DAHA ÇOK KADINLARDA GÖRÜLÜYOR Ailesinde kireçlenme görülen kişilerde görülme sıklığı daha fazladır. Genetik yatkınlık söz konusudur. Aynı zamanda kilosu fazla olan kişilerde de görülmektedir. Çünkü kilo otomatik olarak yıpranmış kıkırdağa binen yükü artırıyor. Ayakta mesela bir birim yerine iki birim yük binerken, çömelince kilosu fazla olan kişilerde on katı daha fazla aşınma olmaktadır. Yani kilosu olanlarda bu süreç daha hızlı ilerlemektedir. Kilo, çeşitli kronik hastalıklara bağlı ilaç kullanımı, özellikle kortizon birer risk faktörüdür. |
KONTROLSÜZ SPOR VE OBEZİTE DİZLERDEKİ KİREÇLENMEYİ TETİKLİYOR (2. sayfa)
-
-
HAYAT KALİTESİNİ DÜŞÜRÜYOR
Dizlerde kireçlenmenin en kötü tarafı da yavaş yavaş ilerlemesidir. Sabit bir şekilde durmaz. İstediğiniz her şeyi yapamamaya başlarsınız. İlerleyen dönemlerde de hareket kısıtlılığı başlıyor. Yürüyemiyor, merdiven çıkamıyor, çömelmeyi yapamaz hale geliyorsunuz. Hem ağrıdan dolayı hem de hareketlerin kısıtlanması sonucunda hayat kalitesi de düşüyor. Bir süre sonra kronik ağrının sebep olduğu psikolojik sorunlar da kendini baş göstermeye başlıyor.
-
TEDAVİ YÖNTEMLERİ
Henüz ciddi bir kıkırdak aşınması olmayan bir olguya sadece kas güçlendirme egzersizleri vererek ağrısını giderebiliriz. Kireçlenme dediğimiz kıkırdak aşınması bir diğer adıyla sıvı kaybı arttıkça, ilerledikçe tedavi yöntemi de değişiyor. Bir basamak üstteki hastaya ağrı kesici, ilaç, buz veya egzersiz tedavisi yöntemini uyguluyoruz. Bu üçlü tedavi yönteminde, hastaların yüzde 60'ında ağrıyı kontrol altına alabiliyoruz. Aşınma bir kademe daha ilerlediğinde, kıkırdak güçlendirici ilaçları destek olarak verebiliyoruz. Aşınmanın bir kademe daha arttığı hastalarda eklem içi enjeksiyonlar yapılabilir. Eklem içi enjeksiyonlarda özellikle genç yaş grubunda PRP dediğimiz insanın kendi kanından elde edilen bir serumun yine o dize verilmesidir. Bunu dize uyguladığımız zaman aşınan kıkırdaktaki tamir sürecini hızlandırır. Kıkırdak aşınması tamir olduğu zaman doğal olarak sürtünme de azalıyor. Sürtünme azalınca ağrı da azalır. İleri yaşlardaki kişilerde görülen sıvı kaybında ise yapay eklem sıvısı dediğimiz dışarıdan yapılan bir iğne var. Onu da yapabiliriz. Son aşamadaki tedavi ise diz protezi uygulamasıdır.
-
KENDİMİZİ NASIL KORUYACAĞIZ?
Burada en önemli nokta kilo. Kilomuz kontrol altında olmalı. Genel olarak kas sistemi güçlü olduğu zaman iskelet sistemine binen yük azalır. Bu durum dizlerimiz için de geçerli. Kas iskelet sistemimiz güçlü ise dizlerimize binen yük de azalır. Sonuç olarak bacak kaslarımızı güçlendirmeliyiz. Bunun en basit yolu da yürüyüştür. Yürüyüşte hem dizin altındaki kaslar, hem de dizin üstündeki kaslar güçlenir. Bu şekilde eklemlere binen yük azalmış oluyor. Aynı zamanda uyluk kaslarını güçlendirici egzersizler var. Bu egzersizleri yapmalıyız. Mümkün olduğunca hastalarıma ve bu hastalığa yakalanmak istemeyenlere spor amaçlı merdiven yerine düz yolda yürüyüş yapmalarını öneriyorum. Çünkü merdiven dizlere fazladan yük veriyor. Bu yüzden düz yolda yürüyüş yapmalıyız ve kilomuzu kontrol altında tutmalıyız.
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
-
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X