Dediklerinize katılıyorum zaten öyle de olmalı ancak, akıl ve aptallık kısmına katılamayacağım. Zaten önkabul ya da önyargılı kişilerin zihinleri iq anlamında illa ki düşük olacak diye bir şey yok ancak "ham ervah" dedikleri mefhumun tam tanımına uyuyorlar. Yönlendirilmeli zihin yapısı ve tekil düşünce biçimi. İlla ki koyu yobaz olup cerrah olan doktorlar da yok değil sonuçta. Bu yine de müreffeh bir zihin yapısına sahip oldukları anlamına gelmiyor. Bunun gibilerinin aile eğitimi, yaşadıkları çevre ve aldıkları da eğitimin(!) (imamhatip ya da niteliksiz vasat okullardaki eğitimlerinin) baskıcı ve tektip hurafi bilimsellikten uzak bir zihniyete sahip olmaları, aynı zamanda pragmatik düşünce yapısına mugâir olmasına da sebebiyet verir. Sonuç çok yönlü düşünemeyen "aptal" nesillerin oluşturulması. Zeka zaten belirli bilimsel tekniğe sahip antrenmanlarla ve eğitim sistemiyle geliştirilebilir bir şeydir. Çevresel cehaletin getirdiği distopik zihniyet bunların analitik düşünce özelliğini kazanamamasına ve zekalarının gelişmemesine sebep olmuştur bir diğer deyimle. Ekseriyetle bu tipteki insanlarda zaten dediğiniz tanıma uyar, önkabulcü, önyargıcı zihniyettir. Ben neredeyse hiç "nitelikli" bir ekonomistin, bilim adamının özeleştiriye kapalı olduğunu kendi bildiğinin en doğru olduğunu savunduğunu, medeni tartışmalardan uzak bir tavır takındığını görmedim şu ana kadar. Her şeyin temelinde eğitim var maalesef, zekanın ve mantığın oluşturulmasında bile. Yoksa bende ailemden dini öğreti içerikli mesajlar aldım. Hem ortodoks hem islami ama gidip de salt bir biçimde her denilene inanıp, bir ülke kurtarıcısına hain yaftalamasını yapmadım. Dedidiğiniz kurani alimlerde bu şekildedir. Örnek isterseniz, Mehmet Okuyan hocaya bakabilirsiniz. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi krstarica -- 21 Kasım 2020; 17:10:44 > |
Bildirim