Şimdi Ara

Sigorta Zamları indirilsin ve iade edilsin Kampanya Herkes İmzaya (2. sayfa)

Daha Fazla
Bu Konudaki Kullanıcılar: Daha Az
2 Misafir - 2 Masaüstü
5 sn
62
Cevap
1
Favori
4.324
Tıklama
Daha Fazla
İstatistik
  • Konu İstatistikleri Yükleniyor
0 oy
Öne Çıkar
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
Giriş
Mesaj
  • quote:

    Orijinalden alıntı: bal974

    Bu poliçelerin bu kadar çok artmasının bir nedeni de sigorta şirketlerini yolunacak kaz gözüyle gören, kendini uyanık sanan bazı dolandırıcı araç sahipleridir.
    Kaza tutanakları taraflar arasında düzenlendiğinden beri sigorta şirketlerini dolandırmaya başladılar.

    Adam kendisi kusurlu bir kaza yapıyor, sonra bir arkadaşı ile sahte tutatak düzenleyip kendi aracının masrafını arkadaşının sigorta şirketinden karşılıyor.

    Ayrıca güncel otomobillerde ufacık bir kazada bile binlerce tl masraf çıkabilmekte. Servisler ve eksperler sanki ortak çalışıyorlar. Servislerde bazı tamiratlar abartılıyor.

    Sigorta şirketleri de marka-model bazında topladıkları prime karşılık ödedikleri hasar tazmini tutarını karşılaştırıyorlar ve her marka/model için katsayı belirliyorlar.

    Ben birkaç hafta önce iki aracımızın sigortasını yenilettim.
    1999 Honda Accord 3.0 V6 için 203 TL ödedim.
    2005 Volvo S80 T6 için 230 TL ödedim.

    Bazı marka ve modellerde 3-5 katına çıkma durumu yok.
    Önümüzdeki aylarda pazarlamanın kullandığı Opel Combo'nunki de yenilenecek. Bakalım ticari kamyonet olunca nasıl bir fiyat çıkacak.

    Ama bazı marka/modellerde fahiş/kabullenemez artışlar olmuş.

    Selamlar

    Arkadaşlar, dilim döndüğünce bu konuda bazı fikirlerimi belirtmek isterim. Madde madde gidersek sanırım daha doğru ve anlaşılır olacaktır.

    Öncelikle eksper ve servis ilişkisinden bahsedeyim, aşağıda da değinmiş bir arkadaş, onu alıntı yapamadım, pek anlamıyorum forum işinden, her neyse. Eksper ve servis arasında, benim bildiğim, gördüğüm herhangi bir maddi ilişki kesinlikle yoktur. Duyumları hepimiz alıyoruz ama hangi sektörde neler neler duyuyoruz, belge var mı onu söyleyin? Yok. Neyse, eksper ve servis arasında "İşçiliği 200 lira fazla yaz, 100 ünü ben sana paslarım" gibi bir mevzu kesinlikle ve kesinlikle yok. Evet, sigorta şirketinin ödeyeceği hasarlarda işçilikler yüksektir. Bunu eksperler bilmiyor mu? Servisler bilmiyor mu? Şirketler bilmiyor mu? Herkes biliyor. Araç sahibi atıyorum aracını 500 lira işçiliğe yaptıracaktı. Hasar sigorta şirketi tarafından ödeneceği zaman bu meblağ artmaktadır. Neden derseniz, bu işin hakkı şirketin ödediği paradır. Servisler müşterilerini kaybetmemek için düşük ücretli onarım yaparlar. Artı çoğunun çoğu şirketle anlaşması vardır ve % 10-30 arasında iskonto yaparlar. Artık % 10 iskonto kalmadı sanırım % 30 lardan bahsediyorlar. Gün geçtikçe enflasyon artıyor onarım maliyetleri artıyor ama nasıl oluyorsa iskonto oranları da artıyor. Anlamak mümkün değil. Aynı şekilde eksper ücretleri de azalıyor hem de iş yükü artıyor. Tamam rekabet piyasası var ama bir iş yeri gün geçtikçe düşen fiyatlara iş yapıyorsa bu işi daha detaylı incelemek araştırmak gerekli. Sadece müşteri kapayım, sürümden kazanayım diye midir? Yoksa başka katakulli var mıdır? Bilemiyorum. Ama yüksek işçiliklerin sebebini açıklayabildiğimi düşünüyorum. Artı, diyelim ki servisin şirketle anlaşması yok. Şirket diyor ki, hasar ödemesini eğer servise yapacak isem, araç sahibinden vekalet al gel diyor. Vekalet masrafı 70-80 lira. Vekalet almaz, ücret araç sahibine ödenirse, araç sahibi parayı ne zaman getirecek? getirecek mi? Ücreti yüksek görünce, ustam eksik yatmış deyip birazını cebe atacak mı? Ya da açık açık ustam fazla yatmış, beni de gör diyecek mi? Biraz dağınık olmuş olabilir yazdıklarım ama anlaşılır olduğunu düşünüyorum. Kendi içinde de çelişkileri vardır yazdıklarımda ama ücretlerin yüksekliğini doğru bir bakış açısıyla açıklayabildiğimi ve sorulabilecek soruları da ortaya koyduğumu düşünüyorum.

    Eksperlerin rapor tutması. Arkadaşlar, Hazine Müsteşarlığı Ağustos 2012'de Eksperlerce Düzenlenecek KTT'yi sektöre duyurmuştur. Şu an bu uygulamayı başlatan şirketleri duyuyoruz. Ancak sektörün büyük bir çoğunluğunda uygulanmadığından pek bilinirliği yok. Şimdi bu tutanak örneğini koyalım ve bu tutanak olayında çıkabilecek sorunları ve avantajlarını da belirtelim.

     Sigorta Zamları indirilsin ve iade edilsin Kampanya Herkes İmzaya


    Şimdi bu eksper tarafından tutulacak tutanağın avantajlarını yazalım;

    Sahte hasar olayı biter. Eksper anlaşmalı kaza düzenlenmiş ise muhakkak anlar. Araç sahiplerine sahtekarmış gibi muamele edilmesi sona erer. Kaza yapanlar bilir bu durumu az çok, değil mi? Eksperlere yeni bir ekmek kapısı açılmış olur. Küçük hasarların ekspertiz raporları olay yerinde çok çok kısa sürelerde bitebilir. Araç sahibi isterse nakden hasar ödemesi alabilir (Trafik sigortasından ödemelerde bu imkan bulunmaktadır. TTK 1427. maddeye istinaden.) Düşünün, ufak bir hasar oldu diyelim, eksper geldi raporu tuttu, belki yarım saat sonra sana diyecek ki, bürom şurada git raporunu al şirketten paranın tahsil edilmesini iste. Büyük hasarların ekspertizi bu kadar kolay olamaz tabi. Ama kazaların geneli ufak hasarlardır ve araçlar kaza sonrası yürür haldedir. Bu sebepten hem vatandaşın işine yarar, zaman kaybını önler, güven tazeler, sigortalılar sigorta sektörüne tam güvenir ve daha başka değerlerini de sigortalatmaktan imtina etmez. Şu an hanginiz sigorta şirketlerine ve eksperlere güveniyor? Acentenize güvenirsiniz, ustanıza güvenirsiniz. Eksper kanun olarak hasar durumunda hakem kişidir ama eksperi kim ipler kim tanır?

    TRAMER'den asli tali kusur oranı çıkmamaktadır (75-25) Eksperlerin tutacağı tutanak sonrası eksper kanaatiyle bu oranlar tekrar hayata geçebilir. bu uygulama kul hakkına tecavüzdür bence. Nasıl olur da TRAMER asli-tali kusur belirleyemez? Hangi aklın ürünüdür bu, anlamak mümkün değil. Ufak hasarlar hadi neyse de büyük hasarlarda o 25'lik kusur oranı bir araç sahibinin ocağına incir ağacını kolaylıkla dikebilir. Hoş Tahkim Komisyonu TRAMER kusur durumu itirazlarına 75-25 gibi oranlar verebiliyor.

    Gelelim dezavantajlara;

    Eksper dediğiniz adam bir polis bir jandarma değildir. Olay yerine gitti, alkol şüphesi var, ne yapabilir?

    Kaza anında sürücüler asabi olmaktadır. Bu inkar edilemez. Kimse suçunu KABUL ETMEMEKTEDİR. Bir tonluk aracı yönetiyorsun kaza tabi ki olacak kardeşim. Yaradan bizi hata edelim diye yaratmış. Suçluysan suçluyum de, çok mu zor? Değil. Ama yok demeyiz, suç bende özür dilerim demeyiz. Herkes kendini haklı görür. Şu sitede yüzde yüz suçlu olanlar hala ben suçsuzum diyor. Kendilerine de söyledim gerekli başlıklarda, ya kardeşim, park halinden çıkarken hareket halindeki araca çarpıyorsan sen nasıl kusursuz olabilirsin?!?!?! Tali yoldan ana yola çıkarken kazaya sebebiyet veriyorsan nasıl kusursuz olabilirsin? Araç sürücülerinin bilinçlendirilmesi, kaza durumlarının hayatın bir gerçeği olduğu, herkesin başına gelebileceği vatandaşa devamlı deklare edilmeli, kusurlu hareket sonucu kazaya sebebiyet vermenin dünyanın en kötü hareketi olamayacağı anlatılmalıdır. Yahu her saniye bilmem kaç tane kaza oluyor dünya üzerinde.

    Gecenin bir yarısı uzun yolda "kolluk kuvvetinin rapor tutma zorunluluğu" olmadığı bir kaza oldu. Eksper kişisi robocop değildir, uykuya dinlenmeye ihtiyacı vardır. Düzgün bir nöbet sistemiyle bu iş kotarılabilir ama şu an imkansız.

    Raporu tutan kişinin kesinlikle eksper olması gerekli. Bunu vatandaş nasıl anlayacak, nereden bilecek?

    Daha başka avantaj ve dezavantajlar vardır muhakkak. Ben ilk aklıma gelenleri sıraladım.

    Bu yazıyı da servis-eksper anlaşması ve eksperin rapor tutması gerekliliği görüşlerine istinaden yazdım. Naçizane tecrübelerimi aktarmak istedim. Yanlış ve eksik bilgileri düzeltmek istedim. Kimseye de kişisel bir şey yazmadım, istemeden kimseyi kırmak istemem, buradan bunu da belirteyim.




  • quote:

    Orijinalden alıntı: engin_er_26

    quote:

    Orijinalden alıntı: kemal1414

    destekliyorum ve ilk defa böyle bir imza olayına katılıyorum

    yetti artık sustukça tepemize çıkılıyor

    kendi aranda tutanak olayını bize sormadan yürürlüğe koydular sonra bunu suistimal edenler yüzünden başkaları cezasını çekecekmiş ,sigortacılar kendilerini savunacaklarına bir zahmet gidip kazaları kendileri görüp onaylasınlar

    bu durum uzun vade de sigortacılara da zarar verecektir ,onların da bu konuyu savunması değil karşı çıkması gerekiyor yoksa insanlar sigorta işinden kaçmaya başlayacaktır

    eskiden kaza anında polis rapor tutardı, şimdi ise vatandaş kendisi rapor hazırlıyor hal böyle olunca türlü türlü üçkağıtlar dönemsi muhtemeldir, kaza anında en azından bir sigorta experinin gelip rapor tutması daha iyi olur, ayrıca anlaşmalı servisler ile experler arasında da çeşitli şeyler dönmesi muhtemeldir çünkü işin ucunda para var ve para varsa para bazı insanları yoldan çıkarabilir.
    sigorta şirketleri öncelikle bunları gözden geçirmeliler, sonra vatandaşa yüklenmelidirler, ayrıca sigorta şirketlerine kim çanak tutuyor onların bu yaptıkları zamlara kim izin veriyor bir sorgulamak gerekir.

    aynen katılıyorum hocam

    ama kime dokunsan karşına melek çıkıyor ama bu işte bir bozukluk olduğuna göre bu nasıl oluyor diye düşünmeden de edemiyorum




  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sigorta Eksperi


    Gecenin bir yarısı uzun yolda "kolluk kuvvetinin rapor tutma zorunluluğu" olmadığı bir kaza oldu. Eksper kişisi robocop değildir, uykuya dinlenmeye ihtiyacı vardır. Düzgün bir nöbet sistemiyle bu iş kotarılabilir ama şu an imkansız.

    Raporu tutan kişinin kesinlikle eksper olması gerekli. Bunu vatandaş nasıl anlayacak, nereden bilecek?

    Daha başka avantaj ve dezavantajlar vardır muhakkak. Ben ilk aklıma gelenleri sıraladım.

    Bu yazıyı da servis-eksper anlaşması ve eksperin rapor tutması gerekliliği görüşlerine istinaden yazdım. Naçizane tecrübelerimi aktarmak istedim. Yanlış ve eksik bilgileri düzeltmek istedim. Kimseye de kişisel bir şey yazmadım, istemeden kimseyi kırmak istemem, buradan bunu da belirteyim.

    çok güzel anlatmışsınız hocam teşekkürler ve üşenmeden aydınlatıcı bilgiler verdiğiniz için sağolun

    mesajınızın ancak bir bölümünde alıntı yapmak zorunda kaldım diğerleri yanlış olduğu için değil mesajın uzun olmasından dolayı

    sizin bu yazdıklarınızı da okuyunca bu sistemde büyük hatalar olduğu anlaşılıyor ama kanun koyucu alel acele bir şeyler çıkartıyor sonra biz birbirimize düşüyoruz

    eskiden tutanağı polis tutardı ama neye istinaden bu uygulama sonlandırıldı tam bilemiyorum ,daha doğrusu vatandaşa aktarıldığı şekliyle bir sorun vardı,bu da kaza sonrası yolun uzun süre kapalı kalması ve diğer araçlar için tehlike arz etmesiydi

    tamam bu konuda bir haklılık var ama bizim insanımızın üçkağıtçı olduğu da biliniyordu ve neden bu konu düşünülerek bir ek tedbir alınmadı ?

    sonra yeni bir uygulamalar çıkartılıyor denildiğinde biz ek tedbir gibi birşeyler çıkacağını zannetmiştik ama gördüğümüz kadarıyla üçkağıtçılığı engelleme yerine sigorta ücretlerine zam yaparak işi halletme yoluna gittiklerini görüyoruz

    devlet masumu korumak suçluyu cezalandırmak için vardır ama burada gördüğümüz suçluya el sürülmeden masuma ceza çektiriliyor

    madem zorunlu trafik sigortası o zaman bu işi de devletin kendisi yapsın diyeceğiz ama devletimiz zaten kendisi problem çözücü değil aksine problem çıkartıcı olduğundan hangi yöntemi denesen olmuyor

    bu sorunu çözmek gerekiyorsa ya eski sisteme dönülecek yada bu sistemdeki açıklar kapatılacak ,sürekli sigorta poliçesine zam yaparak bu iş nereye varacak




  • Destek.



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi db1903 -- 19 Mart 2013; 10:29:07 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: kemal1414


    eskiden tutanağı polis tutardı ama neye istinaden bu uygulama sonlandırıldı tam bilemiyorum ,daha doğrusu vatandaşa aktarıldığı şekliyle bir sorun vardı,bu da kaza sonrası yolun uzun süre kapalı kalması ve diğer araçlar için tehlike arz etmesiydi

    tamam bu konuda bir haklılık var ama bizim insanımızın üçkağıtçı olduğu da biliniyordu ve neden bu konu düşünülerek bir ek tedbir alınmadı ?

    sonra yeni bir uygulamalar çıkartılıyor denildiğinde biz ek tedbir gibi birşeyler çıkacağını zannetmiştik ama gördüğümüz kadarıyla üçkağıtçılığı engelleme yerine sigorta ücretlerine zam yaparak işi halletme yoluna gittiklerini görüyoruz

    devlet masumu korumak suçluyu cezalandırmak için vardır ama burada gördüğümüz suçluya el sürülmeden masuma ceza çektiriliyor

    madem zorunlu trafik sigortası o zaman bu işi de devletin kendisi yapsın diyeceğiz ama devletimiz zaten kendisi problem çözücü değil aksine problem çıkartıcı olduğundan hangi yöntemi denesen olmuyor

    bu sorunu çözmek gerekiyorsa ya eski sisteme dönülecek yada bu sistemdeki açıklar kapatılacak ,sürekli sigorta poliçesine zam yaparak bu iş nereye varacak

    Ben de kesintili alıntı yaptım, konu dağılmasın diye.

    Neden Kolluk Kuvvetlerinin (çoğu durumda) tutanak tutması sonlandırıldı? Başlıca sebebi Devletin bu yükü sırtından atmak istemesi. Polisin mesaisini ciddi anlamda meşgul eden bir uygulama tutanak tutma görevi.

    Sadece Türk insanı değil Avrupa Amerika insanı da üçkağıtçıdır. Avrupa'da ve Amerika'da sigorta sahtekarlıkları inanın daha fazladır. Hayat sigortalarındaki sahtekarlıkları anlatan filmler var örneğin. Avrupa'da tanıdıklarınız, eşiniz dostunuz vardır. Sorun bakalım ne kadar maddi manevi tazminat alıyorlar, değer kaybı alıyorlar? Araçlarını tamir de ettirmiyorlar. Atıyorum arka tamponda ufak hasar var, Avrupa'da tamir onarım olayı yok. Derhal yenisi. E benim egsoz da arızalandır diyor, hemen yenisi. Bizim burada taş çatlasın 400-500 liraya çıkacak hasar orada 2000 euroya çıkıyor. Gerçekten onlardaki sahtekarlıklar bence daha fazladır.

    Zam konusunda haklısınız. Şirketlerin kasıtlı olarak zarar gösterdiğini iddia edenler bile var.

    Şu an Hazine Müsteşarlığı dedi ki "Eksperi araç sahibi atarsa, ekspertiz faydasız olsa dahi ücretini sigorta şirketi ödeyecek". Eksper ataması yapılıyor, ödeme yok. Ya kardeşim, madem şirketlerle bu konuyu görüş ondan sonra uygulamaya koy. TTK 1426'ya göre ücreti şirket ödemek zorunda evet, hangisi ödüyor? Araç sahibinin atadığı ekspere dosya numarasını dahi zar zor veriyorlar! Aynı dediğiniz gibi, ortaya bir şey atıyorlar ondan sonra kara düzen bir şekilde işler yürüyor. Müdahale yok, ceza yok. Yan sanayi parça kullanmanın cezası çok büyük. Hadi gidin ustalarınıza sorun, eşdeğer parça adı altında ne tür parçaların araçlara tedarik edildiğini.

    Bence teminatları da şirketler belirlemeli. Şu an maddi kaza başına 25.000 TL örneğin teminat. Şirket kademeli teminat versin. İsteyen 5.000 TL lik teminat satın alsın. Ufak kaza yapsan da aynı büyük kaza yapsan da aynı sonuçta. Adam köyde yaşıyor mesela, zaten kaç tane araba var ki kaza yapsın? O da aynı parayı ödeyecek ben de, mantık nerede? Bundan sonra sanırım şehir farklılıkları da ortadan kalkacak. Bence ileride bu olacaktır, teminatı da sen seçeceksin, dolayısıyla az prim ödeyeceksin. Şirketler daha fazla kar edecek mutlu olacak, sen de az prim ödeyerek mutlu olacaksın. Şu an 25.000 tl lik teminata ortalama bir binek araç 200-250 tl prim ödeniyor. Bunu atıyorum 5.000 tlye çekersen ödersin 100 lira? Kim karlı? İki taraf da karlı. 10.000 TL teminat 150 olur örneğin, şirket hala karlı. Teminat azaldıkça aynı oranda indirim olmaz, bunu örneklemeye çalıştım.

    Tahminimce eksper sayısı arttırılarak rapor düzenleme olayı eksperlere verilecek tamamen. Bu benim şahsi görüşüm. Şu anki eksper sayısı kesinlikle yetmez. Hem her şehirde eksper olacaktır yine. Bence gayet mantıklı bir uygulama olur. Herkes memnun kalır. Madde madde yazdıklarınıza cevap vermeye çalıştım. Çok güzel konulara değinmişsiniz, sektörden misiniz acaba?




  • quote:

    Orijinalden alıntı: em007re

    Temmuz 2008 tarihinden itibaren Hazine Müsteşarlığı yerine sigorta şirketleri tarafından
    belirlenmeye başlayan trafik sigortası primlerinde 4 yıl içerisinde yüzde 100’den daha fazla zam yapıldı.
    En yüksek çıkış bu yılın ikinci yarısında ortaya çıktı

    Taşıt Sigorta zamları 2 katından da fazla zamlar oldu ... taksile 2 katına hatta biraz daha yüksek zamlar yapıldı..
    Ama bilinmeyen ticari araçlar...örneğin babam otobüs işetmeciliği yapıyor orta seviyeli bir araç 15 yaşında bir otobüs
    nerdeyse heryıl 2000 tl gibi sigorta ücreti istenirken 2013 senesinde 11000 TL para istendi en ufak kazası falan olmadı geçtiğimiz senelerde...
    abartı bir zam oranı var .. kendi aracım içinde 2 katı para ödedim... Artık herşeye zam yapıyorlar bilmiyorlarki özel sektörde çalışanların çoğu zam almıyor..
    Artık zamlara itiraz edelim kampalarımızla... Teşekkürler....

    İmza için linke tıklayalım
    https://www.change.org/tr/kampanyalar/t-c-h%C3%BCk%C3%BCmeti-ta%C5%9F%C4%B1t-sigorta-zamlar%C4%B1-indirilsin

     Sigorta Zamları indirilsin ve iade edilsin Kampanya Herkes İmzaya


     Sigorta Zamları indirilsin ve iade edilsin Kampanya Herkes İmzaya


    İmzaladım, kampanya için teşekkürler umarım yeterli katılımcıyla dikkate değer bir kampanya olur.




  • Şimdiden Destek veren Tüm Arkaşlarımıza Teşekürederim... Daha Çok imza İçin Facebook Yada twitter da da yayınlayamalım imzayı attıktan sonra paylaş butonu var sitede....Daha Çok destekçimiz olsun... Tekrar Teşekkürler...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sigorta Eksperi

    quote:

    Orijinalden alıntı: kemal1414


    eskiden tutanağı polis tutardı ama neye istinaden bu uygulama sonlandırıldı tam bilemiyorum ,daha doğrusu vatandaşa aktarıldığı şekliyle bir sorun vardı,bu da kaza sonrası yolun uzun süre kapalı kalması ve diğer araçlar için tehlike arz etmesiydi

    tamam bu konuda bir haklılık var ama bizim insanımızın üçkağıtçı olduğu da biliniyordu ve neden bu konu düşünülerek bir ek tedbir alınmadı ?

    sonra yeni bir uygulamalar çıkartılıyor denildiğinde biz ek tedbir gibi birşeyler çıkacağını zannetmiştik ama gördüğümüz kadarıyla üçkağıtçılığı engelleme yerine sigorta ücretlerine zam yaparak işi halletme yoluna gittiklerini görüyoruz

    devlet masumu korumak suçluyu cezalandırmak için vardır ama burada gördüğümüz suçluya el sürülmeden masuma ceza çektiriliyor

    madem zorunlu trafik sigortası o zaman bu işi de devletin kendisi yapsın diyeceğiz ama devletimiz zaten kendisi problem çözücü değil aksine problem çıkartıcı olduğundan hangi yöntemi denesen olmuyor

    bu sorunu çözmek gerekiyorsa ya eski sisteme dönülecek yada bu sistemdeki açıklar kapatılacak ,sürekli sigorta poliçesine zam yaparak bu iş nereye varacak

    Ben de kesintili alıntı yaptım, konu dağılmasın diye.

    Neden Kolluk Kuvvetlerinin (çoğu durumda) tutanak tutması sonlandırıldı? Başlıca sebebi Devletin bu yükü sırtından atmak istemesi. Polisin mesaisini ciddi anlamda meşgul eden bir uygulama tutanak tutma görevi.

    Sadece Türk insanı değil Avrupa Amerika insanı da üçkağıtçıdır. Avrupa'da ve Amerika'da sigorta sahtekarlıkları inanın daha fazladır. Hayat sigortalarındaki sahtekarlıkları anlatan filmler var örneğin. Avrupa'da tanıdıklarınız, eşiniz dostunuz vardır. Sorun bakalım ne kadar maddi manevi tazminat alıyorlar, değer kaybı alıyorlar? Araçlarını tamir de ettirmiyorlar. Atıyorum arka tamponda ufak hasar var, Avrupa'da tamir onarım olayı yok. Derhal yenisi. E benim egsoz da arızalandır diyor, hemen yenisi. Bizim burada taş çatlasın 400-500 liraya çıkacak hasar orada 2000 euroya çıkıyor. Gerçekten onlardaki sahtekarlıklar bence daha fazladır.

    Zam konusunda haklısınız. Şirketlerin kasıtlı olarak zarar gösterdiğini iddia edenler bile var.

    Şu an Hazine Müsteşarlığı dedi ki "Eksperi araç sahibi atarsa, ekspertiz faydasız olsa dahi ücretini sigorta şirketi ödeyecek". Eksper ataması yapılıyor, ödeme yok. Ya kardeşim, madem şirketlerle bu konuyu görüş ondan sonra uygulamaya koy. TTK 1426'ya göre ücreti şirket ödemek zorunda evet, hangisi ödüyor? Araç sahibinin atadığı ekspere dosya numarasını dahi zar zor veriyorlar! Aynı dediğiniz gibi, ortaya bir şey atıyorlar ondan sonra kara düzen bir şekilde işler yürüyor. Müdahale yok, ceza yok. Yan sanayi parça kullanmanın cezası çok büyük. Hadi gidin ustalarınıza sorun, eşdeğer parça adı altında ne tür parçaların araçlara tedarik edildiğini.

    Bence teminatları da şirketler belirlemeli. Şu an maddi kaza başına 25.000 TL örneğin teminat. Şirket kademeli teminat versin. İsteyen 5.000 TL lik teminat satın alsın. Ufak kaza yapsan da aynı büyük kaza yapsan da aynı sonuçta. Adam köyde yaşıyor mesela, zaten kaç tane araba var ki kaza yapsın? O da aynı parayı ödeyecek ben de, mantık nerede? Bundan sonra sanırım şehir farklılıkları da ortadan kalkacak. Bence ileride bu olacaktır, teminatı da sen seçeceksin, dolayısıyla az prim ödeyeceksin. Şirketler daha fazla kar edecek mutlu olacak, sen de az prim ödeyerek mutlu olacaksın. Şu an 25.000 tl lik teminata ortalama bir binek araç 200-250 tl prim ödeniyor. Bunu atıyorum 5.000 tlye çekersen ödersin 100 lira? Kim karlı? İki taraf da karlı. 10.000 TL teminat 150 olur örneğin, şirket hala karlı. Teminat azaldıkça aynı oranda indirim olmaz, bunu örneklemeye çalıştım.

    Tahminimce eksper sayısı arttırılarak rapor düzenleme olayı eksperlere verilecek tamamen. Bu benim şahsi görüşüm. Şu anki eksper sayısı kesinlikle yetmez. Hem her şehirde eksper olacaktır yine. Bence gayet mantıklı bir uygulama olur. Herkes memnun kalır. Madde madde yazdıklarınıza cevap vermeye çalıştım. Çok güzel konulara değinmişsiniz, sektörden misiniz acaba?

    hocam çok güzel konulara değinmişsiniz tebrik ederim ,keşke tüm sigortacılar bu zihniyette olsa böylece hem üzüm yeriz hemde bağcı memnun olur :)

    yalnız anlamadığım bir düzenleme getirecekleri zaman bu işin uzmanlarına hiç sormuyorlar mı ?

    yok hocam ben sektörden değilim ama araştırmayı severim,aynı zamanda emekli olunca vaktimizi faydalı konulara ayırmaya çalışıyorum :)

    saygılar




  • tüm sigortacılar zaten bu zihniyette ama siz anlamak istemiyorsunuz eksperin yazdıklarını biz yıllardır konuşuyoruz yeri gelir şirketi savunurum yeri gelir sigortalıyı kim haklıysa fiyat yüksekliği konusunda sigortalılara katılıyorum özellikle trafik fiyatlarındaki saçma düzene karşıyım

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • ayrıca kimseyi banlamak size düşmez bu böyle biline

    < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >
  • sonuna kadar destek.imzamı attım.bu arada protestoya facebooktan da destek çıkmak isteyenler için

    http://www.facebook.com/groups/123408697845762/
  • desteğe devam
  • geçen seneye kadar zarar etmeyen sigortacılar birden bire zarar etmeye başladı bunun sebebi nedir ?

    ne gibi önlemler alınıyor ?

    her sene düşen primlerimiz artık düşmeyip artmaya başladı buna rağmen yetmiyormuş ,peki ne kadar ödersek yeterli olacak ?
  • nedense bu sigortalardaki artışı destekleyenler hep sigortacı oluyor...
  • bende imzaladım , umarım sesimizi duyurabiliriz ...
  • quote:

    Orijinalden alıntı: poman

    bende imzaladım , umarım sesimizi duyurabiliriz ...


    sayı çok fazlalaşır ama malesef bu bölüme fazla kimse bakmadığından katılım az görülüyor o nedenle mesaj sayısını yükselterek görünür yapabilirsek destek birden artacağı kanaatindetim


    tabi hem ortalığı yıkıp hemde destek vermeyecek arkadaşlara da teessüf etmek lazım



    < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi kemal1414 -- 20 Mart 2013; 1:18:04 >
  • quote:

    Orijinalden alıntı: laptop arası köfte

    nedense bu sigortalardaki artışı destekleyenler hep sigortacı oluyor...

    hocam boşverin cevap vermeyin ben blokladım yazdıklarını bile görmüyorum
  • quote:

    Orijinalden alıntı: Sigorta Eksperi

    Arkadaşlar, dilim döndüğünce bu konuda bazı fikirlerimi belirtmek isterim. Madde madde gidersek sanırım daha doğru ve anlaşılır olacaktır.

    Öncelikle eksper ve servis ilişkisinden bahsedeyim, aşağıda da değinmiş bir arkadaş, onu alıntı yapamadım, pek anlamıyorum forum işinden, her neyse. Eksper ve servis arasında, benim bildiğim, gördüğüm herhangi bir maddi ilişki kesinlikle yoktur. Duyumları hepimiz alıyoruz ama hangi sektörde neler neler duyuyoruz, belge var mı onu söyleyin? Yok. Neyse, eksper ve servis arasında "İşçiliği 200 lira fazla yaz, 100 ünü ben sana paslarım" gibi bir mevzu kesinlikle ve kesinlikle yok. Evet, sigorta şirketinin ödeyeceği hasarlarda işçilikler yüksektir. Bunu eksperler bilmiyor mu? Servisler bilmiyor mu? Şirketler bilmiyor mu? Herkes biliyor. Araç sahibi atıyorum aracını 500 lira işçiliğe yaptıracaktı. Hasar sigorta şirketi tarafından ödeneceği zaman bu meblağ artmaktadır. Neden derseniz, bu işin hakkı şirketin ödediği paradır. Servisler müşterilerini kaybetmemek için düşük ücretli onarım yaparlar. Artı çoğunun çoğu şirketle anlaşması vardır ve % 10-30 arasında iskonto yaparlar. Artık % 10 iskonto kalmadı sanırım % 30 lardan bahsediyorlar. Gün geçtikçe enflasyon artıyor onarım maliyetleri artıyor ama nasıl oluyorsa iskonto oranları da artıyor. Anlamak mümkün değil. Aynı şekilde eksper ücretleri de azalıyor hem de iş yükü artıyor. Tamam rekabet piyasası var ama bir iş yeri gün geçtikçe düşen fiyatlara iş yapıyorsa bu işi daha detaylı incelemek araştırmak gerekli. Sadece müşteri kapayım, sürümden kazanayım diye midir? Yoksa başka katakulli var mıdır? Bilemiyorum. Ama yüksek işçiliklerin sebebini açıklayabildiğimi düşünüyorum. Artı, diyelim ki servisin şirketle anlaşması yok. Şirket diyor ki, hasar ödemesini eğer servise yapacak isem, araç sahibinden vekalet al gel diyor. Vekalet masrafı 70-80 lira. Vekalet almaz, ücret araç sahibine ödenirse, araç sahibi parayı ne zaman getirecek? getirecek mi? Ücreti yüksek görünce, ustam eksik yatmış deyip birazını cebe atacak mı? Ya da açık açık ustam fazla yatmış, beni de gör diyecek mi? Biraz dağınık olmuş olabilir yazdıklarım ama anlaşılır olduğunu düşünüyorum. Kendi içinde de çelişkileri vardır yazdıklarımda ama ücretlerin yüksekliğini doğru bir bakış açısıyla açıklayabildiğimi ve sorulabilecek soruları da ortaya koyduğumu düşünüyorum.

    Eksperlerin rapor tutması. Arkadaşlar, Hazine Müsteşarlığı Ağustos 2012'de Eksperlerce Düzenlenecek KTT'yi sektöre duyurmuştur. Şu an bu uygulamayı başlatan şirketleri duyuyoruz. Ancak sektörün büyük bir çoğunluğunda uygulanmadığından pek bilinirliği yok. Şimdi bu tutanak örneğini koyalım ve bu tutanak olayında çıkabilecek sorunları ve avantajlarını da belirtelim.

     Sigorta Zamları indirilsin ve iade edilsin Kampanya Herkes İmzaya


    Şimdi bu eksper tarafından tutulacak tutanağın avantajlarını yazalım;

    Sahte hasar olayı biter. Eksper anlaşmalı kaza düzenlenmiş ise muhakkak anlar. Araç sahiplerine sahtekarmış gibi muamele edilmesi sona erer. Kaza yapanlar bilir bu durumu az çok, değil mi? Eksperlere yeni bir ekmek kapısı açılmış olur. Küçük hasarların ekspertiz raporları olay yerinde çok çok kısa sürelerde bitebilir. Araç sahibi isterse nakden hasar ödemesi alabilir (Trafik sigortasından ödemelerde bu imkan bulunmaktadır. TTK 1427. maddeye istinaden.) Düşünün, ufak bir hasar oldu diyelim, eksper geldi raporu tuttu, belki yarım saat sonra sana diyecek ki, bürom şurada git raporunu al şirketten paranın tahsil edilmesini iste. Büyük hasarların ekspertizi bu kadar kolay olamaz tabi. Ama kazaların geneli ufak hasarlardır ve araçlar kaza sonrası yürür haldedir. Bu sebepten hem vatandaşın işine yarar, zaman kaybını önler, güven tazeler, sigortalılar sigorta sektörüne tam güvenir ve daha başka değerlerini de sigortalatmaktan imtina etmez. Şu an hanginiz sigorta şirketlerine ve eksperlere güveniyor? Acentenize güvenirsiniz, ustanıza güvenirsiniz. Eksper kanun olarak hasar durumunda hakem kişidir ama eksperi kim ipler kim tanır?

    TRAMER'den asli tali kusur oranı çıkmamaktadır (75-25) Eksperlerin tutacağı tutanak sonrası eksper kanaatiyle bu oranlar tekrar hayata geçebilir. bu uygulama kul hakkına tecavüzdür bence. Nasıl olur da TRAMER asli-tali kusur belirleyemez? Hangi aklın ürünüdür bu, anlamak mümkün değil. Ufak hasarlar hadi neyse de büyük hasarlarda o 25'lik kusur oranı bir araç sahibinin ocağına incir ağacını kolaylıkla dikebilir. Hoş Tahkim Komisyonu TRAMER kusur durumu itirazlarına 75-25 gibi oranlar verebiliyor.

    Gelelim dezavantajlara;

    Eksper dediğiniz adam bir polis bir jandarma değildir. Olay yerine gitti, alkol şüphesi var, ne yapabilir?

    Kaza anında sürücüler asabi olmaktadır. Bu inkar edilemez. Kimse suçunu KABUL ETMEMEKTEDİR. Bir tonluk aracı yönetiyorsun kaza tabi ki olacak kardeşim. Yaradan bizi hata edelim diye yaratmış. Suçluysan suçluyum de, çok mu zor? Değil. Ama yok demeyiz, suç bende özür dilerim demeyiz. Herkes kendini haklı görür. Şu sitede yüzde yüz suçlu olanlar hala ben suçsuzum diyor. Kendilerine de söyledim gerekli başlıklarda, ya kardeşim, park halinden çıkarken hareket halindeki araca çarpıyorsan sen nasıl kusursuz olabilirsin?!?!?! Tali yoldan ana yola çıkarken kazaya sebebiyet veriyorsan nasıl kusursuz olabilirsin? Araç sürücülerinin bilinçlendirilmesi, kaza durumlarının hayatın bir gerçeği olduğu, herkesin başına gelebileceği vatandaşa devamlı deklare edilmeli, kusurlu hareket sonucu kazaya sebebiyet vermenin dünyanın en kötü hareketi olamayacağı anlatılmalıdır. Yahu her saniye bilmem kaç tane kaza oluyor dünya üzerinde.

    Gecenin bir yarısı uzun yolda "kolluk kuvvetinin rapor tutma zorunluluğu" olmadığı bir kaza oldu. Eksper kişisi robocop değildir, uykuya dinlenmeye ihtiyacı vardır. Düzgün bir nöbet sistemiyle bu iş kotarılabilir ama şu an imkansız.

    Raporu tutan kişinin kesinlikle eksper olması gerekli. Bunu vatandaş nasıl anlayacak, nereden bilecek?

    Daha başka avantaj ve dezavantajlar vardır muhakkak. Ben ilk aklıma gelenleri sıraladım.

    Bu yazıyı da servis-eksper anlaşması ve eksperin rapor tutması gerekliliği görüşlerine istinaden yazdım. Naçizane tecrübelerimi aktarmak istedim. Yanlış ve eksik bilgileri düzeltmek istedim. Kimseye de kişisel bir şey yazmadım, istemeden kimseyi kırmak istemem, buradan bunu da belirteyim.

    Olayları bir eksperin gözünden objektif olarak çok güzel açıklamışsınız.
    Umarım tez zamanda sizin bahsettiğiniz açıkları bir şekilde kapatırlar da mağduriyetimiz sona erer.




  • arkadaşlar lütfen konuyu siyasete çekip amacından saptırmayalım ayrıca bizim itirazımız sigorta yaptırmaya değil poliçelerin aşırı derece yükseltilmesine

    tabi aynı zaman da sistemde ki hataları eleştiriyoruz ,yukarıda bir eksper arkadaş durumu çok güzel anlatmış amaç bağcıyı dövmek değil üzüm yemek ama o üzümü yerken boğazımıza takılmadan yiyelim istiyoruz

    benim hem trafik sigortam hemde kaskom aralık ayına kadar var ve ben eski sisteme göre yaptırdığım halde kredi kartımın % 80 civarını tutan kalemler sigorta ve vergiyi kapsıyor ,bu durumda poliçeler daha da yükseleceğine göre o zaman ben nasıl kasko yaptıracağım ? 27 sene bir gün dahi aksatmadan sigortamı yaptırdım ve bu güne kadar sigortadan bir kuruş dahi almadım

    amaç mümkünse herkesin kasko yaptırması değilmi ? ve son zamanlarda kasko yaptıran sayısı gerçekten çoğalmıştı ama ücret yükselirse tekrar düşmeye başlayacaktır ,bu durumda hem biz hem de sigortacılar kaybecektir

    mutlaka bir çözüm bulunmalı ama bu çözüm sürekli zam olmamalı ,sistemde olan açıklar kapatılmalı

    birde yeni sistem bana çok karışık geliyor ,özellikle orijinal yerine muadil olayı ucu açık bir uygulama gibi geliyor ,aslında muadil demek aynı kalite ve özellikte olması demek ama bizde bu durum yan sanayi olarak algılanıyor ve böyle olunca da misal orijinali 1000 tl. olan bir parçanın muadili 800 tl.lik orta kalite olabileceği gibi 500 tl.lik uyduruk bir parça da olabilir

    ben kalp kırmayı sevmeyen bir insanım ama özellikle bazı şahıslar sürekli tahrik edici sözler söylüyorlar,yani böyle yapınca ne kazanıyorlar /ne kazanacaklar anlamış değilim,aslında burası sanal ortam olduğu için böyle davrandıklarından eminim yoksa kişilerin makam ,mevki ve yaşına göre davranacağı kesin bir olay ve ben bu durumlara gerçekten üzülüyorum,birgün kendileri de bir mevki makama geldiklerinde üstelik yaşları ilerlediğinde kendilerine yapılan bu tarz davranışlara üzülecekleri kesin




  • quote:

    Orijinalden alıntı: kemal1414

    arkadaşlar lütfen konuyu siyasete çekip amacından saptırmayalım ayrıca bizim itirazımız sigorta yaptırmaya değil poliçelerin aşırı derece yükseltilmesine

    tabi aynı zaman da sistemde ki hataları eleştiriyoruz ,yukarıda bir eksper arkadaş durumu çok güzel anlatmış amaç bağcıyı dövmek değil üzüm yemek ama o üzümü yerken boğazımıza takılmadan yiyelim istiyoruz

    benim hem trafik sigortam hemde kaskom aralık ayına kadar var ve ben eski sisteme göre yaptırdığım halde kredi kartımın % 80 civarını tutan kalemler sigorta ve vergiyi kapsıyor ,bu durumda poliçeler daha da yükseleceğine göre o zaman ben nasıl kasko yaptıracağım ? 27 sene bir gün dahi aksatmadan sigortamı yaptırdım ve bu güne kadar sigortadan bir kuruş dahi almadım

    amaç mümkünse herkesin kasko yaptırması değilmi ? ve son zamanlarda kasko yaptıran sayısı gerçekten çoğalmıştı ama ücret yükselirse tekrar düşmeye başlayacaktır ,bu durumda hem biz hem de sigortacılar kaybecektir

    mutlaka bir çözüm bulunmalı ama bu çözüm sürekli zam olmamalı ,sistemde olan açıklar kapatılmalı

    birde yeni sistem bana çok karışık geliyor ,özellikle orijinal yerine muadil olayı ucu açık bir uygulama gibi geliyor ,aslında muadil demek aynı kalite ve özellikte olması demek ama bizde bu durum yan sanayi olarak algılanıyor ve böyle olunca da misal orijinali 1000 tl. olan bir parçanın muadili 800 tl.lik orta kalite olabileceği gibi 500 tl.lik uyduruk bir parça da olabilir

    ben kalp kırmayı sevmeyen bir insanım ama özellikle bazı şahıslar sürekli tahrik edici sözler söylüyorlar,yani böyle yapınca ne kazanıyorlar /ne kazanacaklar anlamış değilim,aslında burası sanal ortam olduğu için böyle davrandıklarından eminim yoksa kişilerin makam ,mevki ve yaşına göre davranacağı kesin bir olay ve ben bu durumlara gerçekten üzülüyorum,birgün kendileri de bir mevki makama geldiklerinde üstelik yaşları ilerlediğinde kendilerine yapılan bu tarz davranışlara üzülecekleri kesin

    Uzun uzun yazmıştım ne güzel, silindi gitti anlamadım, şevkim de kırıldı ama yine de toplayıp tekrar yazmaya çalışacam. Bir saatlik emeğim gitti ya arkadaş deli oldum :) Her neyse, şu yazıyı okumanızı isterim, özellikle son iki paragrafını.

    http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/22404386.asp

    Özetle bu trafik primlerinden sonra kasko prim üretiminin düşeceğinden bahsetmiş. Aynı kemal1414'ün dediği gibi, hakikaten hocam inkar etmiş olmasanız sektörden birisiniz diyecem, o kadar güzel çıkarımlarınız var.

    Şimdi, kasko oranı yanlış hatırlamadıysam % 35, trafik sigortası olmayan araç oranı % 20. Sektöre olan GÜVENSİZLİK oranı yanlış bilmiyorsam % 85. Bu güvensizlik oranına göre prim oranları bence gayet yerinde. Şimdi hocam biz anca kendimizi yoruyoruz. Bizim sigorta sektörümüz uzaktan kumandayla yönetiliyor. Büyük sermaye bizim bu taraftaki pastayı gördü, iştahı kabardı. Bizi bize kırdırdı, hala da kırdırıyor. Adamlar her zaman primleri düşürüyor, küçük şirketler de rekabet edebilmek için prim düşürüyor, batırabildiğini batırıyor. Arada da böyle topyekün prim arttırma kararı alıyorlar. İlk değil ki bu. Bizde büyüklerden bir şirket bir milyar dolar zarar etsin diyelim, vallahi koymaz adamlara. Çünkü kendi mali bünyeleri o kadar sağlam ki, Avrupa Amerika'nın ekonomisine yön verebilecek güçteler. Dünyada sigortacılar banka açarken bizde tam tersi bankalar sigorta şirketi açıyor. Bizim sigortacılığımızın ne kadar geri olduğunu varın siz bulun. İnanın zararları yalandan ibaret. Ha küçük şirketleri bilemem, ama büyükler batıyoruz diyorsa gerçekten batsa da hikaye yalan olsa da hikaye. Geçen biri yazdı yine, TSRŞB toplantılarından birinde, şirketlerin yaklaşık yüzde sekseninin zararda olduğu yönünde açıklama yapma kararı alınmış. Yani batma falan yok, öyle gösterecekler. Ama bunlar şehir efsanesi de olabilir tabi. Fakat ben de şahsen şirketlerin ya yalan söylediğini ya da arada derede zarar olarak gösterilen paraların bir yerlere transfer edildiğini düşünüyorum. Bu işleri biz burada çözecek değiliz tabi. Ama bazı şeyleri dil döndüğünce yine anlatmak gerek. Şirketlerle görüştüğümüzde de vallahi inanın insan cebinden para çıkartıp veresi geliyor yahu, şöyle batıyoruz böyle batıyoruz. Ya adamların ciddi anlamda beyinleri yıkanmış ya da onlar da gayet güzel rol yapıyor. Madem bu sektör Türkiye'de para getiren bir sektör değil, yabancıların ne işi var??? Bu soru en temel soru işte. Madem kazanamıyorsun, yönetemiyorsun, git kardeşim? Kazanan adam gibi yöneten illa çıkar. Ama yok, gitmezler de. Yöneticileri "ben bu işi kıvıramadım" diyerek istifa falan da etmez. Ama alt müdürlerini ya da personelini kolaylıkla işten çıkarır. Bölge Müdürlüklerini kapatan şirketler var şu anda. Şirketler şöyle böyle diyoruz da şirket çalışanlarına sorun bir de streslerini. İşten atılmadığı gün dua ediyor.

    Velhasılı kelam, affınıza sığınarak; filler düzüşür, olan çimenlere olur derler. Bizim ki o hesap işte. Birileri düzüşüyor tepemizde, biz de primler düşse diyoruz. Ben diyorum adam gibi şartlarda adam gibi para kazanayım, acente diyor adam gibi işimi yapayım adam gibi komisyonumu alayım, vs vs. Şu düzüşme safhası bitince her şey rayına oturur da daha bitmedi, bu olay hemen yakında bitecek gibi değil de zaten. Ya da anlaşacaklar ortak akılda. Ama büyüklerin savaşı bitmeden, ne halk kurtulur ne sigorta sektörü çalışanı kurtulur bu dar boğazdan.




  • 
Sayfa: önceki 1234
Sayfaya Git
Git
sonraki
- x
Bildirim
mesajınız kopyalandı (ctrl+v) yapıştırmak istediğiniz yere yapıştırabilirsiniz.