Galatasaray Kulübü Başkanı Özhan Canaydın, Fenerbahçe'nin 3,5'da bir fiyatına kurdukları takımla şampiyon olduklarını söyledi.
Canaydın, ''UEFA ve Süper Kupa'yı alan Galatasaray'ı sallamak için konuşulan konu hep para oldu. Sıkıntı hep vardı. Bu sene de sıkıntı sürdü. İkinci olan rakibin 3,5'da bir fiyatına kurduğumuz takımla şampiyon olduk'' diye konuştu.
Sarı-kırmızılı takımın yeni yönetim kurulunda yer alan başkan yardımcısı Adnan Polat'ın şampiyonlukta faydası olduğunu kaydeden Başkan Canaydın, ''Ancak, Galatasaray bir ekiptir. Herkesin eşit seviyede katkısı var. 2002 yılında göreve geldiğimizde şampiyon olmuştuk. Biz bu şampiyonlukta sadece 7 maçta kulübü yönettik. Ayrıca bu sezonki şampiyonluğun yüzde 70 payı eski yönetim kurulunundur.'' dedi.
Başkan olarak 5 günlük ömürlerinin olduğunu dile getiren Özhan Canaydın, ''Pazar günü galip geldiğimiz de 'En büyük başkan' deniliyor ama cuma günü karşılaşmayı yitirdiğimiz de 'Bilmem ne başkan, istifa et' sloganları atılıyor'' dedi.
Canaydın, sezon içinde yaşanan sıkıntılar sırasında futbolcuların protestosuna kendisinin müsaade ettiğini söyledi.
Özhan Canaydın, parasal yönden yaşanan sıkıntılarla ilgili olarak, ''Futbolcuların protestosuna ben izin verdim. Zaten sabah değil de akşam antrenman yaptılar. Bu şekilde deşarj oldular'' dedi.
Şampiyonlukta özellikle takımın 3 kaptanı Hakan Şükür, Hasan Şaş ve Ergün Penbe'nin çok büyük katkısı olduğunu vurgulayan Canaydın, ''Şampiyonlukta elimizde tek sihirli değnek vardı. Bu da futbolculardı. Hele hele 3 kaptanımız müthiş bir performans gösterdiler. Gözlerim yaşardı. Bu 3 kaptan Türk spor tarihine altın harflerle yazılmalı'' diye konuştu.
Fenerbahçe'nin Denizlispor karşısında 1-0 yenik duruma düşmesinin ardından sahaya indiğini hatırlatan Canaydın, ''Bu sırada şuurluydum diyemem. Teknik direktör Gerets, bana geldi ve 'Başkan 16 dakika uzatmışlar, tedbirli ol' dedi. Sıkışık durum içinde kaldım. 17-20 saniye kala biz gol atıyorsak, başka takım da atabilir. Sonuçta mutlu sona ulaştık. Orada bir oyuncumu öptüm. Yüzünü boyamış, boya yüzüme bulaştı. Bazıları 'Bu ciddi başkan bile yüzünü boyadı' dediler.'' diye konuştu.
Kulüpler Birliği Vakfı'ndan Fenerbahçe Kulübü'nün kendisinin ayrıldığını dile getiren Canaydın, ''Vakıf toplantılarında Fenerbahçe konusu bir kez gündeme geldi. Yazılı ayrılma taleplerini kabul mü edelim, aidatı ödeyelim mi şeklindeki konuşmalarda konu gündeme geldi. Fenerbahçe buraya gelmiyorsa 17 kulüp niye düşman olsun? Ben ısrarla davetime devam ediyorum ama genel kurula kadar zaman var. Bu toplantıda haziran ayı içinde olacak. Çok üzülerek söylüyorum ayrılmalarını kabul edeceğiz. Fakat Fenerbahçesiz bu işlerin yürümeyeceğini bilecek kadar sporun içindeyim.'' dedi.
Kendisinin her zaman centilmence davrandığını ifade eden sarı-kırmızılı kulübün başkanı, ''Yıkılmadım, ayaktayım. Ben, Fenerbahçe'nin bizi yendiği maçta başkan Aziz Yıldırım'ın elini sıktım ve alkışladım. Bunu sadece bu maçta yapmadım. Kendi sahamızda yediğimiz golde de Anadolu'daki bir karşılaşmada da yaptım'' dedi.
Fenerbahçe'nin son olarak kendilerini 4-0 mağlup ettiği karşılaşma hakkında ise Canaydın, ''Kırıldığım nokta var. 4-0'lık karşılaşmada 90 dakika yan yana oturduk, tek kelime etmedi, arkasını döndü. Ben gelirken, 'Aziz buradayım, Merhaba' dedim. Bir kuvvet komutanı, 'Fenerbahçeli olarak özür diliyorum' dedi. Galatasaray olmadan Fenerbahçe, Fenerbahçe olmadan Galatasaray'ın olamayacağını söyledi.'' diye konuştu.
Özhan Canaydın, sert mizaçlı, haşin gözüken, çok enteresan biri olduğunu ifade ederek, spor otoritelerine yönelik, ''Ama yumuşak kalpliyim. Bizim gibi yöneticilere yardımcı olun. Bu amatör bir iş. Bizim gibi insanlar kaçarsa olmayacak insanlar gelir. Bizim gibi insanları yıpratıp gitmemize neden olunursa, arkamızdan çok kötü ekipler gelir. Çok büyük paralar dönüyor. Kalemleriniz süngü olmasın'' diye konuştu.
Spor basınının da takım tutma hakkı olduğunu ama taraf tutma hakkına sahip olmadığını söyleyen Canaydın, ''Taraftarların grup halinde maçlara gitmesine karşıyız. Bu işi aşmamız lazım. Bütün ilgili kurumlar el ele vererek bunu başaracağız. Aramızdan heyet seçelim, maçları nasıl oynayacağımızı, tribünleri nasıl düzenleyeceğimizi ve bu konuda taraftarlara yönelik eğitim verelim'' diye konuştu.
Özhan Canaydın, rahmetli babasının da Beşiktaşlı olduğunu belirterek, ''Ancak beni Galatasaray Lisesi'ne götürdü. Ben Galatasaraylı oldum. Torunu da Galatasaraylı oldu. Bu nedenle son döneminde yüzde 50'şer Beşiktaşlı ve Galatasaraylı oldu'' diyerek sözlerini tamamladı.
yeni mesaja git
Yeni mesajları sizin için sürekli kontrol ediyoruz, bir mesaj yazılırsa otomatik yükleyeceğiz.Bir Daha Gösterme