Şimdi Ara

Düğün salonu ve fotoğraf yasağı (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
33
Cevap
0
Favori
3.491
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • Bu uygulama yeni bir şey değil. Yirmi yıl önce de böyleydi. Düğünü çeken profesyonel bir fotoğrafçı varsa hele ki bu salonun anlaşmalı fotoğrafçısı ise size elinizdeki makine ile çekim yapmak için izin vermiyorlar. Ufak kompakt makineler ve cep telefonlarına bir şey diyemiyorlar ama çıkıp da DSLR ve ya SLR-like ile çekmeye başlarsanız çok geçmeden salon görevlisi damlayıveriyor yanınıza. Salon fotoğrafçısının çektiği dandik fotoğraflara mecbur bırakıyorlar bir yerde. Kötü flaş, kötü pozlama, kötü kadrajlama ile çekilen bu fotoğrafları, hem de sıradan bir amatörün bile beğenmeyeceği boktan fotoğrafları parayla satın almamızı bekliyorlar. Kimileri bu fotoğrafları salonda kurulan stantlardan para vererek almak zorunda kalıyor. Tamam adamlar da bir yere kadar haklı ekmek parasıdır. Onlar da bu ortamlarda biraz da metazori fotoğraf satarak para kazanabiliyorlar ancak bu kadar katı ve yasakçı olmaları beni sinir ediyor. Ben tutup da düğünde her kesin değil kendi yakınlarımın bir iki fotoğrafını çekebilmek ama onu da göze hoş gelecek bir şeyler çekebilmek için DSLR'ımı getiriyorum. Bazı yerlerde kurallar çok katı değil. Engel çıkarmayabiliyorlar. Bazen böyle yerlerde, centilmenlik adına, ihtiyacım olmadığı halde bir iki fotoğrafı parasını verip alabiliyorum. Ama engel çıkaranların olduğu yerde masaya gelen fotoğrafçıyı sert bir şekilde reddedip inadına cep tel ya da kompakt ile kendim çekmeye devam ediyorum.

    Eskiden bu işler salon fotoğrafçıları için daha kolaydı. Makineler herkesin elinde bu kadar bol değildi. Hazır tab edilmiş fotoğraflar daha kolay alınırdı. Oysa şimdi hemen herkesin elinde dijital makineler kimse fotoğraf bile tab ettirmiyor.Para verip tab edilmiş fotoğraf satın almaya gerek duymuyor. Telefon bilgisayar ekranından bakılıp geçiliyor. Adamların yaptığı iş ayağa düştü artık kısacası. Bu kadar engel olmaya çalışmaları biraz da bundan. Ne de olsa hattatların ekmek paramızı kaybederiz diyerek matbaanın gelişine engel oldukları bir ülkenin torunlarıyız. Oluyor böyle şeyler işte...




  • Hocam adamların ekmeğiyle oynamakla alakası yok.Dslr makinayla gittim ona laf ettiler telefonu çıkardım çekiyorum fotoğraf çekmeyin diyorlar.Arkadaşım bu ne böyle 10 liradan veriyorlar bi resmi nasıl çıktığı belli değil daha adam duramadan dam dum çekiyorlar sonra herkese veriyorlar.Böyle bir şey olamaz açık alanda yaparım kendi düğünümü öyle adamlarada para kaptırmaya hiç niyetim yok.Parası olmayan düğünden ne hatıra saklayacak.Dayım evlendi bir iki hafta önce nikahla alakalı 2-3 fotoğraftan başka hiçbir şey yok.
  • Davullu zurnalı salonlu düğünlerden nefret etmişimdir zaten kafayı şişiren saçma sapan bir şey. fotoğrafçılarla da papaz olmak çabası. O yüzden salon tutulacaksa önceden anlaşmalı mırın kırın ediyorlarsa da o zaman sıkı indirim yaptırtmak lazım. Ya da en güzeli restoran tarzı bir yer kiralayıp en yakın eş dost ile kokteyl tarzı bir düğün yapmak.

    Hayır salonlarda çekilen fotolar verilen paralara değse helal hoş olsun. Ama adam aldığı makinenin parasını çektiği rezil fotolarla çıkarmayı düşündüğü için milletin tepesi atıyor. Şu yaşıma kadar gittiğim düğünlerde 1 den fazla fotoğraf almamışımdır. Birde bir sürü çekip inatla satmaya çalışırlar. Çekmeseymişin kardeşim Hala sene 1980 ler falan sanıyor bu fotoğrafçılar sanırım. Girişte hatta metal eşya ve fotoğraf makineleri falan bıraktıracaklar yakında




  • Fotpğrafçılar böyle salonlar ile senelik anlaşma yaparlar.. bazı yerlerde 150-200 bin dolara ihale kalır..
    ondan sonra da yıl içerisinde yapılan tüm etkinlikleri fotoğraflamak artık o firmaların olur..

    Orda fotoğraf çekenler de o firmaların adamları oluyor ve onlara kesin talimat veriliyor.. müsaade etmeyin diye
    gerçekten bazen bunun da bir iş olduğunu unutmamak lazım

    bende dslr mi mutlaka götürürüm yanımda hemde tepe flaşımla beraber.. ama bulunduğum masadan en az 5-6 fotoğraf satın aldırırım adamlardan ki.. konuşmasınlar diye.

    arayı biraz bulmak lazım galiba....
  • şimdi burda bana bir cevap hakkı doğduğu için yazıyorum yazım biraz uzun olacak çünki detay çok.ben 25 yıldır düğün salonlarında fotografcılık yapan birisiyim öncelikle şunu söyliyeyim bizi bu işe bu durumlara sokan salon sahipleridir.biz 20 sene önce salonlara cekimlere gittiğimizde salon sahipleri işimizi gör yeterki uzerine para verelim derdi şimdi bir pazar olusunca iş o halden çıktı.20 yıl evvel unutmayınki elinizde bu telefonlar yokken gelip bize resmimizi cek diye yalvarırdınız sizin bugun egerki gecmişten anılarınız varsa bunları size saglayan anılarınızı ölümzüsleştiren bizdik 20 yıl evvel ama tabi teknoloji ilerleyince bize ihtiyacınız kalmadığı gibi aşagılamaya itibarsızlaştırmaya basladınız.şimdi gelelim günümüze ben salonun ihalesini 70 bin liraya aldım su an çalıştıgım salona 70 lira para ödüyorum bunuda bilin bu işin maddi bölümü manevi bölümüne de birazdan gelicem ben bir senelik peşin odediğim bu ihale bedeleni ödemek için kusura bakmayın size salonda fotoğraf cektirmem orası artık benim alanım söyle düşünün bir restorananınız var ve seyyar birköfteci içerde gelip köfte satmaya çalışıyo sattırırmısn yok dimi buda öle bişey.şimdi hep duydugum bir konu da şu 1 liralık kagıda resim basıp bize onbeş liraya satıyorsunuz. o iş ölede değil size maliyet dökümü yapayım 1 adet resmin kagıt fiyatı 3,5 tl 2 tl çerceve maliyeti 3 tl işçilik maliyeti 1.5 tlde resim basına düşen salon kira bedeli toplamda 10-11 tl bir maliyet var makinaların yıpranmasını saymıyorum bile bana kalan resim başı 4 tl çok mu şimdi bunada çok dersiniz işin bir diğer boyutunu anlatayım siz 7 ila 11 arası olan bir düğüne saat 8 de gelip salonu saat 10 terk ediyosunuz ama biz size hizmet verebilmek için saat 5 te gelip gece herkez gittikten sonra saat12 de cıkıyoruz 7 saat size hizmet ediyoruz bu yuzden karsılıgı bu olmamalı ben bütün hafta sonlarımı ailem ve cocuklarımdan ayrı size hizmet edebilmek güzel anlarını ölümsüzlüştirmek için uraşırken bizi bu kadar itibarsızlaştırmayın he yapma diyceksin buda benim ekmek param kusura bakma.lütfen sizde bize saygı duyun çekme istemiyorum dersin bende çekmem kimseye zorla resim çekmiyoruzz ama benim işlettiğim bir yerde sanada resim çektirmem sende anlayışlı ol.




  • Güzel diyorsun da fotoğrafçının veya düğün salonu sahibinin sorunları vatandaşı niye ilgilendirsin? Bize ne verdiğiniz paradan kiradan,sabahın köründe kalkmanızdan,geçmiş dedemin gelip fotoğraf çektirmek istemesinden? Kaldı ki benim dedem hayatın kimse böyle bir şey demezdi de ayrı konu. Vatandaş sizin içi sorunlarınızı bilmez bilmek zorunda da değil.

    Bu durumda olay fotoğrafçı için oldukça basittir. Sözleşmesi var mı yok mu düğün sahibi ile? Eğer yoksa kimseye fotoğraf çektirmeyeceğim diyemezsin. Kanun burada benim diye bir uygulama yasalarımızda mevcut değil. Bunu bana yapmaya çalıştılar anladığı dilden cevaplarını aldılar. Mekana zorla geldiğimiz yok ama mekanda birisi bana saygısızlık yaparsa da O da cevabını anladığı dilden alır.

    Eğer sözleşme varsa ve düğün sahibi bunu açıkça davetiye de belirtmemiş ise bu durumda konu beni ve düğün sahini bağlar. Al düğünü çal başına der düğün sahibine çıkarım. Ben iki fotoğraf çekmek isteyeceğim birisi gelecek saçma sapan bana birşeyler diyecek ve bu durumdan ben haberdar olmayacağım. Zaten düğün denilen saçmalığı pek seven birisi değilim,kaldı ki çoğu kişi hatır gönülden dolayı geliyor bir de üstüne saçma sapan bir şeyden hakaret yiyemem orada. Bunun bedelini birisi öder artık kim ödeyecek ise.

    Mesleki sorun olarak ise düğün salonu fotoğrafçılarının çoğunun ayrıca ekipmanları çok çok yetersiz daha harici flaşı bile doğru düzgün kullanmıyorlar. Ama esas sorun yıl olmuş 2019 hala basılı ürün vereceğim diye uğraşılıyor ki fotoğrafı alan kişiye bile dijitaller verilmiyor. Yok filan demeyin benim arkadaşım da bu işleri yapıyor düğün sahibine her zaman jpegleri düğün bitiminde verir. Kendisi ayrıca arkadaş işini azaltacağına büyütüyor.

    Kısacası vatandaş ile didişeceğinize biz nasıl daha iş yaparız ona odaklanırsanız her zaman ekmek yersiniz. O dudak bükülen cep telefonu fotoğrafları sayesinde düğün fotoğrafçılığı patladı ülkede. Eskiden dış mekan çekimini çoğu kişi bilmezdi,çektirenler de stüdyoda arka fon güneş vs işte klasik şeyler çektirirdi. İnsanlar düğünlere gidince ise iki toplu hatıra fotoğrafı çektirir bitirirdiler. Kimse eskiyi övmesin kısacası burada o zamanlar daha kötü idi. Genelde bu şekilde yakınan kişiler eskiden tekel olup olduğu şehirde doğru düzgün işini yapmadığı halde para kazanlar oluyor. Tabi artık devir değişti rakipler olacak,sen işi bildikten sonra eskiden çok daha fazla para kazanılıyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tenekekutu -- 9 Haziran 2019; 16:3:46 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tenekekutu

    Güzel diyorsun da fotoğrafçının veya düğün salonu sahibinin sorunları vatandaşı niye ilgilendirsin? Bize ne verdiğiniz paradan kiradan,sabahın köründe kalkmanızdan,geçmiş dedemin gelip fotoğraf çektirmek istemesinden? Kaldı ki benim dedem hayatın kimse böyle bir şey demezdi de ayrı konu. Vatandaş sizin içi sorunlarınızı bilmez bilmek zorunda da değil.

    Bu durumda olay fotoğrafçı için oldukça basittir. Sözleşmesi var mı yok mu düğün sahibi ile? Eğer yoksa kimseye fotoğraf çektirmeyeceğim diyemezsin. Kanun burada benim diye bir uygulama yasalarımızda mevcut değil. Bunu bana yapmaya çalıştılar anladığı dilden cevaplarını aldılar. Mekana zorla geldiğimiz yok ama mekanda birisi bana saygısızlık yaparsa da O da cevabını anladığı dilden alır.

    Eğer sözleşme varsa ve düğün sahibi bunu açıkça davetiye de belirtmemiş ise bu durumda konu beni ve düğün sahini bağlar. Al düğünü çal başına der düğün sahibine çıkarım. Ben iki fotoğraf çekmek isteyeceğim birisi gelecek saçma sapan bana birşeyler diyecek ve bu durumdan ben haberdar olmayacağım. Zaten düğün denilen saçmalığı pek seven birisi değilim,kaldı ki çoğu kişi hatır gönülden dolayı geliyor bir de üstüne saçma sapan bir şeyden hakaret yiyemem orada. Bunun bedelini birisi öder artık kim ödeyecek ise.

    Mesleki sorun olarak ise düğün salonu fotoğrafçılarının çoğunun ayrıca ekipmanları çok çok yetersiz daha harici flaşı bile doğru düzgün kullanmıyorlar. Ama esas sorun yıl olmuş 2019 hala basılı ürün vereceğim diye uğraşılıyor ki fotoğrafı alan kişiye bile dijitaller verilmiyor. Yok filan demeyin benim arkadaşım da bu işleri yapıyor düğün sahibine her zaman jpegleri düğün bitiminde verir. Kendisi ayrıca arkadaş işini azaltacağına büyütüyor.

    Kısacası vatandaş ile didişeceğinize biz nasıl daha iş yaparız ona odaklanırsanız her zaman ekmek yersiniz. O dudak bükülen cep telefonu fotoğrafları sayesinde düğün fotoğrafçılığı patladı ülkede. Eskiden dış mekan çekimini çoğu kişi bilmezdi,çektirenler de stüdyoda arka fon güneş vs işte klasik şeyler çektirirdi. İnsanlar düğünlere gidince ise iki toplu hatıra fotoğrafı çektirir bitirirdiler. Kimse eskiyi övmesin kısacası burada o zamanlar daha kötü idi. Genelde bu şekilde yakınan kişiler eskiden tekel olup olduğu şehirde doğru düzgün işini yapmadığı halde para kazanlar oluyor. Tabi artık devir değişti rakipler olacak,sen işi bildikten sonra eskiden çok daha fazla para kazanılıyor.
    bize ne kiradan diyin ozaman salon sahibine bize ne senin salonundan kirandan pastandan eleman masrafından ve diğer masraflardan.yada markette veya diğer yerlerde diyin bananae sizin eleman masrafından kirandan verginden .milyonlarca örnek verilebilir.bizraz sacmalımışsın.yada uan kulladığın internete para verirken banane senin masraflarından diyebilirsin interneti satın aldığın yere.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tenekekutu

    Güzel diyorsun da fotoğrafçının veya düğün salonu sahibinin sorunları vatandaşı niye ilgilendirsin? Bize ne verdiğiniz paradan kiradan,sabahın köründe kalkmanızdan,geçmiş dedemin gelip fotoğraf çektirmek istemesinden? Kaldı ki benim dedem hayatın kimse böyle bir şey demezdi de ayrı konu. Vatandaş sizin içi sorunlarınızı bilmez bilmek zorunda da değil.

    Bu durumda olay fotoğrafçı için oldukça basittir. Sözleşmesi var mı yok mu düğün sahibi ile? Eğer yoksa kimseye fotoğraf çektirmeyeceğim diyemezsin. Kanun burada benim diye bir uygulama yasalarımızda mevcut değil. Bunu bana yapmaya çalıştılar anladığı dilden cevaplarını aldılar. Mekana zorla geldiğimiz yok ama mekanda birisi bana saygısızlık yaparsa da O da cevabını anladığı dilden alır.

    Eğer sözleşme varsa ve düğün sahibi bunu açıkça davetiye de belirtmemiş ise bu durumda konu beni ve düğün sahini bağlar. Al düğünü çal başına der düğün sahibine çıkarım. Ben iki fotoğraf çekmek isteyeceğim birisi gelecek saçma sapan bana birşeyler diyecek ve bu durumdan ben haberdar olmayacağım. Zaten düğün denilen saçmalığı pek seven birisi değilim,kaldı ki çoğu kişi hatır gönülden dolayı geliyor bir de üstüne saçma sapan bir şeyden hakaret yiyemem orada. Bunun bedelini birisi öder artık kim ödeyecek ise.

    Mesleki sorun olarak ise düğün salonu fotoğrafçılarının çoğunun ayrıca ekipmanları çok çok yetersiz daha harici flaşı bile doğru düzgün kullanmıyorlar. Ama esas sorun yıl olmuş 2019 hala basılı ürün vereceğim diye uğraşılıyor ki fotoğrafı alan kişiye bile dijitaller verilmiyor. Yok filan demeyin benim arkadaşım da bu işleri yapıyor düğün sahibine her zaman jpegleri düğün bitiminde verir. Kendisi ayrıca arkadaş işini azaltacağına büyütüyor.

    Kısacası vatandaş ile didişeceğinize biz nasıl daha iş yaparız ona odaklanırsanız her zaman ekmek yersiniz. O dudak bükülen cep telefonu fotoğrafları sayesinde düğün fotoğrafçılığı patladı ülkede. Eskiden dış mekan çekimini çoğu kişi bilmezdi,çektirenler de stüdyoda arka fon güneş vs işte klasik şeyler çektirirdi. İnsanlar düğünlere gidince ise iki toplu hatıra fotoğrafı çektirir bitirirdiler. Kimse eskiyi övmesin kısacası burada o zamanlar daha kötü idi. Genelde bu şekilde yakınan kişiler eskiden tekel olup olduğu şehirde doğru düzgün işini yapmadığı halde para kazanlar oluyor. Tabi artık devir değişti rakipler olacak,sen işi bildikten sonra eskiden çok daha fazla para kazanılıyor.
    ayrıca ne işle uğraşıyordunuz bilelim.hangi iş sektöründe çalışordunuz.




  • Ben düğün sahibi değilim banane senin masrafından tabi. Ayrıca düğün salonu sahibinin masrafları da yine beni ilgilendirmiyor.Senden hizmet mi almak zorundayım? Ben davet edilen kişiyim düğüne. Senin kuralların beni bağlamaz düğün sahibini bağlar. Düğün sahibi de eğer bu kurallar uyuyorsa ve sözleşmede yazıyorsa tutar gelen kişileri de bilgilendirir,eğer kanunlara aykırı değilse sözleşmede yazan kurallar o zaman beni de bağlar.

    Sizin sektör haricinde bir mafyalar bir de tefeciler kafalarına göre kural koyarlar ki iki sektörde de değilim. Şu ana kadar sözleşmeni göster o zaman,buyur polis çağırıyorum diyen hiçbir fotoğrafçı niyeyse ısrar edemedi.

    Nasıl bir kafa yapısı verdiğiniz örnekler anlamadım ama kullandığın internet için para verirken yaptıkları masraflar için banane diyor muymuşum ? Tabi diyorum, yapsınlar o zaman kafalarına göre internetin saatini 1000 TL ? Basbas zarar ettiklerini söylüyorlardı bir ara Telekomcular. Veya her eve taşınan internet bağlatsın diye zorunluluk getirsinler? çok uymuyorsa kullanmazsın olur biter. Senin masrafın var diye illa ben senden hizmet mi almak zorundayım ?

    İyi bari bakkala gittiğin zaman bu ay çok masraf ettik eee sen kola aldın ya,onun fiyatın ben 50 TL yaptım bu ay desin ve dükkana girdiğin içinde almak mecburi diye uygulasın.Güle güle kullanın bu kafayı ne diyeyim

    Neyse uzatmanın anlamı yok,çağırır polisi veririm mahkemeye uğraşır durursun. Anlatırsın orada masrafım var mecbur haraca kesmek zorundaydım insanları diye derdini.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: tenekekutu

    Ben düğün sahibi değilim banane senin masrafından tabi. Ayrıca düğün salonu sahibinin masrafları da yine beni ilgilendirmiyor.Senden hizmet mi almak zorundayım? Ben davet edilen kişiyim düğüne. Senin kuralların beni bağlamaz düğün sahibini bağlar. Düğün sahibi de eğer bu kurallar uyuyorsa ve sözleşmede yazıyorsa tutar gelen kişileri de bilgilendirir,eğer kanunlara aykırı değilse sözleşmede yazan kurallar o zaman beni de bağlar.

    Sizin sektör haricinde bir mafyalar bir de tefeciler kafalarına göre kural koyarlar ki iki sektörde de değilim. Şu ana kadar sözleşmeni göster o zaman,buyur polis çağırıyorum diyen hiçbir fotoğrafçı niyeyse ısrar edemedi.

    Nasıl bir kafa yapısı verdiğiniz örnekler anlamadım ama kullandığın internet için para verirken yaptıkları masraflar için banane diyor muymuşum ? Tabi diyorum, yapsınlar o zaman kafalarına göre internetin saatini 1000 TL ? Basbas zarar ettiklerini söylüyorlardı bir ara Telekomcular. Veya her eve taşınan internet bağlatsın diye zorunluluk getirsinler? çok uymuyorsa kullanmazsın olur biter. Senin masrafın var diye illa ben senden hizmet mi almak zorundayım ?

    İyi bari bakkala gittiğin zaman bu ay çok masraf ettik eee sen kola aldın ya,onun fiyatın ben 50 TL yaptım bu ay desin ve dükkana girdiğin içinde almak mecburi diye uygulasın.Güle güle kullanın bu kafayı ne diyeyim

    Neyse uzatmanın anlamı yok,çağırır polisi veririm mahkemeye uğraşır durursun. Anlatırsın orada masrafım var mecbur haraca kesmek zorundaydım insanları diye derdini.
    banane senin sabvah kalkıp işe gitmenden sen calıştığın sektörde senin maaşını ödemek zorundamıyım.banane sabah erken kallıp işe gitmenden.banane senin sigorta priminden ödemek zorundamıyım.bedava çalışcaksın.ne yapcan parayo mezaramı götürcen .banane senin maaşından bedava calışcaksın.




  • Üff iyice saçmaladığın için blok maalesef
  • quote:

    Orijinalden alıntı: tenekekutu

    Üff iyice saçmaladığın için blok maalesef
    işine gelmeyince böyle kacarsın asıl sen sacmılıyorsun.
  • tenekekutu kullanıcısına yanıt
    sonuna kadar haklısın. maalesef okuyamayan,kpss yi kazanamayan adam olamayan ne kadar barzo var bu sektörde. neden? çünkü vasıf gerektirmiyor,bedava para ! 1 ay önce biri ile tanıştım adam adını soyadını yazamıyor. fotoğrafçı,düğün salonu ve gelinlikçisi var .fotoğrafçı kendinin, düğün salonu emmi oğlunun, gelinlikçi de hala kızının . paket halinde barzoca iş yapıyor. türkiye de maalesef fotoğrafçılık ,meslek odası olmayan,mesleki etiği yazılmamış bir meslek. önüne gelen eczane açabiliyor mu ? ağızım laf yapar diyip avukat olabiliyor mu ? olamıyor .

    gelelim düğünde fotoğraf çektirmeme olayına. ilk önce barzoluk. ikinci olarak düğün sahibinin eksikliği,ayıbı . onun bu işi halletmesi lazım . çalıştığım bir düğün sahibi salon sahibine parası verdi sen çekme benim fotoğrafçım çekecek dedi. olay bitti. buradan arkadaşlara tavsiyem . arkadaşınız da olsa para almadan bir iş yapmayın. yılların tecrübesi ile sabit, insanlar para vermekdikleri zaman sizi umursamıyor. ama 4000 lira verdiği zaman şurada sorun var çözelim dediğinizde anında çözülüyor.




  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.