Şimdi Ara

Ezbere bildiğiniz bir şiir yazın (3. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
75
Cevap
1
Favori
2.055
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
1 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Guest-1F943E7C5

    Yaş otuz beş, yolun yarısı eder
    Dante gibi ortasındayız ömrün
    Delikanlı çağındaki cevher,
    Yalvarmak, yakarmak nafile bugün,
    Gözünün yaşına bakmadan gider.

    Şakaklarıma kar mı yağdı ne?
    Benim mi Allah'ım bu çizgili yüz?
    Ya gözler altındaki mor halkalar?
    Neden böyle düşman görünürsünüz
    Yıllar yılı dost bildiğim aynalar?

    Devamını daha ezberliyorum, hepsi çok uzun tek seferde yazamam
    Zamanla nasıl değişiyor insan
    Hangi resmime baksam ben değilim
    Nerde o günler, o şevk, o heyecan
    Bu güler yüzlü adam ben değilim
    Yalandır kaygısız olduğum yalan

    Hayal meyal şeylerden ilk aşkımız
    Hatırası bile yabancı gelir
    Hayata beraber başladığımız
    Dostlarla da yollar ayrıldı bir bir
    Gittikçe artıyor yalnızlığımız

    Gökyüzünün başka rengi de varmış
    Geç fark ettim taşın sert olduğunu
    Su insanı boğar ateş yakarmış
    Her doğan günün bir dert olduğunu
    İnsan bu yaşa gelince anlarmış

    Ayva sarı nar kırmızı sonbahar
    Her yıl biraz daha benimsediğim
    Ne dönüp duruyor havada kuşlar
    Nereden çıktı bu cenaze ölen kim
    Bu kaçıncı bahçe gördüm tarumar

    N'eylesin ölüm herkesin başında
    Uyudun uyanamadın olacak
    Kim bilir nerde, nasıl, kaç yaşında
    Bir namazlık saltanatın olacak
    Taht misali o musalla taşında

    C.S.T.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-1F943E7C5 -- 10 Mart 2020; 22:19:45 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Ben şimdi asılıp kulağımı kopartırım,
    Kulak benin kulağım.
    Ben şimdi çıkartıp çorabımı da yerim,
    Çorap benim çorabım.
    Ama ben şimdi tutup karını dövsem, olmaz
    Karı, senin karın.
    Peki, sen şimdi karını dövsen, olur mu?
    Karı, senin karındı hani?
    Ama sen şimdi benim karımı dövsen, farketmez,
    Çünkü benin karım yok.
    Demek oluyor ki, dostum,
    Her istediğini yapma hususunda,
    Senin durumun bombok!

    Edebiyat dersinde herkes ezberden bir şiir okuyacaktı, 5 dakikada ezberledim okudum 😀

    Başka bir gün de Sümbülzade Vehbinin malum şiirini okumuştum, buraya yazmayayım bilmeyenler arasın 😀



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Böcekli sümük -- 13 Mart 2020; 8:11:50 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Haydi Abbas, vakit tamam;
    Akşam diyordun işte oldu akşam.
    Kur bakalım çilingir soframızı;
    Dinsin artık bu kalp ağrısı.
    Şu ağacın gölgesinde olsun;
    Tam kenarında havuzun.
    Aya haber sal çıksın bu gece;
    Görünsün şöyle gönlümce.
    Bas kırbacı sihirli seccadeye,
    Göster hükmettiğini mesafeye
    Ve zamana.
    Katıp tozu dumanı,
    Var git,
    Böyle ferman etti Cahit,
    Al getir ilk sevgiliyi Beşiktaş'tan
    Yaşamak istiyorum gençliğimi yeni baştan.

    C.S.T.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Şuna hep gülerim ya, birde edebiyat hocaları deli gibi abartırlar. Düşünmeden önüne verileni yiyorlar

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Uzun şiirleri yahut mukaffa olmayan şiirleri hiç ezberleyemem. Fuzuli'nin meşhur şiirini söyleyeyim size.

    Ruhsarına aybetme nigah ettiğimi
    Gözyaşı döküp nâle vü ah ettiğimi
    Ey padişeh-i hüsn terahhüm çağıdır
    Afveyle ki bilmişim günah ettiğimi

    Merhum Münir Nurettin Selçuk sağ olsun; hem şiirin kendisini hem de şiirin bestesini beğenince şiiri unutmak zor.
  • Uzakta çok uzakta yollarda gördüm seni
    Unutmadim halini, unutmadım nefesi
    Karşılıksız ölen aşık aşk ölüm kafesi
    Gözlerimde her defa her çeşit ördüm seni

    Uzakta çok uzakta yollarda gördüm seni
    Elimde tek hakikat zihnimin bir yeisi
    Hayat zor derlerdi ya hep köşesi, kasisi
    Bana denk geldiğinden onlara sordum seni

    Göz görmezse unutur,gönül de hep soğurmuş
    Nefret aşkı doğurmuş, aşk nefreti doğurmuş
    .......

    .......
    Uzaktan yakından sana ulaşamam
    .......

    Bu şiiri kendim yazmıştım, eksik kusurlu hatırlıyorum çünkü 6 yıl önce yazdım. Tam metnim bir sitede duruyor ama foruma atmadım.
  • Yoluma tuzak kurdun
    Bir de diyorsun ki yürü iznim var
    Cihandan kudretin her şeye hakim
    Beni yürüten sen adım günahkar

    < Bu ileti mini sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ne atom bombası,
    Ne Londra konferansı,
    Bir elinde cımbız
    Bir elinde ayna
    Umurunda mı dünya
  • Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,
    Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
    Ve bir zaman bakacaksın semaya ağlayarak...

    Sular sarardı... yüzün perde perde solmakta,
    Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta...

    Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller;
    Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller,
    Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer?

    Bu bir lisan-ı hafidir ki ruha dolmakta,
    Kızıl havaları seyret ki akşam olmakta...

    A. H.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Bu şehr-i Sitanbul ki bir misl ü bâhâdır
    Bir sengine yekpâre Acem mülkü fedâdır

    Nedim.
  • Beni bu güzel havalar mahvetti,
    Böyle havada istifa ettim
    Evkaftaki memuriyetimden.
    Tütüne böyle havada alıştım,
    Böyle havada aşık oldum;
    Eve ekmekle tuz götürmeyi
    Böyle havalarda unuttum;
    Şiir yazma hastalığım
    Hep böyle havalarda nüksetti;
    Beni bu güzel havalar mahvetti.

    O. V. K.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Guest-1F943E7C5 -- 24 Mayıs 2020; 22:46:40 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • "Irmaklarından şaraplar akacak" diyorsun
    Cennet-i alâ meyhane midir?
    "Her mümine iki huri" diyorsun,
    Cennet-i alâ kerhane midir?
  • Elbisem gündelik, pabucum delik
    Haberin olsa da sobayı yaksan
    Yağmur iliğime geçti üstelik
    İçim ürperiyor ya evde yoksan
  • Gerilir zorlu bir yay
    Oku fırlatmak için;
    Gece gökte doğar ay
    Yükselip batmak için.
    Mecnun inler kanını
    Leyla'ya katmak için
    Cilve yapar sevgili
    Gönül kanatmak için.
    Şair neden gam çeker?
    Şiir yaratmak için.
    Dağda niçin bağrılır?
    Feleğe çatmak için.
    Açılır tatlı güller
    Arılar tatmak için.
    Göğse çiçek takılır
    Solunca atmak için.
    Tanrı kızlar yaratmış
    Erlere satmak için.
    İnsan büyür beşikte
    Mezarda yatmak için
    Ve...
    Kahramanlar can verir
    Yurdu yaşatmak için...

    H. N. A.
  • Bu dünya soğuk
    Rüzgar genelde ters yöne eser
    Limon ağaçları kurur
    Bahaneler hep hazır
    Güzel günler hep çabuk geçer
    İçimiz hep bir hoşçakal ülkesi
    -Cahit Zarifoğlu

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • west indies, kızıl elma, ithaki, maçin

    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.

    beyazların yöresinde nasibim kalmadı
    yerlilerin topraklarına karşı şuç işledim

    zorbaların arasında tehlikeli bir nifak
    uyrukların arasında uygunsuz biriyim

    vahşetim

    beni baygın meyveların lezzetinden kopardı
    kendime dünyada bir
    acı kök tadı seçtim

    yakın yerde soluklanacak gölge bana yok
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.

    uzak nedir?
    kendinin bile ücrasında yaşayan benim için
    gidecek yer ne kadar uzak olabilir?

    başım açık, saçlarımı ikiye
    ortadan ayırdım
    kimin ülkesinden geçsem
    şakaklarımda dövmeler beni ele verecek

    cesur ve onurlu diyecekler
    halbuki suskun ve kederliyim

    korsanlardan kaptığım gürlek nara
    işime yaramıyor

    rençberlerin o rahat
    ve oturmuş lehçesinden tiksinirim

    boynumda
    bana yargı yükleyenlerin
    utançlarından yapılma mücevherler

    sırtımda sağır kantarı gizli bilgilerin
    mataramdaki suya tuz ekledim, azığım yok
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.

    bir hayatı,ısmarlama bir hayatı bırakıyorum
    görenler üstünde iyi duruyor derdi her bakışta

    askerken kantinden satın aldığım cep aynası
    bazı geceler çıkarken
    uçarı bir gülümseyişle takındığım muşta
    gibi lükslerim de burda kalacak

    siparişi yargıcılar tarafından verilmiş
    bu hayattan ne koku, ne yankı, ne de boya
    taşımamı yasaklayan belgeyi imzaladım

    burada bitti artık işim, ocağım yok
    uzun yola çıkmaya hüküm giydim.

    İsmet ÖZEL'ime içten saygılar, selamlarla..




  • Bunu yazan tosun okuyana kosub

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Sevgim Acıyor - Turgut Uyar

    Mutsuzluktan söz etmek istiyorum,
    Dikey ve yatay mutsuzluktan.
    Mükemmel mutsuzluğundan insan soyunun,
    Sevgim acıyor.

    Biz giz dolu bir şey yaşadık,
    Onlar da orada yaşadılar.
    Bir dağın çarpıklığını,
    Bir sevinç sanarak.

    En başta mutsuzluk elbet.
    Kasaba meyhanesi gibi,
    Kahkahası gün ışığına vurup da,
    Öteden beri yansımayan.

    Yani birinin solgun bir gülden kaptığı frengi,
    Öbürünün bir kadından aldığı verem,
    Bütün işhanlarının tarihçesi,
    Bütün söz vermelerin tarihçesi,
    Sevgim acıyor.

    Yazık sevgime diyor birisi.
    Güzel gözlü bir çocuğun bile,
    O kadar korunmuş bir yazı yoktu.
    Ne denmelidir bilemiyorum.
    Sevgim acıyor.

    Gemiler gene gelip gidiyor,
    Dağlar, kararıp aydınlanacaklar,
    Ve o kadar.

    Bu kadar hatırlayabildim.
  • Kan ter içinde gece
    Kan ter içinde her yanım
    Her yanım bu gece vurgun içinde
    Kurşun yemişim
    Sürgün yemişim
    Bu sana ilk gelişim
    Anne benim aç kapıyı
    Oğulcuğun, küçük tavşanın, körolmayasıcağın
    Ölmeyesin, bitmeyesin
    Gönül yarası gitmeyesin dediğin
    Anne benim aç kapıyı
    Bu sana ilk gelişim diye gidiyordu.

    < Bu ileti DH mobil uygulamasından atıldı >
  • Artık demir almak günü gelmişse zamandan
    Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

    Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
    Sallanmaz o kalkışta ne mendil, ne de bir kol.

    Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
    Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli,

    Biçare gönüller! Ne giden son gemidir bu!
    Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

    Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
    Bilmez ki giden sevgililer dönmeyecekler.

    Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden,
    Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden.

    Sessiz Gemi - Yahya Kemal B.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.