Şimdi Ara

Hep Yurtdisiyla Arac Fiyatlarini mi Karsilastiracagiz, Biraz da Bakim Masraflari :)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
26
Cevap
0
Favori
2.297
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
14 oy
Öne Çıkar
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • Amac: Turkiye'de yasayan forumdaslarin biraz bam tellerine dokunarak, biraz morallerini bozarak, imkan olan konularda gozlerin acilmasini saglamak.

    Evet arkadaslar hep yurt disindaki araclarin, birim parayla (burasi cokomelli), satis fiyatlari uzerinden moral bozmak yok, biraz da yurt disi bakim masraflari, garanti kosullari, servis davranislariyla moral bozalim Saka bir yana, bu konuda yurt disi arac bakim kosullarindan ornekleri bu konuda toplayarak yurt ici araba kullanicilarin servislere karsi bilinclenebilecegi bazi konular varsa onu tetiklemek istiyorum. Aklima gelen detaylari ornek aracim uzerinden yaziyorum, aklima geldikca detayi arttiririm.

    Ornek arac: 2017 Nissan Pathfinder SL
    Konum: ABD

    Yetkili Servis Bakimi:

    Artilar:

    (1) Beni en cok mutlu eden ve guvende hissettiren artisi su ki bu araci 2019 Eylul'de kiraliktan cikma arac olarak krediyle almama ragmen, ayrıca ABD'nin tramer kaydi hizmetlerini veren Carfax'ta gecmis yetkili servis bakimlarina ait hic kayit cikmamasina ragmen (buyuk ihtimal kiralama sirketi kendi halletti), Nissan bu aracin garantisini devam ettiriyor. Hatta, 2 hafta onceki bakiminda orataya cikan 4x4 aktarma organlarindaki sivi kacagini, ve ABS ile ilgili bir geri cagirma sorununu, masrafli parca degisimleri olmasina ragmen garantiden yaptilar.

    (2) Geldik en az birinci artisi kadar, belki ondan da kiymetli olan ikinci artiya: Nissan bana diyor ki, garanti suresi icerisindeyken, istedigin bakimlari disarda baska servislere yaptirabilirsin, garantini bozmam.

    (3) Aracin arkasinda romork cekmek icin romork cekme sistemi taktirmam gerekti, Nissan yaklasik 1000 dolar fiyat verdi. Disarda 500 dolara yaptirdim, yaptirmadan once de Nissan'a sordum, yine ayni sekilde olumlu davrandilar, hic oyle "aman elektrik tesisatina falan dokunacaklar, garanti disi birakirim" tribine girmediler. Burada parantez acayim, ABD'deki arkadasimin Toyota RAV4'u var, Toyota ona garanti disi birakacagini soyledi.

    (4) Geldik birim paracilarin bamteline dokunacak detaya Servis ucretleri kac birim para? Yok la ne birim parasi, dolar iste. Oncelikle servis burada genelde 5000 milde veya 6 ayda yapiliyor, onu asagidaki eksilere yazdim. 2019 Aralik'ta 40000 mil servisinde yag ve yag filtresi degisti, 65 dolar tuttu. Iki hafta once 45000 mil bakimina girdi, ayni seyler degisti, kampanya vardi 49 dolar verdim. Arac dis yikama, komple biligisayarli bakim, gibi seyler dahil.

    (5) 45000 mil bakiminda soyle bir arti daha oldu: Kabin ici filtre ve yakit filtresi de degismeli dediler, 80 kusur dolar ekstra fiyat cikardilar. Size yaptirmak zorunda miyim dedim, yok dediler, Amazon'dan toplam 35 dolara aldim, kendim taktim.

    (6) Benim servisimin ortami da cok guzel, bilgisayarli calisma masalari, tabletler, premium ucretsiz Starbucks kahvesi ve cerezler.

    (7) Kiraliktan aldigim arac oldugu icin 2. anahtari yoktu. Aklima takiliyordu bu durum. Nissan'a sordum, orjinal smart anahtar 320 dolar, programlamamiz da 80 dolar dediler. Disardan anahtarimi alsam 80'e programlar misiniz dedim, evet dediler. Cok guzel bir siteden, orjinal Nissan anahtari (bir aractan cikma ama komple revize edilmis, sifir ayarinda) 55 dolara aldim, Nissan da 80'e programladi, 135 dolara ikinci orjinal anahtarimi yaptim. Disarda anahtarci 150 dolar programlama fiyati cekmisti, Nissan burada da gonlumu fethetti.

    Eksiler:

    (1) ABD'nin genel servis bakim sikligi: 6 ay veya 5000 mil. Yol kosullari genelde daha tozsuz, kirsiz Turkiye'ye gore, ama bu frekans fazla bence.

    (2) Aklima gelen baska bir sey yok su anda, konuya ornekler ya da yorumlar yazildikca aklima birseyler yazabilirim.


    Kasko: Araci krediyle aldigim icin, herseye karsi etkili olan tam kasko yaptirmam gerekiyor, aylik 100 dolar oduyorum.

    Senelik bandrol: 298 dolar odedim gecen hafta.

    Lastik: 45000 milde 4 lastigi Pirelli Scorpion Verde All Season Plus II 235/65R 18" olarak yeniledim, 705 dolar para odedim. Burada da bir parantez, ABD'de benim gordugum orneklerde, 4 lastik yeni aldiginizda, aldiginiz bayi bile taksa lastik basina 15-20 dolar takma parasi oduyorsunuz, ben de 4x15 dolar takma icin odedim.


    NOT 1: Yukarida anlattigim servis tecrubeleri, bir arac uzerinden, bir servis subesiyle (bir eyaletin bir sehrinde bulunan), son 1 seneye dayanan tecrubelerdir, bu sebeple ABD'ye genellemekten kaciniyorum. Konudaki ornekler artarsa okuyucularin da fikir edinebilme sanslari artar.

    NOT 2: ABD'de daha bayiden sifir araba alma tecrubem olmadi ama, Turkiye'deki son zamanlarda anlatilan "zorunlu aksesuar" sacmaligini yasamayi beklemiyorum. Bu konuda tecrubesi olanlar da paylasirsa cok guzel olur, cok da iyi olur.

    NOT 3: Forum nazarina inanan bir insanim. Konuyu okuyan arakadaslarin bir masallahini rica ederim, servis huzurumun nazar degerek bozulmasini istemem. Kimsenin tekerine tas degmesin, herkesin arac bakimlari huzurlu, bakim masraflari birim para cinsinden yok hukmunde olsun



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arabaci_takimi -- 2 Ekim 2020; 1:34:51 >







  • Konuyu okurken her bir maddede istemsizce Türkiye'de olsa şöyle olurdu, böyle olmuştu diye karşılaştırmaktan kendimi alamadım. yazık bize.
  • quote:

    Orijinalden alıntı: EnderGelişenOsasunaAtağı

    Konuyu okurken her bir maddede istemsizce Türkiye'de olsa şöyle olurdu, böyle olmuştu diye karşılaştırmaktan kendimi alamadım. yazık bize.
    Aslinda biraz bu durum olussun diye yazdim. Gercekten TUrkiye'deki durust yasamak isteyen insanlara uzuluyorum. Biraz yurtdisi ile ilgili ornekler, bilgiler artarsa belki markalara ve servislere karsi musteri tutumlari gelisebilir zamanla.
  • arabaci_takimi A kullanıcısına yanıt
    Kendi çapımda dürüstlükten ödün vermemek için çabalayan ve karşı taraftan da bunu bekleyen biriyim. Bu durum beni epey yıpratıyorken 1 yıl kadar Avrupa'da yaşayıp Türkiye'ye geri döndükten sonra ruh sağlığıma iyice zarar vermeye başladı. Keşke maddi ve manevi açıdan refah seviyesi yüksek bir ülkede olabilseydik.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EnderGelişenOsasunaAtağı -- 2 Ekim 2020; 0:17:32 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: EnderGelişenOsasunaAtağı

    Kendi çapımda dürüstlükten ödün vermemek için çabalayan ve karşı taraftan da bunu bekleyen biriyim. Bu durum beni epey yıpratıyorken 1 yıl kadar Avrupa'da yaşayıp Türkiye'ye geri döndükten sonra ruh sağlığıma iyice zarar vermeye başladı. Keşke maddi ve manevi açıdan refah seviyesi yüksek bir ülkede olabilseydik.
    Ne mutlu size! ! yil Avrupa'da yasama tecrubeniz neye dayaniyordu bilmiyorum ama bir sekilde rahat kabugunuzu kirmissiniz bir kere. Yerinizde olsam, bir gunum bile kalmamis gibi yurt disina gitmeye abanirdim (imkanlar varsa tabi).
  • Paylaşımınız için teşekkür ederim. Türkiye'ye göre alım gücü gerçekten çok yüksek.
    Bakım ve lastikler ucuz, kazıklama isteğiyle hareket eden bir yetkili servis yok. Çok güzel gerçekten. Keşke diyeceğim de, boşa olur:(
  • quote:

    Orijinalden alıntı: integral77

    Paylaşımınız için teşekkür ederim. Türkiye'ye göre alım gücü gerçekten çok yüksek.
    Bakım ve lastikler ucuz, kazıklama isteğiyle hareket eden bir yetkili servis yok. Çok güzel gerçekten. Keşke diyeceğim de, boşa olur:(
    Çok teşekkür ederim okuduğunuz için.

    Bazı şeyler maalesef kolay ve hızlı düzelmez belki (dolar kuru, vergiler, vs. dolayısıyla) ama bazı kötülükler de karşısında toplumsal duruş görse kolayca çözülür. Örneğin ilk mesajda en altta yazdığım, Türkiye'de sıfır araç alırken "zorunlu aksesuar" dayatması tam bir kepazelik; insanların buna tepki verip mağazanın kapısını çarpıp çıkmak yerine "ne yapalım mecbur" yaklaşımı tam bir teslim olmuşluk. Ya bu bir araba sonuçta, gider başka yerden alırsın, kimin için hayat memat meselesi olabilir ki? Aksesuar denilen şeyin adı üstünde, opsiyonel.

    Ya da servis tutumundan da örnekler bulunabilir, mesela tampona plastik birşey yapışacak, servis tutturuyor ille biz yapmalıyız, dışarda yaptırırsan garanti dışı olur diye.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arabaci_takimi -- 2 Ekim 2020; 0:43:36 >




  • Bana da ingiltere icin ayni seyleri soylemislerdi zamaninda orda hizmet kalitesi buranin 5 kati Mini Cooper s icin 300 pound veriyordum.Sanki İngiltere pahali da Turkiye cok mu ucuz.1.6 tdi golfe 650 lira oduyoruz.
  • Wanpo W kullanıcısına yanıt

    Sizin tam olarak neyi anlatmak istediginizi anlayamadim, kusura bakmayin.

  • Abd de Bir eleman arkadaşına ziyarete gidiyor, sürekli ışıkları açık bizim türk arkadaşta diyoki gündüzleri kapatsana ışıkları tasarruf edersin Amerikalı eleman doğru diyon demiş adam senelerce ışıklar 7/24 açık kullanmış ucuz diyeeee
  • Hocam teşekkürler verdiğiniz bilgiler için . 2008 model 2.5 dizel pathfinder kullanıyorum bende. İlk sahibiyim .Bakımları normalde servisin belirttiği 10.000 km veya 1 sene . Ben genelde 7000-8000 km arasında yağ bakımlarını yaptırıyorum 1600 lira ödedim en son . 4 amortisör ve 4 tane yay değiştirdim 2 ay önce 7500 lira onların fiyatı tuttu . Ön arka fren balataları ve ayrica el freni balatası içinde 2800 civarı tutmuştu . Kişisel bir sorum olacak r51 pathfinderdan sonra r52 kasa yani sizin aracınız daha crossover gibi bana göre . Yanlış anlamayın yani daha bi süslü narin suv gibi duruyor . Sanki büyük xtrail (rogue) gibi . Kullanım tecrübelerinizden ve genel olarak araçtan bahsedebilirmisiniz memnun musunuz ?

  • Yurt dışında en azından ABD de bildiğim kadarıyla tamir konuları bizim kadar gelişmiş değil genelde değişim taraftarılar. ABD de yaklaşık 20 yaşında bir çocukla konuştuğumda 2005 corollası için tork konvertör selenoidi arizasindan dolayı sanziman degisimi gerek demişler fiyat 2500 usd.
  • Alim gücünü geçtim ülkemiz malesef dürüst yaşamaya calisan insanlar için cehennem iyilik yap kötülük bul mottosu hakim.Hasta eder insani bunlar.Sen salakmisin niye bunu yapmiyorsun diyede yönlendiriyor o tiplemeler.Dürüst insan sayisi fizanda daha fazla olsun yine oraya gitmek lazim.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi EnergyHill -- 3 Ekim 2020; 3:3:21 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: akt02

    Hocam teşekkürler verdiğiniz bilgiler için . 2008 model 2.5 dizel pathfinder kullanıyorum bende. İlk sahibiyim .Bakımları normalde servisin belirttiği 10.000 km veya 1 sene . Ben genelde 7000-8000 km arasında yağ bakımlarını yaptırıyorum 1600 lira ödedim en son . 4 amortisör ve 4 tane yay değiştirdim 2 ay önce 7500 lira onların fiyatı tuttu . Ön arka fren balataları ve ayrica el freni balatası içinde 2800 civarı tutmuştu . Kişisel bir sorum olacak r51 pathfinderdan sonra r52 kasa yani sizin aracınız daha crossover gibi bana göre . Yanlış anlamayın yani daha bi süslü narin suv gibi duruyor . Sanki büyük xtrail (rogue) gibi . Kullanım tecrübelerinizden ve genel olarak araçtan bahsedebilirmisiniz memnun musunuz ?

    Çok güzel detaylar yazmışsınız, çok teşekkür ederim. Türkiye şartlarında da gayet iyi bir arabaya biniyorsunuz, ilk sahibi olmak da harika (zamaninda kaca aldiginizi ve simdi ikinci el piyasasini merak ettim), umarım kazasız belasız dilediğiniz kadar binmek nasip olsun.


    Öncelikle sizin aracınızla ilgili verdiğiniz sayılara yorum yapayım: Gerçekten dürüst Türk tüketicileri için üzülüyorum. Bu fiyatlar kolay kolay, maaşlı orta-düşük gelir grubu insanların kaldıracağı fiyatlar değil. Sadece yağ bakımlarını içeren bir bakım masrafı 1600 TL, çok çok yüksek, dolara çevirince bile 200 doları geçiyor, o da cok yuksek. Bilmiyorum araba fiyatlarında olduğu gibi servis fiyatlarında da yüksek vergi var mı? Yoksa, bariz şekilde markaların müşterileri dolandırması durumu bu. Ön-arka fren balatalarının burada 120'şerden 250 civarı toplam tutmasını beklerim ben. Belki 150 civarı da işçilik vererek toplam 400 civarı olur gibi geliyor. Tamamen tahmin bu.


    Şimdi gelelim can alıcı noktaya, benim arabayla ilgili yorumunuza   Şaka tabi, hiç yanlış anlamam, gayet haklı olduğunuz şeyler var, madde madde yazayım:

    - Pathfinder'ın orijinal çıkışı 1985 sanırım ve Pick-up truck platformunda üretiliyor, tam bir gerçek arazi aracı, çok seviliyor, gerçek 4x4 vs. Yıllar geçtikçe bu durum yumuşayıp daha çok aile aracı olma yolunda ilerliyor. Yanlış bilmiyorsam sizin kasa gerçek 4x4 olan son kasa, bizimkiler ise gerçekte önden çekiş olan bir mimariye sahip, ama bir şekilde all-wheel drive (AWD), teknik olarak daha detay bilgim yok ama.


    - Boyut konusunda Crossover diyerek daha küçüldüğünü mü kastettiniz bilmiyorum, burada ilginç bir detay var. Aslında aracın boyutları büyüdü sizin kasadan benim kasaya geçişte. Sizin kasa 192″ L x 73″ W x 72-73″ H iken benim kasa 199″ L x 77″ W x 70″ H. Yani aracın boyunda 7 inçlik (yaklaşık 18cm) uzama, eninde 4 inçlik (10 cm) genişleme var. Buna rağmen yükseklik 5cm civarı düşmüş. Ama eskiden araç boyutları segmentleri içerisinde daha küçüktü. Yani sizin kasa Amerikan boyutlandırmasına göre "Mid-size SUV" olarak adlandırılırken benim kasaya "Mid-size Crossover SUV" demeye başladılar ama bugünün boyut beklentisi daha büyük olduğu için.


    - Ben araçtan memnunum çünkü alırkenki beklenti ve ihtiyaçlarım aracın özelliklerine paraleldi az çok, ayrica araba uzmani degilim, detaylari goremiyor olabilirim. Kışın bol kar yağışı olan bir yerde AWD veya 4WD bir araca ihtiyacım vardı, benim aracın kar davranışları testlerden bildigim kadariyla güzel. 3 sıra koltuklu bir araç arıyordum, ilk hedefim Toyota Highlander'dı ama çok pahalı geldi, çünkü ilk kez kredi çekiyordum burada, onu alacağım paraya kredi çıkmayacaktı. Ama Pathfinder sınıfında iyi kabin uzunluğu ve genişliği sunan bir model. Yakıtı yüksek sayılabilir biraz (benim bir senelik karma ortalamami yol bilgisayari 18.5mpg gosteriyor), ama dürüstçe söylüyorum, hiç yakıt dert etmiyorum, aylık ne yaktığıma bakmıyorum. Kabin içi malzeme kalitesi segmentine göre daha düşük Pathfinder'ın ama kabul edilemez gelmedi şu ana kadar, ayrica kabin ici tasarimin artik segmentine gore eski kaldigini yaziyorlar genelde. Uzun mesafeli taşınma sebebiyle, arkasına römork çekiş sistemi takabileceğim güçlü bir araç arıyordum, sonrasında da kamp vs etkinlikleri arttırırım diye, şu ana kadar Pathfinder bu acidan yetti bana, heveslerime de eşlik etti. Çok çok yüksek tonaj çekmek istesem CVT şanzıman için uzun vadede sıkıntı olabilir ama. Motor V6 3.5L olduğu için bu cüssede bir aracı güzel çekiyor, 0-100 km/sa veya 100-160 km/sa hızlanmaları yeterli gibi çok agresif beklentide değilseniz. Ama örneğin, benim önceki aracım aynı motor hacmine sahip sedan Toyota Avalon'du, o buna göre çok çok agresifti. Son olarak Pathfinder biraz yol sesi alan bir araba, ama onu 1-2 desibel son aldığım lastik setiyle (ilk mesajda yazdigim Pirelli set) azalttığımı hissediyorum, profesyonel olarak ölçmedim ama Apple Watch ses şiddeti ölçer de öyle gösteriyor. Eskiden 63 dB olduğu yolda ve hızda şimdi 61 dB gösteriyor saat. Ayni yastaki rakipleri kadar teknolojik ozelliklere sahip olmayabilir, ama kucuk ve kullanmasi keyifli bazi ozellikleri de var, mesela dikiz aynasindaki dugmeden garaj/site guvenlik kapisini yonetmek falan gibi (aslinda bu "Homelink" isimli, markalar arasi standart olmus bir ozellik). Ses sistemi kalitesi yetersiz, yuksek seslerde ses kalitesi cok kotulesiyor, ama benim araba en yuksek donanim degil, en yuksekte sanirim Bose veya muadili guzel bir sistem vardir. Son olarak da cok gicik bir Nissan politikasindan bashsederek kapatayim: Nissan Sentra gibi cok daha basit bir aracta bile her donanimda standart olan adaptif hiz sabitleyici ozelligini, Pathfinder'in hicbir donanim seviyesine koymamis, sebebi de Infiniti QX60'a koyarak, iki model arasinda Infiniti alacak olanlara bir sebep yaratmak olarak aciklaniyor. Ilk fark ettigimde cok sinir olmustum acikcasi.


    -Buyuk Rogue gibi gorundugunu ben de dusunebilirdim, daha dogrusu bunu almadan once acaba Rogue da yeter mi diye dusunuyordum. 3 hafta once kendi aracimin bir arizasi 2 gunde yapilacagi icin bana Rogue verdiler. Cok kotu bir arac olarak geldi o iki gunde, motor sesinden, yol sesine, hizlanmadan, surus dinamiklerine, ses sistemine kadar Rogue'u bu kadar yadirgayacagimi ve kotu bulacagimi dusunmuyordum hic. Zaten farkli platformlar uzerinde uretilen araclar. O yuzden kendi iki gunluk deneyimime ve spesifikasyonlara dayanarak kesinlikle bir buyuk Rogue'dan fazlasi oldugunu dusunuyorum.


    - Yukarıdaki detayların hepsinden çok, şu ana kadar servis deneyimi memnun etti beni, nazar değmesin.


    Başka aklınıza takılan, yazmadığım bir şey varsa yardımcı olmaya çalışırım.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arabaci_takimi -- 3 Ekim 2020; 9:33:20 >




  • Tamamen katılıyorum. Gidebilen bir dakika durmasın. Yurtdışının derdi zorluğu yok değil var, belki çok olduğu yerler de vardır, hiç bir yer toz pembe değil, ama sadece insana yakışır şekilde yaşayabilmek için, en iyi yerlere gitmeyi hedeflemek lazım.

  • quote:

    Orijinalden alıntı: geleceginmühendisi

    Yurt dışında en azından ABD de bildiğim kadarıyla tamir konuları bizim kadar gelişmiş değil genelde değişim taraftarılar. ABD de yaklaşık 20 yaşında bir çocukla konuştuğumda 2005 corollası için tork konvertör selenoidi arizasindan dolayı sanziman degisimi gerek demişler fiyat 2500 usd.

    Haklı olabilirsiniz belki, ama ben şöyle düşünüyorum: Türkiye'de ustalık iyi olabilir ama ahlaksızlık ve sahtekarlık o kadar yaygın ki hangi ustaya ne kadar güvenebileceğiniz meçhul. Forumda şu anda bazı konular var örneğin, adamın turbosunu garantili diyerek "onarmışlar", iki hafta sonra daha beter olmuş, hatası kesinlikle bizden değil deyip bir kere daha parasını alıp yine onarmışlar, sonra bir kez daha. Belki toplamda yeni turbo alma parasını geçti veya yaklaştı. Bunun gibi o kadar çok örnek var ki, kendi abim de çok yaşamıştı, adı usta olan eleman deneme yanılma yöntemiyle her arızada kaç kere hizmet satıp para alıyor.


    Bir de şu var, artık gitgide yeni cihazlar, araçlar, daha fazla elektronik ile daha az tamir edilebilir hale geliyor. Türkiye'de hala tamirin çok olması genel olarak ekşi araçların yaygın olmasıyla da bağlantılı. Araçlar yenilendikçe tanır oranı azalıp parça değişimi artacak.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arabaci_takimi -- 3 Ekim 2020; 8:41:46 >




  • quote:

    Orijinalden alıntı: zotacing

    Bu mesaj silindi.

    Sebebini bilmiyorum ama sizin bu mesaji okuyunca aklima geldi: Arkadasimin Toyota Rav4 icin garanti suresi dolana kadar Toyota'da yag bakimlari hep ucretsiz oldu. Sayilarda yanilabilirim ama 3 yil 36000 mil veya 5 yil 60000 mil olabilir. Turkiye'de garanti suresi bitene kadar sizi serviste ne kadar seyedebilirlerse olarak bakiyorlar olaya, benim tecrubelerime gore o burada yok gibi.


    Buranin da kendine ait, "case-by-case" ortaya cikabilecek dolandirma benzeri olaylari oluyor ama. Mesela, diyelim hayatinizda ilk kez ev veya otomobil kredisi cekiyorsunuz, genelde orada bir sizi yoluyor banka - bayi ortakligi. Ya bir kac bin dolarlik garanti uzatma paketi satma, ya baska bir sey. Ama yine de genel anlamda Tukiye ile kiyaslanmayacak kadar az yolunma durumu hissiediyorsunuz.




    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi arabaci_takimi -- 3 Ekim 2020; 9:19:12 >




  • arabaci_takimi A kullanıcısına yanıt

    Hocam katılıyorum size bizde tamir konusunun bu kadar yaygın olmasının sebebi zaten parça pahalılığı ve nispeten is gucu ucuzlugu.

  • 
Sayfa: 12
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.