< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
Casio’nun yeni saati tasarımıyla göz kamaştırıyor (2. sayfa)





-
-
Her düzeyde insanın olduğu toplulukta, böyle karıştırılan konularda akılda kalıcı teşbihler yapmak önemli. Şöyle yapay zekadan analoji talep ettim:
- - -
Elektromanyetik alan: Nehirdeki durgun veya sürekli akan sudur. Bu suyun sürekli bir akışı vardır ancak şiddeti düşük olabilir ve çevresine zarar vermez. Elektromanyetik alanlar, elektriğin geçtiği bir kablo etrafındaki manyetik alan gibi, sürekli var olabilir ancak belirli bir düzeyde insanlara veya cihazlara zararı dokunmaz.
Radyasyon: Şelaleden düşen sudur. Bu, enerjinin yoğun bir şekilde salındığı durumlardır. Radyasyon, bir olay veya süreç sonucu enerji yayılımıdır (örneğin, X-ışınları, gama ışınları). Şiddeti ve türüne bağlı olarak çevresine ciddi etkiler yapabilir.
(Kaynak)
- - -
Evet Chatgpt örneği güzel verdi. Etkileriyle de devam edelim:
Radyasyonda kısa vadeli sonuçları alırken, diğerinde uzun vadede sonuçları "çıkar veya çıkmaz."
Radyasyon örneğinde: Güçlü bir şelaleden bırak düşmeyi, altında bile türlü sakatlanmalar yaşabilirsin.
Elektromanyetik alan örneğnde: Nehirde yüzmek (elbette boğulmadıktan sonra:) hayati bir tehlike yaratmaz. Şunu da diyebilirsin, "biz karada yaşıyoruz, sürekli suda yaşarsak zararları çıkar"... O kısım "tartışmalı" işte. Tüm kavga bu.
Yine de çarpıcı örneklerden, cep telefonu mucidi Martin Cooper 95'ine girdi geçen, ne derece sağlık sorunu var bilmiyorum ama sağlıklı görünüyor epey; öte yandan Çernobil faciasında çatı temizleyenler onun kadar şanslı olamadı.
Bu arada; elektromanyetik alan ile Radyasyon arasındaki farkı deneyimlemek isteyen masrafa girip 2 ölçüm cihazı alsın. Radyasonu ölçmek için Geiger Sayacı, elektromanyetik alanı ölçmek için EMF Ölçer gerekli. (Birbiri yerine geçemiyor maalesef) Bu iki cihaza sahipsen akıllı telefonda Geiger çalışmazken yolda bulduğun kayada ötebilir.
-
Bu mesaj ikinci yarısı da dahil komple yapay zeka tarafından mı yazıldı bilmiyorum ama bence yapay zekadan bilhassa analoji yoluyla bilim öğrenmenin risklerine işaret ediyor. Analojiler faydalı fakat çok yanlış bir resim çizebilirler. Güçlü veya zayıf nükleer kuvvetler kısa erimlidir ama kuvvetlerden kaynaklanan ve elektromanyetik - foton tabanlı - olmayan radyasyon elektromanyetik radyasyona çok benzer. Şelale analojisinin çağrıştırdığı gibi kısa erimli değiller. Misal iyonize edici nitelikte - yüksek enerjili proton, alfa ve elektron parçacıklarından teşekkül - kozmik ışınlar. Misal kozmik ışınlara benzeyen ve parçacık hızlandırıcılarda hızlandırılan elektromenyatik olmayan çeşitli parçacıklar. Bunların hepsi tıpkı elektromanyetizmanın taşıyıcısı fotonlar gibi kalkıp başka galaksilerden, evrenin değişik köşelerden gelebilir, saçılabilir, absorbe edilebilir, çarptıkları parçacıklara enerji yükleyebilir - veya kendileri bu süreçte enerji kaybedebilir. Hepsi de elektromanyetizmanın verilen analojisindeki gibi "akarsu" gibi akar ve pekala iyonize edici niteliktedirler.
Buna mukabil elektromanyetik alanlar / ışınlar da - kısaca fotonlar - x-ışını veya gamma spektrumunda iyonize edici nitelikte olabilir. İnsanlar, özellikle hamileler için tehlike arz eden röntgen makineleri misal. Nükleer enerji - esasında atom çekirdeğindeki gluonların aracılık ettiği bağlanmada kullanılan kütle enerjisi - zaten salınırken kendisini elektromanyetik radyasyon / alan olarak da manifest etmektedir ve bilhassa sözünü ettiğimiz zincirleme haliyle açığa çıkan ışık enerjisi - yüksek enerjili fotonlar - muazzamdır. Bu şekilde yıldızlar parlar ve ısıtır. Bu şekilde nükleer bombalar yok edici bir ışık hüzmesi yaratarak patlar. Fotonlar - elektromanyetizma - her yerde bir takım decay veya saçılım süreçlerine eşlik eder. Enerji kaybeden parçacıklar - misal elektronlar - foton salar. Bütün anti madde madde interaksiyonları eşdeğer enerji miktarında enerjili foton yani elektromanyetizma üretir. Beta decay yani zayıf nükleer etkileşim ürünü radyoaktivite ihtiva eden PET taramalarında decay ile ortaya çıkan pozitron (elektron anti maddesi) ve elektron interaksiyonundan gamma fotonlarıyla - iyonize edici yani analojinize göre aslında "akarsu" gibi değil de "şelale" gibi davranan bir elektromanyetizmayla - görüntü alınır. Herhangi bir unsur tarafından soğrulmayacakları boş bir uzayda bu söz konusu gamma fotonları - elektromanyetik alan - salınıp gidecektir.
Büyük ihtimalle internetten analoji kopyala yapıştır'ı yapan veya bulduğu veri setlerini öylece çekip önüne atan esasında yalnızca büyük bir dil ve istatistik modeli olan bir yapay zekanın aksine bilimle ilgilenen gerçek bir insan öznesi size yaptığı gerçekten bilinçli muhakemelerle analojilerin yetersiz kalacağından, bilimi elinden geldiğince bileğinin hakkıyla öğrenmenin öneminden söz edecektir.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Mesela nötron yıldızı veya karadelikler gibi ağır manyetik veya yerçekimsel kozmik motorların yaptığı da budur: Gravitasyonal ve manyetik potansiyelleriyle yoğun miktarda maddeye kinetik enerji yükleyerek ve sıkıştırara iyonize edici elektromanyetizmaya - yani yüksek enerjili saf foton radyasyonuna - çevirmek. Telefonlar böyle enerjiler sağlamazlar veya gerekli nükleer görüntüleme veya santrallerde kullanılan radyoaktif materyalleri barındırmaz. İyonize edici olsun olmasın, zaten her radyasyon - akarsu dedikleriniz dahil - bir salınım gibidir, "şelaleden düşme" gibidir, zamanla enerji kaybederek bir taban durumu arayışıdır
Evrenin ısıl ölümünün demo'su şeklinde mutlak sıfıra yakınsayan kozmik arka plan radyasyonunu düşünebiliriz; bu radyasyon sonuçta Big Bang kaynaklı olsun olmasın esasında "yorgun düşmüş" bir radyasyondur ve tüm radyasyonlar "yorgun düşmek kısaca düşmek istiyor". Daha Yunan zamanında Anaksimander, Herakleitos veya Aristoteles gibi kimseler dehalarıyla doğanın böyle bir arayış içerisinde olduğunu sezmişti; kafalarında ağır veya katı şeylerin bir doğal yer, bir taban durumu arayışında olduğunu farz ediyorlardı. Onun için bu unsurlar Dünya yüzeyindeydi veya kabaca Dünya böyle en büyük unsur olduğu için evrenin merkezinde / tabanında bir denge durumundaydı.
Kainatın vakumunun bile dengesiz - metastable - olduğunu varsayan hipotez dizisi mevcut. Kainatın veya kainatın daha doğrusu elektromanyetik alan gibi dalgalanabilecek bir kısmı bir anda etkisinin ne olacağını bilmediğimiz bir denge durumuna geçebilir / düşebilir. Burada ilginç olan bu teorik denge durumuna geçiş dalgası, kabarcığı vs her neyse ışık hızında sanki denge arayan herhangi bir sıradan kuantum alanmışçasına veya radyasyonmuşçasına salınması / yayılması. En azından false vacuum decay gibi bir kozmik dehşet / yıkım senaryosunda yapılan yorum böyle. Kısaca fiziksel gerçeklik taban durumu arama eğiliminde, "şelaleden akan su" gibi düşme eğiliminde. Mevzunun derininde zaten şelaleden akan su da fiziksel gerçekliğin gravitasyonal örüntüsünün bir parçası olarak o yüzden "düşüyor!" :D
Not: Tüm bunları "düşüş" gibi algılamamamız veya okumamız referans sistemimizle diğer bir deyişle perspektifimiz veya bakış açımızla ilgili, duyu, algı ve zihnimizin verilmiş fiziksel gerçekliği kodlama tarzıyla ilgili. Bir yapay zeka bunların hiçbirisine sahip değil; yalnızca programcılarının marifetiyle ve matematiksel dil algoritmalarıyla sahipmiş taklidi yapıyor.
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
-
Muhakkak öyle*
Sadece çizgili bölge YZ geri kalanı ben yazmıştım. Analojinin ne kadar yetersiz olduğunu biliyorum aslında analoji demek de yanlış. Tam anlamıyla kusursuz kurulmadı. Burada maksat karıştırılan iki farklı olguyu en temel düzeyde halk dilinde anlatabilmekti. Hatta yazı ürkütmesin rahat okunsun diye bold kastım.
Sonuçta radyasyonu bırak yanlış bilmeyi yanlış yazan var. Konudan bi haber olup ne mesleği ne ilgisi olan insanlara böyle ufak tefek beyaz yalanlarla bilimi açıklamak, blok halinde karmaşık terimlerle anlatmaktan yeğdir.
Bu şekilde ilk aşamada ikna ettikten sonra, eğer daha fazlasını merak ediyorsa adım adım gerçeği öğrenir. Yoksa konuyla ilgili nice kitaplar, videolar var, hiçbirine bakılmıyor, o yazıları kimse okumaz.
*Diğer konularda zaten sıkıntı yok, bilgi olarak durması iyi olmuş. Hatta şöyle yapay zekaya aktardım, o zaten mahçup:
https://chatgpt.com/share/674d65ed-fda4-8006-9558-b3bf37ffe318
-
Şizofren bir komşumuz vardı. Anlatıldığına göre sağlıklı zamanlarında çok iyi bir kimyagermiş. Bir gecenin üçünde dışarıya çıkıp radyasyonun odamda ne işi var diye bağırarak hepimizi uyandırmıştı. Haklıydı belki de.
Örnekler o kadar temel ki, antik bilimin daha iyi cevap vereceğini düşünüyorum:
Elmadaki bazı asitler zararlıdır, buğdaydaki gluten, meyvelerdeki fruktozların da zararlı olduklarını biliyoruz. Sağlıklı beslenmenin en iyi örnekkleri yumurtadaki kolin zararlı. Peynirde bulunan gelişmemizi sağlayan kalsiyum ilerde kireçlenmelerimizi azdırıp hareketlerimizi kısıtlayacak. Bitkilere de, sporculara da canlılık veren potasyum, muzdaki enerji kaynağı potasyum klorür aynı zamanda da bir zehir. Ayrıca yüksek miktarları zararlı olan maddelerin düşük miktarları da zararlı olmalı. Sadece daha az zararlı. Hemfkir olunbilecek bir yaşam süreci içinde, belki 70-80 yıl içinde etkilerini görmüyoruz. Radyasyonun bütün formları da zararlı. Güneşi çok gören insanların ciltleri daha erken yaşlanır. Oksijen metabolizmamızı yavaş yavaş öldürüyor. Ayrıca trilyonlarca ışımadan tam olarak hangisinin bir hücre geni mutasyonuna neden olacağını bilemeyiz. Gamma çok zararlı, biliyoruz ama bu diğerleri zararsız demek midir?
En iyisi hiç radyasyon geçirmeyen bir yerde, havaya dağılmayacak kurşunlardan bir kurşun kapsülün içinde karanlıkta zaman geçirmek. En iyi tecritin, en yüksek korunmanın mezarlıkların en derinlerine benzemesi biraz tuhaf. Bugün modern gıdaların bizi yavaş yavaş öldürdüğünü yazan diyetisyenlerin yazdıklarının aynısını antik felfese de yazmıştı. Öldürmeden yemek mümkün olmadığına göre her yemekte ölümün de birazını paylaşmış oluyoruz. Kakaya maruz kalmak içinse yüzük takmaya gerek yok. Kokusu geliyorsa mutlaka o kokuyu taşıyan maddeler burnumuza, oradan da ciğerlerimizin derinliklerine kadar geliyor. Kokuları taşıyan madde ruhlarının aslında gaz fazındaki başka maddeler olduğunu keşfettik ama netice değişmedi. Mesele kakaysa, o kaka her yerde. Ama bu kaka zaten bizim içimizde değil miydi? İnsanın yaşamındaki ilk ve orjinal üretimi. Endüstrinin temeli...
Burada en masumu herhalde mekanizmalar. Onlar karışık yeryüzüne değil, göklere ait. Yıldızların, tam zamanında uzaklaşıp geri gelen gezegenlerin hareketleri gibi mükemmel olmaya yakınlar. Abstrakt, düşüncenin en saf halinden, geometriden çıkan, sonsuzluğa ait olduğu için yaşamla ve ölümle ilgisi olmayan şeyler. Eğer mekanik bir saati yeryüzündeki yerçekiminden ve oksijenden kurtarsaydık, göklerdeki yerinde mükemmel dakiklikle sonusza dek çalışırdı.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Karbon 12 -- 2 Aralık 2024; 13:4:57 >
-
Yahu senin mesajlarının çoğu da yapay zekadan alıntı degilmi zaten :D
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Bu akıl dagitanlara bakın bı elinde kola diğer elinde sigara cebinde son model telefon sonra akıllı saat zararlıder..
-
Değil. Biraz analitik laf salatasıyla birleşmiş saf hayal gücü ve old school bilimsel literatür okuması. Ama elbette hakiki bir fizikçinin eline asla su dökemez. Schrödinger gibi bir fizikçiyi oku, beynini çıkarıp süper bilgisayar koymuş dersin. :D
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Kişilerin özel bir çalışması yoksa halka açık tam anlamıyla yapay zeka deneyimi Chatgpt ile başladı. 30 Kasım 2022. O tarih milat. O tarihten sonra mertlik bozuldu. Artık herkes şüpheli.
Eğer o tarihten önce yazılar varsa oradan ipucu edebilirsin. Yine de bir konuya hakimsen, ne kadar goygoy yaptığını da bilirsin. Entelektüel değil de entel takılanlar kendimi bildim bileli var.
Son olarak, müdahale edilmemiş yapay zeka çıktısı aslında anlaşılıyor, ama öyle bir talimat verirsin ki, şurada şöyle bir örnekle anlatayım:
– Radyasyonun zararlarından 3-4 cümle ile bahset
–Radyasyon, hücrelerdeki DNA'ya zarar vererek kanser riskini artırabilir ve genetik mutasyonlara yol açabilir. Uzun süreli veya yüksek doz maruziyeti, bağışıklık sistemini zayıflatarak organlarda hasar ve fonksiyon kaybına neden olabilir. Özellikle çocuklar ve hamileler gibi hassas gruplar, radyasyonun etkilerine karşı daha savunmasızdır. Ayrıca, radyasyonun yol açtığı akut maruziyet durumları, cilt yanıkları ve radyasyon hastalığı gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir.
– Şimdi WhatsApp'ta sanki çok samimi bir dostuna geyik yapıyormuşçasına 3-4 cümle ile radyasyonun zararlarından bahset. Noktalama işareti kullanma bol bol hatalı kelimeler devrik cümleler yaz.
– Abi radyasyon var ya resmen görünmez düşman ya direkt DNA’yı falan bozuyo kanser yapar bi de manyak bi şey cidden. Uzun süre maruz kalırsan organların bile iflas eder yani. Çocuklara hamilelere falan hiç gelmesin zaten onlarda etkisi iki kat daha kötü. Bi de böyle yanık gibi şeyler yapıyomuş ha Allah korusun kimse yaşamasın.
Sohbet linki: https://chatgpt.com/share/674dffc1-8c48-8006-9529-7ea37520505a
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X