Rpg (Bunlara benzer) tavsiyeleriniz? (2. sayfa)

quote:

Orijinalden alıntı: AragorN@MIK

Şunu söylemeden geçmeyeyim. Diablo 2, Baldurs Gate 2, Fable Lost Chapters ı forumda tavsiyeler üzerine indirdim. gerçekten gördüğüm en zevksiz rpg lerden.Grafik olarak çekici hiçbir yanları yok o yüzden oynamak bile istemedim. Diablo 2 nekadar sağlam oyun biliyorum ama yıllar önce kaçırdığım için şimdi hiç çekici gelmiyo malesef.

quote:

Orijinalden alıntı: Gokyabgu

quote: Orijinalden alıntı: AragorN@MIK Şunu söylemeden geçmeyeyim. Diablo 2, Baldurs Gate 2, Fable Lost Chapters ı forumda tavsiyeler üzerine indirdim. gerçekten gördüğüm en zevksiz rpg lerden.Grafik olarak çekici hiçbir yanları yok o yüzden oynamak bile istemedim. Diablo 2 nekadar sağlam oyun biliyorum ama yıllar önce kaçırdığım için şimdi hiç çekici gelmiyo malesef.

Bir oyunun grafikleri günümüz standartlarına uymuyor diye bu oyunları zevksiz hale getirmez. Gördüğüm en zevksiz RPGler dersen burada bu oyunların pek çok fanını galeyana getirirsin. Grafikleri eski geldi o yüzden zevk almadım desen daha doğru olur. Çünkü saydığın üç oyun da çoktan oyun tarihine damgasını vurmuştur, bilgisaya RPGsini tanımlayan oyunlardır.

Oblivion meselesine gelirsek. Oblivion iyi bir oyun, ama RPG konusunda büyük sıkıntıları var(dı). Bu eksikler maalesef oyun piyasaya çıktığında çoğu incelemede göz ardı edildi, görülmedi. Çünkü oyun inceleme yazılarının çoğu, maalesef diğer inceleme yazılara bakılarak yazılıyor. Biri iyi not verdimi, oyun da popüler bir isim taşıyorsa insanlar eksilerine bakmadan puan yağdırır. Bir Daggerfall ve Morrowind hayranı olarak Oblivion benim için hayal kırıklığı olmuştu. Yıllarca beklemişim halbuki,

Oblivion'un eksi yönleri neydi:
- Oyunda bütün konuşmaları seslendireceğiz diye dialoglar kısaltılmış, konuşmalar kısa kesilmişti. Bu RPGye yeni başlayan (ve genelde ingilizcesi iyi olmayan) pek çok kişiye cazip geldi. Ayrıca bilmem kim ünlüsünün sesini kullandık seslendirmelerde deyip de oyunun ilk yarım saatinde o karakteri öldürmek de Oblivion'a has bir özelliktir.
- Oyunda şu ana kadar gördüğümüz en kötü (ve en kolaya kaçan) level scaling sistemi vardı. Oyun dünyasında nereye giderseniz gidin, sizin levelinizle aynı levelde ayarlanmış yaratıklar, RPG'nin temel özelliklerinden olan keşfetme, başlarda giremediğin bir bölgeye sonra güçlenip girme olayını bitmişti. Level almanın, karakteri güçlendirmenin asıl mantığı budur. Giremediğiniz yerlere, ulaşadığınız bölgelere ulaşmak. Düz bir çizgide ilerleyen, senaryo ağırlıklı bir RPG'de bu pek sorun olmaz. Ama, geniş alanlarda gezdiğin bir RPGde büyük bir hata. Allah'tan sonra güzel modlar geliştirildi de biz de üzerinde crystal armor ile haraç kesen serserilerden kurtulduk. Levellerin de bir anlamı kalmayınca oyun açık alanda geçen bir FPS'ye dönüyordu bence.
- Zindanlar inanılmaz derecede kendini tekrar ediyordu. Sandıklardan çıkan loot da levele bağlı random olunca yine keşfin bir değeri kalmıyordu.
- Oyunda her bir şeyin okla gösterilmesi, questlerdeki keşfetme, bulma olayını bitiriyordu.
- Ayrıca senaryonun kendisi de oldukça klişeydi, gerçi oyun freeform olduğundan bu aslında o kadar da önemli değildi.
- Grafiklere pek takmam kafayı ama Oblivion görüp görebileceğiniz en kötü NPC yüz modellemesine sahip oyundur. Çoğu karakter kaba kulak olmuş gibiydi, yüzüne bakılmıyor ve gayet de birbirlerine benziyorlardı. İnsanların kurbağadan evrimleştiğine dair salak bir evrim teorisi şekilleniyordu kafanızda.

Hiç mi güzel özelliği yoktu, elbette vardı.
- Yan görevler önceki oyunlara göre oldukça geliştirilmişti. Çok zevkli, değişik görevler vardı aralarında. Bu durum yaşayan bir dünyada olduğunuz hissini artırıyordu. NPCler artık put gibi dikilmiyordu. Yiyor içiyor, geziyor uyuyordu.
- Oynanış sistemi çok rahattı. Tam bir FPS rahatlığında kontrol ediyorduk. Gizlilik oyuna çok güzel yedirilmişti. Fizik motorunun nimetlerinden yararlanabiliyorduk (tuzaklarda falan). Eşya çeşitliliğinin bol olması sizi oyuna bağlıyordu.
- Shivering Island gibi oyunun bence kendisinden bile daha iyi olan, ilginç mekanlara sahip bir eklenti paketi vardı.
- Grafikleri 2006 yılında çıktığında bir devrimdi. Eskiden grafik standardını FPSler belirler, RPGler onu iki üç sene geriden takip ederdi. Ama, Oblivion bunu değiştirdi. Grafikleri ile bizi mest etti, Oblivion piyasanın en iyi grafiklerine sahip oyun oldu. Ormanlar, zindanlar hepsi nefis manzaralar sunuyordu. O zaman yeni almış olduğum 6600GT'yi tam anlamı ile sömüren bir oyundu.

Oyunu ben çıktığı zaman bu eksikler yüzünden kenara koymuş, daha sonra level scaling, quest okları gibi özellikleri düzenleyen modlar yükleyerek tekrar oynamıştım. Sana da tavsiyem oynayacaksan oyunda en azından level scalingi dizginleyen bir mod kurmandır.

quote:

Orijinalden alıntı: Gokyabgu

quote: Orijinalden alıntı: AragorN@MIK Şunu söylemeden geçmeyeyim. Diablo 2, Baldurs Gate 2, Fable Lost Chapters ı forumda tavsiyeler üzerine indirdim. gerçekten gördüğüm en zevksiz rpg lerden.Grafik olarak çekici hiçbir yanları yok o yüzden oynamak bile istemedim. Diablo 2 nekadar sağlam oyun biliyorum ama yıllar önce kaçırdığım için şimdi hiç çekici gelmiyo malesef.

Bir oyunun grafikleri günümüz standartlarına uymuyor diye bu oyunları zevksiz hale getirmez. Gördüğüm en zevksiz RPGler dersen burada bu oyunların pek çok fanını galeyana getirirsin. Grafikleri eski geldi o yüzden zevk almadım desen daha doğru olur. Çünkü saydığın üç oyun da çoktan oyun tarihine damgasını vurmuştur, bilgisaya RPGsini tanımlayan oyunlardır.

Oblivion meselesine gelirsek. Oblivion iyi bir oyun, ama RPG konusunda büyük sıkıntıları var(dı). Bu eksikler maalesef oyun piyasaya çıktığında çoğu incelemede göz ardı edildi, görülmedi. Çünkü oyun inceleme yazılarının çoğu, maalesef diğer inceleme yazılara bakılarak yazılıyor. Biri iyi not verdimi, oyun da popüler bir isim taşıyorsa insanlar eksilerine bakmadan puan yağdırır. Bir Daggerfall ve Morrowind hayranı olarak Oblivion benim için hayal kırıklığı olmuştu. Yıllarca beklemişim halbuki,

Oblivion'un eksi yönleri neydi:
- Oyunda bütün konuşmaları seslendireceğiz diye dialoglar kısaltılmış, konuşmalar kısa kesilmişti. Bu RPGye yeni başlayan (ve genelde ingilizcesi iyi olmayan) pek çok kişiye cazip geldi. Ayrıca bilmem kim ünlüsünün sesini kullandık seslendirmelerde deyip de oyunun ilk yarım saatinde o karakteri öldürmek de Oblivion'a has bir özelliktir.
- Oyunda şu ana kadar gördüğümüz en kötü (ve en kolaya kaçan) level scaling sistemi vardı. Oyun dünyasında nereye giderseniz gidin, sizin levelinizle aynı levelde ayarlanmış yaratıklar, RPG'nin temel özelliklerinden olan keşfetme, başlarda giremediğin bir bölgeye sonra güçlenip girme olayını bitmişti. Level almanın, karakteri güçlendirmenin asıl mantığı budur. Giremediğiniz yerlere, ulaşadığınız bölgelere ulaşmak. Düz bir çizgide ilerleyen, senaryo ağırlıklı bir RPG'de bu pek sorun olmaz. Ama, geniş alanlarda gezdiğin bir RPGde büyük bir hata. Allah'tan sonra güzel modlar geliştirildi de biz de üzerinde crystal armor ile haraç kesen serserilerden kurtulduk. Levellerin de bir anlamı kalmayınca oyun açık alanda geçen bir FPS'ye dönüyordu bence.
- Zindanlar inanılmaz derecede kendini tekrar ediyordu. Sandıklardan çıkan loot da levele bağlı random olunca yine keşfin bir değeri kalmıyordu.
- Oyunda her bir şeyin okla gösterilmesi, questlerdeki keşfetme, bulma olayını bitiriyordu.
- Ayrıca senaryonun kendisi de oldukça klişeydi, gerçi oyun freeform olduğundan bu aslında o kadar da önemli değildi.
- Grafiklere pek takmam kafayı ama Oblivion görüp görebileceğiniz en kötü NPC yüz modellemesine sahip oyundur. Çoğu karakter kaba kulak olmuş gibiydi, yüzüne bakılmıyor ve gayet de birbirlerine benziyorlardı. İnsanların kurbağadan evrimleştiğine dair salak bir evrim teorisi şekilleniyordu kafanızda.

Hiç mi güzel özelliği yoktu, elbette vardı.
- Yan görevler önceki oyunlara göre oldukça geliştirilmişti. Çok zevkli, değişik görevler vardı aralarında. Bu durum yaşayan bir dünyada olduğunuz hissini artırıyordu. NPCler artık put gibi dikilmiyordu. Yiyor içiyor, geziyor uyuyordu.
- Oynanış sistemi çok rahattı. Tam bir FPS rahatlığında kontrol ediyorduk. Gizlilik oyuna çok güzel yedirilmişti. Fizik motorunun nimetlerinden yararlanabiliyorduk (tuzaklarda falan). Eşya çeşitliliğinin bol olması sizi oyuna bağlıyordu.
- Shivering Island gibi oyunun bence kendisinden bile daha iyi olan, ilginç mekanlara sahip bir eklenti paketi vardı.
- Grafikleri 2006 yılında çıktığında bir devrimdi. Eskiden grafik standardını FPSler belirler, RPGler onu iki üç sene geriden takip ederdi. Ama, Oblivion bunu değiştirdi. Grafikleri ile bizi mest etti, Oblivion piyasanın en iyi grafiklerine sahip oyun oldu. Ormanlar, zindanlar hepsi nefis manzaralar sunuyordu. O zaman yeni almış olduğum 6600GT'yi tam anlamı ile sömüren bir oyundu.

Oyunu ben çıktığı zaman bu eksikler yüzünden kenara koymuş, daha sonra level scaling, quest okları gibi özellikleri düzenleyen modlar yükleyerek tekrar oynamıştım. Sana da tavsiyem oynayacaksan oyunda en azından level scalingi dizginleyen bir mod kurmandır.

quote:

Orijinalden alıntı: AragorN@MIK

quote: Orijinalden alıntı: Gokyabgu quote: Orijinalden alıntı: AragorN@MIK Şunu söylemeden geçmeyeyim. Diablo 2, Baldurs Gate 2, Fable Lost Chapters ı forumda tavsiyeler üzerine indirdim. gerçekten gördüğüm en zevksiz rpg lerden.Grafik olarak çekici hiçbir yanları yok o yüzden oynamak bile istemedim. Diablo 2 nekadar sağlam oyun biliyorum ama yıllar önce kaçırdığım için şimdi hiç çekici gelmiyo malesef. Bir oyunun grafikleri günümüz standartlarına uymuyor diye bu oyunları zevksiz hale getirmez. Gördüğüm en zevksiz RPGler dersen burada bu oyunların pek çok fanını galeyana getirirsin. Grafikleri eski geldi o yüzden zevk almadım desen daha doğru olur. Çünkü saydığın üç oyun da çoktan oyun tarihine damgasını vurmuştur, bilgisaya RPGsini tanımlayan oyunlardır. Oblivion meselesine gelirsek. Oblivion iyi bir oyun, ama RPG konusunda büyük sıkıntıları var(dı). Bu eksikler maalesef oyun piyasaya çıktığında çoğu incelemede göz ardı edildi, görülmedi. Çünkü oyun inceleme yazılarının çoğu, maalesef diğer inceleme yazılara bakılarak yazılıyor. Biri iyi not verdimi, oyun da popüler bir isim taşıyorsa insanlar eksilerine bakmadan puan yağdırır. Bir Daggerfall ve Morrowind hayranı olarak Oblivion benim için hayal kırıklığı olmuştu. Yıllarca beklemişim halbuki, Oblivion'un eksi yönleri neydi: - Oyunda bütün konuşmaları seslendireceğiz diye dialoglar kısaltılmış, konuşmalar kısa kesilmişti. Bu RPGye yeni başlayan (ve genelde ingilizcesi iyi olmayan) pek çok kişiye cazip geldi. Ayrıca bilmem kim ünlüsünün sesini kullandık seslendirmelerde deyip de oyunun ilk yarım saatinde o karakteri öldürmek de Oblivion'a has bir özelliktir. - Oyunda şu ana kadar gördüğümüz en kötü (ve en kolaya kaçan) level scaling sistemi vardı. Oyun dünyasında nereye giderseniz gidin, sizin levelinizle aynı levelde ayarlanmış yaratıklar, RPG'nin temel özelliklerinden olan keşfetme, başlarda giremediğin bir bölgeye sonra güçlenip girme olayını bitmişti. Level almanın, karakteri güçlendirmenin asıl mantığı budur. Giremediğiniz yerlere, ulaşadığınız bölgelere ulaşmak. Düz bir çizgide ilerleyen, senaryo ağırlıklı bir RPG'de bu pek sorun olmaz. Ama, geniş alanlarda gezdiğin bir RPGde büyük bir hata. Allah'tan sonra güzel modlar geliştirildi de biz de üzerinde crystal armor ile haraç kesen serserilerden kurtulduk. Levellerin de bir anlamı kalmayınca oyun açık alanda geçen bir FPS'ye dönüyordu bence. - Zindanlar inanılmaz derecede kendini tekrar ediyordu. Sandıklardan çıkan loot da levele bağlı random olunca yine keşfin bir değeri kalmıyordu. - Oyunda her bir şeyin okla gösterilmesi, questlerdeki keşfetme, bulma olayını bitiriyordu. - Ayrıca senaryonun kendisi de oldukça klişeydi, gerçi oyun freeform olduğundan bu aslında o kadar da önemli değildi. - Grafiklere pek takmam kafayı ama Oblivion görüp görebileceğiniz en kötü NPC yüz modellemesine sahip oyundur. Çoğu karakter kaba kulak olmuş gibiydi, yüzüne bakılmıyor ve gayet de birbirlerine benziyorlardı. İnsanların kurbağadan evrimleştiğine dair salak bir evrim teorisi şekilleniyordu kafanızda. Hiç mi güzel özelliği yoktu, elbette vardı. - Yan görevler önceki oyunlara göre oldukça geliştirilmişti. Çok zevkli, değişik görevler vardı aralarında. Bu durum yaşayan bir dünyada olduğunuz hissini artırıyordu. NPCler artık put gibi dikilmiyordu. Yiyor içiyor, geziyor uyuyordu. - Oynanış sistemi çok rahattı. Tam bir FPS rahatlığında kontrol ediyorduk. Gizlilik oyuna çok güzel yedirilmişti. Fizik motorunun nimetlerinden yararlanabiliyorduk (tuzaklarda falan). Eşya çeşitliliğinin bol olması sizi oyuna bağlıyordu. - Shivering Island gibi oyunun bence kendisinden bile daha iyi olan, ilginç mekanlara sahip bir eklenti paketi vardı. - Grafikleri 2006 yılında çıktığında bir devrimdi. Eskiden grafik standardını FPSler belirler, RPGler onu iki üç sene geriden takip ederdi. Ama, Oblivion bunu değiştirdi. Grafikleri ile bizi mest etti, Oblivion piyasanın en iyi grafiklerine sahip oyun oldu. Ormanlar, zindanlar hepsi nefis manzaralar sunuyordu. O zaman yeni almış olduğum 6600GT'yi tam anlamı ile sömüren bir oyundu. Oyunu ben çıktığı zaman bu eksikler yüzünden kenara koymuş, daha sonra level scaling, quest okları gibi özellikleri düzenleyen modlar yükleyerek tekrar oynamıştım. Sana da tavsiyem oynayacaksan oyunda en azından level scalingi dizginleyen bir mod kurmandır.

valla güzel açıklama olmuş saolasın da oyuna olan hevesim de kaçtı gitti :D Hem hiçbir rpg hayranını kızdıracak bi açıklama yapmamaya çalışıyorum :) kendimden biliyorum çünkü bu rol yapma oyunu bi yerde insanın kendi hayatı oluyor. "Ne biçim hayatın var lan" demek gibi bişey olur yoksa karşındaki ne dese haklıdır ozaman :)) Benim puanlamamda da görürsün zaten Spell force ekran kartımla gelmişti. oynadığım ilk oyunlardan. Ozamanlar bana hikayesi falan inanılmaz gelmişti. yok abi böyle bi oyun diye anlatıyodum herkese. Ama şimdi kurdum Titan Questin bol dropları, dragon agesin ışıl ışıl sanki gerçek orta çağ zırhlarından sonra insan daha eskilere dönmek istemiyo.
Zamanında arkadaşım Knight online oynarken "bu ne la bu grafikler ne " demiştim. oyuna bi akşam bi oturdum 3 sene sabah akşam kalkamaz oldum :) Ko nun evde oynananı olsa grafikleri de iyi olsa biraz da hikayesi olsa gibisinden bi arayışlara düştük hadi hayırlısı.

Nwm ve sacred 2 sırada şimdi. bir de onlara bakcam.

açıklamalar için çok teşekkürler.

quote:

Orijinalden alıntı: slyman_b

o modlar neler söyler misin ? level scaling i düzelten

quote:

Orijinalden alıntı: Gokyabgu

quote: Orijinalden alıntı: slyman_b o modlar neler söyler misin ? level scaling i düzelten

Tabi ki. Ben Oscuro's Oblivion Overhaul'u kullandım. Çok da ünlü, şu an hangi versiyonu var bilmiyorum ama. Bu mod yaratıklara belirli bir level aralığı atıyor. Dolayısıyla bazı alanlardaki yaratıklar (leveline göre) çok zor olurken, bazıları ise kolay oluyor. Aynı bir RPG'de ve bence Oblivion'un piyasaya sürülen versiyonunda olması gerektiği gibi. Ayrıca sandıklardan düşen itemler da, size saldıran banditlerin üzerindeki zırhlar, silahlar da levelinize ayarlı değil. Bethesda da Allah'tan Oblivion'da yaptığı hatanın farkına vardı zaten ve Fallout 3'de bir nebze olsun level scaling sistemini düzeltti.

Quest okunu kaldırmak için zebille mod mevcut zaten. Birini seçersin. Bunun dışında oyun çıkalı neredeyse 4 sene olacak. Ekran kartları yerinde durmadı tabi. (Oyun ilk çıktığında hangi ekran kartlarında çalışıyor acaba diye merak ediyorduk) Grafikleri geliştiren yine tonla mod mevcut. Ben denemedim ama ekran kartın yeni ise bu modları da dene. Bir de ana karakterinin yüzünü değiştirebileceğin güzel modlar var. Oyunda karşına çıkan NPCleri değiştiren bir mod ise yok galiba.