Şimdi Ara

neden küfrü çok severiz? (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
1 Misafir - 1 Masaüstü
5 sn
80
Cevap
0
Favori
3.273
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • ben, küfür kolay vazgeçilebilecek bir alışkanlık diye düşünüyorum. kendisini zorlayan pek ala küfretmeyebiliyor. küfrettiği/ edeceği kişinin yerine o an kendisini koysa küfretmez. (acaba?)
  • quote:

    Orjinalden alıntı: egzantirig


    quote:

    Orjinalden alıntı: Jungle Boogie

    bence küfür insanların bastırılmış cinsel duygularının bir anda boşaltılması demektir

    çokmu zorladım acaba


    ne alaka..


    küfür etmek o kişiye aklınca lafla cezalandırmak gibi bişi..
    küfür etmemenin yolu dine yakınlaşmak.. namaz kılmak vsvs.. bunlara egilince insan kötü söz söylemiyor..

    isviçreli biliadamları bööle diyomuş ama




  • quote:

    Orjinalden alıntı: TuVNeRa


    quote:

    Orjinalden alıntı: egzantirig
    küfür etmemenin yolu dine yakınlaşmak.. namaz kılmak vsvs.. bunlara egilince insan kötü söz söylemiyor..


    Müslüman olmayanlar küfürbaz mı?


    şurası da çok önemli bir konu: dindar olanlar da küfür az etseler bile sıklıkla beddua ediyorlar. küfretmişsin - beddua etmişsin ne fark var?
  • Tamamen çevre ile alakalıdır küfürBir çocuk çevresinde duymadıgı bir sözü söylemez,mesala bi yerlerde duyar ve bunu tekrarlamaya çalışır Hatta bazıları çocuga küfür ogretir diger insanların yanında söyletip bunla iftihar ederler
  • quote:

    Orjinalden alıntı: PIERzig

    Hatta bazıları çocuga küfür ogretir diger insanların yanında söyletip bunla iftihar ederler


    bu gibileri anlamak gerçekten zor. evlatlarına küfür öğreten ve küfrettiklerinde haz alan bu gibiler, sanırım küfrü en çok hakedenler olsa gerek.
  • Küfür etmeyi binevi deşarz mekanizması gibi düşünebiliriz. Eğitim seviyesi çok iyi ve aile içinde küfüre neredeyse raslanmayan kişilerin de küfür etmesi mümkündür. Tabi bunda diğer dış unsurlarında etkisi vardır muhtemelen. Küfür kazanılması çok kolay bir alışkanlıktır, bırakılmasıda.. Samimi olduğun kişilerle, her iki kelimeden biri küfür olmamak suretiyle zaman zaman araya küfür sıkıştırmakta bir sakınca görümüyorum ben. Zaten buna küfürlü konuşmakta denemez heralde. Dozunu iyi ayarlamak ve muhattabına dikkat etmek gerekir
  • Onu bunu bilmemde arkadasım,açık net soyleyim küfürü severim argoya hayranım.
  • Küfür bence de bir tür savunma mekanizması işlevi görüyor. Bir problem karşısındaki çaresizliği küfür yoluyla farklı bir yöne kaydırarak rahatlama, bir tür yön değiştirme.

    Öğretmeninden dayak yiyen çocuğun kendinden küçük kardeşini pataklaması

    Çölün ortasında lastiği patlayan bir adamın "lan senin ananı avradını....Bu nassı lastik löööön!" demesi

    Arada bir fark var mı?

    Ayrıca ne küfürdür ne değildir iyi tespit etmek lazım:

    Hööööst. Sen kimsin lan. Bak senin yedi...(düüüüüüt)

    Lan senin an...(düüüüüüüt)

    Hay aksi (düüüüüt yok)

    Lanet olsun (düüüüüt yok)

    Gad demit (düüüt yok)





  • kelimelerin yetmediği yerde küfür..kısa ve öz ..
  • quote:

    Orjinalden alıntı: Criminal Origin

    Küfür etmeyi binevi deşarz mekanizması gibi düşünebiliriz. Eğitim seviyesi çok iyi ve aile içinde küfüre neredeyse raslanmayan kişilerin de küfür etmesi mümkündür. Tabi bunda diğer dış unsurlarında etkisi vardır muhtemelen. Küfür kazanılması çok kolay bir alışkanlıktır, bırakılmasıda.. Samimi olduğun kişilerle, her iki kelimeden biri küfür olmamak suretiyle zaman zaman araya küfür sıkıştırmakta bir sakınca görümüyorum ben. Zaten buna küfürlü konuşmakta denemez heralde. Dozunu iyi ayarlamak ve muhattabına dikkat etmek gerekir


    buradaki problem dozunu ayarlayamamaktan kaynaklanıyor sanırım.




  • Angut diyor yaaa o ise kuş oldun bilmiyorlaryav keraneci seni diyorlar
  • geçen hafta çok asabi bir arkadaşla fsm köprüsü gişelerine doğru ilerlerken (trafiğin en cıvcıvlı zamanı olup herkesin istim üzerinde olduğu bir saat) bir araba bizimkini hafifçe sıkıştırdı ve geçti. tabi bizimki verip veriştirmeye başladı.
    az sonra o arabayla yanyana geldik. bizimki camı ardına kadar açtı, kolunu uzatıp tam saydırmaya hazırlandığı anda diğer adam tebessüm ederek ve eliyle selam vererek kabahatli olduğu ama yapacak bir şeyi olmadığı mesajını verdi.
    bizimki ağzı açık ve küfürler boğazına düğümlenmiş bir halde bir kaça saniye dondu kaldı. sonra gık diyemeden kafayı içeri soktu. çok utanmıştı
  • quote:

    Orjinalden alıntı: iZCi_500

    Küfür bence de bir tür savunma mekanizması işlevi görüyor. Bir problem karşısındaki çaresizliği küfür yoluyla farklı bir yöne kaydırarak rahatlama, bir tür yön değiştirme.



    bir de bazı tipler vardır hem dayak yerler hem küfre devam ederler. küfrettikçe dayak yerler ve küfrederler. en sonunda dövenler acıyıp ya da dövmekten bıkıp giderler. böyle küfür ruhuna işlemiş olanlar da var. küfretmek bana kalırsa insanın manevi hallerini sıfıra indiren etmenlerin başında gelenlerden birisi. eğer bir insan gayret ederse kısa zaman içerisinde küfrü terk ettiğini kendisi de hayret ederek görecektir.

    ama ben küfretmeyi severim, küfürsüz duramam diyorsa başka tabi.




  • İnsan tanımadığı birine küfür ederken dikkatli olsa iyi olur. Öbür türlü samimi olduğumuz biriyse küfür serbesttir ama yeri ve zamanı olur bunun. Kadınlar küfür edermi eder tabii genellikle Ağzına s..ayım diyorlar. Hoş değil biliyorum ama yakın olduğumuz birisi hoşumuza gitmeyen birşey yaparsa onu nasıl ikaz ederiz/edebiliriz? Herhalde "efendim yapmayın, rica ediyorum" vb olmaz.
  • Küfür değil de arakdaşım sürekli iletişimimizde "kesinlikle" ya da "muhtemelen" cevabını kullanır, sinir oluyorum. Küfür gibi geliyor artık.
  • Karşındakine saldırmanın ve onu tahrik etmenin en kolay ve hızlı yolu...
  • Askere gidenler bilir. Küfretmek askerliğin raconudur adeta.
    Her cümleye küfürle başlayan ve cümlesini küfürle bitiren adamlar vardır. Üstelik hayatınız boyunca duymadığınız ve askerden sonrada duymanızın pek muhtemel olmadığı küfürlerle karşılaşırsınız. Hatta bazılarının büyük bir şevkle sadece karşılıklı küfretme amacıyla konuştuklarına, küfürlerini yarıştırdıklarına bile şahit olursunuz.

    Gözlemlediğim kadarıyla da bu alışkanlığın hiçbir şekilde eğitimle bir alakası yok. Oturup rahatlıkla bir konu hakkında derinlemesine bir muhabbet çevirebileceğiniz insanların bile sular seller gibi küfür ettiğine şahit olmuştum. Tertiplerim içerisinde hiçbir şekilde küfretmeyen bazı arkadaşların bile birkaç ay içinde bir küfür makinası haline geldiğini gözlemledim. Ortam alabildiğine müsait olunca küfretmeyi engelleyen barajları yıkıvermişlerdi sanki.




  • Bazı insanlar için duygu ve düşüncelerin en kestirme yolla ifade edilmesidir küfür.Maalesef bu durum yerli bazı eserlerle de özendirilmeye çalışılıyor.
  • quote:

    Orjinalden alıntı: feylesof

    Askere gidenler bilir. Küfretmek askerliğin raconudur adeta.
    Her cümleye küfürle başlayan ve cümlesini küfürle bitiren adamlar vardır. Üstelik hayatınız boyunca duymadığınız ve askerden sonrada duymanızın pek muhtemel olmadığı küfürlerle karşılaşırsınız. Hatta bazılarının büyük bir şevkle sadece karşılıklı küfretme amacıyla konuştuklarına, küfürlerini yarıştırdıklarına bile şahit olursunuz.

    Gözlemlediğim kadarıyla da bu alışkanlığın hiçbir şekilde eğitimle bir alakası yok. Oturup rahatlıkla bir konu hakkında derinlemesine bir muhabbet çevirebileceğiniz insanların bile sular seller gibi küfür ettiğine şahit olmuştum. Tertiplerim içerisinde hiçbir şekilde küfretmeyen bazı arkadaşların bile birkaç ay içinde bir küfür makinası haline geldiğini gözlemledim. Ortam alabildiğine müsait olunca küfretmeyi engelleyen barajları yıkıvermişlerdi sanki.


    Evet bu eylem için askerlik çok uygun bir ortam. :)
    Çünkü sizin hiçbir şekilde değiştirme , yönetme, düzeltme gibi bir fonksiyonunuzun olmadığı bir çarkta çok ilginç durumlarla, olaylarla karşılabiliyorsunuz.
    Ehh insanda bir yere kadar dayanabiliyor. En ılımlı, en iyi niyetli arkadaşlarınızın bile bir noktadan sonra ağzını bozduğunu görebilirsiniz.




  • quote:

    Orjinalden alıntı: feylesof

    Askere gidenler bilir. Küfretmek askerliğin raconudur adeta.
    Her cümleye küfürle başlayan ve cümlesini küfürle bitiren adamlar vardır. Üstelik hayatınız boyunca duymadığınız ve askerden sonrada duymanızın pek muhtemel olmadığı küfürlerle karşılaşırsınız. Hatta bazılarının büyük bir şevkle sadece karşılıklı küfretme amacıyla konuştuklarına, küfürlerini yarıştırdıklarına bile şahit olursunuz.

    Gözlemlediğim kadarıyla da bu alışkanlığın hiçbir şekilde eğitimle bir alakası yok. Oturup rahatlıkla bir konu hakkında derinlemesine bir muhabbet çevirebileceğiniz insanların bile sular seller gibi küfür ettiğine şahit olmuştum. Tertiplerim içerisinde hiçbir şekilde küfretmeyen bazı arkadaşların bile birkaç ay içinde bir küfür makinası haline geldiğini gözlemledim. Ortam alabildiğine müsait olunca küfretmeyi engelleyen barajları yıkıvermişlerdi sanki.


    Böyle bir durumda küfür eden kişi bir tür rahatlama hissediyor herhalde. Buna küfür bağımlılığı diyebiliriz. Küfür haz verme aracı olarak yorumlanırsa basit bir sohbet içerisinde dahi bu hazzı tatmak adına küfür edilebilir.

    Sigara ve kumar bağımlıları ile küfür bağımlılarının arasında bir farkı var mıdır? Küfürsüz bir cümlenin lezzetli olmadığını hatırlatan beyin sinyalleri insanı küfür etmeye mi yönlendirir? Küfür de tıpkı sigara gibi özenti yoluyla alışkanlık haline getirilebilir mi?

    Bu sorular eşliğinde çeşitli cevaplar verilebilir görünen köyler için kılavuz gerekmese de.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.