Şu günde kafamızın takıldığı en önemli hususlardan birisi oldu sevgili Özgür. Hala akıllar almıyor bir cana böyle kolay kıyılmasını ve bunu basit bir olay gibi görüp hala tribünleri suçlu bulan görüşleri..
Tamam, haydi bunun adı tribün vahşeti olsun ama 21 yaşında genç bir üniversite öğrencisinin öldürülmesine ne diyeceksiniz? Ayrıca bu suçu işleyen kişinin ilk icraatı değilmiş bu. Okuduklarımıza göre aynı mekanda bir çok taraftar bu istasyonda bir takım olaylar yaşamış. İşin garip yanı bu mekanın bir polis okulunun karşısında olması. Yani yağmalama gibi bir olayın olması mantığınız alıyor mu? Karşısında polis okulu olan bir benzin istasyonunu yağmalamak pek bir mantıksız değil mi? Kabul et sevgili basın, sen bunu düşünmedin hiç. Düşünmek istemedin. Sende biliyorsun böyle bir şeyin olmayacağını.
Rahat bir şekilde pompalı tüfek bulunduran, bunu gözü kapalı bir şekilde kullanmaktan çekinmeyen kişiye diyecek lafınız yok mu?
Şu yazıyı yazarken ekranda beliren "Benzin İstasyonu Yağmalandı" adlı haber hiç şaşırtmıyor bizi biliyor musun? Biz bunu yapacağını çoktan biliyorduk.
Çok yazık, gencecik bir insanın ölümü nasıl olur da ilgilendirmez kimseyi? Bir fidanın soluşunu es geçecek kadar düşüncesiz olmak hiç normal değil ama doğru ya, herkese göre tribüncüler hep kötü çocuktur. Bizleri kötü göstermek bizleri anlamayanların tercih ettiği yegane yoldur. Belki anlamak isteseler her şey daha farklı olacak. Özgür belki geri gelmeyecek ama oluşturulan bu birliktelik sayesinde bu hayata kasteden kişi hak ettiği cezayı alacak.
Bugüne kadar birbirimizle mücadele ettik, birbirimizle çeşitli şekillerde kapıştık. Bugün artık birbirimize sahip çıkma zamanıdır. Gelin; Özgür için, 21 yaşındaki genç bir insanın hayatını umursamayanlar için, tribünleri ve tribüncüleri potansiyel terörist olarak görüp, her fırsatta onları linç etmek isteyenlere tepki için bu hafta oynanacak olan maçlarda bir dakika sessiz kalalım. Gelin bu kara düzene karşı, renk ayrımı gözetmeden bir dakikalıkta olsa karşı duralım.