"İzmir’de, Ülkü Ocakları Ege Üniversitesi sorumlusu Tarih bölümü öğrencisi Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun (24) kavgada bıçaklanıp öldürülmesiyle ilgili davada, olayda kusuru bulunduğu gerekçesiyle tutuksuz yargılanan eski rektör Candeğer Yılmaz ve edebiyat fakültesinin eski dekanı Ersin Doğer, 10’ar ay hapis cezasına çarptırıldı. Sanıkların bu cezaları, önce iyi hal indirimiyle 8’er ay 10’ar gün hapse, ardından 20’şer bin lira cezaya çevrildi. Eski rektör yardımcısı Atilla Silkü ve eski genel sekreteri Mehmet Bülent Özkan ise beraat etti."

Bunak bir kokana ve harem ağaları, hak ettikleri şekilde hapise girmesinler diye 20 bin lira ile kurtuldular.

Bu memleket, kendini koruyup kollamak isteyen evlatlarına düşmanlık ettikçe iki yakası bir araya gelmeyecek.

Ankara'nın Keçiören ilçesinde bir kadının 'cin çıkartma seansı'nda öldüğü iddia edildi. 

Psikolojik sorunları olduğu belirtilen 30 yaşındaki Özge Nur T., ailesinin yönlendirmesiyle sözde hoca Erdal K.’dan yardım aldı.

Sözde hoca Erdal K., 'cin musallat olduğu'nu öne sürerek, genç kadına cin çıkartma seansı uyguladı. Ardından Sevim Ö. adlı kişi tarafından kadına hacamat yapıldı.

Kurban kesimi sırasında fenalaşan T., kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.

KESİK VE MORLUKLAR TESPİT EDİLDİ

Özge Nur T.’nin sırt ve kollarında morluklar ile hacamat kesiklerini andıran yaralar tespit edilmesi üzerine polis soruşturma başlattı.

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan Selçuk T., 8 ay önce evlendiği Özge Nur T.'nin ilk eşinden bir çocuğu olduğunu, evliliklerinin 6’ncı ayından itibaren sorun yaşamaya başladıklarını söyledi.

Selçuk T., kendi ailesi ve eşinin ailesine durumu anlattığını, annesinin bir tanıdığı aracılığıyla Kayseri’de bulunan sözde hoca Erdal K.'ya ulaşıldığını ifade etti.

"SIRTINA 100 KEZ OKLAVA İLE VURDUM"

Selçuk T., telefonla aradığı cinci hoca Erdal K.'nın, ‘Eşine cinler musallat olmuş; dediklerimi yaparsanız eşini kurtarırım’ dediğini belirtti. 

T. sonrasında yaşananlar şöyle anlattı:

"Önce telefondan dua okudu, eşim rahatladı. Ancak bir süre sonra rahatsızlanınca tekrar aradım, 'Önce eşine 1 kurban keseceksin' dedi. Sonra sırtına hafif şekilde 100 sefer oklava ile vurmamı ve ardından vücudundaki pis kanın temizlenmesi için hacamat yaptırmamız gerektiğini söyledi. Daha sonra da 23 gün kefaret orucu tutmasını istedi. Ben eşimin sırtına, baldır kısmına oklava ile 100 sefer hafif hafif ancak hissedilebilecek bir şekilde dua okuyarak vurdum. Eşimin ailesi ve benim ailem de odada bulunuyordu. Bu esnada 'Cin çık cin çık' diye hep beraber söyledik. Akabinde Sevim Ö. adlı kişiyi eve getirip hacamat tedavisi yaptırdım. Hacamat sırasında odada kadınlar vardı. Bu tedavinin ardından eşim rahat bir şekilde uyudu. Ancak ertesi sabah tekrar rahatsızlandı" dedi.

"KURBAN KESERKEN RAHATSIZLANDI"

Eşinin tekrar rahatsızlanması üzerine aradığı sözde hocanın tavsiyesi üzerine iki tane kurban kestiklerini söyleyen T., "Ancak eşim kendine gelmedi. Bunun üzerine hastaneye götürdük; ancak hastaneye gittiğimizde öldüğünü söylediler" ifadelerini kullandı.

"OKLAVA İLE VURUN DEMEDİM"

Kayseri’de gözaltına alınan sözde hoca Erdal K., sanayide kaynakçı olarak çalıştığını belirterek, "Kadına, dua etmelerini, tövbe etmelerini, zekat ve adaklarını yerine getirmelerini, fakir doyurmalarını söyledim. Kesinlikle oklava ile vurmalarını, hacamat yaptırmalarını söylemedim" dedi.

Erdal K. ayrıca, kendi çapında dini bilgileri olduğu için insanlara tavsiyelerde bulunduğunu, kesinlikle kimseden para almadığını belirtti.

"SIRT VE KOLLARI SİMSİYAHTI"

Genç kadına hacamat yaptığı belirlenen Sevim Ö., "Hacamat için kıyafetini çıkarttığında kadının sırt ve kollarını simsiyah olduğunu gördüm. Ne olduğunu sorduğumda, 'İçine 3 harfliler kaçmış, Kayseri’de bulduğumuz bir hocanın talimatıyla sopa ile vurduk. Bu şekilde içindeki cini öldürmeye çalıştık' dediler. Hacamat yaptıktan sonra kadın biraz rahatladı. Ölümüyle ilgili bir şey bilmiyorum" dedi.

18 YIL HAPİS İSTEMİYLE DAVA

Olayla ilgili gözaltına alınıp, adli kontrolle serbest bırakılan şüphelilerden eşi Selçuk T. hakkında 'Eşe karşı kasten yaralama neticesinde ölüme neden olma', babası Cemal E., annesi Hatun E., kayınvalidesi Zöhre T., hacamat yapan Sevim Ö. ile sözde hoca Erdal K. hakkında ise 'Suça iştirak etme'den 18 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı.

Şimdi şunu merak ediyorum. Bu posttan sonra da beynini kiraya vermiş tipler öslöm dönönö söldöröyörlör diye hönkürmeye başlar mı?... :D

Bu topraklarda TC devleti kimliği taşıyan her genç, her çocuk için aynı şefkatle doluyken tarikat ve cemaat yurtlarında çektikleri işkenceleri son donemde daha Çok görmeye başladık. Enes ailesinin ona yardımcı olmayacağını bildiği için umutsuzluğa düşüp canına kıymış bir evladımız. Artık kimse bu konularda konuşmaya korkmasın. Türkiye Cumhuriyeti Devletini tarikat, cemaat yani eski adlarıyla tekke ve zaviyeler (ki bunların tamamı yabancı istihbaratlardan fonlanır ve onlar kurmuştur", bu ülkeyi bu pisliklerden temizlemeye, bir evladımızı daha bu hale getirip canına kıymasına izin vermeyeceğiz. İşin acı yönü bu çocuğun ailesi çocuğun cehenneme gideceğine inanacak ve belki de kötü anacak.

Daha evvel de başı kesilen bir öğrencinin babası yine katillerin yanında durmuştu - evladının değil

“Ey millet! İyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti, şeyhler, dervişler, müritler, mensuplar memleketi olamaz. En doğru, en gerçek tarikat medeniyet tarikatıdır."(30.8.1925)

Mustafa Kemal ATATÜRK