Yeni Kayıt
Konudaki Resimler
önceki
|
Hızlı 
Bildirim
Makam otolarının benzinini makam sahibi odesin (2. sayfa)
Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar
Editörün Seçtiği Fırsatlar
Daha Fazla 
Bu Konudaki Kullanıcılar:
Daha Az 
2 Misafir - 2 Masaüstü
Giriş
Mesaj
-
-
quote:
Orijinalden alıntı: kayake
konudan kopuyor gibi olmayayım ama doktor maaşlarını halkımız çok abartıyor demekki. bahsettiğinizin 5 katı kadar miktarları ufak gören tıp fakültesi öğrencileri var.
Esim de doktor toplam
4500 lira -
quote:
Orijinalden alıntı: tandem_78
iyi güzelde, bi doktor 2 tanenin üzerinde 2300 lira maaş alıyor bildiğim kadarıyla
Pratisyen doktorlar nöbet olmazsa bu paralari aliyor.
2-3 katini almasi için uzman, cerrah, aile hekimi gibi birşey olmali :)
-
Sevgili arkadaşlarım,
Hepiniz ya tam ortasındasınız hayatın, ya da kısa bir süre sonra bu mertebeye erişeceksiniz. Devlet kurumları ile muhakkak surette işiniz de olacak. Çok ama çok rica ediyorum, bir devlet kurumuna gittiğinizde memurların hâl ve hareketlerine itina ile dikkat ediniz. Bazıları İŞÇİ ARILAR gibi vızır vızır koşuşturur, onlar CENNET KÖŞESİNDE güzel bir hayatı çoktan haketmişlerdir. Bir kısmı kendi kralıığını ilan etmiş ERKEK ARILAR gibidir, her işi kılıfına uydurur, tamamen vitrinden ibarettir, çok fazla konuşur, içi boş tenekeden farksız, ne yazık ki çok da ses çıkartır, tek amacı maaşını, ikramiyesi, yeşil pasaportu, tazminatı, lojmanı, raporu, tayin ve terfiyi zamanında almaktır, vermekten çok alır, her kurumda bunlardan çok bulunur, çok gürültü yaptıklarından işçi arıların yaydığı ışığı engellerler. Bir de KRALİÇE ARILAR var, bunlar AMİR konumdadır, ne çıkarsa bahtına türdedir, ya ÖRNEK olur ya da KÖSTEK olur, örnek olursa işçi arılar sever, köstek olursa da erkek arılar sever.
Adliye Sarayı, Nüfus Müdürlüğü, Tarım İl Müdürlüğü, Belediye Başkanlığı vb. daha bir sürü yerde bunları görmeniz mümkün. Spor ve hobi olarak gidin, kendinizi bu hengâmenin içine bırakın, nasıl bir işleyiş olduğunu kolayca görürsünüz. Müdür hanım odasında komşu bayanlarla çay içerken içeride sistem çökmüş, klimalar bozulmuş, kağıt bitmiş, vatandaş perişan ama müdür hanım lak lak yapıyor, saat 11:30 olsa da öğle yemeğine çıksa diye bekliyor. Özde bu zihniyettir devletin (=vatandaşın) kaynaklarını kendi refahı, tatlı hayatı, haksız zenginleşme ve ballı lokma tatlısı için kullanan. Alınteri, şeref ve haysiyetli memur hayatı yaşayan herkese saygım sonsuz, tüyü bitmemiş yetimin hakkını hırsız gibi çalanlara nefretim sonsuz.
Saygılarımla,
Taner Göde
-
quote:
Orijinalden alıntı: desiya
quote:
Orijinalden alıntı: tandem_78
iyi güzelde, bi doktor 2 tanenin üzerinde 2300 lira maaş alıyor bildiğim kadarıyla
Pratisyen doktorlar nöbet olmazsa bu paralari aliyor.
2-3 katini almasi için uzman, cerrah, aile hekimi gibi birşey olmali :)
Uzmanım
-
Arkadaslar Yanlıs bilgileriniz var uzman doktorlar toplam 2500-5000 lira pratisyenlern5000 -'7000'lira kazanıyor ortalama . çünkü maaşlar 1400 lira. Gerisi hastanenin doner sermayesine bakar.'pratisyen ve aile hekimi cok reçete yazar cok doner alır. -
Adana'da "DR" plakalı araçların çoğu çok yeni, büyük ve güzel otomobillerden oluşuyor. Doktorlarımız herşeyin en iyisine layık. 
-
bunu sormasi bana düşmez, ama uzmanlar döner sermayeden pay almiyorlarmi? -
quote:
Orijinalden alıntı: Taner Göde
Adana'da "DR" plakalı araçların çoğu çok yeni, büyük ve güzel otomobillerden oluşuyor. Doktorlarımız herşeyin en iyisine layık.
Doktorların aldığı maaş çok görülmemeli... İnsan hayatını kurtarmanın bedeli olmaz sonuçta -
quote:
Orijinalden alıntı: Taner Göde
Adana'da "DR" plakalı araçların çoğu çok yeni, büyük ve güzel otomobillerden oluşuyor. Doktorlarımız herşeyin en iyisine layık.
Valla hocam zamanında yırtmışlar. Artik doktorluktan zengin olma gecti. En azından yasal yoldan. Ama korsan çalışırsan özellerde ameliyat yaparsan hasta görürsen götürürsün. Ama yakalanırsan gittin Recep akdaga. -
belli makamdakilerin hem çalışma saatleri belli olmadığından,hemde güvenlik vs. için 7/24 makam aracı+şöför+koruma olmasını anlarız.ama taner beyin yazdığı olay çok önemli.buda o makam sahibinin belirlediği yakınları,akrabaları.eşi,dostu.bu yakınların makam araçlarıyla alış verişe,pikniğe,ev gezmesine bir kaç yıl önce tepkiler olmuştu,hatta medyaya yansımıştı .yüce devletimiz çözümü hemen bulmuş,bu tip makam araçlarının plakaları normal plakaya çevrilmiş,plakada normal olunca sıradan araç görünümüne geçilmiş. -
şöyle alıyor tabiki akp kendi millet vekilinin istasyonundan alıyor kendilerini zengin ediyorlar -
quote:
Orijinalden alıntı: desiya
bunu sormasi bana düşmez, ama uzmanlar döner sermayeden pay almiyorlarmi?
Sen görürsün 70 hasta, pratisyen yazar 150 reçete ama 150'hasta gormuş gibi puan alır. Yani cerrahin yaptıgı isin riskini ve süresini hesaba katmazlar, nicelik onemli, birde hastanenin geliri azsa istersen 1000 hasta bak farketmez, mesela üniversite doner cok az v
erir, çünkü girdi az cikti fazla. Neyse konudan saptirmiyim daha fazla.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi tyler___durden -- 23 Aralık 2010; 23:07:09 > -
quote:
Orijinalden alıntı: dexter48
Doktorların aldığı maaş çok görülmemeli... İnsan hayatını kurtarmanın bedeli olmaz sonuçta
quote:
Orijinalden alıntı: tyler___durden
Valla hocam zamanında yırtmışlar. Artik doktorluktan zengin olma gecti. En azından yasal yoldan. Ama korsan çalışırsan özellerde ameliyat yaparsan hasta görürsen götürürsün. Ama yakalanırsan gittin Recep akdaga.
Beni kesip biçen doktorun beyaz bir REYNÇ ROVIR'ı var (artık % 75 eminim), "DR" plâkâlı, ama sözkonusu şahıs bir Doç. Dr. ve ona telefonda "merhaba" demek 150 TL'den başlıyor. Allah ağız tadıyla yedirmeyi nasip etsin.
-
Kalite artınca dakikalarla ifade edilen kısa sürelerde en yüksek parayı kazanma dalında yarışan iki hizmet sektörü var benim bildiğim. Bilmediklerimde olabilir.
Genç doktorlarda anladığım kadarıyla işin önce hammaliye kısmını yaşıyorlar sonra rahata eriyorlar. Ama arkadaşların dediği gibi hepimizin yolu doktorlarla kesişiyor. Allah başımızdan eksik etmesin. -
Yıl 1988
Çukurova Üniversitesi Balcalı Kampüsü Öğrenci Yemekhanesi. Öğrenciliğimin 1. yılı, ilk defa günlük fiş alıp "Tavuk" yemeye gidiyoruz, güya 3. defa 1. sınıfı tekrarlayan arkadaşın tanıdık bir aşçısu var, bize "but" verecek, ayrıca kuşgözlü iç pilavı da çok koyacak. 7 veya 8 tane SIRA var, tepsi tepsi yemek gidiyor, pilavların üzerinden buhar çıkıyor, kocaman bir salon, yüzlerce masa ve binlerce sandalye. Gözlerim faltaşı gibi açıldı, önümdeki arkadaş ne yapıyorsa ben de aynısını yapıyorum. Tavuk ona "but" geldi, bana "kanat" geldi, arkadaşın pilavı okkalıydı, benim pilavım ise kepçenin artığı. Son olarak 2 parça limon aldı, ben de 1 tane aldım.
O anda film koptu..
Arkamda iyi giyimli, güzel, zayıf, uzun boylu ve uzun saçlı üst sınıflardan bir öğrenci kız "KAŞIK KOYMUŞLAR ORAYA AMA BOŞUNA, BOŞUNA!" diye çığlık attı. Sebep: Ben temiz ve toy bir Adana erkeği olarak evimizin bahçesinde yetişen limona parmaklarımla dokunmada herhangi bir sorun görmediğimden 3 limondan 2 tanesini tabldotuma koydum, 1'sini geri koydum. O anda herkes bana baktı, sanki fena bir şey yapmışım gibi.
"Zaten burası yemek yeme imkanı kıt olan öğrenciler içinmiş, benim burada yerim yok, yanlışlıkla geldim" dedim ve mezun olana kadar da bir daha oraya gitmedim. Lisede de öğretmen sınıfın en zengin ve paralı veledine yemek fişi vermiş, sırf "istediği" için, "ihtiyacı" olduğu için değil. Köy ve kasabadan gelen arkadaşlarım bir simit ve ayranla karınlarını doyururken şişman ve zengin Ali Karakuş ve tayfası yemekhanede yağlı midelerini daha da şişirmekle meşguldü.
Bu tür şeyler, "yeme" ve "yiyicile yatkınlık" erken yaşta başlıyor demek.
Üzgünüm,
Taner Göde
-
quote:
Orijinalden alıntı: bjklee18
quote:
Orijinalden alıntı: fezalii
isim vermeyeyim ancak doğu illerinin birinde bir üniversite rektörü var altında kırmızı AA plaka audi. Afedersiniz hacet gidermeye arabasını koşturur. Araç içinde şöför + tek işi çanta taşımak olan bir personel hazır bekler. Adam utanmadan sıkılmadan kıbrısta bir kongreye geldi, kendi uçakla arkadan makam aracı feribotla. Ayda bir beyimiz ankaraya gelir milletvekilleri ile görüşmeye. 2 günlük gezide beyim yine uçakla araba arkadan ankaraya 1500 km yol. Ankarada hava alanından meclise kadar götür getirir sonra geri dön
Bu zihniyette insanlarla aynı camiada olmaktan utanç duyuyorum
hocam o rektör değişti sanırım bir bakanın oğlu geçti yerine benim bildiğim kadarıyla
yok yok maalesef halen yerinde paşalar gibi oturuyor hiçbir yere gittiği yok. Zaten arkasına almış alacağı adamları kolay kolay kalkmaz oralardan.
Konu açılmışken bende bir yorum yapayım doktorların kazandıkları çok değil falan denmiş ama açık konuşayım bence çok (altını çizerek söylüyorum Türkiye şartlarında). Döner sermaye denen o saçmalığı kaldırmaları lazım
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi fezalii -- 23 Aralık 2010; 23:50:54 >
-
Nasıl moralim bozuluyor böyle konuları okuyunca anlatamam!
Avrupalılardan daha fazla çalışırız ama yaşam kalitemiz onların çeyreği bile değil.
Çürüme ve yolsuzluk olmayan bir yanımız neredeyse yok.
Tüm bunların üstüne havanda su dövüyormuşuz gibi hissetmek daha da koyuyor.
Daha da ne yazayım bilmiyorum.
Haluk -
quote:
Orijinalden alıntı: fezalii
isim vermeyeyim ancak doğu illerinin birinde bir üniversite rektörü var altında kırmızı AA plaka audi. Afedersiniz hacet gidermeye arabasını koşturur. Araç içinde şöför + tek işi çanta taşımak olan bir personel hazır bekler. Adam utanmadan sıkılmadan kıbrısta bir kongreye geldi, kendi uçakla arkadan makam aracı feribotla. Ayda bir beyimiz ankaraya gelir milletvekilleri ile görüşmeye. 2 günlük gezide beyim yine uçakla araba arkadan ankaraya 1500 km yol. Ankarada hava alanından meclise kadar götür getirir sonra geri dön
Bu zihniyette insanlarla aynı camiada olmaktan utanç duyuyorum
Allah belasını versin
-
Adana'da görev sonrası eve giderken bindikleri hususi otomobilleri ile METRO altgeçidine uçup şehitlik mertebesine eren aslan ve kahraman 2 polis memurunun kaza yaptığı yeri forumdan eminim birçok Adanalı arkadaşımız hemen hatırlamıştır. Tellidere'nin METRO'nun Fatih istasyonuna bağlandığı, SHELL akaryakıt istasyonunun bitişiği ve Alparslan Türkeş bulvarına Y tipi yan çatallaşma yoluyla bağlanan ve her sabah da tam önğnden geçtiğim, Adana'nın EN KÖTÜ, EN TEHLİKELİ ve EN İHMAL EDİLMİŞ trafik kavşağı.
Bu METRO altgeçidinin giriş kapısının tam Tellidere yolunu cepheden görmesi ve kenarında en ufak bir KALDIRIM, YÜKSELTME, YÖN LEVHASI ve UYARI İŞARETİ olmaması çok büyük bir MÜHENDİSLİK HATASI'dır ve ne yazık ki İŞİNİ DOĞRU, DÜZGÜN ve DÜRÜST yapmayan Müteahhit, Belediye, Yapı Denetim, Trafik ve Valilik yetkililerinin bir sonucunda meydana gelmiştir. Polislerin ne yazık ki ölmek için direksiyonu kırmaları, frene basmaları veya dikkat etmelerine hiç gerek yoktu. Tellidere'den DÜMDÜZ İNEN ve hiç direksiyonu KIRYAMAN bir şoför METRO altgeçidine BODOSLAMA dalar, hiçbir direk, demir veya bariyere çarpmadan ve korkulan hep başa gelir, bir araç buraya uçar ve bu ülkenin yetiştirdiği 2 polis memuru Hakk'ın rahmetine kavuşur.
Allah rahmet eylesin, Türkiye'de ÖLMEK ÇOK KOLAY...!!!
Ip işlemleri
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X
