan", PKK Terörünü "Ulusal Kurtuluş Savaşı" olarak tanımlıyor

    AKP'li İhsan Arslan Türk Milletin mi PKK'nın mı vekili? Arslan'ın, açık ihanet içeren bu sözlerin ardından, TBMM'de kara bir leke gibi içeri girmesine izin verilip verilmeyeceği merak konusu!


    İhsan Arslan AKP milletvekili seçildikten sonra ise görüşlerinde biraz daha esnek davranıyor. 2006 Ağustos Ayında Vatan Gazetesinden Devrim Sevimay'a verdiği röportajda bu kez Barzani ile ittifak öneriyor;

    "Bana göre Barzani'nin Türkiye'ye karşı bir hareket içine girmesi mümkün ve mantıklı değildir. Türkiye'den beklentileri olduğu kesin. Bunları sağlayabilmek için yeni ittifaklara da girebilir, gayet normal. Barzani konusunda Türkiye'nin çekingen davrandığını düşünüyorum. Irak'ta en sağlam partnerimizin Barzaniler olduğuna inanıyorum"

    Erdoğan-Barzani ittifakı

    Başbakan Erdoğan'ın teröristbaşı ile söylem benzerliği malum. ABD ve AB ise "Kürt sorunu vardır, demokratik yoldan çözeceğim" sözlerini, "gereğini yapması" için ısrarla hatırlatıyor. İşte bu listede Barzani ekibi de var.

    Yeni AKP Devlet Politikası: "Federal Türkiye"

    AKP Hükümeti dönemine rastlayan ve birçok yönüyle Türk devlet politikasının önemli bir "dönüş" noktası olarak kayda geçen "Kürt Sorunu" konuşmasını ve kerametlerini gözden geçirmekte birçok fayda var.


    Röportaj sırasında İhsan Arslan kendisine Kerkük ve Türkmenler anımsatılınca hemen tepki gösteriyor.

    "Niye "Kürtmenler meselesi" demiyorsunuz ki... Oradaki Türkmen'in oradaki Kürt'ten bizim için ne farkı var? Ve Türkiye'yi yöneten kadroların içinde ne kadar bir miktar Türk varsa bir miktar da Kürt vardır. O zaman neden Türkiye ikide bir Irak'taki Türkmenlerle ilgileniyor?"

    Gazeteci Devrim Sevimay, İhsan Arslan'a Barzani'nin ihaneti oldu mu, türk askerinin başına çuval geçirirken Amerikan askerleriyle yaptığı işbirliği unutulur mu sorusunu yöneltiyor. Alınan yanıt ilginç;

    "Demek ki biz o dostluk elini uzatamadığımız için buna mecbur kalmış diye düşünüyorum. İhanetini ispatlayabiliyor muyuz? Çuval meselesine gelince; ABD'nin yapmak istediklerine dünya çapında kim engel olabiliyor ki Barzaniler olsun."

    Bu açıklamayla Başbakan Erdogan ın Barzani sevgisinin de nereden kaynaklandığı belli oluyor . Alt kimlik üst kimlik. Kürt ve Türklük konusunda da İhsan Arslan Başbakanı fikirleriyle etkilemiş görünüyor:

    Başbakan Erdoğanın terörist başı ve şehitlerimizle ilgili ifadeleri ise İhsan Arslan Arslan'ı geride bırakır nitelikteydi.Tayip Erdoğan Avustralya'da 2000 yılında hemde Türkiye'nin Başbakanı olmaya hazırlandığı bir dönemde bölücübaşını "Sayın" diye hitap etmiş , 30 bin şehidimizi de kelle olarak değerlendimişti

    İginç ilişkiler ağinın bir ayaği da Azerbaycan.. Bir süredir PKK'nın ve Barzani'nin ekonomik ve siyasi atağının yaşandığı kardeş ülke .Ve Azerbaycan da Milyarlarca dolara hükmeden ve terör örgütüne maddi destek sağladığı iddia edilen dev bir şirket var.: Azersun


    Yazının tamamı:http://www.heddam.com/Haber.asp?HaberKimlik=4886

    Akp'yi iyi zanneden bakar "Körlere" duyurulur.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Plan-M -- 31 Mart 2007; 3:13:50 >




  • Ne diğeceğimi bilemiyorum artık bu kişilerin art niyetleri aşikar
    İnşallah seçimde görecekler anyayı konyayı
  • quote:

    Orjinalden alıntı: bluetime

    Ne diğeceğimi bilemiyorum artık bu kişilerin art niyetleri aşikar
    İnşallah seçimde görecekler anyayı konyayı




    Keşke dediğiniz gibi olsa maalesef bunlar ancak RÜYAlardan ibaret olur.

    Yani Geçti Bolu'nun , Neyse Sürsünler Eşşeği Niğde'ye.....



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Bomb_X -- 31 Mart 2007; 3:47:29 >




  • barzani, boşuna, tbmm de 115 milletvekilimiz var. biz bu sayede teskereyi reddettirdik demiyor...
  • ataturk dusmanlari bayram edip hukumetlerinin her icraatinda bayram ediyorlar

    amaclari bu kadar belli olan bu godoslar sandikta gitmeliler eger halk yine oy kullanmazda bunlar yine azinlik oylariyla basa gelirlerse ulke elden gider zaten gitti tam gider
  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.