Şimdi Ara

Nokia: Yeni CEO'nun Karşılaşabileceği Zorluklar; Eski Kurumsal Yapı

Sıcak Fırsatlarda Tıklananlar

Editörün Seçtiği Fırsatlar

Daha Fazla

Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az

2 Misafir - 2 Masaüstü

5 sn

7
Cevap

0
Favori

807
Tıklama

Daha Fazla
İstatistik

Konu İstatistikleri Yükleniyor

Konuya Özel

0 oy

Öne Çıkar

Cevapla

Sayfa: 1

Giriş

Mesaj

Daha önce, geri dönmemek üzere forumdan ayrılmıştım, gereksiz sürtüşmeler; hatta uzak kalmayı bir türlü beceremediğim tartışmalar yüzünden. Ancak geçen hafta gördüğüm bir yazı, ki pek çok değerli teknoloji severin de okuması gerektiğini düşündüğüm bir makale, bana yeniden bilgi paylaşımlarına devam etmek için ilham verdi. (Daha uygun bir üslupla)

26 Eylül 2010 tarihinde, Kevin J. O’brien imzasıyla New York Times’da yayınlanan bu makale, Nokia’nın tepe yönetimindeki kan değişikliğinin detaylarını, ve bundan sonra şirket kültürü üzerinde durulması gereken noktalarla ilgili çok çarpıcı saptamalarla desteklenmiş. Ayrıca şirketin 3 eski çalışanının verdiği bilgileri de aktaran makalede, Nokia’nın aslında önüne çıkan pek çok fırsatı nasıl kaçırdığından da bahsedilmiş.

Ben önemli olduğunu inandığım noktaları aktaracağım,merak edenler detayları haberin linkinde inceleyebilir:http://www.nytimes.com/2010/09/27/technology/27nokia.html?_r=1

Apple iphone piyasaya sunulmadan birkaç yıl önce, Nokia mühendisleri gelişmekte olan akıllı telefon pazarında, şirketin rekabet anlamında güçlü bir avantaj elde edebilmesi için “Internet-uyumlu, dokunmatik ve geniş ekranlı bir telefon prototipi” hazırlamışlardı.

Nokia’nın Espoo’da 2004 sunumuna yapan eski çalışanına göre; Prototip, Finlandiya’daki merkezde şirketin gelecek öngörüsünün bir örneği olarak Kurumsal Müşterilere de gösterilmişti.

Fakat şirketin S60 Serisi Nokia’ların pazarlamasından ve daha sonra Nokia’nın üst düzey akıllı telefonlarından sorumlu eski yöneticisi olarak görev alan Ari Hakkarainen’e göre, Yönetim ürünün maliyetleri yüzünden rafa kaldırmış.

“Çok erken zamanlardı, ve kimse dokunmatik ekranların potansiyeli hakkında hiçbir şey bilmiyordu. Ve üretmesi oldukça zor bir üründü ve Nokia için oldukça riskliydi. Bu yüzden yönetim her zamanki gibi yaptı. Onu öldürdü.”

Görevi bu ay (Eylül) devralan Nokia’nın yeni tepe yöneticisi Stephen Elop’un karşılaşacağı en zorlu görev ise; Nokia’nın akıllı telefon pazarındaki -özellikle de Birleşik Devletler pazarımda- kaybettiklerini yeniden kazandırmak ve bunu yaparken de Nokia’nın lider telefon üreticisi pozisyonunu korumak.

Ari Hakkarainen ve aynı zamanda diğer 2 Nokia çalışanı ve endütri analistlerinin de hem fikir olduğu gibi, yeni baş yöneticinin önündeki en önemli engel, Nokia’nın boğucu bürokratik kültürü olabilir. Röportaj sırasında, Hakkarienen ve diğer eski çalışanlar şirketi ilk dönemlerindeki başarısıyla şımarmış ve şişmiş; yavaş ve müşteri isteklerinden uzak olarak tanımladılar. Sonuç olarak, dediklerine göre, Nokia dokunmatik ekranlar tasarlama, yazılımlar ve 3 boyutlu kullanıcı arayüzleri konusunda başarısızlığa uğrayarak, önemli pek çok konuda öncülük etme şansını da kaybetti.

Yine 2004 yılında, şirket bir online uygulama mağazası dizaynını reddetti – ki bir yenilik olarak Apple, Nokia ve diğer telefon üreticileri 3 yıl sonra bunu uygulamaya koydular. Nokia ayrıca daha üst seviye akıllı telefonların ihtiyacı olarak Symbian işletim sisteminde de geliştirme yapmadı. 2003 yılı itibariyle, endüstrinin ilk dokunmatik ekranlı telefonlarını piyasaya sürmesine rağmen – stylus kalem ile çalışan 6108 ve 3108 - Apple’dan önce üretilmiş parmak uçlarıyla kullanılabilen mükemmel teknolojiler değildi. (...)

*****

Ayrıca makale de yine Nokia’nın mevcut durumu yorumlanarak, Pazar payı konusundaki azalan orandaki düşüşler ve yeni oyuncuların da pazara dahil olması ve güçlenmeleri ile – RIM, Apple, Samsung – Nokia’nın güç kaybettiği vurgulanmış.

Örneğin makale de, Finli bir ekonomistin yorumu da çok çarpıcı;
“Nokia kendi başarısının kurbanı oldu” diyen Jyrki Ali-Yrkko, “ Kendi yazdıkları seneryo’ya çok uzun süre bağlı kaldılar, ve bunu zamanla değiştirmediler. Şimdi değişiklik yapma zamanı”

Nokia’nın tarihsel gelişimi hakkında da bilgilerin yer aldığı makalede bir diğer nokta ise, tek başına bütün Fin GDP’nin 1,6 % sını oluşturan şirketin, toplam ithalatında 10 %’unu oluşturduğu vurgulanmış.

Ayrıca Nokia’nın organizasyon yapısının Araştırma Bölümlerinin daha uluslararası bir yapıya kavuşmasına rağmen, Yönetim Kurulunun halen Fin kökenli olduğu ve Nokia’nın “karakteristiğini” koruduğu anlatılmış.

Tüm bunlara rağmen, Nokia cephesinden görüşlere de yere verilen makalede, Nokia sözcüsü Arja Suominen ise, bu eski 3 çalışanı adres göstermeden küçük görerek eleştirdi. Onları, “bireysel rolleri olan küçük yöneticiler, küçük takımların liderleri” olarak adlandırdı.

*****

Makale de görüşlerine yer verilen bir diğer isim ise, faaliyet stratejilerinin belirlenmesi konusunda tepe yönetiminde bulunan eski çalışan Kai Nyman.
1983 yılından 2009 yıllında emekliye ayrılana kadar görev yapan Nyman;
“Symbian’ı iyileştirmek için yıllarımız vardı, kodları birkaç kez yeniden yazabilirdik. Bunu yapabilecek kaynaklara ve insanlara sahiptik. Fakat yapmadık.”

Yine 2001 yılından 2009 yılına kadar Symbian arayüzleri üzerinde çalışan Juhani Risku ise, kendi takımının Symbian’ı geliştirmek için 500 kadar öneride bulunduğunu, fakat bunlardan hiç birinin kabul edilmediğini anlatmış.
“Şirket bir komite tarafından yönetiliyordu, Sovyet stili bir bürokrasi gibi.”

Onun anlattıklarına göre, 2002 yılında Symbian telefonlar için 3 boyutlu kullanıcı arayüzleri önerdiğini, ki o dönemde Nokia bu konuda rakipsiz olacaktı; fakat ürün başına $ 2,05 bir yük geleceği için, önerileri reddedilmiş. Samsung ve Lg 3 boyutlu kullanıcı arayüzlerini piyasaya 2009 yılında sürmüşlerdi. Yine Nokia, 2006 yılında 3 boyutlu arayüzüyle N95’i piyasaya çıkarmıştı, ve eğer önerileri hayata geçseydi bu yaz tamamen 3 boyutlu kullanıcı arayüzünü kullanan ürünler piyasada olacaktı.

Son olarak, makalenin başında görüşlerine yer verilen ve şirkette 1999-2007 yılları arasında görev alan Ari Hakkarainen, “2004 yılında, online uygulama mağazası fikrini ortaya attığımızda, orta ve üst yönetimi ikna etmeye çalıştık. Fakat hiçbir yolu yoktu” diyerek şirketin durumunu sıkı Bürokratik yapıya dayalı bir organizasyon kültürü olarak tanımlamış. Talepler genellikle maliyetler göz önünde bulundurularak reddedilmiş. Kendisi ise, anıları yazmak için 2007 yılında şirketten ayrılmış ve “Behind The Screen” adıyla kendi şirket anılarını yazdığı kitabı 2009 yılında yayınlanmış.

< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi SilverBullet -- 4 Ekim 2010; 11:43:14 >

Sayfa: 1

Benzer içerikler

Ip işlemleri

Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara

KAPAT X

%40
Kazan

%2,8
Kazan

%6,5
Kazan

%25
Kazan

%1,6
Kazan

%3,2
Kazan

%5,5
Kazan

%3,2
Kazan

%5
Kazan

%3,2
Kazan

%5
Kazan

%2
Kazan

Alışveriş Yaptıkça Para Kazan Harekete Geç »