Humus'un çok çabuk teslim olması beni şaşırtan bir gelişme oldu. Rejimin son direneceği yer olarak Humus son kaleydi. Ancak rejim ordusunda muhaliflere teslim olmak isteyenlerin sayısı artınca Humus'da düştü. Normalde bir direnç bekliyordum, çözülme sonra olur düşüncesindeydim. şimdi ise rejimin kalbi Şam'a doğru muhalif güçler ilerliyor. Hama ve Humus'da ki muhalif güçlerin kazanması esasında bölge halkınında desteği ile birlikte geldi. Halk artık Esed rejiminden öyle bir bezmişki kendilerine insani yaklaşan kim olursa olsun yardım edecek seviyeye gelmişler. Muhtemelende Şam'da benzer bir durum ile karşıalcağız. Öte tarafdan Beşar Esed'in akibeti konusuda konuşulmaya başlandı. İddialara göre Esed kendi ailesi ile birlikte Rusya'ya iltica edecek ve korunacak. Rusya son diplomatik adımlarını atıp HTŞ ile anlaşarak Şam'a girmemesi için görüşmelerde bulunuyor. İran'ında talebi bu yönde. Hatta İran eğer Esed rejimi çökerse Irak'daki Hizbullah milislerini göndereceği tehtidleride savuruyor zira İran'ın buradaki düşüncesi İran şia hilalinin Batıdaki ileri ucu olarak görülen Esed rejimini ayakta tutmak. Esed düşerse İran bundan çok fazla olumsuz etkilenecek. ABD ise Suriye-Irak sınırından İran milislerini sokturmayacağını söylemişti ve 2 gün öncede bir hava saldırısı yaparak Irak sınırındaki İran milislerini vurmuştu. Yarın ise Katar-Doha'da yıllık dışişleri bakanları konferansı yapılacak ve Türkiye-Rusya-İran üçlüsü Astana görüşmeleri kapsamında Suriye gündemini konuşacak. Türkiye'nin burada 2019 yılına göre eli şimdi daha güçlü. Türkiye 2019 yılında olduğu gibi Suriye'nin toprak bütünlüğünü savunuyorve bölgedeki PKK-YPG varlığının kabul etmeyeceğini tekrar dile getiriyor. Astana mutabakatı ise temelde sınır boyunca oluşturulacak güvenli bölge oluşumunun garantiye alınmasını öngörüyordu. Rusya ve İran hiçbir zaman bu mutabakata uymadı. şimdi ise Türkiye "ya Astana mutabakatına uyarsınız ve güvenli bölge oluşturulmasında Türkiye'nin garantörlüğünde hemfikir olursunuz, yada bende Suriye'ye girerim" diyor. Arkaplanda yapılan istişarelerin ve yarın yapılacak toplantının aslında özü bu. Artık bu noktada Türkiye Esed ile görüşme düşünceside bitti. Esed bu yıl görüşmeleri yapsaydı işlerin rengi değişebilirdi, şimdi ise Türkiye için Esed bitmiş bir konu. Zaten hep öyledide.. Türkiye bu süreçte Suriye'ye girmesine girer, bunda bir beyis yok ancak diplomatik yollarla güvenli bölgeyi garantiye almak var, birde savaşarak ve kayıp vererek almak var..Türkiye ilk seçenekten yürüyüp sonra kılıcını vurmak istiyor bu süreçte. şimdi Münbiç'ten PKK-YPG geri çekilirse TSk neden girmedimi diyeceğiz? Tel Rıfat gibi yılların baş belasına TSK girmedi ve büyük bir bölgesel terör sorunu bitti. Kısacası peşin hükümle hareket etmemek lazım. Saat saat gelişmeler değişiyor çünkü. İhtiyatlı ve sabırlı olmak gerek bu süreçte. Unutulmamalıdırki ABD'sinden Rusya'sına, İran'ına kadar bölgedeki tüm ülkeler Türkiye ile görüşmek istiyor şuan çünkü bu ülkelerde son gelişmeler ışığında Türkiye'ye avantaj getirdiğinin farkında. Mecbur uzlaşmak zorundalar.. |
🇹🇷TSK'nın Suriye - Irak Harekatları💥(H.Fidan:PKK-YPG silah bırakmassa harekat olacak)-[ANA KONU] (321. sayfa)
-
-
Türkiye'nin Suriye'de desteklediği tek unsur SMO (Suriye Milli Ordusu) ve onun siyasi kolu olan Suriye Geçici Hükümetini destekliyor.
SMO'ya olan destek askeri, 2017den beri askeri eğitim ve silah desteği verildi. SMO grubu 2018 öncesinde ÖSO olarak adlandırılıyordu ve Suriye'deki tüm muhaliflerin katıldığı bir gruptu ancak ÖSO içinde yaşanan olaylar sonrasında ÖSO dağıtıldı. Yerine Suriye Türklerinin ağırlıkta olduğu (Halep'liler yoğundur burada) SMO gücü kuruldu. Burada akıl karıştıran husus, ÖSO dağıtıldıktan sonra ABD bu dağılan grupdan bir kısmınıda yine ÖSO adı altında birleştirdi ve Suriye'nin güneyine gönderdi. Yani Suriye'de ÖSO diye ABD güdümünde bir örgüt var ancak SMO ile yakından uzaktan alakaları yok..
Türkiye ise SMO'ya şu şekilde destek verdi bunca zaman;
1- PKK-YPG ile mücadelede destek verildi ve SMO'nun PKK-YPG ile olan çatışmalarında TSK ateş gücü desteğini bu süreçte hep verdi.
2- SMO güçleri ayırca Esed rejiminede karşı olduklarından sürekli rejim ordusu ile çatışmalara giriyordu. Türkiye bilinenin aksine SMO'ya rejim ordusu ile olan çatışmalarda destek vermedi. Türkiye burada SMO'ya PKK-YPG harici çatışmalarda yanlızsınız şartıyla destek verdi.
Pek tabiki geçmiş zaman için Rejim ordusu PKK-YPG ile özellikle Tel Rıfatta SMO güçlerine ortaklaşa saldırılar yaptığı zaman TSK'da SMO'ya ateş desteği verdi ve bu saldırılarda aynı mevzide olan PKK-YPG'li teröristler birlikte rejim ordusu askerleride öldüdüldü.
2019 yılında Türkiye-Rusya-İran ile yapılan Astana mutabakatı çerçevesinde Türkiye sınırdan 30 km derinliğinde bir güvenli bölge oluşumunun olması için Rusya ve İran'la anlaşma yaptı. Bu bölge tamamen terörden arındırılacak ve mültecilerin geri dönmesi için bir fırsat yaratılacakdı. İlk sayfada ilgili anlaşma detaylarına ulaşabilirsiniz. Akabinde ise Rusya ve İran anlaşmaya uymayınca bölgede istikrarsızlık ve terör 5 yılda büyüdü. En son kertedede son 8 gündür yaşanan yeni iç savaş patlak verdi.
Türkiye bugün gerek Rusya ve İran'a gerekse Esed rejimine 2019 yılında yapılan Astana mutabakatına uyulmadığı ve sözler yerine getirilmediği içinde bugünkü muhalif güçlerin tepki verdiğini dile getiriyor.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DARTH_BLACK -- 6 Aralık 2024; 16:4:47 >
-
teşekkür ederim hocam. bu bölge resmen çorba olmuş durumda. kimin ne yaptığı belli değil sanki.
-
şimdi herkes kendi çıkarını düşünüyor pek tabiki. Türkiye'nin de kendi çıkarlarını gözeterek adım atmasından doğal bir şeyde yok. Suriye ne yazıkki bir kangren konu oldu her açıdan. Artık bitirilmesi lazım..
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DARTH_BLACK -- 6 Aralık 2024; 16:13:7 > -
- MİT, terör örgütü PKK/KCK’nın Suriye’deki sözde sorumlularından Serhat Özmen'i yurt dışında yakalayarak Türkiye’ye getirdi. Özmen 2014 yılından beri terör örgütünde eylemlerde bulunuyordu.
-
Burada bir arkadaşımız "PKK-YPG'nin onca aracı,silahı nerede?" diye bir soru sormuştu..
İşte sorunun cevabı...Deyrizora naklediliyor..
-
- HTŞ lideri Colani;
"Bugün yaklaşık 1,5 milyon insan, mülteci kamplarında yaşıyor. Yakında kampların tamamen ortadan kalkacağı bir noktaya gelebileceğimizi düşünüyorum."
"Özgürleştirilmiş bölgelerin rehabilitasyonu ile insanlar evlerine dönecek. Türkiye’deki birçok mülteci muhtemelen geri dönecek, aynı şekilde Lübnan ve Ürdün’deki mülteciler de. Hatta Avrupa’daki mülteciler bile ülkelerini yeniden inşa etmek için geri dönebilir."
"İnsanlara şunu söylüyorum: Sözlerle değil, eylemlerle yargılayın. Gerçekliğin kendisi her şeyi açıklıyor. Yirmili yaşlarındaki bir kişinin kişiliği, otuzlu veya kırklı yaşlarındaki birinden ve elbette ellili yaşlardaki birinden farklı olacaktır."
-
Beni endişilendiren şey şu ; . Daeş biliyrosunuz Bir İngiliz projesi idi. " İmage Maker " lığını onlar yapmıştı. O dönem kafa kesme videoları ile radikal bir örgüte ihtiyaçları vardı, medya yoluyla inşaa ettiler. Şimdi ise daha sevimli ve " kabul edilebilir " bir örgüte ihtiyaç duydukları için bu vasıfta bir çalışma içine girmiş olabilir mi diye düşünüyor insan. CNN - BBC boşuna röportaj yapmaz. Bunun farkındalardır umarım.
-
Burada halkında nabzı çok önemli. Mülteciler geri dönerse ve Colani'ye desteklerini artırırsa yarın bir gün seçim yapılsa adam %60-70le başa gelir. Bu Suriye'nin kendi bileceği bir iş ancak Türkiye açısından olmassa olmaz 2 konu, Suriye'nin bütünlüğünün korunması ve terör oluşumlarında ortak mutabakatla hareket edilmesidir. Bu Colani ile olmuş Ahmetle olmuş Mehmetle olmuş o kısmı önemli değil. Colani'de çok iyi biliyorki PKK-YPG sorunu çözülmesse kuzeyde (özellikle Halep'de) SMO ile kafa kafaya gelirler. Colani görünen tabloda sürekli iç çatışmalarla barışı sağlayacağını düşünmüyor.
Daha öncede yazdığım gibi Colani'nin düşüncesi rejim sonrası süreçte HTŞ'yi lav etmek..Yani adam "Ben kendi örgütümü lav ediyorum, Suriye'deki tüm silahlı örgütlerde kendilerini lav etmeli" demeye getiriyor. Bunuda yapmasının sebebi savaş sonrası Suriye'yi siyaset alanında ilerletmek. Colani A partisi kurar, SMO B partisi kurar, PKK-YPG'de C partisi kurar ama Suriye bölünmez. Herkes hakkını seçimlerle meclis ortamında arar. Böylesi bir tabloyada Türkiye tam destek verir. Herkesin silahları bırakıp siyaset alanından haklarını aradığı bir Suriye hep konuşuldu ve istendi. Görünen tablodada halkda bunu istiyor. Başka türlü her plan Suriye'de de savaşı bitirmez zaten.
-
Zaten orası belli, örgüt lideri gibi değil, siyasetçi gibi konuşuyor. Dediğin çok doğru, Suriye'nin iç işi bizi ilgilendirmez, HTŞ olmuş, STH olmuş önemli değil. Kendi jeopolitik güvenliğimiz öncelikli. Güvenlik koridorunu Fırat'ın doğusu dahil sağlamamız ve misafirleri evine güvenli şekilde göndermemiz lazım. O yüzden Halep'in korunması da önemli
-
- Rusya'nun Suriye büyükelçiliği Suriye'deki vatandaşlarına derhal ülkeyi terk etmelerini istedi.
- Muhalif güçler Humus'u ele geçirdikten sonra Şam'a doğru kuşatmak için hareketlenmeye başladı. Humus-Şam arası mesafe 160 km. Muhalif güçler güneydeki Dera şehrindende Şam'a ilerliyor. Bu anlamda muhalif güçler "Güney askeri güçleri" adı altına yeni bir birim oluşturduğunu açıkladı.
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DARTH_BLACK -- 6 Aralık 2024; 17:25:24 > -
Halep demişken, Halepde muhalif asker gücü tamamen geri çekildi bu arada. Bir polis gücü oluşturuldu güvenlik için ve Halep'e 3 günde 50 bin kişinin Türkiye'den geri göç ettiği söyleniyor. Halep'e geri gelenler yanlarında insani yardımlarıda getiriyor. Aşşağıdaki videoda Halep'de bir bakkal önüne süs yılbaşı ağacı konulduğuda görülüyor. Yani Halep'de halk fikri çatışmalardan kendilerini sıyırmış. Tek istekleri yıkılmış Halep'i terkar ayağa kaldırmak. Sağlam 1 tane ev kalmamış, her yer yıkık dökük. Savaşın ağırlığı halk arasında fikir çatışmalarınıda geride bırakmalarını sağlamış.
Halep her ne kadar sünni ağırlıklı nüfus olsada şii, kürt ve hrsitiyan nüfusda var orada ve herkes serbestçe takılıyor şimdi. Ben şahsen Halep'de şu görüntüleri görmekten çok mutlu oldum.. Halep'in göbeğinde yılbaşı süs ağacını göreceğimi hiç düşünmezdim :) Umarım bu uyumu bozmadan sürdürürler.
Bu arada halep'de tüm alışverişler Türk lirası ile yapılıyor. Bu durum yeni düzen kurulana kadar sürdürülecekmiş.
-
Şamın hem güneyi hem kuzeyinden bir operasyon yapılacak muhtemelen.
-
- SMO güçleri komutanlarından olan Türkmen asıllı Ebubekir Polat (sağda), memleketi Halep'e yıllar sonra terkardan geri döndü ve Halep kalesini ziyaret etti.
-
- Şam merkezinde bulunan devlet radyosu ve televizyonu binası ile savunma bakanlığı binasına muhalif güçler kamikaze drone saldırısı düzenlendi..
< Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi DARTH_BLACK -- 6 Aralık 2024; 17:41:0 > -
- İran devlet televizyonu, Suriye iç savaşının başladığı ilk yıllardan itibaren muhaliflere hitaben kullandığı "Terörist çeteler" söyleminden vaz geçerek "Silahlı muhalifler" tabiriyle haberlerini sunmayı başladı..
-
Pkk silah bırakmaz
< Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı > -
Sıkıntı yok, o zaman kaderlerine razı olacaklar..
-
- Bloomberg:
"Rusya'nın Esed'i kurtarmak gibi bir planı yok.."
-
- Muhalif güçler ortak bir bildiri yayınlayarak, kendileriyle savaşacak Esed rejimi askerlerinin bunu yapmamasını ve ülkeyi terk etmelerini istedi;
"Zamandan tasarruf etmek için Esed çetelerinin Humus'tan, Şam'dan ve hatta Suriye'nin tamamından taşınmasını öneriyoruz."
Bu mesaj IP'si ile atılan mesajları ara Bu kullanıcının son IP'si ile atılan mesajları ara Bu mesaj IP'si ile kullanıcı ara Bu kullanıcının son IP'si ile kullanıcı ara
KAPAT X