Şimdi Ara

ETOX'a ne oldu? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
32
Cevap
0
Favori
4.410
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
Giriş
Mesaj
  • kolay iş değil. elin adamı 100 yıldır araba üretiyor. Biz henüz üretmemedik., bence normal üretilemiyor olması. Bu forumda her yeni çıkan arabayı eleştirebilecek insanlar mevcut , sonuçta herkesin beğenisini kazanan bir araç üretilmesi mümkün değil fakat emeğe saygı diyorum. Bakanlığın da 4 kapılı elektrikli ile gel demesine de hayran oldum ayrıca . önce bi petrol yakıtlısını yapalım da ,, elektrikli gelir peşinden.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: barisyilmaz79

    kolay iş değil. elin adamı 100 yıldır araba üretiyor. Biz henüz üretmemedik., bence normal üretilemiyor olması. Bu forumda her yeni çıkan arabayı eleştirebilecek insanlar mevcut , sonuçta herkesin beğenisini kazanan bir araç üretilmesi mümkün değil fakat emeğe saygı diyorum. Bakanlığın da 4 kapılı elektrikli ile gel demesine de hayran oldum ayrıca . önce bi petrol yakıtlısını yapalım da ,, elektrikli gelir peşinden.


    abi icten yanmali motorda, artik verimler cok yuskeldi, dusunsene 0dan motor yapilcagini, 30 40 yil sonra anca suandaki tsi motor teknolojisini yakalariz. Bakanligin elektrikli motorla gel demesi cok mantikli bence, yeni teknoloji simdi baslasalar teknolojide basbasa gideriz
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Prestor


    quote:

    Orijinalden alıntı: barisyilmaz79

    kolay iş değil. elin adamı 100 yıldır araba üretiyor. Biz henüz üretmemedik., bence normal üretilemiyor olması. Bu forumda her yeni çıkan arabayı eleştirebilecek insanlar mevcut , sonuçta herkesin beğenisini kazanan bir araç üretilmesi mümkün değil fakat emeğe saygı diyorum. Bakanlığın da 4 kapılı elektrikli ile gel demesine de hayran oldum ayrıca . önce bi petrol yakıtlısını yapalım da ,, elektrikli gelir peşinden.


    abi icten yanmali motorda, artik verimler cok yuskeldi, dusunsene 0dan motor yapilcagini, 30 40 yil sonra anca suandaki tsi motor teknolojisini yakalariz. Bakanligin elektrikli motorla gel demesi cok mantikli bence, yeni teknoloji simdi baslasalar teknolojide basbasa gideriz


    Ama elektrikli araç üretmek ( daha doğrusu pil , enerji ) bence içten yanmalı bir araç üretmekten çok çok daha zor ve çok daha ileri bir teknoloji gerektirir. Yani bir ucundan başlayabilseydik çok iyi olacaktı .




  • quote:

    Orijinalden alıntı: barisyilmaz79


    quote:

    Orijinalden alıntı: Prestor


    quote:

    Orijinalden alıntı: barisyilmaz79

    kolay iş değil. elin adamı 100 yıldır araba üretiyor. Biz henüz üretmemedik., bence normal üretilemiyor olması. Bu forumda her yeni çıkan arabayı eleştirebilecek insanlar mevcut , sonuçta herkesin beğenisini kazanan bir araç üretilmesi mümkün değil fakat emeğe saygı diyorum. Bakanlığın da 4 kapılı elektrikli ile gel demesine de hayran oldum ayrıca . önce bi petrol yakıtlısını yapalım da ,, elektrikli gelir peşinden.


    abi icten yanmali motorda, artik verimler cok yuskeldi, dusunsene 0dan motor yapilcagini, 30 40 yil sonra anca suandaki tsi motor teknolojisini yakalariz. Bakanligin elektrikli motorla gel demesi cok mantikli bence, yeni teknoloji simdi baslasalar teknolojide basbasa gideriz


    Ama elektrikli araç üretmek ( daha doğrusu pil , enerji ) bence içten yanmalı bir araç üretmekten çok çok daha zor ve çok daha ileri bir teknoloji gerektirir. Yani bir ucundan başlayabilseydik çok iyi olacaktı .


    sanki pil ve elektronik aksamlar üretmek içten yanmalı motor üretmekten çok daha zor
    öyle bir demişssinki motor teknolojisinde geri kaldıkta pil ve elektronik devre teknolojisinde başa baş gidiyoruz. en basitinden yerli digital saat bile üretmiyoruz. bilişim sektöründe ilk 3 firmamız gsm operatörleri gerisi ise hep ithalatcı firmalar. en basit bilgisayar donanımı fareyi bile üretmiyoruz




  • quote:

    Orijinalden alıntı: olcaytoshow


    quote:

    Orijinalden alıntı: barisyilmaz79


    quote:

    Orijinalden alıntı: Prestor


    quote:

    Orijinalden alıntı: barisyilmaz79

    kolay iş değil. elin adamı 100 yıldır araba üretiyor. Biz henüz üretmemedik., bence normal üretilemiyor olması. Bu forumda her yeni çıkan arabayı eleştirebilecek insanlar mevcut , sonuçta herkesin beğenisini kazanan bir araç üretilmesi mümkün değil fakat emeğe saygı diyorum. Bakanlığın da 4 kapılı elektrikli ile gel demesine de hayran oldum ayrıca . önce bi petrol yakıtlısını yapalım da ,, elektrikli gelir peşinden.


    abi icten yanmali motorda, artik verimler cok yuskeldi, dusunsene 0dan motor yapilcagini, 30 40 yil sonra anca suandaki tsi motor teknolojisini yakalariz. Bakanligin elektrikli motorla gel demesi cok mantikli bence, yeni teknoloji simdi baslasalar teknolojide basbasa gideriz


    Ama elektrikli araç üretmek ( daha doğrusu pil , enerji ) bence içten yanmalı bir araç üretmekten çok çok daha zor ve çok daha ileri bir teknoloji gerektirir. Yani bir ucundan başlayabilseydik çok iyi olacaktı .


    sanki pil ve elektronik aksamlar üretmek içten yanmalı motor üretmekten çok daha zor
    öyle bir demişssinki motor teknolojisinde geri kaldıkta pil ve elektronik devre teknolojisinde başa baş gidiyoruz. en basitinden yerli digital saat bile üretmiyoruz. bilişim sektöründe ilk 3 firmamız gsm operatörleri gerisi ise hep ithalatcı firmalar. en basit bilgisayar donanımı fareyi bile üretmiyoruz


    benim yazımdan nasıl böyle bir anlam çıkardın anlamadım , tekrar tekrar okuyorum ama yine de yazdıklarının ne amaçla yazıldığını anlayamıyorum.

    elektrik batarya üretmek çok yüksek teknoloji ister diyorum sen diyorsun ki sanki başa baş gidiyoruz demişsin :)

    tekrar oku bakalım yazılanları.




  • Bir zamanlar Cemal Gürsel'in Devrim otomobilinin yolda durmasının ardından söylediği meşhur cümledeki gibi,aslında bizim iki kafamız var;bir Garp(Batı) kafası,ikincisi de Şark(Doğu) kafası.O yıllarda söylenen şark kafasıyla benzin koymayı unuttuk sözü sadece benzin için geçerli değil kanımca.Garp kafasıyla otomobil yapabiliyoruz ama ne iş ki şark kafasıyla 120 günde başlıca iki otomobili sıfırdan üretebiliyoruz Cumhuriyet Bayramı'na yetişsin diye.İşte bu şark kafası bugünde devam ediyor;Yapılan işin devamını getirememek.Bu Anadol üretilirken de böyleydi hala böyle değişen birşey yok.Yapmışsın Etox adında bir şeyler,bir emek sarfetmişsin ama devamı gelmiyor.Olmaz güzel kardeşim.İki üç tane prorotip yapacaksın ben yaptım oldu.Öyle mi?Neyi düşünüyorsun hemen?Bakalım kaç kişi alacak.Cem Yılmaz'ın aldığı söyleniyor.Herhalde hayrına almıştır.
    Açacaksın kesenin ağzını biraz.Üreteceksin 20-30 adet üretim en az.Çıkacaksın yollara,dağa taşa,test edeceksin.Elin adamı nasıl yapmış didik didik inceleyeceksin.Ne katabilirim diyeceksin.Ben bu işe ruhumu koydum diyorsan hiç kusura bakma gerekirse 1 milyon doları gözden çıkaracaksın.
    Tabii laf çok icraat yok,birde üstüne üstlük muhalefette de üstümüze yok yok.Diyorum ya tipik şark kafasıyız hala biz.Bilimde süper zekalımız çok üniversitelerimiz dolu ama teknik yok.Rusya ya bakın;yollarda integral problemini kaldırımlara tebeşirle çözen çocuklar görürsünüz.Sonuç; hala teneke gibi Lada markası.İşte bilim ile tekniğin farkı burada.
    Ben artık bu dünya düzeninde kolay kolay ülkemizin ileri gelenlerinin yerli otomobil üreteceğini düşünmüyorum açıkçası.Herhangi bir markanın bir üretim bandını bir yerlerden söküp getirecekler,yatırım yapacaklar,üç-beş yıl mevcut modelin etkisinde sönük bir model ortaya çıkar,belki 10-15 yıl sonra beki bizi gururlandıracak bir markamız olur.




  • Ben kendim tasarlayıp yapmazsam kimsenin yapacağı yok heralde :))
  • "Türk milleti otomobil üretmiyor" demeyin. Şimdi oturup bu ülkede üretilen araçları tek tek yazmayalım. "Onlar montaj" falan da demeyin, Türkiye'deki otomotiv sanayisinden 1 gram haberiniz yok demektir. Bugün BMW'in şasi parçaları gibi, Jaguar'ın ateşleme sistemi gibi yüzbinlerce parça Türkiye'den gidiyorsa biraz "dikkatli" olmanız gerekir konuşurken.

    Yani sözün özü, bugün Türkiye'nin tek ihtiyacı herkesin sevebileceği bir marka ve ciddi yurtdışı tanıtım faaliyetleri. Bu kadar. Geriye kalan herşey hazır.

    Ama kabahat sizde değil, kabahat sizin "milli marka" özleminizi sömüren Etox'un sahipleri gibi kişilerde. Çünkü siz iyi niyet ile heves edip, destekliyorsunuz ama bu "iki parçayı bir araya getiremeyecekler" sizin bu hislerinizi sömürüp sömürüp rant elde ediyor.

    Gidip tasarımcısına sormuşlarmış mış mış... Sorsan ne yazar ? Ortada proje mi var sanki !

    Geçen yıl bu konuda bir yazı yazdığımdan kalan sözlerimi yazıya bırakıyorum...



    ----

    ertex otomotiv'in, çeşitli markalara ait van tipi araçları dekore ettikten, kurtlar vadisi'ne sponsor olduktan sonra, gaza gelip "biz otomobil üretim işini de kıvırırız canlar" diyerek ortaya attığı, gerçekte eline yüzüne bulaştırdığı, spor otomobilimsi obje.

    "spor otomobilimsi obje" diyoruz çünkü birazdan okuyacaklarınızdan sonra siz de diyeceksiniz.

    öncelikle etox'u oluşturan parçaların kaynağına bakalım :

    - arka stopları peugeot'nun 106 modelinden alınmıştır. "vaziyet çakılmasın" denilerek alınan stoplar dik olarak yerleştirilmiş ancak bilenler bu hareketi yememiştir.

    - aracın iç mekanı tamamen renault'nun megane 2 modelinden alınmıştır. yine "çakılmasın" denilerek deri kaplanmış ve orta konsoldaki bazı parçalar değiştirilmiş ancak bilenler yine bu hareketi yememiştir.

    - aracın motor, şanzıman ve yürüyen aksamı yine renault'nun megane 2 modelinden alınmıştır. etox'un diesel motor seçenekleri herkesin bildiği 1.5 dci ve 1.9 dci motorlardır. dileyenler teknik tabloları yan yana koyarak bunu kendi gözleri ile görebilir.

    - aracın gövde tasarımı ünlü tvr tasarım stilinin basit bir kopyasıdır. yine dileyenler google'dan görsel arama yaparak bunu kendi gözleri ile görebilir.

    - "türk mühendislerinin başarısı" olarak sunulan etox'un türk mühendisi ürünü tek yanı gövdesidir. el yapımıdır. fiber ya da örme şasi tekniği ile gövde üretmek de -kusurumuza bakılmasın- çocuk oyuncağıdır.

    diğer yandan etox "malesef" türkiye'nin üretim izni almış ilk spor otomobilidir. bu izni vererek etox gibi bir faciayı türk otomotiv tarihine maleden yetkililere sevgilerimi (!) sunuyorum.

    neden "facia" diyoruz onu da açalım.

    bu otomobilin lansmanı (bkz: ilk tanıtım) 2 kez yapılmıştır ve iki lansman da bilerek 30 ağustos tarihine denk getirilmiştir. milli duygular üzerinden prim yapıldığı resmen ortadadır. etox her iki lansmanda da hem haber sitelerinde hem ekranlarda "türk ferrarisi" olarak tanıtılmıştır. gerçekte türk ferrarisi olamayacak bir araçtır. çünkü amaç ferrari (aslında ferrari adını hiç anmamalı. nedeni yazının devamında.) olmaksa, ertex yetkilileri de bilmektedir ki, özgün olmak, kaliteli iş çıkarmak, belirli bir prestij ortaya koymak şarttır. yurtdışındaki dergilerde birkaç kare fotoğraf verdirilerek bu işler olmaz. ki, o dergilere çıkmak kolaydır. ararsınız, görüşürsünüz, çekimi yapar ücreti ne ise öder bitirirsiniz.

    madalyonun öbür tarafında gülünç duruma düşmek vardır ki çoktan düşmüşlerdir. çünkü 2 kez lansmanı yapılan otomobil halen ortada "seri üretim" olarak yoktur. nerede siparişi verilen 500 adet etox ? nerede murat göğebakan'ın aracı ? nerede cem yılmaz'ın siyah etox'u ? hani "teslimat" fotoğrafları ? hadi 500 adet fazla diyelim, 10-20 tane teslimatın bugüne kadar hayli hayli yapılmış olması gerekirdi. etox'un kaç senedir adının geçtiğini bu satırları okuyan birçok kişi biliyor.

    hazır yeri gelmişken, her etox tanıtımında ortaya zırt diye çıkan ercan malkoç'un ferrari'yi diline dolayarak yaptığı eleştriye (!) bakalım :

    "malkoç, ferrari'nin fiyatının 150 bin euro'dan başladığını, etox'un ise 30 bin euro olacağını kaydetti"

    sayın malkoç. siz ferrari'nin neden 150.000 euro'dan başladığını biliyor musunuz ? bilmiyorsanız biz açıklayalım :

    - ferrari'nin kendi ar-ge (bkz: ar-ge) departmanı vardır. kendine ait aerodinamik test tüneli vardır. (bkz: rüzgar tüneli)
    - ferrari araçlarında kullandığı motoru kendisi tasarlar, kendisi döküm yapar ve üretir.
    - ferrari araçlarındaki tüm tasarım detaylarını kendi tasarımı ekibine ya da pininfarina'ya milyonlarca euro ödeyerek yaptırır.
    - ferrari "mükemmelliyet merkezi" dediği bölüm altında yetenekli gördüğü genç mühendisleri "çalışın lan" diyerek değil, "fikir üretin" diyerek eğitir. onların yeni fikirler ortaya koyması için her türlü imkanı ortaya koyar ve bundan başarı da elde etmiştir. örneğin, ferrari'nin yeni nesil "hafif gövdesi" bu gibi gençlerin bir yıl süren geliştirme çalışmalarının sonucudur.
    - ferrari araçlarını kendi tesisinde, kendi imkanları ile üretir.

    ortadaki "maliyeti" görebiliyor musunuz sayın ercan malkoç ? bu yüzden 150.000 euro'dan başlıyor. (artı, 150.000 euro yanlış fiyat.)

    ayrıca bu konudaki en kritik sorudur : "neden türk ferrarisi sözünde diretiyorsunuz ?" kendinizi tanıtmak için türk kelimesinin yanına illa ferrari markasını mı eklemeniz lazım ? spor otomobil dediğinizde anlamayacak mı bu millet ? siz "satış ve pazarlama taktikleri" denilen kurallar bütününü hayatınızda bir kez bile duymadınız mı ? ferrari gibi markaların yer aldığı spor otomobil segmetinde ve özel üretim otomobil segmetinde sizin dışınızda ferrari adını zikreden var mı bir bakın bakalım. "alman ferrarisi", "japon ferrarisi" diyen bir alman firma, bir japon firma var mı ? neden zikretmiyorlar ferrari adını ? bir düşünün. cevabını bulamadıysanız aşağıdaki satıra bakın :

    cevap : "angara" tarzı "pavyon işi" pazarlama ile bir arpa boyu yol gidemezsiniz. o "laf soktuğunuz" markalar sizin yaptığınız gibi temeli, planlaması, doğru düzgün sitesi, bilgilendirme faaliyeti olmayan pazarlama yapmaya çalışmaz. marka olmak "türk ferrarisi" diyerek, sadece tanıtım yaparak olmaz.

    bir sözümüz de etox'u işkembeden sallayarak öven bir gazetecimize gelsin. demiş ki;

    "bakın bir girişimcimiz çat diye ferrari'den âlâ, hem de gayet ucuza etox diye harika spor araba yaptı."

    evet ateşliyoruz fitili : (bkz: yol tutuş), (bkz: aerodinami), (bkz: malzeme kalitesi), (bkz: dinamik sürüş stili), (bkz: ferrari'ye özgü motor sesi), (bkz: özgün tasarım), (bkz: gerçek anlamda dünya çapında marka olmak), (bkz: teknik bilgi gücü), (bkz: formula 1)

    işte tüm burada saydıklarımız (ve daha sayılabilecek birçok detay) yüzünden etox bir "facia"dır.

    türk insanının yerli otomobil düşü ile açık açık oynamaktır. bu oyundan "rant" elde etmektir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi mde -- 13 Ağustos 2011; 18:50:05 >




  • güya "türk ferrari"si tanımını kendileri yapmamış, gazeteciler ve projeyi görenler bu lakabı takmış mış. hadi üleyn, yemeyin bizi...
  • ETOX değil de ya bi Shaggy vardı ne oldu???
  • bir otomobilin tutulup piyasada kendine yer edinmesini o kadar kolay mı zannediyorsunuz?
  • quote:

    Orijinalden alıntı: montana_35

    ''Haşere ilacı Etox''


    Gece gece güldüm yahu.
  • 
Sayfa: önceki 12
Sayfaya Git
Git
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.