Şimdi Ara

Cumhuriyet ve Demokrasi

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
1
Cevap
0
Favori
356
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 1
Giriş
Mesaj
  • Öncelikle bu konu siyasetle ilgili değil. Bu konu Türkiye’nin yönetim şekli ve rejimi ile ilgili bilgiler içermektedir. O yüzden lütfen konuyu siyasi tartışmaya dönüştürmeyelim.

    Ülkede, ülkenin rejimi ve uygulama şekli hakkında okullarda yeterince bilgi verilmediği kansısındayım. Halkında bu konuları tam bildiğinden emin değilim.Yani cumhuriyetin ne olduğu, demokrasi ne demek, azınlık, çoğunluk ne demek pek bilindiğini sanmıyorum. O yüzden öncelikle bu konularla ilgili yaralı bir şeyler yazmak isterim (buradaki tanımlamalar vikipedi sayfasından alınmıştır).

    Cumhuriyet: hükümet başkanının, kamu tüzel kişiliğini temsil eden bir heyet tarafından belli bir süre için ve belirli yetkilerle seçildiği yönetim biçimidir. Egemenlik hakkının belli bir kişi veya aileye ait olduğu oligarşi kavramının zıddıdır. Türkiye Cumhuriyeti'nin 1924, 1961 ve 1982 anayasalarının birinci maddelerinde, "Türkiye Devleti bir cumhuriyettir" ifadesiyle, cumhuriyet bir devlet biçimi olarak kabul edilmektedir. Oysa, Türkiye'de cumhuriyetin ilanına ilişkin 29 Ekim 1923 tarihli yasa, "Türkiye Devleti'nin şekli hükümeti cumhuriyettir" ifadesiyle cumhuriyeti bir hükümet biçimi olarak öngörüyordu. Fransız anayasaları da cumhuriyeti bir hükümet biçimi (forme de gouvernement) olarak kabul etmiştir.
    Türkiye'de 1924 Anayasası'nda cumhuriyetin bir devlet biçimi olarak yer alması, Osmanlı saltanatına dönüşü tasarlayan çevrelere karşı bir tepki niteliğindedir. Bu nedenle, 1924 Anayasası'nda devlet biçimi olarak cumhuriyetin, hukuksal olmaktan çok siyasal bir anlamı vardır; amaç, devlet başkanlığının bir hanedana ait olup soydan geçmesine, yani saltanata karşı çıkmaktır. 1924, 1961 ve 1982 anayasalarında yer alan, "devlet şeklinin cumhuriyet olduğunun değişmezliği" ilkesi de bunun bir kanıtı olarak kabul edilebilir. Anayasa hukuku açısından devlet biçimi, devletin tek merkezli veya federal olmasıyla ilgili bir konudur. Türkiye Cumhuriyeti anayasalarında yer alan "Türkiye Devleti, ülkesiyle ve milletiyle bölünmez bir bütündür" ifadesiyle devlet biçiminin tek merkezli olduğu belirtilmektedir. Bu açıdan, teknik anlamda cumhuriyetin bir hükümet biçimi olarak anlaşılması gerekir.

    Demokrasi: tüm üye veya vatandaşların, organizasyon veya devlet politikasını şekillendirmede eşit hakka sahip olduğu bir yönetim biçimidir.
    Cumhuriyet bir rejim, demokrasi ise cumhuriyetin uygulanış şekillerinden biridir. Demokratik cumhuriyetin yanında dini cumhuriyet, oligarşik cumhuriyet ve sosyalist cumhuriyet biçimleri vardır. Demokratik cumhuriyetlerde, meclisi ve ülkenin başkanını belli aralıklarla halkın seçmesi temeldir. Bu sistem genellikle Kara Avrupa’sında kabul görmüşken örneğin İngiltere’de ülkenin başında görünüşte halkın seçmediği bir kral ya da kraliçe bulunmasına rağmen yönetim halkın elindedir (oligarşik cumhuriyet).
    Bir cumhuriyetin tam demokratik cumhuriyet olabilmesi için, gönüllü birlikteliklerle bir arada bulunan o ülke halklarının tüm kesimlerinin, çoğulcu özgür iradeleri ile katılımcı olarak yönetim ve denetim süreçlerine doğrudan katıldığı, demokrasiyi tüm sivil kurum, kuruluş ve kadroları ile var ettiği ve çok kimlikli, değişik inançlı ve çeşitli kültürlerin bir mozaik oluşturacak şekilde bir arada yaşamasına olanak veren bir devlet yapılanmasının gerçekleştirilmesi gerekir.

    Çoğulcu demokrasi çoğunluğun mutlak hakimiyetini reddeden, azınlıktakilerin siyasal ve kültürel haklarının kabul edilmesi gerektiğini ve azınlığında bir gün çoğunluk olabilme hakkının verilmesini savunan demokrasi anlayışıdır.
    Demokrasinin gelişim sürecinde, çoğunluğun devlet yönetimindeki kararlarının mutlak olması, azınlık haklarını kısıtlayabileceği kaygısı çoğulcu demokrasiyi ortaya çıkarmıştır.'Azınlıkta veya muhalefette olanların korunması, düşüncelerin serbestçe hiçbir baskıyla karşılaşmadan söylenebilmesi çoğulcu demokrasi için şarttır. Çoğulcu teoride otoritenin dağıtılması devletin aceleyle ve düşünmeden hareket etmesini engeller, aynı zamanda önemli güç merkezlerinin uyuşmaması durumunda da herhangi bir adımın atılmasını önler.







  • 
Sayfa: 1
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.