Şekil A, saçmalığın daniskası.
3 yıl kullandığım A200 AMG'yi satmış bulunmaktayım.
İyi kötü 3 yılımız geçti, çok fazla yol yapmam, ben aldıktan sonra 3 yılda 45 bin km yaptım sadece.
Araçtan genel olarak memnunum ancak bu aracı düşünenler hayal kırıklığına uğramasın, beklenti önemli.
+'ları
İyi kaçıyor.
İyi yol tutuyor.
Koltukları gayet iyi.
Direksiyon tepkileri suni değil. Her şeyi hissettiriyor.
Tam bir pist aracı. (Çok defa piste çıktım, ciddi keyif veriyor)
-'leri
Yakıt tüketimi çok.
İnce yanak lastik, çok kez patlattım.
Vasat seviye konfor.
Boğuk iç mekan, çok dar arka koltuklar.
İstanbul gibi bir şehre asla uyumlu değil.
Günlük kullanıma uygun değil.
AMG paket yorumu:
Şık tampon detayları, şık jantlar. Füme renk, çok şık duruyor.
Öte yandan;
Bir laf vardı, Mercedes AMG paket E serisi dışında alınmaz diye. Nerede görsem altına imza atarım.
AMG paketin sertliğini tolere edebilecek minimum seri E serisidir. E serisinin konforuyla anca yumuşuyor araba.
Bu aracı düzgün bir otoban veya pistte kullanmayacaksanız A serisi AMG paketten koşarak uzaklaşın.
Araç şehir içinde adeta taş gibi sekerek gidiyor. Bu kadar kısa ve sert bir araba olamaz.
En ufak bir kasisten bile sekerek geçiyor. Çok değil bakın, hafif hızlı geçin arabanın ön konsolu kopacakmış gibi geliyor.
Arnavut kaldırımlı yoldan neredeyse duracak seviye yavaş geçmeniz gerekiyor, biraz hızlanınca çıkan titremeyi ve sesi kafanız ve vücudunuz asla kaldıramıyor.
İstanbul'da hemen her yere konuşlandırılmış büyük kasislerden kağnı gibi geçmezseniz arabanın süspansiyonun patlak olabileceğini bile düşünebilirsiniz.
Aracıma binen arkadaşlarımın birçoğu muhabbeti açılınca ciddi anlamda aracın çok sert ve konforsuz olduğunu dile getiriyor. Ancak pistte iyi keyif veriyor gergin araç deyip geçiştiriyorum.
Arabada trim sesi yok sayılır ancak rogar kapagıydı, kasisiydi, yol yamasıydı, ufak bir taşıydı, pürüzüydü her şeyi kıçınızın altında hissediyorsunuz, kopan şangırtıyı da arabanın konsolundan ve direksiyondan ciddi şekilde hissediyorsunuz gerisini, siz düşünün.
Malum kanal yeni video yüklemiş. Cadı avına gerek yok bilmem ne burjuvazi diyeyim, bilen bilir, bilmeyen de izler öğrenir zaten. Link paylaşmak serbest ise mesajı düzenleyip eklerim.
Kanal zaten al sat işi yapıyor. Piyasayı güç birliğiyle manipüle etmeye çalışan kesimlerden biri.
Videonun özeti,
650.000 TL'ye BMW 525 almışlar. Burada önemli olan paranın miktarı veya arabanın modeli değil.
Arabanın kaporası dolar düşükken verilmiş, dolar artınca da sahibi satmaktan vazgeçmeye çalışmış. Ancak kapora alınmasına rağmen satmaktan vazgeçmek suç olduğu için aracı almışlar.
Akabinde de arabayı teslim aldık, şuan 650.000 TL'ye bu arabanın muadili yok diyor.
Muadillerine bakıldığı zaman 800.000-850.000 TL civarında çıkıyor cidden, bu fiyata muadili yok.
525 piyasasını bir zamandır takip ettiğim için video dikkatimi çekti.
Hem ilan sayısında hem de fiyatlandırmalarda çok ciddi değişiklikler oldu.
Bu duruma hepimiz aşinayız, artık tepki veremez hale geldik.
Ancak sadece 1 youtube kanalının yani iki kişinin piyasaya ne ölçüde zarar verebileceğini durup düşünmek gerek.
Kimse çıkıp da "Yok efendim al satçılar piyasayı etkileyemez, piyasayı etkileyenler başkaları, herkes kendi ekmeğinin peşinde o zaman sen de gir sen de bu işi yap" gibi ithamlarda bulunmasın.
Burası araba piyasası sağlam bir şekilde oturmuş ülke değil, muz cumhuriyeti. Haber bültenindeki sunucu osursa, fiyatlar değişiyor.
Sadece 525 de değil, 520 ve diğer seçenekleriyle düşünürsek bütün bir F10 kasa 520 piyasasındaki arabaların sayısı malum sitede inanılmaz şekilde arttı.
Piyasada en önemli kriter, arz-taleptir. Bu eğri de ciddi şekilde kırıldı. Yıllar önce üç kuruşa aldığı arabası 5-6 kat artınca satıp konuta, yazlığa veya başka bir kanala yatırmak isteyen çok fazla şark kurnazı insan var. Hal böyle olunca piyasadaki arabaların sayısı şu son dönemlerde bile 2'ye katladı.
Birbirleriyle etkileşim haline giren o kadar fazla ilan var ki, "Bu adam 800'e satıyor, demek ki benim arabam 850 eder", "Bak sen, 850'ye temiz bir araç konuldu, benim arabam daha temiz o zaman 900'e koyayım" zinciri kusursuz bir şekilde işliyor. Sonuç ne oldu, arabasını satmayı dahi düşünmeyen insanlar yukarıda bahsettiğim videoların muhteşem reklamlarını da referans alarak el birliğiyle kendi zamlarını yaptılar.
Üstüne basa basa belirtiyorlar, "Dolar 9.50'iken 650.000'ye aldık". Şuan dolar 13.30" Yani ben bu arabayı dolar arttığı için kafamdan 200 bin TL yükseğe koyarım. Alan alır almayan almaz. Ancak iş bu kadar basit değil. Olaylar da burada patlak veriyor. Almayan cidden almıyor. Çünkü alamıyor. 15 gün içinde fiyatların değişmesi sonucu, cebimden neden 200 bin tl fazla çıksın diyor. Haklı. Dolayısıyla piyasanın hitap ettiği kesim eskiden binicilerdi şimdi al-satçılar ve galericiler. Bu büyük sirkülasyonun ve fiyat uçurumunun tek sebebi değil tabi ki, ancak büyük bir etkeni.
Bu adamlar bu işten ciddi gelir elde ediyorlar. Ne yazık ki piyasanın içinden geçerek. 100 kağıta araç alsa, piyasa çakılı kalsa dahi 110 kağıda koyuyor. Çünkü o parayı kazanıp geçinmek zorunda. 100'den giden bütün araba sahipleri bu değişimi görüp 120 yapıyor, çünkü arabaları daha temiz daha düzgün. Al-satçı olan bu arkadaşlar fiyatı güncellenmemiş aynı model arabaları piyasanın suyunu sıkarak arayıp buluyorlar, bu sefer de 130'a koyuyorlar. Satıştaki ilanlar koordine şekilde bu sefer 140 oluyor. Bu reaksiyon kırılmadığı sürece ikinci el piyasasını unutmak gerek. Kötüye gitmeyen bir ekonomide bile piyasayı rezil hale getirmek kolayken, bir de doların bu denli değiştiği duruma bakın.
|
|
GTX TITAN X alındı, hayırlı olsun.
GTA 5 işlemcimin ömrünü yiyor.
|
Bilgisayar patladı
|
BMW X5 mi, Audi Q7 mi ? (2007-2008)
|
BMW X5 mi Audi Q7 mi ? (2007-2008)
|
Son Giriş: 8 ay önce
Son Mesaj Zamanı: 8 ay
Mesaj Sayısı: 391
Gerçek Toplam Mesaj Sayısı: 492
İkinci El Bölümü Mesajları: 10
Konularının görüntülenme sayısı: 60.174 (Bu ay: 2.258)
Toplam aldığı artı oy sayısı: 625 (Bu hafta: 0)
En çok mesaj yazdığı forum bölümü: Motorlu Araçlar Dünyası