Şimdi Ara

EURO DİESEL Mİ?? NORMAL DİESEL Mİ???? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
241
Cevap
0
Favori
18.518
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orjinalden alıntı: vasago

    arkadaşlar ben de zaten düşük kükürtlü motorin motorla ilgili birşey değildir yazmadım. yazımı düzgün okursanız asıl amacının çevre kirliliği olduğunu motora etkilerinin üretim sebebinde 2. planda kaldığını anlatmaya çalıştım.

    ayrıca petrol şrketlerinin sitelerinde tabiki motora süper dir başka birşey kullanırsanız o motoru elinize alırsınız şeklinde yazılar olur adam oraya çevre için yararlıdır yazsamı insanlar kaale alır yoksa motorunuzu kurtarır yazsamı kaale alır?
    tekrar yazıyorum anlamak istemiyenler için "düşük kükürtlü motorinin asıl kullanım amacı çevre kirliliğini azaltmaktır, ama bunun yanında motorada iyi gelir"
    biraz araştırın niternette öyle sırf petrol şirketlerinin filan sitelerinden yazıalr okumak yerine bağımsız araştırmacıların yazılarını yayınlanmış analiz raporlarını inceleyin.


    Sadece merak ettim; petrol şirketleri doğal olarak ürettikleri yaktıın reklamını değişik şekillerde yaparlar. Peki otomobil firmalarına ne oluyor. Mesela Toyota neyi göze alarak yıllardır avrupada sattığı dizel motrolu modelini Trükiye de satmıyor. Neden olarak niye Eurodiesel'i gösteriyor. Ve özel bir ilişkisi mi var petorl şirketleriyle , illa Eurodiesel kullan diyor, kullanmazsan garanti dışı kalır diyor.




  • çünkü her geçen gün hükümetler motorindeki kükürt oranı hakkında daha da katı kurallar çıkartıyorlar avrupa 15 ppm kükürtlü motorine geçmeye hazırlanıyor ve bundaki tek etken hükümetlerin aldıkları kararlar. hükümetler otomobil firmalarına baskı yapıyor olabilirler mesela araçlarınızda bu yakıtı tavsiye edin diye çünkü öncedende söylediğim gibi tüketicilerin çok büyük bir kısmı için araçlarının sağlığı ve kendi ekonomik durumları çevre sağlığından daha önde gelen bir konu.

    toyotanın neden bugüne kadar beklediği konusunda ancak tahminler yürütebiliyorum mesela öncelikle asya piyasasının dizel araçlara doymasını beklemiş olabilir bilmiyorum şuan gelen bir fikir mesela aklıma.

    birde trcapitale birşey sormak istiyorum, özellikle turbo kanatcıklarının korunmasında etkisi var demişsin eurodizelin, bunun nasıl olduğunu açıklarmısın?




  • Bak dostum ben Ziraat Mühendisliği'nde okuyorum ve hem kükürt hem sülfürik asit bizde çok kullanılıyor, o yüzden sana anlatıyorum, bilmediğim bir şey olsa söylemem. Sülfür ve sülfitlerin yanmasıyla sülfür dioksit oluşur, çevreye en çok zarar veren maddelerden biridir. İşlem görmemiş, kötü kalitedeki kömür, doğalgaz, motorin vs. gibi fosil yakıtlardaki yoğun kükürdün yanması sonucu oluşur. Solunum açısından zehirli olduğu gibi metallerde çok hızlı bir şekilde paslanmaya yol açar.
    Sülfür dioksit oksijenle tepkimeye girerek sülfür trioksit oluşturur. Bunlar beyaz kristal parçacıklar halindedir ve yanmazlar. Bu yüzden birikmeye uğrarlar. Bu oluşum çok yavaş gerçekleşir ve sürekli birikme şeklinde devam eder. Sülfür trioksit suyla (su buharı da olabilir) temas ettiği anda çok hızlı bir şekilde sülfürik aside dönüşür.
    Olayı benim kadar biliyorsun ama neden motorun metal aksamlarında gerçekleşmediğini kabul etmiyorsun anlamıyorum. Bu olayın atmosferde gerçekleşmesi gerekmiyor. Kaldı ki çevreye zarar verdiğini kabul ettiğin bir madde nasıl olur da motora zarar vermez? Ben diyorum ki geç çevreyi düşünme, takma kafana, umursama ama motorunu düşün bari. Hani kükürdün performans falan olarak bir şekilde katkısı olsa kullan diyeceğim ama o da yok, pas yaptırır.
    Şimdi senin derdin akaryakıt şirketlerinin çevre kirlenir demek yerine motorunuz arızalanır demeleriyse kızmakta haksızsın çünkü motorunuz arızalanır, adamlar yalan söylemiyorlar. Özellikle söyledik işte, yeni nesil ve turbo beslemeli, ortak yakıt yollu dizel motorlarda, düşük kükürt oranlı yakıt kullanmanız aracınızın yararına, ister kullanın ister kullanmayın.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: vasago
    birde trcapitale birşey sormak istiyorum, özellikle turbo kanatcıklarının korunmasında etkisi var demişsin eurodizelin, bunun nasıl olduğunu açıklarmısın?


    Turbo kanatları egzos gazının oluşturduğu basınçla hareketini alır, bir taraftan egzos gazı kanatları döndürürken, diğer taraftan bu dönen kanatlar içeri hava alınır. Yakıtta ne kadar az kükürt varsa turbo kanatları o kadar az zarar görür ve emin ol turbonun üzerinde sülfür trioksidin birikmesini istemezsin, bilmemek ayıp değil tabii ki, hep birlikte birşeyler paylaşıp öğrenmek için burdayız.

    Ama vasago, gecenin bu vakitlerine kadar sana her türlü ispatıyla gösteriyoruz, hala diyorsun Asya'nın dizellere doyması falan. Toyota resmen kaç senedir açıklıyordu bunu, bilgin mi yok yoksa tezini desteklemesi için mi diyorsun? Artık bir ölçüde komik bir tartışma haline geldi.

    TÜPRAŞ, TEMİZ DİZELİ nihayet piyasaya veriyor
    Türk otomotiv sektörünün önemli sorunları arasında yeralan dizel yakıtlardaki yüksek kükürt sorunu yeni yılda çözülüyor. Halen piyasadaki yüksek kükürtlü yakıt yeni teknolojili dizel motorlarda sorunlara yol açıyor ve çevreyi kirletiyordu.
    (...)
    TOYOTA ARTIK DİZEL SATABİLİR
    Türkiye'deki dizel yakıtta 7 bin ppm'e kadar çıkan yüksek kükürt, AB standartlarında 50 ppm'e ayarlı motorlarda sorun yaratabiliyor. Bu da başta Toyota olmak üzere firmalar, yeni teknolojili dizel araçları Türkiye'ye ithal etmiyordu. Ancak TÜPRAŞ'ın üretime geçmesiyle Avrupa'da satılan tüm dizeller Türkiye'ye gelebilecek.

    http://www.nethaber.com/?h=2613




  • turbonun çalışma prensibini bir an tam düşünememişim saol bilgi için.
    kükürt konusundaysa şunu söylemek istiyorum atmosferde olan şey neden motorun metal aksamlarında olmasın diyorsun, sülfür dioksit sülfür trioksite dönüşücek oksijeni motorun içersinde bulamaz o yüzden kükürtdioksit şeklinde atılır. ancak kükürtdioksitin motor üzerindeki aşındırıcı etkisi hakkında bir bilgiye sahip değilim onu senden öğrenmiş oldum ve bak tekrar tekrar söylüyorum ben motora hiçbir etkisi yoktur demiyorum ancak eurodizelin asıl piyasaya sürülme amacı hava kirliliğini önlemektir. motorun ömrünü uzatması yan etki gibi birşeyidir :)

    bu arada önceki mesajımda biraz sert konuşup kırıcı şeyler yazdıysam özür dilerim. sonuçta bilgi alışverişi yapıyoruz burda birbirimizi kırmanın anlamı yok.
  • bu arada tüpraş zaten 50 ppm lik motorin üretmekte. ancak bunun yanında halen 7000 ppm lik motorin üretimine devam etmektedir gelicek yıl 7000 ppm lik üretimine son verip tamamen düşük kükürtlü üretimine geçicek 2007 de ise 30 ppm lik motorin üretimine geçicek.
    http://www.tupras.com.tr/faaliyet_3_1.htm
    burdan diesel fuel e tıklarsanız 50 ppm lik motorin ürettiğini görürsünüz.
  • Ayıp ediyorsun, kırılcak bir şey olmaz merak etme o konuda. Ama 50ppm değeri Eurodiesel'in değeridir, yani Tüpraş da Euro 3 normu Eurodizel üretecek anlamına gelir bu. Şimdi şöyle bir paralellik var, çevreye yararlı olan bir şey motora da yararlıdır, çevreye zararlı olan şey motora da zararlıdır. Açıkçası bence hangisi ilk planda çok da önemli değil. Önemli olan motora da yararlı olması ki bunu sen de söylüyorsun.

    Gelelim Toyota'ya, Toyota yetkilileri yıllardır bunu söylüyordu, "Türkiye'de mazot kalitesi yeterli olmadığından dizel teknolojimizi arz edemiyoruz" diye. Burada kastetmek istedikleri tabii ki de Toyota araçların düşük kaliteli mazot yakarak çevreye zarar vermelerini istemediklerinden değil, tamam onlar da çevre önemli der ama ön planda araçlarının güvenli ve sağlıklı çalışması, sorun çıkarmaması gerekir.

    Son olarak fikrimi bir özet geçeyim, anafikrim gibi olsun. Eğer bir şekilde Eurodizel motora zararlı çevreye yararlı olsaydı bunu ne akaryakıt şirketleri satardı ne de firmalar önerirdi. Düşük kalitede mazot da motora yararlı çevreye zararlı olsaydı kimse Eurodizel'i kullanmazdı, bu bir gerçek hatta ben de öyle yapardım. Ancak Eurodizel hem motora yararlı hem de çevreye olunca bir taşta iki kuş vurmuş misali satılmaya başlandı. Açıkçası hangisinin öncelikli olduğu önemli değil. Çok çok eski ya da maliyet hesabı olarak çok çok yol yapan ve nispeten 3-4 yıllık maziye sahip dizellerde belki kullanılmaması anlaşılabilir ama özellikle 2003 sonrası, ortak yakıt yollu ve hele turbo bir dizelde, özellikle pahalı bir araçsa; motora kalitesiz ya da az işlenmiş mazot koymak yanlışlıkla benzin koymuş kadar sürücüsünü tedirgin etmeli.




  • toyota konusunda şunu merak ediyorum tüpraş sanırım 2 yıldır 50 ppm lik motorin üretiyormu neden 2 yıl beklemişler piyasaya girmek için?

    ayrıca şunuda itiraf ediyim normal mazotun 7000ppm olduğunu bilmiyorum bunuda öğrendikten sonra kesinlikle eurodiesel kullanılmaı diyorum bende :)
  • quote:

    Orjinalden alıntı: cerebri


    peki soruya BİODİZEL i de ekleyelim mi gerçi ben bununla ilgili bir topic açmıştım ama rağbet olmadı . bu aralar sıkı şekilde bidizeli araştırıyorum. bulunduğum ildeki fiyatı 1,79 ytl normal dizel 2,05 ytl. ancak biodizelin durumunu biraz daha incelemeye karar verdim: üretici ve satıcı çok önemli bu konuda da fikirlerinizi paylaşabilirseniz sevinirim



    Bende bir konu açtım bu yakıt hakkında. Bilim ve Teknik (Ağustos 2005) dergisinde yazana göre bu yakıt motor ömrünü uzatıyormuş yani kendisi biraz yağlı bir yakıt imiş ve motorda kendiliğinden bir yağlama sağlıyormuş.
    Ayrıca günümüz koşullarındada her dizel araçta yeni nesil olanlar dahil kullanabiliyormuş.
    Fakat ben bu yakıtın motorlara ve motor haricinde diğer parçalara bir zararı olur mu onu bilmiyorum. Olmaz gibi görünüyor ama araştırmak lazım.
    Ayrıca yazdığın fiyat iyi ama gerçek değerinden yüksek. Tam teşkilatlı bir üretime geçilse fiyat baya düşecektir.
    Hatta belediye otobüsleride bu yakıtı kullanmaya başlarsa daha da yaydınlaşacaktır ki ben öyle bir proje duydum tasarruf çerçevesinde.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: cerebri
    peki soruya BİODİZEL i de ekleyelim mi gerçi ben bununla ilgili bir topic açmıştım ama rağbet olmadı . bu aralar sıkı şekilde bidizeli araştırıyorum. bulunduğum ildeki fiyatı 1,79 ytl normal dizel 2,05 ytl. ancak biodizelin durumunu biraz daha incelemeye karar verdim: üretici ve satıcı çok önemli bu konuda da fikirlerinizi paylaşabilirseniz sevinirim


    Bitkisel yağlardan elde edilen motorine biyodizel deniyor. Biyodizel, yağ asitlerinin tekli alkil esterlerinin bir karışımından oluşuyor. Yeni veya kullanılmış bitkisel veya hayvansal yağlardan elde ediliyor. Üretim kapasitesi geniş olan soya, olası aday bitkilerin başta gelenlerinden. Kullanılmış, atık veya yanık yağların değerlendirilmesi de mümkün. Bunun için; söz konusu yağlar önce filtre aşamasından geçirilip, suyundan ve kirletici unsurlarından arındırılıyor. Eğer hammadde içerisinde serbest yağ asitleri varsa, önce bunlar bir önişlemle, biyodizel bileşenlerine dönüştürülerek ayrıştırılıyor. Hammadde daha sonra, çoğu zaman metanol olmak üzere bir alkolle, sodyum veya potasyum hidroksitin katalizörlüğünde kimyasal tepkimeye sokuluyor. Yer alan tepkimeler sürecinde önce, gliseridlerden oluşan yağ asitleri parçalanıp, sonra da açığa çıkan parçalanma ürünleri, esterler ve gliserol olarak yeniden sentezleniyor. Gliserol ayrıştırılıp, yan ürün olarak gliserin eldesinde kullanılırken, kalan esterler biyodizeli oluşturuyor.

    http://www20.uludag.edu.tr/~yahyau/biyomotorin_nedir.htm




  • quote:

    Orjinalden alıntı: TRCaPiTaL

    quote:

    Orjinalden alıntı: cerebri
    peki soruya BİODİZEL i de ekleyelim mi gerçi ben bununla ilgili bir topic açmıştım ama rağbet olmadı . bu aralar sıkı şekilde bidizeli araştırıyorum. bulunduğum ildeki fiyatı 1,79 ytl normal dizel 2,05 ytl. ancak biodizelin durumunu biraz daha incelemeye karar verdim: üretici ve satıcı çok önemli bu konuda da fikirlerinizi paylaşabilirseniz sevinirim


    Bitkisel yağlardan elde edilen motorine biyodizel deniyor. Biyodizel, yağ asitlerinin tekli alkil esterlerinin bir karışımından oluşuyor. Yeni veya kullanılmış bitkisel veya hayvansal yağlardan elde ediliyor. Üretim kapasitesi geniş olan soya, olası aday bitkilerin başta gelenlerinden. Kullanılmış, atık veya yanık yağların değerlendirilmesi de mümkün. Bunun için; söz konusu yağlar önce filtre aşamasından geçirilip, suyundan ve kirletici unsurlarından arındırılıyor. Eğer hammadde içerisinde serbest yağ asitleri varsa, önce bunlar bir önişlemle, biyodizel bileşenlerine dönüştürülerek ayrıştırılıyor. Hammadde daha sonra, çoğu zaman metanol olmak üzere bir alkolle, sodyum veya potasyum hidroksitin katalizörlüğünde kimyasal tepkimeye sokuluyor. Yer alan tepkimeler sürecinde önce, gliseridlerden oluşan yağ asitleri parçalanıp, sonra da açığa çıkan parçalanma ürünleri, esterler ve gliserol olarak yeniden sentezleniyor. Gliserol ayrıştırılıp, yan ürün olarak gliserin eldesinde kullanılırken, kalan esterler biyodizeli oluşturuyor.

    http://www20.uludag.edu.tr/~yahyau/biyomotorin_nedir.htm

    Güzel bilgilendirme oldu. Teşekkürler..




  • istanbulda BIODİZEL satılıyor mu? satılıyorsa nerde var?

    OGS CİHAZINIZI ÖMÜR BOYU KULLANIN
    http://forum.donanimhaber.com/m_4943240/tm.htm



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ti4u -- 7 Aralık 2005, 23:29:20 >
  • trcapital arkadaşı sabırlı ve doğru bilgi içeren konuşmalarından dolayı

    tebrik ediyorum.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: mab2003

    trcapital arkadaşı sabırlı ve doğru bilgi içeren konuşmalarından dolayı

    tebrik ediyorum.



    +1
  • türkiye şeker fabrikaları biodizel benzin üretme projesi hazırlığında
  • güzel bişiy olcak
  • tecrubelerime dayanarak soyluyorum, aracim ford oldugu icin opetten aliyorum genelde mazotu, normal opet dizel ile opet eurodizel`den daha fazla yol yapiyorum, ancak enteresandir, total`in eurosu opet`in normalinden cok gidiyor. yakit guvence sisteminden arac cikmasin diye surekli total`den alamiyorum yakiti.
    birde mersinde yasadigim icin opet`in rafinerisine yakinim, bu sebeple her opet iyidir saglamdir diye dusunurken aldigim bilgiye gore mersindeki opet istasyonlarinin %80 i opetten almiyormus yakitlari.. neye guvenecegimi sasirdim valla.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: mbg

    tecrubelerime dayanarak soyluyorum, aracim ford oldugu icin opetten aliyorum genelde mazotu, normal opet dizel ile opet eurodizel`den daha fazla yol yapiyorum, ancak enteresandir, total`in eurosu opet`in normalinden cok gidiyor. yakit guvence sisteminden arac cikmasin diye surekli total`den alamiyorum yakiti.
    birde mersinde yasadigim icin opet`in rafinerisine yakinim, bu sebeple her opet iyidir saglamdir diye dusunurken aldigim bilgiye gore mersindeki opet istasyonlarinin %80 i opetten almiyormus yakitlari.. neye guvenecegimi sasirdim valla.

    sebebini bir öğrensene
    bende 4 yıl opetten almak zorundayım merak ettim
  • kacak mazot aliyorlarmis genelde. bu sadece opet icin gecerli degil, cogu istasyon ayni sekilde calisiyor diye konusuluyor burda.
    bu tabiki duyum ancak insani strese sokuyor.

    quote:

    Orjinalden alıntı: lokosit


    quote:

    Orjinalden alıntı: mbg

    tecrubelerime dayanarak soyluyorum, aracim ford oldugu icin opetten aliyorum genelde mazotu, normal opet dizel ile opet eurodizel`den daha fazla yol yapiyorum, ancak enteresandir, total`in eurosu opet`in normalinden cok gidiyor. yakit guvence sisteminden arac cikmasin diye surekli total`den alamiyorum yakiti.
    birde mersinde yasadigim icin opet`in rafinerisine yakinim, bu sebeple her opet iyidir saglamdir diye dusunurken aldigim bilgiye gore mersindeki opet istasyonlarinin %80 i opetten almiyormus yakitlari.. neye guvenecegimi sasirdim valla.

    sebebini bir öğrensene
    bende 4 yıl opetten almak zorundayım merak ettim




  • o zaman opetin rafinerisi ne işe yarıyor?
  • 
Sayfa: önceki 12345
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.