Balıkların dili olan parazit ve bilinmeyenleri

isviçreli bilim adamı

Binbaşı

1651 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Küçük bir parazit. Balıkların ağzına yerleşerek yaşamını sürdürüyor. Balıkçıların kabusu oldu çünkü bilim insanları parazitin insan sağlığı
üzerinde nasıl bir etkisi olacağı üzerinde kesin bir şey söyleyemiyor. Bu durum balıkçıların işlerini sekteye uğratabilir.

Balıkların dili olan parazit ve bilinmeyenleri

Bilim insanları, ABD ve İngiltere başta olmak üzere Pasifik Okyanusu'nda görülen parazitin yaşamını birkaç yıl daha devam ettirebilmek
için balıkların ağzına yerleşerek üremeye devam ettiği gerçeğiyle karşılaştı.

Boyu sadece 3 ile 4 santimetre arasında değişen "Cymothoa exigua" adlı parazit, ağına takıldığı balıkçıların mesleğini bırakmasına neden
olacak kadar korkunç bir canlı. Kendisini yem zannederek yutan balıkların diline yapışan parazit, zamanla kanını emdiği dilin çürümesine neden oluyor.
Ardından, giderek büyüyen parazit kıskaçlarını yayarak genişliyor ve dilin geri kalan kısmındaki kas yapısıyla bütünleşiyor.

Bu aşamadan sonra balık, dili haline gelen paraziti yönlendirebiliyor. Bu şekilde, balık iki ağızlı bir canlı haline dönüşüyor.

OKYANUSLARIN YENİ KABUSU MU?

ABD’nin California eyaleti açıklarında yaşadığı bilinen Cymothoa exigua, dünyada bir canlının organının yerini alarak yaşayan tek parazit özelliğini taşıyor.

İlk kez 2005 yılında, İngiliz balıkçılar ağzında Cymothoa exigua parazitini tespit ettikleri bir balık tuttular. Bu gelişme, parazitin
Pasifik Okyanusu’nu aşarak İngiltere’ye ulaştığı endişesini doğursa da, bu teorinin doğruluğu kesin değil.

Biyologlar parazitin balıklar dışında hangi canlılara yerleştiği konusunda bir bilgiye de sahip değil.

Bilim dünyası, günümüzde balıkçıların kabusu olan parazitin yayılma alanı ve insan sağlığı üzerinde ne gibi olumsuzluklar oluşturabileceği
sorularına yanıt arıyor ancak bu konuda hala başarılı olmuş değiller.

yani kabuklu bir parazit olan cymothoa exigua, bir vücut organının tamamen yerini alan bildiğimiz tek parazit.
Balıkların ağzına yerleşiyor ve kurutup öldürene kadar balığın dilindeki kanı emiyor. Kendisini dil öldükten sonra kalan parçaya yapıştırıyor
ve balık bu paraziti kendi diliymiş gibi kullanabiliyor (yemek yakalayabiliyor, yiyebiliyor vs).

Tabii cymothoa da bu beslenme işinden payını alıyor.

http://news.discovery.com/animals/tongue-eating-parasite-makes-news-again.html

...
Baktım marmara ege ile ilgili bilgilere rastlayamadım, 6 yıldır amatör olarak kıyı balıkçılığı ve 3 yıldır zıpkıncılık yapıyorum son 2 yılda bu canlının

marmara da ne kadar arttığını anlatamam hatta gelen balıkta olursa kancaya takıp yem diye çoğu kez attık ve harika sonuçlar verdi.

Büyük ihtimalle su altı canlılarına çok büyük bir darbe vuracak belki türkiyede pek ismi söylenmeyecek ama yaşadığı suların çok büyük bir tehditi olacak.

Düşünün ki sularda yaşayan çoğu canlı bunu yem sanacak ve ağzına alıcak ama ağzına alır almaz bu canlı oraya tutanacak.

Ben bu canlıyı uzun uzun inceledim gerek suyun içinde gerek suyun dışarsında gözlem yaptım.Suyun içerisinde bir insana da tutunur hatta çoğu kez

üstüme saldırmıştı arkasındaki yüzgeç gibi kabuğu hızlı bir şekilde yol almasını sağlıyor tıpkı kerevit,ıstakoz gibi.Bu canlının ölebilmesi balığın ağızına alamadan

dişiyle öldürmesine bağlı yani mutlak suretle ısırmalı marmarada ispari olsun mırmır olsun bu parazitten dolayı büyüyemeyen çok sayıda canlı var ama

söylenen kaynaklarda belirtilmemiş araştırılmamış.Canlının suyun dışarısında yaşama olanağı 0, çoğu kez suyun dışarısına aldım güneş ışığına tuttum ve

3-4 saniye gibi kısa sürede ölmesine çok şaşırdım.Belki bu etki suya yansıtılırsa(ki diğer canlılar etkilenir) yok edilebilir...

Neyse eğer ilerde önlenemeyen bir sorun olursa önceden okuduk dersiniz.Ayrıca üremesi de kene gibi yavrularını altına alıyor beraber kan emiyorlar

ve birçok yavru geliyor.

Barbar

Yarbay

6927 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Ali Kuşçu

Yarbay

2925 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

destroyer39

Yarbay

2364 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Bethrezen

Emekli Yönetici

4123 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

waRRioR

Binbaşı

1777 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

aksinaletinsan

Yarbay

3178 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

LeVeL

Yarbay

2135 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Darkness

Yarbay

4619 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

isviçreli bilim adamı

Binbaşı

1651 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: Bethrezen

Cok enteresan bir paylasim. Resimlere bakip sasirmamak mumkun degil.

Anlayamadigim nokta bu parazit daha once neden kesfedilmemis? Suan bu parazitin yayilmasinda insanin ne gibi bir katkisi var?

Bu canlıların yayımasında tek neden insanlıktır.Sana şöyle bir örnek vereyim önceden sularımız da hiç değişik değişik renklerdeki deniz
anaları var mıydı?Yoktu, peki nasıl geldi?Tanker balast sayesinde geldi.

Tanker balast:(kısaca) ticari gemiler su ile dengelerini sağlamak amacıyla bulundukları bölgeden milyonlarca metreküp su alır.
Bu tip şeyleri düşünen,kafa yoran ülkeler tankerle gelen suyu hemen boşalttırmaz,gerekli cihazlarla inceler farklı canlı var ise geri gönderir.
Tabi tahmin edersiniz ki Türkiye de bunu düşünmek komik olur adama bunu söyleseniz size gülerler ne diyor bu bitin oğlu derler.

Bunun tabiatta geri dönüşü olmayan facialarını Türkiye başta olmak üzere dünya üzerinde görülüyor.

Avustralyadaki balık yatakları japonyadan gelen farklı türdeki deniz yıldızı sayesinde bitti.Deniz yıldızı geldi, düşmanı olmadığı için boyuna üredi
önüne ne gelirse yedi ortalıkta deniz yosunu dahi kalmadı balık ne yapsın yeşillik olmayan yeri!

Sizce ülkemizde daha önceden deniz salyongozu var mıydı?Yoktu 1950 gibi ilk defa uzak doğu ülkelerinden karadenize geldiği tespit edildi.
O zaman hızla yayıldı çünkü düşmanı yoktu sularımızda.yayıldı yayıldı iyice yayıldı marmarayı aştı akdenize kadar ulaştı.O zamanlar ticari değeri bilinmiyordu
bu canlıların.Marmarada eski dalgıç arkadaşım büyük bir insan gövdesi büyüklüğünde çıkartıyordu bundan, bende de var bu büyüklerden çünkü
o zaman bu canlı ticari olarak toplanmıyordu.Sonra ticari değeri anlaşıldı ne kadar ağ varsa yangından mal kaçırır misali sularımızın dipi tarandı,ne balık yuvası kaldı
ne yavru balık kaldı.Şuan bile umursanmaz yavru balık,balık yuvası türkiyede önemli olan günlük kazanılan paradır gelecek önemli değildir.

Ve bakın sadece bu ticari olaya yenilmiş belkide hiç bulaşmamış türk devleti.
...
MADDE 1 – (1) Bu Tebliğ; bilimsel, çevresel, ekonomik ve sosyal hususlar göz önüne alınarak, su ürünleri kaynaklarının korunması ve
sürdürülebilir işletilmesini sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.
....

MADDE 27 – (1) Deniz salyangozu;

a) Karadeniz’de; İstanbul boğazı girişindeki Rumeli Karaburun ile Anadolu Karaburun arasında kalan karasularımızda avcılığı yasaktır.
Bu yer dışında kalan karasularımızda dalma, sepet ve her türlü tuzak yöntemleri ile deniz salyangozu istihsali serbesttir.

b) Marmara denizi, İstanbul ve Çanakkale boğazlarında dönem boyunca, bu yerler dışında kalan karasularımızda ise
1 Mayıs - 31 Ağustos tarihleri arasında algarna ile deniz salyangozu avcılığı yasaktır.

c) İzmit Körfezinde Dil burnu fenerini (40° 44’, 609 N - 29° 30, 962' E), Dil İskelesi Kaba burnuna (40° 46’, 113 N - 29° 31, 104'
E) birleştiren hattın doğusunda kalan alanda deniz salyangozu avcılığı yasaktır.

ç) Deniz salyangozu istihsalinde bulunacak balıkçı gemileri için, gemi ruhsat tezkeresinin verildiği il müdürlüğünden, ek-1’de yer alan
avcılık "İzin Belgesi"nin alınması zorunludur.

d) Deniz salyangozu istihsalinde kullanılacak algarnaların; ağız genişliği azami 3 m., ağız derinliği azami 40 cm., torba boyu azami
1 m. ve torba ağ göz açıklığı 90 mm. olmalıdır.

d) Deniz salyangozu istihsalinde kullanılacak algarnaların; ağız genişliği azami 3 m., ağız derinliği azami 40 cm., torba boyu azami
1 m. ve torba ağ göz açıklığı 72 mm. olmalıdır. (Değişiklik, 05.11.2008 tarih/27045 sayılı RG)

e) Deniz salyangozu istihsalinin, gün doğumu ile gün batımı arasında yapılması zorunludur.

f) Algarna ile sahilden itibaren 500 metre mesafe içerisinde istihsal yapılamaz.

g) Gemide birden fazla algarna bulundurulamaz ve kullanılamaz.

ğ) Deniz salyangozu istihsalinde bulunacak balıkçı gemilerinde zıpkın bulundurulması yasaktır.

(2) Bütün karasularımızda deniz patlıcanı avcılığı yasaktır.

2000 li yılları geçmişiz yeni yeni yasak yapmaya çalışıyorlar giden gitmiş maksat yaptık demek olsun.

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi isviçreli bilim adamı -- 2 Mayıs 2010; 23:21:05 >

isviçreli bilim adamı

Binbaşı

1651 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

quote:

Orijinalden alıntı: isviçreli bilim adamı

quote:

Orijinalden alıntı: Bethrezen

Cok enteresan bir paylasim. Resimlere bakip sasirmamak mumkun degil.

Anlayamadigim nokta bu parazit daha once neden kesfedilmemis? Suan bu parazitin yayilmasinda insanin ne gibi bir katkisi var?

Bu canlıların yayımasında tek neden insanlıktır.Sana şöyle bir örnek vereyim önceden sularımız da hiç değişik değişik renklerdeki deniz
anaları var mıydı?Yoktu, peki nasıl geldi?Tanker balast sayesinde geldi.

Tanker balast:(kısaca) ticari gemiler su ile dengelerini sağlamak amacıyla bulundukları bölgeden milyonlarca metreküp su alır.
Bu tip şeyleri düşünen,kafa yoran ülkeler tankerle gelen suyu hemen boşalttırmaz,gerekli cihazlarla inceler farklı canlı var ise geri gönderir.
Tabi tahmin edersiniz ki Türkiye de bunu düşünmek komik olur adama bunu söyleseniz size gülerler ne diyor bu bitin oğlu derler.

Bunun tabiatta geri dönüşü olmayan facialarını Türkiye başta olmak üzere dünya üzerinde görülüyor.

Avustralyadaki balık yatakları japonyadan gelen farklı türdeki deniz yıldızı sayesinde bitti.Deniz yıldızı geldi, düşmanı olmadığı için boyuna üredi
önüne ne gelirse yedi ortalıkta deniz yosunu dahi kalmadı balık ne yapsın yeşillik olmayan yeri!

Sizce ülkemizde daha önceden deniz salyongozu var mıydı?Yoktu 1950 gibi ilk defa uzak doğu ülkelerinden karadenize geldiği tespit edildi.
O zaman hızla yayıldı çünkü düşmanı yoktu sularımızda.yayıldı yayıldı iyice yayıldı marmarayı aştı akdenize kadar ulaştı.O zamanlar ticari değeri bilinmiyordu
bu canlıların.Marmarada eski dalgıç arkadaşım büyük bir insan gövdesi büyüklüğünde çıkartıyordu bundan, bende de var bu büyüklerden çünkü
o zaman bu canlı ticari olarak toplanmıyordu.Sonra ticari değeri anlaşıldı ne kadar ağ varsa yangından mal kaçırır misali sularımızın dipi tarandı,ne balık yuvası kaldı
ne yavru balık kaldı.Şuan bile umursanmaz yavru balık,balık yuvası türkiyede önemli olan günlük kazanılan paradır gelecek önemli değildir.

Ve bakın sadece bu ticari olaya yenilmiş belkide hiç bulaşmamış türk devleti.
...
MADDE 1 – (1) Bu Tebliğ; bilimsel, çevresel, ekonomik ve sosyal hususlar göz önüne alınarak, su ürünleri kaynaklarının korunması ve
sürdürülebilir işletilmesini sağlamak amacıyla hazırlanmıştır.
....

MADDE 27 – (1) Deniz salyangozu;

a) Karadeniz’de; İstanbul boğazı girişindeki Rumeli Karaburun ile Anadolu Karaburun arasında kalan karasularımızda avcılığı yasaktır.
Bu yer dışında kalan karasularımızda dalma, sepet ve her türlü tuzak yöntemleri ile deniz salyangozu istihsali serbesttir.

b) Marmara denizi, İstanbul ve Çanakkale boğazlarında dönem boyunca, bu yerler dışında kalan karasularımızda ise
1 Mayıs - 31 Ağustos tarihleri arasında algarna ile deniz salyangozu avcılığı yasaktır.

c) İzmit Körfezinde Dil burnu fenerini (40° 44’, 609 N - 29° 30, 962' E), Dil İskelesi Kaba burnuna (40° 46’, 113 N - 29° 31, 104'
E) birleştiren hattın doğusunda kalan alanda deniz salyangozu avcılığı yasaktır.

ç) Deniz salyangozu istihsalinde bulunacak balıkçı gemileri için, gemi ruhsat tezkeresinin verildiği il müdürlüğünden, ek-1’de yer alan
avcılık "İzin Belgesi"nin alınması zorunludur.

d) Deniz salyangozu istihsalinde kullanılacak algarnaların; ağız genişliği azami 3 m., ağız derinliği azami 40 cm., torba boyu azami
1 m. ve torba ağ göz açıklığı 90 mm. olmalıdır.

d) Deniz salyangozu istihsalinde kullanılacak algarnaların; ağız genişliği azami 3 m., ağız derinliği azami 40 cm., torba boyu azami
1 m. ve torba ağ göz açıklığı 72 mm. olmalıdır. (Değişiklik, 05.11.2008 tarih/27045 sayılı RG)

e) Deniz salyangozu istihsalinin, gün doğumu ile gün batımı arasında yapılması zorunludur.

f) Algarna ile sahilden itibaren 500 metre mesafe içerisinde istihsal yapılamaz.

g) Gemide birden fazla algarna bulundurulamaz ve kullanılamaz.

ğ) Deniz salyangozu istihsalinde bulunacak balıkçı gemilerinde zıpkın bulundurulması yasaktır.

(2) Bütün karasularımızda deniz patlıcanı avcılığı yasaktır.

2000 li yılları geçmişiz yeni yeni yasak yapmaya çalışıyorlar giden gitmiş maksat yaptık demek olsun.

Alıntıları Göster

up up up

isviçreli bilim adamı

Binbaşı

1651 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

isviçreli bilim adamı

Binbaşı

1651 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

LeVeL

Yarbay

2135 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

TIGERSHARK

Yarbay

3789 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

isviçreli bilim adamı

Binbaşı

1651 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

LE10

Binbaşı

1160 Mesaj

Tüm Başarılarını Gör

Balıkların dili olan parazit ve bilinmeyenleri

Benzer içerikler