Yaklaşık 100 metrekarelik bir alan kaplayan bu reaktör, su moleküllerini hidrojen ve oksijene ayırmak için özel fotokatalitik panellerden yararlanıyor. Süreç iki aşamadan oluşuyor: İlk adımda oksijen ayrıştırılırken, ikinci adımda hidrojen atomları ayrılıyor. Ayrıştırılan hidrojen, temiz bir yakıt olarak depolanarak araçlarda, jeneratörlerde ve diğer makinelerde kullanılabiliyor.
Bu sistem, mevcut "tek adımlı" katalizör yöntemlerinden farklı bir yaklaşım sergiliyor. Geleneksel yöntemlerde su doğrudan hidrojen ve oksijene ayrılıyor ancak bu süreç hem enerji verimsizliği hem de doğal gaz kullanımı nedeniyle sürdürülebilir değil.
Araştırmacılar, reaktörün ölçeğinin büyütülmesi ve daha verimli fotokatalizörlerin geliştirilmesi gerektiğini belirtiyor. Çalışmanın baş yazarı Kazunari Domen, bu teknolojinin pratik düzeyde bir verimliliğe ulaşmasının, hidrojen yakıtı üretimiyle ilgili altyapı, yasa ve düzenlemeleri hızlandıracağını ifade etti. "Fotokatalizörlerin güneş enerjisinden kimyasal enerjiye dönüşüm verimliliği en önemli nokta. Bu iyileştirildiğinde, birçok araştırmacı seri üretim teknolojisi ve gaz ayrıştırma süreçlerinin yanı sıra büyük ölçekli tesis inşasının geliştirilmesi üzerinde ciddi bir şekilde çalışacaktır" diyor Domen.
Kalan teknik engellere rağmen, konsept büyük umut vaat ediyor. Bilim insanları katalizörleri rafine edebilir ve reaktörleri büyütebilirse Dünya'daki en bol kaynaklardan ikisinden temiz ve sürdürülebilir bir şekilde yakıt elde edilebilir.
Bence de ciddi potansiyel barındırıyor. Herhalde reaktör gücünü elektrik enerjisinden alıyor. 2030 larda muhtemel hidrojen ağır taşıtlarda, ağır sanayi endüstrisinde kullanılmaya başlar.
Anlatılan proseste ilk aşamada Oksijen ayrıştırılıyor, ikinci aşamada Hidrojen ayrıştırılıyor yorumu doğru olamaz H2O su molekülünden Oksijeni alırsanız geriye su kalmaz hidrojen kalır.