|
Bildirim
|
Bir Alman bir İngiliz ve temelin biri trenin aynı kompartımanında yolculuk ediyorlarmış.
bu sırada İngiliz sıcaktan bunaldığını söyleyip camı açmış ve içeriye bir sinek girmiş İngiliz cebinden kılıcını çıkarıp sineğe vurmuş ve sinek ortadan ikiye ayrılmış İngiliz övünerek cebinden kartvitini çıkarmış kartta İngiltere'nin en ünlü kılıç kullanan insanı yazıyormuş. Alman'da aynı bahane ile camı açmış ve içeriye bir sinek daha girmiş Alman'da cebinden çıkardığı tabancası ile sineğe ateş etmiş sinek paramparça olmuş Alman'da övünerek cebinden kartvizitini çıkarmış kartta Almanya'nın en ünlü silahşörü yazıyormuş. Bizim Temel de camı açmış ve içeriye bir sinek daha girmiş bizimki cebinden bıçağını çıkardığı gibi sineğe savurmuş ama sineğe bir şey olmamış İngiliz ve Alman içlerinden gülerlerken bizimkide övünerek cebinden kartını çıkarmış kartta Türkiye'nin en ünlü sünnetçisi yazıyormuş. |
3 gündür ağlıyorum. biri beni durdursun
|
Ağlamaktan güldüm saolun hocam
|
Doktorun biri yeni bir muayenehane açmış....
Kapıya yazmış... " Vizite ücreti 500 tl" İyileştiremediğimiz hastaya beş mislini geri veriyoruz... Vizite pahalı ama, doktor gerçekten iyi doktor... Her gelen hasta iyileşip gidiyor... Doktorun ünü her geçen gün artıyormuş... Uyanığın biri doktora gidecek, iyileşmeyecek ve beş misli parayı geri alacak ya, kapıyı çalmış... "Doktor! Ağzımın tadı hiç yok... Öyle kötüyüm ki, hiçbir şeyin tadını alamıyorum... " Doktor... Adama şöyle bir bakmış, hemşireye seslenmiş: "Hemşire hanım! Sekiz numaralı kutuyu getirin" Hemşire adama uzatmış kutuyu, adam, bir kaşık içindekinden yemiş ve anında tükürmüş... "Ama Bu b.k!!!!!" Doktor sakin, "Evet! İyileştiniz. Tad alıyorsunuz artık.. " Adam, parayı ödemiş sinirleri tepesinde gitmiş... Aradan birkaç ay geçmiş. Büyük bir hırsla yeniden kapısına dayanmış doktorun .. "Doktor bey, ben de hafıza kaybı başladı... Herşeyi unutuyorum...! " Doktor, adama şöyle bir bakmış yine, hemşireye dönmüş, "Kızım, sekiz numaralı kutuyu getirir misin?" demiş. Adam, hemen itiraz etmiş, "Ama, o kutuda b.k var!"... Doktor, "Doğru! Bakın, hafızanız da yerine geldi!.... " Adam, ağlamaklı, hırsla ödemiş parayı çıkmış dışarı... Kurmuş da kurmuş intikam planlarını... Birkaç ay sonra.. "Doktor! Ben de iktidarsızlık başladı... Durumum kötü, hiçbir şey yapamıyorum... " Doktor adamı gözüyle şöyle bir inceleyip, "Hemşire hanım sekiz Numaralı kutuyu getirir misin" diye seslenince, adam, tüm hırsıyla, "S..cem, seni de sekiz numaralı kutunu da..." diye bağırmış.. Doktor gayet sakin, "Geçmiş olsun! Bakın artık yapabiliyorsunuz!!!!" |
Bir gün bir uçakta pilot klasik anonsunu yapmış,
Ama sonra mikrofonu açık unutmuş ve demiş ki; "Önce gidip bi güzel s*çayım, sonra da hostesle bi güzel bla bla." Demiş. Bunu duyan hostes mikrofonu kapamak için uçağın kuyruk kısmından koşa koşa pilotun yanına gitmiş. Yolda ayağı takılıp düşmüş. Bir yandan hostesin kalkmasına yardım eden yaşlı amca bir yandan da hostese söylemiş; "Dur bacım dur, adam önce s*çacak." •copy paste değildir üşenmedim yazdım :d |
bir diyarbakırlıyla istanbullu oturuyorlarmış.
istanbullu demiş ki, "benim bir köpeğim var para veriyorum oğlum karabaş git çift kaşarlı tost al diyorum gidiyor alıyor geliyor,öyle eğitmişim" diyarbakırlı da demiş ki: "lo o da bi şeydir? ben köpeğime para veriyem diyem oğlum git lahmacun al gel, köpeğim biraz gidi geri geli diyi; abe kendime ne alayım ?" |
Çok beğendim
|
Cia'in asistan ajan alimi sinavina ingiliz henry, amerikan richard ve turk temel katilmiş.
sinavin son asamasinda adaylarin sır saklama konusunda ne kadar dirayetli olduklarini test etmek icin her birisine birer sır verilir ve bir sure sonra gelecek grup onlara ne yaparlarsa yapsinlar kendilerine söylenen sırrı vermemeleri tembihlenir. Grup once richard'a ugrar. bunu once pataklarlar bir guzel. ama richard sırrı vermez. sonra elektrikli sandalyeye oturtup 50 bin volt elektrik verirler. Richard hemen bülbül gibi şakır ! Sonra sira Henry'e gelir. guzelce yedigi dayak sonrasi sırrı vermemistir. Elektrikli sandalyeye oturtulunca 50 bin volt elektrik yer; ama gıkı çikmaz. 100 bin, 150 bin derken o da dayanamaz kaçiriverir ağzindan tutmasi gereken sırrı. Sira bizim Temel'e gelir. dayagi guzelce yer, gıkı cikmaz. elektrikli sandalyede bana misin demez; 50, 100, 150, 200 bin volt ölüm sınırına yaklaşincaya kadar yer elektriği ama vermez sirri; tutar ağzini. Ama iskenceci grup iddialidir. hapse atarlar temel'i ve 3 gun aç birakirlar. ama temel hala sirri soylememektedir. 10 gun açlığa ve bu sure icinde yapilan tum iskencelere ragmen sirrini vermeyen temel artik ajan olacaktir. İşe alim komitesi "helal olsun" deyip içlerinden birisini Temel'i getirmesi icin hapsedildigi yere gonderirler. Adam hapse dogru yururken cok merak etmektedir Temel'in sırrını boylesi sadik bir şekilde tutmasinin arkasindaki gücü. Küçük pencereden iceri baktiginda Temel'in art arda kafasini var gücüyle duvara vurarak bir seyler dediğini işitir: "ula hatırla oni!" |
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > |
|
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi ledie -- 29 Kasım 2016; 5:38:47 > |
|
|