Şimdi Ara

felsefe hakkında (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
54
Cevap
0
Favori
1.609
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Buna rağmen, Katolik Kilisesi'nde tacize uğrayanların ezici bir çoğunluğunu 13-18 yaş aralığındaki genç erkekler oluşturuyor. Dolayısıyla sorun bir evlenememe sorunu değil.


    Evli insanın cinsel hayatı oluyor. Öbür türlüsü zaten geleneksel Katolik anlayışında zina addediliyor. Rahipler hem evlenemiyor hem de zina addedilecek ilişki yaşayamıyor. Cinsel ilişki veya tatmin genel ortalamadan yola çıkarsak da bir ihtiyaç. Su gibi olmasa bile temel ihtiyaçlardan. Genlerin aktarılması için böyle bir ihtiyaç var.

    Ben rahatça yazıyorum. Kin duymuyorum ama yalnızca karikatür bana abartılı - daha doğrusu idealize edilmiş ve yanlı - geldi. Merak etme Katolik olmadığını sadece Hıristiyan entelektüelizmine ve argümanlarına saygı duyduğunu biliyorum. Bir de edebi olan bir şey de kendi içerisinde kurşun geçirmez olabilir kıtacı geleneği pat diye çürütemiyoruz ya da İngiliz ampirizmi mantıken tutarsız o halde kalitesiz diyemiyoruz. İngilizler o ampirizmle dünyayı yönetti hala da ABD'nin akıl hocası ve formdan düşse de Amerikan politikalarında etkisi bulunan dedesi Büyük Britanya. Bir yandan işlediğim bir günah varsa o en fazla kibir oluyor kimseye karşı kin değil.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: St. Mark of Ephesus

    Hesabımı silecekken yazdıklarını gördüm, cevap vermeyecektim ama hassas bir konu olması nedeniyle cevapsız kalamadım. Belki de bunu bekleyip böyle bir yorum yaptın. Gerçi benim Katolik olmadığımı bildiğin halde neden böyle bir yorum yaptın onu da anlamış değilim. Neyse, attığım mizahi bir şeyden bu kadar kin çıkarmanda garip doğrusu. Konuyla alakası yokken buna atlamanın nedeni nedir?

    Bu konuda benim cevabını merak ettiğim bir soru var ama bu soru nedense hiç gündeme gelmiyor: Acaba Kilisede, benzer büyüklükteki muadil kurum ve hizmetlerde -okullar, bale ve dil kursları, özel dersler vs.- olduğundan daha fazla taciz ve tecavüz yaşandığını sahiden biliyor muyuz? Eğer bilmiyorsak, üstelik bunu bilmediğimiz hâlde bu yaşananları Kiliseye yönelik siyasi ajandamızı ilerletmek için kullanıyorsak, acaba derdimiz taciz ve tecavüzler olmayabilir mi?

    Bana kalırsa -yukarıda cevabını merak ettiğimi söyleyeyerek- sorduğum sorunun yanıtını bilmiyoruz. O halde şu soruyu da sorup cevaplamak gerek: Niçin konu dindar insanlar olunca, taciz konusu daha bir iştah ve keyifle gündeme taşınıyor, köpürtülüp tartışılıyor? Bazı kesimler, tacizcinin veya tecavüzcünün şahsında dindarı dövmeyi, taciz ve tecavüzlerle mücadele kadar, hatta belki ondan daha fazla önemsiyor olabilir mi?

    Bu sorunla yalnızca dini kurumlar değil, devlet kurumları da eşit şiddette mücadele etmek durumunda kalıyor:

    "A new Chicago Public Schools office created to investigate cases of student-on-student sexual violence has fielded more than 600 allegations so far THIS SCHOOL YEAR, district officials testified Wednesday to the City Council’s education committee."

    https://www.chicagotribune.com/news/breaking/ct-met-chicago-council-school-abuse-hearing-20181128-story.html

    "Last year, it was reported that half of the girls fostered in social democratic Sweden in the 50s and 60s had been abused; according to Camila Batmanghelidjh 550,000 children are reported to the social services in this country every year."

    https://www.theguardian.com/commentisfree/andrewbrown/2010/mar/11/catholic-abuse-priests

    Veriler orantısal olarak ele alınırsa Katolik Kilisesi'nin “özel” bir taciz sorunu yok:

    "There are a lot more myths than facts bantered around about clergy sexual abuse in the Catholic Church. Here are six important points that you should know if you are interested in this topic.

    1. Catholic clergy aren't more likely to abuse children than other clergy or men in general.

    According to the best available data (which is pretty good, coming from a comprehensive report by the John Jay College of Criminal Justice in 2004, as well as several other studies), 4 percent of Catholic priests in the U.S. sexually victimized minors during the past half century. No evidence has been published at this time which states this number is higher than clergy from other religious traditions. The 4 percent figure appears lower than school teachers during the same time frame, and certainly less than offenders in the general population of men. Research states that over 20 percent of American women and about 15 percent of American men were sexually violated by an adult when they were children. Sexual victimization is tragically fairly common in the general population, but luckily these numbers have been dropping in recent years. "

    Bütün bunlara şu bilgileri de ilave etmek gerek: Katolik Kilisesi dünyanın en büyük kurumu. Katolik olmayan çoğunluğa sahip ülkelerde Batıdakiler kadar güvenilir taciz istatistikleri de mevcut olmuyor çoğu zaman. Batı'da Katolik Kilisesi kadar bu meseleleri sistematik olarak kayıt altına alan başka hiçbir kilise yok.

    Ben senin iddianı temellendirecek bir rapor görmedim. Eğer "Taciz vakıalarının NEREDEYSE TAMAMININ Katolik Kilisesi'nde yaşandığını" gösteren bir rapor varsa, buyur göster. Peki böyle bir rapor yoksa, araştırıp da bulamazsan ne olacak? İftira attığını kabul edip, ahlaklı yaşam sürmüş milyonlarca Katolikten özür dileyecek misin?

    Bu, Kilisenin taciz ve tecavüz vakıalarıyla mücadelede iyi bir sınav verdiğini, yapılması gereken radikal birtakım reformlar olmadığını söylemek değil elbette. Katolik Kilisesi'nin “özel bir sorunu” varmışçasına yazıp çizen, gerçeği bilmesi gerektiği hâlde ne bilen ne de onu umursayan insanların da ahlâken ciddi bir kahabat işlediklerini söylemekten ibaret.

    Bunların evlilik yasağından dolayı meydana geldiğini ileri sürmüşsün. Amerikan kamu okullarında öğretmenlere evlilik yasağı konulduğu için mi bu okullarda Katolik kiliselerindekinden daha çok sayıda taciz vakıası yaşanıyor? Protestan kiliselerde de tacizler hiçte az değil. Protestan kiliselerin pastörleri evlenemiyor mu? Amerikan toplumunda evlenmek yasak mı ki bu toplumdaki taciz-tecavüz oranı, Amerikadaki Katolik kiliselerinde yaşanan taciz-tecavüz oranından daha yüksek?

    Tacizci rahipler mastürbasyon, zina, fuhuş yahut erişkin ve gönüllü bireylerle livata yapma seçeneğine her zaman sahip zaten. - yaparsa afaroz edilir orası ayrı.-Buna rağmen, Katolik Kilisesi'nde tacize uğrayanların ezici bir çoğunluğunu 13-18 yaş aralığındaki genç erkekler oluşturuyor. Dolayısıyla sorun bir evlenememe sorunu değil.

    @Ken Rock

    Daha önce eşcinsellik konusu geçmişti, cevap veremememiştim sana da.

    Cinsellik ihtiyaç değildir:https://controlc.com/bcf0ad26

    Eşcinsel olmak gayet normal. Kilise de bu görüşte. Bir çok eşcinsel Hristiyan var. Eşcinsel evlilik-ilişki- ahlaken yanlış bana göre. Bu konuda; Ryan Anderson, Sherif Girgis, John Finnis ve Robert P. George'un çalışmalarına göz atmanı tavsiye ederim.

    Alıntıları Göster
    Bu konu felsefi değil biraz biyolojik bir konu değil mi? Yani felsefi bir yorum getirilebilir ama bilimsel bir kanıt gerektiriyor.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Herattaa -- 23 Ocak 2020; 2:19:30 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Herattaa

    Bu konu felsefi değil biraz biyolojik bir konu değil mi? Yani felsefi bir yorum getirilebilir ama bilimsel bir kanıt gerektiriyor.

    Alıntıları Göster
    Cinselliği yasaklamak organizmanın ciddi bir hormon patlaması yaşamasına yol açıp gençlere yönelik neotenik cinsel eğilimlerini tetikleyebilir böylelikle pedofiliye yol açabilir. Bu kadar politik ve retorik bir yazıya bence gerek yoktu Katolik Kilise bünyesindeki taciz vakalarının ezici çoğunluğu 13 - 18 yaş üstünde gerçekleşiyor dedikten sonra.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

    Cinselliği yasaklamak organizmanın ciddi bir hormon patlaması yaşamasına yol açıp gençlere yönelik neotenik cinsel eğilimlerini tetikleyebilir böylelikle pedofiliye yol açabilir. Bu kadar politik ve retorik bir yazıya bence gerek yoktu Katolik Kilise bünyesindeki taciz vakalarının ezici çoğunluğu 13 - 18 yaş üstünde gerçekleşiyor dedikten sonra.

    Alıntıları Göster
    Katolik Kilisesi'nde ki Rahiplerin eşcinsellik olayını duymuştum. Rahiplerin baya bir kısıtlamaya maruz kalması sonucu daha farklı şeylere yöneliyorlar hali hazırda.

    O bence retorik değil de biraz daha çözülemeyen bir soruna karşı(Cinselliğin ihtiyaç olması takdirde eşcinsellerin buna gereksinmesi, yaratılışta böyle doğan insanlarin kasitli istememesi(ihtiyactan) escinsel bir iliski yasanmasi ve Tanri'nin boyle bir insan yaratarak ne amacladigi problemi ) getirilmiş bir argüman ama elde tutulur bir nitelik taşıması için bilimsel bir kanıta gereksinim var. Çünkû Cinsellik beslenme,barınma,uyuma,su gibi bir fizyolojik bir ihtiyac.

    Maslow'un Hiyerasisinde bizzat bir yeri mevcut.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Herattaa -- 24 Ocak 2020; 13:11:33 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Herattaa

    Katolik Kilisesi'nde ki Rahiplerin eşcinsellik olayını duymuştum. Rahiplerin baya bir kısıtlamaya maruz kalması sonucu daha farklı şeylere yöneliyorlar hali hazırda.

    O bence retorik değil de biraz daha çözülemeyen bir soruna karşı(Cinselliğin ihtiyaç olması takdirde eşcinsellerin buna gereksinmesi, yaratılışta böyle doğan insanlarin kasitli istememesi(ihtiyactan) escinsel bir iliski yasanmasi ve Tanri'nin boyle bir insan yaratarak ne amacladigi problemi ) getirilmiş bir argüman ama elde tutulur bir nitelik taşıması için bilimsel bir kanıta gereksinim var. Çünkû Cinsellik beslenme,barınma,uyuma,su gibi bir fizyolojik bir ihtiyac.

    Maslow'un Hiyerasisinde bizzat bir yeri mevcut.

    Alıntıları Göster
    Tüm Katoliklerden özür dileyecek misin, mizaha niye kindar tepki gösteriyorsun bence retorik ve politik ifadeler. Kin Hıristiyanlıkta bir günah. Kilise de aslında tamamen bağımsız ve hiyerarşik bir kurum lakin en azından en geleneksel anlayışta, Kilise'nin kendi algısına göre Hıristiyan topluluğunu temsil ediyor. Bir kurum için diğerlerinin aleyhinde yapılan idealize ve yanlı karikatürü hafif tiye alan - daha doğrusu tıpkı diğerleri gibi ahlaki imperfektion'unu gösteren - bir mesaj yazıp manifesto gibi bir cevap alıyorum. Zaten bir felsefenin kurşun geçirmez sayılması ya da hakikaten öyle olması olumlu olmayabilir.

    Cinselliğin fizyolojik bir ihtiyaç addedilmemesi çok zor. Aksi takdirde dünya nüfusu artmaz, genelevler, seks işçileri olmaz ve pornografi interneti istila etmezdi. Gelişmiş ülkelerde nüfus artışı yok aksine azalması var çünkü oralarda doğum kontrol yöntemleri yaygın ve kültür çocuk yapmayı dayatmıyor. Doğalcılık safsatasına da düşmek istemiyorum ama evet bu verileri biyolojiyle açıklamalı.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • cinselliğin temel manada kökeni denen şeye bakmak lazım.

    kökeninden dağılım özelliği gösterme hali ne şekilde değerlendirilmeli konusu önemli.

    ..................

    bana göre bu duygu mevcutta iken doğru şekilde tanımlanıp kadın denen bireye karşısındaki yapının ne olduğu anlatılmalı ve kadın denen nesne buna olur verdiğinde de dünyevi her türlü olgudan (savaş açlık kıtlık tecavüz vs) kadın denen nesne söz sahibi edilmemelidir.

    ...................

    yani karşında lak lak konuşan bir kadın silüetine gerek bırakmamak şartı ile cinsellik yaşanmalıdır.

    ....................

    bu kadın yaratıcıyı oynadığını karşısındaki erilin özünde eişcinsel eğilim gösterdiğini(x ve y dene ötürü aynı zamanda kadın da olduğunu) bu şeyin evlat denen şey olduğunu ya da olacağını bilmeli. sonrasında ben bunu kabul ediyorum denecek olgunlukta iken mevcudatta olan bitenden de şikayet etmemeli.

    .....................

    bu durum yaş olgunluğu ekonomik bağımsızlık okuduğunu anlayabilme becerisi dünyayı algılamış olma hali gibi bir kısım kıstaslar içerir. yani bir kız çocuğu ile bu iş olmaz.

    hz.hatice örneğinde görüleceği üzere iş sahibi daha önceden eş çocuk deneyimi olan o dönemin hayatını bilen vs. bir kadın örnek verilebilir.

    ........................

    günümüzde de bu örnekler çoğaltılır. cinsellik sırf yaşanmak için yaşanıyorsa bu ihtiyaçla değil lakaytlıkla karşılanır. bunun yaşanmasındaki amaç dünyevi veya uhrevi bir lezzet tadımı olabilir. ne olursa olsun bu olgunlar arasında bir tavırdır.

    ........................

    cinselliğin kökenin pornografi olma ihtimali mevcuttadır bu konu apayrı bir başlıktır. eğer ki bu durum böyle ise ilahi güç şunu demiş olmalıdır.

    ben dünyaya baktım ve para için yaşamak için porno denen illetle iştigal eden ve insnalığın yerler altına alındığı şeyi gördüm. yaratıcı olmak sorumlu olmak demektir. bir kaç kişi namaz oryuç vs ile kendini kurtardığını düşünebilir ancak yaratıcı bir şeye değer verirken en alt değeri gözetmek durumunda kalmıştır.

    hatta teorik olarak eğer bir yaratıcı varsa porno denen şeyden bir varlık yaratmış olabilir ki bu durum zaten evrimi de açıklar. bana göre porno denen şeyden bir yaratılış olmuşa benzer. bu şu demek kaybedilen değerin yeri belli zaten burada eğer bir şey kazanırsa işte bu başarıdır.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

    Tüm Katoliklerden özür dileyecek misin, mizaha niye kindar tepki gösteriyorsun bence retorik ve politik ifadeler. Kin Hıristiyanlıkta bir günah. Kilise de aslında tamamen bağımsız ve hiyerarşik bir kurum lakin en azından en geleneksel anlayışta, Kilise'nin kendi algısına göre Hıristiyan topluluğunu temsil ediyor. Bir kurum için diğerlerinin aleyhinde yapılan idealize ve yanlı karikatürü hafif tiye alan - daha doğrusu tıpkı diğerleri gibi ahlaki imperfektion'unu gösteren - bir mesaj yazıp manifesto gibi bir cevap alıyorum. Zaten bir felsefenin kurşun geçirmez sayılması ya da hakikaten öyle olması olumlu olmayabilir.

    Cinselliğin fizyolojik bir ihtiyaç addedilmemesi çok zor. Aksi takdirde dünya nüfusu artmaz, genelevler, seks işçileri olmaz ve pornografi interneti istila etmezdi. Gelişmiş ülkelerde nüfus artışı yok aksine azalması var çünkü oralarda doğum kontrol yöntemleri yaygın ve kültür çocuk yapmayı dayatmıyor. Doğalcılık safsatasına da düşmek istemiyorum ama evet bu verileri biyolojiyle açıklamalı.

    Alıntıları Göster
    O olay çok paradoksa geliyor. Kilise hristiyanligi temsil ediyor ise kilisenin her davranisi hali hazirda Katoliklerin de davranisi olacak. Hazir bir katolik onu kilisenin yaptigi davranisindan birini dahi yapmiyorsa katoligi bundan sorumlu tutmamiz mumkun degil. Ama Kilise onu temsil ettigi icin sorumlu tutulabilir.Bir kisi daha fiile gecmeden o fiilden etkilenebilir mi veyahut sorumlu tutulabilir mi?



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Herattaa -- 24 Ocak 2020; 16:43:51 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • karşınızda bi anlayış var diyelim. bu şeyin ne olduğu konusu önemlidir. mesela biraz menfaatle ilahı da oynuyor hayat kadınını da.

    ikisi arasındaki uçurum bi yana bu durum mekanın ne olduğunu gösterir.

    katolik kilisesi bunu fark etti.

    ......................

    bi hayat kadını ya da onu satan ya da koruyan kişi için müşteri isteği önemlidir. bi rpg karakteri gibi kılık değiştirebilir.

    dünya sizin yönünüzü çevirdiğinde savaşsız zulumsüz cennet gibi yönünüzü çevirdiğinde geneleve benzer yerlerle doludur.

    insan satılabilir bir nesnedir.

    ..........................

    ben bana görünen yüzü ile dünyayı veren ya da onu pazarlayan şeyin tam manası ile böyle bir kavram olduğunu biliyorum. aynı kadını mesela peçeli mesture görmek isterim ya da aleni çıplak ve işveli. ikisi de var. ortak değer para gibi bi şey olduktan sonra sorun yok. ne bir hayat kadını ile ne de müstakbel eşinizle paranız yoksa aynı mesafede durursunuz. nasıl bir anlam ortaklığıdır bu ben de anlamadım.

    inancı ya da dünyevi anlayışı için istediği gibi davranan kesime laf yok. ancak bu durum onların da yeri gelince kullanılmak istendiğini gösterdi zaten. savaşlarda kadınların hali ortada.

    ..........................

    senin nabzına göre bir dünyevi kalp atımı çok net gözüküyor. bu kalp atışının nedeni de biliniyor.

    felsefe dediğimizde katolik kilisesinin bir buluşu var ancak çoğu kişi bilmez.

    onlarda bir sister-hemşire-kız kardeş ikonu vardır.

    bu ikon evlilik ve boşanma sonrası için acayip bi çözüm üretmiştir ki bu çözüm boşanma engeline sebeb verir. şimdi bi nedenle aile hayatı kurup da yaratıcı ile karşılaşan kimse çözüm adına kendisin değil yaratıcının yaratmasını ister ise bu durumda islam retoriği denen şey değil incilin öncesi denen şey ortaya konmakta.

    .........................

    yani nushu anlamayana sonrası değil öncekinin sert hukuku uygulanır denmekte. felsefenin bu açısı ilerlemeci değil taaa aristoya kadar giden düşünme mantık ve sebeb sonuç denen temel taşlara kadar bir geri izdüşüm yaşamak zorunda kalmıştır.

    teoride isevi antant bozulursa islamın kutsal kitabı değil tevratın kendisi ortaya konur denmesi hali felsefenin bir sonucudur. hatta felsefi düşünüşün ta kendisidir.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi HADO77 -- 26 Ocak 2020; 15:3:55 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Nat Alianovna

    quote:

    Buna rağmen, Katolik Kilisesi'nde tacize uğrayanların ezici bir çoğunluğunu 13-18 yaş aralığındaki genç erkekler oluşturuyor. Dolayısıyla sorun bir evlenememe sorunu değil.


    Evli insanın cinsel hayatı oluyor. Öbür türlüsü zaten geleneksel Katolik anlayışında zina addediliyor. Rahipler hem evlenemiyor hem de zina addedilecek ilişki yaşayamıyor. Cinsel ilişki veya tatmin genel ortalamadan yola çıkarsak da bir ihtiyaç. Su gibi olmasa bile temel ihtiyaçlardan. Genlerin aktarılması için böyle bir ihtiyaç var.

    Ben rahatça yazıyorum. Kin duymuyorum ama yalnızca karikatür bana abartılı - daha doğrusu idealize edilmiş ve yanlı - geldi. Merak etme Katolik olmadığını sadece Hıristiyan entelektüelizmine ve argümanlarına saygı duyduğunu biliyorum. Bir de edebi olan bir şey de kendi içerisinde kurşun geçirmez olabilir kıtacı geleneği pat diye çürütemiyoruz ya da İngiliz ampirizmi mantıken tutarsız o halde kalitesiz diyemiyoruz. İngilizler o ampirizmle dünyayı yönetti hala da ABD'nin akıl hocası ve formdan düşse de Amerikan politikalarında etkisi bulunan dedesi Büyük Britanya. Bir yandan işlediğim bir günah varsa o en fazla kibir oluyor kimseye karşı kin değil.
    @Nat Alianovna

    Benim yazdıklarımı görmezden gelmişsin. Şunları yazmıştım:
    quote:

    Bunların evlilik yasağından dolayı meydana geldiğini ileri sürmüşsün. Amerikan kamu okullarında öğretmenlere evlilik yasağı konulduğu için mi bu okullarda Katolik kiliselerindekinden daha çok sayıda taciz vakıası yaşanıyor? Protestan kiliselerde de tacizler hiçte az değil. Protestan kiliselerin pastörleri evlenemiyor mu? Amerikan toplumunda evlenmek yasak mı ki bu toplumdaki taciz-tecavüz oranı, Amerikadaki Katolik kiliselerinde yaşanan taciz-tecavüz oranından daha yüksek?

    Tacizci rahipler mastürbasyon, zina, fuhuş yahut erişkin ve gönüllü bireylerle livata yapma seçeneğine her zaman sahip zaten. -yaparsa afaroz edilir orası ayrı.-Buna rağmen, Katolik Kilisesi'nde tacize uğrayanların ezici bir çoğunluğunu 13-18 yaş aralığındaki genç erkekler oluşturuyor. Dolayısıyla sorun bir evlenememe sorunu değil.


    Eğer, bunlar evlilik sorunundan kaynaklanıyorsa birinci paragrafta belirttiğim gibi Katolik Kilisesinde yaşanandan daha fazla taciz olayları yaşanan diğer vakalarının açıklamasını vermen gerekiyor. Amerikan kamu okullarındaki öğretmenler neden çocukları taciz ediyorlar? Amerikan öğretmenler evlenemiyor, geneleve gidemiyor, mastürbasyon yapamıyor mu? Bunun hakkında bir cevap alamadım senden.

    İddiana göre cinsellikten bağını koparan insanlar pedofil olabilmekteler. Öncelikle buna dair bilimsel bir araştırmamız var mı? Varsa bilim adamlarının ne kadarı kabul ediyor? Bunu geçelim, böyle bir şey olsa bile senin iddian temelde yanlış: 13-18 yaş arasına ilgi duyanlar pedofil değillerdir. Pedofiller, 13 yaş altındaki çocuklara ilgi duyarlar. Dolayısıyla iddianın temeli çürük.

    Peki cinsellikten vazgeçmek 13-18 yaş aralığı çocuklara ilgi duyulmasına sebebiyet verebilir mi? Aynı şekilde bunu da ciddiye almamız için birinci paragtaki yazdıklarıma cevap vermen gerekiyor. Neden ABD kamu okulkarındaki öğretmenler her türlü cinsel opsiyon özgürlüğüne sahipken çocukları taciz ediyorlar? Dahası cinsellikten vazgeçmenin, 13-18 yaş aralığındaki kişişere ilgi duyulmasına sebebiyet verdiğine dair bilimsel bir çalışmamız var mı? Gene aynı sorularla karşı karşıya kalıyoruz.

    İkinci paragrafta yazıklarımı da es geçmişsin. Tacizci rahipler, zaten ahlaken yozlaşmış kişiler. Çocuk tacizcisi rahipler; bakirlik yeminini bozduğunun, cehenneme gideceğinin, Tanrı’yı aldattığının, çocuğun iradesine ve bedenine yaptığı saldırının farkında olarak bu işe girişiyor zaten. Bunların farkında olan adam neden gidip çocukları taciz etsin? Genelevler ne güne duruyor? Genelevi geçtim mastürbasyon her zaman yapabileceği bir faaliyet.

    Son olarak en önemli nokta: Rahiplere evliliği kısıtlamak böyle bir duruma yol açsa bile bu bir sorun değildir. Eğer ahlaki anlamda meşruluk söz konusu değilse rahipler doğuştan veya sonradan pedofil olsun olmasın bunu yapmaması gerekiyor. Birçok pedofil insan var. Bu insanlar çocuklara ilgi duyuyorlar ama çocukları taciz etmiyorlar. Bunun ahlaken yanlış olduğunun farkındalar. Rahiplerin bekaret yemini böyle bir sonuç doğursa bile, bu kilisenin doktrinlerinin değil, tacizci rahiplerin ahlaken yozlaşmış olmasından kaynaklanır.

    Bence rahiplerin taciz vakalarının artması bence hebefili ve pedofili insanların rahip olmaya çalışmasından kaynaklanıyor. Geçenlerde bir tacizci rahip 14 yaşından beri çocuklara ilgi duyduğunu söylemişti. Bunun gibi hebefili ve pedofili kişiler kiliseyi çocuklara ulaşmanın kolay bir yolu olarak görüyor olabilirler. Avustralya ve ABD kamu okullarındaki durumu da bu açıklayabilir. Öğretmen olmak çocuklara ulaşmanın kolay bir yolu. Pedofil ve hebefil insanlar yakalanmamak için bu tür kurumlara girmeye çalışıyor olabilirler. Elbette bu sadece bir tahmin istatiksel bir veri olmadan konuşmam doğru olmaz.

    @Ken Rock

    Evvela biyolojinin konusu demenle bir eleştiri yok ortada. Ne kastettiğini açmamışsın çok muğlak ifadelerin var. Sanırım cinselliğin çok güçlü bir istek olması sana ihtiyaç olduğunu düşündürmüş. Günlük dilde böyle kullanımlar mevcut ama bizim tanımınız biraz farklı olacak:

    Cinsel İhtiyaç: Her x öznesi için, hiçbir cinsel faaliyet olmayan bir yaşamın, ölüme ve kalıca hasara yol açması.

    Bu şekilde tanımlarsak cinsellik ihtiyaç değildir. Evet, cinsellik güçlü bir istek fakat; cinsel faaliyetsiz bir yaşam metafiziksel olarak mümkün. Tacizci rahip örnekleri Katolik Kilisesi rahiplerinin ufak bir bölümü. Tacizci rahipler sadece %5’lik bir kısım. Üstelik bu %5’lik kısımın neden Kilisede barındığına dair bir açıklama sundum yukarıda. %95’lik kesimdeki tacizci olmayan rahipler nasıl yaşıyorlar? Budist keşişler nasıl yaşıyorlar? Rahibe Teresa nasıl yaşadı? Demek ki cinsellik zorunlu değil.

    Cinselliğin güçlü bir istek olması ondan vazgeçmenin ölümle sonuçlanmasına yol açmaz. Biyoloji cinsel ilişki yaşamayanlar ölürler diyor mu? Sanırım benim attığım linki okumadın. Orada açıkladım: Tanrı eşcinselliği yaratmadı, izin verdi. Evet, cinsellikten vazgeçmek kolay değil. Katolikler bunu her insanın yapabileceğini, yapması gerektiğini söylemez.

    Pedofiller de çocuklara ilgi duyarlar. Fakat; çocukları taciz edeni de var etmeyeni de. Çocuk tacizcisi olmayan pedofiller, bunun ahlaken meşru olmadığını bildikleri için yapmıyorlar. Eğer, eşcinsellik de ahlaken meşru değilse yapılmaması gerekir. Ben Hristiyan eşcinsellerin, cinsel ilişkiye girmedikleri için öldüklerine şahit olmadım hiç. Sen oldun mu? Cinsel ilişkiye girmeyen Hristiyan eşcinseller hayatlarından gayet mutlular. Önemli olan kutsal ruha tanıklık etmek gerisine Tanrı yardım edecektir.

    Son olarak şu çıkarım çok yanlış:
    quote:

    O olay çok paradoksa geliyor. Kilise hristiyanligi temsil ediyor ise kilisenin her davranisi hali hazirda Katoliklerin de davranisi olacak. Hazir bir katolik onu kilisenin yaptigi davranisindan birini dahi yapmiyorsa katoligi bundan sorumlu tutmamiz mumkun degil. Ama Kilise onu temsil ettigi icin sorumlu tutulabilir.Bir kisi daha fiile gecmeden o fiilden etkilenebilir mi veyahut sorumlu tutulabilir mi?


    Kilisenin Hristiyanlığı temsil ettiği her mezhebin iddiası. Kilise çocuk tacizi serbesttir demiyor. Kilisenin temsilden kastı doğru doktrinlerin Katolik kilisesinde bulunması.-Bana göre doğru doktrinler Ortodoks Kilisesinde mevcut- Yoksa Papa’nın, rahibin, rahibenin vs. yaptığından bir Katolik sorumlu olmaz.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 26 Ocak 2020; 17:56:25 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • quote:

    13-18 yaş arasına ilgi duyanlar pedofil değillerdir. Pedofiller, 13 yaş altındaki çocuklara ilgi duyarlar. Dolayısıyla iddianın temeli çürük. 


    45 yaşında bir adam 14 yaşında bir oğlana taciz uyguluyorsa bu hem pedofili hem de başka da bir cinsellik eğilimi oluyor. Retorikle ilgilenmiyorum. Özel, kuralcı ve hiyerarşik kapalı bir topluluk için %5 hiç de az bir oran değil çok şey anlatıyor. Cinselliği baskılarsan muhakkak yan etkileri de çıkıyor. Erkekler için sıralarsam bunlar rüyalanma, asabiyet, gerginlik ve potansiyel olarak otokontrol dışı cinsel güdülenmeler, yani olasılıkla şekil A Kilise'de şimdiye kadar yaşanmış çocuk veya ergen tacizi vakaları. Ahlaken yozlaşmış demek otomatik varsayım ve etiketleme. Aynı tarz elemeyle kıtacılardan iyi bilim insanları, İngiliz ampirisistlerden iyi analitik filozoflar çıkarabiliyorsun birkaç tane "kötü" dolayısıyla grup dışı addedilecek örneği atlayarak. "Çürük yumurtalar" X kurumunun doktrinlerini bağlamaz politik bir tavır. Kiliseye dahil olan 100 insandan 5'i istekli ve önceden planlı sapık demek de abartılı, kilisenin bunları tespit edememesi ve bünyesine dahil etmesi ise zaten kendi başına ayrı bir skandal oluyor. Kamu okulu tacizleri işin doğası gereği daha çok pedofili profilli olmalı. Kilise de bir okul ama bu bir mazeret olmamalı. Zaten buradan da kilisenin anti cinsellik doktrinlerinin cinsel eğilimler karşısında doğru dürüst şekilde çalışmadığı veya en azından her zaman herkes üstünde işe yaramadığı sonucuna ulaşılıyor.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • bana kalırsa katolik klisesi islama karşı değil. zaten islamla çalışma amacı da var. ancak sorunlarına çözüm için guranı değil tevratı önermesi hali mevcut ki bu durum her kesimce yanlış anlaşılmış.

    tevrat zinaya çözüm üretiyor çalmaya çırpmaya çözüm üretiyor yalana çözüm üretiyor.

    .....................

    bunu islam karşıtı algılamak tamam manada akla ve mantığa sahip olmamakla alakalı. kuyuya düştüğün yerden çıkacaksın denmiş ve incil ve tevrat bu nedenle karma yapılmış ve islam denen yapı temiz bırakılmak istenmiştir.

    ......................

    katolik klisesi akılcıdır. evlilik konusunda akılcı çözüm üretmiş ve bu medeni hukuklara da yansımıştır.

    A ve B nin C ve D isimli iki çocuğu A ve B cimaya devam ettiği sürece birbiri ile evlenebilir hatta ebeveynleri bu çocukları cinsel olarak kullanabilir. bunu özü dilerlerse onları öldürebildikleri halde yaşatıp dünyaya getirdikleri içindir. yani bu savaştaki köleye ve cariye denen şeye benzer.

    adamlar şeytanla savaş halindeler bu açıdan cennetten kovulma ve cinsellik vurgusu o kadar açık ki kutsal meryem inancı isevi kızkardeş de denebilecek olan rahibelik makmaına yol açmış.

    ................

    Şimdi C ve D ye imkan sunmuş olalım. diyelim ki E isimli aile dışı biri ile evlenebileceğini düşün diyelim. yalnız sorun şu ki eğer ki boşanırsan ve bir daha evlenmek istersen bu kere kız kardeşini eş alırsın. o yoksa evleneceğin kadını kız kardeşin ilan etmiş olursun ki bu ademin çocukları retoriğine uygundur.

    katolik klisesi diyor ki maceraya atılma ama atılırsan seni bu şekilde yaftalarım.

    buradan anlaşıldığı kadarı ile katolik kilisesinin ilahı gökte değil kafada olan bir şey ki bu durum mantığın yaratıcısını da kapsar.

    ......................

    modern hukuk eşiniz diye aldığınız şeyi aslında size evlatlık olarak verir. bu konu anlatılmıştı.

    yani ilahiyatın eş vermesi durumu yere bakarak göğü tartışacaksanız kimse sahip olmadığı bir hakkı başkasına devredemez kuralı gereği hiç mümkünü yoktur bir konu olacaktır.

    ......................

    ensest, eşcinsellik , pedofili bilinçli olarak çarpıtılmış bir konudur. bunların tanımı anlatılan gibi değildir. bu kavramlar normal ilişki ve sonuçlarıdır. peki normal ilişki gerçekten de mesela eşcinsellik olarak tanımlanabiilir mi?

    akıl ve bilim homo (eş ortak diyor) ancak dünyevi duruşumuz da tanımı yanlış yaptığımızı göstermekte.

    normal ilişki denen kadın erkek arasındaki ilişki aslında eşcinsellik olarak tanımlanabilir halde. eril eril dişil dişil arası ilişki kardeşler ya da ebeveynin pedofilisi ise esasen sonuç olarak anlamlıdır.

    sonucu başa alırsanız neden olanı yani sizi(bizi) karartırsınız.




  • Nat Alianovna kullanıcısına yanıt
    Ben yazdıklarıma cevap alamadım gene.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Ben de alamadım.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • O konu da ciddi değildim(Katolik Kilise temsilinde). Biraz metaforikti. He yine de öyle anlaşılmışsa Katoliklerden özür dilerim.

    Biyoloji konusuna gelince cinsellik fizyolojik bir ihtiyaç halinde mi? Evet. Nefes almak,su içmek gibi bir ihtiyaç listesinin bir altında veya üstünde olacaktır ama bu ihtiyaç olmadığı anlamına gelmiyor. Bir gereklilik gereksinimlik mi? O da evet. Yani eşcinsel bir çift güçlü bir istek duyuyor ve sırf bir gereksinimini Tanri dedi diye karşılayamıyorsa burda bir sorun var demektir. Demek istediğini anladım Eşcinsellere duygusal bir bağ kurmaya izin verilmiş ama cinsel bir birliktelik kurmalarina izin yok. Yaziya onceden de baktim ben felsefi bir arguman olarak gordum o yazdigini. Eşcinsellik doğuştan gelen bir şey değil mi yoksa yanlış mı biliylorum? Dogustan gelen bir sey ise tercih edilme meselesi ortadan kalkmaz mi?(biseksuelligi kastetmiyorum)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Herattaa -- 27 Ocak 2020; 0:10:9 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Nefes almamak, su içmemek, yemek yememek senin ölümüne sebebiyet vereceği için ihtiyaç kümesine giriyor. Burada ihtiyaçtan ne anladığın önemli demiştim. Güçlü istek, benim yaptığım tanıma göre ihtiyaç değil.

    Tanrı eşcinsel ilişkiyi keyfinden yasaklamıyor. Eşcinsel ilişki ahlaki değil. Eşcinsellerin duygusal bir ilişki yaşaması da ahlaken yanlış. Sezgilerimiz bunu gösteriyor ve buna dair argümanlarımız var.

    Eşcinselliğin büyük bir bölümü doğuştan geliyor, evet. Ancak bir şeyin doğuştan gelmesi onun ahlaken doğru olduğunu göstermez. Pedofillikte doğuştan geliyor. Pedofilin çocuklarla ilişkiye girmesi ahlaken doğru mu? Bir şey doğal olduğu için ahlaken doğru olmaz! Aksini söylersen doğalcı safsataya düşmüş olursun.(bkz: mantık safsataları)



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 27 Ocak 2020; 0:20:53 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: St. Mark of Ephesus

    Nefes almamak, su içmemek, yemek yememek senin ölümüne sebebiyet vereceği için ihtiyaç kümesine giriyor. Burada ihtiyaçtan ne anladığın önemli demiştim. Güçlü istek, benim yaptığım tanıma göre ihtiyaç değil.

    Tanrı eşcinsel ilişkiyi keyfinden yasaklamıyor. Eşcinsel ilişki ahlaki değil. Eşcinsellerin duygusal bir ilişki yaşaması da ahlaken yanlış. Sezgilerimiz bunu gösteriyor ve buna dair argümanlarımız var.

    Eşcinselliğin büyük bir bölümü doğuştan geliyor, evet. Ancak bir şeyin doğuştan gelmesi onun ahlaken doğru olduğunu göstermez. Pedofillikte doğuştan geliyor. Pedofilin çocuklarla ilişkiye girmesi ahlaken doğru mu? Bir şey doğal olduğu için ahlaken doğru olmaz! Aksini söylersen doğalcı safsataya düşmüş olursun.(bkz: mantık safsataları)
    Izin verdi dedin az once? Verdi mi vermedi mi anlamadim?

    Argumanlar derken hangi argumanlar?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >




  • Eşcinselliğin ortaya çıkmasına izin verdi dedim, eşcinsel ilişki yaşamaya değil.

    Ryan Anderson, Sherif Girgis, John Finnis ve Robert P. George'un argümanları.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi St. Mark of Ephesus -- 27 Ocak 2020; 0:35:57 >
    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: St. Mark of Ephesus

    Eşcinselliğin ortaya çıkmasına izin verdi dedim, eşcinsel ilişki yaşamaya değil.

    Ryan Anderson, Sherif Girgis, John Finnis ve Robert P. George'un argümanları.
    Anladim. Izin vermesi de buyuk ihtimalle escinsel olacaklari sinamasi anlamina geliyordur degil mi?

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • Evet, aklıma bu sebep geliyor. Fakat bilmediğimiz başka bir nedeni de olabilir.

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • 
Sayfa: önceki 123
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.